Alevilik-bektaşilik araştirmalari dergisi, Dec 15, 2009
Küreselleşme diye adlandırılan süreç, toplumsal ve hatta doğal hayatın hemen bütün alanlarına nüf... more Küreselleşme diye adlandırılan süreç, toplumsal ve hatta doğal hayatın hemen bütün alanlarına nüfuz ederken, bir “yerel” kimlik olarak Alevîlik de bu süreçten payına düşeni almaktadır. Alevîlik, bu süreçte özü itibariyle “evrensel” denebilecek kimi değerler, düşünceler, inanç ve kültür kodları ile, yine aynı derecede önemli “yerel” kimlik sorunlarına ilişkin olmak üzere, hem kendi içinden hem dışarıdan gelen iki yönlü bir etkinin kıskacına girmektedir. Bu kısa çalışma, genel hatlarıyla, küreselleşme sürecinde Alevîliğin karşı kar- şıya bulunduğu değişim olgusuna, ‘evrensel’ gelişmeler karşısında ‘yerel’ var olma çabası biçiminde kendini gösteren “kıskaca” ışık tutmayı amaçlamaktadır. Bu çalışmanın odağında, Alevîliğin içinde bulunduğu değişim “kıskacı” yer almaktadır. Tartışma, küreselleşme-ulus/ulus devlet-kentleşme ve Alevî kimliği ekseninde biçimlenecektir. Çok kaba hatlarıyla küreselleşme kavramına, küreselleşme etrafında dönen tartışmalara ve küreselleşmenin genel etkilerine değinildikten sonra, kavramın öncelikle ve çok kısaca “ulus” ve “ulus devlet” yapıları üzerindeki etkilerine bakılacak, oradan bu çerçeve içerisinde Alevî kimliğinin yaşanan değişimlerden etkilenip etkilenmediğine, bir etkilenme varsa bunların hangi noktalarda kendini gösterdiğine ışık tutulacaktır. Şüphesiz, küreselleşme, ulus, kimlik, Alevîlik gibi kapsamı geniş, içeriği yoğun kavramları böyle kısa bir çalışma içerisinde bütün boyutlarıyla ve yönleriyle ele almak oldukça güçtür. Bu nedenle çalışma, kavramların pek çok bilimsel-akademik çalışmayla etraflıca ortaya konmuş tanımlarından, içeriklerinden, boyutlarından çok, bunları yalnızca kısaca hatırlatmakla yetinerek, esas itibariyle bu kavramların birbirleriyle ilişkileri, karşılıklı etkileşimleri ve özellikle Alevîliğin küreselleşme sürecindeki “yerel” konumu ve kentleşme olgusu karşısında geçirdiği dönüşüm üzerinde yoğunlaşacaktır
While collective memory is based on rituals that built upon mourning and commemoration in Anatoli... more While collective memory is based on rituals that built upon mourning and commemoration in Anatolian Alevism, the common culture of “festivity” is not widespread and deep-rooted. Public events of Alevis, mostly called as “Traditional Festival”, are mainly a recent phenomenon as a product of urbanization process. This study addresses the building and functioning of Alevi identity in diaspora over 9th Britain Alevi Festival that is one of these events. The Festival enables to make observations and analyses on certain subjects such as local network, political baggage, identity and sense of belonging issues, and finally homeland projection of British Alevi society via its organization process, backer-ups, spatial aspect, discourse and content. Besides general observations and data that I obtained during my post-doctoral research project that I conducted between August 2018-2019 on Alevi community settled in London, the main data for this study come from participant observation, interviews and field notes that I compiled on the Festival grounds between May 25 and June 2, 2019. Abstract in Kurmanji Welate ji diasporaye, peydabuna nasname u edetgeriyeke nu: Nimuneya Festivala Elewi li Ilgiltereye Bere di nav elewiyan de festivalen edeti/neriti gelek berbelav u cigirti nebun le di nav penci salen dawi de ev yek di encama kocberi, bajaribun u jinuve sazkirina nasnameye de hatiye guhertin. Li ser nimuneya Nehemin Festivala Elewi li Ilgiltereye, ev lekolin li avakirin u karkirina nasnameya elewi bi reya calakiyeke cemaweri ya wisa li diasporaye dinere. Lekolin xwe dispere daneyen ji cavderiyan u yen li festivala 2019an hati berhevkirin. Festival rehen diroki yen cemaete dide ni$an bi reya pe$xistina tegihi$tineke welati li diasporaye ku beramberi edet, nirx u daxwazen welati ne. Herwiha imkane dide elewiyan ku li welate xwe ye nu bibin xwediye bingeheke, venasineke u bercaviyeke gi$ti li rex we yeke ku toren tekiliyen deveri calak dike, giredanen siyasi saxlem dike u pabendiyen di nava cemaete de cigirti dike. Mirov dikare ve yeke wek icadkirina an dahenana nerite li welate nu ye diasporaye bibine. Abstract in Sorani Nistmani dayespora, hellkisani nasname u tradisyoni nwe: keysi vistivalli 'Elewiy Beritani Leruy mejuyyewe, lenaw 'elewiyekanda vistivalli tradisyon leser asteki frawanda bllaw nebotewe u risey danekutawe bellam ewe le dwa penca sallda behoy kocberi u sarinsini u bunyadnanewey nasname, gorrani beserdahatuwe. Be wergirtni noyem vistivalli 'elewiy beritani wek nmune, em twejineweye sernic dedate bunyadnan u karkirdi sunasi 'elewi le dayespora le regey rudaweki gisti awa u be seweyeki sereki bekarhenani datay kokrawe leser sernici cawderan le vistivalli 2019 da. Fisivalleke le regay arastekirdni cemki nistman