Location via proxy:   [ UP ]  
[Report a bug]   [Manage cookies]                
İçeriğe atla

Entelektüel sermaye

Vikipedi, özgür ansiklopedi

Entelektüel sermaye bir işletme için kilit nokta olarak kabul edilen iş ilişki ağının yönetilmesiyle elde edilen bilgi birikimidir. Entelektüel sermayeye sahip olundukça işletmenin geleceğini garantiye almanın sağlanması kolaylaşır. Zira ekonomik rekabet arttıkça ve küresel hale geldikçe işletmelerin mevcudiyetini koruması zorlaşmakta ve daha fazla emek istemektedir.

"entelektüel" kelimesi Fransızcada "intellectuel" yani "aydın, kültürlü kişi" anlamlarına gelmektedir.[1] "sermaye" kelimesiyse Farsçada "sarmāye" yani "bir borcun ana parası" anlamına gelmektedir.[2]

Entelektüel sermaye kendi içinde üçe ayrılabilir:

  1. insan sermayesi: İşletme çalışanlarının sahip olduğu beşeri bilgi ve deneyimleri ifade eder. İşletme için önemi gözle görülmese de fazladır.
  2. yapısal sermaye: Entelektüel mülkiyet unsurlarını ve üst yapı unsurlarını içine alan, doğrudan işletmenin politikasını temsil eden sermayedir.
  3. müşteri sermayesi: Yapılan işin toplum nazarında değerini temsil eder ve işletmenin yapacağı durum değerlendirmesiyle harmanlanır.

Entelektüel sermaye ile ilgili ilk bilimsel çalışma Hiroyuki Itami'nin 1980 yılında Japonca yazdığı ve 1987 yılında İngilizceye çevrilen (Mobilizing Invisible Assets) kitabıdır. Itami, kendi ülkesindeki işletmelerde göz ardı edilen varlıkların yönetiminin etkilerini belirtmiş ve farklı bir bakış açısı sunmuştur. “Şirket ağacını besleyen, onu yetiştiği toprak olan sektör ortamına sıkıca bağlayan, ama görünür olmaktan uzak olan köklerdir” (Bilmedik, 2013).

Entelektüel sermayeyi ölçmek, işletmedeki maddi olmayan varlıkların da değerinin ortaya çıkarılmasını sağlamaktadır. Bu bağlamda daha gerçekçi ve yararlı bir tablo çizmek mümkündür.

Entelektüel sermayeyi ölçmek için kullanılan iki temel yöntem vardır. Bunlardan biri finansal temele dayanır, diğeri ise unsurlara (insan, yapısal, müşteri sermayeleri) dayanır. Etkinlik ve verimlilik ölçüm sistemi için iki gerekli öğedir.

Kullanılan yöntemler ise üçe ayrılabilir:

  1. Piyasa Değeri - Defter Değeri Yöntemi: En bilinen ve en kolay yöntemdir. Ama bazı durumlarda yanlış sonuca yönlendirebilmektedir.
  2. Tobin'in Q Oranı Yöntemi: 1970'te kullanılmaya başlamış ve geniş çapta kabul görmüştür. İktisatçı James Tobin bu yöntemi yatırım kararlarını makroekonomik faktörlerden bağımsız hale getirmek için oluşturmuştur.
  3. Maddi Olmayan Varlıkların Değerlerinin Hesaplanması: Bilgi - yoğun işletmelerin bankalarla arasındaki iletişimlerinde maddi yönden zayıf olmaları dezavantaj oluşturuyordu. Bunun için maddi olmayan varlıkların ortaya konması durumunda bu işletmelere daha ılımlı davranılacağı savunuldu.

Entelektüel sermaye başlığı altında yukarıda bahsedilen insan sermayesi, en fazla değinilmeye değer sermayedir. Çünkü günümüzde yaratıcı fikirlere sahip olmak, fiziksel varlıklara sahip olmaya kıyasla daha önemlidir. İşletmeler genel olarak yetenekli çalışanlar edinmek ve bünyesindeki yetenekli çalışanları kaybetmemek üzerine yoğunlaşır. Örneğin, dünyanın en ünlü yazılım işletmesi olan Microsoft'un değeri 450 milyar dolar, fiziksel varlıklarının değeri ise sadece 10 milyar dolardır. Çünkü insan yaratıcılığın ve yeniliklerin kaynağıdır.

