Hakemli Araştırma Makalesi
Çin’in Afrika ile Stratejik İlişkisi ve
Yeni Uluslararası Dönüşümler:
Eski Politikalar, Yeni Zorluklar
Belkacem Iratni*
Prof. Dr.
Cezayir 3 Üniversitesi
**Prof. Dr. Belkacem Iratni, 1977 yılında Cezayir Üniversitesi Siyaset Bilimi Enstitüsü’nden mezun
olmuş ve Warwick Üniversitesi’nden (İngiltere) Siyaset Bilimi alanında yüksek lisans ve doktora
derecesi almıştır. Halen Cezayir Üniversitesi Siyaset ve Uluslararası İlişkiler Fakültesi’nde Profesör
olarak görev yapmaktadır. 2012-2017 yılları arasında bu Fakültenin Dekanı olarak görev yapmıştır.
Ayrıca Ocak 2023’ten bu yana Cezayir Dışişleri Bakanlığı Diplomatik Çalışmalar ve Uluslararası
İlişkiler Enstitüsü’nde ders vermektedir. Prof. Dr. Iratni, 1999’dan 2003’e kadar Cezayir Borsası’nın
İcra Kurulu Başkanı olarak görev yapmıştır. Nisan-Ağustos 2010 tarihleri arasında Afrika Birliği
Barış ve Güvenlik Konseyi (PSC) için uzmanlardan oluşan bir ekibin üyesi olarak çalışmıştır. Ayrıca
1999 yılında BBC Arap Servisi’nde bağımsız danışman olarak çalışmıştır. ABD Fulbright Araştırma
Programı, Austin'deki Texas Üniversitesi, 2005-2006; Akdeniz Diyaloğu Araştırma Bursu; NATO
Savunma Koleji, Roma, Haziran-Ekim, 2007; Amerikan Mağrip Araştırmaları Enstitüsü, CEMAT,
Tunus, Ocak 2007 burslarını almıştır. Mağrip Devletlerinin Stratejik Çıkarları üzerine bir kitabı ve
Cezayir'in iç ve dış politikaları ile Sahel-Sahra bölgesindeki güvenlik konuları üzerine İngilizce dilinde
çok sayıda makalesi bulunmaktadır.
E-posta: kiratni54@gmail.com
ORCID: 0009-0007-4747-8836
Geliş Tarihi: 2.4.2024
Kabul Tarihi: 5.5.2024
Atıf: Iratni, B. (2024). Çin’in Afrika ile Stratejik Ilişkisi ve Yeni Uluslararası Dönüşümler:
Eski Politikalar, Yeni Zorluklar. BRIQ Kuşak ve Yol Girşimi Dergisi, 5(3), 288-309.
Belkacem Iratni - Çin’in Afrika ile Stratejik İlişkisi ve Yeni Uluslararası Dönüşümler: Eski Politikalar, Yeni Zorluklar
ÖZ
Çin’in Afrika ile ilişkisi, bu ülke tarafından izlenen amaç ve hedeflere ilişkin karışık akademik
yorumları beraberinde getirmiştir. İster Afrika’nın kalkınması pahasına Çin’in güçlenmesine
yönelik bir arayış, ister Batı dışı dünyanın statüsünü yükseltmeye yönelik güvenilir bir
ortaklık olarak adlandırılsın, Çin’in Afrika’ya yönelimi, diğer büyük güçlerin Afrika
kıtasıyla ilişkilerinde izledikleri tasarımlara kıyasla alışılmadık ve yenilikçi görünmektedir.
Çin’in vizyonunda Afrika, stratejik ve ekonomik çıkarların paylaşılmasının ötesinde, tarihi
nedenler, kimlik kaygıları ve ortak kader nedeniyle özel bir yere sahiptir. Pekin, son on yılda
siyasi ilişkiler, doğrudan yatırımlar, ticari alışverişler ve mali yardımlar açısından Afrika’nın
en önemli ortağı haline gelmiştir. Çin’in, dünyanın yeni temel koşullarına uyum sağlamaya
çalıştığı ve özellikle Ukrayna-Rusya savaşının neden olduğu Doğu/Batı soğuk savaşı
bağlamında Afrika’nın değişen önceliklerini dikkate aldığı görülmektedir.
Anahtar Kelimeler: Afrika, Çin, dünya dönüşümleri, işbirliği, Ukrayna-Rusya savaşı.
ABSTRACT
Chinese engagement in Africa brought mixed academic commentaries regarding the aims and
objectives pursued by this country. Whether referred to as a search for China’s empowerment
at the expense of African development or as a reliable partnership to enhance the status of
the non-Western world, China’s immersion in Africa appear unconventional, and innovative
compared to the designs pursued by other major powers in their dealings with the African
continent. In China’s vision, Africa occupies a special place for historic reasons, identity
considerations, and a common destiny, beyond sharing strategic and economic interests.
Beijing has become in the last decade, Africa’s most important partner in terms of political
relationships, direct investments, trade exchanges and financial assistance. China is trying to
adapt to the world’s new underpinnings and seems to take into consideration the changing
priorities of Africa in the context of the looming East /West cold war, induced mainly, by the
Ukraine-Russia war.
Keywords: Africa, China, cooperation, Ukraine-Russia war, world mutations.
289
BRIq
•
Cilt 5 Sa yı 3 Yaz 2024
Giriş
SADECE OTUZ YIL ÖNCE AZ GELİŞMİŞ bir
ülke olan ve ekonomik zayıflık ve sosyal geri kalmışlık
gibi birçok özelliği Afrika ülkeleriyle paylaşan Çin,
siyasi konumu, endüstriyel potansiyeli, emtia ihracatı, denizaşırı finansal yatırımları ve askeri gücü açısından hızla küresel ölçeke bir statüye yükselmiştir.
Nitekim, üretim araçları üzerindeki uzun bir devlet kontrolü döneminden sonra Çin, 1970’lerin sonlarında cesur ekonomik reformlara başlamış ve bu
reformlar, atıl ve durağan tarım ağırlıklı bir ekonomiden, büyüyen kentsel alanlar, dinamik orta sınıflar, yaygın eğitim, teknolojik uzmanlık ve yeniliklerle son derece sanayileşmiş bir güce ve teknolojik bir
üsse hızlı bir geçişe imkan vermiştir.
Böylesine hızlı bir dönüşüm ya da o zamanki
adıyla “Çin mucizesi”, istikrarlı ve tutarlı bir liderliğe,
ekonomik pragmatizme ve dünya siyasetine daha az
ideolojik bir bakış açısına dayanan bilinçli bir ulusal
stratejiden kaynaklanmıştır.
Çin uzun bir süre boyunca “devletlerin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı, karşılıklı saldırmazlık, diğer ülkelerin içişlerine karışmama, eşitlik
ve karşılıklı yarar ile barış içinde bir arada yaşama”yla ilgili beş ilkeyi yansıttığı varsayılan bir dış politika
söylemini yüceltmiştir. Bu tür yönelimler Çin’i, uzun
süredir devam eden Soğuk Savaş’ın ışığında Afrika
ülkelerinin karşılaştığı zorluklara yakınlaştırmıştır.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde bir sandalye elde ettikten, ekonomik yeteneklerini ve askeri gücünü güçlendirdikten sonra Çin’in büyük güç
statüsüne ulaşma azmi giderek artmıştır. Çin daha
sonra ABD’nin dünya meseleleri üzerindeki hegemonyasına karşı en ciddi rakip olmayı başarmıştır.
Bu Asya gücü, başta Afrika olmak üzere dünyadaki
pek çok ülkenin ilgisini çeken çok taraflılık çağrısını
seslendirmeye başlamıştır.
Çin söylemine göre Çin’in büyük tasarımının sem290
bolik temelleri ve kadim tarihi kökleri vardır. Çin medeniyetinin 5 bin yıllık olduğu inancından doğan bu
tasarım, ülkenin görkemli geçmişini vurgulamakta ve
Çin’in dünyada öncü ülke konumuna yükselmesi için
meşru bir gerekçe ortaya koymaktadır.
Xi Jinping iktidara geldiğinden beri, Deng Xiaoping’in 1990’ların başında uluslararası sahnede izlediği
“dikkat çekmemeye çalış, iş yapmaya bak” ya da “tao
guang yang hui, you suo zuo wei” (Chen, t.y) şiarına
dayanan düşük profil doktrininden ayrılmıştır. Bunun
yerine Xi Jinping, Çin ulusunun büyük yenilenmesi ya
da “zhon-ghua minzu weida fuxing” çerçevesinde Çin’i
büyük bir güç rolüne geri döndürmeyi amaçlayan dinamik bir diplomasiyi teşvik etmeye devam etmiştir
(Nantulya, 2019).
Bazı siyaset bilimciler Çin’in Afrika kıtasındaki katılımını “olumlu bir kalkınma modeli” (Sheehy, 2022) ve
Afrika’yı “Çin’in alternatif küresel mimariler inşa etme
çabalarında bir kilit unsur” (Nantulya, 2023) olarak
kullanma girişimi olarak değerlendirmiştir.
Çin’in Afrika ile karşılaşması yeni değildir. Bu ilişki,
ülkenin kendisini üçüncü dünyanın bir parçası olarak
gördüğü, sömürgecilikle ve Batı egemenliğiyle mücadele etmeye kararlı olduğu döneme kadar uzanmaktadır.
Çin, Afrika’daki birçok kurtuluş hareketine diplomatik destek, mali yardım ve hatta Cezayir Savaşı zamanı Ulusal Kurtuluş Cephesi’nde olduğu gibi silah
sağlamıştır.
Daha sonra Pekin, toprak bütünlüğünün tamamlanması ve uluslararası saygınlığın yeniden kazanılması
çabalarında, büyük çoğunluğu 1960’larda bağımsızlığını kazanan Afrika ülkelerinden güçlü bir destek bulmuştur.
Çin Afrika ülkeleriyle işbirliğini kademeli olarak
çeşitlendirerek hammadde (madencilik ve enerji) ithalatına bağımlılıktan uzaklaşıp, özellikle tarım, hidrokarbon, kimyasallar, taşımacılık ve konut sektörlerinde
büyük kalkınma ve altyapı projelerine katılmaya başlamıştır. Bunun karşılığında Çin, Afrikalı ortaklarına
Belkacem Iratni - Çin’in Afrika ile Stratejik İlişkisi ve Yeni Uluslararası Dönüşümler: Eski Politikalar, Yeni Zorluklar
tarım ürünleri, giysi, yedek parça, endüstriyel ekipman
ve hatta büyük ölçüde Çin kredileri ve mali teşviklerle
uygulanan ortak girişimler yoluyla teknoloji ve knowhow ihraç etmiştir.