le dayispora ke rengdanewey nerit, behakan u xwasti nistimane wek rengdanewey rise mejuyye cvakiyekan kardekat. Herweha hoyekis bo 'elewiyekan desteber dekat ta ce peyek, danpedanan u derkewtiniyan le fezay gisti nistmane tazekeyan bedest benin u leheman katisda mobalizey torri peywendiyekan u ptewkirdni bondekan lenaw cvakda deken. Ewe dekret wek dahenaneki tradisyon lenaw nistmani tazey dayesporada bbinret. Abstract in Zazaki Welate diyaspora, aversiyayise nasnameyi u tradisyonalizmo newe: Nimuneye Festivala Elewiyane Britanya Tarixe urf u adetane elewiyan de festivali vilabiyaye u kokxorini nebiye, la ne pancas serrane peyenan de semede kockerdis, saristanijbiyayis u neweraawankerdise nasnameyi ra no vuriyayo. Pe nimuneye Festivala 9. ya Elewiyane Britanya, no cigerayis bi rayire inasar fealiyeteke rakerdeyi qayite awani u fonksiyonane nasnameye elewiyane diyaspora keno u seba ney zafane dayeyane observasyone besdarane festivala 2019i xebitneno. Fonskiyone festivale no yo ke ristimane komeli ye tarixiyan wina nisan bido ke diyaspora de fikre welati yo ke riayete urf u adet, qiymet u heviyane welati ye hisbiyayeyan keno, peskes bibo. Ney ra zi wet, festivale seba elewiyan imkan o ke hem welate xo yo newe de bibe wayire statuyek, xo bide naskerdene u rayaperoyi de biase, hem ki eyni dem de torrane tekiliyane cayiyan mobilize bikere, irtibatane siyasiyan xurt bikere u komeli miyan de bere were. Merdim eskeno welate diyaspora yo newe de festivale sey virastise tradisyoni bivino.
Geleneksel kültürel coğrafya ve klasik toponomide yer/mekân ve sokak adları, işlevsel-pratik işar... more Geleneksel kültürel coğrafya ve klasik toponomide yer/mekân ve sokak adları, işlevsel-pratik işaretler olarak ele alınmıştır. Burada yer, sorunsuz bir coğrafi kavram olarak görülürken yer adları coğrafi, doğal, yerel-bölgesel, kültürel izleri yansıtan pasif ya da nötr işaretler olarak kabul edilmiştir. Adlandırma, asıl olarak yön belirtme, bir yerin coğrafi özelliğini gösterme, mekânı haritalandırma gibi işlevlere dayandırılmıştır. 18. yüzyıldan itibaren uluslaşma-ulus kimlik inşası, köklü rejim değişiklikleri, bağımsızlığın kazanılması, hegemonya tesisi gibi dayanaklarla anma amaçlı sembolik-politik adlandırma yaygınlaşır. Sonraki iki yüz yılda iktidarlar, hegemonik yapılarını somutlaştırmak üzere, bir yandan istenmeyen geçmişi unutturma bir yandan seçilen tarihi figür ya da olayları hatırlatma aracı olarak yer ve sokak adlarını da kültürel politikanın bir aracı haline getirecektir. Bu, özellikle kent meydanlarında, sokak-cadde adlarında ve diğer kent içi yollarda, kentsel mekânlarda göze çarpar. Öncesinde sıradan coğrafi yönlendirme işlevi gören yerelgeleneksel sokak adları yerine tarihi olaylar ve şahsiyetleri, seçilmiş sembolik figürleri öne çıkaran, anma amaçlı-politik adlandırma, Azaryahu'nun tespitiyle modern zamanlara özgüdür. Adlandırmanın bu anma-unutturma dinamiği, eleştirel toponimi ve eleştirel coğrafyada "yerin kültürel üretiminin ve adlandırma pratiğinin politik analizi" çerçevesinde tartışılmıştır. Modern Türkiye tarihinde sokak adlandırmasının seyri de ilk yerel yönetim deneyimlerinden itibaren pratik işlevden politikleşmeye doğrudur. Bu çalışma, Türkiye'de adlandırmanın kültürel politiğini, erken Cumhuriyet döneminde yer-sokak adlarına yönelik ilk kapsamlı düzenleme ve müdahalelerin ürünü olan Osman Nuri Ergin'in İstanbul Şehri Rehberi üzerinden ele alıyor. Dönemin önde gelen belediye bürokratlarından Ergin yönetiminde yürütülen çalışmalar neticesi sadece İstanbul'da 10 bin civarında sokağın 6 bin küsuru yeniden adlandırılmıştır. Tekrar, gülünç ve müstehcen adları değiştirmenin yanı sıra bu kapsamlı müdahale temelde 'millileştirme' amacına dayanmıştır. Bütün bu çalışmaların toplandığı İstanbul Şehri Rehberi, İstanbul'da bir yanıyla kent mekânı
Küreselleşme diye adlandırılan süreç, toplumsal ve hatta doğal hayatın hemen bütün alanlarına nüf... more Küreselleşme diye adlandırılan süreç, toplumsal ve hatta doğal hayatın hemen bütün alanlarına nüfuz ederken, bir “yerel” kimlik olarak Alevîlik de bu süreçten payına düşeni almaktadır. Alevîlik, bu süreçte özü itibariyle “evrensel” denebilecek kimi değerler, düşünceler, inanç ve kültür kodları ile, yine aynı derecede önemli “yerel” kimlik sorunlarına ilişkin olmak üzere, hem kendi içinden hem dışarıdan gelen iki yönlü bir etkinin kıskacına girmektedir. Bu kısa çalışma, genel hatlarıyla, küreselleşme sürecinde Alevîliğin karşı kar- şıya bulunduğu değişim olgusuna, ‘evrensel’ gelişmeler karşısında ‘yerel’ var olma çabası biçiminde kendini gösteren “kıskaca” ışık tutmayı amaçlamaktadır. Bu çalışmanın odağında, Alevîliğin içinde bulunduğu değişim “kıskacı” yer almaktadır. Tartışma, küreselleşme-ulus/ulus devlet-kentleşme ve Alevî kimliği ekseninde biçimlenecektir. Çok kaba hatlarıyla küreselleşme kavramına, küreselleşme etrafında dönen tartışmalara ve küreselleşmenin genel etkilerine