Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
On İki Levha
Uluslararası Hukukta Hukukun Genel İlkeleri2018 •
Uluslararası Adalet Divanı Statüsü’nün 38/1-c maddesi, “medeni milletlerce tanınmış hukukun genel ilkeleri”ni, uluslararası hukukun üç kaynağından biri olarak nitelendirmektedir. Diğer iki kaynakla, yani uluslararası andlaşmalar ve uluslararası teamülle karşılaştırıldığında, genel hukuk ilkeleri, çok daha yoğun bir doktrinel ihtilafın konusu olmuştur. Bu tartışmalar, Statü’nün hazırlık çalışmaları sırasında Hukukçular Komitesi tarafından genel hukuk ilkelerinin üçüncü kaynak olarak Uluslararası Daimi Adalet Divanı Statüsü’ne eklenmesiyle başlamış ve hala sürmektedir. Bu çalışma, bu kavramın ve tartışmaların anlaşılması çabasıdır. Bu amaca yönelik olarak üç farklı malzeme seçilmiştir: İlk olarak, Hukukçular Komitesi’nde Statü hazırlanırken ortaya konulan tartışmalar hazırlık çalışmaları olarak genel yorum kuralı belirsiz ve anlaşılmaz bir manaya yönlendiriyorsa yardımcı yorum aracı olarak kullanılabilir –ki konu hakkında doktrinel ihtilaflar düşünüldüğünde durum tam da budur. İkinci malzeme olarak, uluslararası hukukçular arasındaki ihtilaf ve bunların düşünceleri ki bunların çoğu zaman uluslararası hukukun bağlayıcılığına ilişkin bu kişilerin önyargılarından ve bu alana dair hukuk ilmine yaklaşımlarına dair olduğunu ifade etmek mümkündür. Üçüncü olarak da, uluslararası tahkim organları tarafından Uluslararası Daimi Adalet Divanı’nın kurulmasından önce ortaya konulan uygulamalar ve özellikle de Lahey Divanlarının olmak üzere, Statü’nün yazılmasından sonraki uygulamalar şeklinde iki farklı döneme ayrılabilecek genel hukuk ilkelerine dair uluslararası uygulama. Bu incelemenin sonucunda, denilebilir ki, genel hukuk ilkelerinin işlevleri üç farklı kategori altında değerlendirilebilir: Diğer kaynakların yorumlanması, kapsamlarının belirlenmesi ve bunların uygulanması konusunda bir çerçeve sunmak üzere kullanılabilirler. İkinci olarak, diğer iki kaynağın maddi kaynağı olarak kullanılabilirler ve çok zamanlar, bu kaynaklar zaten genel hukuk ilkelerinin birer yansımasıdırlar. Son olarak ve en önemlisi –ve yukarıda bahsi geçen ihtilaflar özellikle bu işlevden kaynaklanmaktadır- uluslararası hukukta non liquetten kaçınmak için, diğer kaynakların kullanılabilir olmadıkları durumda, bu genel ilkeler, ikame kaynak olarak ortaya çıkarlar.
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi, Uluslararası İlişkiler Programı, 2020-2021 Güz Dönemi Uluslararası Hukuk I Dersi Final Ödevi için hazırlanmıştır.
Uluslararası Hukukun Birimlerinden: Uluslararası Örgütler2020 •
Geçmişten günümüze uluslararası hukukun başat aktörleri devletler olmuştur. Lakin uluslararası ilişkilerin gelişmesi ve uluslararası toplumun birliğiyle birlikte, bazı özel şahısları ilgilendiren konular, giderek uluslararası hukukun doğrudan teması haline gelmiştir. Bununla beraber bir çok devletin üye olunmasıyla kurulan uluslararası örgütler de uluslararası hukukun birimlerinden biridir. Uluslararası örgütleri pek çok şekilde sınıflandırmak mümkündür. Bunlar: Küresel, bölgesel; genel kapsamlı, belirli bir konuda uzman örgütlerdir. Bir devlet niteliği taşımayan uluslararası örgütlerin sınırlı da olsa yetkileri vardır. Uluslararası bir örgütün gücünün kaynağı bazen örgütün kurucu antlaşması bazen de örgüt organlarının verdiği kararlar olabilmektedir
Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi, Uluslararası İlişkiler Programı, 2020-2021 Güz Dönemi Uluslararası Hukuk I Dersi Vize Ödevi için hazırlanmıştır.
