XVIII. YÜZYILIN İLK YARISINDA ÜSKÜDAR HAMAMLARI VE HAMAM
ESNAFI
Yrd. Doç. Dr. Saim YÖRÜK**
Özet/Abctract
Temizlik insan hayatında önemli bir yere sahiptir. Yakın döneme kadar evlerde sıcak su ve
soğuk su tesisatı olmadığı için insanlar yıkanma ihtiyaçlarını genellikle hamamlarda gidermiştir. Bu
sebeple, özellikle şehirlerde ve kasabalarda, insanların kişisel temizlik ihtiyacının karşılanması açısından
hamamlar önemlidir. Bu arada hamama gelen kişilerin yıkanmasında onlara yardımcı olan hamam
çalışanları da unutulmamalıdır.
Osmanlı dönemi tarih araştırmalarında esnaf grupları ile ilgili birbirinden kıymetli çalışmalar
bulunmaktadır. Hamamlar hakkında yapılan çalışmalar incelendiğinde bu çalışmalarda daha çok
hamamların mimari ve sanat özellikleri üzerinde durulmaktadır. Hamam esnafı hakkında ise detaylı bir
çalışma bulunmamaktadır. Ayrıca hamam esnafı Osmanlı toplumunda, özellikle İstanbul’da, esnaf
gruplarının başında gelmekte, yaptıkları işin niteliği sebebi ile sosyal ve ekonomik hayatta oynadıkları rol
ayrıca incelenmesi gerekmektedir.
İncelemeye konu olan dönemde Üsküdar, hamam yönünden zengin bir yerleşim birimidir.
Çalışmada XVIII. yüzyılın ilk yarısında Üsküdar kaza merkezi ile çevresinde yer alan, günümüz Üsküdar
ilçe sınırları denk düşen, hamamlar ve bu hamamlarda çalışanlar ele alınmaktadır. Temel kaynak olarak
ise 1735 (H.1147) tarihli İstanbul Hamam Defteri kullanılmıştır. Defter, Patrona Halil İsyanı sonrası
tutulması ve hükümetin hamam esnafına karşı yaklaşımını göstermesi açısından önemlidir. Söz konusu
deftere İstanbul sur dışı hamamları yanında Üsküdar ve çevresinde bulunan hamamlar ile bu hamamlarda
çalışanlar isim isim kaydedilmiştir. Ayrıca çalışanların yaptıkları işler, fizikî özellikleri, dinî durumları ve
nereli oldukları hakkında da bilgiler verilmektedir. Söz konusu defterden başka hamamlar ve İstanbul
hamamları hakkında yapılmış muhtelif çalışmalardan da yeri geldikçe istifade edilmiştir. Verilen
bilgilerden yola çıkılarak Üsküdar ve çevresinde yer alan hamamlar ile çalışanları hakkında bazı
değerlendirmeler yapılmıştır.
Anahtar Kelimeler: XVIII. Yüzyıl, Üsküdar, Hamam, Hamam Esnafı.
THE TURKISH BATHS IN USKUDAR AND THEIR TRADESMEN IN THE EARLY 18th
CENTURY
Cleaning has an important place in human life. Up until the recent years, people had to fulfil
their sanitary needs like bathing mostly in public baths called hamam, as there were no household systems
for cold or hot water. In this regard, hamams play a key role in terms of personal hygiene especially for
the people living in cities and towns. Indeed, the tradesmen working in these baths are also noteworthy in
that they provide assistance for the customers throughout this process.
In the Ottoman history, there exists an extensive body of literature on hamams. These studies
have mainly focused on the architectural and artistic values of the hamams. However, no study has ever
addressed the details related to the tradesmen working in these places. Whereas, the working lives of
these tradesmen are worth attention due to the fact that they constituted one of the foremost groups within
the Ottoman society, specifically in Istanbul, and that their vocation played a key role both in the social
and economic life.
In the early 18th century, Uskudar (a district of Istanbul) was quite famous for its abundance of
hamams. The present paper examines these hamams together with their tradesmen. As the primary source
of reference, the Istanbul Hamam Records 1735/1147 were used. These records are quite significant
Bu makale 02-04 Kasım 2012 tarihleri arasında Üsküdar Belediyesi tarafından organize edilen 7.Üsküdar
Sempozyumu’nda sunulan tebliğin gözden geçirilmiş ve genişletilmiş halidir.
**
Dicle Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü, saimyoruk@hotmail.com.
SBArD
Mart 2013, Sayı 21, sh. 105 – 130
because they were composed following the Patrona Halil uprising and they are quite successful in
depicting the then-government’s attitude towards these tradesmen. The records provide a full list of the
names of the tradesmen working at the hamams that were located in the outskirts of Istanbul and the ones
in Uskudar. Moreover, the records include some further details such as the workers’ chores, physical
appearances, religions, and hometowns. Besides these records, some relevant studies regarding the
Istanbul hamams have also been employed to compile this paper. Overall, the present paper is an
evaluation on the hamams having existed in Uskudar and on the tradesmen working in them.
Key Words: The 18th century, Uskudar, hamam, the tradesmen of hamams.
I. Giriş
Temizlik, insanların sağlıklı bir şekilde hayatlarını sürdürebilmeleri için
gereklidir. Bu hem insanın hayatını sürdürdüğü çevresi için, hem de beden sağlığı için
geçerlidir. Tüm dinlerde de temizlik hakkında birtakım hükümler ve öğretiler yer
almaktadır. Müslümanların, yaşadıkları sürece dinsel uygulamalara az veya çok bağlı
oldukları, bazı bedeni mecburiyetleri yerine getirmeleri gerektiği bilinmektedir. Bu
sebepledir ki, diğer dinlerin mensuplarına göre, Müslümanlar vücut temizliğine daha
fazla önem vermektedir. İbadetten önce abdest alınması bu kaygının küçük ama zorunlu
bir biçimidir. İbadetin geçerli bir biçimde yapılabilmesi için mutlaka gerekli olan vücut
temizliği, hamam kullanımının yaygınlaşmasına katkıda bulunmuştur. Genellikle vakıf
gibi hayır kurumlarına gelir sağlamak amacıyla yapılan hamamlar, halkın yıkanma
ihtiyacını karşılayan en önemli yapılardır. Genel olarak Müslümanların, özellikle de
Türklerin çok sayıda hamam inşa etmiş olmaları bu sebeptendir. Umuma açık
hamamların yanında varlıklı kişilerin kendi konaklarında, evlerinde yaptırdıkları
hamamların da varlığı unutulmamalıdır.1 Eskiden genellikle halk kısa süreli yıkanmak
istediğinde veya gusletmek icap ettiğinde bu ihtiyacını evinin bir köşesinde gidermekte,
uzun süreli yıkanmak istediğinde ise şehirde bulunan umuma açık hamamlara
gitmektedir.2
Osmanlı temizlik anlayışına ve inanışına göre farklı dinlere mensup kişilerin
hamamlardan yararlanmaları engellenmemiştir. Kadınların da hamamları kullanmaları
kısıtlanmamış, bazı hamamlarda haftanın bazı günleri ve saatleri kadınlara tahsis
edilmiştir.3 Çalışmada temel kaynak olarak kullanılan hamam defteri İstanbul’da
Büyükşehir Belediyesine ait Atatürk Kitaplığı Muallim Cevdet Tasnifi kitapları arasında
B-6 numarada kayıtlıdır. Bu deftere Bilâd-ı Selâse ve Boğaziçi hamamları yazılmış,
İstanbul’un sur içindeki hamamları ise yazılmamıştır. Hamam defterinde İstanbul sur
dışında yer alan 69 hamam bulundukları semtlere göre ayrı ayrı kaydedilmiştir.
1
Ahmet Refik, Hicrî Onikinci Asırda İstanbul Hayatı (1100-1200), İstanbul 1930, s. 217; Robert
Mantran, XVII. Yüzyılın İkinci Yarısında İstanbul, II, (Çev.: Mehmet Ali Kılıçbay-Enver Özcan),
Ankara 1990, s. 103-104; Ali Saim Ülgen, “Hamam”, İA, V/I, Eskişehir 1997, s. 175; Semavi Eyice,
“Hamam: Tarih ve Mimari”, DİA, XV, İstanbul 1997, s. 413-414.
2
Ahmet Kankal, Türkmen’in Kaidesi Kastamonu (XV-XVIII. Yüzyıllar Arası Şehir Hayatı), Ankara 2004,
s. 178.
3
Erkekler ve kadınlar için ayrı bölümleri olan hamamlar “çifte hamam”, genellikle gündüzleri kadınlara,
geceleri erkeklerin kullanımı için tahsis edilen hamamlar ise “tek hamam” olarak adlandırılmıştır.
Ülgen, agm., s. 175; Eyice, agm., s. 415; Orhan Yılmazkaya, Türk Hamamı, Çitlenbik Yayınları,
İstanbul 2002, s. 40.