değinildikten sonra, kavramın öncelikle ve çok kısaca “ulus” ve “ulus devlet” yapıları üzerindeki etkilerine bakılacak, oradan bu çerçeve içerisinde Alevî kimliğinin yaşanan değişimlerden etkilenip etkilenmediğine, bir etkilenme varsa bunların hangi noktalarda kendini gösterdiğine ışık tutulacaktır. Şüphesiz, küreselleşme, ulus, kimlik, Alevîlik gibi kapsamı geniş, içeriği yoğun kavramları böyle kısa bir çalışma içerisinde bütün boyutlarıyla ve yönleriyle ele almak oldukça güçtür. Bu nedenle çalışma, kavramların pek çok bilimsel-akademik çalışmayla etraflıca ortaya konmuş tanımlarından, içeriklerinden, boyutlarından çok, bunları yalnızca kısaca hatırlatmakla yetinerek, esas itibariyle bu kavramların birbirleriyle ilişkileri, karşılıklı etkileşimleri ve özellikle Alevîliğin küreselleşme sürecindeki “yerel” konumu ve kentleşme olgusu karşısında geçirdiği dönüşüm üzerinde yoğunlaşacaktır
While collective memory is based on rituals that built upon mourning and commemoration in Anatoli... more While collective memory is based on rituals that built upon mourning and commemoration in Anatolian Alevism, the common culture of “festivity” is not widespread and deep-rooted. Public events of Alevis, mostly called as “Traditional Festival”, are mainly a recent phenomenon as a product of urbanization process. This study addresses the building and functioning of Alevi identity in diaspora over 9th Britain Alevi Festival that is one of these events. The Festival enables to make observations and analyses on certain subjects such as local network, political baggage, identity and sense of belonging issues, and finally homeland projection of British Alevi society via its organization process, backer-ups, spatial aspect, discourse and content. Besides general observations and data that I obtained during my post-doctoral research project that I conducted between August 2018-2019 on Alevi community settled in London, the main data for this study come from participant observation, interview...
Integration through Exploitation: Syrians in Turkey, Labor and Globalization,Volume 17, 2019
"This book is about the largest displacement crisis and resettlement of our time. However, it is ... more "This book is about the largest displacement crisis and resettlement of our time. However, it is not another piece that elaborately describes the appalling situation of Syrian workers in Turkey, but explores how they are integrated into the lower ends of the value chain in several sectors. The book seeks answers of what has been largely overlooked in the literature on the question of how labor processes have been shaped in various labor-intensive sectors by class and identity."
Bu çalışmanın iki hedefi bulunmaktadır. Bu hedeflerden ilki, Suriye İç Savaşı boyunca Türkiye’ye ... more Bu çalışmanın iki hedefi bulunmaktadır. Bu hedeflerden ilki, Suriye İç Savaşı boyunca Türkiye’ye göç etmek zorunda kalan mültecilerin emek sürecinde edindikleri konumu anlamaktır. İkincisi ise, Türkiyeli işçiler ile Suriyeli işçilerin emek sürecine ve Türkiye’deki geleceklerine dair algılarını karşılaştırmaktır. Bu çerçevede, İstanbul tekstil sektörünü örnek vaka olarak alan çalışmanın veri setini; üç yüz Suriyeli, üç yüz üç Türkiyeli işçi ile gerçekleştirilen anket çalışması, oluşturmaktadır. Kasım 2015-Ocak 2016 arasında gerçekleştirdiğimiz saha çalışmasında Suriyeli işçilerin, kayıt dışılığın ve esnek iş gücünün yaygın olduğu tekstil sektöründe önemli etkilerinin bulunduğu tespit edilmiştir. Bu bağlamda bu çalışma İstanbul ölçeğinde tekstil sektörüne eklemlenen Suriyeli işçilerin demografik yapıları üzerine bir veri seti oluşturmayı, sektörde çalışmakta olan Türkiyeli işçilerle ücret, çalışma koşulları ve iş bulma ve çalışma deneyimleri açısından farklılaştıkları noktaları tespit etmeyi amaçlamaktadır.
Turkiye’de Cumhuriyet donemi goc hareketleri, kentlesme surecleri ya da sos yo-mekânin duzenlenis... more Turkiye’de Cumhuriyet donemi goc hareketleri, kentlesme surecleri ya da sos yo-mekânin duzenlenisi daha once cesitli baglamlarda ve farkli olcutlere gore belirlenmis donemler esasinda incelenmistir. Bu donemlendirmeler elbette Alevilerin kente goc ve kentle uyum sureclerini de kapsar ve Alevi deneyimi Turkiye’de goc tarihinin temel dinamikleriyle buyuk oranda kesisir. Fakat Alevilerin kendi tarihlerinden devraldiklari ve sadece kendilerini ilgilendirmeyip devlet ve diger toplumsal gruplarla iliskilerini de belirleyen birtakim ozel sartlardan dolayi bu cografyadaki Alevi goc sureci ve kentlesme deneyimi diger toplumsal gruplardan ayrisan bazi konu ve sorun basliklari icinde gelismistir. Bu nedenle, Turkiye’deki genel semalarin belirgin ozelliklerini temel veri kabul ederek, Alevi deneyimi icin diger toplumsal gruplardan ayrisan kimi dinamiklerin altini cizen farkli bir donemlendirme yapmak, Alevi goc ve kentlesme surecini anlamak bakimindan analiz ve yorumu kolaylastirici bir islev u...
