Movies and television programmes affect the travel behaviours of tourists and are seen as a part... more Movies and television programmes affect the travel behaviours of tourists and are seen as a part of destinations ’ image creating. It is also seen that there is lack of information about the effects of gastronomy tv programmes to travel behaviours in literature. In this study the effect of gastronomy tv programmes on travel decisions and the personal involvement inventories were analysed with empirical research design. The data were collected from 232 participants who watched a gastronomy tv programme which was recorded in a restaurant in Gaziantep through a questionary form with posttest in December, 2016. The findings show that gastronomy tv programmes have a positive effect on travel decisions. The more watching rate of these kinds of programmes increase, the more this positive effect. Besides it is concluded that the personal involvement inventory to gastronomy tv programme is more positive. The positive factors defining the personal involvement inventory are “creating relevance, valuable, attractive, involved and necessary”; negative factors are “common, dull, boring, meaningless and unnecessary”. The findings of this study support that gastronomy tv programmes have a place in film-induced tourism.
ÖZET
Günümüzde teknolojinin gelişimi ile birlikte kamu ve özel sektör kuruluşlarının halkla iliş... more ÖZET
Günümüzde teknolojinin gelişimi ile birlikte kamu ve özel sektör kuruluşlarının halkla ilişkilerde kullandığı yöntem, araç ve teknikler de değişmeye başlamıştır. Özel sektörün yanı sıra kamu kurum ve kuruluşları sosyal medyayı aktif olarak kullanmaktadır. Kurum adına yapılan çalışmaları kamuoyuyla paylaşmak, kamuoyu oluşturmak, kamuoyunu bilgilendirmek ve kamuoyunun desteğini alabilmek için sosyal medyayı kullanmak zorunlu hale gelmiştir. İletişim, etkileşim, geribildirim ve hedef kitleyi ikna etmek için aktif olarak kullanılan sosyal medyanın nasıl kullanıldığı da önemlidir. Sosyal medyayı aktif olarak kullanan kurumların günümüzde başarılı olma şansı daha fazladır. Her geçen gün gündem oluşturma özelliği ve etkisi giderek artan sosyal medyaya kurumların çok daha önem vermesi gerekmektedir. Bu çalışma sosyal medyanın tanıtım amaçlı nasıl kullanıldığını ortaya koymaya yöneliktir. Bu amaçla Kültür ve Turizm Bakanlığı ’nın Facebook, Twitter ve Youtube sayfaları incelenmiştir. Bakanlığın bu araçları nasıl ve ne amaçla kullandığını ortaya koymak için Eylül-Ekim 2016 tarihleri arasında sayfalar taranmıştır. Kodlama cetveli oluşturarak elde edilen veriler SPSS programında analiz edilmiş ve bulgular yorumlanmıştır. Çalışma sonucunda Bakanlığın sosyal medyayı kamuyu bilgilendirme çerçevesinde tek yönlü olarak kullandığı ve geribildirim yapmadığı belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Turizm, tanıtım, Kültür ve Turizm Bakanlığı, sosyal medya, Facebook, Twitter, Youtube
ABSTRACT
Methods, tools and techniques in public relations that public and private enterprises use has started to change associated with development of technology. From now onward, right along with private enterprises, public institutions and organizations also use social media actively. Using social media has become essential to share committed works with the public, to create public opinion, to inform public and to win support of public. How social media, which is used for communication, interaction, feedback and to convince target audience, is used also important. Chance to become successful of institutions which uses social media actively is more likely. Institutions should attach importance more to social media which its role of creating agenda and affect develop day by day. This study is aimed at how social media is used as publicity aimed. For this purpose, Facebook, Twitter, Youtube pages of Ministry of Culture and Tourism are examined. Between September and October of 2016, pages were scanned to reveal how and why the Ministry of Culture and Tourism uses these pages. Obtained data by creating coding scale were analyzed using SPSS and interpreted. As a result of study, it is determined that Ministry of Culture and Tourism uses social media one-sided as part of informing public and do not give feedback.
Keywords: Tourism, Publicity, Ministry of Culture and Tourism, Social Media, Facebook, Twitter, Youtube
ÖZET
Filmler ve televizyon programları turistlerin seyahat davranışlarını etkilemekle birlikte, ... more ÖZET
Filmler ve televizyon programları turistlerin seyahat davranışlarını etkilemekle birlikte, destinasyonların imaj oluşumunun bir parçası olarak görülmektedir. Bununla birlikte, yazında gastronomi TV programlarının seyahat davranışlarına olan etkileri hakkında bilgi eksikliğinin bulunduğu görülmektedir. Bu araştırmada, gastronomi TV programlarının seyahat kararları üzerindeki etkisi ve bu programlara yönelik kişisel ilgilenim düzeyleri deneysel araştırma deseniyle incelenmiştir. Araştırmanın verileri; Gaziantep ilinde bir restoranda çekilen bir gastronomi TV programını izleyen 232 katılımcıdan soru formu aracılığıyla yapılan son test ile 2016 Aralık ayında toplanmıştır. Bulgular, gastronomi TV programlarının seyahat kararları üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Bu tür programları izleme sıklıkları arttıkça bu olumlu etkide artmaktadır. Ayrıca, gastronomi TV programına bireysel ilgilenim düzeyinin daha çok olumlu yönde olduğu sonucu elde edilmiştir. Kişisel ilgilenim düzeylerini tanımlayan olumlu öğeler “ilgi yaratan, değerli, çekici, alakalı, gerekli ” olarak ortaya çıkarken; olumsuz öğeler ise “sıradan, donuk, sıkıcı, anlamsız, gerekli değil” öğelerinde toplanmıştır. Araştırmanın ortaya koyduğu sonuçlar gastronomi TV programlarının film kaynaklı turizm anlayışı içinde bir yere sahip olduğunu desteklemektedir.
Anahtar Kelimeler: Film Kaynaklı Turizm, Seyahat Kararı, Gastronomi TV Programı, Destinasyon İmajı, Gaziantep.
ABSTRACT
Movies and television programmes affect the travel behaviours of tourists and are seen as a part of destinations ’ image creating. It is also seen that there is lack of information about the effects of gastronomy tv programmes to travel behaviours in literature. In this study the effect of gastronomy tv programmes on travel decisions and the personal involvement inventories were analysed with empirical research design. The data were collected from 232 participants who watched a gastronomy tv programme which was recorded in a restaurant in Gaziantep through a questionary form with posttest in December, 2016. The findings show that gastronomy tv programmes have a positive effect on travel decisions. The more watching rate of these kinds of programmes increase, the more this positive effect. Besides it is concluded that the personal involvement inventory to gastronomy tv programme is more positive. The positive factors defining the personal involvement inventory are “creating relevance, valuable, attractive, involved and necessary”; negative factors are “common, dull, boring, meaningless and unnecessary”. The findings of this study support that gastronomy tv programmes have a place in film-induced tourism.
Keywords: Film-Induced tourism, Travel Decision, Gastronomy TV programme, Destination Image, Gaziantep.
Halkla ilişkilerin kamu ve özel sektörde giderek önemli hale gelmesiyle halkla ilişkiler eğitimi ... more Halkla ilişkilerin kamu ve özel sektörde giderek önemli hale gelmesiyle halkla ilişkiler eğitimi sorgulanmaya başlamış, eğitim programı ve içeriği hakkında ulusal ve uluslararası birçok dernek, akademisyen ve uygulayıcı görüş bildirmiş ancak halen bir uzlaşıya varılamamıştır. Devlet ve vakıf üniversitelerinde eğitimi devam eden 31 halkla ilişkiler bölümü vardır. Bunların 14'ü İstanbul'daki çeşitli üniversite kurumlarındadır. Bu veri alanın sektörle işbirliğini açıklamak için anlamlı bulunmuştur. Uygulama birimlerinin devlet üniversitelerinde sayıca fazla olması, vakıf üniversitelerinin sektöre yakınlığı nedeniyle uygulamalarını burada yapmalarıyla açıklanabilir. Lisansüstü programlar alana akademisyen yetiştirilmesi açısından önemlidir. Türkiye'de halka ilişkiler dalında 18 adet yüksek lisans ve 9 adet doktora programı vardır.18 devlet üniversitesinin sadece 7 adedinde profesör düzeyinde akademik personel olduğu görülmektedir. Vakıf üniversitelerinin 12 tanesinde profesör olmasına rağmen bu kadroların çoğu yarı zamanlı çalışmaktadır. Bu çalışmayla Türkiye'deki halkla ilişkiler lisans eğitimi hakkında genel bir değerlendirme yapılması amaçlanmıştır. Çalışma, alana ilişkin toplu bir veri sağlaması bakımından önemlidir. Araştırma kapsamında halkla ilişkiler bölümü olan 31 devlet ve vakıf üniversitesinin web sayfaları 01.10.2011-15.12.2011 tarihleri arasında incelenmiştir Çalışmanın web siteleri üzerinden yapılması ve bazı bölümlerin bilgilerine ulaşılamaması çalışmanın sınırlılığıdır. Araştırmada bölümlerin; kuruldukları bölgeler, yüksek lisans ve doktora programları, uygulama atölyeleri, eğitim kadroları ve lisans programlarının müfredatlarında zorunlu/seçmeli, teori/uygulama dersleri incelenmiştir. Çalışmamızda halkla ilişkiler lisans bölümlerinde zorunlu derslerin seçmeli derslere göre daha fazla olduğu görülmüştür. Lisans eğitimi boyunca bir öğrencinin alması gereken seçmeli ders sayısı, devlet üniversitelerinde vakıf üniversitelerinden daha fazladır. Formasyon derslerinin devlet üniversitelerinde ağırlıklı olduğu, vakıf üniversitelerinde ise sektöre yönelik ve piyasanın talep ettiği derslerin ağırlıklı olduğu görülmektedir. Anadolu, Ankara, Ege ve Selçuk üniversitelerinde formasyon derslerinin halen önemli olduğu tespit edilmiştir. Teorik ve uygulama derslerinin oranlarına bakıldığında aralarında bir denge olmadığı görülmüştür. Araştırma sonunda; iletişim fakültesi kurulmasına bazı kriterler getirilmesi, kadro ve teknik alt yapı tamamlanmadan bu bölümün açılmasına izin verilmemesi, ders içeriklerinin halkla ilişkilerin çok yönlü olduğu göz önünde bulundurularak zenginleştirilmesi önerilmiştir.
