Tarama modeline dayali betimsel nitelikli bu arastirmada, etkili ogretmen ozelliklerinin onem sir... more Tarama modeline dayali betimsel nitelikli bu arastirmada, etkili ogretmen ozelliklerinin onem sirasinin katilimcilarin goruslerine gore belirlenmesi amaclanmistir. Arastirmanin evrenini 2011-2012 egitim-ogretim yilinda Kilis il merkezinde gorev yapan 1087 ogretmen ve 167 ilkogretim okulu yoneticisi; orneklemini ise 229 ogretmen ve 34 yonetici olusturmaktadir. Katilimcilara 7 maddeden olusan “Etkili Ogretmen Ozellikleri Formu” verilerek bu ozellikleri siralamalari istenmistir. Arastirmada ogretmenlerin, etkili ogretmen ozelligi olarak ilk sirada “ogrenciler icin ideal bir davranis modeli olusturmalari” ozelligini; son sirada ise “ogrencilerin ogrenebilecegi ve basarabilecegine iliskin yuksek beklentilere sahip olmalari” ozelligini gosterdikleri anlasilmistir. Okul yoneticileri ise etkili ogretmen ozelliginin ilk sirasinda “egitim-ogretimle ilgili konularda, isbirligi icinde calismalari” ozelligini gorurlerken, son sirada ise “ogrencilerin ogrenebilecegi ve basarabilecegine iliskin yu...
The purpose of this study is to evaluate teachers’ opinions on primary school principals manageme... more The purpose of this study is to evaluate teachers’ opinions on primary school principals management styles and how frequently the principles use conflict solving skills in case of conflicts in schools. In this context, answers to the following questions were sought: what is the usage degree of school principals’ skills like integrating, compromising, dominating and avoiding; whether there is meaningful difference according to teachers’ perceptions school principal’s marital status, gender and principals’ experience. The design of the study is descriptive and 28-item Conflict Management Styles Survey was applied to 142 teachers. The results of the study revealed that according to the teachers, school principals use ‘integration’ skill more than other skills; according to the gender and marital status variable there is no meaningful difference among the teachers perceptions; according to principals’ experience variable there is meaningful difference concerning ‘domination’ style of th...
Oz Bu arastirmanin amaci, egitim fakultesinde ogrenim goren ogrencilerin aile gelir durumu, ailes... more Oz Bu arastirmanin amaci, egitim fakultesinde ogrenim goren ogrencilerin aile gelir durumu, ailesi ile yasadigi yer, anne-baba egitim duzeyi, universiteyi kacinci yilda kazandigi, dershaneye gitme degiskenleri ile ogrenci akademik basari puanlari arasindaki iliskiyi belirlemek ve lise bitirme derecesinin akademik basariyi ne derece acikladigini tespit etmektir. Tarama modelli betimsel bir calisma olan arastirmanin bulgulari, 2010-2011 egitim-ogretim yili Kilis 7 Aralik Universitesi Muallim Rifat Egitim Fakultesi birinci sinifta ogretim goren 333 ogrencinin donem sonu basari ortalamalari ile demografik degiskenlerinin incelenmesi sonucunda elde edilmistir. Elde edilen bulgulara gore; ogrencilerin aile gelir durumu, baba egitim duzeyi, universiteyi kacinci yilda kazandigi, dershaneye gitme durumu degiskenlerinin ogrencinin akademik basari puani uzerinde istatistiksel bakimdan anlamli olduklari tespit edilmis, lise bitirme derecesinin akademik basariyi dusuk duzeyde acikladigi sonucuna...
The aim of this research is to determine classification in which the level of accuracy in Turkish... more The aim of this research is to determine classification in which the level of accuracy in Turkish universities rankings is detected by the international assessments according to the independent variables PhD students ratio, the number of students per faculty member and the article scores. The data of research were obtained from University Ranking by Academic Performance (URAP) in Turkey. The data were divided into three groups to international university ranking the top 500 (group A), 500 to 1000 (group B), and 1000 and 1500 (group C). Discriminant analysis was used to analyze the data. According to the findings of the study "PhD students' ratio" is variable to distinguish groups of universities who have contributed the most variable. Then "article score" and the last "the number of students per faculty member " are seen. Classification results are analyzed, a total of 10 universities in the A group, 9 (90%), a total of 15 universities in the B group, 10 (66.7%) and, finally, a total of 26 universities in the C group and 19 (73.1%) were classified correctly. The total percentage of correct classification of discriminant function is 74.5%. Classification accuracy of the discriminant analysis is higher than chance criterion (33 %). In other words, function obtained from the research makes a more accurate classification than change classification.
ÖZET İleri evre malign timoma olgularında, radyoterapi ve kemoterapi ile tümör boyutunu küçültere... more ÖZET İleri evre malign timoma olgularında, radyoterapi ve kemoterapi ile tümör boyutunu küçülterek optimal cerrahi rezeksi-yona imkan sağlamak ve cerrahi sonrası nüks gelişmesini önlemek amaçlanmaktadır. Nefes darlığı şikayeti olan 56 yaşındaki erkek hastanın çekilen ...
