Türkiye’de Organoloji Çalışmaları
Seher TETİK IŞIKi
Atıf/©: Tetik Işık, S. (2015). Türkiye’de organoloji çalışmaları. Mukaddime,
6(1), 197-220.
Öz: Organolojinin bir bilim dalı olarak ortaya çıkışını XVII. yüzyıl itibariyle ele
almak mümkündür. Ancak Türkiye’de yapılan çalışmaların Avrupa’daki
organoloji çalışmalarından çok farklı bir seyir izlediği görülmektedir.
Nitekim Türkiye’de cumhuriyetin ilk yıllarında yapılan araştırmaları
incelediğimizde çalgıları ele almak amacıyla yazılmış çalışmaların sayısının
çok az olduğunu, bu dönem literatürüne girmiş çalışmaların genellikle
konservatuvar ve radyo gibi kurumlar tarafından gerçekleştirilen derleme
çalışmaları sonucunda kaleme alındığını görmekteyiz. Bunlar her ne kadar
çalgıları tanıtmak amacıyla yazılmasalar da çalgılar hakkında bilgi veren ilk
çalışmalardır. Bunun yanı sıra Türk müziği alanında eğitim veren bir
konservatuvarın kurulmasıyla Türk müziği ve çalgıları konusunda akademik
çalışmalar yapılmaya başlamıştır. Dolayısıyla Türkiye’de organoloji
çalışmalarının ilk bölümünü resmî kurumlar tarafından düzenlenen derleme
çalışmaları, ikinci bölümünü ise İstanbul’da Türk Mûsikîsi Devlet
Konservatuvarı’nın kurulmasıyla başlayan organoloji çalışmaları olarak
tasnif etmek mümkündür.
Anahtar Kelimeler: Çalgı, çalgıbilim, etnografya.
Organology Studies in Turkey
Citation/©: Tetik Işık, S. (2015). Organology studies in Turkey. Mukaddime,
6(1), 197-220.
Abstract: Organology emerged as a science as in the XVII century.
However, studies’ course in Turkey has been more different than
organology studies in Europe. When researches conducted in the early
years of Republic of Turkey are examined, it is seen that written works
about instruments are few, works entered into literature of this period
were written after compilation works of institutions such as conservatory
and radio. Even if they have no intention of introducing instruments, they
are first studies giving information about instruments. Furthermore, after
establishment of conservatory providing Turkish Music education,
academic studies about Turkish Music and instruments began. Therefore,
the first part of organology studies in Turkey can be classified as
compilations by government authorities and as the second part,
organology studies began after establishment of Turkish Music State
Conservatory in İstanbul.
Keywords: Instrument, organology, ethnography.
i
Yrd. Doç. Dr., Gazi Üniv., Türk Müziği Devlet Konservatuvarı, Müzikoloji Bölümü, sehertetik@gmail.com.
Seher Tetik Işık
Giriş
Türk müziği tarihi literatürünü incelediğimizde organolojiye kaynak teşkil
edebilecek çeşitli eserlerin kaleme alındığı görülmektedir. Bu eserlerin büyük bir
kısmı, günümüzde ve geçmişte çalınan çalgıların tarihi, morfolojik özellikleri ve
yapımında kullanılan malzemeler hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlamaktadır.
Nitekim Türk müziği tarihinin birinci derecede kaynağı olma özelliğini taşıyan
edvarlar yukarıda sözünü ettiğimiz eserlere örnek teşkil etmektedir. Özellikle
edvarlar içerisinde eserin yazıldığı dönemde veya bu döneme yakın yüzyıllarda
çalınan çalgılar hakkında verilen bilgilere rastlanılabileceği gibi, Türk müziğinde
kullanılan perdeler anlatılırken çalgılardan istifade edilmesi, eserin yazıldığı
yüzyılda rağbet gören çalgıları tespit etmemizi de mümkün kılmaktadır. Bunların
yanı sıra bu eserlerden çalgıların sınıflandırılmasına dair bilgi edinmek de
mümkündür. Ancak bu bilgiler Türk müzik tarihi açısından ilk organolojik bilgiler
olma özelliği taşısalar da günümüz bilimsel anlayışını yansıtmazlar. Nitekim
Türkiye’de müzik üzerine yapılan akademik çalışmalar, XIX. yüzyıl sonu XX. yüzyıl
başlarında kaleme alınmıştır.1 Cumhuriyetin ilanından önce başlayan bu
çalışmalarda Rauf Yekta Bey ve H. Sadeddin Arel’in çalgılara değindiği
görülmektedir. Ancak XIX. yüzyıl başlarında temelleri atılan ilm-i ahvâl-i akvâm
yani etnografya çalışmalarının başlaması, cumhuriyetin ilanından sonra çalgılar
üzerine yapılan çalışmaların gözle görünebilir derecede artışına neden olacaktır.
I. Dönem: Resmi Kurumlar Tarafından Düzenlen Derleme Çalışmaları
Mukaddime, 2015, 6(1)
198
Türkiye’de organoloji alanında yapılan çalışmalar, yurt dışında yapılan
çalışmalardan farklı bir seyir izlemektedir. Bunun en büyük sebebi Türkiye’nin
Avrupa ülkelerinin aksine organoloji biliminin gelişmesine ortam hazırlayan
etkenlerden etkilenmemiş olmasıdır. Nitekim organolojinin gelişimine ortam
hazırlayan keşifler, sömürgeleştirme hareketleri ve koloni savaşları, Avrupa
Devletlerinin tarihine özgüdür. Dolayısıyla ne Osmanlı Devleti ne de ondan bu
devlet geleneğini devralan Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarihinde müstemlekeci
bir anlayışın görülmediği ve diğer kültürlere ait çalgıları toplama, sergileme,
sınıflandırma çalışmalarının yapılmadığı aşikârdır. Türkiye’de yapılan organoloji
çalışmaları ise etnografya çalışmalarından hareketle ortaya çıkmıştır. Bu
çalışmaları zamanla var olan birikimi tanıma, unutulmaya karşı muhafaza etme ve
sergilemeye yönelik bir seyir izlemiştir. Dünyadaki organoloji çalışmaları ise
organolojinin çalışma sahasına uygun olarak tasnif edilmiştir. Ancak bu bilim dalı
Türkiye’de Avrupa ile eş zamanlı olarak uygulama sahası bulamamıştır. Nitekim
organolojinin gelişmesine neden olan, çeşitli ülkelere ait çalgıların toplanması,
sergilenmesi, kataloglanması, sınıflandırılması, restore edilmesi ve yeniden
yapılandırılması ile ilgili çalışmalar ve geliştirilen teknikler, Avrupa’daki müzelerde
bu çalışmaların ihtiyaç hâline gelmesi sonucunda gerçekleştirilmiştir.
1
Recep Uslu, Müzikoloji ve Kaynakları, İTÜ Vakfı Yayınları, İstanbul 2006, s. xvi.
Türkiye’de Organoloji Çalışmaları
Türkiye’de ise ilk organoloji çalışmaları halk tarafından çalınan çalgıların
tespit edilmesiyle başlamıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında müzecilik henüz
gelişmekte olduğu için bir çalgı müzesinden bahsetmek söz konusu bile değildir.
Ancak tekkelerin kapatılmasından sonra tekkelerde bulunan çalgıların
cumhuriyetin ilk yıllarında açılan müzelerde sergilendiği veya muhafaza edildiği
bilinmektedir.2 Dolayısıyla Türkiye’de geliştirilen sınıflandırma sistemleri çeşitli
uluslara ait çalgıları sınıflandırmak amacıyla geliştirilmediğinden kültüre özgü
sistemler olup sadece konu ile ilgili araştırmalarda çalgıları tasnif etmek amacıyla
kullanılmıştır.
Bu nedenle Türkiye’deki organoloji çalışmalarını tarihsel seyir ve amaç
bakımından değerlendirmek daha yerinde olacaktır. Bu doğrultuda Türkiye’deki
organoloji çalışmalarını iki döneme ayırabiliriz. Bunlardan ilki cumhuriyetin ilk
yıllarında başlayan organoloji çalışmaları olup derleme gezileri esnasında
gerçekleştirilmiş tespit çalışmalarıdır. Bu dönemde üç farklı kurum tarafından
derleme gezileri yapılmıştır. Bu kurumlardan biri Dâru’l-Elhân-İstanbul
Konservatuvarı, ikincisi Ankara Devlet Konservatuvarı, üçüncüsü ise Ankara
Radyosudur. Bu dönemde kurumsal derleme gezilerinin dışında bireysel derleme
gezileri de yapılmıştır. Ali Rıza Yalgın, Ahmed Adnan Saygun, Sadi Yaver Ataman
ve Hulûsi Suphi Karsel bireysel olarak yaptıkları bu derleme çalışmaları
sonucunda kaleme aldıkları eserlerde çalgılara yer vermiştir.
1. Dâru’l-Elhân-İstanbul Konservatuvarı Derlemeleri (1926-1936)
Türkiye’de çalgılarla ilgili olarak yapılmış araştırmaların tarihi, cumhuriyetin
kurulduğu yıllarda yapılan derleme çalışmalarına kadar uzanmaktadır. Nitekim
derleme çalışmaları sonucunda kaleme alınan eserlerde, halk arasında çalındığı
tespit edilen çalgılara yer verildiği görülmektedir. Organolojiye dair bilgiler içeren
bu ilk araştırmaları, resmî derleme gezilerinin başladığı 1925 yılı itibariyle ele
almak mümkündür.
2
3
4
Sümer Atasoy, “Türkiye’de Müzecilik”, Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, İstanbul 1983, c.VI, s. 1465-1466.
Seyfettin-Sezai Asaf, “Mûsıkîmiz Hakkında Bir Rapor”, Muallimler Birliği Dergisi, Ankara 1925, sy. 5, s. 226-231.
M. Şakir Ülkütaşır, Cumhuriyetle Birlikte Türkiye’de Folklor ve Etnografya Çalışmaları, Başbakanlık Kültür
Müsteşarlığı Cumhuriyet’in 50. Yıldönümü Yayınları, Ankara 1972, s. 30-33.
199
Mukaddime, 2015, 6(1)
Türkiye’de müzik folkloru ile ilgili ilk resmî derleme çalışması Seyfettin ve
Sezai Asaf kardeşler tarafından 1925 yılında gerçekleştirilmiştir. Asaf kardeşlerin
Batı Anadolu’da yaptıkları derlemeler sonucunda yazdıkları raporda bölgede
çalınan çalgılara da değinmiş olmaları, bu raporları organoloji bakımından önemli
kılmaktadır.3 Asaf kardeşler tarafından yapılan derleme çalışmalarını, 1926 yılında
Dâru’l-Elhân tarafından gerçekleştirilen derleme çalışmaları takip etmiştir. 1927
yılında Dâru’l-Elhân adının İstanbul Konservatuvarı olarak değiştirildiği, dolayısıyla
1927-1929 yılları arasında yapılan derleme gezilerinin de İstanbul Konservatuvarı
adına gerçekleştirildiği görülmektedir. Bu derleme gezilerinin ilk üçünde halk
türküleri derlenmiş ancak halk çalgılarına dair herhangi bir çalışma yapılmamıştır. 4
Seher Tetik Işık
Derleme çalışmalarında çalgılara yer verilmesi gerektiğine ilk değinen kişi
Mahmut Ragıp Gazimihal’dir. Nitekim Gazimihal, Dâru’l-Elhân tarafından yapılan
birinci derleme gezisi sonucunda, ilk baskısı 1925 yılında yayımlanan Anadolu
Türküleri ve Mûsıkî İstikbalimiz isimli eserinde “Halk sazları” isimli bir başlığa yer
vermektedir. Halk sazları ile ilgili hiçbir tarihî araştırma ve koleksiyonun
yapılmadığına dikkat çeken Gazimihal, eser içerisinde bu yöndeki çalışmalarda
nelere dikkat edilmesi gerektiğini belirtmekte ve halk sazları ile ilgili
araştırmaların yepyeni bir “arama zemini” olduğunu vurgulamaktadır. 5 Aynı
şekilde 1927 yılında Ankara’da kurulan Türk Halk Bilgisi Derneği folklor
derleyicileri yetiştirmek ve yönlendirmek amacıyla 1928 yılında Halk Bilgisi
Toplayıcılarına Rehber isimli bir kılavuz yayımlamıştır. Bu kılavuzda “Mûsıkîye Dair
Halk Bilgisi Hakkında İzahname” ismini taşıyan kısım, Mahmut Ragıp Gazimihal
tarafından kaleme alınmıştır. Gazimihal, yazmış olduğu bu bölümde,
derlemelerde tespit edilen çalgıların dış görünüşleri, çeşitleri, ölçüleri, tel adedi,
imal tarzı, hangi memlekette kullanıldıkları, tutuş pozisyonları ve refakat
şekillerinin kayıt altına alınması gerektiğine işaret etmektedir. 6
Bu fikirleri kaleme alan ilk araştırmacı olan Gazimihal, aynı konuya Hulûsi
Suphi Karsel ile yaptıkları ortak çalışmada yine değinecektir. Çalgılarla ile ilgili bu
çalışmaları yapma fikrinin Gazimihal’de tam olarak ne zaman uyandığı
bilinmemekle beraber bu konuda çalışması yönünde destek gördüğü kendisinin
ifadelerinden açıkça anlaşılmaktadır. Nitekim bu yıllarda Fransız müzikoloji
cemiyetinde halk çalgıları ile ilgili bilgiler verdiğini belirten Gazimihal, cemiyette
büyük ilgi uyandırdığını ve M. Amédée Gastoue isimli Fransız bir müzikoloğun
kendisini organoloji meseleleri üzerinde incelemelerde bulunmaya davet etiğini
belirtmektedir. Ayrıca Gazimihal’in sözlerinden Schola Cantorum’da okuduğu
yıllarda, hocası Eugene Borrel’in bu çalışmaları yapması için kendisine yol
gösterdiği anlaşılmaktadır. Nitekim Sadi Yaver Ataman’da Anadolu Halk Sazları
isimli kitabının önsözünde Eugene Borrel ve M. R. Gazimihal’e teşvik ve
takdirlerinden dolayı teşekkür etmektedir. 7
Mukaddime, 2015, 6(1)
200
Mahmut Ragıp Gazimihal’in konuya dikkat çektiği bu yazılarından sonra
yapılan derleme çalışmalarında çalgılara hususi olarak yer verildiği görülmüştür.
