Uluslararası İlişkiler disiplini olan Güvenlik Çalışmaları Türk sosyal bilimler dünyasında gelişmeye çalışmaktadır. Güvenlik Çalışmaları'nın araştırma alanı güvenlik kavramının var olduğu her yerdir. Güvenlik kavramı kişi güvenliğini... more
Uluslararası İlişkiler disiplini olan Güvenlik Çalışmaları Türk sosyal bilimler dünyasında gelişmeye çalışmaktadır. Güvenlik Çalışmaları'nın araştırma alanı güvenlik kavramının var olduğu her yerdir. Güvenlik kavramı kişi güvenliğini ilgilendirirken ülkeleri ve toplumları da etkilemektedir. Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisinde kişi güvenliği insanın yeme, içme ve barınma gibi temel ihtiyaçlarından sonra gelmektedir. Güvenlik Çalışmaları küresel boyut kazandığında ise kişisel güvenlik kapsamından çıkarak ülke bütünlüğünün korunması için atılacak adımlara farklı bir perspektif kazandırmaktadır. Atılacak adımların nasıl olduğu objektif bir bakış açısıyla Arap Baharı örneklemi üzerinden ele alınacaktır. Arap Baharı sürecinde yaşanan güvenlik sorunlarının içinde bulunduğumuz zamanda da devam ettiğini bazı ülkelere (Mısır, Libya, Suriye vs.) bakarak görmek mümkündür. Bu sürecin anlaşılabilmesi adına Kopenhag Okulu teorisyenlerinin ortaya atmış olduğu "Bölgesel Güvenlik Kompleksi ve Güvenlikleştirme" kavramları önem arz etmektedir. Veriler ışığında Arap Baharı'nın başlangıcı ve sonrasında ülkelerin demokrasi seviyeleri kavramlar üzerinden değerlendirilecektir. Bu bağlamda Arap Baharı'nın nedenleri ve sonuçları üzerinden kavramların yansımaları anlatılmaya çalışılacaktır. Bu makalede kullanılacak kavramların yaşanmış bir olay üzerinden aktarılabilmesi önem arz etmektedir. Makale, konuyla ilgili yapılmış çalışmalar ve araştırmalar ışığında yeni bir bakış açısı niteliğindedir.