Özet Bu araştırmada, Türkiye'deki bilimsel dergilerde yayınlanan liderlik konulu makalelerin; çal... more Özet Bu araştırmada, Türkiye'deki bilimsel dergilerde yayınlanan liderlik konulu makalelerin; çalışma alanlarının, kullanılan yöntem ve örneklem büyüklüğü gibi metodolojik özelliklerinin, çalışmaların yapıldığı eğitim kademelerinin, çalışmaya konu olan öznelerin ve bu çalışmalarda liderliğin hangi sıfatları aldığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın evrenini 2002 yılından itibaren Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi (ULAKBİM)'nde dizinlenen ve Sosyal ve Beşeri Bilimler Veri Tabanında yer alan liderlik konulu 410 makale oluşturmaktadır. Durum çalışması deseninde tasarlanan araştırmanın örneklemi, ölçüt örnekleme yöntemi kullanılarak belirlenmiştir. Çalışmanın örnekleminin belirlenmesinde; liderlik kavramının, kendini niteleyen başka bir kavramla birlikte çalışma başlığında yer alması ölçüt olarak kabul edilmiştir. Belirtilen ölçütü sağlayan 117 makale araştırmanın örnekleminde yer almıştır. Araştırmanın sonucunda; diğer alanlarla kıyaslandığında liderliğin en fazla eğitim alanında incelendiği tespit edilmiştir. Liderlik araştırmalarının çoğunluğunda (% 76.1) nicel araştırma yöntemleri kullanılmıştır. Nicel araştırmalar içinde ise en çok ilişkisel tarama modeli tercih edilmiştir. İlişkisel tarama modelini kullanan araştırmalar, nicel liderlik araştırmalarının % 51'ini; liderlik araştırmalarının tamamının % 38'ini oluşturmuştur. Liderlik etik, dönüşümcü, paternalist, vizyoner gibi 53 sıfatla nitelendirilmiştir. Dönüşümcü liderliği farklı şekillerde adlandıran tüm araştırmalar değerlendirildiğinde, araştırmaların dörtte birinin dönüşümcü liderlik ile ilgili olduğu sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler: Liderlik, eğitim liderliği, liderlik türleri, dönüşümcü liderlik, liderlik konulu araştırmalar Abstract The aim of this study is to examine leadership researches published in scientific journals in Turkey with regard to; field of study, methodological properties such as method and sample size, chosen educational grade and subject and adjectives mentioned together with the concept of leadership. Population of the study consisted of 410 research articles indexed in Social and Human Sciences data base of Turkish Academic Network and Information Center (ULAKBİM) since the year of 2002. Criterion sampling method was used to determine sample of the study. Criterion that the concept of leadership appears in title of research together with a concept characterizing itself was accepted to determine sample of the study. The sample of the study consisted of 117
Bu araştırmada, okul ile ilgili değişkenler olan sınıf büyüklüğü, okulda yapılan ekstra
etkinlikl... more Bu araştırmada, okul ile ilgili değişkenler olan sınıf büyüklüğü, okulda yapılan ekstra etkinlikler, eğitimsel ve fiziksel kaynakların kalitesi, öğrenci ve öğretmenle ilişkili faktörlerin etkilediği okul iklimi, öğrenci/öğretmen oranı ve okul büyüklüğü değişkenlerinin öğrenci başarısını ne derece yordadığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Betimsel nitelikteki araştırma, ilişkisel tarama modelinde desenlenmiştir.Araştırmanın örneklemi, tabakalı örnekleme yöntemiyle Türkiye'deki 15 yaş grubu öğrencilerin öğrenim gördüğü 170 farklı okuldan seçilmiş toplam 4511 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırma kapsamında belirlenen okul değişkenlerinin öğrenci başarısını ne derece yordadığını belirleyebilmek amacıyla çoklu regresyon analizinden yararlanılmıştır. Analiz sonuçları incelendiğinde yordayıcı değişkenlerin, okul başarı puanlarındaki toplam varyansın % 29’unu açıklayabildikleri anlaşılmaktadır. Araştırma kapsamında ele alınan tüm okul değişkenlerinin öğrenci başarısı üzerinde anlamlı bir yordayıcı olduğu görülmektedir. Öğrencilerin başarılarını yordamada en yüksek etkiye sahip değişken, öğrenciyle ilişkili faktörlerin etkilediği okul iklimi değişkenidir. Bu değişkenin ardından yordayıcı değişkenlerin öğrenci başarısı üzerindeki göreli önem sırasının; eğitimsel kaynakların kalitesi, okulda öğrencilere sunulan ekstra etkinlikler, öğretmenle ilişkili faktörlerin etkilediği okul iklimi, fiziksel kaynakların kalitesi, öğrenci/öğretmen oranı, sınıf büyüklüğü ve okul büyüklüğü olduğu söylenebilir.
Özet Bu araştırmada, Türkiye'deki bilimsel dergilerde yayınlanan liderlik konulu makalelerin; çal... more Özet Bu araştırmada, Türkiye'deki bilimsel dergilerde yayınlanan liderlik konulu makalelerin; çalışma alanlarının, kullanılan yöntem ve örneklem büyüklüğü gibi metodolojik özelliklerinin, çalışmaların yapıldığı eğitim kademelerinin, çalışmaya konu olan öznelerin ve bu çalışmalarda liderliğin hangi sıfatları aldığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın evrenini 2002 yılından itibaren Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi (ULAKBİM)'nde dizinlenen ve Sosyal ve Beşeri Bilimler Veri Tabanında yer alan liderlik konulu 410 makale oluşturmaktadır. Durum çalışması deseninde tasarlanan araştırmanın örneklemi, ölçüt örnekleme yöntemi kullanılarak belirlenmiştir. Çalışmanın örnekleminin belirlenmesinde; liderlik kavramının, kendini niteleyen başka bir kavramla birlikte çalışma başlığında yer alması ölçüt olarak kabul edilmiştir. Belirtilen ölçütü sağlayan 117 makale araştırmanın örnekleminde yer almıştır. Araştırmanın sonucunda; diğer alanlarla kıyaslandığında liderliğin en fazla eğitim alanında incelendiği tespit edilmiştir. Liderlik araştırmalarının çoğunluğunda (% 76.1) nicel araştırma yöntemleri kullanılmıştır. Nicel araştırmalar içinde ise en çok ilişkisel tarama modeli tercih edilmiştir. İlişkisel tarama modelini kullanan araştırmalar, nicel liderlik araştırmalarının % 51'ini; liderlik araştırmalarının tamamının % 38'ini oluşturmuştur. Liderlik etik, dönüşümcü, paternalist, vizyoner gibi 53 sıfatla nitelendirilmiştir. Dönüşümcü liderliği farklı şekillerde adlandıran tüm araştırmalar değerlendirildiğinde, araştırmaların dörtte birinin dönüşümcü liderlik ile ilgili olduğu sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler: Liderlik, eğitim liderliği, liderlik türleri, dönüşümcü liderlik, liderlik konulu araştırmalar Abstract The aim of this study is to examine leadership researches published in scientific journals in Turkey with regard to; field of study, methodological properties such as method and sample size, chosen educational grade and subject and adjectives mentioned together with the concept of leadership. Population of the study consisted of 410 research articles indexed in Social and Human Sciences data base of Turkish Academic Network and Information Center (ULAKBİM) since the year of 2002. Criterion sampling method was used to determine sample of the study. Criterion that the concept of leadership appears in title of research together with a concept characterizing itself was accepted to determine sample of the study. The sample of the study consisted of 117
