İSTANBULLU, S.
Yegah Müzikoloji Dergisi Cilt 6 Sayı 1 2023- s.83-106
e-ISSN: 2792-0178
Makalenin Türü / Article Type
: Araştırma Makalesi/ Research Article
Geliş Tarihi / Date Received
: 26.05.2023
Kabul Tarihi / Date Accepted
: 13.06.2023
Yayın Tarihi / Date Published
: 30.06.2023
DOI
: https://doi.org/10.51576/ymd.1302992
e-ISSN
: 2792-0178
İntihal/Plagiarism: Bu makale, en az iki hakem tarafından incelenmiş ve intihal içermediği teyit edilmiştir. / This article
has been reviewed by at least two referees and confirmed to include no plagiarism.
TÜRK KÜLTÜRÜNDE İNANÇSAL, TARİHSEL VE NESNEL BAĞLAMDA
TÜRKÜLERDE RENKLER VE ANLAMLARI
İSTANBULLU, Serenat1
ÖZ
Türk kültürünün köklü tarihinden gelen zengin birikimi, öz değerleri ve etkileşim içerisinde olduğu
diğer toplumlarla etkileşerek şekillendirdiği geleneksel varlığı, kültürün temel unsurlarından biri
olan türkülerine ustalıkla yansımıştır. Türkülerde; inanç, toplum hayatı ve değer yargıları, doğa,
aşk betimlemelerine işlenmiş kültüre ait kodlar arasında Türk kültürünün önemli göstergelerinden
biri olan renkler de sık sık yer almıştır. Renkler, türkü sözlerinde duyguları, inancı, yaşanan
durumu, geçmişi ya da geleceğe dair umutları anlatmada tek başına dahi yeterli olacak kuvvette
dile getirilmiştir.
1
Doç. Dr., İzmir Demokrasi Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Müzik Bölümü, serenatistanbullu@hotmail.com
https://orcid.org/0000-0002-6833-8396
83
Türk Kültüründe İnançsal, Tarihsel ve Nesnel Bağlamda Türkülerde Renkler ve Anlamları
Bu araştırmada Türk kültüründe renklerin tarihsel anlamları ve etkileri çeşitli kaynaklardan inanç,
gelenek ve nesnel bağlamda derlenerek ortaya konulmuş; türkü sözlerinde dile getirilen renklerin
coğrafi bölgelerde ve ülke genelindeki sıklıklarına göre tespiti yapılarak örneklendirilmiştir.
Yörelere göre verilen örnekler özelliklerine uygun olarak inanç, gelenek ya da nesnel bağlamda
yorumlanmıştır.
Araştırma sonucunda bazı renklerin belirli bölgelerde yoğun olarak kullanıldığı, bazı renklerin ise
belirli bölgelerde hiç dile getirilmediği, Türk kültüründe önem taşıyan belirli renklerin ise tüm
türküler içerisinde öne çıktığı ve benzer anlamlara sahip olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Türkü, renk, Türk kültürü, inanç, coğrafi bölge.
COLORS IN FOLK SONGS AND THEIR MEANINGS IN THE
RELIGIOUS, HISTORICAL AND OBJECTIVE CONTEXT IN TURKISH
CULTURE
ABSTRACT
The rich accumulation of Turkish culture from its deep-rooted history, its core values and its
traditional existence, which it has shaped by interacting with other societies with which it interacts,
are skillfully reflected in his folk songs, which are one of the basic elements of culture. In folk
songs; Colors, which are one of the important indicators of Turkish culture, frequently took place
among the cultural codes embroidered on the descriptions of belief, social life and value judgments,
nature and love. Colors are expressed in the lyrics of folk songs in such a way that they can be
enough on their own to describe feelings, beliefs, current situations, past or future hopes.
In this research, the historical meanings and effects of colors in Turkish culture were compiled
from various sources in the context of belief, tradition and objective; The colors expressed in the
lyrics of the folk song were determined and exemplified according to their frequency in the
geographical regions and throughout the country. The examples given according to the regions
have been interpreted in accordance with their characteristics in terms of belief, tradition or
objective.
84
İSTANBULLU, S.
Yegah Müzikoloji Dergisi Cilt 6 Sayı 1 2023- s.83-106
As a result of the research, it has been concluded that some colors are used intensely in certain
regions, some colors are not mentioned at all in certain regions, and certain colors that are important
in Turkish culture stand out among all folk songs and have similar meanings.
Keywords: Folk song, color, Turkish culture, faith, geographical region.
GİRİŞ
Türk kültürü, geçmişinden getirmiş olduğu kahramanlıklarla dolu, cesaretli, inançlı ve irfanlı
karakteri; esaret kabul etmeyen savaşçı kimliği yanında merhametli, paylaşımcı ve milli
değerlerine bütünüyle bağlı bir ulusun izlerini taşıyan binlerce yıllık hazinedir. Var olduğu
topraklara kendi kültürünü birçok alanda işlemiş bununla birlikte etkileşim içerisinde olduğu
kültürlerden de kendi öz benliğine göre biçimlendirdiği değerleri günümüze getirmiştir.
Türk halk edebiyatının yazılı kültür kaynakları, diğer tüm unsurlara göre daha derin bilgiler
barındırmakta, yöresel olduğu kadar ulusal alanda da kültürün ortak kodlarının belirlenmesinde
etkili olmaktadır. Öyle ki inançlara ya da tarihsel olaylara özgü belirli malzemeler, kelimeler,
semboller, eşyalar bulundukları anlamların dışına taşmış, tarihi seyir içerisinde farklı milli ve
manevi anlamlara bürünmüştür.
Türk halk edebiyatının ezgi ile söylenen nazım biçimi olan türküler, zengin dil yapısı ile kültürel
malzemenin ustalıkla harmanlandığı halk ürünleridir. Türküler, yöresel özelliklerine göre müzikal
yapı, tavır, metinsel unsurlar bakımından farklılıklar gösterse de ulusal alanda sanatsal kaygılardan
uzak, ortak kültürel kimliğe uygun olarak üretilmiş halk ürünleridir.
Türküler içerisinde yer alan kodlar, uzun bir tarihi geçmiş içerisinde binlerce yıllık deneyimin
ürünleri olarak mahiyetini değiştirmeden milli geleneğin yansıması olan anlamlar içerir. Renkler
de söz konusu unsurlardan biri olarak türküler içerisindeki semiyolojik ve semantik anlamlarıyla
yerini almıştır.
Renkler, toplumların kültürel yaşantısında bilhassa inanç bağlamında önemli bir yere sahip olup
çok çeşitli geleneksel uygulamaların da vazgeçilmez unsurlarından biri olmuştur. Birçok ritüelde
nesneden çok nesnenin rengi önde tutulmuştur. Hissedilen duygular ya da verilmek istenen
mesajlar renkler aracılığıyla bireye ya da topluma ulaştırılmıştır. Geleneksel anlamlar ve duygular
renklerle biçimlenmiş, söz ile belirtilemeyen birçok ifade renklerle ortaya konulmuştur. Beyaz
85
Türk Kültüründe İnançsal, Tarihsel ve Nesnel Bağlamda Türkülerde Renkler ve Anlamları
gelinlik, kırmızı kuşak, siyah örtü vb. kalıplaşmış ve nesnel varlığından daha da önemli anlamlara
bürünmüş değerler, farklı bir uygulamayı ya da rengi kabul etmeyecek kadar güçlü anlamlara
sahiptir.
Problem Durumu
Bu araştırmanın problem durumu “Türkülerde yer alan renklerin bölgelere göre dağılımı ve Türk
kültüründeki inançsal, tarihi ya da nesnel anlamları nasıldır?” olarak belirlenmiştir.
Araştırmanın Amacı
Türkülerde yer alan renklerin Türk kültüründeki anlamlarını ve insan üzerindeki etkilerini
inceleyen bu çalışmada; Türkiye genelinde incelenen 1400 türkü içerisinde renk unsurunun yer
aldığı tespit edilen 555 türkü üzerinden yöresel, ulusal ya da kültürel anlamlandırmaların
açıklanması ve örneklendirilmesi amaçlanmaktadır.
Araştırmanın Önemi
Araştırma, Türk kültüründe renklerin; inanç, tarih ve nesnelere dayalı anlamlarının ortaya
konulması açısından önemlidir. Ayrıca anlamları açıklanan renklerin türkülere ne boyutta ve ne
şekilde yansıtıldığının tespit edilmesi ve yörelere göre sıklığının belirlenmesi yoluyla türkülerin,
kültürün izlerini aktarmadaki etkisinin ve yerinin vurgulanması açısından önem taşımaktadır.
Evren ve Örneklem
Araştırmanın evrenini; Türkiye genelindeki türküler, örneklemini ise Türkiye genelinden random
yöntemi ile seçilmiş bölge bazında 200 türkü olmak üzere toplam 1400 türkü oluşturmaktadır.