106
Saim YÖRÜK
Bunlardan çift olanlar kısmen belirtilmiştir. Bugün İstanbul ve çevresinde yer alan
hamamlar ve hamam çalışanları hakkında yapılacak araştırmalar için bu defterin esas
alınması doğru olacaktır. Söz konusu deftere göre Üsküdar kaza merkezinde şu
hamamlar bulunmaktadır: Büyük Hamam (Hamam-ı Kebîr), Küçük Hamam, Eski
Hamam, Hacıpaşa Hamamı, menzilhane yakınında Ağa Hamamı, Atpazarı yakınında
Valide Sultan Hamamı, Çinili Hamam, İnâdiyye Hamamı ve Harem’de Selâmiyye
Hamamı. Gününüz Üsküdar ilçe sınırları içerisine denk düşen Çengelköy’de ve
İstavroz’da (Beylerbeyi) da birer hamam bulunmaktadır. Defterin sonunda 1735 senesi
Nisan ayı sonları yazılmış sekiz satırlık bir ferman bulunmaktadır. Fermanda defterin,
hamamcılar kethüdası, yiğitbaşları ve şeyhleri marifetiyle kaydedildiği ifade
edilmektedir. Bundan başka her bir hamamda kaydedilen dellaklara hamamcılarının
kefil olduğu, bundan sonra hamamlara dellak ve natır alınması gerektiğinde
Arnavutlardan küçük veya büyük hiç kimsenin hamamlara alınmaması, hamam
çalışanlarının Anadolu yakasından gelen Türklerden, İstanbul merkezden ve
gayrimüslimlerden seçilmesi, kefilleri alındıktan sonra isimleri ve eşkâlleri ile birlikte
deftere kaydedilmesi istenmektedir. Ayrıca eskiden beri hamamlarda çalışan ve tahrir
yapılırken isimleri deftere kaydedilen Arnavutlardan vefat edenlerin veya bir şekilde
hamamlardan çıkıp memleketlerine giden Arnavutların döndükleri zaman dellak olmak
istedikleri zaman işe alınmaması, yerlerine diğer unsurlardan alınması, bu kişilerin
kefilleri ile birlikte listeye kaydedilmeleri ısrarla emredilmektedir. Böyle bir kararın
alınmasında Patrona Halil İsyanı sonrasında Arnavutlar tarafından birçok İstanbullunun
dükkan ve hanelerinin basılıp mallarının yağmalanması ve birçok kişinin öldürülmesi
etkili olmuştur.4 İsyan sonrasında İstanbul’da farklı milletlere mensup kişiler toplanmış,
özellikle Müslüman ve Müslüman olmayan Arnavutlar, hanlara ve hamamlara
yerleşerek sayılarını arttırmışlardır. Bir süre sonra geceleri ve gündüzleri toplanarak
sebepsiz yere halkın dükkan ve hanelerini basmaya, kanuna aykırı olarak mallarını
yağmalamaya, türlü türlü kötülükler yapmaya başlamışlardır. Eşkıyanın ileri gelenleri
bertaraf edildikten sonra bir kısmı firar etmiştir. İstanbul’da bir şekilde kalanlar daha
sonra tekrar eşkıyalığa başlamaları üzerine İstanbul’da isyan çıkaran Arnavutların
kovulmaları ve vilayetlerine kaçanların cezalandırılmaları emredilmiştir. Yaşanan bu
olaylardan sonra söz konusu hamam defteri İstanbul’da hamamlarda çalışan kişilerin
kayıt altına alınması amacıyla tutulmuş olmalıdır. Defter sonunda bütün hamamlarda
284 hizmetli bulunduğu ve bunların 137’sinin Arnavut olduğu bilgisi verilmiştir.
Defterde hamamlarda çalışan Arnavutların akıbetleri hakkında ise bilgi
verilmemektedir.5
4
5
Ahmet Refik, age., s. 110-112 (Evâhir-i Ramazan 1143/1731 senesi Nisan ayı başları tarihli ferman).
İAK, MCT. B-6 (İstanbul Hamamları Defteri-1147 Tarihli), s. 11-13.
Hamamların çalıştırılması ve buralarda yıkanmanın bazı kuralları ve adabı vardır. Bunları dinî, hukukî
ve geleneklere ait olanlar şeklinde gruplandırmak mümkündür. Hukukî düzenlemeler çeşitli hükümlerle
belirlenmiş ve kadılıklar eliyle takip edilmiştir. Bu düzenlemelerle hamam çalışanları zincirleme kefalet
altına alınmış, hepsinin durumundan en kıdemli uşak olan "ser-nöbet tellâk" sorumlu tutulmuştur.
Tellâk ve natırların müşteriye karşı görevleri, yapılan hizmetlerin ücreti, uyulması gereken kurallar bu
düzenlemelerde belirtilmiştir. Nizâmnâmelerde Müslüman olmayan hamam müşterilerinin uyması
gereken bazı esaslara da yer verilmiştir. Mustafa Uzun-Nurettin Albayrak, “Hamam: Kültür ve
Edebiyat”, DİA, XV, İstanbul 1997, s. 430.
107
SBArD
Mart 2013, Sayı 21, sh. 105 – 130
II. Hamam Çalışanları
Hamamların varlığı beraberinde hamamcılık ve hamamda müşterilere hizmet
eden tellâklık, natırlık ve külhancılık mesleklerinin ortaya çıkmasına sebep olmuştur.
Dellak (Tellak): Dellak, Arapça’da “delk” kökünden gelmekte olup oğma,
oğuşturma, el ile sürtme, dokunma, değme, temas etme, sıyrılma anlamlarına gelen
Türkçe bir isimdir.6 Kırkıcı, berber anlamına da gelmektedir.7 Halk dilinde tellak denir.8
Dellâklar, hamama gelen müşterileri, istek üzere yıkayan kimselerdir ki, onların
yıkanmalarına yardımcı olmakta, onları keselemekte, hatta tıraş edip saçlarını örme
hizmeti görmektedir. İhtisap kanunnamelerinde dellakların işlerini iyi bilen ve pratik
kimselerden olmaları, usturaları keskin olması, baş tıraş etmekte mâhir ve kâmil
olmaları, kâfir başı ve uyuz başı tıraş ettikleri ustura ile Müslümanları tıraş etmemeleri,
usturası altında kimseye zahmet çektirmemeleri, fotalarını pak tutmaları, Müslümanlara
verdikleri fotayı ve ridayı kâfirlere, kafirlere verdiklerini Müslümanlara vermemeleri,
gayrimüslimlerin fotasının ayrıca alâmeti bulunması, fazlasıyla hizmet edip hamama
gelen kişileri iyi keselemeleri, sabun ile güzelce yıkamaları, kese ve usturalarını temiz
tutmaları istenmektedir.9 İhtisap kanunnamelerindeki ifadelerden dellakların hamama
gelen müşterileri kese ve sabun ile yıkayan, baş tıraşı eden ve gerektiğinde saçları ören
kişilerin olduğu anlaşılmaktadır.
İncelemiş olduğumuz hamam defterinde kadın dellak isminin geçmemesi dikkat
çekmektedir. Arşiv belgelerinde ve hamamlar hakkında yapılmış çalışmalarda da kadın
dellaklardan bahsedilmemektedir. Bunun sebebi Osmanlı aile ve sosyal hayatının gereği
olarak kadınların hamamlara aile üyelerinden veya akrabalarından birisi ile gitmeleri ve
temizlik işinde birbirlerine yardımcı olmalarından kaynaklanmış olmalıdır. Hali vakti
yerinde olan kadınların ise bazen hamamlara hizmetçisi veya kölesi ile birlikte gittiği de
bilinmektedir.10
Nâtır: Arapça’da “natr” kökünden gelmekte olup bağ, bostan, ekin vs. bekçisi,
hamam hizmetçisi anlamlarına gelen Türkçe bir isimdir.11 Hamamları konu alan bazı
çalışmalarda natırlar, kadın müşterileri yıkayan veya hamama gelen kadınların eşyasını
taşıyan ve hamamda kadınların hizmetlerini gören kişiler olarak ifade edilmektedir.12
6
Arif Erkan, Büyük Arapça-Türkçe Lügat, C. 1, Yasin Yayınevi, İstanbul 2004, s. 1167.
Mertol Tulum, 17. Yüzyıl Türkçesi ve Söz Varlığı, TDK, Ankara 2011, s. 564.
8
Mehmet Ali Ünal, Osmanlı Tarih Sözlüğü, Paradigma Yayıncılık, İstanbul 2011, s. 190.
9
Mübahat S. Kütükoğlu, 1640 Tarihli Narh Defteri, İstanbul 1983, s. 260-261; Yaşar Yücel, 1640 Tarihli
Es‘âr Defteri, Ankara 1982, s. 77-78; Osman Nuri Ergin, Mecelle-i Umûr-ı Belediyye, I, İstanbul 1995,
s. 390-398; Ahmet Akgündüz, Osmanlı Kanunnâmeleri, II, İstanbul 1997, s. 294, 393; III, İstanbul
1997, s. 115; IX, İstanbul 1992, s. 532.
10
Metin And, “Yabancı Seyyahların Gözüyle 16. Yüzyıl İstanbul’unda Hamamlar ve Temizlik”, İstanbul
Armağanı 3 –Gündelik Hayatın Renkleri-, Yayına Hazırlayan: Mustafa Armağan, İstanbul Büyükşehir
Belediyesi Kültür İşleri Daire Başkanlığı Yayınları, İstanbul 1997, s. 141-142.
11
Şemseddin Sami, Kâmus-ı Türkî, İstanbul 1317; s. 1449; Ferit Devellioğlu, Osmanlıca-Türkçe
Ansiklopedik Lügat, (24. Baskı), Aydın Kitabevi, Ankara 2007, s. 810; Arif Erkan, Büyük ArapçaTürkçe Lügat, C. 2, Yasin Yayınevi, İstanbul 2004, s. 2251.
12
Uzun-Albayrak, agm., s. 430; Mehmet Nermi Haskan, İstanbul Hamamları, İstanbul 1995, s. 6-7; Ünal,
age., s. 512.
7
108
Saim YÖRÜK
Osmanlı aile ve sosyal hayatının gereği olarak kadın hamamlarında çalışanların kadın
olması gerektiği düşünülebilir. Ancak incelemiş olduğumuz hamam defterinde kadın
natırlardan hiç bahsedilmemektedir. Arşiv belgelerinde ve ihtisap kanunnamelerinde de
kadınların hamamlarda çalıştıkları hakkında bilgi bulunmamaktadır.
Nâtır kelimesinin anlamı, hamam çalışanlarının kendi aralarındaki iş bölümü,
ihtisap kanunnamelerindeki natırlar ve dellaklar hakkındaki ifadeler dikkate alındığında
natırların müşteriye nalin ve peştamal veren, hamamın camekan kısmında müşterilerin
elbise vb. eşyalarını kollayıp gözeten kişiler olduğu anlaşılmaktadır. Dellak ve natırların
görevleri itibari ile birbirleriyle karıştırılmalarının sebebi ise arşiv vesikalarında ve
hamamlar hakkında yapılan çalışmalarda natırların yaptıkları iş hakkında ayrıntılı bilgi
verilmemesi ve her iki meslek erbabının birlikte zikredilmesinden kaynaklandığı
düşünülmektedir.
Külhancı: Hamamlarda hizmet gören diğer bir görevli ise külhancılardır.
Külhancı, hamamların altında külhan adı verilen bölmede bulunan kazanı yakarak
hamam suyunun ısıtılması işini yapmaktadır.