Nitekim Gazimihal bu fikirlerini İstanbul Konservatuvarı tarafından yapılan
dördüncü derleme gezisinde uygulamaya geçirmiştir. 15 Haziran 1929’da başlayan
bu derleme gezisi bir ay kadar sürmüş, 8 gezi sonucunda Mahmut Ragıp
5
Mahmut Ragıp Gazimihal, Anadolu Türküleri ve Mûsikî İstikbalimiz (haz. M. Salih Ergan, A. Şahin Ak), Ötüken
Neşriyat, İstanbul 2006, s. 120.
Halk Bilgisi Toplayıcılarına Rehber, Halk Bilgisi Derneği Neşriyatı, İstanbul 1928, s. 22; Ziyaeddin Fahri Fındıkoğlu,
Folklor ve Etnografya Kılavuzu, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi İktisat Müze ve Arşivi Neşriyatı, İstanbul 1949,
s. 37.
7
M. Ragıp Gazimihal, Hulûsi Suphi Karsel, Ankara Bölgesi Mûsıkî Folkloru, Halk Ezgi, Çalgı ve Ayak Oyunları Hakkında
Notlar, Numune Matbaası, İstanbul 1939, s. 31-32.
8
Ülkütaşır, Cumhuriyetle Birlikte Türkiye’de Folklor ve Etnografya Çalışmaları, s. 32-33.
6
Türkiye’de Organoloji Çalışmaları
Gazimihal’in halk tarafından çalınan çalgılara dair bilgiler verdiği Şarkî Anadolu
Türküleri ve Oyunları isimli kitabı yayımlanmıştır.9
Dolayısıyla Dâru’l-Elhân-İstanbul Konservatuvarı ekseninde ele aldığımız
derleme çalışmaları dışında çalgılarla ilgili yayınları incelediğimizde, büyük bir
çoğunluğunun halk tarafından çalınan çalgıları konu edindiğini görmekteyiz. Bu
durum Türk müziği çalgıları ile ilgili duruşu göstermesi açısından da önem arz
etmektedir. Nitekim bu dönemde çalgılarla ilgili olarak kaleme alınmış
çalışmaların çoğunlukla folklor ve etnografya konusunda çeşitli yazıların
yayımlandığı küçük bir kasaba yayını olan Bartın Gazetesi’nde toplandığı
görülmektedir. 1930-1940 yılları arasında Mahmut Ragıp Gazimihal’in “Karadeniz
kemençe üslubunun menşei meselesi”, “Anadolu'nun çocuk sazları”, “Tulum
düdüğü ve boru”, “Az tanınmış tarihî bir halk sazı: mey”, M. Şakir Ülkütaşır’ın
“Sinop ve dolaylarında halk sazları üzerine bir araştırma”, Sadi Yaver Ataman’ın
“Halk sazlarında kemane yahut yay” ve “Anadolu halk sazları ve yerli mûsıkîciler”
isimli yazıları bu gazetede yayımlanmıştır. Bunlara ilave olarak Âşık Solak’ın “Türk
sazı” ve Mehmet Şakir Ülkütaşır’ın “Sinop ve çevresinde halk sazları” isimli
yazıları Halkevi ve Müzik ve Sanat Hareketleri isimli süreli yayınlarda neşredilmiştir.
Ancak bu çalışmalar arasında Türk müziği çalgılarını ele alan bir yazının
yazılmadığı görülmektedir. Aksine Türk müziği çalgılarına karşı olumsuz bir
tutumun gazete yazılarına yansıdığı, hatta karikatürlere bile malzeme olduğu
görülmektedir. Nitekim Güneş Ayas, cumhuriyetin ilk yıllarında kaleme alınan
yazılarda Türk müziği çalgılarının ciddi bir saldırı kampanyasına maruz kaldığına
işaret eder.10 Öyle ki, ud ile sembolize edilen “Osmanlı mûsıkîsinin” istilacı bir
düşmana benzetildiği, ud ve tefle çalınan mûsıkînin mızmız, afyonlu, alay mûsıkîsi
olarak görüldüğü, Türk müziği çalgıları ile müzik yapanların akıl hastanesine layık
olduğu, ayrıca bu çalgıların sahne mûsıkîsine uygun olmadığı yönünde çeşitli
görüşlerin ortaya atıldığı görülmektedir. Bunlara ilaveten Türk müziği çalgıları
çalanların, çalgılarını Batı müziği çalgıları ile değiştirmedikleri takdirde müzik
yaşamlarını sürdüremeyecekleri yönünde tehdit almaları, bu saldırının ne kadar
ileri götürüldüğüne işaret etmektedir.11
9
M. Ragıp Kösemihal, Şarkî Anadolu Türküleri ve Oyunları, İstanbul Konservatuvarı Neşriyatı, İstanbul 1929, s. 78.
Güneş Ayas, Mûsiki İnkılâbının Sosyolojisi, Doğu Kitabevi, İstanbul 2014, s. 129-130, 175,181.
Ali Rıfat Çağatay, “Garp Mûsıkîsinin Esası Eski Türk Mûsıkîsidir” Akşam, 8 Teşrinisani 1934, s.6; Ayas, Mûsiki
İnkılâbının Sosyolojisi, s. 129-130, 175, 181.
12
Ayhan Sarı, Türk Müziği Çalgıları, Musiki Dergisi, İzmir 2009, s. 31.
13
Sarı, Türk Müziği Çalgıları, s. 31.
14
Sinem Özdemir, “Kimliğine Ulaşamamış Bir Çalgı Cümbüş”, Halk Müziğinde Çalgılar Uluslararası Sempozyum
Bildirileri, Motif Vakfı Yayınları, İstanbul 2009, s. 535, 537.
15
Sarı, Türk Müziği Çalgıları, s. 29-30.
10
11
201
Mukaddime, 2015, 6(1)
Ayrıca bu dönemde yeni çalgıların yapılmaya başlandığı görülmektedir.
Nitekim Hayri Gümenek tarafından yapılan “hayrikâr”12, Akşehirli Süleyman Bey
tarafından yapılan “ahenk”,13 Zeynel Abidin’in yapmış olduğu “coşgun”,
“cümbüş”,14 “kibar keman”, Sadık Büyükçağlar’ın cümbüşten esinlenerek yapmış
olduğu madeni ud, “çağlar”15 bu çalgılara örnek gösterilebilir. Bu arayışların
Seher Tetik Işık
temelinde birçok nedenin var alabileceği gibi, Zeynel Abidin’in, cümbüşü icat
ettikten sonra dönemin cumhurbaşkanlığı orkestrası şefinden cümbüşün “Doğu
ve Batı müziği seslerini tekrar edebiliyor” olduğu ve sapı değiştirilmek suretiyle
mandolin, gitar, banjo, tanbur, ud, gibi sesler çıkarabildiği yönünde sertifika
alması,16 cumhuriyetin ilk yıllarında Türk müziği ve çalgılarına karşı olan bu
tutuma çözüm getirme amacı taşıdığına işaret olarak değerlendirilebilir. Nitekim
bu yeni arayışların temelinde sadece Türk müziği seslerini değil, Batı müziği
seslerini de seslendirebilen bir çalgı üretme çabasının olduğu aşikârdır. Bunun
yanı sıra Hüseyin Sadeddin Arel’in, keman ailesi çalgılarını esas almak suretiyle,
çoksesli ezgileri seslendirebilecek özellikleri haiz kemençe beşlemesi oluşturma
fikrini ortaya atması ve 1933 yılında Hüseyin S. Arel ve Zühtü Rıza Tınel’in ortak
çabalarıyla soprano, alto, tenor, bas ve kontrbastan oluşan bir kemençe
beşlemesi oluşturmaları da bu düşüncenin bir tezahürüdür. 17 Nitekim Arel’in
ilerleyen yıllarda Türk müziğini “teksesli, polifoniden yoksun”, çalgıları da
“yetersiz” olarak tanımlaması bu düşünceyi pekiştirmektedir. 18
2. Ankara Devlet Konservatuvarı Derlemeleri (1936- 1966)
Mukaddime, 2015, 6(1)
202
Ankara Devlet Konservatuvarı’nın kurulması (1936), organoloji çalışmaları
açısından büyük bir önem arz etmektedir. Nitekim konservatuvar tarafından
yapılan derleme çalışmaları sonucunda kaleme alınan eserlerde çalgılara da
değinilmektedir. 1937-1952 yıları arasında düzenlenen bu derleme gezilerine ilk
yıllardan itibaren Muzaffer Sarısözen, Halil Bedii Yönetken ve Ali Rıza Yetişen’in
ağırlıklı olarak katıldıkları görülmektedir. Sarısözen’in bu derleme gezileri
esnasında topladığı çalgılardan bir koleksiyon oluşturduğu, 19 Halil Bedii
Yönetken’in derlemeler esnasında edindiği izlenimleri kaleme aldığı
görülmektedir. Nitekim Halil Bedii Yönetken, 1937-1944 yıllarında Sivas (1937),
Rize (1937), Trabzon (1937), Kütahya (1938), Afyon (1938), Uşşak (1938), Antalya
(1942) ve Muş’a (1944) yaptığı gezilerde halk çalgılarına dair notlar almıştır.
Varlık, Ülke Gazetesi, Türk Folklor Araştırmaları gibi çeşitli dergi ve gazetelerde
yayımlanan bu gezilere dair notları daha sonra ilk baskısı 1966 yılında yapılan
Derleme Notları isimli kitabında bir araya toplanmıştır.20 Ankara Devlet
Konservatuvarı tarafından yapılan bu derlemelere katılan Rıza Yetişen’in katıldığı
bir gezide halk tarafından çalınan çalgılara dair notlar aldığı, fakat bu notları ricası
üzerine Mahmut Ragıp Gazimihal’e verdiği bilinmektedir. Rıza Yetişen’in,
Mahmut Ragıp Gazimihal’e vermiş olduğu bu derleme notları 1951 yılına ait olup,
Yalova’nın Güneyköy isimli köyünden derlenmiştir. Ancak Mahmut R. Gazimihal
16
Sarı, Türk Müziği Çalgıları, s. 29-30; Özdemir, “Kimliğine Ulaşamamış Bir Çalgı Cümbüş”, s. 534-536.
Hüseyin S. Arel, “Kemençe Beşlemesi Hakkında Hatırlar ve Düşünceler”, Mûsıkî Mecmuası, İstanbul 1948, sy. 6, s. 34; Sarı, Türk Müziği Çalgıları, s. 145, 164.
18
Ayas, Mûsiki İnkılâbının Sosyolojisi, s. 229-230.
19
Ülkütaşır, Cumhuriyetle Birlikte Türkiye’de Folklor ve Etnografya Çalışmaları, s. 82.
20
Halil Bedii Yönetken, Derleme Notları, Sun Yayınevi, Ankara 2006.
17
Türkiye’de Organoloji Çalışmaları
tarafından kaleme
görülmektedir.21
alınan
yazının
ilerleyen
yıllarda
yayımlanabildiği
Ankara Devlet Konservatuvarı tarafından gerçekleştirilen kurumsal
derleme gezilerinin yanı sıra Ahmet Adnan Saygun, Sadi Yaver Ataman, Hulûsi
Suphi Karsel ve Ali Rıza Yalgın’ın da bireysel çabaları ile derlemeler yaptıkları
bilinmektedir. Bu çalışmalar sonucunda kaleme alınan ilk eser, Ahmed Adnan
Saygun’un, Rize, Artvin ve Kars Havâlisi Türkü, Saz ve Oyunları Hakkında Bazı
Malûmat22 isimli kitabıdır. Ancak Sadi Yaver Ataman’ın kendi imkânları ile yaptığı
derleme gezileri sonucunda kaleme aldığı Anadolu Halk Sazları, Yerli Müzikçiler ve
Halk Mûsiki Karakterleri23 isimli kitabı her ne kadar A. Adnan Saygun’un eserinden
sonra yayımlansa da kitabı oluşturan bölümler 1934-1935 yılları arasında Bartın
Gazetesinde basılmıştır. Nitekim Ahmet Adnan Saygun, Doğu Karadeniz
bölgesindeki derleme çalışmalarını 1937 yılında gerçekleştirmiştir. 24 Dolayısıyla bu
alandaki ilk bireysel çalışmanın Sadi Yaver Ataman tarafından yapıldığı, ancak A.