Kitle iletişim araçlarının en önemli işlevi toplumu bilgilendirmektir. Toplumda meydana gelen ve ... more Kitle iletişim araçlarının en önemli işlevi toplumu bilgilendirmektir. Toplumda meydana gelen ve rutin olayların dışında yer alan olağanüstü her durum haber niteliği taşır. Çocukların yer aldığı haberler de toplum tarafından ilgi çekici bulunduğu için önemlidir. Özellikle suça karışmış veya suç işlediği iddia edilen çocuk, medyada her zaman haber olarak yerini alır. Bu süreçte önemli olan çocuk ve suçun nasıl haberleştirildiğidir. Çünkü medya dolayımı ile oluşturulan haberin aktarılma şekli insanların çocuklarla ilgili konulara ya da sorunlara bakış açılarını ve düşüncelerini önemli ölçüde etkilemektedir. Araştırmalar çocuk konulu haberlerin birçoğunda, haberin sunumunun ve kullanılan haber dilinin çocukların sorunlarının çözümüne katkı sağlamak yerine onları damgaladığını göstermiştir. Çocukların korunmaya muhtaç varlıklar olması nedeniyle, suça yönelmiş çocuklarla ilgili haberler de dahil çocukları konu alan bütün haberlerin çocuk haklarına ve etik ilkelere bağlı yapılması, çocuğun korunması açısından önemlidir. Bu çalışmada 01 Ocak 2013– 01 Eylül 2014 tarihleri arasında Hürriyet, Zaman ve Cumhuriyet gazetelerinde yayınlanan çocuk ve suç konulu haberler incelenmiştir. Değerlendirmeye uygun bulunan 113 haber, içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. Çalışma sonucunda gazetelerin; çocukların kimlik bilgilerinin ve fotoğraflarının kullanılması, olayla ilgili görüşlerinin alınmaması, haber başlıklarının ve içeriklerinin damgalayıcı unsurlar içermesi gibi konularda yeterince özen göstermedikleri ve çocukların korunmasına yönelik birçok yasal ve etik düzenlemeye rağmen, suç işlediği iddia edilen çocuklarla ilgili haberlerde etik ilkelerin göz ardı edildiği görülmüştür. Oysa gazetelerin suç işlediği iddia edilen çocuklarla ilgili oluşturacağı algı, bu çocukların topluma kazandırılmasında oldukça etkilidir. Bu noktadan hareketle çocuk hakları ve gazetecilik etiği çerçevesinde yapılacak haberciliğin, toplumsal duyarlılığa ve dolayısıyla suça yönelmiş çocukların topluma kazandırılmasına katkı sağlayacağı söylenebilir.
Son aşama organ yetmezliği hastalıklarında tedavi edici bir alternatif olan organ nakli, hastalar... more Son aşama organ yetmezliği hastalıklarında tedavi edici bir alternatif olan organ nakli, hastalara yüksek düzeyde bir yaşam beklentisi sunmaktadır. Organ nakli yapılmasının önündeki en büyük engel, bekleme listelerindeki hasta sayısının giderek artmasına karşılık bağışçı sayısının çok düşük olmasıdır. Organ bağışı ve organ nakli oranlarında artışın sağlanabilmesinde medya oldukça etkilidir. Bu çalışmada amaç; gazete haberlerinin organ bağışı ve nakli konusunda toplumsal bilincin oluşturulmasındaki katkısını ortaya koymaktır. Çalışmada 01 Ocak 2014- 30 Temmuz 2015 tarihleri arasındaki Hürriyet, Sözcü ve Yenişafak gazeteleri ve eklerindeki 186 haber içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. Haberlerin %30,1’i birinci sayfadan verilmiştir, haberlerin %95,7’sinde fotoğraf kullanılmıştır, %53,2’haberde uzmanların açıklamalarına yer verilmiştir. %91,9 haberde organ bağışının önemine dair vurgu yapılırken, %6,5 haberde organ bağışı ile ilgili olumsuz içerik mevcuttur. Sonuç olarak gazetelerin organ bağışı konusuna önem verdikleri ancak haber içeriklerinde daha fazla bilgilendirmenin yer alması önerilmektedir.
İnsanlar iletişim kurmadan yaşamlarını sürdüremezler. İletişim her insan için kendini karşısındak... more İnsanlar iletişim kurmadan yaşamlarını sürdüremezler. İletişim her insan için kendini karşısındakine anlatabilmek, karşısındakini anlamak, başkalarını etkilemek ve başkalarından etkilenmek, sorunlara çözüm bulabilmek için şarttır. İyi bir iletişim, insanların her zaman ve her yerde doğru anlaşılmalarını gerektirir. Wilbur Schramm, “İnsan topluluğu ve davranışları ile ilgili her dalın iletişimle ilgilenmesi zorunludur,” der. Sağlık hizmetleri de iletişimin en yoğun ve en hassas yaşandığı alanlardan biridir. Sağlık çalışanları mesleklerinin gereği olarak sosyo-kültürel özellikleri birbirinden farklı hasta ve hasta yakınları ile sürekli iletişim kurmaktadır. Ancak bazı durumlarda bu iletişim süreci çeşitli nedenlerle doğru işlemez ve iletişim bozulur. İletişimin bozulması durumunda insanlar birbirleriyle çatışabilir, ilişkilerini bozabilir ve hatta şiddete yönelebilirler. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin arttığı günümüzde şiddetin nedenleri arasında yer alan sağlık çalışanı ile hasta veya hasta yakını iletişimi önemli yer tutmaktadır. Sağlık çalışanının kendisini anlamadığını veya kendisiyle ya da yakınıyla ilgilenmediğini düşünen hasta ve hasta yakını şiddete başvurarak çözüm bulmaya çalışmaktadır. Yaşanan şiddet sağlık çalışanı kadar hasta ve hasta yakınlarını, hastaneleri ve hastanenin üst yöneticilerini de olumsuz yönde etkilemektedir. Sağlık hizmet sektöründe çalışanların iletişim becerilerini geliştirmeleri ve tıp eğitimi sırasında sağlık iletişimi, çatışma ve öfke yönetimi, hasta ve hasta yakınlarıyla nasıl iletişim kurulur, kötü haber hastaya nasıl verilir, saldırgan hastalarla nasıl iletişim kurulur gibi konularda eğitim almaları önem arz etmektedir. Bu çalışmada sağlık çalışanı ile hasta veya hasta yakınları arasında iletişim eksikliği veya iletişimsizlik nedeniyle yaşanan şiddetin en aza indirilmesi veya yok edilmesi için sağlık çalışanı hasta iletişimi üzerine yapılan araştırmalar incelenmiş ve bu araştırmalardaki önerilere dikkat çekilmiştir.
Halkla ilişkiler, kurum ve kuruluşlar için hayati önem taşımaktadır. Halkla ilişkiler iletişim ça... more Halkla ilişkiler, kurum ve kuruluşlar için hayati önem taşımaktadır. Halkla ilişkiler iletişim çağı olarak adlandırılan günümüzde önemli bir yönetim fonksiyonudur Özellikle sağlık ve sağlık hizmeti sunumunda, insan yaşamının sürdürülmesinde, yaşam kalitesinin yaratılmasında ve korunmasında özel bir öneme sahiptir. Halkla ilişkiler, özellikle topluma sağlık hizmeti veren hastaneler için daha da önemli hale gelmektedir. Halkla ilişkiler, hastanenin tanıtımında, iyi bir imaj ve itibar sahibi olmasında, diğer kurumlarla iyi ilişkiler kurulmasında, hizmet içi eğitimlerde ve kriz durumlarında önemli bir görevi yerine getirmektedir. Bir hastanenin olumlu bir imaja sahip olması o hastane çalışanlarını da olumlu yönde etkileyecektir. Bu olumlu itibar ve imaj için halkla ilişkiler biriminin de sağlık çalışanları ve hastane yöneticileri tarafından fark edilmesi ve birime gereken desteğin verilmesi önemli olmaktadır. Bu çalışma sağlık çalışanlarının halkla ilişkiler faaliyetlerini nasıl algıladıkları, halkla ilişkiler hakkında neler bildikleri ve halkla ilişkiler hakkında ne düşündüklerini ortaya koymaya yöneliktir. Bu amaçla bir üniversite hastanesinde çalışan 233 sağlık çalışanına oluşturulan anket soruları yöneltilmiş, veriler sayısallaştırılarak istatistik paket programında analizler gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmada hastane çalışanlarının yüzde 15,0'inin hastanedeki halkla ilişkiler biriminden haberdar olmadığı tespit edilmiştir. Hastanelerde halkla ilişkiler biriminin gerekliliğine yüzde 82,0 (191 kişi) oranında sağlık çalışanı inanırken, yüzde 9,9 (23 kişi) sağlık çalışanı fikirlerinin olmadığını ve yüzde 8,2 (19 kişi) sağlık çalışanı ise halkla ilişkiler biriminin gerekli olmadığını belirtmiştir. Elde edilen veriler göz önünde bulundurularak hastanede görev yapanların önemli bir kesiminin halkla ilişkiler birimi hakkında yeterince bilgi sahibi olmadığı, dolayısıyla kurum içi halkla ilişkilere daha fazla ihtiyaç duyulduğu sonucu çıkmaktadır. Sağlık çalışanlarının halkla ilişkiler birimini doğru anlayıp, doğru kullanması halkla ilişkiler biriminin başarılı çalışmalar yapması için önemlidir. Halkla ilişkiler biriminin de sağlık çalışanlarına yönelik çalışmalar gerçekleştirmesi kurum içindeki varlığının farkına varılması açısından da önem taşımaktadır. Sağlık çalışanlarının büyük çoğunluğu halkla ilişkiler biriminin başhekime bağlı çalışması gerektiğini belirterek, halkla ilişkilerin hastane yöneticisi ile çalışmasını uygun görmüştür. Bu durum halkla ilişkiler biriminin hastanenin en üst yöneticisi ile çalışması bakımından önemlidir.
Organ bağışı oranlarında istenilen düzeye ulaşabilmek için bireysel ve toplumsal bilincin oluştur... more Organ bağışı oranlarında istenilen düzeye ulaşabilmek için bireysel ve toplumsal bilincin oluşturulması önemli ve gereklidir. Organ bağışı konusunda halkı bilinçlendirmek ve bu konudaki duyarlılığı artırmak için birçok kurum ve kuruluş tarafından kampanya, seminer, konferans, eğitim toplantıları ve kamu spotları gibi çeşitli etkinlikler yapılmaktadır. Bu çalışma, Sağlık Bakanlığı ve Sivil Toplum Kuruluşları'nın organ bağışı ile ilgili hazırladıkları kamu spotlarının öğrenciler üzerinde farkındalık ve tutum değişikliği oluşturup oluşturmadığını belirlemeye yöneliktir. Söz konusu kamu spotlarının farkındalık ve tutum değişikliği yaratma etkisi Selçuk Üniversitesi, Uşak Üniversitesi ve Gaziantep Üniversitesi’nde eğitim gören öğrenciler üzerinde gerçekleştirilen bir anket çalışması ile ölçülmüştür. Çalışmadan elde edilen veriler, SPSS 22.0 programı kullanılarak yapılan t Testi, Chi-Square ve frekans analizleri sonucunda değerlendirilmiştir. Çalışma sonucunda organ bağışı ile ilgili kamu spotlarından öğrencilerin haberdar olma düzeylerinin düşük olduğu, daha çok sigarayı bırakmaya yönelik kamu spotlarının farkındalık oluşturduğu ve kamu spotlarının öğrencileri organ bağışı konusunda yeteri kadar ikna edemediği belirlenmiştir.