Sınırlılıklar
Sözleri incelenen türkülerin yörelerinin Türkiye sınırları içerisinde olmasına dikkat edilmiştir.
Renklerin anlamları açıklanırken Türk kültüründeki anlamlar ile sınırlı kalınmıştır. Renklerin farklı
kültürlerdeki ve farklı inançlardaki karşılıklarına değinilmemiştir.
86
İSTANBULLU, S.
Yegah Müzikoloji Dergisi Cilt 6 Sayı 1 2023- s.83-106
Yöntem
Türkülerde yer alan renkler Türk kültüründe ne anlamlara gelir? İnanç ve renk ilişkisi var mıdır?
Belirli renklerdeki nesneler, o nesneye farklı anlamlar katar mı? Duygu durumu anlatan renkler var
mıdır ve bu renkler neden tercih edilmiştir? Yörelere göre türkülerde hangi renklere ne sıklıkta yer
verilmiştir? gibi soruların yanıtlanmaya çalışıldığı bu araştırma; veri analizi ve literatür taramasına
dayalı betimsel bir çalışmadır. Araştırma verilerini sağlamak için incelenen türküler, kaynak
güvenilirliğini sağlamak adına türkü sözlerini ve notalarını içeren kitaplardan alınmaya
çalışılmıştır. Bu kaynakların başında TRT müzik antolojileri gelmektedir. Diğer yayınlar ise
yazarları belirli türkü kitaplarıdır. İhtiyaç dahilinde nadiren türkü sitelerinden de faydalanılmıştır.
Veriler frekans bazında tablolaştırılarak örneklendirilmiş ve yorumlanmıştır.
İncelenen türküler her bölge için eşit sayıda çalışılmıştır. Bununla birlikte bazı türkü sözlerinin
taşınarak farklı yörelerde birbirinden farklı ezgilerle söylendiği saptanmıştır. Ancak renklerin yerel
kültürde önemli bir yeri olduğunu belirtmiş olduğumuz üzere taşınmış olan türkü sözleri yörenin
çok kullanılan ya da özel anlamlar taşıyan renk özelliklerine göre değişikliğe uğramıştır. Örneğin
Ege Bölgesi’nde “mor şalvar” sözlerinin yer aldığı bir türkünün sözleri, taşınmış olduğu
Güneydoğu Anadolu bölgesinde “pembe şalvar” olarak değişikliğe uğramıştır. Bu durum, türkünün
alındığı yöreye göre değerlendirilmiştir.
BULGULAR
Türkülerde yer alan renklerin türkü sayılarına, Türkiye geneline ve coğrafi bölgelere göre dağılımı
Akdeniz
Doğu
Anadolu
Bölgesi
Ege Bölgesi
Marmara
Bölgesi
İç Anadolu
Bölgesi
Güneydoğu
Anadolu
Bölgesi
Karadeniz
Bölgesi
Toplam
Al/Kırmızı
17
23
34
28
11
20
2
135
Kara/Siyah
11
23
15
13
16
19
16
112
Ak/Beyaz
14
11
15
26
14
5
5
89
Sarı
6
15
8
14
8
3
6
60
Mor
7
4
22
15
2
4
6
60
Yeşil
4
6
12
7
6
11
5
51
Mavi
6
1
11
5
3
5
1
31
Bölgesi
Renk
şöyledir:
87
Türk Kültüründe İnançsal, Tarihsel ve Nesnel Bağlamda Türkülerde Renkler ve Anlamları
Pembe
-
1
3
8
-
4
1
17
Renklerin
kullanım
sıklığı
65
84
121
116
60
71
42
555
Tablo 1. Renklerin Türkü Sayılarına ve Coğrafi Bölgelere Göre Dağılımı..
Söz içeriğinde renk unsurunun yer aldığı belirlenen 555 türkü içerisinde en sık yer verilen rengin
al/kırmızı olduğu tespit edilmiştir. Bunu kara/siyah, ak/beyaz, sarı ve mor renkler takip etmektedir.
Yeşil, mavi ve pembe renkler daha az sıklıkta yer almakla birlikte tonlarına göre farklı isimlerle de
türkülerde anılmaktadır. Ancak “Gök/Göğ” gibi renkler kimi zaman mavinin kimi zaman yeşilin
tonlarını ifade etmesinden dolayı bilgi karışıklığını engellemek için sınıflandırılmamıştır.
“Türkler tarihlerinin en eski zamanlarından başlayarak, uzun zaman beş ana renk olarak kara, ak,
kızıl, yeşil ve sarı renkleri esas görmüş ve bu renklerden her birini dünyanın dört yönü ile merkezini
ifade etmekte kullanmışlardır. Buna göre, tekrar hatırlatmak gerekirse merkez sarı, doğu yeşil (veya
gök; gök renk günümüz Türkiye Türkçesinde de olduğu gibi bazen yeşil, bazen de mavi anlamını
ifade eder şekilde kullanılmaktadır); batı ak, güney kızıl (kırmızı, al) ve kuzey kara renklerle ifade
edilmiştir” (Genç, 1997: 1077).
Kültüre dayalı renk algısına yönelik olarak yüklenen anlamlar duygu, düşünüş, yaşam biçimi,
ritüeller, dil, din gibi unsurlara önemli ölçüde yansımıştır. Renkler ve yansıttıkları sembolik
anlamların temel kaynağı inanç sistemleridir. İnanç doğrultusunda tercih edilen renkler, kabul
gören ya da yasaklanan yazılı olmayan kurallara dönüşmüş, bazen korku bazen de huzur veren
anlamlar yüklenmiştir. Türk kültüründe en eski inanç sistemlerine dayalı renklerin başında
al/kırmızı gelmektedir.
Kırmızı/Al
Araştırmamız doğrultusunda türkülerde en sık görülen renk kırmızıdır. Türk kültüründe çok özel
anlamlar taşıyan bu renk öncelikle inanç bağlamında kutsiyet taşır. Genç (1997: 1082), Türklerin
en eski inançları ile ilgili olarak onlarda “Al Ruhu” veya “Al Ateş” adları verilen bir ateş tanrısının
yahut da hami (koruyucu) bir ruhun varlığını belirtmekte; bu nedenle Türklerin en eski devirlerden
beri Al Bayrak kullanmalarının Al Ateş kültü (inancı) ile bağlı bir gelenek olacağını
hatırlatmaktadır.
“Al renk her zaman “değişim ve dönüşüm” anlamına sahip olmuştur. Bu değişim ve dönüşüm anlamı
yaratıcının vermiş olduğu veya yaratıcıdan gelen/alan “ışık ve ısı”dan kaynaklanmaktadır. Bu ışık ve
ısı güneşte, ateşte, altında ve diğer bazı varlıklarda görülebilir. Başka bir ifadeyle Tanrısal enerji de
diyebileceğimiz bu ışık ve ısı her neye dokunursa, o varlık veya canlı “al” renge dönüşür, allaşır”
(Ekici, 2016: 1).
88
İSTANBULLU, S.
Yegah Müzikoloji Dergisi Cilt 6 Sayı 1 2023- s.83-106
Kırmızı renk; cesareti, mertliği, kan ve soyu, yenileşmeyi devrimi ve kahramanlığı anlatır.
Türkülerde kan bilhassa “al kanlar” olarak tanımlanır ki düşmanın kan döktüğü anlatılan türkülerde
düşman kanı için “al kan” betimlemesi yapılmaz. Ancak bir yiğit ya da kahramanın döktüğü kan
anlatırken “al kanlara boyandı” gibi betimlemeler kullanılır. Altaylar ve Hunlardan itibaren Türk
kültüründe inanç, ateş ve cesaret sembolü olan al bayrak kullanımı da halen barındırdığı köklü
anlamlarıyla Türkiye Cumhuriyeti’nin bayrağı olarak kullanılmaktadır.
Yenilenmenin alt anlamında taze olmak, renklenmek, canlılık anlamları da yatar. Yetişkinleşen
meyvelerin kızarması, renklenmesinden dolayı türkülerde özellikle genç kızların tasvirlerinde sık
sık ‘al yanaklar’ ve ‘al dudaklar’dan bahsedilmektedir. Yine genç kızların ‘al yazması’ türkülerde
özellikle belirtilen bir renktir. Ekici; farklı renk adları olmasına rağmen al ve kızıl renklerin daha
çok “dişilik” sembolü olarak kullanılmakta olduğunu, bu durumun “Al ruhu” ile ilgili uğur ve
uğursuzluk getirmeye yönelik inanç ve uygulamalarda görüldüğünü ve pek çok Türk halk şiirinde
“allar giymek” deyimi veya ifadesinin her zaman dişilik (kadınlık) sembolü olarak kullanılmış
olduğunu ifade eder (2016: 105).
