1985’te Erzurum’un Oltu ilçesinde dünyaya gelen Parlak, ilk, orta ve lise eğitimini Oltu’da tamamladı. Lisans ve Yüksek Lisans eğitimini ise Erzurum Atatürk Üniversitesi Sahne Sanatları Bölümü Sahne Tasarımı Anasanat Dalı’nda tamlayarak 2010 yılında mezun oldu ve aynı yıl içerisinde Düzce Üniversitesi Kaynaşlı Meslek Yüksekokulu El Sanatları Bölümü’nde Kuyumculuk ve Takı Tasarımı alanında Öğretim Görevlisi olarak çalışmaya başladı. 2015 yılında Antalya Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü’nde Doktora eğitimini tamamlayan Yusuf Parlak, Geleneksel Ebru sanatını ustası Alparslan Babaoğlu’ndan meşk ederek 2016 yılında kendisinden ebru sanatının icrası ve öğretilmesi konusunda icazet aldı. Aynı zamanda Kültür Bakanlığı Sanatçı Tanıtma Kartı sahibi olan Parlak, Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı listesinde de yer almaktadır. Yusuf Parlak, halen Düzce Üniversitesi Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü’nde Doktor Öğretim Üyesi olarak görev yapmakta ve Bölüm Başkanlığı görevini yürütmektedir. Sanatçı, bugüne kadar beş kişisel sergi açmış, yurt içi ve yurtdışında otuza yakın karma ve grup sergisine katılmıştır. Ayrıca çeşitli dallarda 4 adet ödülü bulunuyor. Phone: 05464011450
ÖZET
Süsleme sanatları, geleneksel sanatlar içinde eşyaya estetik boyut kazandıran önemli sanatl... more ÖZET
Süsleme sanatları, geleneksel sanatlar içinde eşyaya estetik boyut kazandıran önemli sanatlar arasındadır. Ajur bir
süsleme sanatı tekniği olarak seramik, dokuma, ahşap ve kuyumculuk başta olmak üzere uzun yıllar boyunca çok
çeşitli şekillerde kullanılmaktadır. Ajur tekniği, bir delme veya kesme işlemi olduğu için bu sanata, kesme/delik işi adı
da verilmektedir. Ajurun kuyumculuktaki örneklerini veren yerlerden birisi de Erzurum’dur. Erzurum’da özellikle Oltu
taşı ile yapılan kuyumculukta ajur tekniği de sıklıkla kullanılmaktadır. Ajurun kuyumculukta kullanımına, bir takı
tasarımı olarak işleme ve yapım tekniklerine ağırlık veren bu makale nitel bir çalışmadır ve betimsel analize dayalıdır.
Çalışmada ajurun tarihten günümüze kadar kullanım alanları açıklanmış ve Erzurum kesme ajura dair kavramsal
bilgilere yer verilmiştir. Erzurumlu ajur ustalarından Zarif Özmen’le 15 Temmuz 2009 tarihinde yaptığımız atölye
çalışması sonucu ajurlu takıların yapım ve işleme teknikleri makalenin içerisinde görsellerle birlikte verilmiştir. Ayrıca
bu çalışma, ajurun kuyumculukta kullanımına dair tarihsel bir analiz sunarak ve bu sanatın kullanım tekniklerini ve
örneklerini açımlayarak geleneksel el sanatlarının gelecek nesillere taşınması adına bilimsel bir çaba da gütmektedir.
Sonuç olarak bu çalışmanın hem kültürel çalışmalara hem de geleneksel el sanatlarına katkı sağlayacağı
düşünülmektedir.
ÖZET
Farklı özellikleriyle diğer çeliklerden ayrılan Şam (Damascus) çeliği, tarih boyunca en göz... more ÖZET
Farklı özellikleriyle diğer çeliklerden ayrılan Şam (Damascus) çeliği, tarih boyunca en gözde
madenlerden biri olmuştur. Tarihte bu çeliğin kullanım alanlarından en önde geleni savaşlardır.