Siyasal partiler, seçim dönemlerinde seçmenlerine yönelik siyasal iletişim stratejilerini etkin b... more Siyasal partiler, seçim dönemlerinde seçmenlerine yönelik siyasal iletişim stratejilerini etkin bir şekilde kullanarak seçmenlerin oylarını kazanmak için birçok çalışmada bulunmaktadır. Parti bildirgeleri de partilerin vaatlerini seçmenlere duyurdukları iletişim yollarından biridir. Her parti kendi ideolojik anlayışına göre seçim bildirgesini hazırlayıp iktidara geldiğinde yapacakları çalışmaları hedef kitlesine duyurur. Kadın seçmenler de bu hedef kitle içerisindedir. Partiler, kadın seçmene yönelik çeşitli vaatlerde bulunmakta, gündemdeki kadın sorunlarına değinmekte veya kadın sorunlarını gündeme getirmektedir. Bu çalışma AKP, CHP, MHP ve HDP'nin 2015 yılı seçim bildirgesinde yer alan kadın politikalarını incelemeye yöneliktir. Çalışmada, 4 partinin seçim bildirgelerinde kadın politikası nasıl ele alınmış, hangi konular ön plana çıkarılmış, nelere dikkat çekilmiş, kadın, partiler tarafından politikada nasıl konumlandırılmış ve partiler arasındaki farklılıklar belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışma kapsamında seçim bildirgelerinde kadına yönelik metinler incelenmiş ve analiz edilmiştir. AKP, CHP, MHP ve HDP’nin seçim bildirgelerinde eğitimden iş hayatına, siyasetten toplumsal yaşama ve şiddetten erken yaşta kadınların evlendirilmesine kadar birçok konuda benzer ya da yakın tutumlar ve söylemler ürettiği dikkat çekmektedir. Partilerin söylem yapılarını her ne kadar ideolojik yapıları etkilese de, toplumsal yapının ve kamuoyunun önemli olarak gördüğü konuların temel alındığı ortaya çıkmaktadır. Partilerin, aynı konularda farklı stratejiler geliştirerek kadın sorunlarına çözüm ürettikleri de dikkat çekmektedir.
Public Relations and Advertising Theories: Concepts and Practices , 2018
The main goal of this book is to draw attention to possible applications of public relations and ... more The main goal of this book is to draw attention to possible applications of public relations and advertising theories. The authors aim to present a new perspective for public relations and advertising research, claiming that it is worth looking at what theories are used in public relations and advertising space. This book provides an overview of key studies and contributions to the theories, as well as explores how the theoretical concepts can be applied in public relations. The practical solutions set out in this book focus on various public and private sectors. The studies analysed and the applications proposed are particularly valuable in terms of how public relations and advertising theories respond in practice. For this reason, this book will be an important work both for academics and practitioners working in the field of public relations and advertising.
It is a valuable academic work that contains extended abstracts of the academic studies presented... more It is a valuable academic work that contains extended abstracts of the academic studies presented within the scope of Innovation and Global Issues Congress I in Patara Antique city by InGlobe Academy and includes multidisciplinary studies.
Extended Abstracts Book of Innovation and Global Issues Congress 1.
Halkla iliskiler, kurum ve kuruluslar icin hayati onem tasimaktadir. Halkla iliskiler iletisim ca... more Halkla iliskiler, kurum ve kuruluslar icin hayati onem tasimaktadir. Halkla iliskiler iletisim cagi olarak adlandirilan gunumuzde onemli bir yonetim fonksiyonudur Ozellikle saglik ve saglik hizmeti sunumunda, insan yasaminin surdurulmesinde, yasam kalitesinin yaratilmasinda ve korunmasinda ozel bir oneme sahiptir. Halkla iliskiler, ozellikle topluma saglik hizmeti veren hastaneler icin daha da onemli hale gelmektedir. Halkla iliskiler, hastanenin tanitiminda, iyi bir imaj ve itibar sahibi olmasinda, diger kurumlarla iyi iliskiler kurulmasinda, hizmet ici egitimlerde ve kriz durumlarinda onemli bir gorevi yerine getirmektedir. Bir hastanenin olumlu bir imaja sahip olmasi o hastane calisanlarini da olumlu yonde etkileyecektir. Bu olumlu itibar ve imaj icin halkla iliskiler biriminin de saglik calisanlari ve hastane yoneticileri tarafindan fark edilmesi ve birime gereken destegin verilmesi onemli olmaktadir. Bu calisma saglik calisanlarinin halkla iliskiler faaliyetlerini nasil algilad...
IRKCI REKLAMLARA YONELIK TUKETICI TUTUMUNUN SATIN ALMA DAVRANIŞINDAKI ROLU UZERINE BIR ARAŞTIRMA(... more IRKCI REKLAMLARA YONELIK TUKETICI TUTUMUNUN SATIN ALMA DAVRANIŞINDAKI ROLU UZERINE BIR ARAŞTIRMA( [1] ) Yuksek Lisans Ogrencisi Dudu OZTURK * * Dr. Ogretim Uyesi Ozlem DUĞAN * ** OZET Gunumuzde hakkinda en fazla konusulan iletisim araclarindan biri de reklamlardir. Reklam, kitle iletisim araclarini kullanarak hedef kitlesine mesaji ulastirmaktadir. Ancak bazi markalar reklamlarini hedef kitleye ulastirirken hedef kitlenin ozelliklerinin iyi analiz edilmemesi nedeniyle krizlerle karsi karsiya kalabilmektedir. Bu durumda markalar, hedef kitlenin begenisini kazanmak isterken tepkisi ile karsilasmaktadir. Hedef kitlenin tepkisini ceken reklam konularindan biri de irkcilik konusudur. Kamuoyu ve ozellikle hedef kitle tarafindan irkcilik yaptigi gerekcesiyle bazi markalarin reklamlari tepki almaktadir. Bu durumda markalar reklamlarini yayindan kaldirmakta, hedef kitleden ozur dilemekte ve reklamda verilmek istenen mesajin yanlis anlasildigi belirtilmektedir. Marka bu surecte imajini tekrar...
Bu calisma is ilanlari siteleri uzerinden sektorun bakis acisi ve halkla iliskilerden beklentiler... more Bu calisma is ilanlari siteleri uzerinden sektorun bakis acisi ve halkla iliskilerden beklentileri uzerinden degerlendirilmistir. Calisma kapsaminda Turkiye'de faaliyet gosteren 3 is ilani sitesi ile ABD'deki 3 is ilani sitesi incelenmistir. Calisma sonucunda Turkiye'deki ilanlarin % 27,7'sinde ilan basliginin ve aranan pozisyonun "Halkla iliskiler Personeli/Elemani/Gorevlisi" oldugu ve bu pozisyondaki bir calisandan iletisim becerisi gelismis, iyi gorunumlu, iyi konusan ve bilgisayar becerisine sahip olma gibi spesifik olmayan niteliklerin arandigi; ABD ilanlarinda ise % 53,3 "Halkla Iliskiler Kooridinatoru/Muduru" basliginda iletisim becerisi gelismis, takim calismasina uygun, caliskan, yazma ve sunum becerisi gelismis, medya iliskilerini yurutebilen, stratejik planlama becerisine sahip olma gibi ozelliklerin arandigi gorulmektedir. ABD ilanlarinin hicbirinde cinsiyetin belirtilmedigi, Turkiye'deki % 28,8 ilanda kadin calisan arandigi belirl...
Kurumlar günümüzde imajlarına eskisinden çok daha fazla önem ve değer vermeye başlamışlardır. İma... more Kurumlar günümüzde imajlarına eskisinden çok daha fazla önem ve değer vermeye başlamışlardır. İmaj unsuru kurumun yaptığı çalışmalarla paydaşlarla nasıl bir iletişim strateji uyguladığını ortaya koyan önemli bir göstergedir. Kurumun imajını doğru oluşturmak ve sürdürmek için ölçümünü doğru yapmak gerekir. Farklı yaklaşımlarla kurumsal imaj ölçümlemeleri yapılabilmektedir. Söz konusu yaklaşımlardan birisi de kişiselleştirme benzetmeleri kullanılarak kurumsal kişilik skalaları ile kurumsal imaj ölçümünün yapılmasıdır. Bu çalışmada kurumun en önemli paydaşlarından birisi olarak görülen iç paydaşların kurumsal imaj ve kurumsal kişilik ölçekleri üzerinden kurumun algısı ortaya konulmuştur. Akademik personel, idari personel ve öğrencilerden oluşan toplam 378 kişilik katılımcı grubundan araştırma soru formu ile elde edilen veriler üzerinde, SPSS 23 istatistik programı ile t-testi, ANOVA testi, korelasyon ve regresyon testleri gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın sonucuna göre iç paydaş gruplar...
Movies and television programmes affect the travel behaviours of tourists and are seen as a part... more Movies and television programmes affect the travel behaviours of tourists and are seen as a part of destinations ’ image creating. It is also seen that there is lack of information about the effects of gastronomy tv programmes to travel behaviours in literature. In this study the effect of gastronomy tv programmes on travel decisions and the personal involvement inventories were analysed with empirical research design. The data were collected from 232 participants who watched a gastronomy tv programme which was recorded in a restaurant in Gaziantep through a questionary form with posttest in December, 2016. The findings show that gastronomy tv programmes have a positive effect on travel decisions. The more watching rate of these kinds of programmes increase, the more this positive effect. Besides it is concluded that the personal involvement inventory to gastronomy tv programme is more positive. The positive factors defining the personal involvement inventory are “creating relevance, valuable, attractive, involved and necessary”; negative factors are “common, dull, boring, meaningless and unnecessary”. The findings of this study support that gastronomy tv programmes have a place in film-induced tourism.
