Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi
Artan rekabet koşullarında işletmeler karlarını arttırabilmek ve sürdürülebilirliklerini sağlamak... more Artan rekabet koşullarında işletmeler karlarını arttırabilmek ve sürdürülebilirliklerini sağlamak için teknolojiye ihtiyaç duymaktadırlar. Blockchain teknolojisi de bu teknolojik yeniliklerden bir tanesidir. Blockchain teknolojisi ödeme sistemleri, tedarik zinciri yönetimi, şeffaflık, hız, maliyet ve veri güvenliği gibi birçok işletme faaliyetlerinde fayda sağlamaktadır. Bu çalışmanın amacı, Kütahya ili özelinde özel sektör işletmelerinin blockchain teknolojisine adaptasyon sürecinde teknolojik, organizasyonel ve çevresel bağlamda üzerinde durduğu kavramlar belirlenmeye çalışılmıştır. Bu doğrultuda bu çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden yararlanılmıştır. Veri toplama tekniği olarak mülakat tekniği kullanılmakta olup durum çalışması yapılmıştır. Bu çalışma Kütahya Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren 97 işletme ve Kütahya’da bulunan tüm teknoloji firmaları kapsamakta olup toplamda 48 firma ile görüşme yapılmıştır. Katılımcılardan elde edilen bulgular doğrultusunda; tekno...
Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2015
ÖZET: Bu çalışma, Türkiye endeks piyasalarında 7 Nisan 2009 tarihinde işlem görmeye başlayan IST3... more ÖZET: Bu çalışma, Türkiye endeks piyasalarında 7 Nisan 2009 tarihinde işlem görmeye başlayan IST30 Borsa Yatırım Fonu'nun İMKB-30 spot ve vadeli endeks piyasalara olan uzun dönemli öncül ardıl ilişkisine etkisini araştırmaktadır. Araştırmada, fonun işlem öncesi ve sonrası olmak üzere iki dönem kurgulanmıştır. Fon öncesi dönemde 427, fon sonrası dönemde ise 548 günlük kapanış değerleri araştırma verilerini oluşturmaktadır. Spot ve vadeli endeks işlemler arasındaki uzun dönemli öncül ardıl ilişkisinin test edilmesinde eşbütünleşme testi, VECM ve Granger VECM analizleri kullanılmıştır. Çalışmada uzun dönemde endeksler arasında bir öncül ardıl ilişkinin varlığı ve fon sonrası dönemde de bu ilişkinin devam ettiği bulgusuna ulaşılmıştır. Her iki dönemde de vadeli endeks piyasaları spot endeks piyasalara öncülük etmektedir. Bu sonuç, Subrahmanyam (1991) ve Gorton ve Pennacchi (1993)'nin teorik argümanlarıyla uyumludur. ABSTRACT: This study examines how the inception of IST30 Exchange Traded Funds on April 7, 2009 impacts the long term lead-lag relationship between ISE-30 spot and futures index markets in Turkey. Using detailed data from Borsa Istanbul, we form two periods before and after the introduction of IST30 ETF. First period includes 427 days before and second period includes 548 days after introduction of IST30 ETF. We used cointegration test, vector error correction model and Granger VECM tests to examine long term lead-lag relationship between spot and futures index markets before and after the inception of IST30 ETF. Consistent with our first hypothesis, we find long term lead-lag relationship and index futures lead spot index in both periods. This result is compatible with theoretical arguments of Subrahmanyam (1991) and Gorton and Pennacchi (1993). 1. GİRİŞ Borsalarda piyasa fiyatını belirleyen temel faktör yatırımcıların menkul kıymetlere olan arz ve talepleridir. Genel ekonomik durum, menkul kıymete konu olan sektörün durumu, piyasa performans bilgileri, menkul kıymetin ait olduğu şirket veya şirketler hakkında bilgiler yatırımcıların arz ve taleplerinin oluşmasını etkileyen başlıca unsurlardır. Menkul kıymet piyasalarında yatırımcıların eşit koşullarda ve aynı zamanda bilgilendirilmesi piyasanın düzgün bir biçimde işleyebilmesini sağlamaktadır. Piyasaya ulaşan yeni bilgiler yatırımcıların düşüncelerini değiştirmekte ve yatırım kararlarını yeniden gözden geçirmelerine neden olmaktadır. Son yıllarda finansal piyasalarda yatırımcılar için farklı alternatifler geliştirilmiştir. Zamanla yenilenen ve finansal ürünlerin çeşitlendirildiği piyasalarda oluşan her farklı uygulama yatırımcılar tarafından yoğun ilgi görmektedir. Bu yatırım alternatiflerinin en dikkat çekenlerinden bir tanesi endeks yatırım araçlarıdır. Dünyada son 20 yıllık geçmişe bakıldığında endeks piyasalara ilginin dikkate değer bir artış eğiliminde olduğu görülmektedir. Endeks vadeli işlem sözleşmeleri ve borsa yatırım fonları, endeks menkul kıymetlerin en fazla dikkati çeken yatırım araçlarıdır. Ülkemizde de yeni bir araç olan borsa yatırım fonları bu çalışmanın temelini oluşturmaktadır. Özellikle 2000 yılından itibaren tüm dünyada hızla yaygınlaşmaya başlayan borsa yatırım fonları, gelişmiş ülkelerin sermaye piyasalarında alternatif bir yatırım aracı olarak ortaya çıkan bir fon türüdür. Borsa yatırım fonları menkul kıymet borsalarında hisse senedi gibi alınıp satılabilen ve işlem görebilen fonlardır. Yatırım fonu, yatırım ortaklığı ve hisse senetlerinin özelliklerinin bir araya gelmesi şeklinde de düşünülebilen ve ülkemizde ilk olarak 2005 yılında faaliyet göstermeye başlayan borsa yatırım fonları, yatırımcılar için önemi gitgide artan bir alternatif olmuştur. 2. LİTERATÜR Endeks piyasalarla ilgili yapılan çalışmalarda yeni bir endeks yatırım aracı sistem içerisine girdiğinde piyasada bilgi akışının
Calismada Turkiye endeks piyasalarinda 7 Nisan 2009 tarihinde islem gormeye baslayan IST30 Borsa ... more Calismada Turkiye endeks piyasalarinda 7 Nisan 2009 tarihinde islem gormeye baslayan IST30 Borsa Yatirim Fonu’nun IMKB-30 spot ve vadeli endeks piyasalara olan volatilite etkisi fon kurulma tarihinin oncesi ve sonrasi olmak uzere iki donem halinde ele alinmaktadir. Borsa yatirim fonlarinin endeks piyasalarin volatilitesine etkisini arastirmak icin zaman serisi modelleri kullanilmistir. Uygulama sonuclari, fonun isleme baslama tarihinden oncesinde ve sonrasinda endeks yatirim araclarinin volatilitesinde bir dusus meydana geldigini gostermektedir. Calismada IMKB-30 endeksindeki dayanak varliklarin her iki donemdeki volatilitesi de arastirilmistir. 13 hissenin volatilitesi yukselirken, 17 hissenin volatilitesinin dustugu bulunmustur. Toplu sonuclar, dayanak varliklarin volatilitesinin dustugunu gostermektedir. Bu sonuc, Lin ve Chiang (2005)’in bulgulariyla uyumludur.