Şam çeliğini diğer çeliklerden ayıran en önemli husus çok sert olmasına rağmen kırılmaması
ve esnek olmasıdır. Bu yönleriyle yıllardır en çok tercih edilen çeliklerden biri olduğu
söylenebilir. Öte yandan Şam çeliğinin yapım tekniklerinden birisi de Türk Burgusudur. Bu
burgu yönteminde iki farklı karbon çeliği eşit ölçülerde onlarca kat halinde üst üste konulur,
kömür ocaklarında erime derecelerine getirilip örs üzerinde çekiç balyozlarla dövülerek
birleştirilip kare haline getirildikten sonra bükülerek tekrar dövülür ve lama oluşturulur. Daha
sonra belirlenen form haline getirilmektedir. Türk Burgusu ile yapılan Şam çeliğinin diğer
çeliklerden daha sağlam olduğu bilinmektedir. Bu çalışmada Şam çeliğinin yaşam öyküsünden
Türk Burgusuna geçiş aşaması açıklanacaktır. Çalışma nitel bir durum çalışmasıdır ve amacı
unutulmaya yüz tutmakta olan Şam çeliğinin ve Türk burgusunun tarihsel kökenlerine ışık
tutarak günümüze kadar olan gelişimini açımlamaktır. Ayrıca bu çalışma bir kültürel miras olan
bu madene karşı farkındalık kazandırmayı hedeflemektedir. Sonuç olarak da hem el sanatları
hem de kültürel miras çalışmalarında Şam çeliği ve Türk Burgusunun gelecek kuşaklara
taşınmasına katkı sağlayacaktır.
Anahtar Kelimeler: Şam (Damascus) çeliği, Türk burgusu, kuyumculuk, çelik, altın.
ÖZET
Süsleme sanatları, geleneksel sanatlar içinde eşyaya estetik boyut kazandıran önemli sanatl... more ÖZET
Süsleme sanatları, geleneksel sanatlar içinde eşyaya estetik boyut kazandıran önemli sanatlar arasındadır. Ajur bir
süsleme sanatı tekniği olarak seramik, dokuma, ahşap ve kuyumculuk başta olmak üzere uzun yıllar boyunca çok
çeşitli şekillerde kullanılmaktadır. Ajur tekniği, bir delme veya kesme işlemi olduğu için bu sanata, kesme/delik işi adı
da verilmektedir. Ajurun kuyumculuktaki örneklerini veren yerlerden birisi de Erzurum’dur. Erzurum’da özellikle Oltu
taşı ile yapılan kuyumculukta ajur tekniği de sıklıkla kullanılmaktadır. Ajurun kuyumculukta kullanımına, bir takı
tasarımı olarak işleme ve yapım tekniklerine ağırlık veren bu makale nitel bir çalışmadır ve betimsel analize dayalıdır.
Çalışmada ajurun tarihten günümüze kadar kullanım alanları açıklanmış ve Erzurum kesme ajura dair kavramsal
bilgilere yer verilmiştir. Erzurumlu ajur ustalarından Zarif Özmen’le 15 Temmuz 2009 tarihinde yaptığımız atölye
çalışması sonucu ajurlu takıların yapım ve işleme teknikleri makalenin içerisinde görsellerle birlikte verilmiştir. Ayrıca
bu çalışma, ajurun kuyumculukta kullanımına dair tarihsel bir analiz sunarak ve bu sanatın kullanım tekniklerini ve
örneklerini açımlayarak geleneksel el sanatlarının gelecek nesillere taşınması adına bilimsel bir çaba da gütmektedir.
Sonuç olarak bu çalışmanın hem kültürel çalışmalara hem de geleneksel el sanatlarına katkı sağlayacağı
düşünülmektedir.
ÖZET
Farklı özellikleriyle diğer çeliklerden ayrılan Şam (Damascus) çeliği, tarih boyunca en göz... more ÖZET
Farklı özellikleriyle diğer çeliklerden ayrılan Şam (Damascus) çeliği, tarih boyunca en gözde
madenlerden biri olmuştur. Tarihte bu çeliğin kullanım alanlarından en önde geleni savaşlardır.