Effects of the Mayor Qualification and the Political Budget Cycle on the Financial Performance of Local Governments, 2021
Başta Amerika Birleşik Devletleri ve Anglo Sakson coğrafyası olmak üzere uluslararası alanda son ... more Başta Amerika Birleşik Devletleri ve Anglo Sakson coğrafyası olmak üzere uluslararası alanda son çeyrek yüzyıldır yeni kamu yönetimi anlayışının yerleşmesiyle kamu sektöründe bireysel ve kurumsal performansı ölçmeye yönelik oldukça kapsamlı bir literatür birikmiştir. Son yıllarda bu kuramsal çalışmaların çeşitli bölge ve ülkelerde sınandığı ampirik araştırmalar da artmaya başlamıştır. Türkiye'de yerel yönetimler ve yerel yönetim maliyesine ilişkin literatür oldukça gelişmiş ve kapsamlı olmakla beraber, kamu yönetiminde performans yönetimine geçişi yasalaştıran 5018 sayılı Kanun (2003)'dan itibaren geçen yaklaşık 20 yılda yerel yönetimlerin performans göstergelerine dair ampirik çalışmaların sayısı oldukça sınırlıdır. Bu çalışma, söz konusu boşluktan hareketle, iki temel hipotezi Türkiye örneğinde test etmeyi amaçlıyor: Birincisi, belediye başkanının sahip olduğu nitelikler (eğitim ve iş, deneyimi) ile politik destek belediyenin mali performansını etkilemektedir. Politik bütçe döngüsü literatüründen hareketle ikinci hipotez, Türkiye'de belediye başkanları seçim öncesi oy maksimizasyonu için harcama ve politika tercihlerinde bir değişikliğe gitmektedir. Bu iki hipotezi test etmek üzere Türkiye'nin 81 il belediyesi esas alınarak 2012-2020 yıllarına ilişkin kapsamlı bir veri seti oluşturulmuştur. Araştırma sonuçları, belediye başkanı niteliğinin kurumsal performansa etkisine dair tezlerin Türkiye örneğinde anlamlı karşılığı olmadığını göstermektedir. Fakat belediyelerin bütçe dengesi üzerinde seçim öncesi yıl etkisi ve merkezi yönetim desteği önemlidir. Çalışmamız; veri seti, kapsamı ve bulgularıyla alana katkı sunmaya adaydır.
Alevilik-bektaşilik araştirmalari dergisi, Dec 15, 2009
Küreselleşme diye adlandırılan süreç, toplumsal ve hatta doğal hayatın hemen bütün alanlarına nüf... more Küreselleşme diye adlandırılan süreç, toplumsal ve hatta doğal hayatın hemen bütün alanlarına nüfuz ederken, bir “yerel” kimlik olarak Alevîlik de bu süreçten payına düşeni almaktadır. Alevîlik, bu süreçte özü itibariyle “evrensel” denebilecek kimi değerler, düşünceler, inanç ve kültür kodları ile, yine aynı derecede önemli “yerel” kimlik sorunlarına ilişkin olmak üzere, hem kendi içinden hem dışarıdan gelen iki yönlü bir etkinin kıskacına girmektedir. Bu kısa çalışma, genel hatlarıyla, küreselleşme sürecinde Alevîliğin karşı kar- şıya bulunduğu değişim olgusuna, ‘evrensel’ gelişmeler karşısında ‘yerel’ var olma çabası biçiminde kendini gösteren “kıskaca” ışık tutmayı amaçlamaktadır. Bu çalışmanın odağında, Alevîliğin içinde bulunduğu değişim “kıskacı” yer almaktadır. Tartışma, küreselleşme-ulus/ulus devlet-kentleşme ve Alevî kimliği ekseninde biçimlenecektir. Çok kaba hatlarıyla küreselleşme kavramına, küreselleşme etrafında dönen tartışmalara ve küreselleşmenin genel etkilerine değinildikten sonra, kavramın öncelikle ve çok kısaca “ulus” ve “ulus devlet” yapıları üzerindeki etkilerine bakılacak, oradan bu çerçeve içerisinde Alevî kimliğinin yaşanan değişimlerden etkilenip etkilenmediğine, bir etkilenme varsa bunların hangi noktalarda kendini gösterdiğine ışık tutulacaktır. Şüphesiz, küreselleşme, ulus, kimlik, Alevîlik gibi kapsamı geniş, içeriği yoğun kavramları böyle kısa bir çalışma içerisinde bütün boyutlarıyla ve yönleriyle ele almak oldukça güçtür. Bu nedenle çalışma, kavramların pek çok bilimsel-akademik çalışmayla etraflıca ortaya konmuş tanımlarından, içeriklerinden, boyutlarından çok, bunları yalnızca kısaca hatırlatmakla yetinerek, esas itibariyle bu kavramların birbirleriyle ilişkileri, karşılıklı etkileşimleri ve özellikle Alevîliğin küreselleşme sürecindeki “yerel” konumu ve kentleşme olgusu karşısında geçirdiği dönüşüm üzerinde yoğunlaşacaktır