ÖZET
Günümüzde teknolojinin gelişimi ile birlikte kamu ve özel sektör kuruluşlarının halkla iliş... more ÖZET
Günümüzde teknolojinin gelişimi ile birlikte kamu ve özel sektör kuruluşlarının halkla ilişkilerde kullandığı yöntem, araç ve teknikler de değişmeye başlamıştır. Özel sektörün yanı sıra kamu kurum ve kuruluşları sosyal medyayı aktif olarak kullanmaktadır. Kurum adına yapılan çalışmaları kamuoyuyla paylaşmak, kamuoyu oluşturmak, kamuoyunu bilgilendirmek ve kamuoyunun desteğini alabilmek için sosyal medyayı kullanmak zorunlu hale gelmiştir. İletişim, etkileşim, geribildirim ve hedef kitleyi ikna etmek için aktif olarak kullanılan sosyal medyanın nasıl kullanıldığı da önemlidir. Sosyal medyayı aktif olarak kullanan kurumların günümüzde başarılı olma şansı daha fazladır. Her geçen gün gündem oluşturma özelliği ve etkisi giderek artan sosyal medyaya kurumların çok daha önem vermesi gerekmektedir. Bu çalışma sosyal medyanın tanıtım amaçlı nasıl kullanıldığını ortaya koymaya yöneliktir. Bu amaçla Kültür ve Turizm Bakanlığı ’nın Facebook, Twitter ve Youtube sayfaları incelenmiştir. Bakanlığın bu araçları nasıl ve ne amaçla kullandığını ortaya koymak için Eylül-Ekim 2016 tarihleri arasında sayfalar taranmıştır. Kodlama cetveli oluşturarak elde edilen veriler SPSS programında analiz edilmiş ve bulgular yorumlanmıştır. Çalışma sonucunda Bakanlığın sosyal medyayı kamuyu bilgilendirme çerçevesinde tek yönlü olarak kullandığı ve geribildirim yapmadığı belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Turizm, tanıtım, Kültür ve Turizm Bakanlığı, sosyal medya, Facebook, Twitter, Youtube
ABSTRACT
Methods, tools and techniques in public relations that public and private enterprises use has started to change associated with development of technology. From now onward, right along with private enterprises, public institutions and organizations also use social media actively. Using social media has become essential to share committed works with the public, to create public opinion, to inform public and to win support of public. How social media, which is used for communication, interaction, feedback and to convince target audience, is used also important. Chance to become successful of institutions which uses social media actively is more likely. Institutions should attach importance more to social media which its role of creating agenda and affect develop day by day. This study is aimed at how social media is used as publicity aimed. For this purpose, Facebook, Twitter, Youtube pages of Ministry of Culture and Tourism are examined. Between September and October of 2016, pages were scanned to reveal how and why the Ministry of Culture and Tourism uses these pages. Obtained data by creating coding scale were analyzed using SPSS and interpreted. As a result of study, it is determined that Ministry of Culture and Tourism uses social media one-sided as part of informing public and do not give feedback.
Keywords: Tourism, Publicity, Ministry of Culture and Tourism, Social Media, Facebook, Twitter, Youtube
ÖZET
Filmler ve televizyon programları turistlerin seyahat davranışlarını etkilemekle birlikte, ... more ÖZET
Filmler ve televizyon programları turistlerin seyahat davranışlarını etkilemekle birlikte, destinasyonların imaj oluşumunun bir parçası olarak görülmektedir. Bununla birlikte, yazında gastronomi TV programlarının seyahat davranışlarına olan etkileri hakkında bilgi eksikliğinin bulunduğu görülmektedir. Bu araştırmada, gastronomi TV programlarının seyahat kararları üzerindeki etkisi ve bu programlara yönelik kişisel ilgilenim düzeyleri deneysel araştırma deseniyle incelenmiştir. Araştırmanın verileri; Gaziantep ilinde bir restoranda çekilen bir gastronomi TV programını izleyen 232 katılımcıdan soru formu aracılığıyla yapılan son test ile 2016 Aralık ayında toplanmıştır. Bulgular, gastronomi TV programlarının seyahat kararları üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Bu tür programları izleme sıklıkları arttıkça bu olumlu etkide artmaktadır. Ayrıca, gastronomi TV programına bireysel ilgilenim düzeyinin daha çok olumlu yönde olduğu sonucu elde edilmiştir. Kişisel ilgilenim düzeylerini tanımlayan olumlu öğeler “ilgi yaratan, değerli, çekici, alakalı, gerekli ” olarak ortaya çıkarken; olumsuz öğeler ise “sıradan, donuk, sıkıcı, anlamsız, gerekli değil” öğelerinde toplanmıştır. Araştırmanın ortaya koyduğu sonuçlar gastronomi TV programlarının film kaynaklı turizm anlayışı içinde bir yere sahip olduğunu desteklemektedir.
Anahtar Kelimeler: Film Kaynaklı Turizm, Seyahat Kararı, Gastronomi TV Programı, Destinasyon İmajı, Gaziantep.
ABSTRACT
Movies and television programmes affect the travel behaviours of tourists and are seen as a part of destinations ’ image creating. It is also seen that there is lack of information about the effects of gastronomy tv programmes to travel behaviours in literature. In this study the effect of gastronomy tv programmes on travel decisions and the personal involvement inventories were analysed with empirical research design. The data were collected from 232 participants who watched a gastronomy tv programme which was recorded in a restaurant in Gaziantep through a questionary form with posttest in December, 2016. The findings show that gastronomy tv programmes have a positive effect on travel decisions. The more watching rate of these kinds of programmes increase, the more this positive effect. Besides it is concluded that the personal involvement inventory to gastronomy tv programme is more positive. The positive factors defining the personal involvement inventory are “creating relevance, valuable, attractive, involved and necessary”; negative factors are “common, dull, boring, meaningless and unnecessary”. The findings of this study support that gastronomy tv programmes have a place in film-induced tourism.
Keywords: Film-Induced tourism, Travel Decision, Gastronomy TV programme, Destination Image, Gaziantep.
Halkla ilişkilerin kamu ve özel sektörde giderek önemli hale gelmesiyle halkla ilişkiler eğitimi ... more Halkla ilişkilerin kamu ve özel sektörde giderek önemli hale gelmesiyle halkla ilişkiler eğitimi sorgulanmaya başlamış, eğitim programı ve içeriği hakkında ulusal ve uluslararası birçok dernek, akademisyen ve uygulayıcı görüş bildirmiş ancak halen bir uzlaşıya varılamamıştır. Devlet ve vakıf üniversitelerinde eğitimi devam eden 31 halkla ilişkiler bölümü vardır. Bunların 14'ü İstanbul'daki çeşitli üniversite kurumlarındadır. Bu veri alanın sektörle işbirliğini açıklamak için anlamlı bulunmuştur. Uygulama birimlerinin devlet üniversitelerinde sayıca fazla olması, vakıf üniversitelerinin sektöre yakınlığı nedeniyle uygulamalarını burada yapmalarıyla açıklanabilir. Lisansüstü programlar alana akademisyen yetiştirilmesi açısından önemlidir. Türkiye'de halka ilişkiler dalında 18 adet yüksek lisans ve 9 adet doktora programı vardır.18 devlet üniversitesinin sadece 7 adedinde profesör düzeyinde akademik personel olduğu görülmektedir. Vakıf üniversitelerinin 12 tanesinde profesör olmasına rağmen bu kadroların çoğu yarı zamanlı çalışmaktadır. Bu çalışmayla Türkiye'deki halkla ilişkiler lisans eğitimi hakkında genel bir değerlendirme yapılması amaçlanmıştır. Çalışma, alana ilişkin toplu bir veri sağlaması bakımından önemlidir. Araştırma kapsamında halkla ilişkiler bölümü olan 31 devlet ve vakıf üniversitesinin web sayfaları 01.10.2011-15.12.2011 tarihleri arasında incelenmiştir Çalışmanın web siteleri üzerinden yapılması ve bazı bölümlerin bilgilerine ulaşılamaması çalışmanın sınırlılığıdır. Araştırmada bölümlerin; kuruldukları bölgeler, yüksek lisans ve doktora programları, uygulama atölyeleri, eğitim kadroları ve lisans programlarının müfredatlarında zorunlu/seçmeli, teori/uygulama dersleri incelenmiştir. Çalışmamızda halkla ilişkiler lisans bölümlerinde zorunlu derslerin seçmeli derslere göre daha fazla olduğu görülmüştür. Lisans eğitimi boyunca bir öğrencinin alması gereken seçmeli ders sayısı, devlet üniversitelerinde vakıf üniversitelerinden daha fazladır. Formasyon derslerinin devlet üniversitelerinde ağırlıklı olduğu, vakıf üniversitelerinde ise sektöre yönelik ve piyasanın talep ettiği derslerin ağırlıklı olduğu görülmektedir. Anadolu, Ankara, Ege ve Selçuk üniversitelerinde formasyon derslerinin halen önemli olduğu tespit edilmiştir. Teorik ve uygulama derslerinin oranlarına bakıldığında aralarında bir denge olmadığı görülmüştür. Araştırma sonunda; iletişim fakültesi kurulmasına bazı kriterler getirilmesi, kadro ve teknik alt yapı tamamlanmadan bu bölümün açılmasına izin verilmemesi, ders içeriklerinin halkla ilişkilerin çok yönlü olduğu göz önünde bulundurularak zenginleştirilmesi önerilmiştir.
Kitle iletişim araçlarının en önemli işlevi toplumu bilgilendirmektir. Toplumda meydana gelen ve ... more Kitle iletişim araçlarının en önemli işlevi toplumu bilgilendirmektir. Toplumda meydana gelen ve rutin olayların dışında yer alan olağanüstü her durum haber niteliği taşır. Çocukların yer aldığı haberler de toplum tarafından ilgi çekici bulunduğu için önemlidir. Özellikle suça karışmış veya suç işlediği iddia edilen çocuk, medyada her zaman haber olarak yerini alır. Bu süreçte önemli olan çocuk ve suçun nasıl haberleştirildiğidir. Çünkü medya dolayımı ile oluşturulan haberin aktarılma şekli insanların çocuklarla ilgili konulara ya da sorunlara bakış açılarını ve düşüncelerini önemli ölçüde etkilemektedir. Araştırmalar çocuk konulu haberlerin birçoğunda, haberin sunumunun ve kullanılan haber dilinin çocukların sorunlarının çözümüne katkı sağlamak yerine onları damgaladığını göstermiştir. Çocukların korunmaya muhtaç varlıklar olması nedeniyle, suça yönelmiş çocuklarla ilgili haberler de dahil çocukları konu alan bütün haberlerin çocuk haklarına ve etik ilkelere bağlı yapılması, çocuğun korunması açısından önemlidir. Bu çalışmada 01 Ocak 2013– 01 Eylül 2014 tarihleri arasında Hürriyet, Zaman ve Cumhuriyet gazetelerinde yayınlanan çocuk ve suç konulu haberler incelenmiştir. Değerlendirmeye uygun bulunan 113 haber, içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. Çalışma sonucunda gazetelerin; çocukların kimlik bilgilerinin ve fotoğraflarının kullanılması, olayla ilgili görüşlerinin alınmaması, haber başlıklarının ve içeriklerinin damgalayıcı unsurlar içermesi gibi konularda yeterince özen göstermedikleri ve çocukların korunmasına yönelik birçok yasal ve etik düzenlemeye rağmen, suç işlediği iddia edilen çocuklarla ilgili haberlerde etik ilkelerin göz ardı edildiği görülmüştür. Oysa gazetelerin suç işlediği iddia edilen çocuklarla ilgili oluşturacağı algı, bu çocukların topluma kazandırılmasında oldukça etkilidir. Bu noktadan hareketle çocuk hakları ve gazetecilik etiği çerçevesinde yapılacak haberciliğin, toplumsal duyarlılığa ve dolayısıyla suça yönelmiş çocukların topluma kazandırılmasına katkı sağlayacağı söylenebilir.