Al renk aynı zamanda aşkı ve evliliği de yansıtır. “Düğün”, “cinsellik” ve “aşk” gibi anlamlara
gelen bir renktir. “Allı gelin” ifadesi gelinin allı pullu (al duvaklı, al gelinlikli, al giysili vb.) veya
al yanaklı olmasıyla ilgilidir ve çevre halkı tarafından dikkati üzerlerine çekmektedir. “Allı gelin”
deyişi ise Anadolu halkında âşıklar tarafından sevgili için sıkça dile getirilen bir ifadedir (Dizoğlu,
2019: 108). “Kanın ve toprağın ifadesi olan kırmızı renk, doğum ve doğurganlığın teminatıdır”
(Oğuz, 1980: 321).
Türkülerde en fazla görülen rengin al/kırmızı olması yukarıda sözü edilen pek çok anlamın karşılığı
olarak yerini bulmaktadır. Türkiye genelinden incelemiş olduğumuz 1400 türkünün içerisinde renk
unsurlarını taşıyan 555 türkünün 135 tanesinde al/kırmızı renk yer almaktadır.
Ege Bölgesi
Marmara
Bölgesi
İç Anadolu
Bölgesi
Güneydoğu
Anadolu
Bölgesi
Karadeniz
Bölgesi
Toplam
17
Doğu
Anadolu
Bölgesi
Akdeniz
Al/Kırmızı
Bölgesi
Renk
Bu örnekler şu şekilde sıralanabilir:
23
34
28
11
20
2
135
Tablo 2. Kırmızı Rengin Türkü Sayılarına ve Coğrafi Bölgelere Göre Dağılımı.
89
Türk Kültüründe İnançsal, Tarihsel ve Nesnel Bağlamda Türkülerde Renkler ve Anlamları
“Kaldır kollarını eyle bir niyaz, Elmadan kırmızı pamuktan beyaz” (Ege, TRT Türkiye Radyo
Televizyon Kurumu Antoloji 1, 2000: 147) sözleri kadını betimleyen ve yukarıdaki açıklamada
belirtildiği gibi kadının dişiliği ve cinselliğini ifade eden anlamlara sahiptir.
“Al geydim alsın diye mor geydim sarsın diye” (Çanakkale, TRT Antoloji 1, 2000: 315) sözleri de
benzer anlamlar taşımaktadır.
“Elalem al giymiş ben karalıyam” (Urfa, Uğurlu, 2009: 551) renkler vasıtasıyla duygu durumunu
anlatan bir örnektir.
“Al kanlar içinde yatan meleğim” (Erzurum, Turkudostları.net) ifadesi bir ağıt içerisinde geçen
tanımlamadır.
Siyah/Kara
Siyah/kara renk türkülerde ve halk anlatılarında bir renkten ziyade olumsuz durumları, üzüntüyü,
kötü haberi ve yası ifade eden betimlemeler olarak kullanılmıştır. ‘Kara haber, karalar bağlamak,
kara baht, kara vicdan, kara gün’ gibi sıfatlar, bünyesinde zor ve kötü durumları tasvir eder.
Türkülerde sıklıkla yer verilen bu renge yüklenen olumsuz anlamlar en eski inançlardan ve
anlatılardan başlar.
İnsanları Allah yolundan saptıran, onları günah işlemeye teşvik eden, kötülüğün ve günahın ilk
akla gelen sembolü şeytan siyah renkle, iyiliğin ve temizliğin simgesi melekler ise beyaz renkle
tasvir edilir. Şeytanın siyah renkte olması sadece beyaz meleklerden ileri gelmez. Kur’anda ve bazı
hadislerde şeytan, siyah renkli hayvanlar ile ilişkilendirilmiş ve şeytanın siyah renkli köpek ve
koyunların şekline büründüğü belirtilmiştir (Özcan, 2018: 273).
Türklerin en eski destanı olan Dede Korkut’ta Beyrek’in ölüm haberi geldiği zaman matem
göstergesi olarak yedi kız kardeşi, nişanlısı ve yoldaşları beyaz renkli kıyafetlerini çıkartıp, siyah
renkli kıyafetler giyer (Ergin, 1989: 169). Yine Dede Korkutta “Dirse Han Oğlu Boğaç Han
Destanı’nı Beyan Eder Hanım Hey kısmından; oğlu olan kızın ak otağa, kızı olanın kızıl otağa,
oğlu-kızı olmayanın ise kara otağa konduğunu görmekteyiz: Gene ziyafet tertip edip attan aygır,
deveden erkek deve, koyundan koç kestirmişti. Bir yere ak otağ, bir yere kızıl otağ, bir yere kara
otağ kurdurmuştu. Kimin ki oğlu kızı yok, kara otağa kondurun, kara keçe altına döşeyin, kara
koyun yahnisinden önüne getirin, yerse yesin, yemezse kalksın gitsin demiştir” (Ergin’den akt.
Dizoğlu, 2019: 58).
90
İSTANBULLU, S.
Yegah Müzikoloji Dergisi Cilt 6 Sayı 1 2023- s.83-106
Türk destanlarında ve efsanelerde siyah renk, zorba, hilekar, kanunsuz kişiler için kullanılırdı.
Devlet ve milletin başına zorbalık veya hile yoluyla geçmiş ve ‘gayri meşru’, kanun ve töre
tanımayan kimselere ‘Kara Han’ denirdi. Oğuz destanı içinde töreyi çiğneyen veya İslamiyete karşı
gelen Oğuz Han’ın babası da Kara Han unvanı ile anılırdı (Ögel, 1991: 381-382). Siyah, büyük
acıları ve yası temsil etmesi yanında belalı, kirli, batak anlamına gelen ifadelerde de yer almaktadır.
Ege Bölgesi
Marmara
Bölgesi
İç Anadolu
Bölgesi
Güneydoğu
Anadolu
Bölgesi
Karadeniz
Bölgesi
Toplam
11
Doğu
Anadolu
Bölgesi
Akdeniz
Kara/Siyah
Bölgesi
Renk
Türkülerde siyah/kara rengin en fazla kullanıldığı bölge Doğu Anadolu Bölgesi’dir.
23
15
13
16
19
16
112
Tablo 3. Siyah Rengin Türkü Sayılarına ve Coğrafi Bölgelere Göre Dağılımı.
“El alem al giymiş ben karalıyam” (İzmir, TRT Antoloji 1, 2000: 308) ifadesi; inançsal ve tarihsel
anlamına uygun olarak yası, mutsuzluğu betimlerken el alemin al giymiş olması ise mutlu, bereketli
bir halde olduklarını belirtmektedir.
Yaslı anam kara yazmalar bağlar” (Ordu, Karadeniz, 2010: 219) sözleri de yası ifade eden
sözlerdendir. Türkülerde siyah/ kara renk kadın ve erkek tasvirlerinde ‘kara kaş’, ‘kara göz’, ‘siyah
saç’, ‘kara yağız’ betimlemelerinde güzelliği ve beğeniyi belirtmek için sıklıkla kullanılmaktadır.
“Ben ölürsem yavrum seni döverler, hem döverler, kara yere gömerler” (İstanbul, Karadeniz, 2010:
433) sözleri ‘kara toprak’ anlamında olabileceği gibi iyi olmayan, kirli yer anlamına da gelebilir.
Örneklerde de görüldüğü üzere türkülerde siyah/kara renk Türk tarihinde olduğu gibi iyi anlamlar
ifade etmeyen hüznü, yası ve olumsuz durum ve duyguları anlatan anlamlarda kullanılmaktadır.
Kadın ya da erkeğin biçimsel tasvirinde bu durum söz konusu değildir. Türkülerde sıklıkla görülen
‘kara tren’, ‘kara toprak’ sözleri ise olumlu ya da olumsuz anlam taşımaktan öte nesnenin rengini
tanımlamaktadır.
Beyaz/Ak
Beyaz/ ak/ ağ renk anlatılarda siyahın tersine aydınlık, temiz, duru, ferah anlamları niteleyen bir
renk olarak yer alır. “Görünmeyen negatif güçlere kara tanımlaması yapılırken pozitif faktör ve
oluşumlar ise ak ile anlatılır” (Kalafat, 2012: 27).
91
Türk Kültüründe İnançsal, Tarihsel ve Nesnel Bağlamda Türkülerde Renkler ve Anlamları
Beyaz renk özellikle İslam inancında öne çıkmakta olup saflığı temizliği yansıtan bir renktir. Beyaz
elbiseler, ölülerin beyaz kefene sarılması, İslami yorumlamalarda beyaz rengin temizlik, hayra ve
iyi durumlara çıkacağı inancı, Hz. Muhammed’in beyaz sancağının bulunması, tasavvufta ve
sufilerin renk analizlerinde bu rengin iman ve tevhidi ifade etmesi, Kabe’yi ziyarete gelen
Müslümanların beyazlara bürünerek ihrama girmeleri İslamiyet ve beyaz renk ilişkisinin belirgin
örnekleridir.