Şam çeliğini diğer çeliklerden ayıran en önemli husus çok sert olmasına rağmen kırılmaması
ve esnek olmasıdır. Bu yönleriyle yıllardır en çok tercih edilen çeliklerden biri olduğu
söylenebilir. Öte yandan Şam çeliğinin yapım tekniklerinden birisi de Türk Burgusudur. Bu
burgu yönteminde iki farklı karbon çeliği eşit ölçülerde onlarca kat halinde üst üste konulur,
kömür ocaklarında erime derecelerine getirilip örs üzerinde çekiç balyozlarla dövülerek
birleştirilip kare haline getirildikten sonra bükülerek tekrar dövülür ve lama oluşturulur. Daha
sonra belirlenen form haline getirilmektedir. Türk Burgusu ile yapılan Şam çeliğinin diğer
çeliklerden daha sağlam olduğu bilinmektedir. Bu çalışmada Şam çeliğinin yaşam öyküsünden
Türk Burgusuna geçiş aşaması açıklanacaktır. Çalışma nitel bir durum çalışmasıdır ve amacı
unutulmaya yüz tutmakta olan Şam çeliğinin ve Türk burgusunun tarihsel kökenlerine ışık
tutarak günümüze kadar olan gelişimini açımlamaktır. Ayrıca bu çalışma bir kültürel miras olan
bu madene karşı farkındalık kazandırmayı hedeflemektedir. Sonuç olarak da hem el sanatları
hem de kültürel miras çalışmalarında Şam çeliği ve Türk Burgusunun gelecek kuşaklara
taşınmasına katkı sağlayacaktır.
Anahtar Kelimeler: Şam (Damascus) çeliği, Türk burgusu, kuyumculuk, çelik, altın.
Uploads
Süsleme sanatları, geleneksel sanatlar içinde eşyaya estetik boyut kazandıran önemli sanatlar arasındadır. Ajur bir
süsleme sanatı tekniği olarak seramik, dokuma, ahşap ve kuyumculuk başta olmak üzere uzun yıllar boyunca çok
çeşitli şekillerde kullanılmaktadır. Ajur tekniği, bir delme veya kesme işlemi olduğu için bu sanata, kesme/delik işi adı
da verilmektedir. Ajurun kuyumculuktaki örneklerini veren yerlerden birisi de Erzurum’dur. Erzurum’da özellikle Oltu
taşı ile yapılan kuyumculukta ajur tekniği de sıklıkla kullanılmaktadır. Ajurun kuyumculukta kullanımına, bir takı
tasarımı olarak işleme ve yapım tekniklerine ağırlık veren bu makale nitel bir çalışmadır ve betimsel analize dayalıdır.
Çalışmada ajurun tarihten günümüze kadar kullanım alanları açıklanmış ve Erzurum kesme ajura dair kavramsal
bilgilere yer verilmiştir. Erzurumlu ajur ustalarından Zarif Özmen’le 15 Temmuz 2009 tarihinde yaptığımız atölye
çalışması sonucu ajurlu takıların yapım ve işleme teknikleri makalenin içerisinde görsellerle birlikte verilmiştir. Ayrıca
bu çalışma, ajurun kuyumculukta kullanımına dair tarihsel bir analiz sunarak ve bu sanatın kullanım tekniklerini ve
örneklerini açımlayarak geleneksel el sanatlarının gelecek nesillere taşınması adına bilimsel bir çaba da gütmektedir.
Sonuç olarak bu çalışmanın hem kültürel çalışmalara hem de geleneksel el sanatlarına katkı sağlayacağı
düşünülmektedir.
Farklı özellikleriyle diğer çeliklerden ayrılan Şam (Damascus) çeliği, tarih boyunca en gözde
madenlerden biri olmuştur. Tarihte bu çeliğin kullanım alanlarından en önde geleni savaşlardır.
Şam çeliğini diğer çeliklerden ayıran en önemli husus çok sert olmasına rağmen kırılmaması
ve esnek olmasıdır. Bu yönleriyle yıllardır en çok tercih edilen çeliklerden biri olduğu
söylenebilir. Öte yandan Şam çeliğinin yapım tekniklerinden birisi de Türk Burgusudur. Bu
burgu yönteminde iki farklı karbon çeliği eşit ölçülerde onlarca kat halinde üst üste konulur,
kömür ocaklarında erime derecelerine getirilip örs üzerinde çekiç balyozlarla dövülerek
birleştirilip kare haline getirildikten sonra bükülerek tekrar dövülür ve lama oluşturulur. Daha
sonra belirlenen form haline getirilmektedir. Türk Burgusu ile yapılan Şam çeliğinin diğer
çeliklerden daha sağlam olduğu bilinmektedir. Bu çalışmada Şam çeliğinin yaşam öyküsünden
Türk Burgusuna geçiş aşaması açıklanacaktır. Çalışma nitel bir durum çalışmasıdır ve amacı
unutulmaya yüz tutmakta olan Şam çeliğinin ve Türk burgusunun tarihsel kökenlerine ışık
tutarak günümüze kadar olan gelişimini açımlamaktır. Ayrıca bu çalışma bir kültürel miras olan
bu madene karşı farkındalık kazandırmayı hedeflemektedir. Sonuç olarak da hem el sanatları
hem de kültürel miras çalışmalarında Şam çeliği ve Türk Burgusunun gelecek kuşaklara
taşınmasına katkı sağlayacaktır.
