Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
Bozkır kültürü hakkında bilgi sahibi olmak hem ananelerimize bağlı kalmak hem de bu kültürün Türk Topluluklarına ne gibi etkileri olduğunu anlamak açısından önemlidir. Bu makalede Bozkır kavimlerinin Türk Tarihine nasıl etki ettiğini aktarmaya çalışacağız.
Hicrî Birinci Asırda İslâmî İlimler -I-, 2020
2020
Bu çalışmada, bozkırın yetiştirmiş olduğu üç büyük şahsiyet hakkında kısaca bilgiler, kişilikleri ve siyasi olayları aktarmaktadır.
ULUSLARARASI SEMPOZYUM: GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE BOZKIR
Bozkır, Konya'nın ilçeleri içinde folklor, kültür ve sanat etkinlikleri bakımından en aktif ilçelerinden biridir. Türkiye'de, televizyon yayınlarının başladığı 31 Aralık 1968 yılına kadar, halkın en büyük eğlence araçlarından biri kuşkusuz yedinci sanat olarak kabul edilen sinema idi. Sinemanın insanlığın hizmetine girmesi 1895 yılında Paris'te Grand Cafe'de Lumière kardeşlerin halka ücretli ilk gösterimleriyle başlar. Bundan bir yıl sonra Osmanlı Sarayı sinema ile tanışmıştır. Sinemanın taşradaki serüveni ise, 1909'da İzmir'de açılan bir Sinema salonu ile başlamıştır. Ankara ve Bursa'daki sinema salonları, bu hızlı yayılımın yeni adresleridir. Halkın büyük ilgisiyle karşılaşan sinemanın Konya'ya gelmesi de uzun sürmez ve 1913 yılında Konya Sanayi Mektebi Sineması açılır. Cumhuriyetin kurulmasından sonra, ülkemizde Sinema salonlarının sayısı hızla artmış ve artık sadece il merkezlerinde değil, ilçelerde de Sinema salonları toplum hayatına girmeyi başarmıştır. Bozkır ilçesi de Konya'nın diğer ilçelerine göre yedinci sanat Sinema ile erken tanışan ilçelerden biri olarak tarihe adını yazdırmıştır. Bozkır Belediyesi'nce halkın kullanması için yapılan "Halk Çamaşırhanesi", 1955 yılında sinema salonuna dönüştürülür. Akçapınar Köyünde öğretmenlik yapan Hüseyin GÜNER ve kardeşi 16 mm.'lik bir sinema makinesi ve kendi jeneratörleriyle ürettikleri elektrikle, sinema haline getirilen eski çamaşırhanede film gösterimine başlamışlardır. Sinema Bozkır halkının yoğun ilgisiyle karşılanır. Öyle ki, Hüseyin Güner ve kardeşi daha sonraları, seyyar bir Sinema sistemi kurarak gösterimlerini köylerde de yapmaya başlarlar. Bu çalışmada, Konya'nın eğitim ve folklor bakımından zengin bir ilçesi olan Bozkır'da bir dönem yöre halkının yaşamında önemli bir yer tutan sinemanın serüveni ele alınacaktır. •
Belleten, Cilt:LXXXIII-Sayı:298, 2019
Güney Afrika Milli Arşivleri’nin Türk tarih yazıcılığı açısından görmezden gelinemez bir ehemmiyeti olduğu anlaşılmaktadır. Güney Afrika Milli Arşivleri taranmadan Sahra-altı Afrikası ile ilgili Osmanlı-Güney Afrika münasebetlerinin yazılamayacağını belirtmek gerekir. Günümüzde Afrika tarihi çalışan ve bu sahada kalem oynatan yazarların düştüğü en büyük zaafi yet bu belgelerin ele alınmadan ikinci el yazılı kaynaklarla yazılmasından ileri gelmektedir. Özelikle Osmanlı arşivinde bulunan Güney Afrika hakkındaki onlarca belgenin Güney Afrika Milli Arşivleri’ndeki belgelerle karşılaştırılması neticesinde çok daha manidar ve hakikate dayalı çalışmalar elde edileceği şüphesizdir. Bu sebepten ötürü gerek Güney Afrika Milli Arşivleri’nin gerekse o havalideki hususi aile arşivlerinin incelenerek bölgenin Osmanlı devrinden günümüze kadar Türkiye Cumhuriyeti ile olan ilişkileri o nispette çok daha sağlıklı bir şekilde ele alınmış olacaktır.