Adnan Saygun’un çalışmasından sonra kitap hâline getirildiği görülmektedir.
Çalgılar hakkında bilgi veren diğer bir eser ise Mahmut Ragıp Gazimihal ve
Hulûsi Suphi Karsel tarafından kaleme alınmış olup, Ankara Bölgesi Mûsiki
Folkloru, Halk Ezgi, Çalgı ve Ayak Oyunları Hakkında Notlar 25 ismini taşımaktadır.
Bunların dışında Ali Rıza Yalgın’ın Türkmen Etnografyası üzerine yaptığı
çalışmalar sonucunda kaleme aldığı Cenup’ta Türkmen Çalgıları26 isimli kitabı, aynı
zamanda Yalgın’ın, Adana ve çevresinde yapmış olduğu gezilerde satın aldığı
çalgıları sergilediği Adana Etnografya Müzesi çalgılar seksiyonunun kataloğudur.
27
Cumhuriyetin kurulduğu dönemdeki müzik politikaları doğrultusunda
yapılan bu derleme çalışmalarında amaç “Çağdaş Türk Müziğini” oluşturma
girişimleridir.28 Bu süreçte halk ezgileri bir araç olarak görülmüş, ezgilerde
çoksesliliğin temeli olarak görülen pentatonizm arayışlarının 29 yanı sıra halk
çalgılarının icrasında da çokseslilik arayışlarına girilmiştir. 30 Nitekim çağdaşlaşma
yolunda, çoksesliliğin ilk örneklerinin halk ezgilerinde olduğu, ayrıca halk
çalgılarının icralarında çokseslilik örneklerini taşıdığı söylemleri tekrar edilmeye
Mahmut R. Gazimihal, “Halk Mûsıkîsi Sazları: Güney Köyü Folkloru”, TFA, 1962, sy. 156, s. 2786-2787.
Ahmed Adnan Saygun, Rize, Artvin ve Kars Havalisi Türkü, Saz ve Oyunları Hakkında Bazı Malumat, Numune
Matbaası, İstanbul 1937.
23
Sadi Yaver Ataman, Anadolu Halk Sazları, Yerli Müzikçiler ve Halk Mûsikî Karakterleri, Bürhaneddin Matbaası,
İstanbul 1938; Süleyman Şenel, Sadi Yaver Ataman, Form Reklam Hizmetleri, İstanbul 1995, s. 4.
24
Halil B. Yönetken, “Türkiye’de Müzik Folkloru Çalışmaları”, Mûsıkî Mecmuası, İstanbul 1982, sy. 398, s. 7.
25
M. Ragıp Gazimihal, Hulûsi Suphi Karsel, Ankara Bölgesi Mûsiki Folkloru, Halk Ezgi, Çalgı ve Ayak Oyunları Hakkında
Notlar, Numune Matbaası, İstanbul 1939.
26
A. Rıza Yalgın, Cenup’ta Türkmen Çalgıları, Seyhan Basımevi, Adana 1940.
27
Yalgın, Cenup'ta Türkmen Çalgıları, s. 3.
28
Özgür Balkılıç, Cumhuriyet Halk ve Müzik, Ankara 2009, s. 61-149; Songül Bulmuş, The Challenges In Multı-Cultural
Music As A Result Of Music Policies in The Foundation Years Of Turkish Republic, New Castle University, (DT),
İstanbul 2013, s. 34-44.
29
Mahmud Ragıp Gazimihal, “Bela Bartok Aramızda”, Ülkü, 1937, sy. 52, s. 296 .
30
Muzaffer Sarısözen, “Çok Sesli Müzik ve Bağlamalar”, Güzel Sanatlar, Ankara 1940, sy. 2, s. 122.
22
203
Mukaddime, 2015, 6(1)
21
Seher Tetik Işık
başlamıştır. Ancak zamanla halk çalgıları ile yapılan icraları çoksesliliğin temelinde
var olan unsurlar olarak değerlendirmenin daha yerinde olacağı fikri ağırlık
kazanmıştır.31
Bu derleme çalışmalarından sonra çağdaş Türk müziğini oluşturmada esas
alınacak olan halk ezgilerinin, devletin müzik politikalarını halka yaymak amacıyla
kullandığı müzik yayınlarında icra edildiği görülecektir. Nitekim Atatürk’ün,
Tanburacı Osman Pehlivan’dan her akşam radyoda türkü çalmasını istemesi, 32
müzikteki ulusallaşma sürecinin başlangıcı olarak kabul edilebilir.
Ancak ulusallaşma sürecindeki bu girişimlerinin ilk adımlarını 1938 yılında
kurulan Ankara Radyosunda Mesut Cemil yönetiminde icra eden Türk müziği
topluluğunda görmek mümkündür. 33 Nitekim bu topluluğun icralarında türkülere
de yer verilmiştir. Ancak topluluğun Türk müziği alanında yetişmiş kişilerden
oluşması nedeniyle 1938-1943 yılları arasında radyoda müdür olarak görev yapan
Vedat Nedim Tör tarafından halk müziği için ayrı bir koro kurulması fikri gündeme
getirilmiştir. 34 Muzaffer Sarısözen yönetiminde “Bir Halk Türküsü Öğreniyoruz”
saatiyle başlayan bu programlar, Ankara’da “Yurttan Sesler Korosu”nun
kurulmasıyla devam etmiştir. Yurttan Sesler korosunun programları ile
karşılaştırıldığında sistemli olmadıkları ve ulusal müzik politikalarını
yansıtmadıkları gerekçesiyle yayından kaldırılan diğer halk müziği programlarının
yerine İzmir ve akabinde İstanbul radyosunda “Yurdun Sesleri” toplulukları
kurulmuştur.35
Mukaddime, 2015, 6(1)
204
Bu geziler sonucunda derlenen türkülerin genellikle bağlama eşliğinde
seslendirilmesinin ardından halk tarafından bu eserlerin orkestra düzeni
içerisinde icra edilmesi fikri gündeme getirilmiştir. Ancak Muzaffer Sarısözen,
bağlama çalan iki icracının yan yana geldiklerinde bir eseri uyum içerisinde icra
edemediklerini fark etmiştir. Nitekim bağlama biçimindeki halk çalgılarının
gelenekte de bir takım hâlinde, toplu olarak icra edildikleri görülmemektedir. Her
ne kadar Sadi Yaver Ataman bağlama takımları kurma düşüncelerinin çok eskiye
dayandığını belirterek bu görüşün tam aksini savunsa da, bu düşünce çoksesli bir
icranın halk müziğinde eskiden beri var olduğunu kanıtlama ihtiyacından
kaynaklanmaktadır.36 Nitekim Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde yapılan
derlemeler sonucunda kaleme alınan çalışmalar incelendiğinde halk arasında
çalınan bağlama biçimindeki çalgıların şekil itibariyle birbirine benzemelerine
rağmen, isimleri, ebatları, düzenleri, tel sayıları ve tınıları bakımından
31
32
33
34
35
36
Nevzat, Altuğ, “Halk Müziği Çalgılarında Çok Seslilik”, Türk Müziği Yazıları (haz. Onur Akdoğu), 1987, s. 24.
Cevdet Kozanoğlu, Radyo Hatıralarım, TRT Müzik Dairesi Yayınları, Ankara 1988, s. 10-11; Halil Erdoğan Cengiz,
Yaşanmış Olaylarla Atatürk ve Müzik, Riyâset-i Cumhûr İnce Saz Hey’eti Şefi Binbaşı Hâfız Yaşar Okur’un Anıları (19241938), Müzik Ansiklopedisi Yayınları, Ankara 1993, s. 89.
Şenel, Sadi Yaver Ataman, s. 2, 36.
Kozanoğlu, Radyo Hatıralarım, s. 24; Armağan Coşkun Elçi, Muzaffer Sarısözen (Hayatı, Eserleri ve Çalışmaları),
Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara 1997, s. 106-107.
Niyazi Yılmaz, Türk Halk Müziğinin Kurucu Üyesi Muzaffer Sarısözen, Ocak Yayınları, Ankara 1996, s. 18-20, 23, 35.
Sadi Yaver Ataman, “Bağlama Üzerine”, Folklora Doğru, 1973, sy. 13, s.17-18 .
Türkiye’de Organoloji Çalışmaları
birbirlerinden oldukça farklı oldukları görülmektedir. 37 Dolayısıyla bu çalgıların bir
takım hâlinde çalınabileceklerini düşünmek oldukça zordur.
Bunların yanı sıra halk müziği programlarında bağlamanın oldukça rağbet
gördüğü bilinmektedir. Kaval, mey, kemane, sipsi gibi diğer halk çalgıları birer
“renk sazı” 38 olarak görülmüş ve halk müziği topluluklarına bağlamadan sonra
katılmışlardır. Nitekim Yurttan Sesler Korosu’nun icralarına uzun yıllar eşlik eden
tek çalgının bağlama olduğu, 1950 yılında Muzaffer Sarısözen tarafından kabak
kemanenin,39 1952 yılında da meyin toplu icraya katıldığı bilinmektedir. 40 Her ne
kadar Muzaffer Sarısözen, halk çalgılarının tanıtılması için çeşitli girişimlerde
bulunmuş, olsa da41 radyo programlarında diğer halk çalgılarının yaygın olarak
kullanılmadığı görülmektedir. Nitekim Ethem Ruhi Üngör’ün 1973 yılında kaleme
aldığı yazısında halk çalgılarının temsilcisi gibi bağlamanın ön planda tutulduğunu
belirtmesi, bu durumun uzun yıllar sürdüğü göstermektedir. 42
Çalgı Yapım Atölyeleri: Türkiye’de çalgı yapımcısı yetiştirmek amacıyla
kurulan ilk resmî kurum 1936 yılında Ankara Devlet Konservatuvarı’nda açılan
çalgı yapım atölyesidir.43 Ancak Ankara Devlet Konservatuvarı’nda kurulan bu
bölüm, Batı müziği çalgılarının yapımı ve onarımı üzerine eğitim vermiştir. Her ne
kadar Ankara Radyosunun bodrum katındaki bir oda çalgı yapım amacıyla hizmet
veren bir atölye olarak düzenlenmiş olsa da 44 cumhuriyetin ilk yıllarında Türk
müziği çalgılarının yapımı ve onarımı ile ilgilenen resmî bir kurum
bulunmamaktadır.
Ankara Devlet Konservatuvarı’nda verilen bu eğitim, çalgı yapımı, bakımı
ve korunması konusundaki ilk çalışmaların oluşmasını sağlamıştır. Nitekim
Abdullah Arseven’in, Çalgı Bakımı ve Onarımı45 isimli kitabı, halkevlerinde
kullanılan çalgıların bakımı ve korunması amacıyla kaleme alınmıştır. Daha sonraki
yıllarda Ankara Devlet Konservatuvarı Piyano Atölyesi Öğretmeni ve Gazi Eğitim
Akademisi Müzik Bölümü Onarım Dersleri Hocası İbrahim Sakarya’nın yazmış
olduğu Çalgı Yapım ve Onarım Bilgisi46 isimli kitabı da eğitim amacıyla yazılmış
kitaplardan biridir. Bunun yanı sıra Türkiye’de yeni çalgı yapım atölyelerinin
37
205
Mukaddime, 2015, 6(1)
Saygun, Rize, Artvin ve Kars Havalisi Türkü, Saz ve Oyunları Hakkında Bazı Malumat, s. 55; Ataman, Anadolu Halk
Sazları, s. 9; Gazimihal-Karsel, Ankara Bölgesi Mûsiki Folkloru, s. 39-40; Yalgın, Cenup’ta Türkmen Çalgıları, s. 27; M.
Ragıp Gazimihal, Ülkelerde Kopuz ve Tezeneli Sazlarımız, Kültür Bakanlığı Milli Folklor Araştırma Dairesi Yayınları,
Ankara 1975, s. 143; Yönetken, Derleme Notları, s. 57-58, 77-78, 114, 118-122, 166, 171.
38
Gürkan Çakmak, Nefesli Halk Çalgılarımızdan “Mey”in Enstrümantasyonu, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 2006, s. 41,
43,44; Fedai Tekşahin, Dilsiz Kaval Metodu, Nimler Ofset & Matbaa, İzmir, 2011, s. 12 .
39
Süleyman Şenel, İstanbul Çevresi Alan Araştırmaları, Avrupa Kültür Başkenti Ajansı, İstanbul 2010, c. II, s. 85.
40
Gürkan Çakmak, Nefesli Halk Çalgılarımızdan “Mey”in Enstrümantasyonu, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 2006, s. 7.
41
E. Ruhi Üngör, “Tulum Sanatkarı Yaşar Çorbacıoğlu İle Tulum Üzerine Bir Röpörtaj, Mûsıkî Mecmuası, İstanbul
1978, sy. 343, s. 9.