Bu calisma, Turkiye endeks piyasalarinda 7 Nisan 2009 tarihinde islem gormeye baslayan IST30 Bors... more Bu calisma, Turkiye endeks piyasalarinda 7 Nisan 2009 tarihinde islem gormeye baslayan IST30 Borsa Yatirim Fonu’nun IMKB-30 spot ve vadeli endeks piyasalara olan uzun donemli oncul ardil iliskisine etkisini arastirmaktadir. Arastirmada, fonun islem oncesi ve sonrasi olmak uzere iki donem kurgulanmistir. Fon oncesi donemde 427, fon sonrasi donemde ise 548 gunluk kapanis degerleri arastirma verilerini olusturmaktadir. Spot ve vadeli endeks islemler arasindaki uzun donemli oncul ardil iliskisinin test edilmesinde esbutunlesme testi, VECM ve Granger VECM analizleri kullanilmistir. Calismada uzun donemde endeksler arasinda bir oncul ardil iliskinin varligi ve fon sonrasi donemde de bu iliskinin devam ettigi bulgusuna ulasilmistir. Her iki donemde de vadeli endeks piyasalari spot endeks piyasalara onculuk etmektedir. Bu sonuc, Subrahmanyam (1991) ve Gorton ve Pennacchi (1993)’nin teorik argumanlariyla uyumludur
Öz Çalışmada Türkiye endeks piyasalarında 7 Nisan 2009 tarihinde işlem görmeye başlayan IST30 Bor... more Öz Çalışmada Türkiye endeks piyasalarında 7 Nisan 2009 tarihinde işlem görmeye başlayan IST30 Borsa Yatırım Fonu'nun İMKB-30 spot ve vadeli endeks piyasalara olan volatilite etkisi fon kurulma tarihinin öncesi ve sonrası olmak üzere iki dönem halinde ele alınmaktadır. Borsa yatırım fonlarının endeks piyasaların volatilitesine etkisini araştırmak için zaman serisi modelleri kullanılmıştır. Uygulama sonuçları, fonun işleme başlama tarihinden öncesinde ve sonrasında endeks yatırım araçlarının volatilitesinde bir düşüş meydana geldiğini göstermektedir. Çalışmada IMKB-30 endeksindeki dayanak varlıkların her iki dönemdeki volatilitesi de araştırılmıştır. 13 hissenin volatilitesi yükselirken, 17 hissenin volatilitesinin düştüğü bulunmuştur. Toplu sonuçlar, dayanak varlıkların volatilitesinin düştüğünü göstermektedir. Bu sonuç, Lin ve Chiang (2005)'ın bulgularıyla uyumludur. Abstract This study examines how the inception of IST30 Exchange Traded Funds on April 7, 2009 impacts the volatility between ISE-30 spot and futures index markets in Turkey. Using detailed data from Borsa Istanbul, we form two periods before and after the introduction of IST30 ETF. First period includes 427 days before and second period includes 548 days after introduction of IST30 ETF. We investigate the volatility effects of introduction of IST30 ETF on index markets in both periods using time series analysis. Our empirical results show that volatility on both index markets decreases after introduction of IST30 ETF. We examine volatility of underlying assets of ISE-30 index in both periods. We find 13 stocks have increasing and 17 stocks have decreasing volatility levels. Overall results show us that the volatility of underlying stocks decreases. This result is compatible with the findings of Lin ve Chiang (2005).