Öz: Bu araştırmanın amacı yönetimsel ve okulla ilgili kararlara öğretmenlerin katılımı, okul ikli... more Öz: Bu araştırmanın amacı yönetimsel ve okulla ilgili kararlara öğretmenlerin katılımı, okul iklimini etkileyen öğretmen davranışları, öğretmen eksikliği, öğretmen morali ve kadrolu öğretmen oranı değişkenlerinin PISA 2012'de 65 katılımcı ülke/ekonomi arasında en başarılı olan Şangay-Çin, son sırada yer alan Peru ve 44. sırada yer alan Türkiye'den katılan okulları başarılarına göre doğru sınıflandırma düzeyini belirlemektir. Bu amaçla araştırma, nicel araştırma yaklaşımlarından tarama türünde ilişkisel modelle desenlenmiştir. Araştırmanın verileri OECD'nin PISA 2012 veri tabanından elde edilmiştir. Veriler diskriminant analizi ile çözümlenmiştir. Araştırma sonucunda öğretmenlerin yönetimsel kararlara katılımı, okul iklimini etkileyen öğretmen davranışları, öğretmenlerin okulla ilgili kararlara katılımı ve kadrolu öğretmen oranı değişkenlerinin grupları ayırmada anlamlı bir etkiye sahip olduğu anlaşılmaktadır. Diğer taraftan, öğretmen eksikliği ve öğretmen morali değişkenlerinin gruplara ayırmada anlamlı bir etkiye sahip olmadığı görülmektedir. Ülkeleri doğru sınıflandırmada en fazla katkısı bulunan bağımsız değişkenin öğretmenlerin yönetimsel kararlara katılımı (.861) olduğu anlaşılmaktadır. Bu değişkeni sırasıyla öğretmenlerin okulla ilgili kararlara katılımı (-.590), okul iklimini etkileyen öğretmen davranışları (.120) ve son olarak kadrolu öğretmen oranı (-.114) değişkenleri izlemektedir. Diskriminant fonksiyonunun toplam doğru sınıflandırma yüzdesi ise %66.9 olarak belirlenmiştir. Bu değer araştırmaya dâhil edilen bağımsız değişkenlerin kullanışlı yordayıcılar olduğunu göstermektedir. Okulları ülkelere göre doğru sınıflandırmada öğretmene ilişkin değişkenlerin önemli bir ayırıcı olduğu anlaşılmaktadır. Bununla birlikte öğretmenlerin gerek yönetsel gerekse de okulla ilgili kararlara katılması değişkenlerinin fonksiyona en fazla katkısı olan iki değişken olmaları, öğretmenlerin eğitim örgütlerinde karara katılımının önemine işaret etmektedir. Anahtar Kelimeler: Öğretmenlerin kararlara katılımı, öğretmen morali, okul iklimi, PISA, diskriminant analizi Abstract: The objective of this study was to determine variables such as teacher participation in school management and autonomy, teacher-related factors affecting school climate, teacher shortage, teacher morale and percentage of certified teachers in the school according to which Shanghai-China is the most successful country and Turkey is ranked in the middle whereas Peru is ranked last PISA 2012. In this context, the study was designed via a relational survey method. Research data were obtained from the OECD PISA 2012 database. Analysis of data was carried out via discriminant analysis. According to the results, it is understood that variables such as teacher participation in school management and autonomy, teacher-related factors affecting school climate and percentage of certified teachers have significant impacts on the separation of groups. On the other hand, it seems that teacher shortage and morale have no significant effects on grouping variables. It is understood that the independent variable that most contributes to the accurate classification of countries is teacher participation in school management (.861). This variable is followed respectively by teacher participation in autonomy (-.590), teacher-related factors affecting school climate (.120) and finally percentage of certified teachers. The percentage of accurate classification of discriminant function is 66.9 %. Based on the results, it is understood that the factors related to teachers is an important distinguishing factor for the correct classification of schools by countries. We think that the highest contribution to the function of two variables is due to teachers participation to decisions regarding school management and autonomy and thus the importance of teacher participation in decision making process is understood.
The aim of this study is to determine the educational leadership standards considered most
import... more The aim of this study is to determine the educational leadership standards considered most important by school administrators in order to develop educational leaders through educational leadership development programs. This study also aims to reveal the development needs of school administrators regarding the educational leadership standards required to be leaders in education. Scaling technique based on rank order judgments was used in order to determine the opinions of school administrators on the importance level of educational leadership standards which can be used to develop educational leaders. The study was performed on 132 school administrators working in the Gaziantep province of Turkey, who were participating in a post-graduate program of Educational Administration Supervision Planning and Economics (EASPE). According to the results, while the most important standard to be involved in educational leadership development programs is the creating of a school culture, the least important standard is administering school resources and processes. Based on the results, it is suggested that educational leadership development programs should be designed in accordance with the needs of school administrators as longterm programs.
Bu araştırmada, birinci öğretim lisans eğitimi veren Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık (RPD) pr... more Bu araştırmada, birinci öğretim lisans eğitimi veren Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık (RPD) programlarının giriş taban puanları ile Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) net ortalamaları arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bu yönüyle araştırma betimsel türde ilişkisel bir çalışma özelliği taşımaktadır. Araştırmanın çalışma grubunu 2009-2010 eğitim-öğretim yılı için Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) sonuçlarına göre öğrenci alan 34 devlet üniversitesindeki RPD programları oluşturmaktadır. Araştırmanın verileri Öğrenci Seçme Yerleştirme Merkezi (ÖSYM)’nin 2009 ve 2013 yılı istatistiklerinden elde edilmiştir. Verilerin çözümlenmesinde Sperman Brown Sıra Farkları korelâsyon katsayısı kullanılmıştır. RPD programlarının ÖSS taban puan sıralaması ile KPSS eğitim bilimleri puan sıralamaları arasında .12 düzeyinde pozitif ve düşük, genel kültür puan sıralamaları arasında -.38 düzeyinde negatif ve orta, genel yetenek puan sıralamaları arasında .35 düzeyinde pozitif ve orta düzeyde bir ilişki olduğu görülmüştür. Bu durum RPD programlarına rakiplerine göre avantajlı olarak giren yüksek giriş puanlı öğrencilerin, bu avantajı mezuniyet sonrasına taşıyamadıklarını göstermektedir. Hem ÖSS hem de KPSS sınavının sadece bilişsel becerilere odaklı yapısı; genellikle giriş puanı yüksek olan programların öğretim dilinin İngilizce olmasından dolayı mezunlarının KPSS’de dil sorunu yaşayabilir olması; düşük giriş puanına sahip üniversitede öğrenim gören öğrencilerin KPSS’na daha çok zaman ayırabilmesi gibi durumlar giriş taban puanları ile KPSS net ortalamaları arasındaki düşük düzeydeki ilişkinin nedeni olarak gösterilebilir.