Hamamlarda çalışan dellak, natır ve külhancıdan başka hamamlarda çalışan
kişilerin de bulunduğu bilinmektedir. Mesela incelemiş olduğumuz hamam defterinde
Üsküdar hamamlarını işleten hamam sahipleri, hamamcılar hakkında bilgi
verilmemektedir. Yine söz konusu defterde hamama gelen kişilerden ne kadar para
alındığı konusunda da bilgi verilmemektedir.13
İncelemiş olduğumuz hamam defterinde Üsküdar hamamlarında çalışan dellak
ve natırların üzerinde bilâ-dirlik kaydı vardır. Bu ifadeden dellak ve natırların hamam
sahibinden ücret almadıkları, hamama gelen müşterilerden almış oldukları bahşişlerle
geçimlerini sağladıkları anlaşılmaktadır. Hamamın sıcak su ihtiyacını karşılayan
külhancıların ücret aldıkları düşünülmekle birlikte bu konuda da söz konusu hamam
defterinde bilgi verilmemektedir.
1735 tarihli hamam defterine göre Üsküdar hamamlarında 77 dellak, 27 natır ve
8 külhancı olmak üzere üç farklı iş kolunda toplam 112 kişi çalışmaktadır. Buna göre
Üsküdar hamam esnafın % 68,8’ini dellaklar, % 24,1’ini natırlar ve % 7,1’ini
külhancılar teşkil etmektedir.
13
Hamam çalışanlarının yaptıkları iş karşılığında ne kadar ücret aldığı hakkında 1640 Tarihli Narh
Defteri’nde bilgiler yer almaktadır. Buna göre hamama gusül için girenden bir akçe, kese sürünüp tıraş
olandan iki akçe alınmaktadır. Müşterinin hamamcıya gönüllü olarak bahşiş vermesi yasaklanmamıştır.
Müşteri gönüllü olarak dellaka ve natıra ücret verdiğinde hamam ücretini ayrıca vermek zorundadır.
Müşteri, özellikle fakir ve misafir ise, gönüllü olarak akçe vermedikçe talep edilmemelidir. Müşteri
istediği dellakı istihdam eyleme hakkına sahiptir. Dellakın ve natırın, müşteri hamamdan çıkarken göz
hapsine almaları yasaklanmıştır. Hatunların leğenlerini kurnanın iki tarafına koymaları, önlerine
atmamaları istenmektedir. Kadınların bir leğeninden iki akça alınmaktadır. Saçı topuğuna inen
kadınların topuğuna dek uzun örüp gerdanından sarkıtma örmeğe beş akçe alınmakta, verenden bir akçe
dahi ziyadeye ruhsat verilmiştir. Bu miktar saçı olmayan kadınların saçlarını örmeğe ise miktarı
oranında eksik almaları emredilmektedir. Bkz. M. S. Kütükoğlu, 1640 Tarihli Narh Defteri, s. 260-261;
Yaşar Yücel, 1640 Tarihli Es‘âr Defteri, s. 77-78; 1237/1821 tarihli bir başka narh kaydında ise her
neferden 4 para ücret aldıkları bilinmektedir. AŞS. 53, s. 61, b. 113, 15 R. Evvel 1237/10 Aralık 1821
tarihli narh.
109
SBArD
Mart 2013, Sayı 21, sh. 105 – 130
Tablo 1: Üsküdar hamam çalışanlarının işi, milleti ve dini durumu
Hamamlarda Çalışan Kişi Sayısı
Görevi
Natır
Külhancı
Toplam
Arnavud
Ecnas-ı Saire
Toplam
Müslüman
Gayrimüslim
Toplam
Bulunduğu Yer
Dini
Dellak
No Hamamlar
Milleti
1
Büyük Hamam
Üsküdar
9
4
1
14
3
11
14
13
1
14
2
Küçük Hamam
Üsküdar
9
4
1
14
2
12
14
13
1
14
3
Eski Hamamı
Üsküdar
9
4
1
14
-
14
14
14
-
14
4
Hacı Paşa Hamamı
Üsküdar
12
2
1
15
1
14
15
15
-
15
5
Ağa Hamamı
Üsküdar (Menzilhane
yakınında)
9
3
1
13
1
12
13
13
-
13
6
Valide Sultan
Hamamı
Üsküdar (Atpazarı
yakınında)
9
5
1
15
2
13
15
15
-
15
7
Çinili Hamam
Üsküdar
11
3
1
15
-
15
15
14
1
15
8
İnâdiyye Hamamı
Üsküdar
6
1
1
8
-
8
8
8
-
8
9
Selamiyye Hamamı
Üsküdar
2
1
-
3
-
3
3
3
-
3
10
Çengelköy Hamamı
Çengelköy
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
11
İstavroz Hamamı
Beylerbeyi
1
-
-
1
1
-
1
1
-
1
77
27
8
112
10
102 112 109 3
Toplam
112
Tablo 1’de Üsküdar’da hangi hamamların bulunduğu ve bu hamamlarında kaç
kişinin çalıştığı, bu kişilerin ne iş yaptıkları hakkında bilgi verilmektedir. Tablodaki
veriler incelendiğinde Üsküdar’ın merkezindeki ve merkeze yakın hamamlarda
çalışanların sayısının bir hayli fazla olduğu görülmektedir. Üsküdar merkezden
uzaklaştıkça hamamlarda çalışan kişi sayısı da azalmaktadır. O dönemlerde merkeze
biraz uzak olan İstavroz Hamamı’nda 1 ve Selamiyye Hamamı’nda 3 kişi çalışmaktadır.
Çengelköy Hamamı’nda ise çalışan bulunmamaktadır. Görüldüğü üzere hamamlarda
çalışanlar ile hamamların bulunduğu mevkii arasında yakın bir ilişki söz konusudur.
Üsküdar hamamlarında hamam çalışanlarının dışında hamamların külhan
bölümünde kalan kişiler de bulunmaktadır. Hamamı ısıtmak için ateş yakılan külhan
bölümü, birçok insanı barındırmaya elverişli bir yer olduğundan evi olmayan kişiler özellikle kışın- burada yatıp kalmakta ve bu nedenle de külhanbeyi diye anılmaktadır.14
14
Külhanbeyleri daha çok kimsesiz çocuklardan oluşmaktadır. Kendilerine has elbise giymekte ve
kendilerine has bir dille konuşmaktadırlar. İşleri güçleri olmayıp diğer insanlarla kavga etmekten
çekinmemektedirler. Bunlar bir tür serseri sayılmaktadır. Külhanbeyleri hakkında daha fazla bilgi için
110
Saim YÖRÜK
İncelenen dönemde de Üsküdar’ın merkezinde yer hamamların külhanlarında deftere
hammalân olarak kaydedilen çok sayıda külhanbeyinin barındığı kayıtlıdır.15
III. Üsküdar Hamam Çalışanlarının Dini Durumu
1735 senesi Nisan ayı sonlarında yapılmış olan hamam esnafı sayımında
Üsküdar hamamlarında çalışanların dinleri farklılık göstermektedir. Hamamlarda
çalışan kişiden 109’u Müslüman, 3’ü ise gayrimüslimdir. Gayrimüslimlerin tamamı
külhancılık işini yapmaktadır.
IV. Üsküdar Hamam Çalışanlarının Memleket Durumu
Hamam çalışanlarının memleketlerine bakıldığında Üsküdar Osmanlı
Devleti’nin coğrafyasını yansıtan önemli bir merkez olarak karşımıza çıkmaktadır.
Hamam defterinde hamamlarda çalışanların birçoğunun memleketleri verilmiştir.
Üsküdar hamamlarında mesleğini icra edenlerin memleket durumu şöyledir: Üsküdar,
Şile, Çorlu, Kefe, Edirne, Mora, Ziştovi, Bozcaada, Görüce, Premet, Avlonya, İlbasan,
Ustrova, Malatya, Çerkeş, Konya, Bursa, İznikmid (İznik), Bartın, Zağferanbolu
(Safranbolu), Borlu, Akçaşar, Şam, Kastamonu ve Sivas. Hamam esnafının çok az
kısmının (7 kişi) nereli olduğu konusunda bilgi verilmemiştir. Memleketlerinin
kaydedilmemesinin sebebi muhtemelen bu kişilerin sorun çıkarma durumu olmayan
veya Üsküdarlı olmalarından kaynaklanmış ya da çok önceleri Üsküdar’a
yerleşmelerinden kaynaklanmış olmalıdır. Daha başka faktörlerde etkili olabilir.
Memleketi belirtilen 105 kişiden 55’i Üsküdarlıdır. Bunu 10 kişi ile Malatyalılar takip
etmektedir. Diğer 40 kişi ise imparatorluğun muhtelif uzak ve yakın yerlerinden
Üsküdar’a gelmişlerdir. Bu kişilerden Malatya’nın dışında Anadolu tarafındaki
şehirlerden gelenlerin sayısı 12’dir: bunlardan Konya’dan 2, Çerkeş’ten 1, Bursa’dan 1,
İznik’ten 1, Bartın’dan 1, Safranbolu’dan 1, Akçaşar’dan 1, Bor’dan 1, Şam’dan 1,
Kastamonu’dan 1 ve Sivas’tan 1 kişi gelmiştir. 4 kişi ise Acem olarak belirtilmiş olup
İran taraflarından geldiği anlaşmaktadır. Rumeli tarafından gelenlerin toplam sayısı ise
21’dir. Bunlardan Edirne’den 3, Kefe’den 1, Mora’dan 1, Ziştovi’den 1, Bozcaada’dan
1, Görüce’den 3, Premet’ten 2, Avlonya’dan 4, İlbasan’dan 1 ve Ustrova’den 4 kişi
gelmiştir. Görüce, Permet, Avlonya, İlbasan ve Ustrova’den gelen 14 kişi ise Arnavud
asıllı Osmanlı vatandaşıdır. Anadolu ve Rumeli’deki Üsküdar’a uzak yerlerden başka
Üsküdar’a yakın İstanbul’dan 116, Çorlu’dan 1 ve Şile’den 1 kişi Üsküdar
bakınız: Server Tanilli, “Geçen Yüzyılda İstanbul’da Kabadayılar ve Külhanbeyleri”, Osmanlı
İmparatorluğunda Yaşamak, (Derleyen: François Georgeon-Paul Dumont), (Çev.: Maide Selen),
İletişim Yayınları, İstanbul 2000, s. 138.