ÖZET: Bu çalışma, Türkiye endeks piyasalarında 7 Nisan 2009 tarihinde işlem görmeye başlayan IST3... more ÖZET: Bu çalışma, Türkiye endeks piyasalarında 7 Nisan 2009 tarihinde işlem görmeye başlayan IST30 Borsa Yatırım Fonu'nun İMKB-30 spot ve vadeli endeks piyasalara olan uzun dönemli öncül ardıl ilişkisine etkisini araştırmaktadır. Araştırmada, fonun işlem öncesi ve sonrası olmak üzere iki dönem kurgulanmıştır. Fon öncesi dönemde 427, fon sonrası dönemde ise 548 günlük kapanış değerleri araştırma verilerini oluşturmaktadır. Spot ve vadeli endeks işlemler arasındaki uzun dönemli öncül ardıl ilişkisinin test edilmesinde eşbütünleşme testi, VECM ve Granger VECM analizleri kullanılmıştır. Çalışmada uzun dönemde endeksler arasında bir öncül ardıl ilişkinin varlığı ve fon sonrası dönemde de bu ilişkinin devam ettiği bulgusuna ulaşılmıştır. Her iki dönemde de vadeli endeks piyasaları spot endeks piyasalara öncülük etmektedir. Bu sonuç, Subrahmanyam (1991) ve Gorton ve Pennacchi (1993)'nin teorik argümanlarıyla uyumludur. ABSTRACT: This study examines how the inception of IST30 Exchange Traded Funds on April 7, 2009 impacts the long term lead-lag relationship between ISE-30 spot and futures index markets in Turkey. Using detailed data from Borsa Istanbul, we form two periods before and after the introduction of IST30 ETF. First period includes 427 days before and second period includes 548 days after introduction of IST30 ETF. We used cointegration test, vector error correction model and Granger VECM tests to examine long term lead-lag relationship between spot and futures index markets before and after the inception of IST30 ETF. Consistent with our first hypothesis, we find long term lead-lag relationship and index futures lead spot index in both periods. This result is compatible with theoretical arguments of Subrahmanyam (1991) and Gorton and Pennacchi (1993). 1. GİRİŞ Borsalarda piyasa fiyatını belirleyen temel faktör yatırımcıların menkul kıymetlere olan arz ve talepleridir. Genel ekonomik durum, menkul kıymete konu olan sektörün durumu, piyasa performans bilgileri, menkul kıymetin ait olduğu şirket veya şirketler hakkında bilgiler yatırımcıların arz ve taleplerinin oluşmasını etkileyen başlıca unsurlardır. Menkul kıymet piyasalarında yatırımcıların eşit koşullarda ve aynı zamanda bilgilendirilmesi piyasanın düzgün bir biçimde işleyebilmesini sağlamaktadır. Piyasaya ulaşan yeni bilgiler yatırımcıların düşüncelerini değiştirmekte ve yatırım kararlarını yeniden gözden geçirmelerine neden olmaktadır. Son yıllarda finansal piyasalarda yatırımcılar için farklı alternatifler geliştirilmiştir. Zamanla yenilenen ve finansal ürünlerin çeşitlendirildiği piyasalarda oluşan her farklı uygulama yatırımcılar tarafından yoğun ilgi görmektedir. Bu yatırım alternatiflerinin en dikkat çekenlerinden bir tanesi endeks yatırım araçlarıdır. Dünyada son 20 yıllık geçmişe bakıldığında endeks piyasalara ilginin dikkate değer bir artış eğiliminde olduğu görülmektedir. Endeks vadeli işlem sözleşmeleri ve borsa yatırım fonları, endeks menkul kıymetlerin en fazla dikkati çeken yatırım araçlarıdır. Ülkemizde de yeni bir araç olan borsa yatırım fonları bu çalışmanın temelini oluşturmaktadır. Özellikle 2000 yılından itibaren tüm dünyada hızla yaygınlaşmaya başlayan borsa yatırım fonları, gelişmiş ülkelerin sermaye piyasalarında alternatif bir yatırım aracı olarak ortaya çıkan bir fon türüdür. Borsa yatırım fonları menkul kıymet borsalarında hisse senedi gibi alınıp satılabilen ve işlem görebilen fonlardır. Yatırım fonu, yatırım ortaklığı ve hisse senetlerinin özelliklerinin bir araya gelmesi şeklinde de düşünülebilen ve ülkemizde ilk olarak 2005 yılında faaliyet göstermeye başlayan borsa yatırım fonları, yatırımcılar için önemi gitgide artan bir alternatif olmuştur. 2. LİTERATÜR Endeks piyasalarla ilgili yapılan çalışmalarda yeni bir endeks yatırım aracı sistem içerisine girdiğinde piyasada bilgi akışının
Finansal sağlamlık en genel haliyle bankaların istikrarlı bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilme... more Finansal sağlamlık en genel haliyle bankaların istikrarlı bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilmesidir. Bu çalışmada Panel Regresyon Modeli kullanılarak Türk Bankacılık Sektöründeki finansal sağlamlık kavramı ve etkileyen faktörlerinin incelenmesi amaçlanmıştır. 2005-2015 dönemine ait banka verilerinin kullanıldığı çalışmada finansal sağlamlık ve bunda etkisi olan faktörler ortaya konulacak olup bankacılık sektörü finansal yapısına yönelik bir değerlendirme yapılmıştır. 2005-2015 dönemi için analiz sonuçları incelendiğinde tüm değişkenlerin anlamlı oldukları görülmüştür. Aktif kalitesi, Faiz dışı gelir, net aktif karlılığı ve likidite bagımsız değişkenlerinin finansal sağlamlık bağımlı değişkenin belirleyicisi olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu değişkenlerin her biri bankaların bilanço yapısı içinde önemli yer tutmaktadır. Bankacılık sisteminde finansal sağlamlık kırılganlığı ortadan kaldıran bir faktör olması açısından çok önemlidir. Bu sonuca göre bankalar bu değişkenlere gereken önemi verdiklerinde finansal kırılganlık yaşamayacak, kriz durumlarında da kendini güvende hissedebileceklerdir. Elde edilen bulgular bankacılık sektörü rekabet yapısı açısından da anlamlı olup Türkiye'de bu kapsamda yapılmış bir çalışma olmaması çalışmanın özgünlüğü ve literature katkısıdır. ABSTRACT Financial stability is, in general, that banks can operate steadily. This paper aims to examine the financial stability and that's affecting factors by using Panel Regression Model in Turkish Banking Sector for participation banks. We used data for banks from the period between 2005-2015 for testing financial stability and factors that effects dependent variable. The result of the panel regression analysis: 4 factor effects dependent variable financial stability. These are asset quality, non-interest income, net asset profitability and liquidity variables. This paper contributes to the literature since it test the hypotheses which is not tested before for banks in Turkey 1. GİRİŞ Küreselleşen dünyada sermaye çok hızlı hareket etmeye başlamıştır. Sermayenin hızla yer değiştirmesi finansal sistemin en önemli aracılarından olan bankaları ve işlevlerini