42
E. Ruhi Üngör, “Tulum Üzerine Remzi Bekar İle Röportaj”, Mûsıkî Mecmuası, İstanbul 1973, sy. 287, s. 9-10.
43
Cafer Açın, “Türkiye’de Mûsıkî Âletleri Yapımcılığı ve Mûsıkî Aletlerimiz” II. Milletlerarası Türkoloji Kongresi Tebliğ
Özetleri, İstanbul 1977, s. 59; Necdet Kalender, “Çalgı Yapım, Bakım ve Onarımı” Uludağ Üniversitesi Eğitim
Fakültesi Dergisi, Bursa 2001, c. XIV, sy. 1, s.163.
44
Kozanoğlu, Radyo Hatıralarım, s. 24.
45
Abdullah Arseven, Çalgı Bakımı ve Onarımı, CHP Yayınları, Ankara 1946.
46
İbrahim Sakarya, Çalgı Yapım ve Onarım Bilgisi, Mektupla Öğretim Merkezi, Ankara 1975, s. 5.
Seher Tetik Işık
kurulması ve çalgı yapımcılarının yetiştirilmesi, cumhuriyetin ilk yıllarında açılan
bu çalgı yapım atölyesi mezunları tarafından gerçekleştirilmiştir.
Standardizasyon Arayışları: Çalgı yapım, bakım ve onarımı üzerinde o
yıllarda eğitim veren Ankara Teknik Öğretmen Okulu, ortaokul-lise kısmı çalgı
yapım bölümünde öğrenci olan Cafer Açın’ın, Türk müziği çalgılarına yönelik
çalışmalar yaptığı bilinmektedir. 1953-1954 yıllarında Muzaffer Sarısözen’in,
kendisinden bağlamayı standardize etmesini rica ettiğini belirten47 Cafer Açın, bu
yıllarda henüz on dört, on beş yaşlarındadır. Ancak içerisinde bulunduğu yaşlar,
bağlama ile ilgili standardizasyon çalışmalarını yapabilmesi açısından
düşündürücü olsa da çeşitli çalgıların minyatürlerinden oluşan ilk sergisini on bir
yaşında açtığı düşünüldüğünde imkânsız da değildir.48
Bağlama gibi perdeli çalgıların standardizasyonu sadece ebatlarla sınırlı
değildir. Dolayısıyla ebatlarının yanı sıra perde bağlarının da eşit olması
gerekmektedir. Nitekim farklı yörelerde, o yörelerde yaşayan halkın söylediği
ezgilere eşlik eden bu çalgıların, cumhuriyetin ilk yıllarında yeni bir düzenlemeye
tabi tutulduğu anlaşılmaktadır. Bu döneme şahit olan Haydar Sanal,
“halkevlerinde ve radyolarda halk müziğinin ses sistemi üzerinde bazı
değişiklikler yapıldığı, bağlama perdelerinin piyanonun yarım perdeli ses
sistemine göre ayarlanmak suretiyle başka perdelerle birlikte segah perdesinin
de bağlamalardan çıkarıldığını” belirtmektedir. 49 Haydar Sanal’ın bu sözleri
perdelerdeki değişimin kim tarafından ve nasıl yapıldığını göstermese de
değişimin varlığına işaret etmesi bakımından önemlidir. Nitekim Cafer Açın,
bağlamayı standardize edebilmek amacıyla öncelikle Muzaffer Sarısözen’den
halk müziğinde kullanmak istediği perde sistemini aldığını belirtmektedir. 50
Mukaddime, 2015, 6(1)
206
Dolayısıyla çalgıların standartlaştırılabilmesi için öncelikle halk müziğinde
kullanılacak perdeler tespit edilmiş, bu doğrultuda Cafer Açın, Muzaffer
Sarısözen’in düzenlediği perde sistemine uygun olarak bağlama ailesi sazlarının
perde aralıklarını hesaplayarak, perde yerlerini tespit etmiştir. Ayrıca Açın,
bağlama icracılarının görüşlerinden istifade ederek meydan sazı, divan sazı,
bağlama, tanbura, bağlama curası ve tanbura curası olmak üzere birlikte icra
edilebilecek bağlama ailesinin standart boylarını belirlemiştir. 51 Özellikle bu
dönemde ortaya çıkan nazariyat ve uygulama arasındaki tutarsızlıktan Türk
müziği çalgılarının da nasibini aldığı görülmektedir. Nitekim Türk müziği
çalgılarının Hüseyin Sadeddin Arel’in geliştirmiş olduğu ses sistemine uygun
olarak düzenlenmesi için İsmail Baha Sürelsan’ın, “Türk Mûsıkîsi Umumi Dizisine
Göre Kanun Mandallanması”52 isimli yazısı, kanunun Hüseyin Sadeddin Arel’in
47
Cafer Açın, Bağlama Yapım Sanatı ve Sanatçıları, Emek Basımevi, İstanbul 2000, s. 331.
Açın, Bağlama Yapım Sanatı ve Sanatçıları, s. 9.
49
Haydar Sanal, “Mehter Mûsıkîsi ve Halk Mûsıkîsi Münasebetleri”, Türk Kültürü, 1969, sy. 86, s. 154.
50
Cafer Açın, “Tanburumuzda ve Mûsikîmizdeki Kargaşa”, Balıkesir I. Türk Müziği Sempozyumu, Balıkesir 1998, s. 137
51
Açın, Bağlama Sanatı ve Sanatçıları, s. 332.
52
İsmail Baha Sürelsan, “Türk Mûsıkîsi Umumi Dizisine Göre Kanun Mandallanması”, Yeni Mûsıkî Mecmuası, 1956, sy.
97, s. 72-76; 1956, sy. 98, s. 115-120; Yeni Mûsıkî Mecmuası, 1956, s. 6-9; İsmail Baha Sürelsan, “Türk Mûsıkîsi Umumi
48
Türkiye’de Organoloji Çalışmaları
ortaya koyduğu 24 gayri müsavi aralıktan oluşan Türk müziği sistemini
seslendirebilecek şekilde düzenlenmesini amaçlamaktadır.
1953-1966 yılları arası derleme çalışmaları açısından durgun yıllardır. Ancak
bu dönemde Mahmut Ragıp Gazimihal tarafından yazılmış olan Asya ve Anadolu
Kaynaklarında Iklığı isimli kitap, çalgılarla ilgili bir çalışma olması bakımından
önemlidir.53
3. TRT Ankara Radyosu Derlemeleri (1967-1976)
Ankara Devlet Konservatuvarı tarafından yapılan derleme gezilerini 1967
yılında TRT tarafından yapılan derleme gezileri takip etmektedir. 1-15 Eylül 1967
tarihlerinde gerçekleştirilecek olan bu geziler başlamadan önce derlemeler
esnasında dikkat edilecek hususların ele alındığı seminerler düzenlenmiştir. Bu
seminerlerde çalgılardan da söz edildiği görülmektedir. 54 Nitekim Halil Bedi
Yönetken bu seminerlerde halk çalgılarının ölçülerinin alınması ve düzenlerinin
diyapozona göre kaydedilmesi gerektiğini belirtmektedir. 55 Yedi ayrı bölgede
derleme yapmak üzere görevlendirilen derleme ekiplerinin hazırladıkları derleme
raporlarında özel olarak çalgılara değinilmediği, ancak gidilen bölgelerde
rastlanılan çalgı adlarının kayıt altına alındığı görülmektedir. 56
Resmî bir kurum tarafından yapılan bu on beş günlük derlemelerin yanı
sıra Etem Ruhi Üngör tarafından bireysel derleme gezilerinin de yapıldığı da
görülmektedir. Üngör’ün 1967-1976 yılları arasında yaptığı bu derleme çalışmaları,
cumhuriyetin ilk yıllarında yapılan derleme çalışmalarından farklı bir amaç
taşımakta olup sadece halk çalgılarını ele almaktadır. Fakat Üngör’ün kaleme
aldığı bu gezi notlarından cumhuriyetin ilanından sonra yapılan derleme
çalışmalarının ve ortaya atılan görüşlerin izlerini sürdüğü anlaşılmaktadır. 57 E.
Ruhi Üngör’ün yaptığı derlemeler sırasında toplamış olduğu çalgıların yanı sıra
yurt içi ve yurt dışı seyahatlerinde satın aldığı ya da kendisine hediye edilen
çalgıları evinin bir odasında muhafaza ettiği, ölümünden sonra da bu çalgıların bir
müzede değerlendirilmesi için çeşitli girişimlerde bulunulduğu bilinmektedir.
207
Mukaddime, 2015, 6(1)
Dizisine Göre Kanun Mandallanması Hakkında Bir Açıklama”, Yeni Mûsıkî Mecmuası, 1957, s. 22, s. 230-232; Açın,
“Tanburumuzda ve Mûsikîmizdeki Kargaşa”, s. 137.
Gazimihal, Mahmut Ragıp, Asya ve Anadolu Kaynaklarında Iklığı, Ses ve Tel Yayınları, Ankara 1958.
54
Muammer Sun, “TRT’nin Folklor Derlemesi Konusunda Rapor”, TRT Folklor Derlemesi I, TRT Merkez Program
Dairesi Başkanlığı 1968, s. 11.
55
Halil Bedii Yönetken, “Müzik Derlemesinde Geçmiş Dönemlere Göre Dikkat Edilecek Hususlar”, TRT Folklor
Derlemesi I, s. 2.
56
Suzan Koldaş, Kemal İlerici, “Birinci Folklor Derlemesi Balıkesir Ekibinin Raporu”, TRT Folklor Derlemesi I, s. 1-2;
Ülkün Aydoğdu, Sarper Özsan, “Birinci Folklor Derlemesi Burdur Ekibinin Raporu”, TRT Folklor Derlemesi I, s. 2-3,
9-14; Nurhan Büyükgönenç, Erdoğan Okyay, ”Birinci Folklor Derlemesi Erzurum Ekibinin Raporu”, TRT Folklor
Derlemesi I, s. 1; Gültekin- Melahat Oransay, “TRT Gaziantep I. Derleme gezisi”, TRT Folklor Derlemesi I, s. 6-12;
Veysel Arseven, Işık Duygu Gülöksüz, Talip Özkan, “Birinci Folklor Derlemesi İzmir Ekibinin Raporu, TRT Folklor
Derlemesi I, s. 1-7; İlhan Baran, Cengiz Tanç, “Birinci Folklor Derlemesi Trabzon Ekibinin Raporu”, TRT Folklor
Derlemesi I, s. 1-3; Cenan Akın, Muammer Sun, “TRT Birinci Folklor Derlemesi Van Ekibi 1-15 Eylül 1967 Çalışma
Raporu”, TRT Folklor Derlemesi I, s. 3-22.
57
Etem Ruhi Üngör, “Halk Çalgılarımız Üzerine İnceleme Gezisi Notları”, Mûsıkî Mecmuası, 1969, sy. 247 itibariyle
başlayan bu yazıların 331. sayıya kadar devam ettiği görülmektedir.
53
Seher Tetik Işık
Derleme çalışmaları sonucunda yazılan eserler dışında, bu dönemde
özellikle anılması gereken çalışmalar: Ülkelerde Kopuz ve Tezeneli Sazlarımız, Türk
Nefesli Çalgıları ve Türk Vurmalı Çalgıları isimlerini taşımakta olup M. R. Gazimihal
tarafından kaleme alınmıştır.
II. Dönem: Türk Mûsikîsi Devlet Konservatuvarının Eğitime Başlaması ve
Günümüzde Organoloji Çalışmaları (1976-)
Organolojide ikinci dönem 1976 yılında eğitime başlayan Türk Mûsikîsi
Devlet Konservatuvarı’nın kuruluşundan günümüze kadar geçen süreyi
kapsamaktadır. Bu dönem çalışmalarını Türk müziği çalgılarının eğitim-öğretim
programına alınması, yapılması ve araştırılması ile ilgili akademik çalışmalarla
başlatmak mümkündür. Nitekim konservatuvar kurulduktan sonra Türk müziği
çalgılarının eğitim-öğretim programına dahil edilmesi, çalgı eğitimi, icrası ve çalgı
yapımının bilimsel olarak ele alınmasını da zorunlu kılmıştır. Bu doğrultuda
çalgıların icrası, eğitimi ve yapımı konusunda uygulama alanının artması,
dolayısıyla icracı, öğrenci ve yapımcının kurumsal bir çatı altında bir araya
getirilmesi, çalgılarla ilgili bilimsel çalışmalara ivme kazandırmıştır. Dolayısıyla
günümüzdeki orgonoloji çalışmalarının kullanılan yöntem ve teknikler
bakımından dünyadaki organoloji çalışmalarıyla paralellik gösterdiği
görülmektedir. Analitik, uygulamalı ve sınıflandırıcı organoloji olmak üzere üç ayrı
kola ayrılmakta olan organolojinin çalışma sahaları ile Türkiye’de son kırk yılda
yapılan araştırmalar ele alındığında bu durum daha da açık bir biçimde ortaya
çıkmaktadır.