Uluslararası Hukuk Genel İlkelerinden, Ahde Vefa İlkesi2020 •
İnsanların veya devletlerin verdikleri sözleri tutmaları gerektiğini söyleyen ahlaki bir değer olan ahde vefa, Roma Hukukundan türemiş ve modern çağda bir kural olmuştur. 1969 tarihli Viyana Antlaşmalar Hukuku Sözleşmesiyle uluslararası hukukun genel ilkelerinden kabul edilen “Ahde Vefa” ilkesi, devlet eliyle atılan imzaların kalıcılığı ve bağlayıcılığını savunur. Söze bağlılık ilkesi olarak da bilinen ahde vefa sayesinde ülkeler sözlerini tutup birlikte ve barış içinde yaşayabilirler. Öyle ki dünya barışı, insanlık için hayati önem taşımaktadır. Ülkeler birbirleriyle iyi ilişkiler kurdukları için karşılaştıkları zorluklara dayanabilmektedir. Bu çalışmada, Ahde vefanın kavramsal çerçevesi ışığında, tarihteki doğuşu, hukuktaki yeri ve önemi incelenecektir.
Sakarya Hukuk Dergisi
Uluslararası Hukukta Uluslararası Teamül Kurallarının Antlaşmalar ile İlişkisi2021 •
Başkan Trump’ın üç yıllık icraatı dikkate alındığında, mevcut uluslararası hukuk düzeninin temellerini sarsan adımların atılmasında son derece istikrarlı bir gidişatın olduğu söylenebilir.
Günümüzde devletler hala uluslararası hukuk sisteminin asli kişisidir. Ancak uluslararası nitelikte olmayan silâhlı çatışmalarda yaşanan artışın bir sonucu olarak artık devlet dışı silâhlı aktörler de artan şekilde sistemde rol oynamaktadırlar ve uluslararası insancıl hu-kuk ve uluslararası insan hakları hukukunu en ağır şekilde ihlâl etmektedirler. Sivillerin korunmasını sağlamak için devlet dışı silâhlı aktörlerin de uluslararası insancıl hukuk ve uluslararası insan hakları hukukuna bağlı olması ve saygı göstermesi gereklidir. Ancak insan hakları ve insancıl hukuk normlarına taraf olmadıkları halde bu normların neden devlet dışı silâhlı aktörleri bağlaması gerektiği ve bunun hukuksal dayanağının ne olduğu konusu uluslararası hukukta oldukça tartışmalı bir konudur. Devlet dışı silâhlı aktörler uluslararası insancıl hukuk alanında en önemli aktörlerden bir tanesi olmasına karşın bunların uluslararası insancıl hukuk ihlâlleri dolayısıyla so-rumluluğu konusu uluslararası hukukta yeterince düzenlenmemiştir. Bu konuda mevcut dolaylı sorumluluk modellerinden birisi olan bireysel cezai sorumluluk mekanizması ye-tersizdir. Diğer dolaylı sorumluluk mekanizmasını oluşturan devlet dışı silâhlı aktörlerin gerçekleştirdiği insan hakları ve insancıl hukuk ihlâllerinden dolayı devletleri hesap verir kılma mekanizması da etkin değildir. Zira devletler; etkin denetim, bütünsel denetim veya onaylama doktrinlerinin ardına saklanarak sorumluluktan kaçabilmektedirler. Devletle-rin, devleti sorumlu tutmada izafe koşullarını kolaylaştıran yeni bir hesap verme modelini kabul etmesi de pek mümkün görünmemektedir. Devlet dışı silâhlı aktörlerin günümüzde geçirdiği evrim nedeniyle bunların doğrudan sorumluluğu önem kazanmıştır. Ancak önerilen bu doğrudan sorumluluk modeli de siya-sal ve hukuksal açıdan bir dizi ikilemler içermektedir. Bu nedenle doğrudan sorumluluk modeli uluslararası hukukun gri bölgelerinden bir tanesi olmaya devam etmektedir.
2019 •
Dunya sahnesine yeni bir devlet olarak cikma arzusunda olan devletlerin taninmasi, gerek mevcut devletler gerekse yeni devletler acisindan bir takim hukuki sonuclar dogurmaktadir. Esas itibariyle yeni bir devletin taninma islemi bir bakima bu devletin fiziki varliginin uluslararasi toplum tarafindan kabul edilmesinin yaninda uluslararasi hukuk perspektifinden bakildiginda ilgili siyasi olusumun bir tur kisilik kazanarak statu degisikligine neden olan bir durumu ifade etmektedir. Ancak tanima konusu temelde yeni ortaya cikan siyasal olusumu devlet olarak tanima iradesinde bulunan mevcut devletin verecegi bir karardir. Bu yonuyle yeni devletlerin taninmasi konusu buyuk olcude politik bir dogaya sahiptir ve bagimsiz bir devletin kullandigi imtiyazlardan biri durumundadir. Iki bolumden olusan bu calismanin ilk bolumunde yeni kurulan devletlerin taninmasinin hukuki boyutunu ifade ederek yeni dogan bir devleti tanimanin taniyan devlet acisindan ve taninan devlet acisindan hukuki etkilerin...
