The defeat at Lepanto deeply affected the Ottoman administration and society, particularly the Su... more The defeat at Lepanto deeply affected the Ottoman administration and society, particularly the Sultan. The cost of the defeat, with the loss of both ships and trained manpower, was substantial. As an empire accustomed to victories, the Ottomans, although severely affected by this defeat, tried to portray it as a natural outcome both in domestic and foreign circles. While they accepted it with reliance on Allah as the "will of the creator", they took the necessary measures and quickly built a brand-new navy. In order to understand how the defeat and its reasons were perceived by Sultan Selim II, Vizier Sokullu Mehmed Pasha, Şeyhülislâm Ebussuud Efendi, and other senior administrators, as well as to determine public resonances, it is necessary to closely examine the Imperial Council decisions and the statements of the chroniclers, who witnessed the impact of the defeat at Lepanto and described it in their works comprehensively.
XV. asrın sonlarından itibaren Avrupa devletlerinin ilgisini çeken ve giderek yeni bir pazar olma... more XV. asrın sonlarından itibaren Avrupa devletlerinin ilgisini çeken ve giderek yeni bir pazar olmaya başlayan Afrika kıtası, sonraki yüzyıllarda bir yandan misyoner faaliyetleriyle Avrupa'nın kontrolü altına girerken, diğer yandan ekonomik sebeplerle etki altına alınmaya çalışıldı. XIX. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Afrika, Büyük Avrupa devletleri tarafından paylaşılmak üzere antlaşmalara sahne oldu. Önceleri sahil kesimlerinde faaliyet gösteren ve esir ticareti, maden işletmeciliği ve ticari maddelerin temini için kıtaya sokulan Portekiz, İspanya, Fransa, İngiltere ve Belçika gibi devletlere sonraları Almanya ve İtalya katıldı. Batılı devletler, XIX. yüzyılda gönderdikleri keşif heyetleriyle Orta Afrika'yı öğrenmeye, özellikle Nil ve Kongo gibi nehirlerin kaynaklarını bulmaya yönelik çalışmalar başlattılar. Bu çabalar sonucu meydana gelen işgaller, hemen her Avrupa ülkesine pekçok toprak kazandırdı. Afrika'nın taksimi ve özellikle Kongo Havzası üzerindeki çalışmala...
The defeat at Lepanto deeply affected the Ottoman administration and society, particularly the Su... more The defeat at Lepanto deeply affected the Ottoman administration and society, particularly the Sultan. The cost of the defeat, with the loss of both ships and trained manpower, was substantial. As an empire accustomed to victories, the Ottomans, although severely affected by this defeat, tried to portray it as a natural outcome both in domestic and foreign circles. While they accepted it with reliance on Allah as the "will of the creator", they took the necessary measures and quickly built a brand-new navy. In order to understand how the defeat and its reasons were perceived by Sultan Selim II, Vizier Sokullu Mehmed Pasha, Şeyhülislâm Ebussuud Efendi, and other senior administrators, as well as to determine public resonances, it is necessary to closely examine the Imperial Council decisions and the statements of the chroniclers, who witnessed the impact of the defeat at Lepanto and described it in their works comprehensively.
XV. asrın sonlarından itibaren Avrupa devletlerinin ilgisini çeken ve giderek yeni bir pazar olma... more XV. asrın sonlarından itibaren Avrupa devletlerinin ilgisini çeken ve giderek yeni bir pazar olmaya başlayan Afrika kıtası, sonraki yüzyıllarda bir yandan misyoner faaliyetleriyle Avrupa'nın kontrolü altına girerken, diğer yandan ekonomik sebeplerle etki altına alınmaya çalışıldı. XIX. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Afrika, Büyük Avrupa devletleri tarafından paylaşılmak üzere antlaşmalara sahne oldu. Önceleri sahil kesimlerinde faaliyet gösteren ve esir ticareti, maden işletmeciliği ve ticari maddelerin temini için kıtaya sokulan Portekiz, İspanya, Fransa, İngiltere ve Belçika gibi devletlere sonraları Almanya ve İtalya katıldı. Batılı devletler, XIX. yüzyılda gönderdikleri keşif heyetleriyle Orta Afrika'yı öğrenmeye, özellikle Nil ve Kongo gibi nehirlerin kaynaklarını bulmaya yönelik çalışmalar başlattılar. Bu çabalar sonucu meydana gelen işgaller, hemen her Avrupa ülkesine pekçok toprak kazandırdı. Afrika'nın taksimi ve özellikle Kongo Havzası üzerindeki çalışmala...