daha önemli hale getirmiştir. Bankaların en temel işlevi fon arz ve talebi arasındaki finansal aracılığı gerçekleştirmesidir. Bankaların bu temel fonksiyonun sağlıklı işleyişi hem sermaye hareketlerini etkinleştirecek hem de bankaları daha sağlam bir finansal yapıya ulaştıracaktır. Finansal sağlamlık en genel haliyle bankaların istikrarlı bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilmesidir. IMF tarafından bankaların finansal istikrarı ile alakalı olarak 2001 yılından başlamak üzere finansal sağlamlık göstergeleri yayımlanmaya başlamıştır. IMF üyesi ülkelerden çeşitli anketler uygulanarak oluşturulan göstergeler "asıl set" ve "destekleyici set" olmak üzere iki bölümde ele alınmaktadır. Bu göstergelerin içeriğinde makroekonomik koşullar, hane halkı, reel sektör ve finansal sistem gibi farklı faktörleri ölçümleyen oran ve hesaplamalara yer verilmektedir. (http://www.imf.org/) Bankacılık sisteminde finansal sağlamlık kırılganlığı ortadan kaldıran bir faktör olması açısından önemlidir. Bankacılık sektörü için finansal sağlamlık kriterleri düşünüldüğünde finansal kırılganlık, gelecekte karşılaşılabilecek olası piyasa dalgalanmaları, bunlara bankacılık sisteminin dayanıklılığı ve * Bu çalışma 11-14 Mayıs 2017 tarihleri arasında Gaziantep'te düzenlenen AL-FARABİ Kongresinde sunulan çalışmanın genişletilerek hazırlanmıştır
International Journal of Academic Value Studies, 2017
Finansal sağlamlık en genel haliyle bankaların istikrarlı bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilme... more Finansal sağlamlık en genel haliyle bankaların istikrarlı bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilmesidir. Bu çalışmada Panel Regresyon Modeli kullanılarak Türk Bankacılık Sektöründeki finansal sağlamlık kavramı ve etkileyen faktörlerinin incelenmesi amaçlanmıştır. 2005-2015 dönemine ait banka verilerinin kullanıldığı çalışmada finansal sağlamlık ve bunda etkisi olan faktörler ortaya konulacak olup bankacılık sektörü finansal yapısına yönelik bir değerlendirme yapılmıştır. 2005-2015 dönemi için analiz sonuçları incelendiğinde tüm değişkenlerin anlamlı oldukları görülmüştür. Aktif kalitesi, Faiz dışı gelir, net aktif karlılığı ve likidite bagımsız değişkenlerinin finansal sağlamlık bağımlı değişkenin belirleyicisi olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu değişkenlerin her biri bankaların bilanço yapısı içinde önemli yer tutmaktadır. Bankacılık sisteminde finansal sağlamlık kırılganlığı ortadan kaldıran bir faktör olması açısından çok önemlidir. Bu sonuca göre bankalar bu değişkenlere gereken önemi verdiklerinde finansal kırılganlık yaşamayacak, kriz durumlarında da kendini güvende hissedebileceklerdir. Elde edilen bulgular bankacılık sektörü rekabet yapısı açısından da anlamlı olup Türkiye'de bu kapsamda yapılmış bir çalışma olmaması çalışmanın özgünlüğü ve literature katkısıdır. ABSTRACT Financial stability is, in general, that banks can operate steadily. This paper aims to examine the financial stability and that's affecting factors by using Panel Regression Model in Turkish Banking Sector for participation banks. We used data for banks from the period between 2005-2015 for testing financial stability and factors that effects dependent variable. The result of the panel regression analysis: 4 factor effects dependent variable financial stability. These are asset quality, non-interest income, net asset profitability and liquidity variables. This paper contributes to the literature since it test the hypotheses which is not tested before for banks in Turkey 1. GİRİŞ Küreselleşen dünyada sermaye çok hızlı hareket etmeye başlamıştır. Sermayenin hızla yer değiştirmesi finansal sistemin en önemli aracılarından olan bankaları ve işlevlerini daha önemli hale getirmiştir. Bankaların en temel işlevi fon arz ve talebi arasındaki finansal aracılığı gerçekleştirmesidir. Bankaların bu temel fonksiyonun sağlıklı işleyişi hem sermaye hareketlerini etkinleştirecek hem de bankaları daha sağlam bir finansal yapıya ulaştıracaktır. Finansal sağlamlık en genel haliyle bankaların istikrarlı bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilmesidir. IMF tarafından bankaların finansal istikrarı ile alakalı olarak 2001 yılından başlamak üzere finansal sağlamlık göstergeleri yayımlanmaya başlamıştır. IMF üyesi ülkelerden çeşitli anketler uygulanarak oluşturulan göstergeler "asıl set" ve "destekleyici set" olmak üzere iki bölümde ele alınmaktadır. Bu göstergelerin içeriğinde makroekonomik koşullar, hane halkı, reel sektör ve finansal sistem gibi farklı faktörleri ölçümleyen oran ve hesaplamalara yer verilmektedir. (http://www.imf.org/) Bankacılık sisteminde finansal sağlamlık kırılganlığı ortadan kaldıran bir faktör olması açısından önemlidir. Bankacılık sektörü için finansal sağlamlık kriterleri düşünüldüğünde finansal kırılganlık, gelecekte karşılaşılabilecek olası piyasa dalgalanmaları, bunlara bankacılık sisteminin dayanıklılığı ve * Bu çalışma 11-14 Mayıs 2017 tarihleri arasında Gaziantep'te düzenlenen AL-FARABİ Kongresinde sunulan çalışmanın genişletilerek hazırlanmıştır
Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi
Artan rekabet koşullarında işletmeler karlarını arttırabilmek ve sürdürülebilirliklerini sağlamak... more Artan rekabet koşullarında işletmeler karlarını arttırabilmek ve sürdürülebilirliklerini sağlamak için teknolojiye ihtiyaç duymaktadırlar. Blockchain teknolojisi de bu teknolojik yeniliklerden bir tanesidir. Blockchain teknolojisi ödeme sistemleri, tedarik zinciri yönetimi, şeffaflık, hız, maliyet ve veri güvenliği gibi birçok işletme faaliyetlerinde fayda sağlamaktadır. Bu çalışmanın amacı, Kütahya ili özelinde özel sektör işletmelerinin blockchain teknolojisine adaptasyon sürecinde teknolojik, organizasyonel ve çevresel bağlamda üzerinde durduğu kavramlar belirlenmeye çalışılmıştır. Bu doğrultuda bu çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden yararlanılmıştır. Veri toplama tekniği olarak mülakat tekniği kullanılmakta olup durum çalışması yapılmıştır. Bu çalışma Kütahya Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren 97 işletme ve Kütahya’da bulunan tüm teknoloji firmaları kapsamakta olup toplamda 48 firma ile görüşme yapılmıştır. Katılımcılardan elde edilen bulgular doğrultusunda; tekno...
Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2015
ÖZET: Bu çalışma, Türkiye endeks piyasalarında 7 Nisan 2009 tarihinde işlem görmeye başlayan IST3... more ÖZET: Bu çalışma, Türkiye endeks piyasalarında 7 Nisan 2009 tarihinde işlem görmeye başlayan IST30 Borsa Yatırım Fonu'nun İMKB-30 spot ve vadeli endeks piyasalara olan uzun dönemli öncül ardıl ilişkisine etkisini araştırmaktadır. Araştırmada, fonun işlem öncesi ve sonrası olmak üzere iki dönem kurgulanmıştır. Fon öncesi dönemde 427, fon sonrası dönemde ise 548 günlük kapanış değerleri araştırma verilerini oluşturmaktadır. Spot ve vadeli endeks işlemler arasındaki uzun dönemli öncül ardıl ilişkisinin test edilmesinde eşbütünleşme testi, VECM ve Granger VECM analizleri kullanılmıştır. Çalışmada uzun dönemde endeksler arasında bir öncül ardıl ilişkinin varlığı ve fon sonrası dönemde de bu ilişkinin devam ettiği bulgusuna ulaşılmıştır. Her iki dönemde de vadeli endeks piyasaları spot endeks piyasalara öncülük etmektedir. Bu sonuç, Subrahmanyam (1991) ve Gorton ve Pennacchi (1993)'nin teorik argümanlarıyla uyumludur. ABSTRACT: This study examines how the inception of IST30 Exchange Traded Funds on April 7, 2009 impacts the long term lead-lag relationship between ISE-30 spot and futures index markets in Turkey. Using detailed data from Borsa Istanbul, we form two periods before and after the introduction of IST30 ETF. First period includes 427 days before and second period includes 548 days after introduction of IST30 ETF. We used cointegration test, vector error correction model and Granger VECM tests to examine long term lead-lag relationship between spot and futures index markets before and after the inception of IST30 ETF. Consistent with our first hypothesis, we find long term lead-lag relationship and index futures lead spot index in both periods. This result is compatible with theoretical arguments of Subrahmanyam (1991) and Gorton and Pennacchi (1993). 1. GİRİŞ Borsalarda piyasa fiyatını belirleyen temel faktör yatırımcıların menkul kıymetlere olan arz ve talepleridir. Genel ekonomik durum, menkul kıymete konu olan sektörün durumu, piyasa performans bilgileri, menkul kıymetin ait olduğu şirket veya şirketler hakkında bilgiler yatırımcıların arz ve taleplerinin oluşmasını etkileyen başlıca unsurlardır. Menkul kıymet piyasalarında yatırımcıların eşit koşullarda ve aynı zamanda bilgilendirilmesi piyasanın düzgün bir biçimde işleyebilmesini sağlamaktadır. Piyasaya ulaşan yeni bilgiler yatırımcıların düşüncelerini değiştirmekte ve yatırım kararlarını yeniden gözden geçirmelerine neden olmaktadır. Son yıllarda finansal piyasalarda yatırımcılar için farklı alternatifler geliştirilmiştir. Zamanla yenilenen ve finansal ürünlerin çeşitlendirildiği piyasalarda oluşan her farklı uygulama yatırımcılar tarafından yoğun ilgi görmektedir. Bu yatırım alternatiflerinin en dikkat çekenlerinden bir tanesi endeks yatırım araçlarıdır. Dünyada son 20 yıllık geçmişe bakıldığında endeks piyasalara ilginin dikkate değer bir artış eğiliminde olduğu görülmektedir. Endeks vadeli işlem sözleşmeleri ve borsa yatırım fonları, endeks menkul kıymetlerin en fazla dikkati çeken yatırım araçlarıdır. Ülkemizde de yeni bir araç olan borsa yatırım fonları bu çalışmanın temelini oluşturmaktadır. Özellikle 2000 yılından itibaren tüm dünyada hızla yaygınlaşmaya başlayan borsa yatırım fonları, gelişmiş ülkelerin sermaye piyasalarında alternatif bir yatırım aracı olarak ortaya çıkan bir fon türüdür. Borsa yatırım fonları menkul kıymet borsalarında hisse senedi gibi alınıp satılabilen ve işlem görebilen fonlardır. Yatırım fonu, yatırım ortaklığı ve hisse senetlerinin özelliklerinin bir araya gelmesi şeklinde de düşünülebilen ve ülkemizde ilk olarak 2005 yılında faaliyet göstermeye başlayan borsa yatırım fonları, yatırımcılar için önemi gitgide artan bir alternatif olmuştur. 2. LİTERATÜR Endeks piyasalarla ilgili yapılan çalışmalarda yeni bir endeks yatırım aracı sistem içerisine girdiğinde piyasada bilgi akışının
Calismada Turkiye endeks piyasalarinda 7 Nisan 2009 tarihinde islem gormeye baslayan IST30 Borsa ... more Calismada Turkiye endeks piyasalarinda 7 Nisan 2009 tarihinde islem gormeye baslayan IST30 Borsa Yatirim Fonu’nun IMKB-30 spot ve vadeli endeks piyasalara olan volatilite etkisi fon kurulma tarihinin oncesi ve sonrasi olmak uzere iki donem halinde ele alinmaktadir. Borsa yatirim fonlarinin endeks piyasalarin volatilitesine etkisini arastirmak icin zaman serisi modelleri kullanilmistir. Uygulama sonuclari, fonun isleme baslama tarihinden oncesinde ve sonrasinda endeks yatirim araclarinin volatilitesinde bir dusus meydana geldigini gostermektedir. Calismada IMKB-30 endeksindeki dayanak varliklarin her iki donemdeki volatilitesi de arastirilmistir. 13 hissenin volatilitesi yukselirken, 17 hissenin volatilitesinin dustugu bulunmustur. Toplu sonuclar, dayanak varliklarin volatilitesinin dustugunu gostermektedir. Bu sonuc, Lin ve Chiang (2005)’in bulgulariyla uyumludur.