Rehberlik ve psikolojik danışma (RPD) hizmetlerinin yürütülmesini sağlayan okul rehber öğretmenle... more Rehberlik ve psikolojik danışma (RPD) hizmetlerinin yürütülmesini sağlayan okul rehber öğretmenleri, öğrencilerin kişisel ve sosyal gelişimlerini ilerletmede okullarda mevcut olan uygulamaların geliştirilmesi ve diğer öğretmenlerin rolünün zenginleştirilmesi için yeni kavramları ve yöntemleri eğitime kazandırmaktadır. Bu doğrultuda RPD hizmetleri ile eğitim kurumlarının ortak amacının, gençleri demokratik bir toplumun olgun ve sorumluluk sahibi bir üyesi olarak kendi rollerine hazırlamak olduğu söylenebilir. Bu araştırmada, psikolojik danışmanların (okul rehber öğretmenleri) eğitimsel çıktıların geliştirilmesindeki kritik rolünün verdiği önemden hareketle, rehber öğretmen yetiştirme görevini üstlenen RPD yükseköğretim programlarının performanslarının ölçülerek analiz edilmesi amaçlanmıştır. Bu amacı yerine getirmek için performans analizi yöntemlerinden çoklu girdi ve çıktı temeline dayanan Veri Zarflama Analizi (VZA) kullanılmıştır. Araştırmada 34 ayrı RPD programının performansı üç adet girdi değişkeni (2009 ÖSYM giriş taban puanı, öğretim üyesi sayısı ve öğretim üyesi dışındaki öğretim elemanı sayısı) ve iki adet çıktı değişkeni (2013 KPSS eğitim bilimleri sınavına giren öğrenci sayısı ve KPSS Eğitim Bilimleri testinden alınan net ortalaması) aracılığıyla belirlenmiştir. Yapılan performans değerlendirmesi sonucunda altı RPD programının tam performans gösterdiği görülmüştür. Bu programlar Abant İzzet Baysal, Adıyaman, Atatürk, Erciyes, Pamukkale ve Uludağ üniversitelerindeki RPD programlarıdır. Diğer 28 programın tam etkinlik gösteremediği yani geliştirilebilir düzeyde olduğu belirlenmiştir. Bununla birlikte en düşük performans gösteren RPD programının etkinlik puanının yaklaşık % 79 olduğu tespit edilmiştir. Bu bulgu sonucunda genel olarak tüm programların yüksek etkinlik puanına sahip olduğu söylenebilir. Araştırma sonuçlarına göre yüksek girdiye sahip RPD programlarının, tam performans göstermeleri için KPSS Eğitim Bilimleri testinden alınan net ortalamasını ya da öğrenci sayılarını belirli oranlarda arttırmaları gerekmektedir.
Bu çalışmanın genel amacı, etkili okulda yönetici özelliklerinin önem sırasının katılımcıların ya... more Bu çalışmanın genel amacı, etkili okulda yönetici özelliklerinin önem sırasının katılımcıların yargılarına göre belirlenmesidir. Bu bağlamda, öğretmenlerin ve yöneticilerinin etkili okulda yönetici olan kişilerin sahip olması gereken özelliklere ilişkin önem düzeyleri belirlenerek öğretmen ve yönetici tespitleri karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu, Kilis Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı okullarda 2011-2012 eğitim-öğretim yılında görev yapan 34 okul yöneticisi ve 229 öğretmen oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak, 10 maddeden oluşan “Etkili Okulda Yönetici Özellikleri Değerlendirme Formu” hazırlanmıştır. Verilerin elde edilmesi amacıyla öncelikle katılımcılara, etkili okul yönetici özelliklerine ilişkin 10 maddenin tamamı verilmiştir. Katılımcıların etkili yönetici özelliklerinin tümünü birden düşünmesi ve her bir özelliği diğer özelliklerle karşılaştırarak her bir etkili yönetici özelliğine bir sıra sayısı tayin etmesi istenmiştir. Toplanan veriler üzerinde sıralama kararlarına dayalı ölçekleme işlemleri uygulanmıştır. Araştırmanın bulgularına göre öğretmenler ve yöneticiler etkili okulda yönetici özelliklerini büyük oranda benzer sıra değerleri vermişlerdir. Buna göre her iki grupta etkili okulda yönetici özelliklerinin ilk başına sırasıyla “Ortak bir amacın oluşmasını sağlama”, “Çalışma ortamı kalitesinin geliştirilmesini sağlama” ve “Öğretmenlere eğitim-öğretimle ilgili her konuda önderlik etme” özelliklerini koymaktadırlar. Son sıralara da “Okuldaki her türlü başarının ödüllendirilmesini sağlama” ve “Öğretmen ve öğrencilerin çok başarılı olmalarını bekleme” özelliklerini koymaktadırlar. Etkili okulda yönetici özelliklerinin sıralanması açısından öğretmenler ile yöneticiler arasında diğer özellikler bakımında farklılıklar bulunmaktadır.
Tarama modeline dayali betimsel nitelikli bu arastirmada, etkili ogretmen ozelliklerinin onem sir... more Tarama modeline dayali betimsel nitelikli bu arastirmada, etkili ogretmen ozelliklerinin onem sirasinin katilimcilarin goruslerine gore belirlenmesi amaclanmistir. Arastirmanin evrenini 2011-2012 egitim-ogretim yilinda Kilis il merkezinde gorev yapan 1087 ogretmen ve 167 ilkogretim okulu yoneticisi; orneklemini ise 229 ogretmen ve 34 yonetici olusturmaktadir. Katilimcilara 7 maddeden olusan “Etkili Ogretmen Ozellikleri Formu” verilerek bu ozellikleri siralamalari istenmistir. Arastirmada ogretmenlerin, etkili ogretmen ozelligi olarak ilk sirada “ogrenciler icin ideal bir davranis modeli olusturmalari” ozelligini; son sirada ise “ogrencilerin ogrenebilecegi ve basarabilecegine iliskin yuksek beklentilere sahip olmalari” ozelligini gosterdikleri anlasilmistir. Okul yoneticileri ise etkili ogretmen ozelliginin ilk sirasinda “egitim-ogretimle ilgili konularda, isbirligi icinde calismalari” ozelligini gorurlerken, son sirada ise “ogrencilerin ogrenebilecegi ve basarabilecegine iliskin yu...
The purpose of this study is to evaluate teachers’ opinions on primary school principals manageme... more The purpose of this study is to evaluate teachers’ opinions on primary school principals management styles and how frequently the principles use conflict solving skills in case of conflicts in schools. In this context, answers to the following questions were sought: what is the usage degree of school principals’ skills like integrating, compromising, dominating and avoiding; whether there is meaningful difference according to teachers’ perceptions school principal’s marital status, gender and principals’ experience. The design of the study is descriptive and 28-item Conflict Management Styles Survey was applied to 142 teachers. The results of the study revealed that according to the teachers, school principals use ‘integration’ skill more than other skills; according to the gender and marital status variable there is no meaningful difference among the teachers perceptions; according to principals’ experience variable there is meaningful difference concerning ‘domination’ style of th...
