Location via proxy:   [ UP ]  
[Report a bug]   [Manage cookies]                
Kuzey Kutup Enerji Kaynaklarının Uluslararası Güvenliğe Etkileri Yrd.Doç.Dr. Aşkın İnci Sökmen Gelişim Üniversitesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Öğretim Görevlisi, aisokmen@gelisim.edu.tr Özet Barry Buzan’ın “güvenliğin sektörel boyutunu” geliştirerek, askeri güvenlikle birlikte çevresel, ekonomik, toplumsal ve siyasal güvenliğin önemini belirten görüşlerinin ışığında, ulus devletler özellikle dünya politikalarını biçimlendirmek isteyen lider ülkeler için, enerji güvenliği birincil öncelikli konuma gelmiştir. Dünya ekonomisine yön veren G-7 ülkelerinin uluslararası strateji belgelerinde enerji güvenliği, enerji kaynaklarının çeşitliliği ve sürekli arzı ekonominin devamlılığı, diğer devletler ile olan rekabetleri açısından hayati öneme sahiptir. Dünya da var olan petrol ve doğal gaz rezervlerinin 2030 sonrası tükenme eğilimine girmesi beklenirken, kaya gazı ve Ay’dan helyum enerjisi sağlama, sanayiyi dönüştürme gibi alternatif projelerde hayata geçirilmesi planlanmaktadır. Mevcut bulunan rezervlere ilaveten, Kuzey kutbu veya arktik bölge de keşfedilmemiş petrol rezervleri bulunması Amerika, Kanada, Rusya, Finlandiya, İsveç, Norveç, İzlanda ve Danimarka’nın bölgeye yoğun ilgisini çekmiştir. Amerika, Rusya ve İzlanda’da yatırımlarını arttırmaya başlamış Çin ile AB üyeleri arasında aslında geçen bölgede nüfuzu arttırma çabaları, buzulların tamamen erimesiyle daha da yoğun bir rekabete neden olacaktır. Yeni ve daha kısa bir deniz ticaret yolu, Çin için maliyet ve zaman açısından büyük bir fayda sağlamaktadır. İklim değişikliğinin yarattığı bu sonuç, hem enerji hem ticaret açısından fayda sağlarken, uluslararası ekonomik düzende bu bölgede nüfuza sahip ülkelerin konumlarını da etkileyecektir. Enerji güvenliği konusunda olumlu bir adım olmasına rağmen, çevresel güvenlik ve yeni çatışma alanı olması açısından da riskleri taşımaktadır. Politik istikrarsızlık alanı olabilme potansiyeli özellikle Rusya’nın Ukrayna’da izlediği strateji açısından öne sürülebilir. Çevresel açıdan, belli bölgeler çölleşme ve kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya kalabilirken, kutuplara yakın bölgeler verimli kuşaklar haline dönüşebileceği öngörülmektedir. Ekonomik düzen açısından kuzey*-güney ikileminde, kazanan kuzey olacaktır. Bu makalede Kuzey Kutup bölgesinin sahip olduğu stratejik enerji kaynakları ile bölgenin, uluslararası güvenliğin ekonomik, çevresel ve askeri çatışma riskleri açısından bir analizi yapılacaktır. Giriş Günümüz Uluslararası sistemde, ekonomik eksenin Batı’dan Doğu’ya kaymasına bağlı olarak artık çok kutuplu bir yapı hakim olmaya başlamıştır. Amerika Birleşik Devletleri, Rusya ve Çin arasında yer alan küresel rekabet içerisinde, stratejik kaynak hidrokarbon rezervleri (petrol ve doğal gaz) dünya üzerindeki bir çok coğrafi bölgenin enerji jeopolitiği açısından önem kazanmasına neden olmuştur. ABD ve Rusya enerji kaynakları açısından Çin’e kıyasla daha avantajlı bir konumdadır. Çin’in hızla büyüyen ekonomisi ve bu ekonomiyi sürdürebilmek için gerekli olan enerji ihtiyacı, enerji jeopolitiği açısından bölgelerde Çin’in nüfuzunu arttırmak temel dış politika stratejilerinden biri haline gelmiştir. Kuzey Kutup bölgesi Türkiye’de bu alanda çıkan makaleler için bkz; Hasan Köni, “ Kuzey Kutbu Stratejisi”, 21.yy Türkiye Dergisi, Şubat 2014, sf.24-25; Alp Yüce Kavas, “Rusya’nın Arktik Politikası ve Türkiye”, BİLGESAM makale, 20 Ocak 2014, http://www.bilgesam.org/incele/78/-rusya%E2%80%99nin-arktik-politikasi-ve-turkiye/#.VEjavCKsVy0; Nihal