Bu calisma, Turkiye endeks piyasalarinda 7 Nisan 2009 tarihinde islem gormeye baslayan IST30 Bors... more Bu calisma, Turkiye endeks piyasalarinda 7 Nisan 2009 tarihinde islem gormeye baslayan IST30 Borsa Yatirim Fonu’nun IMKB-30 spot ve vadeli endeks piyasalara olan uzun donemli oncul ardil iliskisine etkisini arastirmaktadir. Arastirmada, fonun islem oncesi ve sonrasi olmak uzere iki donem kurgulanmistir. Fon oncesi donemde 427, fon sonrasi donemde ise 548 gunluk kapanis degerleri arastirma verilerini olusturmaktadir. Spot ve vadeli endeks islemler arasindaki uzun donemli oncul ardil iliskisinin test edilmesinde esbutunlesme testi, VECM ve Granger VECM analizleri kullanilmistir. Calismada uzun donemde endeksler arasinda bir oncul ardil iliskinin varligi ve fon sonrasi donemde de bu iliskinin devam ettigi bulgusuna ulasilmistir. Her iki donemde de vadeli endeks piyasalari spot endeks piyasalara onculuk etmektedir. Bu sonuc, Subrahmanyam (1991) ve Gorton ve Pennacchi (1993)’nin teorik argumanlariyla uyumludur
Öz Çalışmada Türkiye endeks piyasalarında 7 Nisan 2009 tarihinde işlem görmeye başlayan IST30 Bor... more Öz Çalışmada Türkiye endeks piyasalarında 7 Nisan 2009 tarihinde işlem görmeye başlayan IST30 Borsa Yatırım Fonu'nun İMKB-30 spot ve vadeli endeks piyasalara olan volatilite etkisi fon kurulma tarihinin öncesi ve sonrası olmak üzere iki dönem halinde ele alınmaktadır. Borsa yatırım fonlarının endeks piyasaların volatilitesine etkisini araştırmak için zaman serisi modelleri kullanılmıştır. Uygulama sonuçları, fonun işleme başlama tarihinden öncesinde ve sonrasında endeks yatırım araçlarının volatilitesinde bir düşüş meydana geldiğini göstermektedir. Çalışmada IMKB-30 endeksindeki dayanak varlıkların her iki dönemdeki volatilitesi de araştırılmıştır. 13 hissenin volatilitesi yükselirken, 17 hissenin volatilitesinin düştüğü bulunmuştur. Toplu sonuçlar, dayanak varlıkların volatilitesinin düştüğünü göstermektedir. Bu sonuç, Lin ve Chiang (2005)'ın bulgularıyla uyumludur. Abstract This study examines how the inception of IST30 Exchange Traded Funds on April 7, 2009 impacts the volatility between ISE-30 spot and futures index markets in Turkey. Using detailed data from Borsa Istanbul, we form two periods before and after the introduction of IST30 ETF. First period includes 427 days before and second period includes 548 days after introduction of IST30 ETF. We investigate the volatility effects of introduction of IST30 ETF on index markets in both periods using time series analysis. Our empirical results show that volatility on both index markets decreases after introduction of IST30 ETF. We examine volatility of underlying assets of ISE-30 index in both periods. We find 13 stocks have increasing and 17 stocks have decreasing volatility levels. Overall results show us that the volatility of underlying stocks decreases. This result is compatible with the findings of Lin ve Chiang (2005).