“En iyi elbiseniz beyazdır.”, “Beyaz elbise giyin, zira beyaz en iyi giysinizdir.”, “Kabirlerinizde ve
mescitlerinizde Allah’ı ziyaret etmenize en güzel elbise beyazdır.”, “Beyaz elbiseyi temizlediğin
gibi kalbini de temizle.” (İbn Ebi Şeybe, Abdurrazzak b. Hemmam, İbn Mace, Buhari’den akt.
Akyüz, 2014: 378) hadisleri beyaz rengin İslamiyet açısından batıni ve zahiri içeriğini gözler önüne
sermektedir.
Türk kültüründe ise beyaz/ak renk Mitolojik kökenlere dayanmaktadır. Dizoğlu’na göre (2019: 2122) ak renk çeşitli fonksiyonlara sahiptir. İlki ‘temizlik’, ‘arılık’olup “alnı açık, yüzü ak”
deyimlerindeki doğruluk ve dürüstlük anlamına gelmektedir. İkinci fonksiyonu; “ak sakal” deyimi
ile büyüklük ve yaşlılık anlamlarında; üçüncü fonksiyonu ise “adalet”, “güç” ve “ululuk”
kavramlarını temsil etmekte olup Hun devlet büyüklerinin özellikle savaşlarda ak renkte elbise
giymeleri ile örneklendirilmektedir. Dördüncü fonksiyonu İslamiyet’le ilişkilendirilerek “şehitlik”
makamıdır ki Türklerde şehitlik bayrağının ak olması ile örneklendirilir.
Türkülerde ak renk genel olarak sevgiliye yönelik övgü cümleleri içerisinde fiziksel özellikleri
sıralarken kullanılır. Ak gerdan, ak eller, ak topuk gibi tanımlamalar kadının güzelliğini
vurgulamak için kullanılır. Cihan’a göre (2005: 560-561) genç kız beğendiği delikanlıya, gelip
kendisini ailesinden istemesi için, “beyaz mendil” içerisinde özel bir eşyasını göndermektedir.
Kızın gönderdiği mendili alan delikanlı, eğer kızı seviyorsa durumu ailesine iletir ve kızı istetirdi.
Bu anlamıyla beyaz mendil saf ve temiz duyguların, evlilik isteğinin ve aydınlık bir gelecek
Ege Bölgesi
Marmara
Bölgesi
İç Anadolu
Bölgesi
Güneydoğu
Anadolu
Bölgesi
Karadeniz
Bölgesi
Toplam
14
Doğu
Anadolu
Bölgesi
Akdeniz
Ak/ Beyaz
Bölgesi
Renk
beklentisinin simgesi olmuştur.
11
15
26
14
5
15
89
Tablo 4 Beyaz/Ak Rengin Türkü Sayılarına ve Coğrafi Bölgelere Göre Dağılımı.
92
İSTANBULLU, S.
Yegah Müzikoloji Dergisi Cilt 6 Sayı 1 2023- s.83-106
Tabloya göre beyaz/ ak renk en fazla Marmara Bölgesi’nde görülmektedir. Türkülerin genelinde
olduğu gibi Marmara Bölgesi’nde de beyaz/ak renk çok yoğun olarak kadın tanımlamalarında
kullanılmaktadır.
“Yel estikçe beyaz gerdan görünür” (Konya, Karadeniz: 2010: 417) “eğdim kiraz dalını, sevdim
beyaz gelini” (Konya, Karadeniz, 2010: 256).
“Ak darı beyaz darı (Kız Emine Emine)
O yandan aktar beni (Yandım kibar Emine)
Ağu olsa içerim (Kız Emine Emine)
Gerdandan akan teri (Yandım Kibar Emine)” (Gaziantep, TRT Antoloji 2, 2000: 348)
“Ak katır dosttan gelir” (Rumeli- Edirne, TRT Antoloji 1, 2000: 112) sözleri Türk kültüründe beyaz
atın iyi niyet, barış anlamına gelmesi bilgisiyle; iyiliğin dosttan gelmesi olarak yorumlanabilir.
Sarı
Türklerde sarı renk, dünya merkezinin sembolü olarak kullanılmıştır. Hayır ilahı Ülgen’in altın
kapılı sarayı ve altın tahtı, Türklerde hep sarı renk ile ifade edilmiş ve Ülgen’in tahtı nasıl devletin,
ülkenin ve dünyanın merkezinde olarak algılanmış ise, tıpkı onun gibi sarı renk de dünyanın
merkezinde sembol rengi olmuştur (Genç, 1997: 31).
Oğuz Kağan’ın oğullarının altın bir yay bulması devlet yapısı bakımından hükümdarlığın merkezî
gücünü ortaya koyar. Oğuz Kağan’ın altın bir kemere sahip olması da aynı anlamda yorumlanabilir.
(Bayat, 1993: 53) Türk kültüründe altının rengi sarıdır. Bu nedenle ‘sarı altın’, ‘sarı lira’ ifadeleri
sözlü metinlerde sıklıkla görülür.
Şamanist dönemde Türklerin inanışları arasında ‘Sarı albastı’ veya ‘Sarı Albıs’ adlı koruyucu bir
ruhun varlığı bulunmaktadır. Bu nedenle sarı renk Türkler arasında daha çok olumsuz anlamlarıyla
öne çıkmıştır (Çoruhlu, 2002: 216).
Türk destanlarında ise sarı renk kötülük ve felaket sembolü olarak görülmüştür. Sarı ejderha Türk
masallarında kuşku ve kötü duygular veren bir motiftir. Sarı renk Anadolu kültüründe hastalık
sembolü olarak bilinir (Yardımcı, 2011: 6). Halk edebiyatında ‘sararıp solmak’ ifadeleri hastalığı
üzüntüyü ve kötüye giden sağlık ve ruhsal durumu ifade eder.
93
Sarı
6
18
8
14
8
3
6
Toplam
Karadeniz
Bölgesi
Güneydoğu
Anadolu
Bölgesi
İç Anadolu
Bölgesi
Marmara
Bölgesi
Ege Bölgesi
Doğu
Anadolu
Bölgesi
Bölgesi
Akdeniz
Renk
Türk Kültüründe İnançsal, Tarihsel ve Nesnel Bağlamda Türkülerde Renkler ve Anlamları
60
Tablo 5. Sarı Rengin Türkü Sayılarına ve Coğrafi Bölgelere Göre Dağılımı.
Sarı renk bölgeler arasında en fazla Doğu Anadolu Bölgesi’nde görülmektedir. Gurbet konulu
türkülerin yoğun olarak görüldüğü bölgede sarı renk Türk destanlarında ve edebi metinlerde olduğu
gibi olumsuz sözler arasında kullanılmaktadır.
Erzurum’dan göç ettim isimli Kars yöresine ait türkünün sözleri şöyledir: “Ayva gibi sarardım, Din
iman yok mu sende?” (Karadeniz, 2010: 430) “Sarardım ben sarardım, senin için sarardım, baş
yastıkta göz yolda, her gelene sorardım” (Sivas, Esen, 1986: 44) “Benzimin sarılığı yare
ağlamaktandır” (Tokat, TRT Antoloji 1, 2000: 505) dizeleri yukarıda bahsedilen hastalanmak iyi
durumda olmamak anlamlarını taşıyan türkü sözlerine örnektir. Doğu Anadolu ve civar yörelerde
sıkça kullanılan sarı renk bölgede, sarı saçlı kız, doğayı anlatan çiçek, dağ, yıldız betimlemelerinde
ya da örnekte olduğu gibi olumsuz durumları ifade eden biçimde görülmektedir.
“Niye doğdun sarı yıldız, mavi yıldız” (Erzincan, TRT Antoloji 1, 2000: 57) sözleri yıldızlara
yüklenen özel bir anlam içermemekte, o anda yıldız üzerinde görülen renkleri ifade etmektedir.
“Makaram sarı bağlar” (Diyarbakır, Tanses, 1998: 131) sarı rengin sadece renk olarak kullanıldığı
bir örnektir.
“Sarı liralar takayım gerdana” (Manisa TRT Antoloji 1, 2000: 624) sözleri yukarıda belirtildiği
üzere çok sayıda altınların olduğu kolye takmak anlamında kullanılmaktadır.
Mor
Mor renk Yahudilikte ve Hristiyanlıkta dini anlamlar taşımakta ve dini törenlerde kullanılmaktadır.