While collective memory is based on rituals that built upon mourning and commemoration in Anatoli... more While collective memory is based on rituals that built upon mourning and commemoration in Anatolian Alevism, the common culture of “festivity” is not widespread and deep-rooted. Public events of Alevis, mostly called as “Traditional Festival”, are mainly a recent phenomenon as a product of urbanization process. This study addresses the building and functioning of Alevi identity in diaspora over 9th Britain Alevi Festival that is one of these events. The Festival enables to make observations and analyses on certain subjects such as local network, political baggage, identity and sense of belonging issues, and finally homeland projection of British Alevi society via its organization process, backer-ups, spatial aspect, discourse and content. Besides general observations and data that I obtained during my post-doctoral research project that I conducted between August 2018-2019 on Alevi community settled in London, the main data for this study come from participant observation, interviews and field notes that I compiled on the Festival grounds between May 25 and June 2, 2019. Abstract in Kurmanji Welate ji diasporaye, peydabuna nasname u edetgeriyeke nu: Nimuneya Festivala Elewi li Ilgiltereye Bere di nav elewiyan de festivalen edeti/neriti gelek berbelav u cigirti nebun le di nav penci salen dawi de ev yek di encama kocberi, bajaribun u jinuve sazkirina nasnameye de hatiye guhertin. Li ser nimuneya Nehemin Festivala Elewi li Ilgiltereye, ev lekolin li avakirin u karkirina nasnameya elewi bi reya calakiyeke cemaweri ya wisa li diasporaye dinere. Lekolin xwe dispere daneyen ji cavderiyan u yen li festivala 2019an hati berhevkirin. Festival rehen diroki yen cemaete dide ni$an bi reya pe$xistina tegihi$tineke welati li diasporaye ku beramberi edet, nirx u daxwazen welati ne. Herwiha imkane dide elewiyan ku li welate xwe ye nu bibin xwediye bingeheke, venasineke u bercaviyeke gi$ti li rex we yeke ku toren tekiliyen deveri calak dike, giredanen siyasi saxlem dike u pabendiyen di nava cemaete de cigirti dike. Mirov dikare ve yeke wek icadkirina an dahenana nerite li welate nu ye diasporaye bibine. Abstract in Sorani Nistmani dayespora, hellkisani nasname u tradisyoni nwe: keysi vistivalli 'Elewiy Beritani Leruy mejuyyewe, lenaw 'elewiyekanda vistivalli tradisyon leser asteki frawanda bllaw nebotewe u risey danekutawe bellam ewe le dwa penca sallda behoy kocberi u sarinsini u bunyadnanewey nasname, gorrani beserdahatuwe. Be wergirtni noyem vistivalli 'elewiy beritani wek nmune, em twejineweye sernic dedate bunyadnan u karkirdi sunasi 'elewi le dayespora le regey rudaweki gisti awa u be seweyeki sereki bekarhenani datay kokrawe leser sernici cawderan le vistivalli 2019 da. Fisivalleke le regay arastekirdni cemki nistman le dayispora ke rengdanewey nerit, behakan u xwasti nistimane wek rengdanewey rise mejuyye cvakiyekan kardekat. Herweha hoyekis bo 'elewiyekan desteber dekat ta ce peyek, danpedanan u derkewtiniyan le fezay gisti nistmane tazekeyan bedest benin u leheman katisda mobalizey torri peywendiyekan u ptewkirdni bondekan lenaw cvakda deken. Ewe dekret wek dahenaneki tradisyon lenaw nistmani tazey dayesporada bbinret. Abstract in Zazaki Welate diyaspora, aversiyayise nasnameyi u tradisyonalizmo newe: Nimuneye Festivala Elewiyane Britanya Tarixe urf u adetane elewiyan de festivali vilabiyaye u kokxorini nebiye, la ne pancas serrane peyenan de semede kockerdis, saristanijbiyayis u neweraawankerdise nasnameyi ra no vuriyayo. Pe nimuneye Festivala 9. ya Elewiyane Britanya, no cigerayis bi rayire inasar fealiyeteke rakerdeyi qayite awani u fonksiyonane nasnameye elewiyane diyaspora keno u seba ney zafane dayeyane observasyone besdarane festivala 2019i xebitneno. Fonskiyone festivale no yo ke ristimane komeli ye tarixiyan wina nisan bido ke diyaspora de fikre welati yo ke riayete urf u adet, qiymet u heviyane welati ye hisbiyayeyan keno, peskes bibo. Ney ra zi wet, festivale seba elewiyan imkan o ke hem welate xo yo newe de bibe wayire statuyek, xo bide naskerdene u rayaperoyi de biase, hem ki eyni dem de torrane tekiliyane cayiyan mobilize bikere, irtibatane siyasiyan xurt bikere u komeli miyan de bere were. Merdim eskeno welate diyaspora yo newe de festivale sey virastise tradisyoni bivino.