15
Bu kişiler hamam defterine kaydedilirken sadece kaç kişi olduğu yazılmıştır. Bu kişilerin kimler
olduğu, nereli oldukları, ne iş yaptıkları hakkında bilgi verilmemiştir. Büyük Hamam’da 10, Küçük
Hamam’da 8, Eski Hamam’da, Ağa Hamamı’nda, Valide Sultan Hamamı’nda ve Çinili Hamam’da
6’şar kişi, Hacıpaşa Hamamı’nda 5 kişi olmak üzere toplam 47 kişi hammalân olarak kaydedilmiştir.
16
Şehrî (İstanbul) olarak kaydedilmiş olup İstanbul’un hangi semtinden olduğu belirtilmemiştir.
111
SBArD
Mart 2013, Sayı 21, sh. 105 – 130
hamamlarında çalışmaktadır.17
Üsküdar hamamlarında çalışanların memleket durumlarına iş kollarına göre
bakıldığında durum biraz daha netlik kazanmaktadır. Hamamlarda çalışan dellakların
memleket durumuna bakıldığında 77 dellakdan 45’inin Üsküdarlı olduğu tespit
edilmiştir. 3 dellak Üsküdar’a yakın yerlerden, 17 dellak Rumeli’nin muhtelif
şehirlerinden ve 10 dellak ise Anadolu tarafındaki muhtelif yerlerden gelmiştir. Üsküdar
hamamlarında çalışan 2 dellakın ise memleket durumu belirtilmemiştir. Bu bilgilere
göre dellakların % 58’i Üsküdarlıdır. % 22’si Rumeli taraflarından, % 13’ü Anadolu
taraflarından ve % 4’ü Üsküdar çevresindendir. % 3’ünün ise memleketi
belirtilmemiştir.18
Hamamlarda çalışan natırların memleket durumuna bakıldığında 27 natırdan
10’unun Üsküdarlı olduğu tespit edilmiştir. 4 natır Arnavut asıllı olup Arnavutluk’un
muhtelif şehirlerinden ve 12 natır ise Anadolu tarafındaki muhtelif yerlerden gelmiştir.
Üsküdar hamamlarında çalışan 1 natırın ise memleket durumu belirtilmemiştir.
Üsküdar’a yakın yerlerden ise çalışan bulunmamaktadır. Bu bilgilere göre natırların %
37’si Üsküdarlıdır. % 44’ü Anadolu taraflarından, % 15’i Arnavutluk’tandır. % 4’ünün
ise memleketi belirtilmemiştir.19
Üsküdar hamamlarında çalışan külhancıların memleket durumlarına
bakıldığında ise daha çok dikkat çekmektedir. Hamamların külhanlarında çalışan 8
kişiden 4’ü Malatyalı ve 1’i Sivaslıdır. 3 külhancının memleketi ise belirtilmemiştir.
Üsküdar merkezinde ve merkeze yakın hamamlarda sadece 1 külhancı çalışmaktadır.
Üsküdar merkeze biraz uzak olan Selamiye, Çengelköy ve İstavroz hamamlarında ise
külhancı kaydedilmemiştir.20
Üsküdar hamam çalışanlarının memleketlerine bakıldığında sonuç olarak
denilebilir ki hamam çalışanlarının büyük çoğunluğunun Üsküdarlı olmakla birlikte
Üsküdar’a uzak sayılabilecek farklı Anadolu ve Rumeli şehirlerinden gelenler olduğu
gibi İstanbul, Çorlu ve Şile gibi diğer yakın yerlerden de Üsküdar hamamlarında
çalışanlar bulunmaktadır.
V. Üsküdar Hamam Çalışanlarının Yaş Grupları
Defterde hamam çalışanlarının yaşları yazılmamıştır. Ancak bazıları için
mütekaid, ihtiyar, piri, câr-ebru, taze ve sabi ifadeleri kullanılmıştır. Bunlar içinde yaş
durumunun ne şekilde belirlendiği ile ilgili olarak herhangi bir bilgi verilmemekle
birlikte kişinin genel fiziki durumuna bakılarak göz ile tayin edildiği anlaşılmaktadır.
Bunun içinde mütekaid, ihtiyar, piri, taze, câr-ebru ve sabi arasında kesin bir yaş sınırı
koymak mümkün değildir. Üsküdar hamamlarında çalışan toplam 112 kişiden 3’ü
mütekaid, 6’sı ihtiyar ve 3’ü pir ve ihtiyar olarak kaydedilmiştir. Yine bu 112 kişiden
17
Ayrıntılı bilgi için EK-1’deki tabloya bakınız.
Ayrıntılı bilgi için EK-2’deki tabloya bakınız.
19
Ayrıntılı bilgi için EK-3’deki tabloya bakınız.
20
Ayrıntılı bilgi için EK-4’deki tabloya bakınız.
18
112
Saim YÖRÜK
22’si câr-ebru, 13’ü taze21, 5’i ise sabi olarak kaydedilmiştir.22 Bu bilgilere göre
Üsküdar hamam esnafının hangi yaş gruplarında yoğunlaştığını görmek için defterdeki
ifadeleri dikkate alarak bir sınıflandırma yapmak gerekirse 18-21 yaş arası câr-ebru, 712 yaş arası sabi, 13-17 yaş arası taze olarak kabul etmek mümkündür. Yaşları hakkında
bilgi verilmeyen diğer 60 kişi ise orta yaşlı yetişkin olarak kabul edilebilir. Yapılan bu
sınıflandırmaya göre mütekaid, pir ve ihtiyar sıfatlarıyla kaydedilen 12 kişi yaşlı, yaşları
hakkında bilgi verilmeyen 60 kişi yetişkin, câr ebru olarak kaydedilen 22 kişi genç, taze
ve sabi sıfatlarıyla kaydedilen 18 kişi ise çocuk olarak kabul edildiğinde hamam
çalışanlarının sırasıyla yaklaşık % 10,7’sinin yaşlı, % 53,6’sının yetişkin, % 19,6’sının
genç, % 16,1’inin çalışabilir yaşta çocuklardan oluştuğu sonucuna ulaşmak
mümkündür.23
Üsküdar hamamlarında çalışanların yaş durumları gruplara göre bakıldığında
durum biraz daha netlik kazanmaktadır. Hamamlarda çalışan dellakların yaş durumuna
bakıldığında 77 dellakdan 8’inin yaşlı olduğu tespit edilmiştir. 17 dellak genç, 18 dellak
ise çocuk yaştadır. 34 dellakın ise yaş durumu belirtilmemiştir. Bu bilgilere göre
dellakların % 10,4’u yaşlı, % 22’si genç, % 23,4’ü ergin çocuktur. Yaşları hakkında
bilgi verilmeyip orta yaşlı yetişkin olarak kabul edilenlerin oranı ise % 44,2’dir.24
Üsküdar hamamlarında çalışan natırların yaş durumuna bakıldığında 27 natırdan
4’ü yaşlı, 5’i câr-ebru, 1’i çocuktur. 17 dellakın ise yaş durumu belirtilmemiştir. Bu
bilgilere göre dellakların % 14.8’i yaşlı, % 18.5’i genç, % 3.7’si ergin çocuktur. Yaşları
hakkında bilgi verilmeyip orta yaşlı yetişkin olarak kabul edilenlerin oranı ise % 63’tür.
Deftere sabi olarak kaydedilen ve 7-12 yaş arası olarak kabul edilen çocuklardan ise
natırlık yapan bulunmamaktadır.25 Natırların müşterilerin eşyalarını emanet olarak
aldıkları dikkate alındığında küçük yaştaki çocukların natırlık işini hakkıyla yerine
getirmeyeceğinden kaynaklanmış olabilir.
Üsküdar hamamlarında çalışan 8 külhancının tamamın yaşı ise belirtilmemiştir.26
Yukarıda yaşları hakkında bilgi verilmeyenlerin orta yaşlı yetişkin olarak kabul edildiği
ifade edilmişti.
VI. Üsküdar Hamam Çalışanlarının İsimleri, Lakapları Ve Unvanları
Türkler, İslam dinini kabulden önce Türkçe isimler kullanırken, İslam dinini
kabul ettikten sonra zamanla eski Türk adları yerine daha çok Müslüman Arap
isimlerini kullanmaya başlamışlardır. Nitekim XV. yüzyılda tahrir defterlerinde daha
çok Türkçe isimler yer alırken bu zamanla değişmeye başlamış ve XVI. yüzyıldan
itibaren Türkçe isimler daha az kullanılmaya başlanmıştır.27 XVIII. yüzyılın ilk
21
Bunlardan 1 kişi taze oğlan ve 2 kişi taze sabi olarak kaydedilmiştir.
Bunlardan 1 kişi sabi oğlan olarak kaydedilmiştir.
23
Ayrıntılı bilgi için EK-5’deki tabloya bakınız.
24
Ayrıntılı bilgi için EK-6’daki tabloya bakınız.
25
Ayrıntılı bilgi için EK-7’deki tabloya bakınız.
26
Ayrıntılı bilgi için EK-8’deki tabloya bakınız.
27
Mübahat Kütükoğlu, Menteşe Sancağı 1830, TTK, Ankara 2010, s. 79.
22
113
SBArD
Mart 2013, Sayı 21, sh. 105 – 130
yarısında da durum aynıdır. Üsküdar hamamlarında çalışan esnaflarda 30 Müslüman ve
3 gayrimüslim olmak üzere toplam 33 farklı isim tespit edilmiştir. Ancak bunların
bazıları çok defa kullanıldığı gibi bazıları da sadece 1 kez kullanılmıştır. 1 defa
kullanılan isimler Abdi, Abdullah, Bayezid, Eyyüb, Kasım, Musa, Salih, Süleyman Veli
ve Zeynel’dir. Çift isimler ise 8 adet olup bir defa kullanılmıştır. Bu isimler Hacı
Mustafa, Ahmed Mustafa, Mustafa Abdullah, Mehmed Abdullah, Mehmed Hüseyin,
Feyzullah Abdullah, Seyyid Ali ve Ali Bekir’dir.