Water, which is the indispensable source of our lives, has been served to utilization of human beings by being served to the cities via different water buildings. Among these buildings, fountains are the final buildings that carry water to human beings. The fountains which survived until today as the reflection of socio-economic, cultural and architectural characteristics of the era they were built, are among the important architectural elements of traditional districts of Kırklareli province. The fountains in city center of Kırklareli province are concentrated in bazaar areas and they are also distributed in Kırklareli traditional settlement areas. The purpose of this study is to document the fountains which supply important clues on the development of Kırklareli traditional districts in historical process. At the end of literature reviews, in additional to the existing fountains, by detecting the ones which could not survive until today, the locations of these fountains were determined and their street relations were indicated. Detections were made about the existing fountains and their current situations and utilizations were analyzed and the sustainability of these fountains was discussed.
I. ULUSLARARASIADBILIMSEMPOZYUMUBILDIRILERKITABI, 2021
Tahrir defterleri Anadolu Türk iskân tarihi, yer ve kişi adları için başta gelen arşiv kaynaklarındandır. Bu çalışmada kaynak olarak 1518, 1526, 1540 ve 1564 tarihlerinde tutulan Diyarbekir Vilayetine ait 64, 200 ve 151 numaralı mufassal tapu-tahrir defterlerindeki konu ile ilgili verilerden faydalanılmıştır. Bu çalışma, alan olarak Amid Sancağı’nın 1564 yılında tutulan mufassal tahrir defterindeki Amid Sancağı’nın kapladığı idari sınırları içermektedir. Bu bildiride İstanbul’daki Cumhurbaşkanlığı Osmanlı Arşivinde bulunan 1518 tarihli 64 Numaralı Tapu-Tahrir Defterinde yer almadığı hâlde, 1540 ve 1664 tarihlerinde tutulan tahrir defterlerinde yer alan Türkçe mezra adları üzerinde durulmuştur. Tespitlerimize göre; Gök Viran, Karaca Viran, Kuyucak, Bayındır Pınarı, Kamışlu, Kargucak, Arpa Depesi, Ayranı Kara, Bıyıklu, Kara Han, Ekizce, Ahurluca, Dama Girmez, Arslan Kayası nâm-ı diğer Sırtlan Kayası, Karamanlu, Yaramış, Kutludoğmuş Viranı, Sekiz Ağaç, Ballu Ağaç, Söğütlü, Arslan Deresi… gibi Türkçe mezra adları Amid Sancağı’nın kırsal alanında da hâkim dilin Türkçe olduğunu göstermektedir. Ancak bu Türkçe yer adlarından çok azı günümüzde bilinmektedir. Adı geçen tahrir defterlerindeki Türkçe köy adlarının yoğunluğu ile bu köylerde yaşayan kişilerin taşıdıkları Yağmur, Çalapverdi, Tanrıverdi, Durmuş, Dursun, Satılmış, Korkmaz, Eslemez… gibi Türkçe kişi adlarının yöredeki yaygınlığı da desteklemektedir. Bunların yanında XVI. yüzyılın başlarında Amid Sancağı’nda Kürtçe yer ve kişi adlarının olmaması da dikkat çeken bir başka husustur. Amid Sancağı bilindiği üzere Anadolu’da Türkleşen ilk coğrafyalardandır. XVI. yüzyılda tutulan tahrir defterleri bu durumu doğrulamaktadır. Bu bildiri ile arşiv rafları arasında kalmış Türkçe yer adlarının bir kısmı gün yüzüne çıkarılarak bilim aleminin istifadesine sunulmuş olacaktır. Bunun yanında Türklerin coğrafyayı adlandırırken uymuş olduğu esaslar ile o günün imlası hakkında da bilgi sahibi olunacaktır. Böylece konu ile ilgili olarak halka arşiv belgelerine dayanan bilgiler verilirken, dil bilimciler ve başka disiplinlerdeki uzmanlara, konu ile ilgili olarak, ham veriler sunulmuş olacaktır. Anahtar kelimeler: Amid (Diyarbakır) Sancağı, Türkçe yer adları Abstract Cadastral record books are one of the leading archival documents for Turkish populating history, person and place names. In this study, ıt was used some detailed cadastral records books numbered 64, 200 and 151 belonging to Diarbekr Province which were carried out respectively in 1518, 1526, 1540 and 1564. This study comprises the administrative regions of Amid Sanjak in 16th Century. In this study, it was emphasized the Turkic hamlets which are available in the cadastral records books dated 1540, 1564 (although they are not available in the book 64 carried out in 1518) in Presidential Ottoman Archive in Istanbul. According to our determination; Turkic hamlet names such as Gök Viran, Karaca Viran, Kuyucak, Bayındır Pınarı, Kamışlu, Kargucak, Arpa Depesi, Ayranı Kara, Bıyıklu, Kara Han, Ekizce, Ahurluca, Dama Girmez, Arslan Kayası (also known as Sırtlan Kayası), Karamanlu, Yaramış, Kutludoğmuş Viranı, Sekiz Ağaç, Ballu Ağaç, Söğütlü, Arslan Deresi show that Turkish was the dominant language in the rural areas of Amid Sanjak. But very few of these Turkic place names are known today. Numbers of Turkish village names and person names such as Yağmur, Çalapverdi, Tanrıverdi, Durmuş, Dursun, Satılmış, Korkmaz, Eslemez in the aforementioned cadastral record books support that Turkish was the dominant language of that region. Beside these, the absence of Kurdish place and person names in the Amid Sanjak at the beginning of the century is another remarkable case. As it is known, Amid Sanjak was one of the first regions that became Turkified in Anatolia. Cadastral record books carried out in the 16th Century also confirm this Turkification. Thanks to this study, some of Turkic place names in cadastral record books left on archive shelves were found and made available for scientists. Besides, information was also given about the principles that Turkish people followed when naming the geography and the spelling of that century. Keywords: Amid (Diarbekr) Sanjak, Turkic place names
Alevilik-Bektaşilik Araştırmaları Dergisi / 2020 / 22 149, 2020
Since the beginning of the 20th century, the subject of Kizilbashes (Red-Heads) and Kizilbashism has taken its place among the subjects that attract the attention of the scientific world and are discussed. Studies on the subject are increasing day by day in terms of number, variety and quality. In some of these studies, it is seen that Ottoman archive documents were used meticulously as a source. Especially, the archive documents about the provisions and lodges in the Mühimme Books kept in the Divanıhümayun, which was the centre of the Ottoman administration, constituted the main source of many studies. Tax (tahrir) record books are one of primary source of reference for social, economic, financial, legal, demographic, military, toponymy, religious and Sufism issues regarding to the Ottoman Empire Period. Researchers have analysed almost all of these record books and many of these records have been the subject of master’s and doctoral dissertations. Some of them were published as books. The data from these records have clarified many issues regarding the Ottoman Period. However, despite the publication of so many books, theses, articles and papers, there are some issues that are overlooked and not paid attention to. This paper will clarify the nature of the notes from the record books kept at the beginning of the 16th century, in which are mentioned the terms “Kızılbaş”, “Kızılbaş fetreti”, “Kızılbaş kıranı”, “Kızılbaş zamanı”, “surh”, “surh-serân” and “mâl-ı Sürh-serân”. With these terms, it will be possible to explain the viewpoint of the Ottoman Empire towards the Kizilbash with official documents. The nature of the tax collected under the name “Sürh-seran” (Kizilbashes) and “... mâl-ı Sürh-seran” will be explained in details. The term “… mâl-ı Sürh-serân” reveals the existence of an enforcement which proves that the Kizilbash-Turkmens migrated from some of their settlements in Anatolia. It is possible to see some concrete examples of the effects of the Ottoman-Safavid struggle on Ottoman official documents. In addition, the paper will give an insight into the effects on population movements and their results, and their reflections to the present. Thus, it is important to share with the public the importance of information and notes from archive records in order to better understand some of today’s economic, cultural, social and religious issues. With the explanation of these terms, it will be possible to see the effects of the Ottoman-Safavid struggle in Anatolia on the Kizilbash-Turkmen community living in 152 Forschungszeitschrift über das Alevitentum und das Bektaschitentum / 2020 / 22 M. Salih ERPOLAT sanjaks, such as Amid, Mardin, Arapkir, Ergani, Çermik, Siverek, Kiğı, Çemişgezek, Harput, Teke, Çorum, Canik and Mosul, in the light of the documents. This paper will analyse 22 short and some one-sentence notes that we identified on the subject. By means to these notes, it will be possible to see the viewpoint and to understand some of the enforcements of the Ottoman State administration towards the Kizilbashes at the beginning of the 16th century. Keywords: Kizilbash, Sürh-serân, tax record books, Diyarbekir Province, Kizilbash migration. Alevilik-Bektaşilik Araştırmaları Dergisi / 2020 / 22 153 XVI. Yüzyılın Başlarında Tutulan Tahrir Defterlerinde Kızılbaşlara Dair Notların Tarih Açısından Önemi ZUSAMMENFASSUNG Das Thema Kızılbaş und Kızılbaştum hat seit den Anfängen des 20. Jahrhunderts unter den Themen Platz eingenommen, die die Aufmerksamkeit der Welt der Wissenschaft auf sich ziehen und diskutiert werden. Tag für Tag nehmen Arbeiten über das Thema in Bezug auf Anzahl, Vielfalt und Qualität zu. Es ist zu erkennen, dass in manchen dieser Forschungen osmanische Archivdokumente mit Sorgfalt benutzt worden sind. Besonders die Urteile in den Mühimme-Heften, die im Dîvân-ı Hümâyûn, dem Zentrum der osmanischen Regierung, festgehalten wurden, und die Archivdokumente in Bezug auf Zawiyas bildeten die Hauptquelle zahlreicher Forschungen. Die Tahrir-Hefte zählen zu den primären Quellen in Bezug auf soziale, ökonomische, finanzielle, rechtliche, demographische, militärische, toponomastische, religiöse und sufistische Themen aus der Zeit des Osmanischen Reiches. Fast all diese Hefte wurden von Forschern untersucht und sehr viele wurden zum Thema von Master- und Doktorarbeiten. Manche von ihnen wurden in Buchform gebracht und veröffentlicht. Viele Themen in Bezug auf die osmanische Periode wurden durch Verwendung der Daten dieser Hefte aufgeklärt. Allerdings ist zu sehen, dass es, obwohl so viele Bücher, Thesen, Artikel und Erklärungen veröffentlich wurden, Punkte gibt, die übersehen und nicht beachtet wurden. In diesem Artikel wird die Bedeutung von Notizen in Tahrir-Heften des frühen 16. Jahrhunderts aufgeklärt werden, in denen die Begriffe “Kızılbaş”, “Kızılbaş fetreti”, “Kızılbaş kıranı”, “Kızılbaş zamanı”, “sürh”, “sürh-serân” und “…mâl-ı sürh-serân” vorkommen. Mit diesen Begriffen wird es möglich sein, die Sichtweise des Osmanischen Reiches auf die Kızılbaş mit offiziellen Dokumenten zu enthüllen. Die Bedeutung der Steuern, die unter dem Namen “sürh-serân” (die Kızılbaş) und “… mâl-ı sürh-serân” erhoben wurden, wird ausführlich erklärt werden. Der Begriff “…mâl-ı sürh-serân” legt die Existenz einer Praktik offen, die beweist, dass die Kızılbaş-Turkmenen aus manchen ihrer Siedlungsgebiete in Anatolien auswanderten. Es ist möglich, manche konkrete Beispiele dafür zu sehen, wie sich die Einflüsse der osmanisch-safawidischen Auseinandersetzungen auf offizielle osmanische Korrespondenzen ausgewirkt haben. Zudem werden ihre Auswirkungen auf Bevölkerungsbewegungen, ihre Resultate und ihre Reflexionen auf heute beleuchtet. So ist es wichtig, die Bedeutung von Informationen in Archivaufzeichnungen und Notizen mit der Öffentlichkeit zu teilen, um manche heutigen ökonomischen, kulturellen, sozialen und religiösen Probleme besser verstehen zu können. 154 Forschungszeitschrift über das Alevitentum und das Bektaschitentum / 2020 / 22 M. Salih ERPOLAT Mit der Erklärung der erwähnten Begriffe wird es möglich sein, die Auswirkungen der osmanisch-safawidischen Auseinandersetzungen auf die Gemeinschaften der KızılbaşTurkmenen, die in anatolischen Sandschaks wie Amid, Mardin, Arapkir, Ergani, Çermik, Siverek, Kiğı, Çemişgezek, Harput, Teke, Çorum, Canik und Musul lebten, im Lichte der Dokumente zu betrachten. In dieser Arbeit werden 22 kurze und manchmal auch nur aus einem Satz bestehende Notizen, die wir in Bezug auf das Thema festgestellt haben, erklärt werden. Dank diesen Notizen wird es möglich sein, die Sichtweise der osmanischen Staatsführung des frühen 16. Jahrhunderts auf die Kızılbaş zu sehen und einige der Praktiken der Osmanen gegenüber ihnen zu verstehen. Schlüsselwörter: Kızılbaş, Sürh-serân, Tahrir-Hefte, Provinz Diyarbekir, KızılbaşMigration.
Journal of Soviet and Post-Soviet Politics and Society, 2020
Revista Brasileira de Estudos da Homocultura, 2023
Out of Place: Fieldwork and Positionality in Law and Society, 2024
Journal of Building Engineering, 2018
Diponegoro Law Review, 2019
Journal of Biological Chemistry, 2009
Ices Journal of Marine Science, 2022
Nonlinear Processes in Geophysics Discussions, 2014
Journal of Public Administration and Governance, 2012
American Journal of Qualitative Research
Medicine - Programa de Formaci?n M?dica Continuada Acreditado, 2006
Virology Journal, 2013
Journal of Coloproctology, 2019