Geleneksel kültürel coğrafya ve klasik toponomide yer/mekân ve sokak adları, işlevsel-pratik işar... more Geleneksel kültürel coğrafya ve klasik toponomide yer/mekân ve sokak adları, işlevsel-pratik işaretler olarak ele alınmıştır. Burada yer, sorunsuz bir coğrafi kavram olarak görülürken yer adları coğrafi, doğal, yerel-bölgesel, kültürel izleri yansıtan pasif ya da nötr işaretler olarak kabul edilmiştir. Adlandırma, asıl olarak yön belirtme, bir yerin coğrafi özelliğini gösterme, mekânı haritalandırma gibi işlevlere dayandırılmıştır. 18. yüzyıldan itibaren uluslaşma-ulus kimlik inşası, köklü rejim değişiklikleri, bağımsızlığın kazanılması, hegemonya tesisi gibi dayanaklarla anma amaçlı sembolik-politik adlandırma yaygınlaşır. Sonraki iki yüz yılda iktidarlar, hegemonik yapılarını somutlaştırmak üzere, bir yandan istenmeyen geçmişi unutturma bir yandan seçilen tarihi figür ya da olayları hatırlatma aracı olarak yer ve sokak adlarını da kültürel politikanın bir aracı haline getirecektir. Bu, özellikle kent meydanlarında, sokak-cadde adlarında ve diğer kent içi yollarda, kentsel mekânlarda göze çarpar. Öncesinde sıradan coğrafi yönlendirme işlevi gören yerelgeleneksel sokak adları yerine tarihi olaylar ve şahsiyetleri, seçilmiş sembolik figürleri öne çıkaran, anma amaçlı-politik adlandırma, Azaryahu'nun tespitiyle modern zamanlara özgüdür. Adlandırmanın bu anma-unutturma dinamiği, eleştirel toponimi ve eleştirel coğrafyada "yerin kültürel üretiminin ve adlandırma pratiğinin politik analizi" çerçevesinde tartışılmıştır. Modern Türkiye tarihinde sokak adlandırmasının seyri de ilk yerel yönetim deneyimlerinden itibaren pratik işlevden politikleşmeye doğrudur. Bu çalışma, Türkiye'de adlandırmanın kültürel politiğini, erken Cumhuriyet döneminde yer-sokak adlarına yönelik ilk kapsamlı düzenleme ve müdahalelerin ürünü olan Osman Nuri Ergin'in İstanbul Şehri Rehberi üzerinden ele alıyor. Dönemin önde gelen belediye bürokratlarından Ergin yönetiminde yürütülen çalışmalar neticesi sadece İstanbul'da 10 bin civarında sokağın 6 bin küsuru yeniden adlandırılmıştır. Tekrar, gülünç ve müstehcen adları değiştirmenin yanı sıra bu kapsamlı müdahale temelde 'millileştirme' amacına dayanmıştır. Bütün bu çalışmaların toplandığı İstanbul Şehri Rehberi, İstanbul'da bir yanıyla kent mekânı
Küreselleşme diye adlandırılan süreç, toplumsal ve hatta doğal hayatın hemen bütün alanlarına nüf... more Küreselleşme diye adlandırılan süreç, toplumsal ve hatta doğal hayatın hemen bütün alanlarına nüfuz ederken, bir “yerel” kimlik olarak Alevîlik de bu süreçten payına düşeni almaktadır. Alevîlik, bu süreçte özü itibariyle “evrensel” denebilecek kimi değerler, düşünceler, inanç ve kültür kodları ile, yine aynı derecede önemli “yerel” kimlik sorunlarına ilişkin olmak üzere, hem kendi içinden hem dışarıdan gelen iki yönlü bir etkinin kıskacına girmektedir. Bu kısa çalışma, genel hatlarıyla, küreselleşme sürecinde Alevîliğin karşı kar- şıya bulunduğu değişim olgusuna, ‘evrensel’ gelişmeler karşısında ‘yerel’ var olma çabası biçiminde kendini gösteren “kıskaca” ışık tutmayı amaçlamaktadır. Bu çalışmanın odağında, Alevîliğin içinde bulunduğu değişim “kıskacı” yer almaktadır. Tartışma, küreselleşme-ulus/ulus devlet-kentleşme ve Alevî kimliği ekseninde biçimlenecektir. Çok kaba hatlarıyla küreselleşme kavramına, küreselleşme etrafında dönen tartışmalara ve küreselleşmenin genel etkilerine değinildikten sonra, kavramın öncelikle ve çok kısaca “ulus” ve “ulus devlet” yapıları üzerindeki etkilerine bakılacak, oradan bu çerçeve içerisinde Alevî kimliğinin yaşanan değişimlerden etkilenip etkilenmediğine, bir etkilenme varsa bunların hangi noktalarda kendini gösterdiğine ışık tutulacaktır. Şüphesiz, küreselleşme, ulus, kimlik, Alevîlik gibi kapsamı geniş, içeriği yoğun kavramları böyle kısa bir çalışma içerisinde bütün boyutlarıyla ve yönleriyle ele almak oldukça güçtür. Bu nedenle çalışma, kavramların pek çok bilimsel-akademik çalışmayla etraflıca ortaya konmuş tanımlarından, içeriklerinden, boyutlarından çok, bunları yalnızca kısaca hatırlatmakla yetinerek, esas itibariyle bu kavramların birbirleriyle ilişkileri, karşılıklı etkileşimleri ve özellikle Alevîliğin küreselleşme sürecindeki “yerel” konumu ve kentleşme olgusu karşısında geçirdiği dönüşüm üzerinde yoğunlaşacaktır
While collective memory is based on rituals that built upon mourning and commemoration in Anatoli... more While collective memory is based on rituals that built upon mourning and commemoration in Anatolian Alevism, the common culture of “festivity” is not widespread and deep-rooted. Public events of Alevis, mostly called as “Traditional Festival”, are mainly a recent phenomenon as a product of urbanization process. This study addresses the building and functioning of Alevi identity in diaspora over 9th Britain Alevi Festival that is one of these events. The Festival enables to make observations and analyses on certain subjects such as local network, political baggage, identity and sense of belonging issues, and finally homeland projection of British Alevi society via its organization process, backer-ups, spatial aspect, discourse and content. Besides general observations and data that I obtained during my post-doctoral research project that I conducted between August 2018-2019 on Alevi community settled in London, the main data for this study come from participant observation, interview...
