Location via proxy:   [ UP ]  
[Report a bug]   [Manage cookies]                
İçeriğe atla

forsake

Vikisözlük sitesinden

İngilizce

[değiştir]

Köken

[değiştir]
Eski İngilizce forsaken (inkâr etmek, reddetmek), o da Eski İngilizce forsacan (çekişmek, dalaşmak, karşı olmak, reddetmek, tartışmak), o da Ana Cermence *frasakaną (feragat etmek, vazgeçmek), o da for- + sake.

Söyleniş

[değiştir]

Eylem

[değiştir]

forsake (üçüncü tekil kişi geniş zaman forsakes, şimdiki zaman forsaking, geçmiş zaman ve yakın geçmiş zaman forsaked)

  1. bırakmak (temelli), terk etmek, vazgeçmek.
    • 1911: Ameen Rihani, The Book of Khalid, p. 39
      There may be nothing noble in renouncing one's country, in abandoning one's home, in forsaking one's people; but is there not something remarkable in this great move one makes. — Birinin ülkesini terk etmesinde, evini terk etmesinde, halkını terk etmesinde asil bir şey olmayabilir; ama insanın yaptığı bu büyük hamlede dikkat çekici bir şey yok mu?

Kaynakça

[değiştir]

Anagramlar

[değiştir]