Oz Bu arastirmanin amaci, egitim fakultesinde ogrenim goren ogrencilerin aile gelir durumu, ailes... more Oz Bu arastirmanin amaci, egitim fakultesinde ogrenim goren ogrencilerin aile gelir durumu, ailesi ile yasadigi yer, anne-baba egitim duzeyi, universiteyi kacinci yilda kazandigi, dershaneye gitme degiskenleri ile ogrenci akademik basari puanlari arasindaki iliskiyi belirlemek ve lise bitirme derecesinin akademik basariyi ne derece acikladigini tespit etmektir. Tarama modelli betimsel bir calisma olan arastirmanin bulgulari, 2010-2011 egitim-ogretim yili Kilis 7 Aralik Universitesi Muallim Rifat Egitim Fakultesi birinci sinifta ogretim goren 333 ogrencinin donem sonu basari ortalamalari ile demografik degiskenlerinin incelenmesi sonucunda elde edilmistir. Elde edilen bulgulara gore; ogrencilerin aile gelir durumu, baba egitim duzeyi, universiteyi kacinci yilda kazandigi, dershaneye gitme durumu degiskenlerinin ogrencinin akademik basari puani uzerinde istatistiksel bakimdan anlamli olduklari tespit edilmis, lise bitirme derecesinin akademik basariyi dusuk duzeyde acikladigi sonucuna...
The aim of this research is to determine classification in which the level of accuracy in Turkish... more The aim of this research is to determine classification in which the level of accuracy in Turkish universities rankings is detected by the international assessments according to the independent variables PhD students ratio, the number of students per faculty member and the article scores. The data of research were obtained from University Ranking by Academic Performance (URAP) in Turkey. The data were divided into three groups to international university ranking the top 500 (group A), 500 to 1000 (group B), and 1000 and 1500 (group C). Discriminant analysis was used to analyze the data. According to the findings of the study "PhD students' ratio" is variable to distinguish groups of universities who have contributed the most variable. Then "article score" and the last "the number of students per faculty member " are seen. Classification results are analyzed, a total of 10 universities in the A group, 9 (90%), a total of 15 universities in the B group, 10 (66.7%) and, finally, a total of 26 universities in the C group and 19 (73.1%) were classified correctly. The total percentage of correct classification of discriminant function is 74.5%. Classification accuracy of the discriminant analysis is higher than chance criterion (33 %). In other words, function obtained from the research makes a more accurate classification than change classification.
ÖZET İleri evre malign timoma olgularında, radyoterapi ve kemoterapi ile tümör boyutunu küçültere... more ÖZET İleri evre malign timoma olgularında, radyoterapi ve kemoterapi ile tümör boyutunu küçülterek optimal cerrahi rezeksi-yona imkan sağlamak ve cerrahi sonrası nüks gelişmesini önlemek amaçlanmaktadır. Nefes darlığı şikayeti olan 56 yaşındaki erkek hastanın çekilen ...
Özet Bu araştırmada, Türkiye'deki bilimsel dergilerde yayınlanan liderlik konulu makalelerin; çal... more Özet Bu araştırmada, Türkiye'deki bilimsel dergilerde yayınlanan liderlik konulu makalelerin; çalışma alanlarının, kullanılan yöntem ve örneklem büyüklüğü gibi metodolojik özelliklerinin, çalışmaların yapıldığı eğitim kademelerinin, çalışmaya konu olan öznelerin ve bu çalışmalarda liderliğin hangi sıfatları aldığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın evrenini 2002 yılından itibaren Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi (ULAKBİM)'nde dizinlenen ve Sosyal ve Beşeri Bilimler Veri Tabanında yer alan liderlik konulu 410 makale oluşturmaktadır. Durum çalışması deseninde tasarlanan araştırmanın örneklemi, ölçüt örnekleme yöntemi kullanılarak belirlenmiştir. Çalışmanın örnekleminin belirlenmesinde; liderlik kavramının, kendini niteleyen başka bir kavramla birlikte çalışma başlığında yer alması ölçüt olarak kabul edilmiştir. Belirtilen ölçütü sağlayan 117 makale araştırmanın örnekleminde yer almıştır. Araştırmanın sonucunda; diğer alanlarla kıyaslandığında liderliğin en fazla eğitim alanında incelendiği tespit edilmiştir. Liderlik araştırmalarının çoğunluğunda (% 76.1) nicel araştırma yöntemleri kullanılmıştır. Nicel araştırmalar içinde ise en çok ilişkisel tarama modeli tercih edilmiştir. İlişkisel tarama modelini kullanan araştırmalar, nicel liderlik araştırmalarının % 51'ini; liderlik araştırmalarının tamamının % 38'ini oluşturmuştur. Liderlik etik, dönüşümcü, paternalist, vizyoner gibi 53 sıfatla nitelendirilmiştir. Dönüşümcü liderliği farklı şekillerde adlandıran tüm araştırmalar değerlendirildiğinde, araştırmaların dörtte birinin dönüşümcü liderlik ile ilgili olduğu sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler: Liderlik, eğitim liderliği, liderlik türleri, dönüşümcü liderlik, liderlik konulu araştırmalar Abstract The aim of this study is to examine leadership researches published in scientific journals in Turkey with regard to; field of study, methodological properties such as method and sample size, chosen educational grade and subject and adjectives mentioned together with the concept of leadership. Population of the study consisted of 410 research articles indexed in Social and Human Sciences data base of Turkish Academic Network and Information Center (ULAKBİM) since the year of 2002. Criterion sampling method was used to determine sample of the study. Criterion that the concept of leadership appears in title of research together with a concept characterizing itself was accepted to determine sample of the study. The sample of the study consisted of 117
Bu araştırmada, okul ile ilgili değişkenler olan sınıf büyüklüğü, okulda yapılan ekstra
etkinlikl... more Bu araştırmada, okul ile ilgili değişkenler olan sınıf büyüklüğü, okulda yapılan ekstra etkinlikler, eğitimsel ve fiziksel kaynakların kalitesi, öğrenci ve öğretmenle ilişkili faktörlerin etkilediği okul iklimi, öğrenci/öğretmen oranı ve okul büyüklüğü değişkenlerinin öğrenci başarısını ne derece yordadığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Betimsel nitelikteki araştırma, ilişkisel tarama modelinde desenlenmiştir.Araştırmanın örneklemi, tabakalı örnekleme yöntemiyle Türkiye'deki 15 yaş grubu öğrencilerin öğrenim gördüğü 170 farklı okuldan seçilmiş toplam 4511 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırma kapsamında belirlenen okul değişkenlerinin öğrenci başarısını ne derece yordadığını belirleyebilmek amacıyla çoklu regresyon analizinden yararlanılmıştır. Analiz sonuçları incelendiğinde yordayıcı değişkenlerin, okul başarı puanlarındaki toplam varyansın % 29’unu açıklayabildikleri anlaşılmaktadır. Araştırma kapsamında ele alınan tüm okul değişkenlerinin öğrenci başarısı üzerinde anlamlı bir yordayıcı olduğu görülmektedir. Öğrencilerin başarılarını yordamada en yüksek etkiye sahip değişken, öğrenciyle ilişkili faktörlerin etkilediği okul iklimi değişkenidir. Bu değişkenin ardından yordayıcı değişkenlerin öğrenci başarısı üzerindeki göreli önem sırasının; eğitimsel kaynakların kalitesi, okulda öğrencilere sunulan ekstra etkinlikler, öğretmenle ilişkili faktörlerin etkilediği okul iklimi, fiziksel kaynakların kalitesi, öğrenci/öğretmen oranı, sınıf büyüklüğü ve okul büyüklüğü olduğu söylenebilir.