Hamam esnafı içerisinde farklı isimler bulunmasına rağmen, belli isimlerin
kullanılma sayısı fazladır. Bu isimler Mustafa, Mehmed, Hasan, Ali, İsmail, Ahmed,
Hüseyin, İbrahim, Bekir, Ömer, Osman ve Yusuf’tur. Çok kullanılan isimlerin başında
18 kişi ile Mustafa gelmektedir. İkinci sırada ise 15 kişi ile Mehmed isimliler
almaktadır. En çok kullanılan isimler içerisinde üçüncü sırada ise 10 kişi ile Hasan yer
almaktadır. Dördüncü sırada ise 9’ar kişi ile Ali ve İsmail isimleri gelmektedir. Bunu
6’şar kişi ile Ahmed, Hüseyin ve İbrahim takip etmektedir. Bu isimlerden başka 4 kişi
Bekir, 3 kişi Ömer ve Osman, 2 kişi Yusuf isimlidir. Avadik, Beğli ve Bogos ise
gayrimüslim isimleri olup bir defa kullanılmıştır.
Üsküdar hamamlarında çalışanların isimleri dikkate alındığında daha çok
Hazreti Peygamberin isimleri olan Mustafa ve Mehmed’in (Muhammed’den bozma
olup Türkler Hz. Peygambere saygı ifadesi olarak bu ismi daha çok tercih etmişlerdir)
en çok kullanıldığı görülmektedir. Diğer bir ismi Ahmed’de sık olarak kullanılmaktadır.
Bu isimleri yine Hazreti Peygamberin evladının ismi olan Hasan izlemektedir. Diğer
evladı olan Hüseyin de sık kullanılan isimlerdendir.
Hamam çalışanları tarafından kullanılan diğer isimler ise Hz. Peygamberden
sonra yerine geçen, cennetle müjdelenen ve tüm Müslümanlar tarafından sevilen dört
sahabenin isimleridir. Bunlar içinde en çok kullanılan ise Ali’dir.
Hamam çalışanları tarafından sıklıkla kullanılan diğer isimler ise peygamber ve
nebi isimleri olup İsmail, İbrahim, Yusuf, Salih, Musa ve Eyüp’tür. Bunlar içinde İsmail
en çok kullanılandır. Sayısal olarak kullanılan isimler dikkate alındığında Ali, Hasan ve
Hüseyin isimleri Mustafa ve Mehmed’den sonra gelmektedir. Üsküdar hamam
çalışanları tarafından kullanılan isimlerin sayısı dikkate alındığında hamam
çalışanlarının, mensubu olduğu dinin önemli şahsiyetlerinin isimlerini taşıdıkları
anlaşılmaktadır.
Üsküdar hamam çalışanlarının isimlerinden başka kullandıkları lakap ve
unvanlara da burada değinmekte fayda görülmektedir. Osmanlı döneminde insanlar
genellikle mensubu oldukları ailelerinin soy geçmişlerini, bazı fiziki vb. özelliklerini
çağrıştıran, memleketlerini belirten lakaplarla anılmaktadır. Bazen de sosyal statü ifade
eden lakap ve unvanlarla anılmaktadırlar. Üsküdar hamam çalışanlarından bazıları
hamam defterine almış oldukları lakaplarla kaydedilmiştir. Hamam çalışanlarından 3
kişi es-Seyyid, 1 kişi ise Molla lakabıyla kaydedilmiştir. Bunu dışında unvan ve lakaplı
kişi bulunmamaktadır.
114
Saim YÖRÜK
Tablo 2: İsimler
No
Müslüman isimleri
Adet
No
Müslüman isimleri
Adet
1
Abdi
1
18
Mehmed Abdullah
1
2
Abdullah
1
19
Mehmed Hüseyin
1
3
Ahmed
6
20
Musa
1
4
Ahmed Mustafa
1
21
Mustafa
18
5
Ali
9
22
Mustafa Abdullah
1
6
Ali Bekir
1
23
Salih
1
7
Bayezid
1
24
Süleyman
1
8
Bekir
4
25
Osman
3
9
Eyyüb
1
26
Ömer
3
10
Feyzullah Abdullah
1
27
Seyyid Ali
1
11
Hacı Mustafa
1
28
Veli
1
12
Hasan
10
29
Yusuf
2
13
Hüseyin
6
30
Zeynel
1
14
İbrahim
6
15
İsmail
9
31
Avadik
1
16
Kasım
1
32
Beğli
1
17
Mehmed
15
33
Bogos
1
Gayrimüslim isimleri
VII. Üsküdar Hamam Esnafının Eşkâl Özellikleri
Eşkâl tariflerinde boy, sakal, bıyık bulunup bulunmadığı ve ten rengi (sarı
bıyıklı, kara sakallı, kır sakallı gibi) belirtilmekte, bir özrü bulunanların da yekçşeşm vb.
şekilde özrünün cinsine işaret edilmektedir. Üsküdar hamam çalışanlarının saç ve sakal
renkleri genellikle belirtilmiştir. Bu şekilde hamam esnafının ancak bir kısmının eşkâli
hakkında bilgi sahibi olunabilmektedir.
İncelenen hamam defterinde Üsküdar hamam çalışanlarının boyları hakkında
bilgi verilmemektedir. Bunun sebebi Üsküdar hamamlarında çalışan kişilerin yaş
özellikleri dikkate alındığında yaşları ile boyları arasında normal bir ilişkinin olduğu,
dış görünüş açısından kişilerin boylarının dikkat çekmemesinden kaynaklandığı
düşünülmektedir. Hamam çalışanlarının boylarının kaydedilmemesinde daha başka
faktörlerde etkili olmuş olabilir.
Ten rengi: Eşkâl kayıtlarında sakal-bıyık rengine göre, ten rengi belirtilen
kişilere daha az rastlanmaktadır. 1 kişi esmer, 2 kişi sarı ve 1 kişi sarışın olarak
kaydedilmiştir.
Ten rengi yazılmamış olmakla birlikte sakal-bıyık renginden ten rengini
çıkarmak mümkündür. Sakal-bıyık rengi sarı ve kumral olarak kaydedilenlerin –birkaçı
115
SBArD
Mart 2013, Sayı 21, sh. 105 – 130
istisna- açık renk tenli olduklarında şüphe yoktur. Yine bunun gibi kara ve kır sakallı ve
bıyıklı olanlar da esmer olmalıdır. Sakal-bıyık renginde başlıca dört grup vardır: Kara,
kır, kumral ve sarı. Bunlar içinde en büyük grubu karalar oluşturmaktadır. Bu
sonuncular sakal-bıyık bahsinde daha detaylı ele alınacaktır.
Sakal-Bıyık: Devrin icaplarına göre erkeklerin vazgeçilmezleri arasında –sınır
verilmemekle beraber- yirmili yaşlarda bıyık, otuzlu yaşlardan itibaren sakal
görülmektedir. Eşkâl tariflerinde renkle birlikte daima kişinin sakallı veya bıyıklı
oluşuna da yer verilmiştir.
Üsküdar hamam esnafı geneline bakıldığında sakallıların sayısı (27 kişi),
bıyıklılara göre fazladır. Bunlardan 16’si kara sakallı, 6’sı kumral sakallı, 3’ü kır sakallı
ve 2’si sarı sakallıdır. Burada sakallı olanlar tabii olarak aynı zamanda bıyıklıdır. Sakalı
olmayıp sadece bıyıklı olan hamam esnafı sayısı ise 17’dir. Bunlardan 3’ü kara bıyıklı,
6’sı kumral bıyıklı, 6’sı sarı bıyıklı, 1’i ince bıyıklı ve 1’i bıyıklı olarak kaydedilmiştir.
Defterde sakallı ve bıyıklıların yanında köseler de kayıtlıdır. Deftere 2 kişi köse
olarak kaydedilmiştir. Bu kişilerin gerçekten köse mi oldukları yoksa bu lafzı sadece bir
sıfat olarak mı kullanıldığı hakkında bilgi verilmemektedir.
Defterde şahısların sadece sakallı ve bıyıklı olduklarına işaret edilmiş değildir.
Bıyığı yeni çıkmış delikanlılar câr-ebru olarak kaydedilmiştir. Bıyığı yeni çıkanlardan
başka yaşı çok küçük olanlar, sakalı ve bıyığı olmayıp çocuk yaşta bulunanlar sabi, sabi
oğlan, yaşı çocukluk ile delikanlılık arasında bulunanlar ise taze, taze oğlan, taze sabi
olarak vasıflandırılanlar da bulunmaktadır. Defterde 22 kişi câr-ebru, 15 kişi taze, 7 kişi
ise sabi olarak kaydedilmiştir.
Özürlüler: Üsküdar hamam çalışanları içerisinde bedensel özrü olanlara da
rastlanmaktadır. Görme özürlü bir kişi yek-çeşm taze olarak kaydedilmiştir. Buna göre
bu kişi tek gözlü ve genç birisi olduğu anlaşılmaktadır. Gözünü kaybetme nedeni
hakkında bilgi verilmemektedir. Bu özür doğuştan olabileceği gibi doğduktan sonra bir
olay sebebiyle de tek gözünü kaybetmiş olabilir. Bunun dışında özürlü
kaydedilmemiştir.
VIII. Üsküdar Hamamları
Üsküdar hamamları, Anadolu tarafının en işlek hamamlarıdır. Özellikle şehir
merkezindeki hamamlar büyüklük, istihdam ettiği çalışan sayısı ve işlevi bakımından
önem arz etmektedir. 1735 yılı hamam defterinde tüm İstanbul hamamları (sur içi hariç)
ve hamam esnafı hakkında bilgi vermekte ise de burada konumuz gereği sadece
Üsküdar hamamları hakkında kısaca bilgi verilecektir. Defterde isimleri geçen Üsküdar
hamamları şunlardır:
Büyük Hamam (Hamam-ı Kebîr): Yeşil Direkli Hamam olarak da
bilinmektedir. Üsküdar’da Hakimiyet-i Milliye Caddesi üzerindedir. Bulunduğu yolun
karşısında ise Gülfem Hatun Camii vardır. Sultan II. Selim’in eşi Nurbânû Valide
116
Saim YÖRÜK
Sultan tarafından Mimar Sinan’a yaptırılmıştır.28 Evliya Çelebi bu hamamdan “Çarşı
içinde olan Çarşı Hamamı gayet ferah, havası hoş, binası hoş bir hamamdır. Mahbûb
ve ra‘nâ, pâk dellakları ve fota-i nilgünleri vardır” diye bahsetmektedir.29 1735 yılında
hamamda 9 dellak, 4 natır ve 1 külhancı olup toplam 14 kişi çalışmaktadır. Bunlardan 3
kişi Arnavut, diğer 11 kişi ise ecnâs-ı sair olarak kaydedilmiştir. Hamamda çalışanların
13’ü Müslüman, 1’i gayrimüslimdir.30
Küçük Hamam: Üsküdar’da Mihrimah Sultan Camii’nin sağ tarafında biraz
ileride yer almaktadır. Kulluk Hamamı olarak da bilinmektedir. 1547 yılında Mihrimah
Sultan tarafından külliyesinin yapımı sırasında Mimar Sinan’a yaptırılmıştır.31 Evliya
Çelebi, seyahatnamesinde bu hamamdan “İskele Çarşısı’nda Sultan Hamamı”32 diye
bahsetmektedir. 1735 yılında Küçük Hamam’da toplam 14 kişi çalışmaktadır.