Çin, Afrika’yı 2013 yılında başlattığı, gelişmekte
olan dünyayla ticari bağlantıları arttırmaya yönelik iyi
kaynaklara sahip bir programı olan küresel kalkınma
planı “Kuşak ve Yol Girişimi”ne (BRI) dahil etmiştir.
Çin’in Afrika ülkeleriyle kurduğu ortaklıklarda
ekonomik pragmatizm itici güç olmuş, siyasi sistemlerin doğasıyla bağlantılı siyasi meseleler, insan
haklarına saygı ve demokrasi gereklilikleri Çin’in
Afrika kıtasındaki ilişkileri için gerekli koşullar arasında yer almamıştır. Bu doğrultuda, birçok Afrika
ülkesi, Batı dünyasının dayattığı sert denilebilecek
şartlardan kaçınmak için Çin’le işbirliğine başvurmuştur. Bu dayatmalar, siyasi talepler, ticari anlaşmaların yürütülmesinde ve mali işlemlerde hesap
verme ve kontrol prosedürleridir.
Son birkaç yıl içinde Çin’in Afrika’daki katılımı
askeri ve güvenlik konularına yönelmiştir. Silah
satışının yanı sıra Pekin, Birleşmiş Milletler’in Afrika’daki barışı koruma operasyonları çerçevesinde
asker göndermiştir. En önemlisi, Cibuti’de ABD ve
Fransız askeri karakollarının yanı sıra bir askeri üs
kurarak ve Hint Okyanusu’nda korsanlıkla mücadelede Afrika Boynuzu’ndaki bazı ülkelerle ortak
operasyonlara katılarak bu kıtadaki askeri varlığını
göstermeye başlamıştır.
Çin, ABD’li yetkililerden ve akademisyenlerden
gelen ve Çin’in Afrika’daki varlığını “örtülü emperyalizm” ya da kaynakları yağmalamak ve ABD’nin
Afrika kıtasında bıraktığı boşluğu doldurmak için bir
yol olarak tanımlayan eleştirileri yerinde bir şekilde
reddetmiştir (Iratni, 2018). Çin’e yönelik diğer eleştiriler ise bu ülkenin Afrika’da demokrasi ve liberalizmin yerine otoriter bir yönetim ve bir tür “liberalizm
karşıtlığı” getirmeye çalıştığını ileri sürmektedir.
Çinli şirket China Road and Bridge Corporation (CRBC) tarafından yapılan Nairobi Otoyolu inşaat sahası, Kenya
10 Şubat 2021 (Fotoğraf: CGTN, 2021).
291
BRIq
•
Cilt 5 Sa yı 3 Yaz 2024
ABD Başkanı Biden, Ağustos 2022’de açıkladığı
“ABD Afrika Stratejisi”nde Çin’in Afrika’yı “kurallara dayalı uluslararası düzene meydan okumak, kendi
dar ticari ve jeopolitik çıkarlarını ilerletmek, şeffaflık
ve açıklığı baltalamak ve ABD’nin Afrika halkları ve
hükümetleriyle ilişkilerini zayıflatmak için önemli bir
arena” olarak gördüğünü belirtmiştir (Sheehy, 2022).
Yıllar önce Amerikalı tanınmış siyaset bilimci Graham Allison, ABD-Çin rekabetinin, ünlü Yunan filozofun M.Ö. 5. yüzyılda Atina ve Sparta arasındaki
çatışmaya atıfta bulunduğu Thucydides tuzağına benzediği uyarısında bulunmuştur (Allison, 2019).
Çin, ticaret konularında yaşanan şiddetli çatışmanın da ortaya koyduğu gibi, ABD’nin ekonomik
üstünlüğüne ciddi bir rakip olmakla kalmamış, aynı
zamanda Bretton Woods Anlaşmalarından bu yana
Washington tarafından şekillendirilen dünya düzenini
de bozan bir aktör olarak ortaya çıkmıştır.
COVID-19 küresel salgını, Çin’e hijyenik maske,
aşı, ilaç ve tıbbi cihazlardan yoksun birçok Afrika
ülkesine yardım ederek bu virüsün yıkıcı etkilerine
karşı savaşta ön saflarda yer alma fırsatı vermiştir.
Afrika ülkeleri, Çin’in yardımlarını pek çok mesajla
övmüştür (Xinhua, 2020)
Böylesi dinamik bir aktivizm, Ukrayna-Rusya savaşı ışığında daha büyük bir önem kazanmıştır. Gerçekten de bu savaş Çin’e, Batı dünyasının dünya ekonomisi üzerindeki hegemonyasına meydan okuyacak
alternatif küresel kurumlar inşa etme girişiminde
güçlü ülkeler kutbuna liderlik etme arzusunu yerine
getirmesi için bir ivme kazandırmıştır.
Çin, Mart 2022’deki Birleşmiş Milletler oylamasında Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesine karşı oy
kullanmaktan ve Avrasya gücüne ekonomik yaptırım uygulamaktan kaçınarak özerk bir duruş sergilemeye çalışmıştır. Bu duruş, Batılı ülkelerin Ukrayna’daki savaşa verdiği tepkiyi, ABD’nin Irak ve
Afganistan’a müdahalesi ya da ‘İsrail’in’ Gazze’deki
Filistinlilere yönelik saldırılarıyla kıyaslandığında
çifte standart olarak gören Afrika kamuoyunun paylaştığı duygulara hitap etmekteydi.
Başkan Xi Jinping, Mart 2023’te Moskova’yı ziyaret ettiğinde, Çin, ABD tarafından düşman olarak
görülen İran ya da daha az dostça davranan Suudi
Arabistan arasında beklenmedik bir yumuşama sağladığında belirleyici önemde bir değişim yaşanmıştır.
26 Nisan 2017'de çekilen fotoğraf, Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında olan, inşaat halindeki Çin-Rusya
Tongjiang-Nizhneleninskoye demiryolu köprüsünü göstermektedir (Fotoğraf: Xinhua, 2018).
292
Belkacem Iratni - Çin’in Afrika ile Stratejik İlişkisi ve Yeni Uluslararası Dönüşümler: Eski Politikalar, Yeni Zorluklar
İran-Suudi anlaşması Asya-Ortadoğu bölgesinde
yeni bir jeostratejik yapılanmaya yol açar mı? Rusya,
Batı ekseninden farklı olarak Çin liderliğindeki bir
kutba katılır mı? Bu yeni koalisyon yeni bir finansal
sistem ve ABD'nin hakim olduğu mekanizmaların yerini alacak, hatta onlarla rekabet edecek tazminat mekanizmaları için çalışacak mı?
Bu sorulara kesin bir şekilde cevap vermek için erken olabilir, ancak akla yatkın görünen şey, yeni bir
dünya güç dengesinin yolda olduğudur. Bu açıdan bakıldığında, Çin’in Afrika ile uzun süredir devam eden
çalışma ilişkisi boşa verilmiş bir çaba olmayacaktır.
Bu makale, Çin’in Afrika ile ilişkilerini, Çin retoriğinde belirtildiği gibi hegemonik cazibeleri beslemeden, Asya ülkesinin dünya statüsüne yükselmekten
oluşan büyük tasarımına ulaşmak için izlediği hedefler üzerinden analiz etmeye çalışmaktadır. Üç farklı
ama özünde bağlantılı bölümü kapsamaktadır:
- İlk bölüm, Çin’in bir dünya gücü olma ve iddialı
bir kalkınma stratejisi ve aktif çok taraflı işbirliği yoluyla Batı egemenliğindeki uluslararası sistemi değiştirme yönündeki büyük tasarımını inceliyor.
- İkinci bölüm, Çin’in Afrika kıtasıyla kurduğu
ilişkilerin doğasını birbiriyle bağlantılı iki parametre
üzerinden değerlendirmektedir: Bir yandan hammadde ve dış pazar arayışı, diğer yandan önde gelen
bir küresel oyuncu olarak statüsünü tamamlamak için
Afrika’nın güvenlik kaygılarına katılım vardır.
- Üçüncü bölüm, Çin’in Ukrayna-Rusya savaşının
neden olduğu olaylardan, özellikle de tarihi nedenler,
ahlaki taahhütler ve karşılıklı çıkarlar nedeniyle Pekin’in ayrıcalıklı ortağı olmaya devam eden ve gelecek
vaat eden bir kıta olan Afrika’da önemli ölçüde faydalanmak için gösterdiği çabalarla ilgilidir.
Çin’in Dünya Vizyonu: Geleneksel
Temsillerin Ötesinde
Çin’in tarihsel evrimi, geçmişte uygar imparatorluklardan modern zamanlarda fakir bir ülkeye ve yeni
milenyumun başından bu yana büyük bir dünya gücüne dönüştüğü için benzersiz ve paradoksaldır. Çin’in
geçirdiği adım adım ilerleyen süreç, daha iyi bir uluslararası sisteme ulaşmak için ekonomik ve askeri yeteneklerini güçlendirmeyi kapsamaktadır. Bu serüvende
Çin, birçok özelliği paylaştığı Afrika’ya yönelmektedir.
Kenya’nın bağımsızlıktan bu yana en büyük altyapı projesi olan, Çin yapımı Mombasa-Nairobi Standart Hat
Demiryolu 30 Mayıs 2017’de açıldı (Fotoğraf: Global Times, 2022).
293
BRIq
•
Cilt 5 Sa yı 3 Yaz 2024
Zorba hegemonya değil, pozitif
güçlendirme
Bir Çin diplomatik açıklamasında, ABD kastedilerek, “Belli bir büyük güç Soğuk Savaş zihniyetini yeniden canlandırıyor ve bloklar arasındaki çatışmayı
körüklüyor. Uluslararası hukukun üstünlüğünü kasıtlı olarak baltalıyor ve düşmanlığı körüklüyor. Ayrıştırma ve duvarlar inşa etme konusunda gayretkeşleşiyor, hegemonya ve zorbalığı yüceltiyor” (China
Embassy in Ethiopia, 2024) denilmiştir. En başından
beri Çin’in dünya meselelerine katılımı, “gelişmekte
olan ülkelerin” yükselişi ve daha dengeli bir dünyaya
ulaşılması için güçlü bir ivme oluşturarak ABD’nin
dış politika davranışından tamamen farklı bir çizgide
durmak anlamına geliyordu.
Çin ahlaki erdem ve içtenlikle,
kendisini gelişmekte olan bir
ülke olarak görmekte ve Çinli
liderler ülkelerinin büyük bir
dünya gücüne dönüşmüş olsa
bile gelişmekte olan dünyanın
bir parçası olarak kalacağına
inanmaktadır.