Özet Bu araştırmada, Türkiye'deki bilimsel dergilerde yayınlanan liderlik konulu makalelerin; çal... more Özet Bu araştırmada, Türkiye'deki bilimsel dergilerde yayınlanan liderlik konulu makalelerin; çalışma alanlarının, kullanılan yöntem ve örneklem büyüklüğü gibi metodolojik özelliklerinin, çalışmaların yapıldığı eğitim kademelerinin, çalışmaya konu olan öznelerin ve bu çalışmalarda liderliğin hangi sıfatları aldığının belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın evrenini 2002 yılından itibaren Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi (ULAKBİM)'nde dizinlenen ve Sosyal ve Beşeri Bilimler Veri Tabanında yer alan liderlik konulu 410 makale oluşturmaktadır. Durum çalışması deseninde tasarlanan araştırmanın örneklemi, ölçüt örnekleme yöntemi kullanılarak belirlenmiştir. Çalışmanın örnekleminin belirlenmesinde; liderlik kavramının, kendini niteleyen başka bir kavramla birlikte çalışma başlığında yer alması ölçüt olarak kabul edilmiştir. Belirtilen ölçütü sağlayan 117 makale araştırmanın örnekleminde yer almıştır. Araştırmanın sonucunda; diğer alanlarla kıyaslandığında liderliğin en fazla eğitim alanında incelendiği tespit edilmiştir. Liderlik araştırmalarının çoğunluğunda (% 76.1) nicel araştırma yöntemleri kullanılmıştır. Nicel araştırmalar içinde ise en çok ilişkisel tarama modeli tercih edilmiştir. İlişkisel tarama modelini kullanan araştırmalar, nicel liderlik araştırmalarının % 51'ini; liderlik araştırmalarının tamamının % 38'ini oluşturmuştur. Liderlik etik, dönüşümcü, paternalist, vizyoner gibi 53 sıfatla nitelendirilmiştir. Dönüşümcü liderliği farklı şekillerde adlandıran tüm araştırmalar değerlendirildiğinde, araştırmaların dörtte birinin dönüşümcü liderlik ile ilgili olduğu sonucuna varılmıştır. Anahtar Kelimeler: Liderlik, eğitim liderliği, liderlik türleri, dönüşümcü liderlik, liderlik konulu araştırmalar Abstract The aim of this study is to examine leadership researches published in scientific journals in Turkey with regard to; field of study, methodological properties such as method and sample size, chosen educational grade and subject and adjectives mentioned together with the concept of leadership. Population of the study consisted of 410 research articles indexed in Social and Human Sciences data base of Turkish Academic Network and Information Center (ULAKBİM) since the year of 2002. Criterion sampling method was used to determine sample of the study. Criterion that the concept of leadership appears in title of research together with a concept characterizing itself was accepted to determine sample of the study. The sample of the study consisted of 117
Öz: Bu araştırmanın amacı yönetimsel ve okulla ilgili kararlara öğretmenlerin katılımı, okul ikli... more Öz: Bu araştırmanın amacı yönetimsel ve okulla ilgili kararlara öğretmenlerin katılımı, okul iklimini etkileyen öğretmen davranışları, öğretmen eksikliği, öğretmen morali ve kadrolu öğretmen oranı değişkenlerinin PISA 2012'de 65 katılımcı ülke/ekonomi arasında en başarılı olan Şangay-Çin, son sırada yer alan Peru ve 44. sırada yer alan Türkiye'den katılan okulları başarılarına göre doğru sınıflandırma düzeyini belirlemektir. Bu amaçla araştırma, nicel araştırma yaklaşımlarından tarama türünde ilişkisel modelle desenlenmiştir. Araştırmanın verileri OECD'nin PISA 2012 veri tabanından elde edilmiştir. Veriler diskriminant analizi ile çözümlenmiştir. Araştırma sonucunda öğretmenlerin yönetimsel kararlara katılımı, okul iklimini etkileyen öğretmen davranışları, öğretmenlerin okulla ilgili kararlara katılımı ve kadrolu öğretmen oranı değişkenlerinin grupları ayırmada anlamlı bir etkiye sahip olduğu anlaşılmaktadır. Diğer taraftan, öğretmen eksikliği ve öğretmen morali değişkenlerinin gruplara ayırmada anlamlı bir etkiye sahip olmadığı görülmektedir. Ülkeleri doğru sınıflandırmada en fazla katkısı bulunan bağımsız değişkenin öğretmenlerin yönetimsel kararlara katılımı (.861) olduğu anlaşılmaktadır. Bu değişkeni sırasıyla öğretmenlerin okulla ilgili kararlara katılımı (-.590), okul iklimini etkileyen öğretmen davranışları (.120) ve son olarak kadrolu öğretmen oranı (-.114) değişkenleri izlemektedir. Diskriminant fonksiyonunun toplam doğru sınıflandırma yüzdesi ise %66.9 olarak belirlenmiştir. Bu değer araştırmaya dâhil edilen bağımsız değişkenlerin kullanışlı yordayıcılar olduğunu göstermektedir. Okulları ülkelere göre doğru sınıflandırmada öğretmene ilişkin değişkenlerin önemli bir ayırıcı olduğu anlaşılmaktadır. Bununla birlikte öğretmenlerin gerek yönetsel gerekse de okulla ilgili kararlara katılması değişkenlerinin fonksiyona en fazla katkısı olan iki değişken olmaları, öğretmenlerin eğitim örgütlerinde karara katılımının önemine işaret etmektedir. Anahtar Kelimeler: Öğretmenlerin kararlara katılımı, öğretmen morali, okul iklimi, PISA, diskriminant analizi Abstract: The objective of this study was to determine variables such as teacher participation in school management and autonomy, teacher-related factors affecting school climate, teacher shortage, teacher morale and percentage of certified teachers in the school according to which Shanghai-China is the most successful country and Turkey is ranked in the middle whereas Peru is ranked last PISA 2012. In this context, the study was designed via a relational survey method. Research data were obtained from the OECD PISA 2012 database. Analysis of data was carried out via discriminant analysis. According to the results, it is understood that variables such as teacher participation in school management and autonomy, teacher-related factors affecting school climate and percentage of certified teachers have significant impacts on the separation of groups. On the other hand, it seems that teacher shortage and morale have no significant effects on grouping variables. It is understood that the independent variable that most contributes to the accurate classification of countries is teacher participation in school management (.861). This variable is followed respectively by teacher participation in autonomy (-.590), teacher-related factors affecting school climate (.120) and finally percentage of certified teachers. The percentage of accurate classification of discriminant function is 66.9 %. Based on the results, it is understood that the factors related to teachers is an important distinguishing factor for the correct classification of schools by countries. We think that the highest contribution to the function of two variables is due to teachers participation to decisions regarding school management and autonomy and thus the importance of teacher participation in decision making process is understood.