İslamiyet’te bu renge özel bir anlam yüklenmemektedir. Antik Roma mor rengi imparatorluğun
simgesi olarak görürken, Türk dünyasında mor renk genellikle doğayı tasvir ederken kullanılan
renkler arasında ve doğal halleri ile resmedilmektedir.
“Mavinin sükuneti ile kırmızının uyarısının dengelenmiş halidir. Açıkça tanımlanmazsa
huzursuzluk ve sıkıntıya neden olabilir. Yaratıcı ve farklı yapıdaki kişiler tarafından sıklıkla
kullanılmaktadır. Ergenlik çağındaki gençlerin en çok sevdiği renkler arasındadır. Mor sevginin ve
nefretin rengidir (Çekinmez, 2010: 21).
94
Mor
7
4
22
15
2
4
Toplam
Karadeniz
Bölgesi
Güneydoğu
Anadolu
Bölgesi
İç Anadolu
Bölgesi
Marmara
Bölgesi
Ege Bölgesi
Doğu
Anadolu
Bölgesi
Bölgesi
Yegah Müzikoloji Dergisi Cilt 6 Sayı 1 2023- s.83-106
Akdeniz
Renk
İSTANBULLU, S.
6
60
Tablo 6. Mor Rengin Türkü Sayılarına ve Coğrafi Bölgelere Göre Dağılımı.
Türkülerde mor rengin en fazla görüldüğü bölgeler Ege ve Marmara bölgeleridir. İç Anadolu
Bölge’sinde ise oldukça az sayıda türküde görülmektedir.
“Mor koyun meler gelir” (Ankara, TRT Antoloji 1, 2000: 316) türküsünde yer alan mor koyun,
tüyleri çok koyu kahverengi olan koyunlara verilen addır. Güneş altında parlayan bu tüyler zaman
zaman mor rengi çağrıştırabilir. Türkülerde mor koyunun özel bir anlamı olmayıp bu türdeki
koyunları anlatmak amacıyla söylenir.
“Antalya’nın mor üzümü”, “Açıl mor menevşem”, “Bahçalarda mor meni” (Mor şebboy çiçeği)
(Karadeniz, 2010: 214, 330, 388) örneğinde olduğu gibi mor renk çiçek renklerini ve meyveleri
belirtilirken sıklıkla kullanılmaktadır.
Ege türkülerinde çok sayıda karşılaşılan mor renk kadınlarda ‘mor şalvar’ ve ‘mor yazma’
betimlemeleriyle sıklıkla dile getirilmektedir. Erkeklerde ise ‘mor cepken’ olarak türkü sözlerine
geçen mor, bölge kıyafetlerinde çokça kullanılan bir renk olduğunu düşündürmektedir.
“Daha dün ayrıldım mor yazmalı da yarımdan” (Uşak, TRT Antoloji 1, 2000: 631) “İndirivermiş
mor şalvarı dizine” (Manisa, TRT Antoloji 1, 2000: 453) dizeleri mor rengin kıyafetlerde
kullanıldığı türkü sözlerine örneklerdir.
Yeşil
Türklerin en eski inançlarından gelen renklerden biri yeşildir. Türk mitolojisinde hayır (iyilik)
ilahı olan Ülgen’in oğullarından biri Yaşıl (yeşil) Kaandır. Doğanın canlanması, bitkilerin
yeşillenmesi ile canlılık, hayat enerjisi, yenilenme ve baharla birlikte uyanış anlamlarına gelir. Bu
yansımanın somutlaşmış hali nevruzlarda görülür. Bahar bayramı da denilen nevruz yeşil rengin
ve canlanmanın kutlandığı özel ritüellerden oluşur. Bu bayramda yeşilliğe koşmak önerilir,
yeşillikte vakit geçirmek, yiyip içmek önemsenir. Ögel’e göre yeşil ve güneşli çayır, Türk
mitolojisinde cennet olarak yorumlanabilir (2003: 595). Türkler yeşil rengi mavi ve gök yerine de
kullanmışlardır. Kimi metinlerinde denizin de yeşil renkte anıldığı görülmektedir.
95
Türk Kültüründe İnançsal, Tarihsel ve Nesnel Bağlamda Türkülerde Renkler ve Anlamları
Eski Türklerde bir kişiye yaşı sorulduğu zaman otuz bahar gördüm anlamında “otuz yeşil gördüm”
cevabını verirmiş (Ögel, 2006: 471). Yeşil rengi rüyada görmek hayırlı işlere yorumlanan ve hayır
getirmesi istenen ritüellerde sıklıkla kullanılan bir renktir.
İslamiyet’te ise yeşil renk Kur’an’ı Kerim’de yer almakta ve bazı ayetlerde “yeşil renk ile tabiatın
rengi, canlılığı, ahengi, süsü, güzelliği vurgulanmaktadır. Bazı ayetlerde ise cennetin ve cennette
giyilecek elbiselerin rengi olarak belirtilmektedir” (Okçu, 2007: 152). Bu inançtan ötürü yeşil renk
türbelerde, önemli din adamlarının mezarlarında, cenazelerin üzerine örtülen örtülerde, camilerde,
din adamlarının cübbelerinde ve sarıkta görülmektedir. Bundan dolayı dini konulu türkülerde ve
ağıtlarda söz konusu anlamla birlikte yeşil renge rastlanmaktadır.
Kaşgarlı'nın, XI. yüzyılda Türk piyasalarında alınıp satılan Çin ipeklileri hakkında kırmızı, yeşil
ve sarı renkli kumaşlardan söz etmesi, bu renklerin Türk günlük hayatındaki yerini ve onların
kültürüne yansımasını göstermesi bakımından dikkat çekicidir (Kaşgarlı’dan akt. Genç, 1974:
251). Gelinlerin duvağı olarak yeşil yazma örtülmesi de yine evliliğin güzel bir şekilde sürmesi ve
doğacak çocukların hayırlı evlatlar olarak yetişmesi anlamlarına gelmektedir.
Yeşil
4
6
12
7
6
11
5
Toplam
Karadeniz
Bölgesi
Güneydoğu
Anadolu
Bölgesi
İç Anadolu
Bölgesi
Marmara
Bölgesi
Ege Bölgesi
Doğu
Anadolu
Bölgesi
Bölgesi
Akdeniz
Renk
Türkülerde yeşil rengin kullanımı genellikle nesneler üzerinden olmuştur.
51
Tablo 7. Yeşil Rengin Türkü Sayılarına ve Coğrafi Bölgelere Göre Dağılımı.
“Kurdelem var yeşilden yeşilden” (Kırklareli, TRT Antoloji 2, 2000: 168) ‘Yemenimin yeşili’
(İzmir Karadeniz, 2010: 509) “Mısırımı kazmalı başı yeşil yazmalı” (Burdur; TRT Antoloji 2,
2000: 604) örnekleri yeşil rengin özellikle kadın giysilerinde yer aldığı türkü sözleri arasındadır.
Yazma, yemeni gibi örtülerin yeşil olması da yukarıda sözü edilen geleneğe uygun örneklerdir.
“İzmir’in içinde al yeşil bayrak” (İzmir, Öztelli, 1983: 153) örneği Türk kültüründe kullanılmış
olan bayrak renklerini hatırlatmaktadır.
“Demirköy başlarında bir yeşil mezar” (Rumeli- Trakya, TRT Antoloji 1, 2000: 141) örmeği ise
dini anlamına dayalı olarak mezarın özelliğini betimlemektedir.
96
İSTANBULLU, S.
Yegah Müzikoloji Dergisi Cilt 6 Sayı 1 2023- s.83-106
Mavi
Mavi renk Türk kültüründe “gök” rengi olmasından dolayı yücelik, sonsuzluk özgürlük, su gibi
kutsal duyguların aracısı olmuştur. Gök Tanrı inancı ile mavi renk gökteki sonsuzluğun ve yerde
suyun yaşamsal enerjisinin yansımasıdır.
Gök Tanrı dinine inanan Türkler için gök mavidir. Şamanlar ululuğu temsil eden mavi rengi gök
kelimesiyle adlandırmışlardır. Ancak gök rengi aynı zamanda yeşili de karşılar (Kafalı, 1996: 50).
İnsanlık tarihinde hemen hemen tüm inanışlarda gök ve su kutsal sayılmaktadır. Mavi renk
sonsuzluğu, türeyişi, emniyet ve huzuru telkin eder ve huzur verir. Aynı zamanda mavi renk
dostluk, sadakat, vefa, aydınlık, temizlik ve ruhanîlik sembolüdür. Mavi renk, suyu, gökyüzünü ve
erkekliği simgeleyen renktir (Mazlum, 2011 :133).