Integration through Exploitation: Syrians in Turkey, Labor and Globalization,Volume 17, 2019
"This book is about the largest displacement crisis and resettlement of our time. However, it is ... more "This book is about the largest displacement crisis and resettlement of our time. However, it is not another piece that elaborately describes the appalling situation of Syrian workers in Turkey, but explores how they are integrated into the lower ends of the value chain in several sectors. The book seeks answers of what has been largely overlooked in the literature on the question of how labor processes have been shaped in various labor-intensive sectors by class and identity."
Bu çalışmanın iki hedefi bulunmaktadır. Bu hedeflerden ilki, Suriye İç Savaşı boyunca Türkiye’ye ... more Bu çalışmanın iki hedefi bulunmaktadır. Bu hedeflerden ilki, Suriye İç Savaşı boyunca Türkiye’ye göç etmek zorunda kalan mültecilerin emek sürecinde edindikleri konumu anlamaktır. İkincisi ise, Türkiyeli işçiler ile Suriyeli işçilerin emek sürecine ve Türkiye’deki geleceklerine dair algılarını karşılaştırmaktır. Bu çerçevede, İstanbul tekstil sektörünü örnek vaka olarak alan çalışmanın veri setini; üç yüz Suriyeli, üç yüz üç Türkiyeli işçi ile gerçekleştirilen anket çalışması, oluşturmaktadır. Kasım 2015-Ocak 2016 arasında gerçekleştirdiğimiz saha çalışmasında Suriyeli işçilerin, kayıt dışılığın ve esnek iş gücünün yaygın olduğu tekstil sektöründe önemli etkilerinin bulunduğu tespit edilmiştir. Bu bağlamda bu çalışma İstanbul ölçeğinde tekstil sektörüne eklemlenen Suriyeli işçilerin demografik yapıları üzerine bir veri seti oluşturmayı, sektörde çalışmakta olan Türkiyeli işçilerle ücret, çalışma koşulları ve iş bulma ve çalışma deneyimleri açısından farklılaştıkları noktaları tespit etmeyi amaçlamaktadır.
Turkiye’de Cumhuriyet donemi goc hareketleri, kentlesme surecleri ya da sos yo-mekânin duzenlenis... more Turkiye’de Cumhuriyet donemi goc hareketleri, kentlesme surecleri ya da sos yo-mekânin duzenlenisi daha once cesitli baglamlarda ve farkli olcutlere gore belirlenmis donemler esasinda incelenmistir. Bu donemlendirmeler elbette Alevilerin kente goc ve kentle uyum sureclerini de kapsar ve Alevi deneyimi Turkiye’de goc tarihinin temel dinamikleriyle buyuk oranda kesisir. Fakat Alevilerin kendi tarihlerinden devraldiklari ve sadece kendilerini ilgilendirmeyip devlet ve diger toplumsal gruplarla iliskilerini de belirleyen birtakim ozel sartlardan dolayi bu cografyadaki Alevi goc sureci ve kentlesme deneyimi diger toplumsal gruplardan ayrisan bazi konu ve sorun basliklari icinde gelismistir. Bu nedenle, Turkiye’deki genel semalarin belirgin ozelliklerini temel veri kabul ederek, Alevi deneyimi icin diger toplumsal gruplardan ayrisan kimi dinamiklerin altini cizen farkli bir donemlendirme yapmak, Alevi goc ve kentlesme surecini anlamak bakimindan analiz ve yorumu kolaylastirici bir islev u...
Effects of the Mayor Qualification and the Political Budget Cycle on the Financial Performance of Local Governments, 2021
Başta Amerika Birleşik Devletleri ve Anglo Sakson coğrafyası olmak üzere uluslararası alanda son ... more Başta Amerika Birleşik Devletleri ve Anglo Sakson coğrafyası olmak üzere uluslararası alanda son çeyrek yüzyıldır yeni kamu yönetimi anlayışının yerleşmesiyle kamu sektöründe bireysel ve kurumsal performansı ölçmeye yönelik oldukça kapsamlı bir literatür birikmiştir. Son yıllarda bu kuramsal çalışmaların çeşitli bölge ve ülkelerde sınandığı ampirik araştırmalar da artmaya başlamıştır. Türkiye'de yerel yönetimler ve yerel yönetim maliyesine ilişkin literatür oldukça gelişmiş ve kapsamlı olmakla beraber, kamu yönetiminde performans yönetimine geçişi yasalaştıran 5018 sayılı Kanun (2003)'dan itibaren geçen yaklaşık 20 yılda yerel yönetimlerin performans göstergelerine dair ampirik çalışmaların sayısı oldukça sınırlıdır. Bu çalışma, söz konusu boşluktan hareketle, iki temel hipotezi Türkiye örneğinde test etmeyi amaçlıyor: Birincisi, belediye başkanının sahip olduğu nitelikler (eğitim ve iş, deneyimi) ile politik destek belediyenin mali performansını etkilemektedir. Politik bütçe döngüsü literatüründen hareketle ikinci hipotez, Türkiye'de belediye başkanları seçim öncesi oy maksimizasyonu için harcama ve politika tercihlerinde bir değişikliğe gitmektedir. Bu iki hipotezi test etmek üzere Türkiye'nin 81 il belediyesi esas alınarak 2012-2020 yıllarına ilişkin kapsamlı bir veri seti oluşturulmuştur. Araştırma sonuçları, belediye başkanı niteliğinin kurumsal performansa etkisine dair tezlerin Türkiye örneğinde anlamlı karşılığı olmadığını göstermektedir. Fakat belediyelerin bütçe dengesi üzerinde seçim öncesi yıl etkisi ve merkezi yönetim desteği önemlidir. Çalışmamız; veri seti, kapsamı ve bulgularıyla alana katkı sunmaya adaydır.