Son aşama organ yetmezliği hastalıklarında tedavi edici bir alternatif olan organ nakli, hastalar... more Son aşama organ yetmezliği hastalıklarında tedavi edici bir alternatif olan organ nakli, hastalara yüksek düzeyde bir yaşam beklentisi sunmaktadır. Organ nakli yapılmasının önündeki en büyük engel, bekleme listelerindeki hasta sayısının giderek artmasına karşılık bağışçı sayısının çok düşük olmasıdır. Organ bağışı ve organ nakli oranlarında artışın sağlanabilmesinde medya oldukça etkilidir. Bu çalışmada amaç; gazete haberlerinin organ bağışı ve nakli konusunda toplumsal bilincin oluşturulmasındaki katkısını ortaya koymaktır. Çalışmada 01 Ocak 2014- 30 Temmuz 2015 tarihleri arasındaki Hürriyet, Sözcü ve Yenişafak gazeteleri ve eklerindeki 186 haber içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. Haberlerin %30,1’i birinci sayfadan verilmiştir, haberlerin %95,7’sinde fotoğraf kullanılmıştır, %53,2’haberde uzmanların açıklamalarına yer verilmiştir. %91,9 haberde organ bağışının önemine dair vurgu yapılırken, %6,5 haberde organ bağışı ile ilgili olumsuz içerik mevcuttur. Sonuç olarak gazetelerin organ bağışı konusuna önem verdikleri ancak haber içeriklerinde daha fazla bilgilendirmenin yer alması önerilmektedir.
İnsanlar iletişim kurmadan yaşamlarını sürdüremezler. İletişim her insan için kendini karşısındak... more İnsanlar iletişim kurmadan yaşamlarını sürdüremezler. İletişim her insan için kendini karşısındakine anlatabilmek, karşısındakini anlamak, başkalarını etkilemek ve başkalarından etkilenmek, sorunlara çözüm bulabilmek için şarttır. İyi bir iletişim, insanların her zaman ve her yerde doğru anlaşılmalarını gerektirir. Wilbur Schramm, “İnsan topluluğu ve davranışları ile ilgili her dalın iletişimle ilgilenmesi zorunludur,” der. Sağlık hizmetleri de iletişimin en yoğun ve en hassas yaşandığı alanlardan biridir. Sağlık çalışanları mesleklerinin gereği olarak sosyo-kültürel özellikleri birbirinden farklı hasta ve hasta yakınları ile sürekli iletişim kurmaktadır. Ancak bazı durumlarda bu iletişim süreci çeşitli nedenlerle doğru işlemez ve iletişim bozulur. İletişimin bozulması durumunda insanlar birbirleriyle çatışabilir, ilişkilerini bozabilir ve hatta şiddete yönelebilirler. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin arttığı günümüzde şiddetin nedenleri arasında yer alan sağlık çalışanı ile hasta veya hasta yakını iletişimi önemli yer tutmaktadır. Sağlık çalışanının kendisini anlamadığını veya kendisiyle ya da yakınıyla ilgilenmediğini düşünen hasta ve hasta yakını şiddete başvurarak çözüm bulmaya çalışmaktadır. Yaşanan şiddet sağlık çalışanı kadar hasta ve hasta yakınlarını, hastaneleri ve hastanenin üst yöneticilerini de olumsuz yönde etkilemektedir. Sağlık hizmet sektöründe çalışanların iletişim becerilerini geliştirmeleri ve tıp eğitimi sırasında sağlık iletişimi, çatışma ve öfke yönetimi, hasta ve hasta yakınlarıyla nasıl iletişim kurulur, kötü haber hastaya nasıl verilir, saldırgan hastalarla nasıl iletişim kurulur gibi konularda eğitim almaları önem arz etmektedir. Bu çalışmada sağlık çalışanı ile hasta veya hasta yakınları arasında iletişim eksikliği veya iletişimsizlik nedeniyle yaşanan şiddetin en aza indirilmesi veya yok edilmesi için sağlık çalışanı hasta iletişimi üzerine yapılan araştırmalar incelenmiş ve bu araştırmalardaki önerilere dikkat çekilmiştir.
Halkla ilişkiler, kurum ve kuruluşlar için hayati önem taşımaktadır. Halkla ilişkiler iletişim ça... more Halkla ilişkiler, kurum ve kuruluşlar için hayati önem taşımaktadır. Halkla ilişkiler iletişim çağı olarak adlandırılan günümüzde önemli bir yönetim fonksiyonudur Özellikle sağlık ve sağlık hizmeti sunumunda, insan yaşamının sürdürülmesinde, yaşam kalitesinin yaratılmasında ve korunmasında özel bir öneme sahiptir. Halkla ilişkiler, özellikle topluma sağlık hizmeti veren hastaneler için daha da önemli hale gelmektedir. Halkla ilişkiler, hastanenin tanıtımında, iyi bir imaj ve itibar sahibi olmasında, diğer kurumlarla iyi ilişkiler kurulmasında, hizmet içi eğitimlerde ve kriz durumlarında önemli bir görevi yerine getirmektedir. Bir hastanenin olumlu bir imaja sahip olması o hastane çalışanlarını da olumlu yönde etkileyecektir. Bu olumlu itibar ve imaj için halkla ilişkiler biriminin de sağlık çalışanları ve hastane yöneticileri tarafından fark edilmesi ve birime gereken desteğin verilmesi önemli olmaktadır. Bu çalışma sağlık çalışanlarının halkla ilişkiler faaliyetlerini nasıl algıladıkları, halkla ilişkiler hakkında neler bildikleri ve halkla ilişkiler hakkında ne düşündüklerini ortaya koymaya yöneliktir. Bu amaçla bir üniversite hastanesinde çalışan 233 sağlık çalışanına oluşturulan anket soruları yöneltilmiş, veriler sayısallaştırılarak istatistik paket programında analizler gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmada hastane çalışanlarının yüzde 15,0'inin hastanedeki halkla ilişkiler biriminden haberdar olmadığı tespit edilmiştir. Hastanelerde halkla ilişkiler biriminin gerekliliğine yüzde 82,0 (191 kişi) oranında sağlık çalışanı inanırken, yüzde 9,9 (23 kişi) sağlık çalışanı fikirlerinin olmadığını ve yüzde 8,2 (19 kişi) sağlık çalışanı ise halkla ilişkiler biriminin gerekli olmadığını belirtmiştir. Elde edilen veriler göz önünde bulundurularak hastanede görev yapanların önemli bir kesiminin halkla ilişkiler birimi hakkında yeterince bilgi sahibi olmadığı, dolayısıyla kurum içi halkla ilişkilere daha fazla ihtiyaç duyulduğu sonucu çıkmaktadır. Sağlık çalışanlarının halkla ilişkiler birimini doğru anlayıp, doğru kullanması halkla ilişkiler biriminin başarılı çalışmalar yapması için önemlidir. Halkla ilişkiler biriminin de sağlık çalışanlarına yönelik çalışmalar gerçekleştirmesi kurum içindeki varlığının farkına varılması açısından da önem taşımaktadır. Sağlık çalışanlarının büyük çoğunluğu halkla ilişkiler biriminin başhekime bağlı çalışması gerektiğini belirterek, halkla ilişkilerin hastane yöneticisi ile çalışmasını uygun görmüştür. Bu durum halkla ilişkiler biriminin hastanenin en üst yöneticisi ile çalışması bakımından önemlidir.
Organ bağışı oranlarında istenilen düzeye ulaşabilmek için bireysel ve toplumsal bilincin oluştur... more Organ bağışı oranlarında istenilen düzeye ulaşabilmek için bireysel ve toplumsal bilincin oluşturulması önemli ve gereklidir. Organ bağışı konusunda halkı bilinçlendirmek ve bu konudaki duyarlılığı artırmak için birçok kurum ve kuruluş tarafından kampanya, seminer, konferans, eğitim toplantıları ve kamu spotları gibi çeşitli etkinlikler yapılmaktadır. Bu çalışma, Sağlık Bakanlığı ve Sivil Toplum Kuruluşları'nın organ bağışı ile ilgili hazırladıkları kamu spotlarının öğrenciler üzerinde farkındalık ve tutum değişikliği oluşturup oluşturmadığını belirlemeye yöneliktir. Söz konusu kamu spotlarının farkındalık ve tutum değişikliği yaratma etkisi Selçuk Üniversitesi, Uşak Üniversitesi ve Gaziantep Üniversitesi’nde eğitim gören öğrenciler üzerinde gerçekleştirilen bir anket çalışması ile ölçülmüştür. Çalışmadan elde edilen veriler, SPSS 22.0 programı kullanılarak yapılan t Testi, Chi-Square ve frekans analizleri sonucunda değerlendirilmiştir. Çalışma sonucunda organ bağışı ile ilgili kamu spotlarından öğrencilerin haberdar olma düzeylerinin düşük olduğu, daha çok sigarayı bırakmaya yönelik kamu spotlarının farkındalık oluşturduğu ve kamu spotlarının öğrencileri organ bağışı konusunda yeteri kadar ikna edemediği belirlenmiştir.
Siyasal partiler, seçim dönemlerinde seçmenlerine yönelik siyasal iletişim stratejilerini etkin b... more Siyasal partiler, seçim dönemlerinde seçmenlerine yönelik siyasal iletişim stratejilerini etkin bir şekilde kullanarak seçmenlerin oylarını kazanmak için birçok çalışmada bulunmaktadır. Parti bildirgeleri de partilerin vaatlerini seçmenlere duyurdukları iletişim yollarından biridir. Her parti kendi ideolojik anlayışına göre seçim bildirgesini hazırlayıp iktidara geldiğinde yapacakları çalışmaları hedef kitlesine duyurur. Kadın seçmenler de bu hedef kitle içerisindedir. Partiler, kadın seçmene yönelik çeşitli vaatlerde bulunmakta, gündemdeki kadın sorunlarına değinmekte veya kadın sorunlarını gündeme getirmektedir. Bu çalışma AKP, CHP, MHP ve HDP'nin 2015 yılı seçim bildirgesinde yer alan kadın politikalarını incelemeye yöneliktir. Çalışmada, 4 partinin seçim bildirgelerinde kadın politikası nasıl ele alınmış, hangi konular ön plana çıkarılmış, nelere dikkat çekilmiş, kadın, partiler tarafından politikada nasıl konumlandırılmış ve partiler arasındaki farklılıklar belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışma kapsamında seçim bildirgelerinde kadına yönelik metinler incelenmiş ve analiz edilmiştir. AKP, CHP, MHP ve HDP’nin seçim bildirgelerinde eğitimden iş hayatına, siyasetten toplumsal yaşama ve şiddetten erken yaşta kadınların evlendirilmesine kadar birçok konuda benzer ya da yakın tutumlar ve söylemler ürettiği dikkat çekmektedir. Partilerin söylem yapılarını her ne kadar ideolojik yapıları etkilese de, toplumsal yapının ve kamuoyunun önemli olarak gördüğü konuların temel alındığı ortaya çıkmaktadır. Partilerin, aynı konularda farklı stratejiler geliştirerek kadın sorunlarına çözüm ürettikleri de dikkat çekmektedir.
Public Relations and Advertising Theories: Concepts and Practices , 2018
The main goal of this book is to draw attention to possible applications of public relations and ... more The main goal of this book is to draw attention to possible applications of public relations and advertising theories. The authors aim to present a new perspective for public relations and advertising research, claiming that it is worth looking at what theories are used in public relations and advertising space. This book provides an overview of key studies and contributions to the theories, as well as explores how the theoretical concepts can be applied in public relations. The practical solutions set out in this book focus on various public and private sectors. The studies analysed and the applications proposed are particularly valuable in terms of how public relations and advertising theories respond in practice. For this reason, this book will be an important work both for academics and practitioners working in the field of public relations and advertising.
