Genc dimaglarin "koklerin yerin altina dogru ilerlerken, zit ve uzak seylerin bir araya gele... more Genc dimaglarin "koklerin yerin altina dogru ilerlerken, zit ve uzak seylerin bir araya gelerek bir govdeden cikip cicekler actirisini" kesfetmelerine yardim etmek ogretmenlerin ozel gorevidir. Egitimciler egitim programini butunlestirerek bu gorevin kismen ustesinden gelebilirler. Burada betimlenen on model egitim programinin butunlestirilmesi sirasinda izlenmesi gereken asamalari vermektedir (sekil 1). Bunlar tek bir alanin icindekilerin arastirilmasiyla baslar (parcali, baglantili ve icice gecmis modeller), cesitli disiplinleri butunlestiren modellerle devam eder (sirali, paylasmali, oruntulu, bagli ve butunlestirilmis modeller), ogrenenlerin kendileri arasindaki calismalarini kapsayan modellerle (yogunlasmis model) ve ogrenenlerin birbirleriyle kurduklari iletisim agi modeli ile (network modeli) sona erer. Şekil 3 ogretmenlerin butunlestirilmis egitim programlarini tasarlamada kullanabilecekleri on modeli kisaca tanimlar ve bu modellerin her biri icin omekler sunar.
Ankara Universitesi Egitim Bilimleri Fakultesi Dergisi, 1972
19. yuzyilin sonlarinda yasanan sosyal olaylar ve 20. yuzyilin baslarina rastlayan I. Dunya Savas... more 19. yuzyilin sonlarinda yasanan sosyal olaylar ve 20. yuzyilin baslarina rastlayan I. Dunya Savasi, egitim sistemlerine yeni yapilanmalar getirmistir. Bu arayis, Steiner’in Antroposofi, bir anlamda algi otesi dunyanin ogrenme uzerindeki etkisini arastirmaktadir. Insanin dogustan getirdigi yetiler, ileriki yasaminda ogrenecekleri uzerinde etkin olmaktadir. Bu yetiler algi otesi dunyadan kaynaklanmaktadir. Bedenin biyolojik buyume evreleri, ogrenme evrelerine ornek teskil etmelidir. Ogretmenler, bu evrelere dikkat etmek durumundadirlar. Steiner’e gore ogrenme, ileriki yasamda dogacak gereksinimleri karsilayabildigi olcude ve cocuga gizemli gelen dunyayi actigi olcude kalici ve hizli olmaktadir. Bilgiler, bilgi olarak kalmamak kullanima acik olmalidir. Herhangi bir sey ogretilirken yasamdaki ornegi ogrenciye gosterilmelidir. Ogretim icerigi, yas gruplarinin jlgi odaklariyla uyumlu olmalidir.
... Çünkü, öğrenciler öğretmenlerinin söylediklerinden çok davranışlarından etkilenmektedir (Gözü... more ... Çünkü, öğrenciler öğretmenlerinin söylediklerinden çok davranışlarından etkilenmektedir (Gözütok, 1995, 17). ... değerlendirme yapıldığında ise, Türkçe 4. ve 5. sınıflarda Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinin başarı düzeyi oldukça düşükken, Ege Bölgesi'nde ...
Akademisyen ya da akademisyenlik kavramlarının kökünü oluşturan akademi kavramı Platon’un Atina’d... more Akademisyen ya da akademisyenlik kavramlarının kökünü oluşturan akademi kavramı Platon’un Atina’da öğrencilerine ders verdiği ‘Akademia’ zeytinliğinden gelmektedir. Zaman içinde bu isim belli bir kariyer ve bu kariyere sahip insanlar için kullanılmaya başlanmıştır. Akademisyenlik birbirini gerektiren ve besleyen birden fazla eylemi içermektedir. Bugünün dünyasında bir insanın kendisini mutlu kılacak ve coşku ile bağlanacağı bir işi seçmesi çok önemlidir. Bu makalede akademisyen olmayı düşünen lisans öğrencisi gençler ve akademik çalışmayı seçmiş genç akademisyenler için önemli noktalar vurgulanmakta ve bu iki grup için ayrı ayrı bir yol haritası önerilmektedir.