İslamiyet’le birlikte Türk İslam mimarisi incelendiğinde kubbe tarzı yapıların ve çini süslemelerin
de mavi renk ve tonları üzerine yapıldığı görülür. Bu durumu Yıldırım (2012: 116) Dünya’nın
kubbeye benzetilmesinden dolayı Dünya’nın yaratıcısı Tanrıya yakın olma düşüncesi ile yüksek
kubbelerin gök rengi ile bezenmiş olduğu şeklinde açıklar. Bu renk ibadet ve ruhaniyetle
ilişkisinden dolayı huzur ve adanma hissi de vermektedir.
Mavi renk yine inanca bağlı olarak Nazar ve kem gözden koruduğu düşüncesi ile dikkat çekmesi
için mavi renkli boncuklardan takılarda ve nazar boncuğunda kullanılmıştır.
Türkülerde mavi renk genellikle erkek tasvirlerinde, göz rengi olarak ve yukarıda sözü edilen mavi
Mavi
6
1
11
5
3
5
1
Toplam
Karadeniz
Bölgesi
Güneydoğu
Anadolu
Bölgesi
İç Anadolu
Bölgesi
Marmara
Bölgesi
Ege Bölgesi
Doğu
Anadolu
Bölgesi
Bölgesi
Akdeniz
Renk
boncukla ilgili ifadelerde kullanılmaktadır.
31
Tablo 8. Mavi Rengin Türkü Sayılarına ve Coğrafi Bölgelere Göre Dağılımı.
“Mavi kırep başında, Kalem oynar kaşında” (İzmir, Yılmaz, 2003: 101) sözleri kadının sevdiğine
yakmış olduğu bir türküdür.
Mavi dolak dolandı (Mavi yazma) (Gaziantep, TRT Antoloji 2, 2000: 250) Kollarında gök boncuk
(Rumeli- Trakya, TRT Antoloji 1, 2000: 365) mavi rengin türkü sözlerinde yer aldığı
örneklerdendir.
97
Türk Kültüründe İnançsal, Tarihsel ve Nesnel Bağlamda Türkülerde Renkler ve Anlamları
“Mavi yelekli yârim, beyaz bilekli yârim (Gel şahinim gel)” (Bursa, TRT Antoloji 2, 2000: 344),
“Mavi yelek mor düğme” (Erzurum), “Mavi giyme tanırlar seni yolcu sanırlar (Recebim)”
(İstanbul, Ayfer, 2003: 124) sözleri erkek kıyafetinde mavi yeleğin sıkça vurgulandığı türkü
sözlerinden bazılarıdır.
Pembe
Türk tarihinde özel anlamından ziyade doğanın, çiçeklerin rengi olarak metinlerde yer alan pembe
renk metinlerde sıklıkla al ile bir arada ya da kırmızının açık tonunu belirtmek için kullanılmıştır.
Baharı anlatan metinlerde pembe renkli ve tonlarında olan çiçekler üzerinde durulmuştur.
Kırmızının, kadını ve cinselliği simgeleyen bir renk olmasından dolayı pembe renk ise kırmızının
açık tonu, olgunlaşmamış kadın yani genç kız simgesi olarak görülmüş ve anlatılmıştır.
Ülkemizde beyaz yazma; bakire kızı, pembe ve açık sarı yazma; sözlü kızı, kırmızı; yeni evli
kadını, renkli yazma ise eski evli kadını simgelemiştir (Coşkuner, 1995: 30).
Pembe renk, genç kızlar için mutluluğu ve kararsızlığı ifade etmektedir. Söz konusu kararsızlık,
genç kızın sevdiği erkek hakkındaki kararsızlığı ve nazlanması olarak ifade edilebilir.
Türkülerde çok sık sayıda rastlanmayan Pembe renk kırmızının açık tonu olmasından dolayı henüz
tam yetişmemiş olgunlaşmamış olmayı ve gençliği ifade eden türkü sözlerinde görülmektedir. Bu
nedenle genç kızların pembe yanakları, pembe gül olmaları gibi benzetmeler onun gençliğine
Pembe
-
1
3
8
-
4
1
Toplam
Karadeniz
Bölgesi
Güneydoğu
Anadolu
Bölgesi
İç Anadolu
Bölgesi
Marmara
Bölgesi
Ege Bölgesi
Doğu
Anadolu
Bölgesi
Bölgesi
Akdeniz
Renk
tazeliğine vurgu yapan türkü sözleri ile görülmektedir.
17
Tablo 9. Pembe Rengin Türkü Sayılarına ve Coğrafi Bölgelere Göre Dağılımı.
“Pembe gül idim soldum, ak güle ibret oldum” (Çanakkale, TRT Antoloji 2, 2000: 226) sözleri
genç halimle kızarmadan soldum ve henüz renklenmemiş beyaz güllere ne olabileceği konusunda
ibret oldum anlamında yorumlanabilir. “İnce giyerim ince pembe yakışır gence” (Tekirdağ,
Öztelli, 1983: 135) sözleri de gençlik ve pembe renk ilişkisine örnektir.
“Siyahtır Şalvarı Pembedir yanı” (Şanlıurfa, TRT Antoloji 2, 2000: 277) “Giymiş Pembe şalvarı,
Sallanır saçakları yerlere vay” (Kilis, TRT Antoloji 2, 2000: 298) Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde
98
İSTANBULLU, S.
Yegah Müzikoloji Dergisi Cilt 6 Sayı 1 2023- s.83-106
daha fazla yer verilen pembe rengin kullanıldığı örneklerdendir. Ege Bölgesi türkülerinde sıklıkla
görülen mor şalvar, Güneydoğu Anadolu’da pembe şalvar olarak sıklıkla görülmektedir. Mor,
pembe ve kırmızı şalvar türkülerde çok kez vurgulanmıştır.
TARTIŞMA
Kültürümüze ait unsurların yaşatılması müziğin, dansın ve görsel etkenlerin bir arada sunulması,
yaratılmak istenen etkiyi güçlendirecek, çok boyutlu ve çok duyuya hitap eden bir etkileşime
dönüşecektir. Renkler de bu hususta önemli bir yere sahiptir.
Konserlerde, etkinliklerde, yerel ve özel programlarda, özellikle halk müziği ortamlarında yukarıda
belirtilmiş olan öneminden dolayı kırmızı renk, bilhassa vurgulanması gereken ve istenilen etkiyi
yansıtabilecek niteliklere sahip bir renktir. Kırmızı renkli sahne dekorlarının ve ışıklandırmanın
kullanılması hem kültürümüzdeki milli ve manevi anlamları hem aşkı çağrıştıran bir renk olması
hem de düğün dernek gibi ritüellerin vazgeçilmez rengi olması açısından kültürün yaşatılmasında
ve özellikle halk müziği etkinliklerinde sahne ortamının özgün bir etkiye sahip olması açısından
kullanılabilir.
Siyahın Türk kültüründe ağırlıklı olarak yas ve hüzün rengi olduğu sonucundan hareketle siyah
rengin bu tip etkiler yaratılmak istenen müziksel ortamlarda öne çıkarılmasının uygun olacağı,
çocukların müziksel etkinliklerinde ve çalışma ortamlarında kullanımında ise daha dikkatli
olunması gerektiği düşünülmektedir. Beyaz rengin ise kültürümüzde ve türkü sözlerinde tam tersi
etkileri yansıttığı görülmektedir.
Sarı renk Türk kültüründe merkezi ifade etmektedir. Türkü sözlerinde ise altın, hastalık ve toprak
ile ilgili konularda yer bulmaktadır. Gösterişi, dikkat çekmeyi ve özellikle bozkırı anlatan müziksel
etkinliklerde bu rengin ağırlıklı olarak kullanılması istenen işitsel etkiyi artırabilecek görsel bir
unsur olarak sayılabilir.
Yeşil renk, türkülerde, dolayısıyla halk kültürümüzde doğayı anlatan cümlelerde, baharı ve
canlanmayı çağrıştıran örneklerde sıklıkla yer almaktadır. Türk kültürü doğa ile iç içe ve bir bütün
olarak günümüze gelmiştir. Doğayı yansıtan bu rengin daha fazla öne çıkarılması önemlidir.
Geleneksel törenlerde, festivallerde ve müziksel etkinliklerin sahnelerinde çok fazla
rastlayamadığımız bu rengin söz konusu etkileri göz önünde bulundurularak kültürümüzün
yaşatılması adına daha fazla kullanılması önerilmektedir.
99
Türk Kültüründe İnançsal, Tarihsel ve Nesnel Bağlamda Türkülerde Renkler ve Anlamları
Pembe ve mavi renkler diğer renklere göre türkülerde çok fazla sayıda yer almamakla birlikte söz
içeriklerinde olumlu ve ferahlık veren anlamlarda dile getirilmiştir. Özellikle pembe renk,
kadınlarda ergenlik, tazelik ve dişilikle ilgili cümleler arasında yer bulmaktadır. Mor renk ise
türkülerde özel olarak geleneksel, dini ya da tarihi bir anlam taşımayıp kendi rengine sahip doğal
nesnelerde dile getirilmektedir. Mor renkli giysilere ise dikkat çekmesi nedeniyle özellikle vurgu
yapıldığı düşünülmektedir.