Uluslararası bir statü talep etmeden ve yeni bir
dünya düzeni çağrısında bulunmadan önce Çin, ekonomik ve askeri yeteneklerini güçlendirme yolunda
uzun bir yol kat etmişti. Otuz yıl önce “Çin’in yıllık
ekonomik hasılası cari dolar bazında yaklaşık 433
milyar dolardı ve bu da ekonomisini kabaca Avusturya ya da Güney Afrika’nın bugünkü milli hasılaları kadar yapıyordu. Şimdi ise rahat bir şekilde “17,7
trilyon dolarlık gayrisafi yurtiçi hasılasıyla dünyanın
en büyük ikinci ekonomisi ve küresel GSYH büyümesine en büyük katkıyı sağlayan biricik ülke” konu294
mundadır (Xinhua, 2024).
Çin Komünist Partisi’nin Haziran 2018 Merkezi
Dış İlişkiler Çalışma Konferansı’nda aldığı kararlar
doğrultusunda, Çin kendi içinde cesur ekonomik ve
sosyal reformlar gerçekleştirmeyi başardıktan sonra
küresel düzeni yeniden şekillendirmeye çalışmıştır.
Bir siyasi analist, Çin’in dünya üzerindeki amaçları, dünyayı yönetmeye doğal hakkı olan Orta Krallık
olma zihniyetiyle meşrulaştırıldığını ileri sürmektedir (Weismann, 2015). Onun iddiasına göre, bu ulusal inançlar, Çinli liderler tarafından övünülen Çin
ulusunun bir tür “istisnacılığından” kaynaklanmaktadır. Nitekim Başkan Xi Jinping bir keresinde şunu
ileri sürmüştür: “Birkaç bin yıl önce Çin ulusu, diğer
ulusların kültür ve gelişiminden farklı bir yol izlemiştir” (Rolland, 2020).
Çin retoriğinin görkemi, Çin tarihinin büyük bir
imparatorluk olarak yüceltilmesinden, Konfüçyüs’ün
uyum öğretilerinden ve piyasa ekonomisinin sosyal
erdemleriyle iyi bir şekilde harmanlanmış sosyalist
kalkınma tarzının yücelttiği eşitlikçi değerlerden
kaynaklanmaktadır.
Çin ahlaki erdem ve içtenlikle, kendisini gelişmekte olan bir ülke olarak görmekte ve Çinli liderler
ülkelerinin büyük bir dünya gücüne dönüşmüş olsa
bile gelişmekte olan dünyanın bir parçası olarak kalacağına inanmaktadır. Eylül 2013’teki G-77 toplantısında Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, “Çin daha güçlü ve müreffeh hale geldiğinde bile gelişmekte olan
dünyanın sadık bir üyesi olmaya devam edecektir.
Çünkü Çin ve diğer gelişmekte olan ülkeler benzer
geçmişlere, ortak kalkınma görevlerine ve sürekli
genişleyen ortak stratejik çıkarlara sahiptir” demiştir
(Wang, 2013).
Çin, uluslararası statü arayışının yanı sıra liberal
demokratik değerlerin evrenselliğinin reddi yoluyla
Batı’nın egemen olduğu uluslararası sisteme karşı bir
söylem geliştirmiştir. Büyük bir dünya gücü olma
iddiasına paralel olarak Çin, İkinci Dünya Savaşı’nın
Belkacem Iratni - Çin’in Afrika ile Stratejik İlişkisi ve Yeni Uluslararası Dönüşümler: Eski Politikalar, Yeni Zorluklar
Kuzey Çin'deki en büyük liman olan Tianjin Limanı Çin'in küresel ekonomiye katkı sağladığı önemli merkezlerden
biridir (Fotoğraf: CGTN, 2020).
sonundan bu yana Batı dünyası tarafından şekillendirilen uluslararası sistemin mekanizmalarını tümüyle kaldırmayı amaçlamamaktadır. Daha ziyade,
Çin’in söylemine göre, kendi “rehberliği ve bilgeliği”
altında, özellikle gelişmekte olan ülkelerin yararına
olacak daha adil bir küresel yönetişime ulaşmak için
bu kurumları yeniden şekillendirmeye çalışmaktadır.
Çin’in artan gücüne, Rusya’nın uluslararası sahnedeki yükselişine, çok sayıda orta ve yüksek gelirli
ülkenin ortaya çıkmasına ve Batı dünyasının gerilemesine rağmen, uluslararası sistemin doğası küresel
yönetişim açısından derinlemesine değişmemiştir.
Bunun yerine, mevcut sistem, uluslar arasındaki eşitsizlikleri arttırmış ve dünya nüfusunun büyük bir
kısmını ekonomik geri kalmışlık ve bağımlılık durumunda tutmuştur. Devlet Başkanı Xi Jinping 2017
yılında Davos Dünya Ekonomik Forumu’nda yaptığı
bir konuşmada şu gözlemde bulunmuştur: “Küresel
ekonomik manzara son birkaç on yılda büyük ölçüde değişti. Ancak, küresel yönetişim sistemi bu yeni
değişiklikleri benimsememiştir ve bu nedenle temsil
ve kapsayıcılık açısından yetersizdir” (US-China Institute, 2017).
Çinli liderler, yükselen ülkelerinin dünya barışı ve istikrarı için teşkil edebileceği tehdide ilişkin
korkuları dağıtmak için önemli çabalar göstermiştir.
Gerçekten de Batı dünyasında algılandığı şekliyle
“sarı tehlike” masalı, uzun bir süre Çin’in dünyadaki
yükselişini gölgelemiş ve alternatif dünya yapıları ve
mekanizmaları için çalışma tasarımına şüphe düşürmüştür.
Çin’in dünya hedeflerine ilişkin bu çarpık görüşleri hafifletmek için Başkan Xi Jinping, 2015 yılında Washington’a yaptığı bir ziyaret sırasında Çin’in
“mevcut uluslararası sistemin bir katılımcısı, kurucusu, katkı sağlayıcısı ve faydalanıcısı” olduğunu beyan
etmiştir. Mevcut uluslararası sistemin reformu ve
iyileştirilmesi sıfırdan başlamak değil, daha adil ve
makul bir yönde gelişimini teşvik etmek anlamına
gelmektedir” (MFA/PRC, 2015).
295
BRIq
•
Cilt 5 Sa yı 3 Yaz 2024
Çin, uluslararası sahnedeki etkisini güçlendirmek ve daha adil bir küresel sisteme giden yolu
açmak amacıyla Asya Altyapı Bankası (AIB) gibi
alternatif finansal organizmalar oluşturmuş ve
BRICS’in Bankası olan ve Uluslararası Para Fonu’na
(IMF) rakip olarak görülen Yeni Kalkınma Bankası’nın (NDB) kurulmasına katkıda bulunmuştur.
Ancak Çin’in en ses getiren uluslararası projesi
Kuşak ve Yol Girişimi’nin (BRI) başlatılması oldu.
Kadim “İpek Yolu”nun canlandıran bu politika, Pasifik Okyanusu’ndan Baltık Denizi’ne uzanan bir
ulaşım koridoru ve Çin’den Hindistan, Afrika ve
Akdeniz’e uzanan bir “Deniz İpek Yolu” kurmayı
amaçlamaktadır. Geçmiş Çin imparatorluklarının
ruhunu yansıtan bu devasa proje, Xi Jinping’in dış
politikasının temelini oluşturmaktadır.
Afrika: Çin’in küresel tasarımında kilit unsur
Çin’in Afrika ülkeleri ile, birçoğunun karanlık ve
baskıcı bir sömürge boyunduruğu yaşadığı döneme
kadar uzanan uzun süreli özel bir ilişkisi olmuştur
(Bentebbibel, 2016). Çin, 1950’lerin sonlarından itibaren dekolonizasyonunu sağlamak için Afrika kurtuluş hareketlerine güçlü bir destek sağlamıştır. 1960
yılında Cezayir Geçici Hükümeti’ni tanıyan dünyadaki ilk ülkeler arasında yer alan Çin, Cezayirli özgürlük savaşçılarına en fazla silah sağlayan ülke olmuştur
(Debeche, 1987).
Afrika kıtasının 1960’ların başında siyasi olarak özgürleşmesinin ardından Çin, birçok Afrika ülkesiyle
dostane ilişkiler geliştirmeye ve onların acılarını paylaşmaya başlamıştır. Çin’in o dönemki sınırlı ekonomik kabiliyetlerine ve Afrika ülkelerinin içinde bulunduğu Doğu-Batı çatışmasının iniş çıkışlarına rağmen
bu tür ilişkiler hiçbir zaman düz bir çizgi izlememiştir. Çin, 1950’lerin ortalarından 1970’lerin ortalarına
kadar geçen yirmi yıl boyunca Afrika ülkelerine 2.5
milyar dolar tutarında yardım sağlamış, bu ülkelere
yardım etmek üzere on binlerce mühendis, doktor ve
teknisyen göndermiş ve bin 860 km uzunluğundaki
Tanzanya-Zambiya demiryolu gibi devasa altyapı projelerini tamamlamıştır (China Policy in Focus, t.y).
Çin’in Afrika ile ilişkileri, Pekin’in 1970’lerin so-
14 Şubat 2019’da Tanzanya-Zambiya Demiryolunun Tanzanya Dar Es Salaam istasyonu
(Fotoğraf: Xinhua, 2022).
296
Belkacem Iratni - Çin’in Afrika ile Stratejik İlişkisi ve Yeni Uluslararası Dönüşümler: Eski Politikalar, Yeni Zorluklar
nunda önemli reformları hayata geçirmeye başlaması
ve 1989’daki Tiananmen Meydanı protestolarının ardından gelen diplomatik izolasyonu nedeniyle, önemli ölçüde azalmıştır.
Ancak Çin’in uluslararası arenada küresel bir güç
olarak ortaya çıkmasıyla birlikte Afrika, Pekin’in Batı’nın üstünlüğüne meydan okumayı ve gelişmekte
olan dünyanın ekonomik ilerlemesini desteklemeyi
amaçlayan modernleşme hedefleri ve büyük tasarımı
için oldukça faydalı hale gelmiştir. Afrika’ya yönelik
bu ilgi Başkan Jiang Zemin’in Mayıs 1996’da Etiyopya,
Kenya, Mısır, Mali, Namibya ve Zimbabve’ye yaptığı
ziyaretlerle somutlaşmıştır. Jiang, “Çin-Afrika Dostluğunun Yeni Bir Tarihi Dönüm Noktasına Doğru” başlıklı açılış konuşmasında Çin-Afrika işbirliğini uzun
vadede geliştirmek ve dostluğu güçlendirmek için 21
maddelik bir öneri sunmuştur. Bunlardan beşi, Çin’in
Afrika politikasının temel direkleri olacaktır:
- İki taraf arasında samimi bir dostluğu teşvik
etmek ve birbirinin güvenilir “her koşulda dostu”
olmak,
- Birbirine eşit muamele etmek, egemenliğine
saygı göstermek ve içişlerine karışmaktan kaçınmak,
- Karşılıklı fayda temelinde ortak kalkınma arayışında olmak,
- Uluslararası ilişkilerde istişare ve işbirliğini geliştirmek,
- Geleceğe bakmak ve daha mükemmel bir dünya
yaratmak. (MFA/PRC, 1996)
Başkan Jiang’ın Afrika’nın kalkınmasını teşvik etmeye yönelik uzun vadeli programı, 2000 yılında Pekin’de Çin-Afrika İşbirliği Forumu’nun (FOCAC) kurulmasıyla gelişmeye başladı. O tarihten bu yana Çin
her üç yılda bir böyle bir forum düzenlemektedir.