It is a valuable academic work that contains extended abstracts of the academic studies presented... more It is a valuable academic work that contains extended abstracts of the academic studies presented within the scope of Innovation and Global Issues Congress I in Patara Antique city by InGlobe Academy and includes multidisciplinary studies.
Extended Abstracts Book of Innovation and Global Issues Congress 1.
Halkla iliskiler, kurum ve kuruluslar icin hayati onem tasimaktadir. Halkla iliskiler iletisim ca... more Halkla iliskiler, kurum ve kuruluslar icin hayati onem tasimaktadir. Halkla iliskiler iletisim cagi olarak adlandirilan gunumuzde onemli bir yonetim fonksiyonudur Ozellikle saglik ve saglik hizmeti sunumunda, insan yasaminin surdurulmesinde, yasam kalitesinin yaratilmasinda ve korunmasinda ozel bir oneme sahiptir. Halkla iliskiler, ozellikle topluma saglik hizmeti veren hastaneler icin daha da onemli hale gelmektedir. Halkla iliskiler, hastanenin tanitiminda, iyi bir imaj ve itibar sahibi olmasinda, diger kurumlarla iyi iliskiler kurulmasinda, hizmet ici egitimlerde ve kriz durumlarinda onemli bir gorevi yerine getirmektedir. Bir hastanenin olumlu bir imaja sahip olmasi o hastane calisanlarini da olumlu yonde etkileyecektir. Bu olumlu itibar ve imaj icin halkla iliskiler biriminin de saglik calisanlari ve hastane yoneticileri tarafindan fark edilmesi ve birime gereken destegin verilmesi onemli olmaktadir. Bu calisma saglik calisanlarinin halkla iliskiler faaliyetlerini nasil algilad...
IRKCI REKLAMLARA YONELIK TUKETICI TUTUMUNUN SATIN ALMA DAVRANIŞINDAKI ROLU UZERINE BIR ARAŞTIRMA(... more IRKCI REKLAMLARA YONELIK TUKETICI TUTUMUNUN SATIN ALMA DAVRANIŞINDAKI ROLU UZERINE BIR ARAŞTIRMA( [1] ) Yuksek Lisans Ogrencisi Dudu OZTURK * * Dr. Ogretim Uyesi Ozlem DUĞAN * ** OZET Gunumuzde hakkinda en fazla konusulan iletisim araclarindan biri de reklamlardir. Reklam, kitle iletisim araclarini kullanarak hedef kitlesine mesaji ulastirmaktadir. Ancak bazi markalar reklamlarini hedef kitleye ulastirirken hedef kitlenin ozelliklerinin iyi analiz edilmemesi nedeniyle krizlerle karsi karsiya kalabilmektedir. Bu durumda markalar, hedef kitlenin begenisini kazanmak isterken tepkisi ile karsilasmaktadir. Hedef kitlenin tepkisini ceken reklam konularindan biri de irkcilik konusudur. Kamuoyu ve ozellikle hedef kitle tarafindan irkcilik yaptigi gerekcesiyle bazi markalarin reklamlari tepki almaktadir. Bu durumda markalar reklamlarini yayindan kaldirmakta, hedef kitleden ozur dilemekte ve reklamda verilmek istenen mesajin yanlis anlasildigi belirtilmektedir. Marka bu surecte imajini tekrar...
Bu calisma is ilanlari siteleri uzerinden sektorun bakis acisi ve halkla iliskilerden beklentiler... more Bu calisma is ilanlari siteleri uzerinden sektorun bakis acisi ve halkla iliskilerden beklentileri uzerinden degerlendirilmistir. Calisma kapsaminda Turkiye'de faaliyet gosteren 3 is ilani sitesi ile ABD'deki 3 is ilani sitesi incelenmistir. Calisma sonucunda Turkiye'deki ilanlarin % 27,7'sinde ilan basliginin ve aranan pozisyonun "Halkla iliskiler Personeli/Elemani/Gorevlisi" oldugu ve bu pozisyondaki bir calisandan iletisim becerisi gelismis, iyi gorunumlu, iyi konusan ve bilgisayar becerisine sahip olma gibi spesifik olmayan niteliklerin arandigi; ABD ilanlarinda ise % 53,3 "Halkla Iliskiler Kooridinatoru/Muduru" basliginda iletisim becerisi gelismis, takim calismasina uygun, caliskan, yazma ve sunum becerisi gelismis, medya iliskilerini yurutebilen, stratejik planlama becerisine sahip olma gibi ozelliklerin arandigi gorulmektedir. ABD ilanlarinin hicbirinde cinsiyetin belirtilmedigi, Turkiye'deki % 28,8 ilanda kadin calisan arandigi belirl...
Kurumlar günümüzde imajlarına eskisinden çok daha fazla önem ve değer vermeye başlamışlardır. İma... more Kurumlar günümüzde imajlarına eskisinden çok daha fazla önem ve değer vermeye başlamışlardır. İmaj unsuru kurumun yaptığı çalışmalarla paydaşlarla nasıl bir iletişim strateji uyguladığını ortaya koyan önemli bir göstergedir. Kurumun imajını doğru oluşturmak ve sürdürmek için ölçümünü doğru yapmak gerekir. Farklı yaklaşımlarla kurumsal imaj ölçümlemeleri yapılabilmektedir. Söz konusu yaklaşımlardan birisi de kişiselleştirme benzetmeleri kullanılarak kurumsal kişilik skalaları ile kurumsal imaj ölçümünün yapılmasıdır. Bu çalışmada kurumun en önemli paydaşlarından birisi olarak görülen iç paydaşların kurumsal imaj ve kurumsal kişilik ölçekleri üzerinden kurumun algısı ortaya konulmuştur. Akademik personel, idari personel ve öğrencilerden oluşan toplam 378 kişilik katılımcı grubundan araştırma soru formu ile elde edilen veriler üzerinde, SPSS 23 istatistik programı ile t-testi, ANOVA testi, korelasyon ve regresyon testleri gerçekleştirilmiştir. Çalışmanın sonucuna göre iç paydaş gruplar...
ISophos: Uluslararası Bilişim, Teknoloji ve Felsefe Dergisi, 2022
Seyahat günlüklerini ve yaşadıkları maceralı yolculuklarını
video yayınlayarak, blog yazıları yaz... more Seyahat günlüklerini ve yaşadıkları maceralı yolculuklarını video yayınlayarak, blog yazıları yazarak ya da her iki yöntemi de kullanarak yayınlayan pek çok vlogger motosiklet sürücüsü bulunmaktadır. Vlogger, “Video-logger” kelimesinin kısaltılmış halidir. “Video-logger” ise, videolar oluşturan kişi manasına gelmektedir. Vlogger’lar; Blogger’lar ile aynı işi yapmalarına karşın yazmak yerine kamera kullanmayı tercih etmektedirler. İçerik üreticileri açısından Youtube popüler Vlog kanalları arasında yer almaktadır. Bu anlamda sadık takipçileri olan motosiklet sürücüleri yolculuk görüntülerini dünya çapında pek çok izleyici ile paylaşabilmektedirler. Macera turizminin sert turizm kısmı içinde yer alan motosiklet ile seyahat hem fiziksel hem de psikolojik olarak yoğun çaba gerektirmesi nedeniyle erkeklerin daha rahat yapabilecekleri bir tür olarak görülmektedir. Son yıllarda seyahat maceralarını paylaşan kadın motosiklet sürücüleri Youtube’da yüksek abonelik sayıları ve izlenme oranlarıyla bu aktivitenin erkeklere özgü bir iş olmadığını ortaya koymaktadırlar. Bu çalışmada; motosikletleriyle maceralı yolculuklara çıkan maceraperest kadın motosiklet sürücülerinin Youtube’da ürettikleri içerikler ve bu içeriklere yapılan yorumlar incelenerek söz konusu sürücülerin toplumsal cinsiyet kalıp yargıları ile mücadelede üstlendikleri roller üzerine nitel analiz yöntemlerinden netnografya tekniğiyle bir araştırma gerçekleştirilmiştir. Çalışma kapsamında Itchy Boots ve On Her Bike kanallarından yayınlandıkları dönemlerde aldıkları yorum sayıları göz önünde bulundurularak birer adet video seçilmiştir. Yorumlar incelendiğinde her iki Youtube kanalını takip edenlerin; güç, dayanıklılık, azim ve cesaretine övgü yapanlar ve saygı ve hayranlık duyanlar-ilham kaynağı olarak görenler olmak üzere iki grupta incelenebileceği anlaşılmıştır. Yapılan çalışmada her iki sürücünün zorluklara meydan okumalarına yönelik takdir ve hayranlık içeren yorumların ağırlıkta olduğu görülmüştür. Yorumlar arasında; cesaret, azim, kararlılık, kadın gücü, ilham kaynağı olma kelimeleri ön plana çıkmıştır. Kadın motosiklet sürücülerinin yayınladıkları görsel ve yazılı içeriklerle toplumsal cinsiyet kalıp yargıları ile mücadelede önemli bir yol kat ettikleri ifade edilebilir.
Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2019
Beklenmedik ve aniden gelişen süreç olarak ifade edilen krizler, firmalar tarafından gerekli tedb... more Beklenmedik ve aniden gelişen süreç olarak ifade edilen krizler, firmalar tarafından gerekli tedbirler alındığında fırsata dönüşebileceği gibi iyi değerlendirilmediği ve gerekli çalışmaların yapılmadığında ise büyüyerek çöküşe neden olabilmektedir. Firmalar krizi en az zararla atlatabilmek ve sonrasında sarsılan kurum imajlarını düzeltebilmek için çeşitli kriz iletişim stratejileri geliştirmek zorunda kalmakta ve uygun kitle iletişim araçları kullanarak hedef kitleye iletecekleri mesajları yapılandırmaktadır. Reklamlar da kriz döneminde belirlenen strateji doğrultusunda geliştirilen mesajların hedef kitleye iletilmesinde araç olarak kullanılmaktadır. Bu çalışmanın amacı kriz iletişimi uygulamalarında iletişim aracı olarak reklamları kullanan firmaların reklamlarında İmaj Restorasyon Teorisi'ne göre hangi mesaj stratejisini tercih ettiği ve reklam mesajlarında ne tür içerik ürettiğini ortaya koymaktır. Bu anlamda uluslararası otomobil firması Hyundai'nin kurumsal reklamların...