Klasikleşmiş sahne ve etkinlik ortamlarının artık seyircinin ilgisini çekmediği, tam tersine özen
gösterilmiş, detaylarıyla kurgulanmış konser ortamlarının akılda kalıcılığının yüksek olduğu, rutin
konserlere ve etkinliklere göre çok daha fazla talep gördüğü aşikardır. Özellikle son zamanlarda
bazı konserlerde ve müziksel paylaşımlarda konser mekanlarının sanatçıdan, konser
repertuvarından ve kullanılan çalgılardan daha büyük ilgi gördüğü, bazen sadece konser ya da
etkinlik mekânı için o konserlere gidildiği görülmektedir. Etkinlik yerinin ve ortamın bu kadar
etkili olduğunun bilinmesine rağmen özellikle halk müziği konserlerinde halen sahneye klasik batı
müziği konseri etkisinde çıkılmaktadır. Bu durumun sadece görsel unsurlar açısından
değerlendirilmemelidir. Geleneksel halk müziği otantizminden gerek müzikal anlamda gerekse
yöresel unsurlar anlamında giderek uzaklaşmanın, kültürümüze ve Türk Halk Müziğinin
korunmasına, yayılıp yaşatılmasına ne denli büyük olumsuz etkilerinin olabileceği konusu yeniden
düşünülmelidir.
Bu anlamda kültürümüzde bu kadar yaygın bir yer tutan renklerin milli duygular üzerindeki önemi
yanında geleneksel ritüellerin yansıtılmasındaki yeri ve insan psikolojisindeki etkileri göz önünde
tutulmalıdır. Türk kültüründe yer alan ve yukarıda açıklamaları yapılan renklerin solistlerin,
koristlerin, saz ekibinin giyimlerinde, sahne dekorunda, kullanılan araç gereçlerde yer bulması
kültürü yaşatmak adına önemli bir adım olabilir. Benzer şekilde sahne ortamının konser temasına
uygun olarak düzenlenmesi ile birlikte Türk kültüründe yer alan renklerin kullanılmasının kültürel
anlamda işlevsel olacağı düşünülmektedir. Bir konserin ya da etkinliğin işitsel olmak yanında
görsel olarak da hafızalarda kalması sanatsal anlamda istenen etkiyi artıracak bir adımdır. Ayrıca
genç nesile kültürü aktarmak, yazılı olmayan yollarla çeşitli değerleri fark ettirmek, kazandırmak
ve kullanımını sağlamak, yetişkin neslin görevlerinden biri olarak görülmektedir.
Renklerin kullanımı sadece icra ortamlarında değil öğrencilere yönelik olarak müzik dersliklerinde,
çalışma odalarında ve hatta çalgılarda dahi kullanılmalıdır. Zira belirli renklerin bireylerin ruh hali,
motivasyonu ve çalışma saatlerindeki psikolojik etkileri çok sayıda araştırma ile ortaya
100
İSTANBULLU, S.
Yegah Müzikoloji Dergisi Cilt 6 Sayı 1 2023- s.83-106
konulmaktadır. Renklerin psikolojik etkilerinden müzik eğitiminde, icrasında, yaratımında ve
paylaşımında da faydalanmak ulusal müzik kültürümüz için yararlı olabilir.
Türkülerde renklerin kullanımının müzikolojik açıdan değerlendirildiği bu çalışma yukarıda sözü
edilen farkındalığa kaynak oluşturmak açısından bir katkıdır. Renklerin müzik yaratımında, müzik
eserlerinde, müziksel sergileme ve çalışma ortamlarında etkilerinin farklı disiplinler açısından da
araştırılıp değerlendirilmesi; müzik eğitimine katkı sağlamak, üretkenliği artırmak, devamlılığı
sağlamak, geleneği, tarihi ve milli bilinci korumak gibi müziğin çok boyutlu işlevlerinin
gerçekleştirilebilmesi açısından önemlidir.
SONUÇ VE ÖNERİLER
Türkülerde renklerin, coğrafi bölgelere ve Türkiye geneline göre kullanım sıklıklarının belirlenip
inanç, tarih ve nesnel anlamlarının ortaya konulduğu bu araştırmada şu sonuçlara ulaşılmıştır:
İncelenen türkü sözlerinin % 40’ında renklere yer verilmiştir.
Türk kültüründe özel anlamlara sahip olup öne çıkan renklerin türkülerde de yüksek oranda
kullanıldığı görülmektedir.
Türkü sözlerinde renklerin en fazla görüldüğü bölge Ege ve Marmara Bölgeleridir.
Kırmızı/al, türkülerde en fazla kullanılan renktir. Türküler içerisinde kırmızının kullanım alanları
Türk kültürü içerisinde inançsal ve tarihsel geçmişe oldukça uygun şekilde görülmektedir. Ayrıca
kırmızı/al rengin aşk, dişilik ve cinselliği çağrıştıran anlamlar taşıması türkülerde daha yoğun
kullanılmasına sebep olmuştur.
Siyah/kara renk, türkülerde en fazla görülen ikinci renktir. Türk tarihindeki ve Türk inançlarındaki
olumsuz anlamlarına uygun olarak türkü sözlerinde de durum anlatan cümleler içerisinde hep
olumsuz betimlemelerde kullanılmıştır. Siyah rengin nesnelere yansıması da yine olumsuz
anlamlara gelmektedir. Sevgilinin kaş, göz, bıyık, saç gibi betimlemelerinin yer aldığı türkü
sözlerinde bu durum söz konusu değildir.
Türkülerde renklerin en az kullanıldığı bölge Karadeniz Bölgesi’dir. Bununla birlikte Karadeniz
Bölgesi türkülerinde en fazla kullanılan renk siyahtır.
Beyaz renk Türk destanlarında söz edilen ve İslam inancında da ferahlık, temizlik, arı olmak
anlamlarına uygun olarak yer almaktadır. En sık görüldüğü bölge Marmara’dır. Ancak Marmara
Bölgesi türkülerinde beyaz renkten ağırlıklı olarak kadınların ellerinde yüzlerinde ve bedenlerinde
ten rengi olarak söz edilmektedir.
101
Türk Kültüründe İnançsal, Tarihsel ve Nesnel Bağlamda Türkülerde Renkler ve Anlamları
Sarı renk, Türk yazınlarında genel olarak belirtildiği üzere çok iyi anlamlara gelmeyen haliyle
türkülere yansımıştır. Sarı renkten türkülerde ağırlıklı olarak hastalanmak, iyi durumda olmamak
anlamlarına gelen sözlerde bahsedilmiştir. Bu anlamı dışında sarı renk, altın ve altın takıları
kasteden sözler içerisinde görülmektedir.
Yeşil ve mavi renk, türkülerde tarih ve inançtan gelen anlamlarından ziyade nesneleri ve giysileri
tanımlarken kullanılmıştır. Mor ve pembe renkler Türk kültüründe inançsal ya da tarihsel bağlamda
olduğu gibi türkülerde de özel bir anlam içermemekte çiçek ve giysi tanımlamalarında
kullanılmaktadır. İncelenen türküler içerisinde, pembe renge Akdeniz ve İç Anadolu Bölgesi
türkülerinde rastlanmamıştır.
Türkülerin genelinde en az kullanılan renkler pembe ve mavidir.
Türkülerde yer alan renklerin genel olarak Türk kültüründe inançsal ve tarihsel olgularla paralel
anlamlarda kullanıldığı; bu alanlarda güçlü anlamlara sahip olan renklerin türkülerde kullanım
sayıları ile doğru orantılı olduğu, nesnelere yansıyan renklerin de genel olarak inanç ve tarih
boyutunda öne çıkan renkler olduğu tespit edilmiştir. Ancak mor renk bu durumun dışında olup
nesnelerde ve giysilerde sık kullanılan bir renk olmasına rağmen Türklerin inanç sistemleri ve
tarihsel manada özel anlamlara sahip değildir.
Araştırmanın tartışma bölümünde, müzik alanında renklerin kullanım amaçları ve kullanım alanları
ile ilgili öneriler detaylarıyla sunulmuş olup buna benzer çalışmaların psikoloji, tıp, halk bilimi,
resim, sosyoloji, tarih ve müzikoloji uzmanları ile disiplinler arası projelerde daha fazla sayıda
yapılması önerilmektedir.
KAYNAKLAR
Bayat, F. (1993). Oğuz Epik En’enesi ve Oğuz Kağan Destanı. Sabah Neşriyat, Azerbaycan İlimler
Akademiyası.