Çin-Afrika ticareti yeni milenyumun başında
10.5 milyar dolardan 2008 yılında 106.8 milyar dolara yükselerek rekor kırmış ve Çin, Afrika’nın en
önemli ikinci ticaret ortağı haline gelmiştir (China
Policy in Focus, t.y).
Çin-Afrika balayı, Başkan Xi Jinping’in ulusal canlanma ve refaha dayanan doktrinini ya da “Çin Rüyası”nı Afrika halklarının ihtiyaçları için sunmasıyla
ivme kazanmıştır. Xi, bu rüyanın içeriğini Mart 2013’te
Tanzanya’da yaptığı bir konuşma sırasında açıklamıştır:
Çin’in Afrika ile ortaklığı, Pekin’de FOCAC’ın 2018 toplantısı ve COVID-19’a karşı dayanışma konulu
Olağanüstü Çin-Afrika Zirvesi ile büyük bir vurguyla ortaya çıkmıştır (Fotoğraf: FOCAC, 2018).
297
BRIq
•
Cilt 5 Sa yı 3 Yaz 2024
“Çin halkı şu anda Çin ulusunun büyük canlanma rüyasını gerçekleştirmeye kendini adamış durumda, Afrika halkı ise birlik ve büyüme yoluyla kendini geliştirme
rüyası için çabalıyor. Çin ve Afrika’daki insanlar birlik,
işbirliği ve desteği güçlendirmeli ve kendi hayallerini
gerçekleştirmek için birbirlerine yardımcı olmalıdır.
Aynı zamanda, insanlığın barış ve kalkınmasına daha
fazla katkıda bulunabilmemiz için kalıcı barış ve ortak
refah dünyası rüyasının gerçekleşmesi için uluslararası toplumla birlikte çalışmalıdırlar.” (Foster, 2009).
Bu karşılıklı anlayış ve samimi
dostluk duygularının ortasında
Çin, Afrika’yı daha iyi bir
dünyanın ön koşulu olarak
görülen ortak bir kalkınmayı
uygulamak ve küresel tasarımını
gerçekleştirmek için önemli bir
ortak olarak görmeye başlamıştır.
Pratikte, Başkan Xi Jinping, iktidara gelmesinden
bu yana ilk resmi yurtdışı ziyareti olan Mart 2013’teki
Afrika turuyla Çin’in Afrika’ya yönelik politikasının
ifade edilmesine bizzat dahil olmuştur. Ayrıca, Çin’in
Afrika ile ortaklığı, Pekin’de FOCAC’ın 2018 toplantısı ve COVID-19’a karşı dayanışma konulu Olağanüstü Çin-Afrika Zirvesi ile büyük bir vurguyla ortaya
çıkmıştır. FOCAC’ın bu toplantısı sırasında Xi, ülkesinin Afrika ile ilişkileriyle ilgili “beş hayır yaklaşımı”nı ortaya koymuştur:
- Afrika ülkelerinin kalkınma arayışlarına müdahale
edilmesine hayır,
- Afrika ülkelerinin iç işlerine karışılmasına hayır,
- Afrika ülkelerine kendi irademizi dayatmaya hayır,
- Afrika’ya yapılan yardımlara siyasi koşulların eklenmesine hayır,
- Afrika ile yatırım ve finansman işbirliğinde bencil
siyasi kazançlar peşinde koşmaya hayır.
298
Görüldüğü üzere Çin, Afrika’nın iç işlerine karışmama, Afrika ile işbirliğini koşullara bağlamama ve
karşılığında çıkar beklememe taahhüdünü beyan etmektedir. Çin’in bu yaklaşımı Afrikalı liderlerin büyük ilgisini çekmiştir.
Başkan Xi Jinping, samimiyet, iyi niyet, ortak çıkarlar, ortak sorumluluk, kazan-kazan işbirliği, ortak
güvenlik ve herkes için mutluluğun damgasını vurduğu ortak bir geleceğin Çin-Afrika topluluğunun inşasına ilişkin öneriler sunmaya devam etmiştir.
Bu karşılıklı anlayış ve samimi dostluk duygularının ortasında Çin, Afrika’yı daha iyi bir dünyanın
ön koşulu olarak görülen ortak bir kalkınmayı uygulamak ve küresel tasarımını gerçekleştirmek için
önemli bir ortak olarak görmeye başlamıştır. Bu nedenle Çin, Çin-Afrika İşbirliği Forumu Dakar Eylem
Planı’nı (2022-2024) oluşturmuş ve Güney Afrika ile
ayrıcalıklı ve stratejik bir ortaklık kurmuştur. Çin, iç
işlerine karışmama, tek taraflı yaptırımlara karşı çıkma ve Çin’in güvenliğinin ortaklarının güvenliğinden ayrı tutulamayacağı anlamına gelen ‘bölünmez
güvenlik’ ilkelerini içeren Küresel Kalkınma Girişimi
(GDI) ve Küresel Güvenlik Girişimi (GSI) için Afrika’nın onayını almayı başarmıştır (Nantulya, 2023)
Çin, güvenilirliğini sağlama ve küresel yönetişim
ve yapıları yeniden tasarlama çabalarında Birleşmiş
Milletler Genel Kurulu’nda en büyük bloğu oluşturan
Afrika ülkelerinin diplomatik desteğine güvenmektedir. Tayvan’ı tanımaya devam eden Esvatini dışında
Afrika ülkeleri ‘Tek Çin Politikası’na destek verirken,
2019-2022 yıllarında gerçekleşecek farklı BM tartışmalarında Çin’in Sinciang, Tibet ve Hong Kong’daki
politikalarını eleştiren taslak bildirilere hiçbir Afrika
ülkesi destek vermemiştir. Ayrıca, Çin’in Müslüman
Sincan bölgesinde gerçekleştirdiği iddia edilen insan
hakları ihlallerini kınayan bir karar tasarısı, Ekim
2022’de gerçekleşen BM Mülteciler Yüksek Komisyonu tartışmaları sırasında Afrika’nın oylarıyla reddedilmiştir (Nantulya, 2023).
Belkacem Iratni - Çin’in Afrika ile Stratejik İlişkisi ve Yeni Uluslararası Dönüşümler: Eski Politikalar, Yeni Zorluklar
Afrika Bağlamında Çin Güvenlik-Kalkınma
Bağlantısı
Çinli liderler, ülkelerini hem içeride hem de dünya
sahnesinde güçlendirmeye yönelik zorlu arayışlarında kalkınma görevleri ile güvenlik meseleleri arasındaki diyalektik denklemi vurgulamışlardır. Bu denklemi, dış dünya algılarına yakın bir kıta olan Afrika
ile kurdukları ilişkiye tercüme etmeye çalışmış ve
görece başarılı olmuşlardır.
Geniş ve gelecek vaat eden bir ekonomik ortaklık
Başka hiçbir ülke Çin’in Afrika’daki katılımının
derinliğine ve genişliğine yaklaşamaz. Afrika’nın en
büyük ticaret ortağı, çift taraflı bir kredi sağlayıcı ve
önemli bir altyapı yatırımı kaynağıdır. Çinli firmalar
kıtanın sanayi üretiminin tahminen sekizde birini
oluşturmaktadır (The Economist, 2022).
Çin’in iddialı bir kalkınma programı başlattığı
yeni bin yılın başından itibaren, Afrika kıtası ile ticaret Şekil 1’de gösterildiği gibi istikrarlı bir şekilde
artmıştır:
Çin’in Afrika ile ticareti 1990’larda sınırlıydı. Bu
rakam 2005 yılında yaklaşık 19 milyar dolara yükselmeye başlamış (Stein, Uddhammar, 2023) ve 2009
yılında Çin, Afrika’nın en büyük ikili ticaret ortağı
olarak ABD’yi geride bırakmıştır.
Çin’in Afrika ile ticari alışverişi Şekil 1’de gösterildiği gibi 2021 yılında 185 milyar doların biraz üzerindeydi. İki ortak arasındaki ticaret hacmi 2022’de
284 milyar dolarla rekor seviyeye tırmanmış ve Çin’in
Afrika’ya ihracatı %11,2 artarak 164.49 milyar dolara
yükselirken, bu bölgeden ithalatı aynı dönemde 108
milyar dolara ulaşmıştır (Nyabiage, 2023).
Şekil 1: Çin-Afrika Ticaret Hacmi
2014-2021 arasında Çin-Afrika ticaret hacmini gösteren grafik
(Şekil: MFA/PRC, 2021).
299
BRIq
•
Cilt 5 Sa yı 3 Yaz 2024
Afrika’nın hala temel altyapı, sağlam kamu hizmetleri, ulaşım tesisleri ve dönüşüm endüstrileri kurmak için
doğrudan yatırımlara ihtiyacı vardır. Zira Afrika, bol
doğal kaynaklarına rağmen dünya ticaretinin %3’ünden
daha azına sahip yoksul bir kıta olmaya devam etmektedir. Çin’in bir diplomatik açıklamasına göre, 2016-2020
yılları arasında Çin’in Afrika’daki toplam yatırımları 200
milyar dolara ulaşırken, Şekil 2’de gösterildiği gibi Çinli şirketlerin Afrika’daki doğrudan yatırımları 2020 yılı
sonu itibariyle 42.3 milyar dolara yaklaşmıştır:
Çin, Afrika’nın altyapı ve sanayi sektörünü geliştirme beklentilerine olumlu yanıt vermiştir.
Çin, 2000’den 2020’ye kadar Afrika ülkelerinin 13
bin kilometreden fazla karayolu ve demiryolu ile
80’den fazla büyük ölçekli enerji tesisi inşa etmesine yardımcı olmuş ve 130’dan fazla tıbbi tesis, 45
spor salonu ve 170’ten fazla okulu finanse etmiştir.
Ayrıca Afrika için 160.000’den fazla personel eğit-
miş ve AU Konferans Merkezi de dahil olmak üzere bir dizi amiral gemisi projeyi hayata geçirmiştir
(MFA/PRC, 2021).
