Türkiye‟de “Ramazan Bayramı” ve “Kurban Bayramı” olmak üzere iki dini bayram bulunmaktadır. Hicri takvime göre iki ay ara ile önce Ramazan Bayramı, sonrasında da Kurban Bayramı kutlanmaktadır. Toplumu bir araya getirici görev üstlenen bu...
moreTürkiye‟de “Ramazan Bayramı” ve “Kurban Bayramı” olmak üzere iki dini bayram bulunmaktadır. Hicri takvime göre iki ay ara ile önce Ramazan Bayramı, sonrasında da Kurban Bayramı kutlanmaktadır. Toplumu bir araya getirici görev üstlenen bu bayramlarda birlik, beraberlik
ve yakınlık had safhada yaşanırken; kaynaşmak, paylaşmak ve yardımlaşmak duyguları da yoğun şekilde hissedilmektedir.
Toplumumuzda bayram öncesinde yemeklerin hazırlanması, temizliklerin yapılması, bayram alışverişlerine çıkılması gibi gelenekler yer almaktadır. Bayram günlerinde ise erkekler sabah namazına gitmekte, ev halkı “bayramlık” diye tabir edilen yeni kıyafetlerini giyerek hayatta olan
büyüklerini ziyaret etmekte, vefat eden yakınları için de kabir ziyaretinde bulunmaktadır. Çocuklar el öpüp, bayramlaştığı büyüklerinden aldığı harçlıkları sayarken, büyükler bir arada olmanın sevinciyle
sohbet etmektedir. Bunun gibi bayram ritüelleri geçmişten günümüze ulaşmış geleneklerimiz arasında bulunmaktadır. Bugün ise değişen zaman ve yaşam biçimleri nedeniyle bayramlara yüklenen anlamlar da değişmiştir. Günümüzde özellikle orta yaş ve üstü grubunda yaşayanlar
tarafından söz konusu değişim sıklıkla dile getirilmektedir.
Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı; dini ve milli duyguların yitirilmemesi, birlik ve beraberliğin her daim sağlanması ve ortak bir paydada buluşulması gibi birçok yönden toplumu beslemektedir. Dini anlamda bayramların mahiyetini açıklayan bilgiler literatürde sıkça yer alırken, bu bayramların kişilerarası iletişime yansımalarını inceleyen bir çalışmaya rastlanılmamıştır. Dini bayram geleneklerinin kişilerarası iletişime ne şekilde yansıdığını araştırmak, bu araştırmanın
amacını oluşturmaktadır. Bu amaca ulaşabilmek için de dini bayramların önemi, bayram gelenekleri, ritüelleri ve değişen yönleri kavramsal bir çerçevede literatür taraması yapılarak incelenmiştir.
Çalışmanın yöntem bölümünde ise farklı yaş gruplarından oluşan 7 kadın ve 7 erkek olmak üzere toplam 14 kişi ile yarı yapılandırılmış görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Görüşmelerden elde edilen bilgilere göre, değişen zaman ve koşullarla birlikte yaşam biçimlerinde meydana gelen
değişimlerin bayrama ve bayram geleneklerine olan bakış açısını farklılaştırdığı bilgisine ulaşılmıştır. Yaşı belli bir ortalamanın üzerinde olan katılımcılar için bayram; bir araya gelip, kaynaşma-konuşma
ortamının yaratıldığı, paylaşma duygularının ön plana çıktığı, çocukların sevindirildiği, büyük aile olmanın önemine vurgu yapıldığı bir kavram olarak görülürken, daha genç katılımcılar için ise bayram; tatil anlamına gelmektedir. Böylelikle bayramlar söz konusu olduğunda, zamanla kişilerin birbirleriyle olan paylaşımlarında değişimlerin ortaya çıktığı görülmektedir. Bu bağlamda bayram geleneklerinin kişilerarası iletişime yansımalarında değişen zamanla birlikte farklılıklar olduğunu
söylemek mümkündür.