The aim of this study is to determine the educational leadership standards considered most
import... more The aim of this study is to determine the educational leadership standards considered most important by school administrators in order to develop educational leaders through educational leadership development programs. This study also aims to reveal the development needs of school administrators regarding the educational leadership standards required to be leaders in education. Scaling technique based on rank order judgments was used in order to determine the opinions of school administrators on the importance level of educational leadership standards which can be used to develop educational leaders. The study was performed on 132 school administrators working in the Gaziantep province of Turkey, who were participating in a post-graduate program of Educational Administration Supervision Planning and Economics (EASPE). According to the results, while the most important standard to be involved in educational leadership development programs is the creating of a school culture, the least important standard is administering school resources and processes. Based on the results, it is suggested that educational leadership development programs should be designed in accordance with the needs of school administrators as longterm programs.
Bu araştırmada, birinci öğretim lisans eğitimi veren Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık (RPD) pr... more Bu araştırmada, birinci öğretim lisans eğitimi veren Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık (RPD) programlarının giriş taban puanları ile Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) net ortalamaları arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bu yönüyle araştırma betimsel türde ilişkisel bir çalışma özelliği taşımaktadır. Araştırmanın çalışma grubunu 2009-2010 eğitim-öğretim yılı için Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) sonuçlarına göre öğrenci alan 34 devlet üniversitesindeki RPD programları oluşturmaktadır. Araştırmanın verileri Öğrenci Seçme Yerleştirme Merkezi (ÖSYM)’nin 2009 ve 2013 yılı istatistiklerinden elde edilmiştir. Verilerin çözümlenmesinde Sperman Brown Sıra Farkları korelâsyon katsayısı kullanılmıştır. RPD programlarının ÖSS taban puan sıralaması ile KPSS eğitim bilimleri puan sıralamaları arasında .12 düzeyinde pozitif ve düşük, genel kültür puan sıralamaları arasında -.38 düzeyinde negatif ve orta, genel yetenek puan sıralamaları arasında .35 düzeyinde pozitif ve orta düzeyde bir ilişki olduğu görülmüştür. Bu durum RPD programlarına rakiplerine göre avantajlı olarak giren yüksek giriş puanlı öğrencilerin, bu avantajı mezuniyet sonrasına taşıyamadıklarını göstermektedir. Hem ÖSS hem de KPSS sınavının sadece bilişsel becerilere odaklı yapısı; genellikle giriş puanı yüksek olan programların öğretim dilinin İngilizce olmasından dolayı mezunlarının KPSS’de dil sorunu yaşayabilir olması; düşük giriş puanına sahip üniversitede öğrenim gören öğrencilerin KPSS’na daha çok zaman ayırabilmesi gibi durumlar giriş taban puanları ile KPSS net ortalamaları arasındaki düşük düzeydeki ilişkinin nedeni olarak gösterilebilir.
Rehberlik ve psikolojik danışma (RPD) hizmetlerinin yürütülmesini sağlayan okul rehber öğretmenle... more Rehberlik ve psikolojik danışma (RPD) hizmetlerinin yürütülmesini sağlayan okul rehber öğretmenleri, öğrencilerin kişisel ve sosyal gelişimlerini ilerletmede okullarda mevcut olan uygulamaların geliştirilmesi ve diğer öğretmenlerin rolünün zenginleştirilmesi için yeni kavramları ve yöntemleri eğitime kazandırmaktadır. Bu doğrultuda RPD hizmetleri ile eğitim kurumlarının ortak amacının, gençleri demokratik bir toplumun olgun ve sorumluluk sahibi bir üyesi olarak kendi rollerine hazırlamak olduğu söylenebilir. Bu araştırmada, psikolojik danışmanların (okul rehber öğretmenleri) eğitimsel çıktıların geliştirilmesindeki kritik rolünün verdiği önemden hareketle, rehber öğretmen yetiştirme görevini üstlenen RPD yükseköğretim programlarının performanslarının ölçülerek analiz edilmesi amaçlanmıştır. Bu amacı yerine getirmek için performans analizi yöntemlerinden çoklu girdi ve çıktı temeline dayanan Veri Zarflama Analizi (VZA) kullanılmıştır. Araştırmada 34 ayrı RPD programının performansı üç adet girdi değişkeni (2009 ÖSYM giriş taban puanı, öğretim üyesi sayısı ve öğretim üyesi dışındaki öğretim elemanı sayısı) ve iki adet çıktı değişkeni (2013 KPSS eğitim bilimleri sınavına giren öğrenci sayısı ve KPSS Eğitim Bilimleri testinden alınan net ortalaması) aracılığıyla belirlenmiştir. Yapılan performans değerlendirmesi sonucunda altı RPD programının tam performans gösterdiği görülmüştür. Bu programlar Abant İzzet Baysal, Adıyaman, Atatürk, Erciyes, Pamukkale ve Uludağ üniversitelerindeki RPD programlarıdır. Diğer 28 programın tam etkinlik gösteremediği yani geliştirilebilir düzeyde olduğu belirlenmiştir. Bununla birlikte en düşük performans gösteren RPD programının etkinlik puanının yaklaşık % 79 olduğu tespit edilmiştir. Bu bulgu sonucunda genel olarak tüm programların yüksek etkinlik puanına sahip olduğu söylenebilir. Araştırma sonuçlarına göre yüksek girdiye sahip RPD programlarının, tam performans göstermeleri için KPSS Eğitim Bilimleri testinden alınan net ortalamasını ya da öğrenci sayılarını belirli oranlarda arttırmaları gerekmektedir.