Suriyeli Sığınmacıların Türkiye’de Emek Piyasasına Dahil Olma Süreçleri ve Etkileri, 2023
Bu çalışmada, Suriye’deki iç savaş sonrası ülkemize göç ederek geçici korunma statüsünde yaşamakt... more Bu çalışmada, Suriye’deki iç savaş sonrası ülkemize göç ederek geçici korunma statüsünde yaşamakta olan Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşlarının İstanbul ölçeğinde tekstil işkolu kapsamında işgücü/emek piyasasına dâhil olma süreçleri, iş bulma kanalları, ücretleri ve çalışma deneyimleri değerlendirilmektedir. Suriye’deki çatışma ortamının 2012’den itibaren yoğunlaşması ile ülkemizdeki Suriyeli sığınmacı nüfusu 2,7 milyona ulaşmışken bu nüfusun beşte birinden fazlası İstanbul ilinde bulunmaktadır. Bu bağlamda, ülkemizde bulunan çalışma çağındaki Suriyeli bireylerin farklı sektörlerde emek piyasasına katılarak önemli bir etki yarattıklarını tahmin etmek mümkündür. Çalışmada İstanbul’un tekstil sektörünün en yoğun olduğu ilçelerde Türkiyeli ve Suriyeli 600 işçi ile anket yapılmıştır. Anket uygulamasıyla adı geçen ölçek ve işkolunda Suriyeli işçilerin emek piyasasına katılmasının etkilerini aydınlatacak bir veri setinin oluşturulması sağlanmıştır. Bu çalışma ile elde edilen bulgular sayesinde, Suriyeli işçilerin İstanbul ölçeğindeki tekstil işkolunu kapsayan emek piyasasına olan etkilerine dair geniş çerçeveli bir analiz yapılması mümkün olacaktır. Abstract In this study, the integration processes of the Syrian Arab Republic citizens to the Istanbul textile sector workforce/labour market, besides the main job seeking channels, wage differences and work experiences have been analysed. Following the intensification of the civil conflict in Syria after 2012, the number of Syrian refugees have risen to 2,7 million people, one fifth of them located in Istanbul. In that context, it is possible to argue that the Syrian refugee population in working age have been participating to the labour force in different sectors, thus creating an impact that cannot be overlooked. In this study, 600 questionnaires have been conducted with Turkish and Syrian textile workers in different districts of Istanbul where the textile manufacturing production is concentrated. With these questionnaires, a database is established which could shed light on to the processes of integration of the Syrian refugee labour. In that sense, with the findings of this work it is possible to make a broader analysis of the impact of the Syrian workers on the labour market in textile sector in Istanbul.
Bu çalışmada, Suriye’deki iç savaş sonrası ülkemize göç ederek geçici korunma statüsünde yaşamakt... more Bu çalışmada, Suriye’deki iç savaş sonrası ülkemize göç ederek geçici korunma statüsünde yaşamakta olan Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşlarının İstanbul ölçeğinde tekstil işkolu kapsamında işgücü/emek piyasasına dâhil olma süreçleri, iş bulma kanalları, ücretleri ve çalışma deneyimleri değerlendirilmektedir. Suriye’deki çatışma ortamının 2012’den itibaren yoğunlaşması ile ülkemizdeki Suriyeli sığınmacı nüfusu 2,7 milyona ulaşmışken bu nüfusun beşte birinden fazlası İstanbul ilinde bulunmaktadır. Bu bağlamda, ülkemizde bulunan çalışma çağındaki Suriyeli bireylerin farklı sektörlerde emek piyasasına katılarak önemli bir etki yarattıklarını tahmin etmek mümkündür. Çalışmada İstanbul’un tekstil sektörünün en yoğun olduğu ilçelerde Türkiyeli ve Suriyeli 600 işçi ile anket yapılmıştır. Anket uygulamasıyla adı geçen ölçek ve işkolunda Suriyeli işçilerin emek piyasasına katılmasının etkilerini aydınlatacak bir veri setinin oluşturulması sağlanmıştır. Bu çalışma ile elde edilen bulgular sayesinde, Suriyeli işçilerin İstanbul ölçeğindeki tekstil işkolunu kapsayan emek piyasasına olan etkilerine dair geniş çerçeveli bir analiz yapılması mümkün olacaktır.
Uploads
Papers by Cemal Salman
Abstract
In this study, the integration processes of the Syrian Arab Republic citizens to the Istanbul textile sector workforce/labour market, besides the main job seeking channels, wage differences and work experiences have been analysed. Following the intensification of the civil conflict in Syria after 2012, the number of Syrian refugees have risen to 2,7 million people, one fifth of them located in Istanbul. In that context, it is possible to argue that the Syrian refugee population in working age have been participating to the labour force in different sectors, thus creating an impact that cannot be overlooked. In this study, 600 questionnaires have been conducted with Turkish and Syrian textile workers in different districts of Istanbul where the textile manufacturing production is concentrated. With these questionnaires, a database is established which could shed light on to the processes of integration of the Syrian refugee labour. In that sense, with the findings of this work it is possible to make a broader analysis of the impact of the Syrian workers on the labour market in textile sector in Istanbul.