1. Sınıflandırıcı Organoloji Çalışmaları
Mukaddime, 2015, 6(1)
208
Çalışma sahası, çalgıların sınıflandırılması ve sınıflandırma sistemleri olan
sınıflandırıcı organolojinin58 Türkiye’de geniş bir uygulama sahasının olmadığı
görülmektedir. Her ne kadar Amasya Belediye Konservatuarı Müzik Aletleri
Müzesi (1999), Müziksev içerisinde açılan çalgı müzesi (2011) ve Afyon Kocatepe
Üniversitesi Devlet Konservatuarı İbrahim Alimoğlu Müzik Müzesinde (2013)
çeşitli çalgıların sergilendiği görülse de, ulusal bir çalgı müzesine sahip
olmadığımız düşünüldüğünde çalgıları sınıflandırmak üzere bir sınıflandırma
modelleri geliştirmemiş olmamız şaşırtıcı değildir. Dolayısıyla çalgılar hakkında
bilgi verilen yayınlarda çalgıların geleneksel sınıflandırma biçimleri ve HornbostelSachs sınıflandırma yöntemine göre sınıflandırıldığı görülmektedir. Ayrıca
uygulama alanının ihtiyacını karşılamak amacını taşımasa da çalgıları
sınıflandırmak amacıyla iki çalışma yapıldığı bilinmektedir. 59 Ancak bu çalışmalar
58
Sue Carole DeVale, “Organizing Organology”, Selected Reports in Ethnomusicology, Issues in Organology,
Ethnomusicology Publications, Los Angeles 1990, sy. VIII, s. 5-6.
59
Aytaç Akarçay, Türk Halk Müziği Sazlarının Sınıflandırılması, Kullandığı Yöreler ve Türler, EÜ SBE, (YLT) İzmir 1998;
Rauf Kerimov, Çalgıların Sınıflandırılması, E.L Neşriyat, Bakü 2013.
Türkiye’de Organoloji Çalışmaları
içerisinde sadece
görülmektedir.60
Rauf
Kerimov’un
bir
sınıflandırma
modeli
önerdiği
2. Analitik Organoloji Çalışmaları
Organolojinin bir diğer dalı olan analitik organoloji, çalgılar ve organolojiye
ait sorulara cevap vermektedir. Sanat, sosyal bilimler ve fen bilimlerinden istifade
ederek yeni teknik ve metodlar geliştiren analitik organoloji, çalgıların tarihi,
ortaya çıkışı, geliştirilmesi, akustiği, sosyokültürel ve müzikal olarak kullanımları,
fonksiyonları, tek bir çalgı ya da ailesinin anlamı ve sembolize ettiği şeyler
hakkındaki soruları cevaplandırmasının yanı sıra bir bilim dalı olarak organolojinin
konusu, kapsamı, tarihi ve alanın önemli bilim adamlarının hayatı ve katkılarını
analiz etmektedir.61
Türkiye’de ise analitik organoloji çalışmaları kapsamında ele aldığımız
çalışmaların büyük bir kısmının spesifik olarak tek bir çalgıyı veya bir çalgı
grubunu ele almak amacıyla yazıldığı görülmektedir. Bu çalışmalardan bir kısmı
bireysel olarak kaleme alınmış, bir kısmı ise son yirmi yıl içerisinde yapılan
sempozyum ve kongreler sonucunda bir araya getirilen sempozyum kitaplarında
yayımlanmıştır.
Bireysel olarak ele alınan bu çalışmaları belirli başlıklar altında toplamak
mümkündür. Nitekim bu çalışmalardan bir kısmı Türkiye’de kullanılan çalgıların
tarihi ve gelişimi konularını ele almaktadır.62 Bir diğer kısmı ise çalgıların
enstrümantasyonu ile ilgili olup,63 yapılacak olan kompozisyonlarda çalgıların ses
genişliklerine ve ses renklerine uygun olarak yerleştirilebilmesi için kaleme
alınmıştır.64
Çalgıların tarihi ve enstrümantasyonu ile ilgili çalışmaların yanı sıra akustik
çalışmalarının yapılmaya başlaması çalgıların pestlik, tizlik, sertlik, yumuşaklık gibi
60
Kerimov, Çalgıların Sınıflandırılması, s. 211.
DeVale, “Organizing Organology”, s. 14-15.
62
Fatoş Önüter, Kemençenin Tarihi Gelişimi, Kemençe Üzerinde Araştırma ve Düşünceler, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul
1989; Sema Aksu, Türk Mûsıkîsinde 'Rebab' Üzerine Bir Araştırma, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 1990; Serap Aybar,
Santur’un Dünü ve Bugünü, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 1994; Mustafa Aydın Öksüz, Türk Mûsikîsinde Tanbur Sazının
Gelişimi, MÜ SBE, (DT), 1998; M. Refik Kaya, Dünden Bugüne Rebab ve Yeniden Ele Alınması, İTÜ SBE, (SY), İstanbul
1998; Berna Tuncer, Eskiçağ’da Doğu Akdeniz Müzik Enstrümanları, İÜ SBE, (YLT), İstanbul 1999; Neşe Can, Türk
Mûsıkîsinde Çeng, MÜ SBE, (DT), İstanbul 2002; Cenk Celasin, Hristiyanlık Öncesi Anadolu Medeniyetlerinde Müzik
Aletleri, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 2002; Mustafa, Öner, Neo Roma Dönemine Kadar Anadolu’da Yaşamış
Medeniyetlerde Müzik Aletleri, HÜ SBE, (YLT), İstanbul 2007; Gözde Çolakoğlu, Anadolu’dan Balkanlara Armudî
Biçimindeki Kemençeler: Tarih, Teknik ve Geleneksel İcrasın İlişkin Karşılaştırmalı Bir Analiz, İTÜ SBE, (DT), 2008;
Seher Tetik Işık, Türk Mûsikîsinde Santur, MÜ SBE, (DT), İstanbul 2011; Ali Tan, Ney Açkısının Tarihi ve Teknik
Gelişimi, MÜ SBE, (DT), İstanbul 2011.
63
Canan Yaman, Enstrümantasyon Açısından Ud, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 1998; Ayhan Gunca, Orkestra Bünyesinde
Türk Müziği Sazları, İTÜ SBE, (SY), İstanbul 1999; Ahmet İslam Toz, Enstrümantasyon Açısından Ney, İTÜ SBE, (YLT),
İstanbul 2000; Mehmet Arif Birecikli, Enstrümantasyon Açısından Klasik Kemençe, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 2000;
Ayşegül Kostak, Kanunun Enstrümantasyon ve Orkestrasyon Açısından Değerlendirilmesi, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul
2001; Gürkan Çakmak, Nefesli Halk Çalgılarımızdan “Mey”in Enstrümantasyonu, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 2006;
Ayhan Gunca, Kemençe, Ney ve Tanbur İçin Orkestral Yazım Tekniği, İTÜ SBE, (SY), İstanbul 2007; Çağlar Toptaş,
Alto Kemençe, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 2008.
64
Ahmet Say, Müzik Ansiklopedisi, Müzik Ansiklopedisi Yayınları, Ankara 2010, s.372.
61
Mukaddime, 2015, 6(1)
209
Seher Tetik Işık
özelliklerinin grafiksel olarak ortaya koyulabilmesini, böylelikle tını ve ses
kalitelerinin matematiksel olarak tayinini mümkün hâle gelmiştir. 65 Dolayısıyla
Türkiye’de çalgıların frekans aralıklarını, tını analizlerini ve ses sahalarını tespit
etmek, yapısal istikrarını ve rezonansını arttırmak, farklı tınılar elde etmek
amacıyla akustik analizler yapıldığı görülmektedir.66
Çalgılar konusunda yapılan çalışmaların bir kısmı da çalgıların
sosyokültürel yönü ile ilgilidir. İstisnaları olmakla birlikte bu konuda yapılan
çalışmalar genellikle alan araştırmaları üzerine odaklanmış olup Teke Yöresi ve
Karadeniz Bölgesi üzerine yapılan araştırmaların sayıca çoğunlukta olduğu
görülmektedir.67
Bireysel çalışmaların yanı sıra çalgılarla ilgili sempozyumlar yapıldığı, bu
sempozyumlarda sunulan bildirilerin toplandığı sempozyum kitaplarının
bastırıldığı görülmektedir. 12-13 Kasım 1999 tarihinde Ankara’da Kültür Bakanlığı
tarafından, Osmanlı Devleti'nin kuruluşunun 700. yıldönümü etkinlikleri
kapsamında 1. Uluslararası Tarihte Anadolu Müziği ve Çalgıları Sempozyumu, 2529 Haziran 2002 tarihinde Ankara’da Anadolu’nun Nefesi Bağlama Sempozyumu,
14-16 Aralık 2007 tarihlerinde Kocaeli Üniversitesi ve Motif Halk Oyunları Eğitim
ve Öğretim Vakfı işbirliğiyle Halk Müziğinde Çalgılar Uluslararası Sempozyumu,
ilki 25 Nisan 2009 da Yıldız Teknik Üniversitesi Vedat Kosal Müzik Uygulama
Merkezi tarafından gerçekleştirilen ve 2009-2014 yıları arasında beş kez
tekrarlanan Kemençe Çevresi, 25-31 Ekim 2010 tarihinde İstanbul Avrupa Kültür
Başkenti Etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen I. Uluslararası Yorgo Bocanos
Ud Festivali, 1-3 Aralık 2010 tarihinde İTÜ Türk Mûsıkîsi Devlet Konservatuvarının
hazırladığı Cüneyt Orhon Uluslararası Kemençe Sempozyumu, 10-13 Nisan 2012
tarihinde İTÜ Türk Mûsıkîsi Devlet Konservatuvarı tarafından gerçekleştirilen
Nida Tüfekçi Uluslararası Bağlama Sempozyumu, 1-4 Ekim 2012 tarihlerinde ODTÜ
Mezunları Derneği, İTÜ, Gazi Üniversitesi ve Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Devlet
65
Ali Maruf Alaskan, Strüktürel Özelliklere Bağlı Olarak Deride Müziksel Ses ve Özelliklerinin Araştırılması, EÜ FBE,
(DT), İzmir 2012, s.7.
Ahmet Taçoğlu, Tanbur’da kullanılan Ses Tablalarında Rezonans Özelliklerinin İncelenmesi, HÜ FBE, (YLT) Ankara
1997; Barbaros Bozkır, Bağlamada Malzeme-Tını İlişkisi ve Dinamik Analizler, DEÜ SBE, (YLT), İzmir 2002; Emre
Erdiş, Bağlamanın Akustik Açıdan İncelenmesi ve Geliştirilmesine İlişkin Yeni Yaklaşımlar, CÜ SBE, (YLT), Sivas 2006;
Ramiz Gökbudak, Klasik Türk Müziği Çalgılarından Kanun ve Tanburun Tonal Karakteristiklerinin Belirlenmesi, SÜ
EBE, (DT), Konya 2011; Hakan Mazlum, Türk Müziği Enstrümanlarının Tınısal Özelliklerinin İncelenmesi ve Bu
Çerçevede Mikrofonlama, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 2011; Emirhan Kartal, Türk Müziği Enstrümanlarının Frekans
Aralıkları, Özgür Yayınları, İstanbul 2012; Emir Değirmenli, Akustik Ölçüm Teknikleri Kullanılarak Üretilen Ud Ses
Tablasının Titreşimsel Özelliklerinin Kontrolü Üzerine Yeni Bir Yöntem Önerisi, GÜ GSE, (YLT), Ankara 2014.
67
Okan Sağlambilen, Türk Kültüründe ve Türk Mûsıkîsinde "Tuvıl" Üzerine Bir İnceleme, AÜ SBE, (YLT), Erzurum 1999;
Murat Toraman, Sipsinin Türk Halk Müziğindeki Yeri ve Önemi, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 2001; Erdal Uludağ, Teke
Yöresi Müzik Kültüründe İki Telli Kozağaç Curası, HÜ SBE, (YLT), İstanbul 2009; Çetin Koruk, Teke Yöresinde
Kullanılan Telli Çalgıların Müzikal ve Teknik Analizi, HÜ SBE, (YLT), İstanbul 2009; Urum Ulaş Özdemir, Bir Halk
Çalgısının Sosyal ve Kültürel Kimlik Bağlamında İncelenmesi: Ehl-i Hak'ın Kutsal Sazı Tanbur, YTÜ SBE, (YLT), 2009;
Salih Sütoğlu, Denizli Yöresi Halk Oyunlarında Kullanılan Çam Sipsi ve Grangaz Takımının Yöre Oyun Kültürüne
Etkileri, EÜ SBE, (YLT), İzmir 2011; Oğuz Kahveci, Trabzon Yöresinde Kullanılan Cura Zurnanın Yapısı ve İcra Edilen
Ezgilerden Dokuzunun Notaya Alınması, HÜ SBE, (YLT), İstanbul 2013; Mehmet Şimşek, Teke Yöresi Burdur İli
Mahalli Kemane İcracılarının Yöresel Kemane Çalım Teknikleri, HÜ SBE, (YLT), İstanbul 2013; Okan Sağlambilen,
Geleneksel Türk Müziği Çalgıları Eğitiminde Lüleburgaz Yöresi Kaba Zurna İcracılarının Çalgıya İlişkin Görüş ve
Uygulamalarının İncelenmesi, GÜ EBE, (DT), Ankara 2014.