Asya gücü, Afrika’da birçok limanı tamamlamış
olup, son olarak Cezayir yakınlarında Afrika’nın
en büyüğü olması beklenen bir derin su limanı
inşa edilmektedir. Bu projenin ilk maliyeti yaklaşık 3 milyar doları bulmuştur. Kuşak ve Yol Girişimi çerçevesinde bu projenin harcamalarının bir
kısmı Çin kredisiyle karşılanmıştır. Ayrıca Çin’in
2010’ların ortalarından bu yana Afrika’da altyapı ve
ulaşım alanında üstlendiği en önemli projeler, Çin
standartları, teknolojileri ve ekipmanlarıyla inşa
edilen ve işletilen Cezayir’deki Doğu-Batı Otoyolu,
Senegal’deki Foundiougne Köprüsü, Kamerun’daki
Kribi-Lolabe Otoyolu, Nairobi Otoyolu, Mısır’daki
ilk elektrikli demiryolu ve Mombasa-Nairobi Demiryolları olmuştur.
Şekil 2: Çin’in Afrika’daki Doğrudan Yatırımları
2003-2020 arasında Çin’in Afrika’ya doğrudan yatırımlarını gösteren grafik
(Şekil: MFA/PRC, 2021).
300
Belkacem Iratni - Çin’in Afrika ile Stratejik İlişkisi ve Yeni Uluslararası Dönüşümler: Eski Politikalar, Yeni Zorluklar
Temmuz 2022, Kamerun'un güneybatısındaki China Harbour Engineering Company Ltd (CHEC) tarafından
inşa edilen, Çin ile Kamerun arasındaki yakın işbirliğinin meyvesi olan Kribi-Lolabe Otoyolu
(Fotoğraf: Xinhua, 2022).
Afrika’dan gelen enerji kaynakları Çin ekonomisi için hayati öneme sahip değildir ve Çin, özellikle
Malakka Boğazı üzerinde ABD’nin deniz kontrolünden kaçmayı amaçlamaktadır. Bununla birlikte
Afrika, küresel bir oyuncu olmak ve en büyük uluslararası petrol şirketleriyle rekabet etmek isteyen
Çinli petrol şirketleri için uluslararası bir kalkınma
alanı olarak stratejik bir ilgi alanı olmaya devam etmektedir (Enerdata, 2024).
Çin, Afrika’nın hidrokarbon sektörüne yoğun
bir şekilde yatırım yapmaktan kaçınmamıştır. Çünkü Afrika, Çin’in toplam enerji ithalatının %25’ine
tekabül eden payıyla Ortadoğu’dan sonra Çin’e petrol ve gaz sağlayan en büyük bölgeyi oluşturmaktadır. Çin’in Afrika’da yaptığı harcamaların yaklaşık
üçte ikisi Nijerya, Angola, Uganda ve Mozambik’e
gitmiş ve Çin Devlet petrol şirketi (CNOOC) Batı
Afrika’nın Gine Bissau açıklarında petrol aramak
için bir projede çoğunluk hissesini ve Mozambik’te-
ki Rovuma LNG projesinde bazı hisseleri almıştır.
CNCP gibi diğer Çinli petrol şirketleri Nijer’deki
Agadem petrol sahasından Benin’deki Seme limanına 1.980 km’lik bir boru hattı inşa etmektedir
(Africa oil week) ve Sinopec Overseas petrol ve gaz
şirketi Limited Mayıs 2022’de Cezayirli petrol şirketi Sonatrach ile Sahra Zarzaitine bölgesinde arama yapmak üzere 490 milyon dolarlık bir anlaşma
yapmıştır (FOCAC, 2024).
Tarım sektöründe Çin, 2020 sonuna kadar 35
Afrika ülkesine 1.11 milyar dolar yatırım yapmış
ve 2012’den bu yana 7 bin 556 Afrikalı Çin’de tarım
eğitimi almıştır (MFA, 2021). Tıp sektöründe Çin,
son 60 yılda 23 bin sağlık ekibi teknisyeni gönderirken, bin Çinli sağlık personeli 45 Afrika ülkesinde
çalışmaktadır. COVID-19 salgını sırasında Çin, 27
Afrika ülkesine 18 milyon doz aşı sağlamış ve Afrika ülkeleriyle yıllık 400 milyon dozluk ortak aşı
üretim hattı kurmuştur (Wang, 2018).
301
BRIq
•
Cilt 5 Sa yı 3 Yaz 2024
Kültür ve medya sektörlerinde Çin, Pekin’de bir
Çin-Afrika Enstitüsü kurmuş, 30’dan fazla Afrika
üniversitesinin Çince bölümleri kurmasına yardımcı olmuş ve 2004 yılından bu yana 48 Afrika ülkesine
toplam 5 bin 500 Çince öğretmeni ve gönüllüsü göndermiştir. Medya işbirliği konusunda ise 45 Afrika
ülkesi, Asya’yı Avrupa ve Afrika’ya bağlayan ticaret ve
altyapı ağları kurmayı amaçlayan bir yayıncılık projesi
olarak Kuşak ve Yol Girişimi çerçevesini imzalamıştır
(Africa News). Buna ek olarak, otuz Afrika medya kuruluşu “İnsanlar Arası ve Kültürel Değişimler” kapsamında BRI Haber İttifakı’na katılmış ve 42 Afrika ülkesi
BRI Medya Topluluğu Zirve Forumu’na iştirak etmiştir
(FMPRC, 2021).
Temkinli bir askeri angajman
Çin Güvenlik-Kalkınma Bağlantısının Afrika sahasındaki ikinci unsuru, Çin’in dünyada büyük bir askeri güç olma amacının, sadece toprak bütünlüğünü
korumak için değil, aynı zamanda güvenli ve istikrarlı
bir uluslararası ortamı sağlamakla ilgili olmasıdır. Bu
bağlamda, Afrika’daki güvenlik sorunları Çin’in endişe ve kaygılarının bir parçası haline gelmiştir.
Xi Jinping, Çin-Afrika barış ve
güvenlik girişimini başlatmış ve
Afrika’nın kapasitesini arttırmak
için bir Çin-Afrika Barış ve
Güvenlik Fonu kurulmasına karar
vermiştir.
Uzun süredir bölgesel olarak parçalanmış olan ve
rakip nükleer güçleri, ekonomik rekabet halindeki
devleri ve yabancı askeri üsleri kapsayan son derece
sorunlu bir bölgede yer alan Çin, kendisini Afrika kıtası kadar güvensiz hissetmektedir. Bu nedenle Çin,
302
barış ve güvenlik alanında Afrika ülkeleriyle değişimleri genişletmeye ve diyaloglar düzenlemeye devam
etmiştir. Eylül 2018’deki FOCAC Pekin Zirvesi’nde
Başkan Xi Jinping, Çin-Afrika barış ve güvenlik girişimini başlatmış ve Afrika’nın kapasitesini arttırmak
için bir Çin-Afrika Barış ve Güvenlik Fonu kurulmasına karar vermiştir. Pekin, Afrika Birliği’nin askeri
operasyonlarına ve Sahel-Sahara bölgesinde terörle
mücadele için G5’e mali yardım sağlamıştır (MFA/
PRC, 2021). Çin, 17 barışı koruma görev alanında görev yapmak üzere geçmişte Afrika’ya 30.000’den fazla
Çinli barış gücü göndermiştir ve şu anda bu alanların
beşinde 1.800’den fazla barış gücü görev yapmaktadır.
Bu da BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyeleri arasında Çin’in Afrika kıtasına en fazla sayıda barış gücü
gönderdiğini göstermektedir (MFA/PRC, 2021).
Çin’in Afrika’da artan askeri çıkarları, Çin sınırlarını daha iyi savunmak, deniz yollarını kontrol etmek, Çin mallarının taşınmasını kolaylaştırmak ve
enerji kaynaklarının ulaşımını güvence altına almak
için donanma yeteneklerini genişletme ve modernize
etme çabalarının artmasıyla daha somut ve belirleyici
hale gelmiştir.
Bu hedeflerin gerçekleştirilmesinin bir kısmı, sadece Hint Okyanusu’na kıyısı olan ülkelerde değil,
aynı zamanda Atlantik Okyanusu’nda denizcilik faaliyetlerinde bulunan ülkelerde de deniz üsleri edinme ve liman tesislerine erişim sağlama gerekliliğine
dayanmaktadır. Böyle bir konuşlanma, Çin’in Kuşak
ve Yol Girişimi’nin büyük ekonomik tasarımını sürdürmek için askeri bir bileşene sahip olma ihtiyacına
dayalı olarak bu iki okyanusta üslenme hedeflerine
uygun düşmektedir.
Çin 2017 yılında Cibuti’de Afrika’daki ilk askeri
üssünü kurmuştur. Çin ayrıca Hint Okyanusu’ndaki
askeri varlığını güçlendirmek için Kenya, Tanzanya
ve Mozambik’te de üsler inşa etmeyi planlamaktadır.
Asya gücü, Afrika’nın Atlantik Okyanusu kıyısında,
özellikle de liman tesislerini geliştirdiği Ekvator Gi-
Belkacem Iratni - Çin’in Afrika ile Stratejik İlişkisi ve Yeni Uluslararası Dönüşümler: Eski Politikalar, Yeni Zorluklar
1 Ağustos 2017’de Cibuti’deki Çin askeri üssünün açılış töreni (Fotoğraf: CGTN, 2017).
nesi’nde deniz üsleri inşa etmeyi planlamaktadır. Çin
Halk Donanması (PLA), Afrika Boynuzu’ndaki ülkelerle koordineli olarak Pasifik Okyanusu’nda deniz terörizmi ve korsanlıkla mücadelede etkin rol almıştır.
Afrika’da 40’tan fazla deniz görev gücü istihdam etmiş, 7 bin Çin ve yabancı gemiye eşlik etmiş ve liman
ziyaretleri, ortak askeri tatbikatlar ve açık deniz askeri
eğitimi gerçekleştirmiştir. Bu da Afrika’da nispeten
düşük bir maliyetle birlikte çalışabilirlik, yabancı kuvvetler hakkında bilgi, gözetleme ve istihbarat becerilerinde gelişmelere yol açmıştır (Chaudhry, 2023).
Ukrayna-Rusya Savaşının Afrika Üzerindeki
Etkilerine Uyum Sağlamak
Çin, Ukrayna’daki savaşın sunduğu fırsatlar sayesinde uluslararası statüsünü güçlendirebilir ve dünya
meseleleri üzerindeki pazarlık gücünü arttırabilir.
Böylece, yeni uluslararası dönüşümlerden faydalanmaya ve Afrika’daki nüfuz alanları üzerindeki ‘sıcak’
rekabetleri yumuşatmaya daha meyilli olacaktır.
Değişen dünya manzarasında hassas bir
avantaj
Çin, küresel stratejik tasarımlarını korumak ve
Rusya ile işbirliğini güçlendirmek için Ukrayna’daki savaş konusunda temkinli bir duruş sergilemiştir. Ne Batılı ülkeler tarafından Rusya’ya uygulanan
yaptırımlara destek vermiş ne de Moskova ile çok
yönlü işbirliğini durdurmuştur.