Bunlardan 9’u dellak, 4’ü natır ve 1’i külhancıdır. Bunlardan 2’si Arnavut, diğer 12 kişi
ise ecnâs-ı sair olarak kaydedilmiştir. Hamam çalışanlarının 13’ü Müslüman, 1’i
gayrimüslimdir.33
Eski Hamam: Doğancılar Caddesi üzerinde, bu cadde ile Tebhirhane
Sokağı’nın kavuştuğu köşededir.34 Üsküdar’da Rum Mehmed Paşa Camii civarında
olup bu camiye gelir sağlaması amacıyla yapılmıştır.35 Eski Hamam’da toplam 14 kişi
çalışmaktadır. Bunlardan 9’u dellak, 4’ü natır ve 1’i külhancıdır. Çalışanların tamamı
ecnâs-ı sair olarak kaydedilmiş olup hepsi Müslüman’dır.
Hacıpaşa Hamamı: Hamamın yeri Doğancılar semtinde, Salacak İskele Sokağı
ile Ahali Sokağı’nın birleştiği yerde idi. Hamamın bânisi Enderun’dan yetişerek
Çakırcıbaşı olan, Sultan II. Selim ve III. Murad’a nedimlik yapan, doğancılıkta
yetenekli Hacı Ahmed Paşa olup İsfendiyaroğullarındandır.36 Evliya Çelebi,
seyahatnamesinde hamamın Hacılara mahsus olduğundan bahsetmektedir.37 1735
yılında Hacıpaşa Hamamı’nda toplam 15 kişi çalışmakta olup 12’si dellak, 2’si natır ve
1’i külhancıdır. Bunlardan 1’i Arnavut, diğer 14 kişi ise ecnâs-ı sair olarak
kaydedilmiştir. Hamam çalışanlarının tamamı Müslüman’dır.38
Ağa Hamamı: Ahmediye Camii ile İnadiye semti arasında, Gündoğumu
Caddesi ile Pırnal Sokak’ın birleştiği yerde olup Sultan I. Ahmed’in Kilerağası
Malatyalı İsmail Ağa tarafından camii ve tekkesi ile birlikte 1609 tarihinde
28
Ayvansarayî Hüseyin Efendi, Hadîkatül-Cevâmi‘ (İstanbul Camileri ve Diğer Dînî-Sivil Mimari
Yapışarı), (Haz.: Ahmet Nezih Galitekin), İşaret Yayınları, İstanbul 2001, s. 588; Reşat Ekrem Koçu,
“Büyük Hamam”, İstanbul Ansiklopedisi, VI, İstanbul 1963, s. 3281.
29
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, I, İkdam Matbaası, İstanbul 1314, s. 475.
30
MCT., B-6, s. 11.
31
Haskan, age., s. 226-227.
32
Evliya Çelebi, age., s. 475.
33
MCT., B-6, s. 11.
34
Reşat Ekrem Koçu, “Eski Hamam”, İstanbul Ansiklopedisi, X, İstanbul 1971, s. 5285-5287.
35
Haskan, age., s. 135.
36
İbrahim Hakkı Konyalı, Abideleri ve Kitâbeleriyle Üsküdar Tarihi, II, İstanbul 1977, s. 439-441;
Haskan, age., s. 170.
37
Evliya Çelebi, age., s. 332.
38
MCT., B-6, s. 11.
117
SBArD
Mart 2013, Sayı 21, sh. 105 – 130
yaptırılmıştır.39 Üsküdar’da menzilhane yakınlarındadır. 1735 yılında Ağa Hamamı’nda
toplam 13 kişi çalışmakta olup 9’u dellak, 3’ü natır ve 1’i külhancıdır. Bunlardan 1’i
Arnavut, diğer 12 kişi ise ecnâs-ı sair olarak kaydedilmiştir. Hamam çalışanlarının
tamamı Müslüman’dır.40
Valide Sultan Hamamı: Nurbanu Valide Sultan Hamamı, Valide-i Atîk
Hamamı veya Atîk Valide Hamamı olarak da bilinen hamam 1583 yılında Vâlide-i Atîk
Külliyesi ile birlikte yapılmıştır. Günümüzde hamam Eski Toptaşı Yolu üzerinde ve
Sokullu İlkokulu’nun sağ yanında olmasından dolayı Toptaşı Hamamı olarak da
bilinmektedir.41 Seyahatnamede ve hamam defterinde Atpazarı yakınında olduğu ifade
edilmektedir. Evliya Çelebi, seyahatnamesinde Orta Valide Hamamından “Dilguşâ bir
hamam-ı mübarekdir. Cümle halvetleri pâkdır” diyerek övmekte ve hamamın yolculara
mahsus olduğundan bahsetmektedir.42 1735 yılında hamamda toplam 15 kişi çalışmakta
olup 9’u dellak, 5’i natır ve 1’i külhancıdır. Bunlardan 2’si Arnavut, diğer 13 kişi ise
ecnâs-ı sair olarak kaydedilmiştir. Hamam çalışanlarının tamamı Müslüman’dır.43
Çinili Hamam: Hamam günümüzde Çinili ismiyle bilinen semtte ve bu semte
ismini vermiş olan camiinin karşısındadır. Sultan I. Ahmed’in eşi Mahpeyker Kösem
Sultan tarafından 1642 yılında camii ve medresenin inşasından sonra yaptırılmıştır.
Hiçbir yerinde çini bulunmayan hamam, ismini hemen yanında bulunan Çinili
Camii’nden almıştır.44 Evliya Çelebi, seyahatnamesinde hamamdan “Kösem Valide
Hamamı hepsinden sonra bina olunduğu cihetle bir taraf-ı ibret nümâ, bir hamam-ı
ra‘nâ, bir dâr-ı hoşnümâ binadır. Üsküdar’da değil, İstanbul’da bile nazîrî yoktur” diye
övmektedir.45 1735 yılında Çinili Hamam’da toplam 15 kişi çalışmaktadır. Bunlardan
11’i dellak, 3’ü natır ve 1’i külhancı olup tamamı ecnâs-ı sair olarak kaydedilmiştir.
Hamam çalışanlarının 14’ü Müslüman, 1’i gayrimüslimdir.46
İnâdiyye Hamamı: Hamamın kim tarafından yaptırıldığı hakkında kaynaklarda
bilgi bulunmamaktadır. Günümüzde İnadiyye Tekkesi’nin yanında bir hamam harabesi
vardır. Hamamın külhan kısmı ve tüneklerinin bir kısmı hala görünmektedir. Hamamın
Sultan İbrahim döneminde (1640-1648) yaşamış Cinci Hüseyin Efendi tarafından
yaptırıldığı sanılmaktadır.47 1735 yılında hamamda toplam 8 kişi çalışmaktadır.
Bunlardan 6’sı dellak, 1’i natır ve 1’i külhancı olup tamamı ecnâs-ı sair olarak
kaydedilmiştir. Hamam çalışanlarının tamamı Müslüman’dır.48
39
Reşat Ekrem Koçu, “Ağa Hamamı”, İstanbul Ansiklopedisi, I, İstanbul 1958, s. 240-241; Konyalı, age.,
s. 433-434.
40
MCT., B-6, s. 12.
41
Haskan, age., s. 283-285.
42
Evliya Çelebi, age., s. 332, 475.
43
MCT., B-6, s. 12.
44
Ayvansarayî Hüseyin Efendi, age., s. 590; Reşat Ekrem Koçu, “Çinili Hamam”, İstanbul Ansiklopedisi,
VII, İstanbul 1965, s. 4011; Haskan, age., s. 102-103.
45
Evliya Çelebi, age, s. 475.
46
MCT., B-6, s. 12.
47
Haskan, age., s. 91-92.
48
MCT., B-6, s. 12.
118
Saim YÖRÜK
Selamiyye Hamamı: Selamsız semtinde Tekke kapısı olarak bilinen yerdedir.
Celveti şeyhlerinden Selâmi Ali Efendi tarafından cami, tekke ve dedegân odaları ile
birlikte 1677 yılında yaptırılmıştır. Günümüzde birkaç harabe duvarı kalan hamam
tekke hamamı olarak inşa edilmekle birlikte halka açıktı.49 1735 yılında hamamda
toplam 3 kişi çalışmaktadır. Bunlardan 2’si dellak ve 1’i natırdır. Hamamda külhan
bulunmamaktadır. Hamam çalışanlarının tamamı ecnâs-ı sair olarak kaydedilmiş olup
Müslüman’dır.50
Çengelköy Hamamı: Niş Defterdarı Mustafa Efendi’nin vakfı olup
Çengelköy’de Mandal Sokak ile Çengeloğlu Sokağı’nın karşısında idi. Küçük bir
hamam olup 1948 yılında yıktırılmıştır.51 Evliya Çelebi, seyahatnamesinde Çengelköy
Hamamı’nın hırsızlara ayrılması gerektiğini yazmaktadır.52 Bu ifadeye göre hamam
daha önceki yıllarda yapılmış olmalıdır. 1735 yılında hamamda çalışan
bulunmamaktadır.53
İstavroz Hamamı: Beylerbeyi’nde Abdullah Ağa Camii’nin sol tarafında olup
günümüzde yeri boş arsa halindedir. Sadrazam Öküz Mehmed Paşa tarafından
Karagümrük’teki bir camiye gelir sağlamak amacıyla muhtemelen 1618 yılından sonra
yaptırılmıştır.54 1735 yılında hamamın Arnavut asıllı 1 Müslüman çalışanı bulunmakta
olup dellaklık yapmaktadır.55
IX. Sonuç
Çalışmaya kaynak teşkil eden defter 1735 tarihli bir hamam esnafı defteri olup
Üsküdar hamamları ve çalışanları hakkında önemli bilgiler vermektedir: Defterden
hamamlarda çalışanların isimleri, fiziki özellikleri, nereli oldukları, ne iş yapıkları,
hangi hamamda kaç kişinin çalıştığı ve barındığı hakkında bilgi edinmek mümkündür.