Bu calisma 2013 yilinda uygulanmaya baslanan Okul Oncesi Egitim Programi’nda cocugun katilim hakk... more Bu calisma 2013 yilinda uygulanmaya baslanan Okul Oncesi Egitim Programi’nda cocugun katilim hakkina dogrudan ve dolayli olarak yer verilme durumunu analiz etmeyi amaclamaktadir. Bu arastirma nitel bir calismadir. Veri toplama yontemi olarak dokuman incelemesi kullanilmistir. Veriler analiz edilirken betimsel analiz teknigi kullanilmistir. Calismada “Birlesmis Milletler Cocuk Haklarina Dair Sozlesme Genel Yorum No: 12” belgesi temel alinmistir. Calisma sonucunda Okul Oncesi Egitim Programi’nin genel olarak cocugun katilim hakkini kullanmasina dogrudan ya da dolayli olarak imkân tanidigi, katilim karsiti herhangi bir durumun soz konusu olmadigi belirlenmistir
Genc dimaglarin "koklerin yerin altina dogru ilerlerken, zit ve uzak seylerin bir araya gele... more Genc dimaglarin "koklerin yerin altina dogru ilerlerken, zit ve uzak seylerin bir araya gelerek bir govdeden cikip cicekler actirisini" kesfetmelerine yardim etmek ogretmenlerin ozel gorevidir. Egitimciler egitim programini butunlestirerek bu gorevin kismen ustesinden gelebilirler. Burada betimlenen on model egitim programinin butunlestirilmesi sirasinda izlenmesi gereken asamalari vermektedir (sekil 1). Bunlar tek bir alanin icindekilerin arastirilmasiyla baslar (parcali, baglantili ve icice gecmis modeller), cesitli disiplinleri butunlestiren modellerle devam eder (sirali, paylasmali, oruntulu, bagli ve butunlestirilmis modeller), ogrenenlerin kendileri arasindaki calismalarini kapsayan modellerle (yogunlasmis model) ve ogrenenlerin birbirleriyle kurduklari iletisim agi modeli ile (network modeli) sona erer. Şekil 3 ogretmenlerin butunlestirilmis egitim programlarini tasarlamada kullanabilecekleri on modeli kisaca tanimlar ve bu modellerin her biri icin omekler sunar.
Ankara Universitesi Egitim Bilimleri Fakultesi Dergisi, 1972
19. yuzyilin sonlarinda yasanan sosyal olaylar ve 20. yuzyilin baslarina rastlayan I. Dunya Savas... more 19. yuzyilin sonlarinda yasanan sosyal olaylar ve 20. yuzyilin baslarina rastlayan I. Dunya Savasi, egitim sistemlerine yeni yapilanmalar getirmistir. Bu arayis, Steiner’in Antroposofi, bir anlamda algi otesi dunyanin ogrenme uzerindeki etkisini arastirmaktadir. Insanin dogustan getirdigi yetiler, ileriki yasaminda ogrenecekleri uzerinde etkin olmaktadir. Bu yetiler algi otesi dunyadan kaynaklanmaktadir. Bedenin biyolojik buyume evreleri, ogrenme evrelerine ornek teskil etmelidir. Ogretmenler, bu evrelere dikkat etmek durumundadirlar. Steiner’e gore ogrenme, ileriki yasamda dogacak gereksinimleri karsilayabildigi olcude ve cocuga gizemli gelen dunyayi actigi olcude kalici ve hizli olmaktadir. Bilgiler, bilgi olarak kalmamak kullanima acik olmalidir. Herhangi bir sey ogretilirken yasamdaki ornegi ogrenciye gosterilmelidir. Ogretim icerigi, yas gruplarinin jlgi odaklariyla uyumlu olmalidir.