Çin, Batı Dünyası ile Rusya’nın temsil ettiği
Doğu arasındaki olası bir kırılmayı olumlu gördüyse bile, dünyada sorumlu ve barışçıl bir büyük güç imajını korumak için bu ülkeye karşı
pragmatik bir politika benimsemiştir. Bir siyaset
bilimcinin ileri sürüdüğü üzere, “Çin ince bir çizgide yürümüştür. Çin’in çıkarlarına yönelik tehditler gerektirdiğinde ticareti askıya almış, Çin’in
ABD’ye yönelik eleştirileriyle uyumlu olduğunda
Rusya’nın konuşma noktalarını papağan gibi tekrarlamış ve ortam elverişli olduğunda ticarete devam etmiştir” (Li, 2023).
303
BRIq
•
Cilt 5 Sa yı 3 Yaz 2024
Başkan Xi Jinping Şubat 2023’te Ukrayna ihtilafı için tüm Devletlerin egemenliğine saygı gösterilmesi, soğuk savaş zihniyetinin terk edilmesi,
düşmanlıkların sona erdirilmesi, barış görüşmelerinin yeniden başlatılması, çok taraflı yaptırımların durdurulması ve çatışma sonrası yeniden
yapılanmanın teşvik edilmesi çağrısında bulunan
bir barış planı açıklamıştır (MFA/PRC, 2023a).
Xi Jinping “Çin-Rusya Kapsamlı
Stratejik Ortaklığını sürekli iyi
komşuluk ve karşılıklı yarar
sağlayan işbirliği ile koordinasyon
içinde geliştirmenin bir kısa
dönemli bir çıkara dayalı değil,
uzun vadeli bir taahhüt olduğunu”
vurgulamıştır.
Ekim 2023’te Başkan Putin üçüncü Uluslararası İşbirliği için Kuşak ve Yol Forumuna katılmış ve
bu vesileyle Başkan Xi Jinping “Çin-Rusya Kapsamlı Stratejik Ortaklığını sürekli iyi komşuluk ve
karşılıklı yarar sağlayan işbirliği ile koordinasyon
içinde geliştirmenin bir kısa dönemli bir çıkara
dayalı değil, uzun vadeli bir taahhüt olduğunu”
vurgulamıştır (MFA/PRC, 2023b).
Çin, Ocak-Kasım 2022 döneminde kaydettiği
38.9 milyon tonluk ithalat hacmiyle Rus petrolünün en büyük ithalatçısı haline gelmiştir. Devlet
Başkanı Putin Mart 2023’te, Rusya ile 30 yıllık
yeni bir gaz anlaşması imzalayan Çin’e, 2024’te
başlaması beklenen yılda 50 milyar metreküp kapasiteli ikinci bir gaz Power Siberia-2 boru hattı
inşa etme projesini açıklamıştır.
Rusya’dan enerji ithalatını arttırmasına rağmen
Pekin sadece petrol ve gaz tedarik kaynaklarını
çeşitlendirmekle kalmamış, aynı zamanda ticari
304
ilişkilerini de geliştirmiştir. 2022 yılında Çin’in
ticari alışverişleri Rusya ile 190.3 milyar dolara,
Amerika Birleşik Devletleri ile 681 milyar dolara
ve Avrupa Birliği ile 673 milyar dolara ulaşmıştır
(OEC, 2023).
Ukrayna’daki savaşın Rusya ile ortaklığı konusunda Çin’e sunmuş olabileceği konjonktürel
seçeneklerin ötesinde, Avustralyalı bir savunma
yetkilisinin de ifade ettiği gibi, iki ülkenin “askeri
teknolojide ABD ve müttefiklerini geride bıraktığı” bir gerçektir (BRICS Info, 2024).
Avrupa, Ukrayna’daki savaşta Çin’in kaybedecek daha çok şeyi olan ortağı olabilir ancak aynı
zamanda Avrupa, Afrika’ya yönelerek ve Çin ile
ortaklığını arttırarak Amerika ve Rusya dışında
enerji kaynakları arayışına girebilir.
Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un “Avrupa’nın ABD’ye bağımlılığını azaltmayı ve Tayvan
konusunda Çin ile ABD arasında bir çatışmaya
sürüklenmekten kaçınmayı” (Anderlini, 2023)
amaçlayan stratejik özerkliği, ABD ile açık bir
ittifaktan uzaklaşmanın bir işareti olarak durmaktadır ve Çin’in duruşunu rahatlatabilecek bir
Avrupa tarafsızlığını pekiştirebilir. Avrupa Birliği Güvenlik Enstitüsü’nde kıdemli analist olan
Alice Akman, haklı olarak “Çinlilerin Avrupa’yı
gri bir bölge olarak gördüğünü çünkü bu kıtaya
gerçekten güvenilemeyeceğini düşündüklerini,
ancak aynı zamanda Avrupalıları, özellikle ABD
ile görüş ayrılıkları olduğunda, potansiyel olarak
yararlı ortaklar olarak gördüklerini” savunmuştur
(Ding, Akman, 2024).
Çin’in büyük bir dünya tasarımı varsa bile, hegemonik hırslar ya da ‘savaş kışkırtıcılığı’ taşımadığı da bir gerçektir. Bir siyasi analist, Çin’in nihai
hedefinin, Bretton Woods Anlaşmalarından miras kalan kurumları “Çinlileştirme” ve kendi standartlarını dayatmak olduğunu varsaymıştır (Lincot, 2019). Ancak bu iddia abartılı görünmektedir
Belkacem Iratni - Çin’in Afrika ile Stratejik İlişkisi ve Yeni Uluslararası Dönüşümler: Eski Politikalar, Yeni Zorluklar
Saudi Aramco ile China Petrochemical Corporation (Sinopec) arasındaki ortak girişim olan Yanbu Aramco
Sinopec Rafineri Şirketi (YASREF) Çin'in Suudi Arabistan'daki en büyük yatırım projesidir (Fotoğraf: CGTN,2023).
çünkü bu ülke kendi çıkarlarına ve gelişmekte
olan dünyanın çıkarlarına hizmet eden yeni küresel mimariler inşa etmeye çalışmakta ve ABD
liderliğindeki Batı hegemonyasının yerine Çin algılarını, normlarını ve standartlarını koyacak bir
“Pax China” hedeflemekten kaçınmaktadır.
Çin, Washington’un Tayvan’a açık desteği,
Amerika’nın korumacı politikaları, Pekin ile ticaret açığını azaltma çabaları ve ABD şirketlerinin
Çin’de yatırım yapmasına yönelik kısıtlamalar nedeniyle ABD ile ilişkilerinde sert bir çizgi izlemiş
ve bu ülkeden “ayrışma” politikası başlatmıştır.
Pekin ve Washington arasındaki anlaşmazlıklardan çıkabilecek sonuç, gelecekte Çin-Afrika ekonomik ilişkilerinin daha da ivme kazanacağına
işaret edebilir.
Batı bloğunun dışında alınan bazı yeni inisiyatifler Çin’in dünya üzerindeki gücünü ve etkisini
dünyanın bazı bölgelerinde ve Afrika’da artırmıştır. Örneğin Suudi Arabistan, Çin’in aracılığı
sayesinde Mart 2023’te Riyad’ın Tahran ile uzun
süredir devam eden anlaşmazlığını hafifletmesinden bu yana ABD etkisinden uzaklaşıyor gibi görünmektedir. Suudi Arabistan ayrıca Pekin’e Çin
para birimi üzerinden daha fazla petrol satmaya
hazır olduğunu ve Batı’nın ekonomik toplantılarına rakip olan Şangay İşbirliği Örgütü’ne katılma
niyetini açıklamıştır.
Ortadoğu, Çin’in çıkarları için çok önemli
görünmektedir, çünkü bu bölge enerji kaynakları için büyük bir kaynak, malları için önemli bir
pazar ve yatırımları için önemli bir çıkış noktası
oluşturmaktadır. ABD’nin aksine Çin, Ortadoğu’da “ortak, işbirlikçi, kapsamlı ve sürdürülebilir güvenlik” vurgusu yapmaktadır (Liangxiang,
2024). Çin, Suudi Arabistan ve İran arasındaki
düşmanlığı körüklemek yerine, Ortadoğu’nun sorunlu bölgesinde bu iki ülke arasındaki çatışmayı
durdurmayı başarmıştır. Çin diplomasisi için bir
sonraki büyük zorluk, ‘İsrail’ tarafından Gazze’ye
karşı yürütülen saldırganlığın sona erdirilmesine
katkıda bulunma kapasitesine dayanabilir.
305
BRIq
•
Cilt 5 Sa yı 3 Yaz 2024
Çin’in teşvikiyle BRICS ülkeleri, siyasi uyumlarını ve ekonomik işbirliklerini güçlendirmenin
yanı sıra ticari alışverişlerde, finansal tazminat ve
ödemelerde ve ayrıca dünya döviz rezervlerinin
tutulduğu para biriminde dolarsızlaştırma politikası yoluyla Batı’nın egemenliğindeki uluslararası
finans sistemine meydan okumaya çalışmaktadır
(Iratni, 2023a).
Batı egemenliğindeki mali ve parasal sistemden
kopuşun bir diğer göstergesi de Batı Afrika Ekonomik Örgütü’nün (ECOWAS) ortak para biriminin
(CFA) Fransız Merkez Bankası mekanizmalarına
bağlılığını kaldırmayı değerlendirdiğini açıklaması olmuştur.
Afrika’nın yeni zorluklarıyla başa çıkmak
Afrika’nın Ukrayna’daki savaşın yarattığı yeni
uluslararası dönüşümlere uyum sağlaması, Çin
ile Afrika kıtası arasında daha yakın bir ilişkiyle
sonuçlanabilir (Iratni 2023b). Alex Vines, küresel
olarak Afrika ülkelerinin “Batılı ya da Doğulu bir
pozisyonun parçası olarak sınıflandırılmaktan kaçınmak için” bağlantısızlık ilkelerine bağlı kalmayı tercih ettiğini söylemektedir (African Business,
2022).
Çok kutuplu bir dünyanın Afrika için jeopolitik
fırsatlar yaratacağına, özellikle de bir yanda yükselen bir Çin’in diğer yanda isyancı bir Rusya’nın
yönlendirmesi altında olacağına dair bir inanç var.
Çin, gelişmekte olan bir ülke olarak birçok Batılı ortağından daha az bencil çıkarlara sahip olduğunu düşünen birçok Afrikalı liderin gözünde
belli bir güvenilirliğe sahiptir. Xinjiang’da yaşandığı iddia edilen insan hakları ihlalleriyle ilgili
önergenin reddedildiği Birleşmiş Milletler tartışmalarında Afrika bloğunun Çin’in görüşlerini
desteklemesi şaşırtıcı olmamıştır (Bourke, 2022).