ÖZ
İnebahtı Deniz Savaşı (1571) Akdeniz tarihinde meydana gelen en önemli donanmalar savaşıdır. K... more ÖZ İnebahtı Deniz Savaşı (1571) Akdeniz tarihinde meydana gelen en önemli donanmalar savaşıdır. Kıbrıs’ın Osmanlılar tarafından fethi (1570-71) üzerine Avrupa’da kurulan Haçlı ittifakının donanmaları karşısında Osmanlı donanması adeta imha olmuş, gemilerin çoğu batmış, bazılarına el konmuştu. Bu yenilgiyi telafi maksadıyla başta Tersâne-i Âmire olmak üzere Karadeniz’in Anadolu ve Rumeli kıyılarında yeni bir imparatorluk donanması kurmayı kararlaştıran Osmanlı yönetimi, donanma yapım masraflarını esas itibariyle devlet hazinesinden karşılamışsa da başta padişah olmak üzere devlet adamları da gemi yapımı için yardımcı olmuşlardı. Bunun dışında gemi mürettebatının ihtiyacı olan malzeme ve mühimmat ile askerlerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere devlete yardımcı olmak için zenginler teşvik edilmiş, Şeyhülislâm Ebussuûd Efendi’nin iki fetvası bu konuda etkili olmuştu. Ayrıca askerlerden savaştan kaçarken ölen veya kurtulanların helak olacaklarına dair başka bir fetvası ile de Pertev Paşa’nın yaptığı tevcih ve terakkilerin tamamı iptal edildi. Bu yazıda Ebussuûd Efendi’nin Kıbrıs seferi fetvası ile İnebahtı hakkındaki üç fetvası savaşlar üzerindeki etkileri bakımından incelenecektir.
ABSTRACT The Battle of Lepanto (1571) is the most significant naval war that took place in the Mediterranean. The Ottoman fleet was almost destroyed, with many ships sinking or being seized by the fleet of the Crusaders which was gathered in Europe following the Ottoman conquest of Cyprus (1570-71). Following the Ottoman conquest of Cyprus in 1570-71, the European Crusaders allied, and the Ottoman fleet was almost completely destroyed, with many ships sinking and others captured by the Crusader fleet. To recover from the defeat, the Ottoman state decided to build a new imperial navy in the Imperial Shipyard as well as on the Black Sea’s Anatolian and Rumelian coasts. The expenses of such a huge enterprise were mainly covered by the state treasury but statesmen, led by the sultan himself, also lend support. In addition, people of substance were encouraged to help the state in supplying the provision and ammunition for the crew as well as the needs of the military troops. In this regard, two fatwas issued by Shaikhu’l-Islam Ebussuûd were effective. Pertev Pasha’s grants and promotions were also revoked after another fatwa declared that those fleeing the battle would perish whether they died or survived. The impact of three fatwas issued by Ebussuûd regarding the Siege of Cyprus and the Battle of Lepanto is examined in this article.
Uploads
Books by İdris Bostan
https://www.dropbox.com/s/5rcj71ggbvkli23/Katib%20%C3%87elebi,%20Tuhfet%C3%BCl%20kibar,%20transkrpsy.pdf?dl=0
Papers by İdris Bostan
https://www.dropbox.com/s/5rcj71ggbvkli23/Katib%20%C3%87elebi,%20Tuhfet%C3%BCl%20kibar,%20transkrpsy.pdf?dl=0
İnebahtı Deniz Savaşı (1571) Akdeniz tarihinde meydana gelen en önemli donanmalar savaşıdır. Kıbrıs’ın Osmanlılar tarafından fethi (1570-71) üzerine Avrupa’da kurulan Haçlı ittifakının donanmaları karşısında Osmanlı donanması adeta imha olmuş, gemilerin çoğu batmış, bazılarına el konmuştu. Bu yenilgiyi telafi maksadıyla başta Tersâne-i Âmire olmak üzere Karadeniz’in Anadolu ve Rumeli kıyılarında yeni bir imparatorluk donanması kurmayı kararlaştıran Osmanlı yönetimi, donanma yapım masraflarını esas itibariyle devlet hazinesinden karşılamışsa da başta padişah olmak üzere devlet adamları da gemi yapımı için yardımcı olmuşlardı. Bunun dışında gemi mürettebatının ihtiyacı olan malzeme ve mühimmat ile askerlerin ihtiyaçlarını karşılamak üzere devlete yardımcı olmak için zenginler teşvik edilmiş, Şeyhülislâm Ebussuûd Efendi’nin iki fetvası bu konuda etkili olmuştu. Ayrıca askerlerden savaştan kaçarken ölen veya kurtulanların helak olacaklarına dair başka bir fetvası ile de Pertev Paşa’nın yaptığı tevcih ve terakkilerin tamamı iptal edildi. Bu yazıda Ebussuûd Efendi’nin Kıbrıs seferi fetvası ile İnebahtı hakkındaki üç fetvası savaşlar üzerindeki etkileri bakımından incelenecektir.
ABSTRACT
The Battle of Lepanto (1571) is the most significant naval war that took place in the Mediterranean. The Ottoman fleet was almost destroyed, with many ships sinking or being seized by the fleet of the Crusaders which was gathered in Europe following the Ottoman conquest of Cyprus (1570-71). Following the Ottoman conquest of Cyprus in 1570-71, the European Crusaders allied, and the Ottoman fleet was almost completely destroyed, with many ships sinking and others captured by the Crusader fleet. To recover from the defeat, the Ottoman state decided to build a new imperial navy in the Imperial Shipyard as well as on the Black Sea’s Anatolian and Rumelian coasts. The expenses of such a huge enterprise were mainly covered by the state treasury but statesmen, led by the sultan himself, also lend support. In addition, people of substance were encouraged to help the state in supplying the provision and ammunition for the crew as well as the needs of the military troops. In this regard, two fatwas issued by Shaikhu’l-Islam Ebussuûd were effective. Pertev Pasha’s grants and promotions were also revoked after another fatwa declared that those fleeing the battle would perish whether they died or survived. The impact of three fatwas issued by Ebussuûd regarding the Siege of Cyprus and the Battle of Lepanto is examined in this article.