Saglik iletisimi etki ve kapsami anlasildigindan beri cok onemli bir alan olarak algilanmaktadir.... more Saglik iletisimi etki ve kapsami anlasildigindan beri cok onemli bir alan olarak algilanmaktadir. Saglik personeli ve hastalar arasinda yasanan iletisim problemlerinin cozumu ya da basarili bir kisilerarasi iletisim surecinin devami gibi konularin yani sira, saglik alaninda kamuoyunu dogru bilgilendirmek de bu alanda arastirilan konular arasina girmektedir. Bu calismanin temel amaci da populer kultur metinleri olarak ifade edilen capslerde mizah yoluyla saglik konulu mesajlarin yayilimini incelemektir. Hareketli gorseller ya da sadece imaj uzerine yazili metin olarak ortaya cikan capslerin yaraticilarinin temel amaci gundemde yer eden konuya iliskin kanisini paylasima acmak, yayilimini saglamak ve etkilesim olusturmaktir. Ancak capslerin soylemsel duzeyde incelendiginde gulmenin yani sira dusunduren imgeler tasidigi ifade edilebilir. Bu anlamda calismada saglik alaninda marka olma ozelligi tasiyan ve surekli soylemleri ile medyada yer eden Kalp ve Ic Hastaliklari Profesoru Canan Kar...
Sağlık alanında birçok bilgiyi bireyler artık internet ortamından öğrenebilmektedir. İnternetten ... more Sağlık alanında birçok bilgiyi bireyler artık internet ortamından öğrenebilmektedir. İnternetten öğrenilen bilgilerin doğruluğu ve güvenilirliği bu anlamda önemlidir. Bireylerin doğru ve güvenilir bilgiye ulaşmasında hastanelerin önemli rolü vardır. Günümüzde kurum ve kuruluşlar hedef kitleleri ile geleneksel iletişim araçlarının yanı sıra sosyal medya araçlarını da kullanarak iletişim kurmaktadırlar. Sağlık okuryazarlığının artmasına katkı sağlayan hastanelerin hedef kitleleri ile nasıl iletişim kurdukları ve bu iletişimi nasıl sürdürdükleri önem taşımaktadır. Özellikle sağlık alanında hizmet veren kurumların sağlık, hastalık, bilinçli beslenme alanında bilgilendirme amaçlı enformasyonları sosyal medyada paylaşması sağlıklı bir toplum oluşturulması açısından önemlidir. Ayrıca sosyal medya diğer kitle iletişim araçlarına göre hızlı ve düşük maliyetli özelliğiyle halkla ilişkiler uygulamalarına avantaj sağlamaktadır. Bunların yanı sıra, hedef kitlenin düşünceleri hakkında bilgi edinm...
Uploads
Keywords: Film-Induced tourism, Travel Decision, Gastronomy TV programme, Destination Image, Gaziantep.
Günümüzde teknolojinin gelişimi ile birlikte kamu ve özel sektör kuruluşlarının halkla ilişkilerde kullandığı yöntem, araç ve teknikler de değişmeye başlamıştır. Özel sektörün yanı sıra kamu kurum ve kuruluşları sosyal medyayı aktif olarak kullanmaktadır. Kurum adına yapılan çalışmaları kamuoyuyla paylaşmak, kamuoyu oluşturmak, kamuoyunu bilgilendirmek ve kamuoyunun desteğini alabilmek için sosyal medyayı kullanmak zorunlu hale gelmiştir. İletişim, etkileşim, geribildirim ve hedef kitleyi ikna etmek için aktif olarak kullanılan sosyal medyanın nasıl kullanıldığı da önemlidir. Sosyal medyayı aktif olarak kullanan kurumların günümüzde başarılı olma şansı daha fazladır. Her geçen gün gündem oluşturma özelliği ve etkisi giderek artan sosyal medyaya kurumların çok daha önem vermesi gerekmektedir. Bu çalışma sosyal medyanın tanıtım amaçlı nasıl kullanıldığını ortaya koymaya yöneliktir. Bu amaçla Kültür ve Turizm Bakanlığı ’nın Facebook, Twitter ve Youtube sayfaları incelenmiştir. Bakanlığın bu araçları nasıl ve ne amaçla kullandığını ortaya koymak için Eylül-Ekim 2016 tarihleri arasında sayfalar taranmıştır. Kodlama cetveli oluşturarak elde edilen veriler SPSS programında analiz edilmiş ve bulgular yorumlanmıştır. Çalışma sonucunda Bakanlığın sosyal medyayı kamuyu bilgilendirme çerçevesinde tek yönlü olarak kullandığı ve geribildirim yapmadığı belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Turizm, tanıtım, Kültür ve Turizm Bakanlığı, sosyal medya, Facebook, Twitter, Youtube
ABSTRACT
Methods, tools and techniques in public relations that public and private enterprises use has started to change associated with development of technology. From now onward, right along with private enterprises, public institutions and organizations also use social media actively. Using social media has become essential to share committed works with the public, to create public opinion, to inform public and to win support of public. How social media, which is used for communication, interaction, feedback and to convince target audience, is used also important. Chance to become successful of institutions which uses social media actively is more likely. Institutions should attach importance more to social media which its role of creating agenda and affect develop day by day. This study is aimed at how social media is used as publicity aimed. For this purpose, Facebook, Twitter, Youtube pages of Ministry of Culture and Tourism are examined. Between September and October of 2016, pages were scanned to reveal how and why the Ministry of Culture and Tourism uses these pages. Obtained data by creating coding scale were analyzed using SPSS and interpreted. As a result of study, it is determined that Ministry of Culture and Tourism uses social media one-sided as part of informing public and do not give feedback.
Keywords: Tourism, Publicity, Ministry of Culture and Tourism, Social Media, Facebook, Twitter, Youtube
Filmler ve televizyon programları turistlerin seyahat davranışlarını etkilemekle birlikte, destinasyonların imaj oluşumunun bir parçası olarak görülmektedir. Bununla birlikte, yazında gastronomi TV programlarının seyahat davranışlarına olan etkileri hakkında bilgi eksikliğinin bulunduğu görülmektedir. Bu araştırmada, gastronomi TV programlarının seyahat kararları üzerindeki etkisi ve bu programlara yönelik kişisel ilgilenim düzeyleri deneysel araştırma deseniyle incelenmiştir. Araştırmanın verileri; Gaziantep ilinde bir restoranda çekilen bir gastronomi TV programını izleyen 232 katılımcıdan soru formu aracılığıyla yapılan son test ile 2016 Aralık ayında toplanmıştır. Bulgular, gastronomi TV programlarının seyahat kararları üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Bu tür programları izleme sıklıkları arttıkça bu olumlu etkide artmaktadır. Ayrıca, gastronomi TV programına bireysel ilgilenim düzeyinin daha çok olumlu yönde olduğu sonucu elde edilmiştir. Kişisel ilgilenim düzeylerini tanımlayan olumlu öğeler “ilgi yaratan, değerli, çekici, alakalı, gerekli ” olarak ortaya çıkarken; olumsuz öğeler ise “sıradan, donuk, sıkıcı, anlamsız, gerekli değil” öğelerinde toplanmıştır. Araştırmanın ortaya koyduğu sonuçlar gastronomi TV programlarının film kaynaklı turizm anlayışı içinde bir yere sahip olduğunu desteklemektedir.
Anahtar Kelimeler: Film Kaynaklı Turizm, Seyahat Kararı, Gastronomi TV Programı, Destinasyon İmajı, Gaziantep.
ABSTRACT
Movies and television programmes affect the travel behaviours of tourists and are seen as a part of destinations ’ image creating. It is also seen that there is lack of information about the effects of gastronomy tv programmes to travel behaviours in literature. In this study the effect of gastronomy tv programmes on travel decisions and the personal involvement inventories were analysed with empirical research design. The data were collected from 232 participants who watched a gastronomy tv programme which was recorded in a restaurant in Gaziantep through a questionary form with posttest in December, 2016. The findings show that gastronomy tv programmes have a positive effect on travel decisions. The more watching rate of these kinds of programmes increase, the more this positive effect. Besides it is concluded that the personal involvement inventory to gastronomy tv programme is more positive. The positive factors defining the personal involvement inventory are “creating relevance, valuable, attractive, involved and necessary”; negative factors are “common, dull, boring, meaningless and unnecessary”. The findings of this study support that gastronomy tv programmes have a place in film-induced tourism.
Keywords: Film-Induced tourism, Travel Decision, Gastronomy TV programme, Destination Image, Gaziantep.
Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin arttığı günümüzde şiddetin nedenleri arasında yer alan sağlık çalışanı ile hasta veya hasta yakını iletişimi önemli yer tutmaktadır. Sağlık çalışanının kendisini anlamadığını veya kendisiyle ya da yakınıyla ilgilenmediğini düşünen hasta ve hasta yakını şiddete başvurarak çözüm bulmaya çalışmaktadır. Yaşanan şiddet sağlık çalışanı kadar hasta ve hasta yakınlarını, hastaneleri ve hastanenin üst yöneticilerini de olumsuz yönde etkilemektedir.
Sağlık hizmet sektöründe çalışanların iletişim becerilerini geliştirmeleri ve tıp eğitimi sırasında sağlık iletişimi, çatışma ve öfke yönetimi, hasta ve hasta yakınlarıyla nasıl iletişim kurulur, kötü haber hastaya nasıl verilir, saldırgan hastalarla nasıl iletişim kurulur gibi konularda eğitim almaları önem arz etmektedir. Bu çalışmada sağlık çalışanı ile hasta veya hasta yakınları arasında iletişim eksikliği veya iletişimsizlik nedeniyle yaşanan şiddetin en aza indirilmesi veya yok edilmesi için sağlık çalışanı hasta iletişimi üzerine yapılan araştırmalar incelenmiş ve bu araştırmalardaki önerilere dikkat çekilmiştir.
Bu çalışma AKP, CHP, MHP ve HDP'nin 2015 yılı seçim bildirgesinde yer alan kadın politikalarını incelemeye yöneliktir. Çalışmada, 4 partinin seçim bildirgelerinde kadın politikası nasıl ele alınmış, hangi konular ön plana çıkarılmış, nelere dikkat çekilmiş, kadın, partiler tarafından politikada nasıl konumlandırılmış ve partiler arasındaki farklılıklar
belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışma kapsamında seçim bildirgelerinde kadına yönelik metinler incelenmiş ve analiz edilmiştir.
AKP, CHP, MHP ve HDP’nin seçim bildirgelerinde eğitimden iş hayatına, siyasetten toplumsal yaşama ve şiddetten erken yaşta kadınların evlendirilmesine kadar birçok konuda benzer ya da yakın tutumlar ve söylemler ürettiği dikkat çekmektedir. Partilerin söylem yapılarını her ne kadar ideolojik yapıları etkilese de, toplumsal yapının ve kamuoyunun önemli olarak gördüğü konuların temel alındığı ortaya çıkmaktadır.
Partilerin, aynı konularda farklı stratejiler geliştirerek kadın sorunlarına çözüm ürettikleri de dikkat çekmektedir.
Extended Abstracts Book of Innovation and Global Issues Congress 1.
Check http://www.inglobe.org/kutuphane for the full version.
Keywords: Film-Induced tourism, Travel Decision, Gastronomy TV programme, Destination Image, Gaziantep.