66
Mukaddime, 2015, 6(1)
210
Türkiye’de Organoloji Çalışmaları
Konservatuvarları işbirliği ile yapılan I. Uluslararası Kanun Sempozyumu ve
Festivali, 20-21 Şubat 2014 tarihlerinde İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından
düzenlenen Uluslararası Kaval Sempozyumu, Türkiye’de çalgılarla ilgili olarak
yapılan sempozyumlara örnek olarak gösterilebilir.
Belirli bir çalgı veya çalgılar için düzenlenen bu sempozyumların yanı sıra
Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ve Bilkent Üniversitesinin organizasyonuyla
29-31 Mayıs 2006 tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirilen Türkiye’de Müzik
Kültürü Kongresinde sunulan bildirilerden bir kısmının çalgıbilim/organoloji
başlığı altında toplandığı görülmektedir. 68 Bunların yanı sıra İTÜ tarafından
çıkarılan Portre Akademik dergisinin beşinci sayısı Organoloji adını taşımakta olup
bu alanda yazılmış çalışmaları ele almaktadır.
3. Uygulamalı Organoloji Çalışmaları
Çalgıların yapımı ve kullanımıyla ilgilenen uygulamalı organoloji,
sınıflandırıcı ve analitik organolojiden gelen bilgi ve tekniklerden istifade
etmektedir. Küratörler, çalgı yapımcıları, besteciler ve sanatçılar uygulamalı
organolojinin yöntemlerini kullanırlar. Bununla beraber uygulamalı organolojinin
müze ve koleksiyonlardaki çalgıların kataloglanması, restore edilmesi, yeniden
yapılandırılması ve sergilemesi gibi işlemlerde ağırlıklı olarak kullanıldığı
görülmektedir. Türkiye’de çalgı müzeleri yürütücülüğünde gerçekleştirilmese de
müzik pratiklerinden kaynaklanan uygulamalı organoloji çalışmalarının yapıldığı
görülmektedir. Nitekim çalgıların standardizasyonu, yeni çalgıların üretimi,
yeniden yapılandırma ve restorasyon çalışmaları uygulamalı organoloji
kapsamında ele alınan çalışmalardır.69
Standardizasyon çalışmalarının yanı sıra icracıların çalgı yapımcılarına
katılarak, çeşitli malzemelerden yeni müzik aletleri icat etmesi ya da var olanların
çeşidini arttırmak için yeni yollar araması da uygulamalı organoloji kapsamında
68
Türkiye’de Müzik Kültürü (ed. Oğuz Elbaş, Mehmet Kalpaklı, Okan Murat Öztürk), Atatürk Kültür Merkezi
Başkanlığı Yayınları, Ankara 2011, s. 205-221.
DeVale, “Organizing Organology”, s. 17-18.
70
Seher Tetik Işık, “The Works Of Cafer Açın In Turkish Organology”, İdil Dergisi, Konya 2013, c. 2, s.6, s. 281-292.
69
211
Mukaddime, 2015, 6(1)
Türkiye’de çalgıların standardizasyonu ile ilgili çalışmaların bu müzik
pratikleri sonucunda ortaya çıktığı, cumhuriyetin ilan edildiği yıllardaki müzik
politikaları doğrultusunda ulusallaşma ve modernleşme gereksinimi sonucunda,
çalgıların toplu icra düzeni içerisinde çalınabilmesi için çeşitli girişimlerde
bulunulduğu görülmektedir. Standardizasyon arayışları olarak adlandırdığımız bu
girişimlerin yanı sıra Türk Mûsıkîsi Konservatuvarı’nda bir çalgı yapım atölyesinin
kurulması ile Türk müziği alanındaki ilk resmî çalgı yapım faaliyetleri ve
standardizasyon çalışmalarının da bu kurum çatısı altında gerçekleştirildiği
görülmektedir. Nitekim Cafer Açın tarafından kaleme alınan eserler bu çalışmaları
belgelemektedir.70
Seher Tetik Işık
değerlendirilmektedir.71 Nitekim Cafer Açın’ın, icracıların önerileri ve
yönlendirmeleri doğrultusunda Musa Kumral için yapmış olduğu, ud çalgısına
göre daha açık ses veren, teknesi çalıma ve tutuşa daha uygun bir ut türü olan
“mut”,72 Hikmet Taşan ve Suna Teoman ikilisi için yapmış olduğu hem elektro,
hem düz çalınabilen tanbur, gitar, bağlama icrasına uygun “çağlar” 73 ve Özay
Gönlüm için yapmış olduğu, üç ayrı çalgıyı bir araya getirdiği “yaren” 74 yapımcı
icracı birlikteliğine verilebilecek örnekler arasında yer almaktadır.
Cafer Açın’ın yapmış olduğu çalışmaların yanı sıra Erkan Oğur tarafından
tasarlanan, Kemal Eroğlu tarafından yapılan “oğur”, 75 yine Erkan Oğur tarafından
tasarlanıp Ege Üniversitesi öğretim elemanları tarafından yapılan “utar”,76 “çüt
sazı”,77 Kutsal Evcimen ve Turgay Demir tarafından birlikte tasarlanarak yapılan,
aynı teknede iki saplı “aras bağlama”78 ve Ozan Selahattin Dündar’ın bağlama ve
cura sazlarını bir araya getirdiği “koşasaz”,79 Halil Çelik’in su kabağı kullanarak
yaptığı “tarbağ”, “basmane”, cütarudi”, “gitarcudi”, 80 Zekeriya Taşdemir
tarafından yapılan “yatağan”,81 Türk Dünyası Müzik Topluluğu bünyesinde
geliştirilip çalınan “sim kopuz”, “bas kopuz”, 82 Okay Temiz tarafından geliştirilen
“kaplan”83 bu tür çalışmalara verilebilecek örnekler arasındadır.
Yeni çalgıların yapılmasının yanı sıra eskiden çalınan çalgıların yeniden
yapılandırma yoluyla üretilmesi de uygulamalı organolojinin kullandığı
yöntemlerden biridir. Arkeolojik kazılar sonucunda elde edilmiş maddi kalıntılara,
ikonografiye, bilimsel gözlem ve testlere dayanan bu yöntem, geçmişte çalınan
fakat günümüze ulaşamayan veya çeşitli sebeplerle artık icracısı bulunmayan
çalgıların seslerini işitmek ve çalgı topluluklarına kazandırmak amacıyla
kullanılmaktadır.
Yeniden yapılandırma çalışmaları, arkeolojik kalıntılarda bulunan çalgı
parçalarının bir araya getirilmesiyle elde edilen formun yeni çalgıya uygulanması
71
DeVale, “Organizing Organology”, s. 20.
Cafer Açın, Enstrüman Bilimi: Organoloji, Yenidoğan Basımevi, İstanbul 1994, s. 133; Cafer Açın, Ud Yapım Sanatı ve
Sanatçıları, Emek Basımevi, İstanbul 2000, s. 26.
73
Açın, Enstrüman Bilimi: Organoloji, s. 11.
74
Açın, Enstrüman Bilimi: Organoloji, s. 110; Açın, Bağlama Yapım Sanatı ve Sanatçıları, s. 42-44.
75
Sinan Cem Eroğlu, Kopuzdan Altı Telli Kopuza Uzanan Süreçte Fiziksel ve İcra Teknikleri Bakımından Meydana Gelen
Değişim ve Gelişmeler, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 2011, s. 2-3.
76
Alaskan, Ali Maruf, “Üniversitelerde Çalgı Yapım Eğitimi ve Geleneksel Usta-Çırak İlişkisi”, Çankırı Karatekin
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, sy. 4, s. 178-179.
77
Eroğlu, Kopuzdan Altı Telli Kopuza, s. 378.
78
Kutsal Evcimen, “Aras Bağlama”, Nefesi Bağlama Tarihçesi, Anadolu Medeniyetleri Kültür Merkezi Yayınları,
Ankara 2005, s. 168-173.
79
Ozan Selahattin Dündar, “Koşasaz”, Nefesi Bağlama Tarihçesi, Anadolu Medeniyetleri Kültür Merkezi Yayınları,
s.164-167.
80
Metin Ekici, Özgür Çelik, “Bir Kabak Kemane Yapım Ustası Halil Çelik” Halk Müziğinde Çalgılar Uluslararası
Sempozyumu Bildirileri, Motif Vakfı Yayınları, İstanbul 2009, s. 237.
81
Ersan Koç, “Yatağan Sazı: Anadolu Çalgı Geleneğinde Bir Tasarımcı Katkısı” Halk Müziğinde Çalgılar Uluslararası
Sempozyumu Bildirileri, Motif Vakfı Yayınları, İstanbul 2009, s. 383-384.
82
Yamak Coşkun, Sevim, Türk Halk Müziğinde Oluşturulan Geleneksel ve Modern Çalgı Topluluklarının Yapısal Analizi,
HÜ SBE, (YLT), İstanbul 2006, s. 52.
83
Sarı, Türk Müziği Çalgıları, s. 240.
72
Mukaddime, 2015, 6(1)
212
Türkiye’de Organoloji Çalışmaları
suretiyle gerçekleştirilebileceği gibi arkeolojik kalıntılar üzerinde bulunan
görseller, mozaikler, çiniler, gravürler ve minyatürlerden istifade edilmek
suretiyle gerçekleştirilebilir. Nitekim arkeolojik kazılar sonucunda ortaya
çıkarılmış çalgıları belirlemek, varsa eksik parçaları tespit etmek, birden fazla çalgı
bir arada çökmüşse onları aslına uygun olarak bir araya getirmek, arkeolojik
kazılara bağlı olarak yapılan yeniden yapılandırma işlemleridir. 84 Turgut Hacı
Zeyrek’in “Bursa Müzesinden Bronz Bir Tibia” isimli makalesinde yaptığı çalışma
arkeolojik kazılar sonucunda ortaya çıkarılan bir çalgının yeniden
yapılandırılmasını konu edinmektedir.85 Benzeri bir şekilde Serkan Çelik’in yapmış
olduğu “hermes lyrasının” yeniden yapılandırılması da bu çalışmalara örnek
olarak gösterilebilir.86 Ayrıca bu yöntemin XIX. yüzyıl yapımcılarına ait çalgılara
uygulanması, maddi olarak var olan bir çalgının yeniden yapılandırılmasına örnek
teşkil ettiğinden bu tür yeniden yapılandırma çalışmaları içerisinde
değerlendirilebilir.87
Geçmiş yüzyıllara ait eserleri seslendirmek amacıyla minyatürlerde yer alan
çalgıların yeniden yapılandırılması ise ikonografik kaynaklara dayanarak yapılan
yeniden yapılandırmaya örnek teşkil etmektedir. Nitekim konu ile ilgili olarak
Fikret Karakaya’nın kurmuş olduğu Bezmara (1996) ve Hakan Cevher’in
önderliğinde kurulmuş Cevher-i Mûsıkî (2005) gibi topluluklarda kullanılan
çalgılarda da yeniden yapılandırma metodunun kullanıldığı görülmektedir.
Uygulamalı organolojinin kullanmış olduğu bir diğer yöntem ise
restorasyondur. XIX. yüzyıl ortalarında başlayan bu çalışmaların özellikle önceki
yüzyıllardan kalma yaylı çalgılar üzerine uygulandığı görülmektedir. 88
Restorasyon çalışmalarının ortaya çıkma nedeni müzelerde bulunan çalgıları,
olduğu gibi ya da çalınabilir bir şekilde muhafaza etme gereksiniminden ileri
gelmektedir. Bu gereksinimin altında bu çalgıların yapılmış oldukları
malzemelerin her geçen zaman içerisinde daha da değer kazandığı gerçeği
yatmaktadır. Aynı biçimde yapımcının yıllar içerisinde kazandığı teknik ve estetik
tecrübe ustadan çırağa intikal etse bile, kişiye özgü üretim anlayışının yapımcının
ömrü ile sınırlı olması bu çalgıları daha da değerli kılmaktadır.
84
DeVale, “Organizing Organology”, s. 19.
Turgut Hacı Zeyrek, “Bursa Müzesinden Bronz Bir Tibia”, Anadolu, Ankara 2003, sy. 24, s. 93-94.
Ancak kendi ifadesinden anlaşılabileceği üzere çalgının ses kutusunu hazırlamak amacıyla “İzmir’in Kaynaklar
ilçesinden 23 cm. boyunda 11 cm. derinliğinde kara kaplumbağası bulup ilk etapta eterle bayıltılıp, sonra kesilip
kaynatılarak içi boşaltılmış” olması etik açısından düşündürücüdür. Serkan Çelik, Apollon ve Müzik, Gece Kitaplığı
Yayınları, Ankara 2014, s. 152, 192.
87
Eren Özek, Monol Beniay Ölçülerinde Ud Yapımı, İTÜ, (Lisans Bitirme Ödevi), İstanbul 2002.
88
Mehmet Söylemez, Mızraplı Çalgılardan Udun Restorasyon Teknikleri, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 2009, s. 1-2.
89
Söylemez, Mızraplı Çalgılardan Udun Restorasyon Teknikleri, s. xii-2.