Public and Private International Law Bulletin
Uluslararası Hukuk Komisyonunun “Hukukun Genel İlkeleri” Çalışması ve Güncel Gelişmelere Dair Bir Değerlendirme2022 •
Öz Uluslararası Hukuk Komisyonu, 2018 yılında uluslararası hukukun kaynaklarından biri olan "hukukun genel ilkeleri" üzerine çalışmaya başlamıştır. Şimdiye kadar bu kapsamda Özel Raportör Marcelo Vázquez-Bermúdez tarafından oldukça ayrıntılı iki farklı rapor yayınlanmış ve Komisyonda bu raporlar üzerine görüşmeler yapılmıştır. Komisyon çalışmasında hukukun genel ilkeleri üzerine doktrinde var olan tartışmalar yerine, bu uluslararası hukuk kaynağına devlet ve uluslararası yargı uygulamalarında yer bulan yaklaşımlar esas alınmıştır; doktrin yardımcı kaynak olarak kullanılmıştır. Bu sebeple hukukun genel ilkeleri şeklinde üçüncü bir kaynağın varlığına dair tartışmalara ayrıca yer verilmemiştir. Öncelikle Uluslararası Adalet Divanı Statüsü'ndeki düzenlemeden yola çıkılarak hukukun genel ilkelerinin niteliğine dair açıklamalar yapılmıştır. İlk raporda geniş bir kısım hukukun genel ilkelerinin kökenine dair incelemeye ayrılmış ve burada ilkelerin iki farklı kaynaktan gelebileceği tespitine yer verilmiştir. Buna göre hukukun genel ilkeleri iç hukuklardan türetilmiş olabileceği gibi, uluslararası hukuk alanında ortaya çıkan genel ilkeler de söz konusu olabilir. Özellikle bu ikinci grup ilkeler konusunda Komisyonda ve Altıncı Komitede bu tür ilkelerin varlığını reddeden veya bunların Uluslararası Adalet Divanı Statüsü'nün 38/1-c hükmünde öngörülen ilkeler kapsamında olmadığını belirten farklı görüşler ortaya çıkmıştır. Bu husus özelinde bu çalışmada savunulan görüş, uluslararası hukuk alanında ortaya çıkmış birtakım hukukun genel ilkelerinin de var olabileceği ve bunların da Statü hükmü kapsamında olduğu şeklindedir. İkinci raporda ise, bu farklı kökenlerden türetilen hukukun genel ilkelerinin belirlenmesinde esas alınacak yöntem ve kriterler tespit edilmiştir. Raporlarda hakkaniyet ve hukukun genel ilkelerinin arasındaki ilişkiye yer verilmemiş olması bir eksiklik olarak sayılabilir. Ayrıca hukukun genel ilkeleri konusunda doktrinde var olan-ve andlaşmalar ve uluslararası teamüle göre çok daha yoğun olan-tartışmalı durumların genel anlamda çalışma dışı bırakılmasının, bu konunun Komisyon eliyle aydınlatılmasına kısmi bir engel taşıdığı ifade edilmelidir zira özellikle Divan tarafından bu üçüncü hukuk kaynağına açıktan başvurmaktan sıklıkla kaçınılmasının arkasında doktrindeki bu kafa karışıklığının yatıyor olması muhtemeldir.
Proceedings of the Museum of the History of Armenia 2 (12)
2023.25 - Preliminary remarks on a new study of the Urartian Royal Bowls in the History Museum of Armenia2023 •
2019 •
Driving Traffic and Customer Activity Through Affiliate Marketing
Affiliate Marketing for Entrepreneurs2018 •
Religion and Human Rights: An Introduction
RHR Front Matter and Introduction2023 •
Accounting History
Defining Islamic accounting: current issues, past roots2009 •
2020 •
Asian Theatre Journal
Of Dalang and Dukun-Spirits and Men: Curing and Performance in the Wayang of West Java1984 •
Journal of the Brazilian Chemical Society
Klein’s Remdesivir-Nucleobase Synthesis Revisited: Chemoselective Cyanation of Pyrrol-2-carboxaldehyde2021 •
Molecular Endocrinology
Endothelin induces transcription of fos/jun family genes: a prominent role for calcium ion1992 •
Neuropsychologia
Are dopaminergic pathways involved in theory of mind? A study in Parkinson's disease2009 •
DergiPark (Istanbul University)
Medeni̇yet Tartişmalarina Umrân Kavrami Ekseni̇nden Bakmak2022 •