Bu çalışmanın genel amacı, etkili okulda yönetici özelliklerinin önem sırasının katılımcıların ya... more Bu çalışmanın genel amacı, etkili okulda yönetici özelliklerinin önem sırasının katılımcıların yargılarına göre belirlenmesidir. Bu bağlamda, öğretmenlerin ve yöneticilerinin etkili okulda yönetici olan kişilerin sahip olması gereken özelliklere ilişkin önem düzeyleri belirlenerek öğretmen ve yönetici tespitleri karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Araştırmanın çalışma grubunu, Kilis Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı okullarda 2011-2012 eğitim-öğretim yılında görev yapan 34 okul yöneticisi ve 229 öğretmen oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak, 10 maddeden oluşan “Etkili Okulda Yönetici Özellikleri Değerlendirme Formu” hazırlanmıştır. Verilerin elde edilmesi amacıyla öncelikle katılımcılara, etkili okul yönetici özelliklerine ilişkin 10 maddenin tamamı verilmiştir. Katılımcıların etkili yönetici özelliklerinin tümünü birden düşünmesi ve her bir özelliği diğer özelliklerle karşılaştırarak her bir etkili yönetici özelliğine bir sıra sayısı tayin etmesi istenmiştir. Toplanan veriler üzerinde sıralama kararlarına dayalı ölçekleme işlemleri uygulanmıştır. Araştırmanın bulgularına göre öğretmenler ve yöneticiler etkili okulda yönetici özelliklerini büyük oranda benzer sıra değerleri vermişlerdir. Buna göre her iki grupta etkili okulda yönetici özelliklerinin ilk başına sırasıyla “Ortak bir amacın oluşmasını sağlama”, “Çalışma ortamı kalitesinin geliştirilmesini sağlama” ve “Öğretmenlere eğitim-öğretimle ilgili her konuda önderlik etme” özelliklerini koymaktadırlar. Son sıralara da “Okuldaki her türlü başarının ödüllendirilmesini sağlama” ve “Öğretmen ve öğrencilerin çok başarılı olmalarını bekleme” özelliklerini koymaktadırlar. Etkili okulda yönetici özelliklerinin sıralanması açısından öğretmenler ile yöneticiler arasında diğer özellikler bakımında farklılıklar bulunmaktadır.
Uploads
Papers by Metin ÖZKAN
etkinlikler, eğitimsel ve fiziksel kaynakların kalitesi, öğrenci ve öğretmenle ilişkili
faktörlerin etkilediği okul iklimi, öğrenci/öğretmen oranı ve okul büyüklüğü
değişkenlerinin öğrenci başarısını ne derece yordadığının belirlenmesi amaçlanmıştır.
Betimsel nitelikteki araştırma, ilişkisel tarama modelinde desenlenmiştir.Araştırmanın
örneklemi, tabakalı örnekleme yöntemiyle Türkiye'deki 15 yaş grubu öğrencilerin öğrenim
gördüğü 170 farklı okuldan seçilmiş toplam 4511 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırma
kapsamında belirlenen okul değişkenlerinin öğrenci başarısını ne derece yordadığını
belirleyebilmek amacıyla çoklu regresyon analizinden yararlanılmıştır. Analiz sonuçları
incelendiğinde yordayıcı değişkenlerin, okul başarı puanlarındaki toplam varyansın %
29’unu açıklayabildikleri anlaşılmaktadır. Araştırma kapsamında ele alınan tüm okul
değişkenlerinin öğrenci başarısı üzerinde anlamlı bir yordayıcı olduğu görülmektedir.
Öğrencilerin başarılarını yordamada en yüksek etkiye sahip değişken, öğrenciyle ilişkili
faktörlerin etkilediği okul iklimi değişkenidir. Bu değişkenin ardından yordayıcı
değişkenlerin öğrenci başarısı üzerindeki göreli önem sırasının; eğitimsel kaynakların
kalitesi, okulda öğrencilere sunulan ekstra etkinlikler, öğretmenle ilişkili faktörlerin
etkilediği okul iklimi, fiziksel kaynakların kalitesi, öğrenci/öğretmen oranı, sınıf büyüklüğü
ve okul büyüklüğü olduğu söylenebilir.
important by school administrators in order to develop educational leaders through
educational leadership development programs. This study also aims to reveal the
development needs of school administrators regarding the educational leadership standards
required to be leaders in education. Scaling technique based on rank order judgments was
used in order to determine the opinions of school administrators on the importance level of
educational leadership standards which can be used to develop educational leaders. The
study was performed on 132 school administrators working in the Gaziantep province of
Turkey, who were participating in a post-graduate program of Educational Administration
Supervision Planning and Economics (EASPE). According to the results, while the most
important standard to be involved in educational leadership development programs is the
creating of a school culture, the least important standard is administering school resources
and processes. Based on the results, it is suggested that educational leadership development
programs should be designed in accordance with the needs of school administrators as longterm
programs.
etkinlikler, eğitimsel ve fiziksel kaynakların kalitesi, öğrenci ve öğretmenle ilişkili
faktörlerin etkilediği okul iklimi, öğrenci/öğretmen oranı ve okul büyüklüğü
değişkenlerinin öğrenci başarısını ne derece yordadığının belirlenmesi amaçlanmıştır.
Betimsel nitelikteki araştırma, ilişkisel tarama modelinde desenlenmiştir.Araştırmanın
örneklemi, tabakalı örnekleme yöntemiyle Türkiye'deki 15 yaş grubu öğrencilerin öğrenim
gördüğü 170 farklı okuldan seçilmiş toplam 4511 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırma
kapsamında belirlenen okul değişkenlerinin öğrenci başarısını ne derece yordadığını
belirleyebilmek amacıyla çoklu regresyon analizinden yararlanılmıştır. Analiz sonuçları
incelendiğinde yordayıcı değişkenlerin, okul başarı puanlarındaki toplam varyansın %
29’unu açıklayabildikleri anlaşılmaktadır. Araştırma kapsamında ele alınan tüm okul
değişkenlerinin öğrenci başarısı üzerinde anlamlı bir yordayıcı olduğu görülmektedir.
Öğrencilerin başarılarını yordamada en yüksek etkiye sahip değişken, öğrenciyle ilişkili
faktörlerin etkilediği okul iklimi değişkenidir. Bu değişkenin ardından yordayıcı
değişkenlerin öğrenci başarısı üzerindeki göreli önem sırasının; eğitimsel kaynakların
kalitesi, okulda öğrencilere sunulan ekstra etkinlikler, öğretmenle ilişkili faktörlerin
etkilediği okul iklimi, fiziksel kaynakların kalitesi, öğrenci/öğretmen oranı, sınıf büyüklüğü
ve okul büyüklüğü olduğu söylenebilir.
important by school administrators in order to develop educational leaders through
educational leadership development programs. This study also aims to reveal the
development needs of school administrators regarding the educational leadership standards
required to be leaders in education. Scaling technique based on rank order judgments was
used in order to determine the opinions of school administrators on the importance level of
educational leadership standards which can be used to develop educational leaders. The
study was performed on 132 school administrators working in the Gaziantep province of
Turkey, who were participating in a post-graduate program of Educational Administration
Supervision Planning and Economics (EASPE). According to the results, while the most
important standard to be involved in educational leadership development programs is the
creating of a school culture, the least important standard is administering school resources
and processes. Based on the results, it is suggested that educational leadership development
programs should be designed in accordance with the needs of school administrators as longterm
programs.