ÖZET: Bu çalışma, Türkiye endeks piyasalarında 7 Nisan 2009 tarihinde işlem görmeye başlayan IST3... more ÖZET: Bu çalışma, Türkiye endeks piyasalarında 7 Nisan 2009 tarihinde işlem görmeye başlayan IST30 Borsa Yatırım Fonu'nun İMKB-30 spot ve vadeli endeks piyasalara olan uzun dönemli öncül ardıl ilişkisine etkisini araştırmaktadır. Araştırmada, fonun işlem öncesi ve sonrası olmak üzere iki dönem kurgulanmıştır. Fon öncesi dönemde 427, fon sonrası dönemde ise 548 günlük kapanış değerleri araştırma verilerini oluşturmaktadır. Spot ve vadeli endeks işlemler arasındaki uzun dönemli öncül ardıl ilişkisinin test edilmesinde eşbütünleşme testi, VECM ve Granger VECM analizleri kullanılmıştır. Çalışmada uzun dönemde endeksler arasında bir öncül ardıl ilişkinin varlığı ve fon sonrası dönemde de bu ilişkinin devam ettiği bulgusuna ulaşılmıştır. Her iki dönemde de vadeli endeks piyasaları spot endeks piyasalara öncülük etmektedir. Bu sonuç, Subrahmanyam (1991) ve Gorton ve Pennacchi (1993)'nin teorik argümanlarıyla uyumludur. ABSTRACT: This study examines how the inception of IST30 Exchange Traded Funds on April 7, 2009 impacts the long term lead-lag relationship between ISE-30 spot and futures index markets in Turkey. Using detailed data from Borsa Istanbul, we form two periods before and after the introduction of IST30 ETF. First period includes 427 days before and second period includes 548 days after introduction of IST30 ETF. We used cointegration test, vector error correction model and Granger VECM tests to examine long term lead-lag relationship between spot and futures index markets before and after the inception of IST30 ETF. Consistent with our first hypothesis, we find long term lead-lag relationship and index futures lead spot index in both periods. This result is compatible with theoretical arguments of Subrahmanyam (1991) and Gorton and Pennacchi (1993). 1. GİRİŞ Borsalarda piyasa fiyatını belirleyen temel faktör yatırımcıların menkul kıymetlere olan arz ve talepleridir. Genel ekonomik durum, menkul kıymete konu olan sektörün durumu, piyasa performans bilgileri, menkul kıymetin ait olduğu şirket veya şirketler hakkında bilgiler yatırımcıların arz ve taleplerinin oluşmasını etkileyen başlıca unsurlardır. Menkul kıymet piyasalarında yatırımcıların eşit koşullarda ve aynı zamanda bilgilendirilmesi piyasanın düzgün bir biçimde işleyebilmesini sağlamaktadır. Piyasaya ulaşan yeni bilgiler yatırımcıların düşüncelerini değiştirmekte ve yatırım kararlarını yeniden gözden geçirmelerine neden olmaktadır. Son yıllarda finansal piyasalarda yatırımcılar için farklı alternatifler geliştirilmiştir. Zamanla yenilenen ve finansal ürünlerin çeşitlendirildiği piyasalarda oluşan her farklı uygulama yatırımcılar tarafından yoğun ilgi görmektedir. Bu yatırım alternatiflerinin en dikkat çekenlerinden bir tanesi endeks yatırım araçlarıdır. Dünyada son 20 yıllık geçmişe bakıldığında endeks piyasalara ilginin dikkate değer bir artış eğiliminde olduğu görülmektedir. Endeks vadeli işlem sözleşmeleri ve borsa yatırım fonları, endeks menkul kıymetlerin en fazla dikkati çeken yatırım araçlarıdır. Ülkemizde de yeni bir araç olan borsa yatırım fonları bu çalışmanın temelini oluşturmaktadır. Özellikle 2000 yılından itibaren tüm dünyada hızla yaygınlaşmaya başlayan borsa yatırım fonları, gelişmiş ülkelerin sermaye piyasalarında alternatif bir yatırım aracı olarak ortaya çıkan bir fon türüdür. Borsa yatırım fonları menkul kıymet borsalarında hisse senedi gibi alınıp satılabilen ve işlem görebilen fonlardır. Yatırım fonu, yatırım ortaklığı ve hisse senetlerinin özelliklerinin bir araya gelmesi şeklinde de düşünülebilen ve ülkemizde ilk olarak 2005 yılında faaliyet göstermeye başlayan borsa yatırım fonları, yatırımcılar için önemi gitgide artan bir alternatif olmuştur. 2. LİTERATÜR Endeks piyasalarla ilgili yapılan çalışmalarda yeni bir endeks yatırım aracı sistem içerisine girdiğinde piyasada bilgi akışının
Finansal sağlamlık en genel haliyle bankaların istikrarlı bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilme... more Finansal sağlamlık en genel haliyle bankaların istikrarlı bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilmesidir. Bu çalışmada Panel Regresyon Modeli kullanılarak Türk Bankacılık Sektöründeki finansal sağlamlık kavramı ve etkileyen faktörlerinin incelenmesi amaçlanmıştır. 2005-2015 dönemine ait banka verilerinin kullanıldığı çalışmada finansal sağlamlık ve bunda etkisi olan faktörler ortaya konulacak olup bankacılık sektörü finansal yapısına yönelik bir değerlendirme yapılmıştır. 2005-2015 dönemi için analiz sonuçları incelendiğinde tüm değişkenlerin anlamlı oldukları görülmüştür. Aktif kalitesi, Faiz dışı gelir, net aktif karlılığı ve likidite bagımsız değişkenlerinin finansal sağlamlık bağımlı değişkenin belirleyicisi olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu değişkenlerin her biri bankaların bilanço yapısı içinde önemli yer tutmaktadır. Bankacılık sisteminde finansal sağlamlık kırılganlığı ortadan kaldıran bir faktör olması açısından çok önemlidir. Bu sonuca göre bankalar bu değişkenlere gereken önemi verdiklerinde finansal kırılganlık yaşamayacak, kriz durumlarında da kendini güvende hissedebileceklerdir. Elde edilen bulgular bankacılık sektörü rekabet yapısı açısından da anlamlı olup Türkiye'de bu kapsamda yapılmış bir çalışma olmaması çalışmanın özgünlüğü ve literature katkısıdır. ABSTRACT Financial stability is, in general, that banks can operate steadily. This paper aims to examine the financial stability and that's affecting factors by using Panel Regression Model in Turkish Banking Sector for participation banks. We used data for banks from the period