... Çünkü, öğrenciler öğretmenlerinin söylediklerinden çok davranışlarından etkilenmektedir (Gözü... more ... Çünkü, öğrenciler öğretmenlerinin söylediklerinden çok davranışlarından etkilenmektedir (Gözütok, 1995, 17). ... değerlendirme yapıldığında ise, Türkçe 4. ve 5. sınıflarda Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinin başarı düzeyi oldukça düşükken, Ege Bölgesi'nde ...
Akademisyen ya da akademisyenlik kavramlarının kökünü oluşturan akademi kavramı Platon’un Atina’d... more Akademisyen ya da akademisyenlik kavramlarının kökünü oluşturan akademi kavramı Platon’un Atina’da öğrencilerine ders verdiği ‘Akademia’ zeytinliğinden gelmektedir. Zaman içinde bu isim belli bir kariyer ve bu kariyere sahip insanlar için kullanılmaya başlanmıştır. Akademisyenlik birbirini gerektiren ve besleyen birden fazla eylemi içermektedir. Bugünün dünyasında bir insanın kendisini mutlu kılacak ve coşku ile bağlanacağı bir işi seçmesi çok önemlidir. Bu makalede akademisyen olmayı düşünen lisans öğrencisi gençler ve akademik çalışmayı seçmiş genç akademisyenler için önemli noktalar vurgulanmakta ve bu iki grup için ayrı ayrı bir yol haritası önerilmektedir.
Bu calisma 2013 yilinda uygulanmaya baslanan Okul Oncesi Egitim Programi’nda cocugun katilim hakk... more Bu calisma 2013 yilinda uygulanmaya baslanan Okul Oncesi Egitim Programi’nda cocugun katilim hakkina dogrudan ve dolayli olarak yer verilme durumunu analiz etmeyi amaclamaktadir. Bu arastirma nitel bir calismadir. Veri toplama yontemi olarak dokuman incelemesi kullanilmistir. Veriler analiz edilirken betimsel analiz teknigi kullanilmistir. Calismada “Birlesmis Milletler Cocuk Haklarina Dair Sozlesme Genel Yorum No: 12” belgesi temel alinmistir. Calisma sonucunda Okul Oncesi Egitim Programi’nin genel olarak cocugun katilim hakkini kullanmasina dogrudan ya da dolayli olarak imkân tanidigi, katilim karsiti herhangi bir durumun soz konusu olmadigi belirlenmistir
One of the major questions that classroom teachers struggle with is what method to use while teac... more One of the major questions that classroom teachers struggle with is what method to use while teaching children. One of the theories that teachers find to be effective as they teach to their preschoolers is Howard Gardner's theory of Multiple Intelligences (1983). This study reviewed and showed an application of Gardner's work in this area. The aim of this paper was to evaluate the effectiveness of Multiple Intelligences on preschool children's interests and active participation in the activities. In order to evaluate the effectiveness of Multiple Intelligences in preschools researchers conducted a study in a preschool class with the cooperation of the classroom teacher. A class of 6-year-old children of a preschool in urban Ankara participated in this study. Before the study, classroom teacher filled out the Multiple Intelligences Inventory (MULIN) developed by the researchers for each child. Then, each child was asked to mark the Multiple Intelligences Self Evaluation Picture Control List (MISEC) developed by Fleetham (2008). This data was graphed and interpreted to conclude the Multiple Intelligence Profile for this class. For the study, children were exposed to the Daily Plan Enriched with Multiple Intelligences Inspirations in the leadership of the classroom teacher. The researchers observed the class and videotaped the procedure during the study. According to the findings of this study, Daily Plan Enriched with Multiple Intelligences Inspirations made an effect on preschool children's interests and active participation in the activities. Findings not only provide insight into the role of Multiple Intelligences theory on preschool children's interests and active participation in the activities, but also they draw attention to the importance of having all the eight multiple intelligences in the daily plans. Recommendations on how to use this theory in preschool classrooms were also provided.
Uploads
Papers by tanju gurkan