Afrika, önemli kaynaklarına (enerji, madencilik
306
ve balıkçılık), dinamik genç nüfusuna ve bazı Afrika ülkelerinin son birkaç yılda kaydettiği yüksek
büyüme oranlarına rağmen az gelişmişliğini sürdürmekte ve yoksulluk, cehalet, salgın hastalıklar
ve kuraklık gibi pek çok sorunla boğuşmaktadır.
Çin, Afrika’nın tüm sorunlarını
bitiremese de limanlar, otoyollar,
demiryolu taşımacılığı ve tarım gibi
temel altyapının yanı sıra Afrika
madencilik ve enerji sektörlerindeki
devasa projeleri geliştirmek için
diğer tüm büyük güçlerden daha
fazla çaba sarf etmiştir.
Çin, Afrika’nın tüm sorunlarını bitiremese de
limanlar, otoyollar, demiryolu taşımacılığı ve tarım gibi temel altyapının yanı sıra Afrika madencilik ve enerji sektörlerindeki devasa projeleri
geliştirmek için diğer tüm büyük güçlerden daha
fazla çaba sarf etmiştir. Ayrıca yüksek riskli projelere ya da bu kıtanın Batılı şirketler için cazip
olmayan uzak bölgelerine yatırım yapmıştır.
Bazı Batılı siyasetçiler, Çinli şirketlerin bazı
Afrika ülkelerindeki projelerini tamamlamak
için verdikleri kredilere ilişkin eleştirilerde bulunmuştur. Borç alan ülkenin geri ödeme yükümlülüklerini yerine getirememesi durumunda
Pekin tarafından varlık edinmek için kullanılan
bir araç olarak “borç tuzağı diplomasisi” konusunda uyarıda bulunmuşlardır (Africa News,
2023). Çin, Dışişleri Bakanı Qin Gang tarafından 7 Mart 2023 tarihinde yapılan ve “Çin’in
borç tuzağını kullanmakla suçlanacak son borç
veren ülke olduğunu” söylediği bir açıklama ile
bu iddiaları kesin bir dille reddetmiştir (Africa
News, 2023). Ayrıca Çin, Borç Servisi Askıya
Belkacem Iratni - Çin’in Afrika ile Stratejik İlişkisi ve Yeni Uluslararası Dönüşümler: Eski Politikalar, Yeni Zorluklar
Mayıs 20223, Nakuru, Kenya'da Çin yapımı bir jeotermal enerji santralinin inşaat sahasında çalışan işçiler
(Fotoğraf: Xinhua/Wang Guansen, 2023).
Alma Girişimi olarak bilinen bir G20 çerçevesi
kapsamında projeler geliştirmek için bazı Afrika
ülkelerine 2 milyar doların üzerinde borç ertelemesi sağlamıştır (Africa News, 2021).
Afrika’nın büyük yabancı yatırımlara, ortak girişimlere, teknoloji transferlerine ve çok az Batılı
gücün sağlamaya istekli olduğu uzmanlığa ihtiyacı vardır. Ancak Çin, dayanışma ve ortak bir
geçmiş adına bu kıtanın sürdürülebilir kalkınmasına katkıda bulunabilir. Afrikalı işletmelerin
yeni teknolojilere uyum sağlamasına, makinelere
yatırım yapmasına ve güvenilir tedarik sağlamasına yardımcı olabilir.
Görünen o ki Çin, politikalarını Afrikalıların
endişelerini karşılayacak ve Çin-Afrika ilişkilerini sürdürülebilir ekonomik ve ticari ilişkilere
dayalı daha dengeli bir zemine oturtacak şekilde ayarlamaktadır. Çin’in Afrika ile ilişkilerinde
geliştirdiği yeni bir yaklaşım, son yıllarda Çinli
yetkililerin açıklamalarında yüceltildiği gibi, kültür ve halklar arası değişimlere yapılan vurgu ile
ilgilidir. Böyle bir politika, gelişmekte olan Afrika
toplumlarının resmi kanalların ötesinde yükselttiği beklentilere cevap verir gibi görünmektedir
ve özellikle Afrikalı gençler ve kadın dernekleri
için, günlük yaşamlarıyla bağlantılı konuların
yönetimiyle ilgili olduğundan daha çekici görünmektedir.
307
BRIq
•
Cilt 5 Sa yı 3 Yaz 2024
Afrika ülkeleri iç savaşlar ve terörizmle mücadele edebilmek için Çin’in elverişli askeri angajmanına
ihtiyaç duymaktadır. Amaç Sahel-Sahara bölgesinde güvenliği sağlamakta başarısız olan Fransız askeri müdahalelerinin yerini almak değil, mevcut Afrika kıtasal ve bölgesel güvenlik mekanizmalarına
tamamlayıcı olarak ihtiyaç duyulan askeri yardımı
sağlamaktır. Bu doğrultuda Çin, kendi seçeneklerini dayatmaktansa Afrika’nın güvenlik alanındaki
taleplerine daha etkili bir şekilde yanıt veriyor gibi
görünmektedir. Böylesi bir tutum, Afrika ülkelerinin büyük güçlerin iç işlerine karışmasına karşı
duydukları rahatsızlıkla uyumlu görünmektedir.
Muhtemelen Ukrayna’daki savaş, Çin’in Afrika
kıtası ile yakınlaşan güvenlik çıkarlarını teşvik etmeyi amaçlayan Küresel Güvenlik Girişimini de
güçlendirecektir. Böyle bir girişim “etkili ve sürdürülebilir bir güvenlik mimarisi inşa edecek ve Çin
ile güvenlik ortaklığını muhtemelen cazip bulacak
olan Batı ile kırılgan ilişkileri olan Afrika ülkeleri
için bir açılım yaratacaktır” (Mboya, 2022).
Sonuç
Bu karmaşık ve çalkantılı dünyada, Çin’in ortak
bir geçmişi, aynı kaygıları ve beklentileri paylaştığı
Afrika kıtasıyla örnek ilişkiler kurmaya çalıştığının
altını çizmek abartılı olmayacaktır.
Çin’in Afrika’ya katılımı, ister yatırımlar, ister
ticari alışverişler ya da askeri yardımlar açısından
olsun, güçlü olmuştur. ‘Kuşak ve Yol Girişimi’ sadece Çin’in hedeflerini güçlendirmeye değil, aynı zamanda dünyanın istikrarı ve refahı için gelişmekte
olan ülkelerin gücünü arttırmaya da yardımcı olmaktadır.
Çin’in katılımı Afrika ülkelerine büyük ölçüde
fayda sağlarken, Batılı güçler Çin’in Afrika’daki varlığını kendi güvenliklerine ve ekonomik yükselişlerine zarar verici olarak görmüştür. Yine de Çin,
308
bazı az gelişmiş ülke özelliklerine sahip büyük bir
uluslararası aktörün nadir bir örneği olmaya devam etmekle birlikte adil bir çok kutuplu dünya
için itici güç olmaya kararlı bir ülkedir.
Afrika, doğal kaynakları ve jeostratejik varlıkları
nedeniyle büyük güçler için bir mücadele alanı olmaya devam edebilirse de, Çin ve ABD arasında bu
bölgenin jeopolitik ve stratejik varlıkları üzerinde
artan güç rekabeti göz önüne alındığında, dünyanın geleceği Asya-Pasifik’te yatıyor gibi görünmektedir. Böyle bir eğilim, Çin’in çok önemli bir rol
üstlenebileceği mevcut dünya düzeninin küresel
olarak yeniden yapılandırılması için bir başlangıç
teşkil edebilir. Her durumda, Çin-Afrika ortaklığı
güçlenmekten geri kalmayacaktır.
Kaynakça
African Business. (2022). There’s a massive knock-on from the Ukraine crisis in
Africa. 1 Şubat 2024 tarihinde https://african.business/2022/04/energy-resources/theres-a-massive-knock-on-from-the-ukraine-crisis-in-africa adresinden
alındı.
Africa News. (2023). Africa facing Chinese and Russian influence. 1 Şubat 2024 tarihinde https://www.africanews.com/2023/03/15/africa-facing-chinese-and-russian-influence adresinden alındı.
Africa News. (2021). China waives some of Congo debt to ease stress on economy.
1 Şubat 2024 tarihinde https://www.africanews.com/2021/01/07/china-waives-congo-debt-to-ease-stress-on-economy/ adresinden alındı.
Africa oil week. Understanding China investment in oil and gas. 5 Şubat 2024 tarihinde
https://africa-oilweek.com/articles/understanding-chinese-investment-in-african-o adresinden laındı.
Allison G. (2019). Vers la guerre: L’Amérique et la Chine dans le piège de Thucydide?.
Paris: Odile Jacob.
Anderlini, J., Caulcutt, C. (2023). Europe must resist pressure to become ‘America’s
followers, say Macron, Politico. De politico. eu, pr.
Bentebibel, Y.D. (2015). China-s policy towards China: Threats and Opportunities,
PhD thesis. Faculty of Political Science and International Relations, University
of Algiers-3 12015.
Bourke, L. (2022). China wins vote to stop UN Human Rights Council from debating Xinjiang abuses. 28 Mart 2024 tarihinde https://www.smh.com.au/world/
europe/china-wins-key-vote-in-un-human-rights-council-to-prevent-debateon-xinjiang-20221007-p5bnv6.html. adresinden alındı.
CGTN. (2017). China’s first overseas military base opens in Djibouti. 12 Mayıs 2024
tarihinde https://news.cgtn.com/news/3d6b7a4e3241544e/share_p.html adresinden alındı.
CGTN. (2018). Highlights: Wang Yi addresses General Debate of 73rd session of UN General Assembly. 14 Mayıs 2024 tarihinde https://america.cgtn.
com/2018/09/28/highlights-wang-yi-addresses-general-debate-of-73rd-session-of-un-general-assembly adresinden alındı.
Chaudhury R. D. (2023). China eyes strategic naval bases in Africa for power projection. 10 Şubat 2024 tarihinde https://economictimes.indiatimes.com/news/defence/china-eyes-strategic-naval-bases-in-africa-for-power- adresinden alındı.
Chatham House. (2023). seven ways Russia’s war on Ukraine war has changed the
world. 5 Şubat 2024 tarihinde https://www.chathamhouse.org/2023/02/seven-ways-russias-war-ukraine-has-changed-world adresinden alındı.
Chen, Z. International responsibility and China’s foreign policy. 10 Şubat 2024 tarihinde https://www.nids.mod.go.jp/english/publication/joint_research/series3/
pdf/3-1.pdf. adresinden alındı.