Entelektüel sermaye ve işletmelerin verimliliği ilişkisinin açıklanması için şu konu başlıkları altında anlatılmıştır:

  1. Yönetim faaliyetlerine etkisi: Hem bilgi teknolojilerini hem de insan kaynakları içinde barındırdığına hem de bunların ilişkisi sonucu oluştuğuna işaret eder.
  2. Hizmetlerin kalitesine etkisi: Müşteri memnuniyetini etkileyen en önemli unsurun hizmet kalitesi olmasına bağlı olarak entelektüel sermayelerini etkin ve doğru biçimde kullanan işletmelerin hizmet kalitesi yönünden daha başarılı olacağına dikkat çeker.
  3. Kârlılığa Etkisi: İnsan sermayesini, yapısal sermayeyi ve müşteri sermayesini içinde bulundurması bakımından etkin yönetildiğinde piyasadaki işletme ve kârlılığı artırarak rekabet avantajı sağlayacağını belirtir.
  4. Maliyetlere etkisi: Büyük maliyetler gerektirebilen fiziksel sermayenin aksine, entelektüel sermaye daha az veya hiç masrafla kârlılık getirebilir. Çalışan başına gereken maliyetin minimuma inerken alınan verimin maksimuma çıkacağından bahsedilir.
  5. Müşteri memnuniyetine etkisi: Müşterilerin işletmeyle ilişkisinin, onların bağlılıklarının, tedarikçilerle aradaki iş birliği biçiminin kârlılığa bağlı olarak entelektüel sermayeyle ilişkisi olduğuna değinilir.
  6. İmaj ve itibar etkisi: Kurumun sosyal sorumlulukları konusunda duyarlılığı, misyonu ve hizmet kalitesi açısından yeterliliğini derecelendiren imaj tanımının ve bunların toplamının işletmeye geribildirimi anlamına gelen itibar tanımının yeterince sağlanması için entelektüel sermayenin önemine vurgu yapılmaktadır.

Sonuç olarak; bilgi çağında; küreselleşme, yeni teknolojik gelişmeler ve rekabet ortamı gibi nedenler işletmeleri yeni stratejiler hazırlamaya ve rakiplerinden farklı düşünmeye zorlamıştır. Finansal tablolarda yer almasa da entelektüel sermaye, işletmelere katma değer sağlayıp sürdürülebilir rekabet gücü katmaktadır. Bu yüzden çalışanların nitelikleri, işe bağlılıkları ve yaratıcılıkları en önemli gelişim öğeleridir.

İşletmeler alt kademeden üst kademeye kadar çalışanlarının doğru analizlerini yapmalı, onların bilgi birikimlerinden, tecrübelerinden en yüksek seviyede yararlanmayı hedeflemelidirler.

Rekabet üstünlüğü yalnızca entelektüel sermayenin oluşturulmasıyla değil, aynı zamanda bilgi yönetiminin etkin yürütülmesiyle de sağlanabilir. İşletmelerin elindeki belge ve bilgi sermayesinin, teknoloji ile kayıt altına alınması, korunması ve paylaşılması için gerekli uygulamaların hayata geçirilmesi, örgüt kültürü oluşturulması, tedarikçiler, müşteriler ve satıcılarla iş birliğini güçlendirmesi çalışmalarını doğrudan etkilemesi bakımından bilgi yönetimi çok önemlidir. Müşteri memnuniyeti ve sadakati ancak bu sayede oluşturulup örgütsel performans artırılabilir.

Aynı zamanda kısa vadede kayda değer bir başarı sağlamayacağı iddia edilebilen entelektüel sermaye ve bilgi yönetiminin, uzun vadede piyasa değeri olarak işletmeye yansıması kaçınılmazdır. Böyle düşünülmesi bu kaynağın diğer işletme kaynaklarının aksine soyut biçimde bulunmasından olabilir. Çünkü oluşturulan tüketici toplumun isteklerine karşılık vermek adına üretimin ve mülkiyetin arttığı, maddiyatınsa her geçen gün değerlendiği günümüz dünyasında hem çalışanlar hem de işletmeler emeklerinin karşılığını somut şekilde bir an önce elde etme konusunda artan bir sabırsızlık içerisindedirler.[3][4][5]

  1. ^ "Arşivlenmiş kopya". 4 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Mayıs 2022. 
  2. ^ "Arşivlenmiş kopya". 22 Kasım 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Mayıs 2022. 
  3. ^ CiĞeriM, Erşan; Özer, Gökhan; Gök, Mehmet Şahin (25 Aralık 2020). "ENTELEKTÜEL SERMAYE VE BİLGİ YÖNETİMİNİN FİRMA PERFORMANSINA ETKİSİ". Business & Management Studies: An International Journal. 8 (5): 4611-4645. doi:10.15295/bmij.v8i5.1644. ISSN 2148-2586. 4 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mayıs 2022. 
  4. ^ Şahin, Zekeriya (30 Haziran 2021). "Entelektüel Sermayenin İşletmelerin Verimliliğine Etkilerine Yönelik Bir Araştırma (A Research on the Effects of Intellectual Capital on Business Efficiency)". Journal of Business Research - Turk (İngilizce). 13 (2): 1457-1479. doi:10.20491/isarder.2021.1209. ISSN 1309-0712. 22 Nisan 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mayıs 2022. 
  5. ^ Görmüş, Alparslan Şahin (1 Haziran 2009). "ENTELEKTÜEL SERMAYE VE İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİNİN ARTAN ÖNEMİ". Afyon Kocatepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi. 11 (1): 57-75. ISSN 1302-1966. 4 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Mayıs 2022.