Cihan, A. (2005). Geleneksel Toplumsal Yapıda Gençlerin Evlenme İsteklerini Sembol ve İşaretler
Kullanarak İfade Etme Eğilimleri, Sosyal Bilimler Araştırma Dergisi. Eylül S. 6.
Coşkuner, S. (1995). Renkler ve Kişiliğiniz. İzmir: Site Ofset.
Çekinmez, V. (2010). Farklı Kültürlerde Renklerin Anlamları. T.C. Başbakanlık Dış. Ticaret
Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi.
Çoruhlu, Y. (2002). Türk Mitolojisinin Ana Hatları. İstanbul: Kabalcı Yayınevi,
102
İSTANBULLU, S.
Yegah Müzikoloji Dergisi Cilt 6 Sayı 1 2023- s.83-106
Dizoğlu, M. (2019). Anadolu Sahası Türkülerinde Renkler. Yüksek Lisans Tezi Çağ Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
Ekici, M. (2016). Türk Kültüründe “Al” Renk. Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi 16/2 Kış s.
103- 107
Ergin, M. (1989). Dede Korkut Kitabı, Ankara: Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Türk
Dil Kurumu Yayınları.
Esen, A. Ş. (1986). Anadolu Türküleri. Türkiye İş Bankası Yayınları. Ankara: Emel Matbaacılık
Genç, R. (1974). Divanü Lûgati’t-Tüık Müellifi Kaşgarlı Mahmud’a Göre XI. Yüzyılda Türk
İllerinin Siyasî, Etnik, Sosyal ve Kültürel Durumu. Ankara: Türk Kültürü Araştırmaları
Enstitüsü Yayınları. s. 176-213
Genç, R. (1997). Türk İnanışları ile Milli Geleneklerinde Renkler ve Sarı - Kırmızı – Yeşil Erdem
Atatürk Kültür Merkezi Dergisi Cilt: 9 Sayı: 27, s. 1075 – 1110.
Kafalı, M. (1996). Türk Kültüründe Renkler- Nevruz ve Renkler. Ankara: AKM Yayınları
Kalafat, Y. (2012). Türk Halk İnançlarında Renkler Ankara: Berikan Yayınevi.
Karadeniz, B. (2010). Kömürgözlüm Türküler. İstanbul: Karamavi Yayınları.
Karadeniz, B. (2010). Gülyüzlüm Türküler. İstanbul: Karamavi Yayınları.
Mazlum, Ö. (2011). Rengin Kültürel Çağrışımları. Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler
Dergisi, S. 31 Aralık s. 125-138.
Oğuz, B. (1980). Türkiye Halkının Kültür Kökenleri-2. İstanbul: İstanbul Matbaası.
Okcu, A. (2007). Kur’an’da Renkler. Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Sayı: 28,
Erzurum, s.127–163.
Ögel, B. (1991). Türk Kültür Tarihinde Giriş. C. VI. Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları, Kültür
Eserleri Dizisi. s. 381-382.
Ögel, B. (2003). Türk Mitolojisi C.I. Ankara: Türk Tarih Kurumu
Ögel, B. (2006). Türk Mitolojisi C.II. Ankara: Türk Tarih Kurumu
Özcan, A. (2018). Türk ve Slav Kültüründe Siyah Renk. Behiye Akademik Tarih ve Düşünce
Dergisi. 5 (18), s.269-292
Öztelli, C. (1983). Halk Türküleri Evlerinin Önü. İstanbul: Doğuş Matbaası
Tanses, H. (1998). Halk Türküleri. İstanbul: Say Yayınları.
103
Türk Kültüründe İnançsal, Tarihsel ve Nesnel Bağlamda Türkülerde Renkler ve Anlamları
Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu (2000). Türk Halk Müziği Sözlü Eserler Antolojisi C.1.
Ankara: TRT Müzik Dairesi Yay.
Türkiye Radyo ve Televizyon Kurumu (2000). Türk Halk Müziği Sözlü Eserler Antolojisi C.2.
Ankara: TRT Müzik Dairesi Yay.
Uğurlu, N. (2009). Aşk Türkülerimiz Folklor ve Etnografya. İstanbul: Örgün Yayınevi.
Yardımcı, M. (2019). Renk Dünyamız ve Türk Kültüründe Renkler. Bilimsel Eksen Dergisi. Sayı:4,
s.106-122.
Yıldırım, E. (2012) Türk Kültüründe Renkler ve İfade Ettikleri Anlamlar. Yüksek Lisans Tezi
İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı.
Yılmaz, A. (2003) Türk Kültüründe Kadın ve Kadın Ağızlı Türküler. Ankara: Bizim Büro
Basımevi.
EXTENTED ABSTRACT
In this study, which examines the meanings of the colors in the folk songs in Turkish culture and
their effects on people; It was aimed to explain and exemplify the local, national or cultural
meanings over 555 folk songs that have been found to contain the color element among 1400 folk
songs examined throughout Turkey.
The research shows that colors in Turkish culture; It was important in terms of revealing the
meanings based on beliefs, history and objects. In addition, it was important in terms of
emphasizing the effect and place of folk songs in conveying the traces of culture by determining
the extent and how the colors whose meanings are explained are reflected in the folk songs and
determining their frequency according to the regions.
This research, in which questions such as; It was a descriptive study based on data analysis and
literature review. The data were tabulated on the basis of frequency, exemplified and interpreted.
The analyzed folk songs were studied in equal numbers for each region. However, it has been
determined that some of the folk songs were carried and sung with different melodies in different
regions. However, as we have mentioned that colors have an important place in local culture, the
words of folk songs that have been moved have changed according to the color characteristics of
the region, which are widely used or have special meanings. For example, the words of a folk song
with the words "purple shalwar" in the Aegean Region were changed to "pink shalwar" in the
Southeastern Anatolia region where it was moved. This situation was evaluated according to the
region where the folk song was taken.
104
İSTANBULLU, S.
Yegah Müzikoloji Dergisi Cilt 6 Sayı 1 2023- s.83-106
The meanings attributed to the color perception based on culture have been significantly reflected
in elements such as emotion, thinking, lifestyle, rituals, language, and religion. The research shows
that colors in Turkish culture; It is important in terms of revealing the meanings based on beliefs,
history and objects. In addition, it is important in terms of emphasizing the effect and place of folk
songs in conveying the traces of culture by determining the extent and how the colors whose
meanings are explained are reflected in the folk songs and determining their frequency according
to the regions.
Conclusıon And Recommendatıons
The following results were reached in this research, in which the frequency of use of colors in folk
songs according to geographical regions and Turkey in general was determined and their belief,
history and objective meanings were revealed. Colors were included in 40% of the analyzed folk
songs lyrics.
It was seen that the prominent colors, which have special meanings in Turkish culture, are also
used at a high rate in folk songs.
Aegean and Marmara Regions are the regions where the colors are seen the most in folk songs.
Red the most used color in folk songs. The usage areas of red in folk songs are seen in Turkish
culture in accordance with the religious and historical background. In addition, the meaning of
red/red color that evokes love, femininity and sexuality has caused it to be used more intensely in
folk songs.
Black was the second most common color in folk songs. It consistently featured in negative
descriptions within song lyrics, in line with its negative connotations in Turkish history and beliefs.
Black's association with negative meanings also extends to objects. However, this is not the case
when it is used to describe the lover's eyebrows, eyes, mustache, and hair in folk song lyrics.
White, symbolizing refreshment, cleanliness, and being pure, is mentioned in Turkish epics and
Islamic beliefs. The Marmara Region exhibited the highest prevalence of white references.
However, in Marmara folk songs, white is predominantly mentioned as the color of women's hands,
faces, and bodies.
Yellow is reflected in folk songs, as indicated in Turkish literature, albeit with negative
connotations. It is primarily mentioned in words denoting sickness or a poor state of being. In
addition to this meaning, yellow appears in words referring to gold and gold jewelry.
105
Türk Kültüründe İnançsal, Tarihsel ve Nesnel Bağlamda Türkülerde Renkler ve Anlamları
Green and blue colors are employed in folk songs to describe objects and clothing rather than their
historical and religious meanings. Purple and pink colors do not hold specific meanings in Turkish
culture, religion, or history. They are mainly used to describe flowers and clothing. Among the
analyzed folk songs, pink color was not found in the Mediterranean and Central Anatolian folk
songs.
The least frequently used colors in folk songs are pink and blue.
The utilization of colors in folk songs generally aligns with religious and historical facts in Turkish
culture. Colors that hold strong meanings within these domains tend to be more prominently
featured in folk songs. Colors associated with objects primarily stem from the realms of belief and
history. However, purple stands out as an exception. Although it is frequently used to describe
objects and clothing, it lacks special meanings within the belief systems and historical context of
Turks.
106