Günümüzde teknolojinin gelişimi ile birlikte kamu ve özel sektör kuruluşlarının halkla ilişkilerde kullandığı yöntem, araç ve teknikler de değişmeye başlamıştır. Özel sektörün yanı sıra kamu kurum ve kuruluşları sosyal medyayı aktif olarak kullanmaktadır. Kurum adına yapılan çalışmaları kamuoyuyla paylaşmak, kamuoyu oluşturmak, kamuoyunu bilgilendirmek ve kamuoyunun desteğini alabilmek için sosyal medyayı kullanmak zorunlu hale gelmiştir. İletişim, etkileşim, geribildirim ve hedef kitleyi ikna etmek için aktif olarak kullanılan sosyal medyanın nasıl kullanıldığı da önemlidir. Sosyal medyayı aktif olarak kullanan kurumların günümüzde başarılı olma şansı daha fazladır. Her geçen gün gündem oluşturma özelliği ve etkisi giderek artan sosyal medyaya kurumların çok daha önem vermesi gerekmektedir. Bu çalışma sosyal medyanın tanıtım amaçlı nasıl kullanıldığını ortaya koymaya yöneliktir. Bu amaçla Kültür ve Turizm Bakanlığı ’nın Facebook, Twitter ve Youtube sayfaları incelenmiştir. Bakanlığın bu araçları nasıl ve ne amaçla kullandığını ortaya koymak için Eylül-Ekim 2016 tarihleri arasında sayfalar taranmıştır. Kodlama cetveli oluşturarak elde edilen veriler SPSS programında analiz edilmiş ve bulgular yorumlanmıştır. Çalışma sonucunda Bakanlığın sosyal medyayı kamuyu bilgilendirme çerçevesinde tek yönlü olarak kullandığı ve geribildirim yapmadığı belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Turizm, tanıtım, Kültür ve Turizm Bakanlığı, sosyal medya, Facebook, Twitter, Youtube
ABSTRACT
Methods, tools and techniques in public relations that public and private enterprises use has started to change associated with development of technology. From now onward, right along with private enterprises, public institutions and organizations also use social media actively. Using social media has become essential to share committed works with the public, to create public opinion, to inform public and to win support of public. How social media, which is used for communication, interaction, feedback and to convince target audience, is used also important. Chance to become successful of institutions which uses social media actively is more likely. Institutions should attach importance more to social media which its role of creating agenda and affect develop day by day. This study is aimed at how social media is used as publicity aimed. For this purpose, Facebook, Twitter, Youtube pages of Ministry of Culture and Tourism are examined. Between September and October of 2016, pages were scanned to reveal how and why the Ministry of Culture and Tourism uses these pages. Obtained data by creating coding scale were analyzed using SPSS and interpreted. As a result of study, it is determined that Ministry of Culture and Tourism uses social media one-sided as part of informing public and do not give feedback.
Keywords: Tourism, Publicity, Ministry of Culture and Tourism, Social Media, Facebook, Twitter, Youtube
Filmler ve televizyon programları turistlerin seyahat davranışlarını etkilemekle birlikte, destinasyonların imaj oluşumunun bir parçası olarak görülmektedir. Bununla birlikte, yazında gastronomi TV programlarının seyahat davranışlarına olan etkileri hakkında bilgi eksikliğinin bulunduğu görülmektedir. Bu araştırmada, gastronomi TV programlarının seyahat kararları üzerindeki etkisi ve bu programlara yönelik kişisel ilgilenim düzeyleri deneysel araştırma deseniyle incelenmiştir. Araştırmanın verileri; Gaziantep ilinde bir restoranda çekilen bir gastronomi TV programını izleyen 232 katılımcıdan soru formu aracılığıyla yapılan son test ile 2016 Aralık ayında toplanmıştır. Bulgular, gastronomi TV programlarının seyahat kararları üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Bu tür programları izleme sıklıkları arttıkça bu olumlu etkide artmaktadır. Ayrıca, gastronomi TV programına bireysel ilgilenim düzeyinin daha çok olumlu yönde olduğu sonucu elde edilmiştir. Kişisel ilgilenim düzeylerini tanımlayan olumlu öğeler “ilgi yaratan, değerli, çekici, alakalı, gerekli ” olarak ortaya çıkarken; olumsuz öğeler ise “sıradan, donuk, sıkıcı, anlamsız, gerekli değil” öğelerinde toplanmıştır. Araştırmanın ortaya koyduğu sonuçlar gastronomi TV programlarının film kaynaklı turizm anlayışı içinde bir yere sahip olduğunu desteklemektedir.
Anahtar Kelimeler: Film Kaynaklı Turizm, Seyahat Kararı, Gastronomi TV Programı, Destinasyon İmajı, Gaziantep.
ABSTRACT
Movies and television programmes affect the travel behaviours of tourists and are seen as a part of destinations ’ image creating. It is also seen that there is lack of information about the effects of gastronomy tv programmes to travel behaviours in literature. In this study the effect of gastronomy tv programmes on travel decisions and the personal involvement inventories were analysed with empirical research design. The data were collected from 232 participants who watched a gastronomy tv programme which was recorded in a restaurant in Gaziantep through a questionary form with posttest in December, 2016. The findings show that gastronomy tv programmes have a positive effect on travel decisions. The more watching rate of these kinds of programmes increase, the more this positive effect. Besides it is concluded that the personal involvement inventory to gastronomy tv programme is more positive. The positive factors defining the personal involvement inventory are “creating relevance, valuable, attractive, involved and necessary”; negative factors are “common, dull, boring, meaningless and unnecessary”. The findings of this study support that gastronomy tv programmes have a place in film-induced tourism.
Keywords: Film-Induced tourism, Travel Decision, Gastronomy TV programme, Destination Image, Gaziantep.
Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin arttığı günümüzde şiddetin nedenleri arasında yer alan sağlık çalışanı ile hasta veya hasta yakını iletişimi önemli yer tutmaktadır. Sağlık çalışanının kendisini anlamadığını veya kendisiyle ya da yakınıyla ilgilenmediğini düşünen hasta ve hasta yakını şiddete başvurarak çözüm bulmaya çalışmaktadır. Yaşanan şiddet sağlık çalışanı kadar hasta ve hasta yakınlarını, hastaneleri ve hastanenin üst yöneticilerini de olumsuz yönde etkilemektedir.
Sağlık hizmet sektöründe çalışanların iletişim becerilerini geliştirmeleri ve tıp eğitimi sırasında sağlık iletişimi, çatışma ve öfke yönetimi, hasta ve hasta yakınlarıyla nasıl iletişim kurulur, kötü haber hastaya nasıl verilir, saldırgan hastalarla nasıl iletişim kurulur gibi konularda eğitim almaları önem arz etmektedir. Bu çalışmada sağlık çalışanı ile hasta veya hasta yakınları arasında iletişim eksikliği veya iletişimsizlik nedeniyle yaşanan şiddetin en aza indirilmesi veya yok edilmesi için sağlık çalışanı hasta iletişimi üzerine yapılan araştırmalar incelenmiş ve bu araştırmalardaki önerilere dikkat çekilmiştir.
Bu çalışma AKP, CHP, MHP ve HDP'nin 2015 yılı seçim bildirgesinde yer alan kadın politikalarını incelemeye yöneliktir. Çalışmada, 4 partinin seçim bildirgelerinde kadın politikası nasıl ele alınmış, hangi konular ön plana çıkarılmış, nelere dikkat çekilmiş, kadın, partiler tarafından politikada nasıl konumlandırılmış ve partiler arasındaki farklılıklar
belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışma kapsamında seçim bildirgelerinde kadına yönelik metinler incelenmiş ve analiz edilmiştir.
AKP, CHP, MHP ve HDP’nin seçim bildirgelerinde eğitimden iş hayatına, siyasetten toplumsal yaşama ve şiddetten erken yaşta kadınların evlendirilmesine kadar birçok konuda benzer ya da yakın tutumlar ve söylemler ürettiği dikkat çekmektedir. Partilerin söylem yapılarını her ne kadar ideolojik yapıları etkilese de, toplumsal yapının ve kamuoyunun önemli olarak gördüğü konuların temel alındığı ortaya çıkmaktadır.
Partilerin, aynı konularda farklı stratejiler geliştirerek kadın sorunlarına çözüm ürettikleri de dikkat çekmektedir.
Extended Abstracts Book of Innovation and Global Issues Congress 1.
Check http://www.inglobe.org/kutuphane for the full version.
video yayınlayarak, blog yazıları yazarak ya da her iki yöntemi
de kullanarak yayınlayan pek çok vlogger motosiklet sürücüsü
bulunmaktadır. Vlogger, “Video-logger” kelimesinin kısaltılmış
halidir. “Video-logger” ise, videolar oluşturan kişi manasına
gelmektedir. Vlogger’lar; Blogger’lar ile aynı işi yapmalarına karşın
yazmak yerine kamera kullanmayı tercih etmektedirler. İçerik
üreticileri açısından Youtube popüler Vlog kanalları arasında
yer almaktadır. Bu anlamda sadık takipçileri olan motosiklet
sürücüleri yolculuk görüntülerini dünya çapında pek çok izleyici
ile paylaşabilmektedirler. Macera turizminin sert turizm kısmı
içinde yer alan motosiklet ile seyahat hem fiziksel hem de psikolojik
olarak yoğun çaba gerektirmesi nedeniyle erkeklerin daha rahat
yapabilecekleri bir tür olarak görülmektedir. Son yıllarda seyahat
maceralarını paylaşan kadın motosiklet sürücüleri Youtube’da
yüksek abonelik sayıları ve izlenme oranlarıyla bu aktivitenin
erkeklere özgü bir iş olmadığını ortaya koymaktadırlar. Bu çalışmada;
motosikletleriyle maceralı yolculuklara çıkan maceraperest kadın
motosiklet sürücülerinin Youtube’da ürettikleri içerikler ve bu
içeriklere yapılan yorumlar incelenerek söz konusu sürücülerin
toplumsal cinsiyet kalıp yargıları ile mücadelede üstlendikleri
roller üzerine nitel analiz yöntemlerinden netnografya tekniğiyle
bir araştırma gerçekleştirilmiştir. Çalışma kapsamında Itchy Boots
ve On Her Bike kanallarından yayınlandıkları dönemlerde aldıkları
yorum sayıları göz önünde bulundurularak birer adet video
seçilmiştir. Yorumlar incelendiğinde her iki Youtube kanalını takip
edenlerin; güç, dayanıklılık, azim ve cesaretine övgü yapanlar ve
saygı ve hayranlık duyanlar-ilham kaynağı olarak görenler olmak
üzere iki grupta incelenebileceği anlaşılmıştır. Yapılan çalışmada
her iki sürücünün zorluklara meydan okumalarına yönelik takdir ve
hayranlık içeren yorumların ağırlıkta olduğu görülmüştür. Yorumlar
arasında; cesaret, azim, kararlılık, kadın gücü, ilham kaynağı olma
kelimeleri ön plana çıkmıştır. Kadın motosiklet sürücülerinin
yayınladıkları görsel ve yazılı içeriklerle toplumsal cinsiyet kalıp
yargıları ile mücadelede önemli bir yol kat ettikleri ifade edilebilir.