Belkacem Iratni - Çin’in Afrika ile Stratejik İlişkisi ve Yeni Uluslararası Dönüşümler: Eski Politikalar, Yeni Zorluklar
China Embassy in Ethiopia. 10 Şubat 2024 tarihinde http://et.chinaembassy.
gov.cn/eng/zagx/202204/t20220423_10672612.htm.adresinden alındı.
China Policy in Focus. The History of Sino-Africa Relations. 10 Şubat 2024
tarihinde https:// sites.google.com/site/chinapolicyinfocus/china-s-return-to-africa/the-history-of-sino-africa-relations adresinden alındı.
Debeche, S. (1987). The role of China in international relations: the impact of
ideology on foreign policy with special reference to Sino-African relations
(1949-1986), PhD thesis. University of York.
Ding, I. Akman, A. (2024). China-Europe Relations. Two Years after Russia
Invaded Ukraine, Carnegie Endowment for International Peace. 20 Mart
2024 tarihinde carnegieendowment.org adresinden alındı.
EIA. (2022). China imports more liquefied natural gas than any other country.
20 Mart 2024 tarihinde https://www.eia.gov/todayinenergy/detail.
php?id=52258 adresinden alındı.
Enerdata. (2020). China’s Strategy in Africa. 20 Şubat 2024 tarihinde https://
www.enerdata.net/publications/executive-briefing/china-strategy-in-africa.html adresinden alındı.
Faulconbridge, G., Chen, L. (2024). Putin in My 2024 to deepen ‘no limits’ partnership with China. 5 Mart 2024 tarihinde https://www.reuters.com/world/putin-visit-china-deepen-no-limits-partnership-with-xi-2023-10-15/
adresinden alındı.
FMPRC. (2023). Foreign Minister Qin Gang Meets the Press. 12 Mayıs 2024
tarihinde
https://www.fmprc.gov.cn/eng/wjdt_665385/zyjh_665391/202303/
t20230307_11037190.html adresinden alındı.
FOCAC. (2018). Xi meets press as FOCAC Beijing Summit concludes. 12 Mayıs 2024 tarihinde http://focacsummit.mfa.gov.cn/eng/zxyw_1/201809/
t20180905_5857078.htm adresinden alındı.
Foster ,V., Butterfield, W., Chen, C. (2009). Building Bridges China’s Growing
Role as Infrastructure Financier for Sub-Saharan Africa, Trends and Policy
Options. 5 Mart 2024 tarihinde https://documents1.worldbank.org/curated/en/936991468023953753/pdf/480910 adresinden alındı.
Global Times. (2022). Development is best way to evaluate China’s achievements in last decade: African Union ambassador. 12 Mayıs 2024 tarihinde https://www.globaltimes.cn/page/202210/1276909.shtml adresinden
alındı.
Iratni, B. (2018). Out of Africa: A steady American disengagement. The Journal
of American-African Studies, No 1. pp. 184-197.
Iratni, B. (2023a). Africa Continental Free Trade Area: An impetus to Grab New
Opportunities and Tackle Challenges. The Algerian Review of Political
Science and International Relations, Volume 14, No 1, pp.200-218.
Iratni, B. (2023b). Reverberations of the Ukraine-Russia War on Africa: Plaguing Impact or Opportunities for Policy Adjustments? La Tribune du Diplomate. IDRI: Algiers, No 01, pp. 103-119.
Kabakci, F. (2022). China is to become Russia’s main gas importer to replace
EU. 5 Mart 2024 tarihinde https://www.aa.com.tr/en/economy/china-isset-to-become-russias-main-gas-importer-to-replace-eu/2762421 adresinden alındı.
Li, J. (2023). Ukraine at One Year: Has China Supported Russia?. 5 Mart 2024
tarihinde
https://www.stimson.org/2023/ukraine-at-one-year-has-china-supported-russia/ adresinden alındı.
Liangxiang, J. (2024). China’s evolving economic and security role in the Middle
East, Carnegie Endowment for International Peace. 25 Mart 2024 tarihinde
carnegieendowment.org. adresinden alındı.
Lincot, E. (2019). China and its foreign policy. 20 Mart 2024 tarihinde https://
www.iris-france.org/wp-content/uploads/2019/10/Asia-Focus-123.pdf adresinden alındı.
Mboya, C. (2022). Africa-China relations could be boosted by the war in
Ukraine. 15 Mart 2024 tarihinde https://afripoli.org/africa-china-relations-could-be-boosted-by-the-war-in-ukraine2022 adresinden alındı.
MFA/PRC. (1996). The Foreign Ministry of the Chinese People’s Republic, President Jian Zeming to six African countries. 20 Mart 2024 tarihinde https://
www.fmprc.gov.cn/eng/ziliao_665539/3602 adresinden alındı.
MFA/PRC. (2015). Interview of President Xi Jimping to the Wall Street Journal. 20 Mart 2024 tarihinde https://www.fmprc.gov.cn/eng/wjdt_665385/
zyjh_665391/201509/t20150924_678367.html adresinden alındı.
MFA/PRC. (2021). Ministry of Foreign Affairs of the People’s Republic of
China, The State Council Information Office of the People’s Republic of China, China and Africa in the New Era: A Partnership of Equals. 20 Mart 2024 tarihinde https://www.fmprc.gov.cn/mfa_eng/ziliao_665539/3602_665543/3604_665547/200011/t20001117_697796.html
adresinden alındı.
MFA/PRC. (2022). China and Africa: Strengthening Friendship, Solidarity and Cooperation for a New Era of Common Development 20 Mart
2024 tarihinde
https://www.fmprc.gov.cn/eng/zxxx_662805/202208/
t20220819_10745617 adresinden alındı.
MFA/PRC. (2023a). China’s position on political settlement of the Ukraine crisis. 20 Mart 2024 tarihinde https://www.fmprc.gov.cn/mfa_eng/
zxxx_662805/202302/t20230224_11030713.html adresinden alındı.
Nantulya, P. (2019). China’s hard power supports its growing strategic interests
in Africa. Africa research Center.
Nantulya, P. (2022). Considerations for a Prospective New Chinese Naval Base
in Africa. 13 Mart 2024 tarihinde https://africacenter.org/spotlight/considerations-prospective-chinese-naval-base-africa/ adresinden alındı.
Nantulya, P. (2023). Africa’s Role in China’s Multilateralism Strategy. 15 Mart
2024 tarihinde https://africacenter.org/spotlight/africa-china-multilateralism/ adresinden alındı.
Nyabiage, J. (2023). China arms sales cement its economic and security ties in
Africa. 12 Mart 2024 tarihinde https://www.scmp.com/news/china/diplomacy/article/3213458/china-arms-sales-cement-its-economic-and-security-ties-africa-study adresinden alındı.
OEC. (2023). China imports and exports. 11 Mart 2024 tarihinde https://oec.
world/en/profile/country/chn adresinden alındı.
PRC Permanent Mission to Vienna. (2015). Full transcript: Interview with Chinese President Xi Jiming. 10 Mart 2024 tarihinde http://vienna.china-mission.gov.cn/eng/zt/ce/201509/t20150923_8878799.htm adresinden alındı.
Rolland, N. (2020). China’s Vision for a New World Order, NBR Special Report
No. 83. National Bureau of Asian Research.
Sheehy, P. T. (2022). 10 Things to Know about the U.S.-China Rivalry in Africa. 10
Mart 2024 tarihinde https://www.usip.org/publications/2022/12/10-things-know-about-us-china-rivalry-africa adresinden alındı.
Stein, P. Uddhammar, E. (2020). China in Africa: The role of Trade, Investments
and Loans amid Shifting Geopolitical Ambitions. 8 Mart 2024 tarihinde
https://www.orfonline.org/research/china-in-africa adresinden alındı.
The Economist. (2022). The Chinese-African relationship is important to both
sides, but also unbalanced. 8 Mart 2024 tarihinde https://www.economist.
com/special-report/2022/05/20/the-chinese-african-relationship-is-important-to-both-sides-but-also-unbalanced adresinden alındı.
The Economist. (2019). The price of friend. 20 Şubat 2024 tarihinde https://.
economist.com/ special-report/2022/05/20/the-price-of-friend adresinden
alındı.
US-China Institute. (2017). Xi jimping World Economic Forum. 15 Şubat 2024
tarihinde https://china.usc.edu/xi-jinping-world-economic-forum-january-17-2017; adresinden alındı.
Wang, Y. (2013). Remarks delivered at Foreign Ministers Meeting of G-77.
10 Şubat 2024 tarihinde https://www.mfa.gov.cn/eng/wjb_663304/
wjbz_663308/activities_663312/202212/t20221217_10991674.html adresinden alındı.
Weismann, M. (2015). Chinese Foreign Policy in a Global Perspective: A
Responsible Reformer “Striving For Achievement”. 20 Şubat 2024 tarihinde
Journal of China and International Relations,Vol.3,No1,2015,151-166,http://www.diva-pportal.org/smash/get/diva2:817328/ adresinden alındı.
Wu Zhiyi/China Daily. (2015). China Africa relations – 60 years after Bandung: blogger. 12 Mayıs 2024 tarihinde https://global.chinadaily.com.
cn/a/201512/02/WS5a30913aa3108bc8c672c67e.html adresinden alındı.
Xinhua. (2018). China’s “five-no” approach demonstrates real friendship toward
Africa: Kenyan analyst. 18 Mart 2024 tarihinde http://www.xinhuanet.
com/english/2018-09/06/c_137447556.htm adresinden alındı.
Xinhua. (2020). African party leaders praise China-Africa traditional friendship, cooperation in COVID-19 fight. 13 Mart 2024 tarihinde http://www.
xinhuanet.com/english/2020-04/23/c_139002690.htm adresinden alındı.
Xinhua. (2022). TAZARA passenger train services to reopen in September.
12 Mayıs 2024 tarihinde https://newsaf.cgtn.com/news/2022-08-21/TAZARA-passenger-train-services-to-reopen-in-September-1cF77zZ9AeA/
index.html adresinden alındı.
Xinhua. (2023). The importance of continuous China-U.S. bilateral communication. 12 Mayıs 2024 tarihinde https://news.cgtn.com/news/2023-09-21/
The-importance-of-continuous-China-U-S-bilateral-communication-1nhuVgqhshq/index.html adresinden alındı.
Xinhua. (2023a). President Xi Jinping holds talks with Russian President Vladimir Putin. 12 Mayıs 2024 tarihinde https://newsus.cgtn.com/news/202303-22/President-Xi-Jinping-holds-talks-with-Russian-President-Vladimir-Putin-1imQOvkLpOo/index.html adresinden alındı.
Xinhua. (2024). Chinese economy beats growth target with GDP reaching record high. 14 Mart 2024 tarihinde https://english.news.cn/20240117/201a0e4002ce4e558080cf1fc6c0be52/c.htm adresinden alındı.
309