Daha önceki ve sonraki yıllara ait Üsküdar hamamları hakkındaki bilgileri mukayese
imkânı vermektedir. Diğer hamamlarda olduğu gibi Üsküdar hamamlarında hamama
gelen müşterinin isteği üzerine onu temizleyen dellaklar, müşterinin eşyalarını gözeten
ve ihtiyaç duyduğu malzemeleri veren natırlar ve hamamın sıcak su ihtiyacını sağlayan
külhancılar çalışmaktadır. Hamam çalışanlarının büyük bir kısmı Üsküdarlıdır.
İmparatorluğun Anadolu ve Rumeli’deki muhtelif yerlerinden gelerek Üsküdar
hamamlarında çalışanlar da bulunmaktadır. Çalışanların dini durumlarına bakıldığında
ise birkaçı hariç tamamı Müslümandır.
Üsküdar hamamlarında çalışanların yaşları hakkında defterde net bilgi
verilmemektedir. Ancak fiziki özellikleri hakkında verilen bilgiler dikkate alınarak
Üsküdar hamamlarında çalışanların hangi yaş gruplarında yoğunlaştığını tahmini de
49
Haskan, age., s. 264.
MCT., B-6, s. 13.
51
Reşat Ekrem Koçu, “Çengelköyü Hamamı”, İstanbul Ansiklopedisi, VII, İstanbul 1965, s. 3833.
52
Evliya Çelebi, age., s. 332.
53
MCT., B-6, s. 10.
54
Haskan, age., s. 198.
55
MCT., B-6, s. 10.
50
119
SBArD
Mart 2013, Sayı 21, sh. 105 – 130
olsa hesaplamak mümkündür. Üsküdar hamamlarında çalışanların yaş grupları ve sayısı
dikkate alındığında her yaş grubundan çalışanlar bulunmaktadır.
Defterin diğer bir özelliği ise Üsküdar hamam çalışanlarının eşkâlleri hakkında
bazı bilgiler vermesidir. Bu bilgiler hamam çalışanlarının tiplerini ortaya koyması
açısından önemlidir. Hamamlarda çalışanların daha çok orta boylu, bıyıklı ve sakallı
olduğu anlaşılmaktadır. Sonuç olarak -eksikliklere rağmen- hamam defterinin Üsküdar
hamamları ve esnafı hakkında önemli bilgiler verdiğini ifade etmek mümkündür.
Kaynakça
1.Arşiv Kaynakları
Adana Şer‘iyye Sicilleri (AŞS.): 53.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı (İAK), Muallim Cevdet Tasnifi B-6
Nolu İstanbul Hamamları Defteri, (1147 Tarihli).
2.Tetkik Eserler
Ahmet Refik, Hicrî Onikinci Asırda İstanbul Hayatı (1100-1200), İstanbul 1930.
Akgündüz, Ahmet, Osmanlı Kanunnâmeleri ve Hukukî Tahlilleri, II-III, İstanbul 1991;
IX, İstanbul 1992.
And, Metin, “Yabancı Seyyahların Gözüyle 16. Yüzyıl İstanbul’unda Hamamlar ve
Temizlik”, İstanbul Armağanı 3 –Gündelik Hayatın Renkleri-, Yayına Hazırlayan:
Mustafa Armağan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür İşleri Daire Başkanlığı
Yayınları, İstanbul 1997, s. 139-143.
Ayvansarayî Hüseyin Efendi-Ali Satı‘ Efendi-Süleyman Besim Efendi, HadîkatülCevâmi‘ (İstanbul Camileri ve Diğer Dînî-Sivil Mimari Yapışarı), (Haz.: Ahmet
Nezih Galitekin), İşaret Yayınları, İstanbul 2001.
Devellioğlu, Ferit, Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lügat, (24. Baskı), Aydın Kitabevi,
Ankara 2007.
Ergin, Osman Nuri, Mecelle-i Umûr-ı Belediyye, I, İstanbul 1995.
Erkan, Arif, Büyük Arapça-Türkçe Lügat, I-II, Yasin Yayınevi, İstanbul 2004.
Evliya Çelebi, Seyahatnâme, I, İkdam Matbaası, İstanbul 1314.
___________, Evliya Çelebi Seyahatnâmesi, (Haz.: Yücel Dağlı-Seyit Ali KahramanRobert Dankoff), 1. Kitap, Yapı Kredi Yayınları, İstanbul 2005.
Eyice, Semavi, “Hamam: Tarih ve Mimari”, DİA, XV, İstanbul 1997, s. 402-430.
Haskan, Mehmet Mermi, İstanbul Hamamları, Türkiye Turing Otomobil Kurumu
Yayınları, İstanbul 1995.
Kankal, Ahmet, Türkmen’in Kaidesi Kastamonu (XV-XVIII. Yüzyıllar Arası Şehir
Hayatı), Ankara 2004.
120
Saim YÖRÜK
Koçu, Reşat Ekrem, “Ağa Hamamı”, İstanbul Ansiklopedisi, I, İstanbul 1958, s.240241.
_____ , “Büyük Hamam”, İstanbul Ansiklopedisi, VI, İstanbul 1963, s.3281-3284.
_____ , “Çengelköyü Hamamı”, İstanbul Ansiklopedisi, VII, İstanbul 1965, s. 3833.
_____ , “Çinili Hamam”, İstanbul Ansiklopedisi, VII, İstanbul 1965, s.4011-4013.
_____ , “Eski Hamam”, İstanbul Ansiklopedisi, X, İstanbul 1971, s.5285-5287.
1977.
Konyalı, İbrahim Hakkı, Abideleri ve Kitâbeleriyle Üsküdar Tarihi, II, İstanbul
Kütükoğlu, Mübahat, 1640 Tarihli Narh Defteri, Enderun Kitabevi, İstanbul 1983.
_____, Menteşe Sancağı 1830 (Nüfus ve Toplum Yapısı), TTK, Ankara 2010.
Mantran, Robert, XVII. Yüzyılın İkinci Yarısında İstanbul, I-II, (Çev.: Mehmet Ali
Kılıçbay-Enver Özcan), Ankara 1990.
Şemseddin Sami, Kâmus-ı Türkî, İstanbul 1317.
Tanilli, Server, “Geçen Yüzyılda İstanbul’da Kabadayılar ve Külhanbeyleri”, Osmanlı
İmparatorluğunda Yaşamak, (Derleyen: François Georgeon-Paul Dumont), (Çev.:
Maide Selen), İletişim Yayınları, İstanbul 2000, s. 137-146.
Tulum, Mertol, 17. Yüzyıl Türkçesi ve Söz Varlığı, TDK, Ankara 2011.
Uzun, Mustafa–Albayrak, Nurettin, “Hamam: Kültür ve Edebiyat”, DİA, XV, İstanbul
1997, s. 430-432.
Ülgen, Ali Saim, “Hamam”, İA, V/I, Eskişehir 1997, s. 174-178.
Ünal, Mehmet Ali, Osmanlı Tarih Sözlüğü, Paradigma Yayıncılık, İstanbul 2011.
Yılmazkaya, Orhan, Türk Hamamı, Çitlenbik Yayınları, İstanbul 2002.
Yücel, Yaşar, 1640 Tarihli Es‘âr Defteri, Ankara 1982.