between 2005-2015 for testing financial stability and factors that effects dependent variable. The result of the panel regression analysis: 4 factor effects dependent variable financial stability. These are asset quality, non-interest income, net asset profitability and liquidity variables. This paper contributes to the literature since it test the hypotheses which is not tested before for banks in Turkey 1. GİRİŞ Küreselleşen dünyada sermaye çok hızlı hareket etmeye başlamıştır. Sermayenin hızla yer değiştirmesi finansal sistemin en önemli aracılarından olan bankaları ve işlevlerini daha önemli hale getirmiştir. Bankaların en temel işlevi fon arz ve talebi arasındaki finansal aracılığı gerçekleştirmesidir. Bankaların bu temel fonksiyonun sağlıklı işleyişi hem sermaye hareketlerini etkinleştirecek hem de bankaları daha sağlam bir finansal yapıya ulaştıracaktır. Finansal sağlamlık en genel haliyle bankaların istikrarlı bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilmesidir. IMF tarafından bankaların finansal istikrarı ile alakalı olarak 2001 yılından başlamak üzere finansal sağlamlık göstergeleri yayımlanmaya başlamıştır. IMF üyesi ülkelerden çeşitli anketler uygulanarak oluşturulan göstergeler "asıl set" ve "destekleyici set" olmak üzere iki bölümde ele alınmaktadır. Bu göstergelerin içeriğinde makroekonomik koşullar, hane halkı, reel sektör ve finansal sistem gibi farklı faktörleri ölçümleyen oran ve hesaplamalara yer verilmektedir. (http://www.imf.org/) Bankacılık sisteminde finansal sağlamlık kırılganlığı ortadan kaldıran bir faktör olması açısından önemlidir. Bankacılık sektörü için finansal sağlamlık kriterleri düşünüldüğünde finansal kırılganlık, gelecekte karşılaşılabilecek olası piyasa dalgalanmaları, bunlara bankacılık sisteminin dayanıklılığı ve * Bu çalışma 11-14 Mayıs 2017 tarihleri arasında Gaziantep'te düzenlenen AL-FARABİ Kongresinde sunulan çalışmanın genişletilerek hazırlanmıştır
International Journal of Academic Value Studies, 2017
Finansal sağlamlık en genel haliyle bankaların istikrarlı bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilme... more Finansal sağlamlık en genel haliyle bankaların istikrarlı bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilmesidir. Bu çalışmada Panel Regresyon Modeli kullanılarak Türk Bankacılık Sektöründeki finansal sağlamlık kavramı ve etkileyen faktörlerinin incelenmesi amaçlanmıştır. 2005-2015 dönemine ait banka verilerinin kullanıldığı çalışmada finansal sağlamlık ve bunda etkisi olan faktörler ortaya konulacak olup bankacılık sektörü finansal yapısına yönelik bir değerlendirme yapılmıştır. 2005-2015 dönemi için analiz sonuçları incelendiğinde tüm değişkenlerin anlamlı oldukları görülmüştür. Aktif kalitesi, Faiz dışı gelir, net aktif karlılığı ve likidite bagımsız değişkenlerinin finansal sağlamlık bağımlı değişkenin belirleyicisi olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu değişkenlerin her biri bankaların bilanço yapısı içinde önemli yer tutmaktadır. Bankacılık sisteminde finansal sağlamlık kırılganlığı ortadan kaldıran bir faktör olması açısından çok önemlidir. Bu sonuca göre bankalar bu değişkenlere gereken önemi verdiklerinde finansal kırılganlık yaşamayacak, kriz durumlarında da kendini güvende hissedebileceklerdir. Elde edilen bulgular bankacılık sektörü rekabet yapısı açısından da anlamlı olup Türkiye'de bu kapsamda yapılmış bir çalışma olmaması çalışmanın özgünlüğü ve literature katkısıdır. ABSTRACT Financial stability is, in general, that banks can operate steadily. This paper aims to examine the financial stability and that's affecting factors by using Panel Regression Model in Turkish Banking Sector for participation banks. We used data for banks from the period between 2005-2015 for testing financial stability and factors that effects dependent variable. The result of the panel regression analysis: 4 factor effects dependent variable financial stability. These are asset quality, non-interest income, net asset profitability and liquidity variables. This paper contributes to the literature since it test the hypotheses which is not tested before for banks in Turkey 1. GİRİŞ Küreselleşen dünyada sermaye çok hızlı hareket etmeye başlamıştır. Sermayenin hızla yer değiştirmesi finansal sistemin en önemli aracılarından olan bankaları ve işlevlerini daha önemli hale getirmiştir. Bankaların en temel işlevi fon arz ve talebi arasındaki finansal aracılığı gerçekleştirmesidir. Bankaların bu temel fonksiyonun sağlıklı işleyişi hem sermaye hareketlerini etkinleştirecek hem de bankaları daha sağlam bir finansal yapıya ulaştıracaktır. Finansal sağlamlık en genel haliyle bankaların istikrarlı bir şekilde faaliyetlerini sürdürebilmesidir. IMF tarafından bankaların finansal istikrarı ile alakalı olarak 2001 yılından başlamak üzere finansal sağlamlık göstergeleri yayımlanmaya başlamıştır. IMF üyesi ülkelerden çeşitli anketler uygulanarak oluşturulan göstergeler "asıl set" ve "destekleyici set" olmak üzere iki bölümde ele alınmaktadır. Bu göstergelerin içeriğinde makroekonomik koşullar, hane halkı, reel sektör ve finansal sistem gibi farklı faktörleri ölçümleyen oran ve hesaplamalara yer verilmektedir. (http://www.imf.org/) Bankacılık sisteminde finansal sağlamlık kırılganlığı ortadan kaldıran bir faktör olması açısından önemlidir. Bankacılık sektörü için finansal sağlamlık kriterleri düşünüldüğünde finansal kırılganlık, gelecekte karşılaşılabilecek olası piyasa dalgalanmaları, bunlara bankacılık sisteminin dayanıklılığı ve * Bu çalışma 11-14 Mayıs 2017 tarihleri arasında Gaziantep'te düzenlenen AL-FARABİ Kongresinde sunulan çalışmanın genişletilerek hazırlanmıştır
Uploads
Papers by Ferit Karahan