85
86
213
Mukaddime, 2015, 6(1)
Türkiye’de ise restorasyon çalışmalarının yurt dışındaki çalışmalara göre
çok yeni olduğu görülmektedir.89 Bu durum, çalgıların korunması, muhafaza
edilmesi gibi ihtiyaçların duyulmamış ya da çalgılara gereken değerin verilmemiş
olmasından kaynaklanmaktadır. Nitekim Aynalıkavak kasrında açılması düşünülen
çalgı müzesinde sergilenmek üzere bir araya getirilen, Gevherî Sultan’ın babası
Seher Tetik Işık
Şehzade Seyfettin Efendi’den kalma çalgıların da aralarında bulunduğu pek çok
çalgının rutubete maruz kalması bu düşünceyi doğrulamaktadır. 90 Ancak İTÜ
TMDK Çalgı Yapım Bölümü öğretim elemanlarının çalgıların restorasyonu ile ilgili
çalışmalarda bulundukları bilinmektedir. Mehmet Tangör’ün Topkapı
Sarayı’nda,91 Mehmet Tangör, Tunç Buyruklar ve Mustafa Aydın Öksüz’den
oluşan bir ekibin de Dolmabahçe Sarayı’nda yaptıkları çalışmalar restorasyon
çalışmalarına örnek olarak gösterilebilir. Ayrıca Mehmet Söylemez’in Mızraplı
Çalgılardan Udun Restorasyon Teknikleri92 isimli tezi konu üzerine yapılmış tek
çalışma olması bakımından önem taşımaktadır.
Bunlara ilaveten dünyadaki pek çok besteci ve icracı da yapmış oldukları
çeşitli çalışmalarla uygulamalı organolojiye katkıda bulunmaktadır. Kimileri
besteledikleri veya icra ettikleri eserlerde başka kültürlere ait olan çalgıları veya
bu çalgıların dijital kayıtlarını kullanarak, kimileri bir çalgının sesini veya
kullanımını değiştirerek ya da mevcut çalgıları yeni bir bağlamda kullanarak,
kimileri de çalgılardan farklı ses elde etme yolları deneyerek uygulamalı
organolojiye katkı sağlar. Nitekim Erkan Oğur’un gitarın perdelerini çıkararak
Türk müziği perdelerini seslendirebilecek perdesiz bir gitar haline getirmesi, bir
çalgının sesinin ve kullanımının değiştirilmesine; ince saz takımına bir arp ilave
edilmesi ya da senfoni orkestrasına bir incesaz topluluğunun katılması, mevcut
çalgıların yeni bir bağlamda kullanmasına; Göksel Baktagir’in kanun eşiğinin sağ
tarafına akort anahtarını sürterek martı sesleri çıkarması, Fazıl Say’ın bağlama
sesine benzetebilmek amacıyla piyanonun tellerini kapatarak çalması, çalgılardan
farklı ses elde etme denemelerine örnek olarak gösterilebilir. 93
Sonuç
Mukaddime, 2015, 6(1)
214
Türkiye’de organolojiye dair bilgi edinebileceğimiz ilk kaynaklar derleme
gezileri sonucunda kaleme alınmıştır. Derleme gezileri ise ağırlıklı olarak
Türkiye’de kurulan ilk resmî kurumlar tarafından gerçekleştirilmiştir. Dolayısıyla
Dâru’l Elhân-İstanbul Konservatuvarı (1926-1936), Ankara Devlet Konservatuvarı
(1937-1952), Ankara Radyosu Derlemeleri (1967) ve bu derlemeler sonucunda
yazılan eserler Türkiye’de çalınan çalgıların maddi ve kültürel ontolojisine dair
bilgiler edinilebilmesi açısından önem arz etmektedir. Bu yıllarda kurumsal
derlemelerin yanı sıra bireysel derleme gezileri de düzenlenmiştir. Nitekim S.
Yaver Ataman, Ahmed Adnan Saygun, Hulûsi Suphi Karsel, A. Rıza Yalgın ve Etem
R. Üngör’ün bireysel derleme gezileri yaptıkları görülmektedir. Derleme
çalışmalarının yanı sıra Ankara Devlet Konservatuvarı bünyesinde kurulan çalgı
yapım atölyesi, çalgıların yapımı, bakımı ve onarımı ile ilgili akademik çalışmaların
yürütüldüğü ilk resmî kurum olma özelliğini taşımaktadır. Ayrıca standardizasyon
90
Murat Bardakçı, “Gevherî Sultanın Çalgıları Ne oldu?”, Habertürk, 11.08.2010.
Köklü, Sibel, “Kendin Yap Kendin Çal”, Milliyet, 15 Ocak 2002.
Söylemez, Mızraplı Çalgılardan Udun Restorasyon Teknikleri, s. Xii.
93
DeVale, “Organizing Organology”, s. 19-20.
91
92
Türkiye’de Organoloji Çalışmaları
çalışmalarının da bu kurumdan yetişen Cafer Açın tarafından başlatıldığı
görülmektedir.
Türkiye’de organoloji çalışmalarının ikinci bölümünü Türk Mûsikîsi Devlet
Konservatuvarı’nın kurulmasıyla başlatmak mümkündür. Çünkü Türk mûsikîsi
alanında kurulan bu konservatuar Türk müziği eğitiminin verildiği ilk resmî
kurumdur. Nitekim konservatuvarda Türk müziği ve halk müziği alanlarında
eğitim verilmesi, çalgı yapım, kompozisyon ve müzikoloji bölümlerinin aynı çatı
altında toplanmasına neden olmuş, bu durum, icracı, yapımcı, kuramcı ve
araştırmacıyı bir araya getirmiştir. Böylelikle çalgılarla ilgili problemlerin ortadan
kaldırılmasında çok yönlü düşünebilecek bir topluluğun aynı çatı altında
toplanması mümkün kılınmıştır. Nitekim çalgı eğitim faaliyetlerini düzenlemek
için yazılan metotlar, standardizasyon, enstrümantasyon, restorasyon, yeniden
yapılandırma ve akustik çalışmalarının yanı sıra çalgıların kökeni, gelişimi ve
sınıflandırılması üzerine odaklanan akademik çalışmalar bu birliktelik sonucunda
ortaya çıkmıştır.
Dolayısıyla, cumhuriyetin ilk yıllarında derleme çalışmaları, tespit
faaliyetleri ve standardizasyon arayışları ile geçen sürecin, Türk Mûsikîsi Devlet
Konservatuvarı’nın kurulması ile dünyadaki organoloji çalışmaları ile paralellik arz
etmeye başladığı görülmektedir. Nitekim konservatuvardan mezun olan
öğrencilerin, ülke genelinde açılan konservatuvar ve eğitim fakültelerinde
edindikleri birikimler doğrultusunda bilimsel çalışmalar yaptıkları görülmektedir.
Ancak yaptığımız bu çalışmalar sonucunda çalgılar ele alınırken bazı problemlerin
ortaya çıktığı görülmektedir. Nitekim çalgılarla ilgili çalışmalarda çalgıların kökeni,
adlandırılması, morfolojisi, gelişimi, standardizasyonu, sınıflandırılması
konusunda aydınlatılamamış noktaların olduğu görülmekte olup bu konuların
aydınlatılması için organoloji ve organolojinin başlıca problemlerine analitik
olarak yaklaşan başka bir çalışmanın yapılması gerekmektedir. Ayrıca bu çalışma
bir bibliyografya çalışması olmadığından, makale içerisinde anılan eserler sadece
organolojinin uygulama alanını göstermek amacıyla kullanılmıştır. Dolayısıyla bu
çalışma organoloji ile ilgili güncel bir bibliyografya ihtiyacını da gözler önüne
sermektedir.
Kaynakça
Abdullah Arseven, Çalgı Bakımı ve Onarımı, CHP Yayınları, Ankara 1946.
Ahmed Adnan Saygun, Rize, Artvin ve Kars Havalisi Türkü, Saz ve Oyunları
Hakkında Bazı Malumat, Numune Matbaası, İstanbul 1937.
Ahmet İslam Toz, Enstrümantasyon Açısından Ney, İTÜ SBE, (YLT) İstanbul 2000.
Ahmet Say, Müzik Ansiklopedisi, Müzik Ansiklopedisi Yayınları, Ankara 2010.
Ahmet Taçoğlu, Tanbur’da Kullanılan Ses Tablalarında Rezonans Özelliklerinin
İncelenmesi, HÜ FBE, (YLT), Ankara 1997.
Mukaddime, 2015, 6(1)
215
Seher Tetik Işık
Mukaddime, 2015, 6(1)
216
Ali Maruf Alaskan, Strüktürel Özelliklere Bağlı Olarak Deride Müziksel Ses ve
Özelliklerinin Araştırılması, EÜ FBE, (DT), İzmir 2012.
Ali Maruf, Alaskan, “Üniversitelerde Çalgı Yapım Eğitimi ve Geleneksel Usta-Çırak
İlişkisi”, Çankırı Karatekin Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, sy. 4, s.
175-180.
Ali Rıfat Çağatay, “Garp Mûsıkîsinin Esası Eski Türk Mûsıkîsidir” Akşam, 8
Teşrinisani 1934.
Ali Rıza Yalgın, Cenup’ta Türkmen Çalgıları, Seyhan Basımevi, Adana 1940.
Ali Tan, Ney Açkısının Tarihi ve Teknik Gelişimi, MÜ SBE, (DT), İstanbul 2011.
Armağan Coşkun Elçi, Muzaffer Sarısözen (Hayatı, Eserleri ve Çalışmaları), Kültür
Bakanlığı Yayınları, Ankara 1997.
Ayhan Gunca, Kemençe, Ney ve Tanbur İçin Orkestral Yazım Tekniği, İTÜ SBE, (SY),
İstanbul 2007.
Ayhan Gunca, Orkestra Bünyesinde Türk Müziği Sazları, İTÜ SBE, (SY), İstanbul
1999.
Ayhan Sarı, Türk Müziği Çalgıları, Musiki Dergisi, İzmir 2009.
Ayşegül Kostak, Kanunun Enstrümantasyon ve Orkestrasyon Açısından
Değerlendirilmesi, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 2001.
Aytaç Akarçay, Türk Halk Müziği Sazlarının Sınıflandırılması, Kullandığı Yöreler ve
Türler, EÜ SBE, (YLT) İzmir 1998.
Barbaros Bozkır, Bağlamada Malzeme-Tını İlişkisi ve Dinamik Analizler, DEÜ SBE,
(YLT), İzmir 2002.
Berna Tuncer, Eskiçağ’da Doğu Akdeniz Müzik Enstrümanları, İÜ SBE, (YLT),
İstanbul 1999.
Cafer Açın, “Tanburumuzda ve Mûsikîmizdeki Kargaşa”, Balıkesir I. Türk Müziği
Sempozyumu, Balıkesir 1998, s. 137-157.
Cafer Açın, “Türkiye’de Mûsıkî Âletleri Yapımcılığı ve Mûsıkî Aletlerimiz” II.
Milletlerarası Türkoloji Kongresi Tebliğ Özetleri, İstanbul 1977, s. 59-61.
Cafer Açın, Bağlama Yapım Sanatı ve Sanatçıları, Emek Basımevi, İstanbul 2000.
Cafer Açın, Enstrüman Bilimi: Organoloji, Yenidoğan Basımevi, İstanbul 1994.
Cafer Açın, Ud Yapım Sanatı ve Sanatçıları, Emek Basımevi, İstanbul 2000.
Canan Yaman, Enstrümantasyon Açısından Ud, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 1998.
Cenk Celasin, Hristiyanlık Öncesi Anadolu Medeniyetlerinde Müzik Aletleri, İTÜ
SBE, (YLT), İstanbul 2002.
Cevdet Kozanoğlu, Radyo Hatıralarım, TRT Müzik Dairesi Yayınları, Ankara 1988.
Çağlar Toptaş, Alto Kemençe, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 2008.
Çetin Koruk, Teke Yöresinde Kullanılan Telli Çalgıların Müzikal ve Teknik Analizi, HÜ
SBE, (YLT), İstanbul 2009.
E. Ruhi Üngör, “Tulum Sanatkarı Yaşar Çorbacıoğlu İle Tulum Üzerine Bir
Röpörtaj”, Mûsıkî Mecmuası, İstanbul 1978, sy. 343, s. 9 -12.
E. Ruhi Üngör, “Tulum Üzerine Remzi Bekar İle Röportaj”, Mûsıkî Mecmuası,
İstanbul 1973, sy. 287, s. 7-10.
Türkiye’de Organoloji Çalışmaları
217
Mukaddime, 2015, 6(1)
Emir Değirmenli, Akustik Ölçüm Teknikleri Kullanılarak Üretilen Ud Ses Tablasının
Titreşimsel Özelliklerinin Kontrolü Üzerine Yeni Bir Yöntem Önerisi, GÜ GSE,
(YLT), Ankara 2014.
Emirhan Kartal, Türk Müziği Enstürmanlarının Frekans Aralıkları, Özgür Yayınları,
İstanbul 2012.
Emre Erdiş, Bağlamanın Akustik Açıdan İncelenmesi ve Geliştirilmesine İlişkin Yeni
Yaklaşımlar, CÜ SBE, (YLT), Sivas 2006.
Erdal Uludağ, Teke Yöresi Müzik Kültüründe İki Telli Kozağaç Curası HÜ SBE, (YLT),
İstanbul 2009.
Eren Özek, Monol Beniay Ölçülerinde Ud Yapımı, İTÜ, (Lisans Bitirme Ödevi),
İstanbul 2002.