121
EKLER
Ek 1: Üsküdar hamam çalışanlarının memleketi
Rumeli Tarafları
Üsküdar ve
Çevresi
Anadolu Tarafları
Memleketi
Belirtilmeyen
1
-
2
1
-
1
-
1
-
1
-
3
-
1
1
- 1 2
- - 2
- - - - - - -
3
6
3
4
1
1 - 1 1 2 - 1
1 - 1 - 1
-
- - - - - - - 1 - - - 1 1
- - - -
-
1
-
1
-
1
-
-
2
2
5
4
2
1
1
2
8
-
-
-
8
-
-
-
-
-
-
-
3 -
-
3
3
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
1
4
-
15
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Çengelköy
Beylerbeyi
11
2
2
55
1
1
1
- 11 - 3 - 2 - - 1 58 1
3
1
1
1
3
2
1
4
- - 1
- - - - - - - 1 4 21 10
- - - - - 1 2
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1
1 2
1 4
1 1
- - 4 26
2
1
7
15
8
3
1
112
7
8
9
10
11
1
Genel Toplam
Toplam
8
5
6
7
8
İznikmid
Bartın
Zağferanbolu
Borlu
Akçaşar
Şam
Kastamonu
Sivas
Acem (İran)
Bursa
1
-
Malatya
Çerkeş
- - - - - 1
Toplam
8
5
5
7
7
Kefe
Edirne
Mora
Ziştovi
Bozcaada
Görüce
Premet
Avlonya
İlbasan
Ustrova
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Büyük Hamam
Küçük Hamam
Eski Hamamı
Hacı Paşa Hamamı
Ağa Hamamı
Valide Sultan
Hamamı
Çinili Hamam
İnâdiyye Hamamı
Selamiyye Hamamı
Çengelköy Hamamı
İstavroz Hamamı
Toplam
Toplam
1
2
3
4
5
6
Şehrî (İstanbul)
Şile
Çorlu
Bulunduğu
Yer
Üsküdar
No Hamamlar
Konya
Arnavut
14
14
14
15
13
Saim YÖRÜK
Ek 2: Üsküdar hamam dellaklarının memleketi
Rumeli Tarafları
Üsküdar ve
Çevresi
Anadolu Tarafları
1
-
3
-
1
-
- 1 1
- - 2
- - - - - - -
2
5
3
4
-
-
-
1
1
-
- - - - - - - 1 - - - 1 - - - -
-
- - - - - - - 1 - - -
-
2
2
1
2
9
9
9
12
9
7
-
-
-
7
-
-
-
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Çengelköy
Beylerbeyi
9
2
2
45
1
1
1
- 9
- 3
- 2
- - 1 48
7
8
9
10
11
-
Genel Toplam
- - - - - - - 2 - - 1 1 1
- - - -
Memleketi
Belirtilmeyen
7
4
4
6
6
Toplam
1
-
İznikmid
Bartın
Zağferanbolu
Borlu
Akçaşar
Şam
Kastamonu
Sivas
Acem (İran)
Bursa
1
Malatya
Çerkeş
-
Toplam
7
4
3
6
5
Kefe
Edirne
Mora
Ziştovi
Bozcaada
Görüce
Premet
Avlonya
İlbasan
Ustrova
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Büyük Hamam
Küçük Hamam
Eski Hamamı
Hacı Paşa Hamamı
Ağa Hamamı
Valide Sultan
Hamamı
Çinili Hamam
İnâdiyye Hamamı
Selamiyye Hamamı
Çengelköy Hamamı
İstavroz Hamamı
Toplam
Toplam
1
2
3
4
5
6
Üsküdar
Şehrî (İstanbul)
Şile
Çorlu
No Hamamlar
Konya
Arnavut
Bulunduğu
Yer
-
-
-
-
-
-
2 -
-
2
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
9
- - - - - - 3
1
1
1
3
1
1
3
- - - - - 1
3 17
-
-
2
1
1
1
1
1
1
- - - - 1 - - - - - - - - - - - 1 - 1
-
2
2
2
3
10
2
11
6
2
1
77
1
123
SBArD
Mart 2013, Sayı 21, sh. 105 – 130
Ek 3: Üsküdar hamam natırlarının memleketi
Rumeli Tarafları
Üsküdar ve
Çevresi
Anadolu Tarafları
Şile
Çorlu
Toplam
Kefe
Edirne
Mora
Ziştovi
Bozcaada
Premet
Avlonya
İlbasan
Ustrova
Toplam
Çerkeş
Konya
Bursa
İznikmid
Bartın
Zağferanbolu
Borlu
Akçaşar
Şam
Kastamonu
Sivas
Acem (İran)
Toplam
Memleketi
Belirtilmeyen
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
1
1
2
1
2
-
-
-
1
1
2
1
2
1
-
-
-
-
-
- - - - - 1
-
-
1
-
1
1
1
1 1 1
1 - - -
-
-
-
-
-
1
-
-
1
-
-
-
-
1
2
2
1
-
1
-
1
-
-
-
1
-
-
-
-
-
-
1 -
-
1
2
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
1
3
-
5
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Çengelköy
Beylerbeyi
2
10
-
-
-
2 - - - - 10 1
-
-
-
-
- - - - - - 1
1
1
4
1 - - - - 6 1
-
-
-
-
-
1
-
1
-
-
1
1
3
1
1
1
12
1
3
1
1
27
7
8
9
10
11
Büyük Hamam
Küçük Hamam
Eski Hamamı
Hacı Paşa Hamamı
Ağa Hamamı
Valide Sultan
Hamamı
Çinili Hamam
İnâdiyye Hamamı
Selamiyye Hamamı
Çengelköy Hamamı
İstavroz Hamamı
Toplam
124
-
-
Genel Toplam
Şehrî (İstanbul)
1
2
3
4
5
6
Malatya
Bulunduğu
Yer
Görüce
No Hamamlar
Üsküdar
Arnavut
4
4
4
2
3
Saim YÖRÜK
Ek 4: Üsküdar hamam külhancılarının memleketi
Rumeli Tarafları
Üsküdar ve
Çevresi
Anadolu Tarafları
Şehrî (İstanbul)
Şile
Çorlu
Toplam
Kefe
Edirne
Mora
Ziştovi
Bozcaada
Görüce
Premet
Avlonya
İlbasan
Ustrova
Toplam
Malatya
Çerkeş
Konya
Bursa
İznikmid
Bartınlı
Zağferanbolu
Borlu
Akçaşar
Şam
Kastamonu
Sivas
Acem (İran)
Toplam
Memleketi
Belirtilmeyen
1
2
3
4
5
6
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
1
1
1
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
1
-
-
1
1
1
1
1
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
1
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
1
-
1
Üsküdar
Üsküdar
Üsküdar
Çengelköy
Beylerbeyi
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
4
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
5
1
1
3
1
1
8
7
8
9
10
11
Büyük Hamam
Küçük Hamam
Eski Hamamı
Hacı Paşa Hamamı
Ağa Hamamı
Valide Sultan
Hamamı
Çinili Hamam
İnâdiyye Hamamı
Selamiyye Hamamı
Çengelköy Hamamı
İstavroz Hamamı
Toplam
125
Genel Toplam
No Hamamlar
Üsküdar
Arnavut
Bulunduğu
Yer
1
1
1
1
1
SBArD
Mart 2013, Sayı 21, sh. 105 – 130
Ek 5: Üsküdar hamam çalışanlarının yaş durumu
126
2
7
4
3
3
1
1
1
22
2
7
4
3
3
1
1
1
22
1
1
1
1
1
3
3
1
10
1
1
2
1
1
-
Toplam
Taze sabi
6
6
10
8
5
10
9
5
1
60
Sabi
Sabi oğlan
6
6
10
8
5
10
9
5
1
60
Taze sabi
5
2
1
1
1
2
12
Genel
Toplam
Taze
1
2
3
Sabi (7-12 Yaş)
Taze oğlan
4
1
1
6
Taze
(Ergin Çocuk:
13-17 Yaş)
Toplam
1
1
1
3
Çocuk
Çâr-ebru
Büyük Hamam
Küçük Hamam
Eski Hamamı
Hacı Paşa Hamamı
Ağa Hamamı
Valide Sultan Hamamı
Çinili Hamam
İnâdiyye Hamamı
Selamiyye Hamamı
Çengelköy Hamamı
İstavroz Hamamı
Toplam
Toplam
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
Pir ve İhtiyar
Hamamlar
İhtiyar
No
Mütekâid
Yaşlı
Genç
(18-21
Yaş)
Toplam
Yetişkin/Orta Yaş
(Yaşları Belirtilmeyen)
2
1
1
4
1
1
2
3
4
1
4
2
18
14
14
14
15
13
15
15
8
3
1
112
Saim YÖRÜK
Ek 6: Üsküdar hamam dellaklarının yaş durumu
Sabi oğlan
Taze sabi
Sabi
Toplam
3
2
5
4
3
7
7
3
34
Taze sabi
4
2
2
8
Genel
Toplam
Taze
1
2
3
Sabi (7-12 Yaş)
Taze oğlan
3
1
4
Taze
(Ergin Çocuk:
13-17 Yaş)
Toplam
1
1
Çocuk
Çâr-ebru
Büyük Hamam
Küçük Hamam
Eski Hamamı
Hacı Paşa Hamamı
Ağa Hamamı
Valide Sultan Hamamı
Çinili Hamam
İnâdiyye Hamamı
Selamiyye Hamamı
Çengelköy Hamamı
İstavroz Hamamı
Toplam
Toplam
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
Pir ve İhtiyar
Hamamlar
İhtiyar
No
Mütekâid
Yaşlı
Genç
(18-21
Yaş)
Toplam
Yetişkin/Orta Yaş
(Yaşları Belirtilmeyen)
3
2
5
4
3
7
7
3
34
1
6
4
2
1
1
1
1
17
1
6
4
2
1
1
1
1
17
2
2
1
1
1
3
3
1
10
1
1
1
1
-
2
1
1
4
1
1
2
4
4
1
3
2
18
9
9
9
12
9
9
11
6
2
1
77
127
SBArD
Mart 2013, Sayı 21, sh. 105 – 130
Ek 7: Üsküdar hamam natırlarının yaş durumu
128
-
-
1
1
-
-
-
Toplam
1
1
1
2
5
Sabi
1
1
1
2
5
Taze sabi
2
3
4
2
1
2
1
1
1
17
Genel
Toplam
Sabi oğlan
2
3
4
2
1
2
1
1
1
17
Sabi (7-12 Yaş)
Taze sabi
1
1
1
1
4
Taze
(Ergin Çocuk:
13-17 Yaş)
Taze
-
Çocuk
Taze oğlan
1
1
2
Toplam
1
1
2
Çâr-ebru
Büyük Hamam
Küçük Hamam
Eski Hamamı
Hacı Paşa Hamamı
Ağa Hamamı
Valide Sultan Hamamı
Çinili Hamam
İnâdiyye Hamamı
Selamiyye Hamamı
Çengelköy Hamamı
İstavroz Hamamı
Toplam
Toplam
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
Pir ve İhtiyar
Hamamlar
İhtiyar
No
Mütekâid
Yaşlı
Genç
(18-21
Yaş)
Toplam
Yetişkin/Orta Yaş
(Yaşları Belirtilmeyen)
1
1
1
4
4
4
2
3
5
3
1
1
27
Saim YÖRÜK
Ek 8: Üsküdar hamam külhanlarının yaş durumu
Sabi oğlan
Taze sabi
Sabi
Toplam
1
1
1
1
1
1
1
1
8
Taze sabi
-
Taze
-
Genel
Toplam
Taze oğlan
-
Sabi (7-12 Yaş)
Toplam
-
Taze
(Ergin Çocuk:
13-17 Yaş)
Çâr-ebru
Toplam
Büyük Hamam
Küçük Hamam
Eski Hamamı
Hacı Paşa Hamamı
Ağa Hamamı
Valide Sultan Hamamı
Çinili Hamam
İnâdiyye Hamamı
Selamiyye Hamamı
Çengelköy Hamamı
İstavroz Hamamı
Toplam
Pir ve İhtiyar
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
İhtiyar
Hamamlar
Mütekâid
No
Çocuk
Toplam
Yetişkin/Orta Yaş
(Yaşları Belirtilmeyen)
Yaşlı
Genç
(18-21
Yaş)
1
1
1
1
1
1
1
1
8
-
-
-
-
-
-
-
-
-
1
1
1
1
1
1
1
1
8
129