Anahtar Kelimeler: Şam (Damascus) çeliği, Türk burgusu, kuyumculuk, çelik, altın.
Süsleme sanatları, geleneksel sanatlar içinde eşyaya estetik boyut kazandıran önemli sanatlar arasındadır. Ajur bir
süsleme sanatı tekniği olarak seramik, dokuma, ahşap ve kuyumculuk başta olmak üzere uzun yıllar boyunca çok
çeşitli şekillerde kullanılmaktadır. Ajur tekniği, bir delme veya kesme işlemi olduğu için bu sanata, kesme/delik işi adı
da verilmektedir. Ajurun kuyumculuktaki örneklerini veren yerlerden birisi de Erzurum’dur. Erzurum’da özellikle Oltu
taşı ile yapılan kuyumculukta ajur tekniği de sıklıkla kullanılmaktadır. Ajurun kuyumculukta kullanımına, bir takı
tasarımı olarak işleme ve yapım tekniklerine ağırlık veren bu makale nitel bir çalışmadır ve betimsel analize dayalıdır.
Çalışmada ajurun tarihten günümüze kadar kullanım alanları açıklanmış ve Erzurum kesme ajura dair kavramsal
bilgilere yer verilmiştir. Erzurumlu ajur ustalarından Zarif Özmen’le 15 Temmuz 2009 tarihinde yaptığımız atölye
çalışması sonucu ajurlu takıların yapım ve işleme teknikleri makalenin içerisinde görsellerle birlikte verilmiştir. Ayrıca
bu çalışma, ajurun kuyumculukta kullanımına dair tarihsel bir analiz sunarak ve bu sanatın kullanım tekniklerini ve
örneklerini açımlayarak geleneksel el sanatlarının gelecek nesillere taşınması adına bilimsel bir çaba da gütmektedir.
Sonuç olarak bu çalışmanın hem kültürel çalışmalara hem de geleneksel el sanatlarına katkı sağlayacağı
düşünülmektedir.
Farklı özellikleriyle diğer çeliklerden ayrılan Şam (Damascus) çeliği, tarih boyunca en gözde
madenlerden biri olmuştur. Tarihte bu çeliğin kullanım alanlarından en önde geleni savaşlardır.
Şam çeliğini diğer çeliklerden ayıran en önemli husus çok sert olmasına rağmen kırılmaması
ve esnek olmasıdır. Bu yönleriyle yıllardır en çok tercih edilen çeliklerden biri olduğu
söylenebilir. Öte yandan Şam çeliğinin yapım tekniklerinden birisi de Türk Burgusudur. Bu
burgu yönteminde iki farklı karbon çeliği eşit ölçülerde onlarca kat halinde üst üste konulur,
kömür ocaklarında erime derecelerine getirilip örs üzerinde çekiç balyozlarla dövülerek
birleştirilip kare haline getirildikten sonra bükülerek tekrar dövülür ve lama oluşturulur. Daha
sonra belirlenen form haline getirilmektedir. Türk Burgusu ile yapılan Şam çeliğinin diğer
çeliklerden daha sağlam olduğu bilinmektedir. Bu çalışmada Şam çeliğinin yaşam öyküsünden
Türk Burgusuna geçiş aşaması açıklanacaktır. Çalışma nitel bir durum çalışmasıdır ve amacı
unutulmaya yüz tutmakta olan Şam çeliğinin ve Türk burgusunun tarihsel kökenlerine ışık
tutarak günümüze kadar olan gelişimini açımlamaktır. Ayrıca bu çalışma bir kültürel miras olan
bu madene karşı farkındalık kazandırmayı hedeflemektedir. Sonuç olarak da hem el sanatları
hem de kültürel miras çalışmalarında Şam çeliği ve Türk Burgusunun gelecek kuşaklara
taşınmasına katkı sağlayacaktır.
Anahtar Kelimeler: Şam (Damascus) çeliği, Türk burgusu, kuyumculuk, çelik, altın.