Ersan Koç, “Yatağan Sazı: Anadolu Çalgı Geleneğinde Bir Tasarımcı Katkısı” Halk
Müziğinde Çalgılar Uluslararası Sempozyumu Bildirileri, Motif Vakfı Yayınları,
İstanbul 2009, s. 377-389.
Etem Ruhi Üngör, “Halk Çalgılarımız Üzerine İnceleme Gezisi Notları”, Mûsıkî
Mecmuası, 1969, sy. 247-331.
Fatoş Önüter, Kemençenin Tarihi Gelişimi, Kemençe Üzerinde Araştırma ve
Düşünceler, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 1989.
Fedai Tekşahin, Dilsiz Kaval Metodu, Nimler Ofset & Matbaa, İzmir, 2011.
Gözde Çolakoğlu, Anadolu’dan Balkanlara Armudî Biçimindeki Kemençeler: Tarih,
Teknik ve Geleneksel İcrasın İlişkin Karşılaştırmalı Bir Analiz, İTÜ SBE, (DT),
2008.
Güneş, Ayas, Mûsiki İnkilâbının Sosyolojisi, Doğu Kitabevi, İstanbul 2014.
Gürkan Çakmak, Nefesli Halk Çalgılarımızdan “Mey”in Enstrümantasyonu, İTÜ SBE,
(YLT) İstanbul 2006.
Hakan Mazlum, Türk Müziği Enstrümanlarının Tınısal Özelliklerinin İncelenmesi ve
Bu Çerçevede Mikrofonlama, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 2011.
Halil Bedii Yönetken, “Türkiye’de Müzik Folkloru Çalışmaları”, Mûsıkî Mecmuası,
İstanbul 1982, sy. 398, s. 5-10.
Halil Bedii Yönetken, Derleme Notları, Sun Yayınevi, Ankara 2006.
Halil Erdoğan Cengiz, Yaşanmış Olaylarla Atatürk ve Müzik, Riyâset-i Cumhûr İnce
Saz Hey’eti Şefi Binbaşı Hâfız Yaşar Okur’un Anıları (1924-1938), Müzik
Ansiklopedisi Yayınları, Ankara 1993.
Halk Bilgisi Toplayıcılarına Rehber, Halk Bilgisi Derneği Neşriyatı, İstanbul 1928.
Haydar Sanal, “Mehter Mûsıkîsi ve Halk Mûsıkîsi Münasebetleri”, Türk Kültürü,
1969, sy. 86, s. 150-162.
Hüseyin S. Arel, “Kemençe Beşlemesi Hakkında Hatırlar ve Düşünceler”, Mûsıkî
Mecmuası, İstanbul 1948, sy. 6, s. 3-8.
İbrahim Sakarya, Çalgı Yapım ve Onarım Bilgisi, Mektupla Öğretim Merkezi,
Ankara 1975.
İsmail Baha Sürelsan, “Türk Mûsıkîsi Umumi Dizisine Göre Kanun
Mandallanması”, Yeni Mûsıkî Mecmuası, 1956, sy. 97, s. 72-76; 1956, sy. 98, s.
115-120; Yeni Mûsıkî Mecmuası, 1956, s. 6-9.
Seher Tetik Işık
Mukaddime, 2015, 6(1)
218
Kutsal Evcimen, “Aras Bağlama”, Nefesi Bağlama Tarihçesi, Anadolu
Medeniyetleri Kültür Merkezi Yayınları, Ankara 2005, s. 168-173.
M. Ragıp Gazimihal, Hulûsi Suphi Karsel, Ankara Bölgesi Mûsiki Folkloru, Halk Ezgi,
Çalgı ve Ayak Oyunları Hakkında Notlar, Numune Matbaası, İstanbul 1939.
M. Ragıp Gazimihal, Ülkelerde Kopuz ve Tezeneli Sazlarımız, Kültür Bakanlığı Milli
Folklor Araştırma Dairesi Yayınları, Ankara 1975.
M. Ragıp Kösemihal, Şarkî Anadolu Türküleri ve Oyunları İstanbul Konservatuvarı
Neşriyatı, İstanbul 1929.
M. Refik Kaya, Dünden Bugüne Rebab ve Yeniden Ele Alınması, İTÜ SBE, (SY),
İstanbul 1998.
M. Şakir Ülkütaşır, Cumhuriyetle Birlikte Türkiye’de Folklor ve Etnografya
Çalışmaları, Başbakanlık Kültür Müsteşarlığı Cumhuriyet’in 50. Yıldönümü
Yayınları, Ankara 1972.
Mahmud Ragıp Gazimihal, “Bela Bartok Aramızda”, Ülkü, 1937, sy. 52, s. 292-298.
Mahmut Ragıp Gazimihal, “Halk mûsıkîsi sazları: Güney Köyü Folkloru”, TFA,
1962, sy. 156, s. 2786-2787.
Mahmut Ragıp Gazimihal, Anadolu Türküleri ve Mûsıkî İstikbalimiz (haz. M. Salih
Ergan, A. Şahin Ak), Ötüken Neşriyat, İstanbul 2006.
Mehmet Arif Birecikli, Enstrümantasyon Açısından Klasik Kemençe, İTÜ SBE, (YLT),
İstanbul 2000.
Mehmet Söylemez, Mızraplı Çalgılardan Udun Restorasyon Teknikleri, İTÜ SBE,
(YLT), İstanbul 2009.
Mehmet Şimşek, Teke Yöresi Burdur İli Mahalli Kemane İcracılarının Yöresel
Kemane Çalım Teknikleri, HÜ SBE, (YLT), İstanbul 2013.
Metin Ekici, Özgür Çelik, “Bir Kabak Kemane Yapım Ustası Halil Çelik” Halk
Müziğinde Çalgılar Uluslararası Sempozyumu Bildirileri, Motif Vakfı Yayınları,
İstanbul 2009, s. 232-240.
Murat Bardakçı, “Gevherî Sultanın Çalgıları Ne oldu?”, Habertürk, 11.08.2010.
Murat Toraman, Sipsinin Türk Halk Müziğindeki Yeri ve Önemi, İTÜ SBE, (YLT),
İstanbul 2001.
Mustafa Aydın Öksüz, Türk Mûsıkîsinde Tanbur Sazının Gelişimi, MÜ SBE, (DT),
1998.
Mustafa, Öner, Neo Roma Dönemine Kadar Anadolu’da Yaşamış Medeniyetlerde
Müzik Aletleri, HÜ SBE, (YLT), İstanbul 2007.
Muzaffer Sarısözen, “Çok Sesli Müzik ve Bağlamalar”, Güzel Sanatlar, Ankara
1940, sy. 2, s. 117-124.
Necdet Kalender, “Çalgı Yapım, Bakım ve Onarımı” Uludağ Üniversitesi Eğitim
Fakültesi Dergisi, Bursa 2001, c. XIV, sy. 1, s.159-166.
Neşe Can, Türk Mûsıkîsinde Çeng, MÜ SBE, (DT), İstanbul 2002.
Nevzat, Altuğ, “Halk Müziği Çalgılarında Çok Seslilik”, Türk Müziği Yazıları (haz.
Onur Akdoğu), 1987, s. 22-24.
Niyazi Yılmaz, Türk Halk Müziğinin Kurucu Üyesi Muzaffer Sarısözen, Ocak
Yayınları, Ankara 1996.
Türkiye’de Organoloji Çalışmaları
219
Mukaddime, 2015, 6(1)
Oğuz Kahveci, Trabzon Yöresinde Kullanılan Cura Zurnanın Yapısı ve İcra Edilen
Ezgilerden Dokuzunun Notaya Alınması, HÜ SBE, (YLT), İstanbul 2013.
Okan Sağlambilen, Geleneksel Türk Müziği Çalgıları Eğitiminde Lüleburgaz Yöresi
Kaba Zurna İcracılarının Çalgıya İlişkin Görüş ve Uygulamalarının İncelenmesi,
GÜ EBE, (DT) Ankara 2014.
Okan Sağlambilen, Türk Kültüründe ve Türk Mûsıkîsinde "Tuvıl" Üzerine Bir
İnceleme, AÜ SBE, (YLT), Erzurum 1999.
Ozan Selahattin Dündar, “Koşasaz”, Nefesi Bağlama Tarihçesi, Anadolu
Medeniyetleri Kültür Merkezi Yayınları, Ankara 2005, s.164-167.
Özgür Balkılıç, Cumhuriyet Halk ve Müzik, Ankara 2009.
Ramiz Gökbudak, Klasik Türk Müziği Çalgılarından Kanun ve Tanburun Tonal
Karakteriktiklerinin Belirlenmesi, SÜ EBE, (DT), Konya 2011.
Rauf Kerimov, Çalgıların Sınıflandırılması, E.L Neşriyat, Bakü 2013.
Recep Uslu, Müzikoloji ve Kaynakları, İTÜ Vakfı Yayınları, İstanbul 2006.
Sadi Yaver Ataman, “Bağlama Üzerine”, Folklora Doğru, 1973, sy. 13, s.15-18.
Sadi Yaver Ataman, Anadolu Halk Sazları, Yerli Müzikçiler ve Halk Mûsikî
Karakterleri, Bürhaneddin Matbaası, İstanbul 1938.
Sadi Yaver, Ataman, Anadolu Halk Sazları, Yerli Müzikçiler ve Halk Mûsikî
Karakterleri, Bürhaneddin Matbaası, İstanbul 1938.
Salih Sütoğlu, Denizli Yöresi Halk Oyunlarında Kullanılan Çam Sipsi ve Grangaz
Takımının Yöre Oyun Kültürüne Etkileri, EÜ SBE, (YLT), İzmir 2011.
Seher Tetik Işık, “The Works Of Cafer Açın In Turkish Organology”, İdil Dergisi,
Konya 2013, c. 2, s.6, s. 276-297.
Seher Tetik Işık, Türk Mûsıkîsinde Santur, MÜ SBE, (DT), İstanbul 2011.
Sema Aksu, Türk Mûsıkîsinde 'Rebab' Üzerine Bir Araştırma, İTÜ SBE, (YLT),
İstanbul 1990.
Serap Aybar, Santur’un Dünü ve Bugünü, İTÜ SBE, (YLT), İstanbul 1994.
Serkan Çelik, Apollon ve Müzik, Gece Kitaplığı Yayınları, Ankara 2014.
Seyfettin-Sezai Asaf, “Mûsıkîmiz Hakkında Bir Rapor”, Muallimler Birliği Dergisi,
Ankara 1925, sy. 5, s. 226-231.
Sibel, Köklü, “Kendin Yap Kendin Çal”, Milliyet, 15 Ocak 2002.
Sinan Cem Eroğlu, Kopuzdan Altı Telli Kopuza Uzanan Süreçte Fiziksel ve İcra
Teknikleri Bakımından Meydana Gelen Değişim ve Gelişmeler, İTÜ SBE, (YLT),
İstanbul 2011.
Sinem Özdemir, “Kimliğine Ulaşamamış Bir Çalgı Cümbüş”, Halk Müziğinde
Çalgılar Uluslararası Sempozyum Bildirileri, Motif Vakfı Yayınları, İstanbul
2009, s. 534- 541.
Songül Bulmuş, The Challenges In Multı-Cultural Music As A Result Of Music Policies
in The Foundation Years Of Turkish Republic, New Castle University, (DT),
İstanbul 2013, s. 34-44.
Sue Carole DeVale, “Organizing Organology”, Selected Reports In
Ethnomusicology, Issues in Organology, Ethnomusicology Publications, Los
Angeles 1990, sy. VIII, s. 1-34.
Seher Tetik Işık
Süleyman Şenel, İstanbul Çevresi Alan Araştırmaları, Avrupa Kültür Başkenti
Ajansı, İstanbul 2010.
Süleyman Şenel, Sadi Yaver Ataman, Form Reklam Hizmetleri, İstanbul 1995.
Sümer Atasoy, “Türkiye’de Müzecilik”, Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi,
İstanbul 1983, c.VI, s. 1458-1471.
TRT Folklor Derlemesi I, TRT Merkez Program Dairesi Başkanlığı 1968.
Turgut Hacı Zeyrek, “Bursa Müzesinden Bronz Bir Tibia”, Anadolu, Ankara 2003,
sy. 24, s. 93-102.
Türkiye’de Müzik Kültürü (ed. Oğuz Elbaş, Mehmet Kalpaklı, Okan Murat Öztürk),
Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı Yayınları, Ankara 2011.
Urum Ulaş Özdemir, Bir Halk Çalgısının Sosyal ve Kültürel Kimlik Bağlamında
İncelenmesi: Ehl-i Hak'ın Kutsal Sazı Tanbur, YTÜ SBE, (YLT), 2009.
Yamak Coşkun, Sevim, Türk Halk Müziğinde Oluşturulan Geleneksel ve Modern
Çalgı Topluluklarının Yapısal Analizi, HÜ SBE, (YLT), İstanbul 2006.
Ziyaeddin Fahri Fındıkoğlu, Folklor ve Etnografya Kılavuzu, İstanbul Üniversitesi
İktisat Fakültesi İktisat Müze ve Arşivi Neşriyatı, İstanbul 1949.
Mukaddime, 2015, 6(1)
220