Yılmaz ve Ali Çiftçi , “ Arktika Bölgesi’nin Siyasal Önemi ve Siyasal ve Hukuksal Statüsünün Karşılaştırmalı Değerlendirilmesi, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, sayı 31, 2013 Güz, sf 1-16 http://oaji.net/articles/692-1396261550.pdf; Yunus Erkan, “ Küresel Anlaşmazlıklarda Yeni Sorun Arktika Bölgesi” www.academia.edu.; Igar Gurbonov, “Kuzey Kutbu Jeopolitik Savaşların Yeni Mahalli mi?”, USGAM, 21.09.2012, http://www.usgam.com/tr/index.php?l=800&cid=1313&bolge=0; “Çin’in Kuzey Kutbu’na Yönelik Artan İlgisi”, Milli Güvenlik Kurulu Yayını, http://www.mgk.gov.tr/calismalar/calismalar/013_cinin_kuzey_kutbuna_yonelik_ilgisi.pdf veya Arktik Bölge keşfedilmemiş petrol, doğal gaz ve değerli madenler açısından Kutup enerji jeopolitiğini gündeme getirmiştir. Küresel Isınmanın en çok yoğun hissedildiği ve Kutup bölgesindeki buz tabakasının kalınlığının azalması sonucu, hem daha kısa alternatif bir ticaret yolunu açılırken, bölgedeki hidrokarbon enerji kaynaklarına erişim görece kolaylaşmıştır. Kuzey Kutup Bölgesi, küresel rekabet içerisindeki devletlerinde bölgesel hakimiyet kurma çabalarını arttırmıştır. Bu devletlerin başını bölgede kıyısı bulunan Rusya çekerken, diğer kıyısı bulunan devletlerin de bu bölgede etkin olmaması için yoğun bir çaba göstermektedir. Ancak bölgenin mülkiyetinin kime ait olduğu ile ilgili hukuki sorun henüz sonuçlanmamıştır. Çatışmaları ve gerginliklerin gelecekte bu bölgede yaşanması beklenmektedir. Bu makalede Kuzey Kutbu enerji jeopolitiği içerisinde yer alan devletlerin izlediği politikalara ve bu politikalar sonrası enerji güvenliklerini sağlamaya çalışırken, dünyanın genelini etkileyebilecek çevre güvenliği problemlerinin de hızlandıracak sonuçlarına yer verilecektir. Kuzey Kutbu Jeopolitiği Dünya haritasında, Ekvatorun 66 derece, 33 dakika kuzeyindeki yer alan, Rusya Federasyonu, Alaska (Amerika Birleşik Devletleri), Kuzey Kanada, Danimarka’nın özerk yönetime sahip olduğu Grönland, İsveç, Norveç, Finlandiya ve İzlanda Kuzey Kutup dairesinde toprak sahibidir. Bölgedeki devletler kıyısı bulunan beş devlet A5 (Artic Five ) ile toprağı bulunmayan İzlanda, İsveç ve Finlandiya ile birlikte A8 (Artic Eight) olarak iki gruplar şeklinde adlandırılmaktadır. Bölgedeki toplam toprak alanı 13.4 milyon km2, bu alanın 5.5 milyon km2 Rusya Federasyonu, 4 milyon km2 Kanada, 1.4 milyon km2 Alaska, 2.2 milyon km2 Grönland geri kalan toprak alanları ise İzlanda, Faroe Adaları, Svalbard ve kıta İskandinavya’sıdır. Alanların çoğu buzullarla kaplıdır. Rusya Federasyonu sahip olduğu toprak büyüklüğü açısından, bölgenin kendi hakimiyetinde olması için yoğun bir çaba göstermektedir. Kuzey Kutup denizinde yer alan adalarda yaşam yeri yoktur. Bölgedeki en önemli kentler; Rusya’nın Murmansk, Norilsk ve Vorkuta şehirleri, Norveç’in Tromso ile Finlandiya’nın Rovaniemi kentleridir. “ Arctic Opening Insecurity and Opportunity”, Adelphi Series, 19 December 2013, sf.5-7; Bkz. “Physical/ Geographical Characteristics of The Arctic”, AMAP Arctic Region 1998 Assessment report, file:///C:/Users/user/Downloads/AAR-Ch02.pdf%20(2).pdf, Mark Nuttall ve Terry V. Callaghan, Arctic, Environment, People, Policy , Harwood Academic Pub, 2000, sf.1-143; Tablo : 1 Kutup Bölgesi Haritası Bölgenin stratejik konumu, Rusya Federasyonu ile ABD’nin birbirlerinden Bering Boğazı ile ayrıldığı ve dünya üzerinde hiçbir alanda bu kadar yakın komşu olmamaları nedeniyle, iki devlet arasındaki gerginliklerde önemli bir yere sahiptir. 1930’lu yıllarda askeri açıdan önem kazanan bölge, İkinci Dünya Savaşının sonuna doğru Nazi Almanya’sı Deniz Kuvvetleri U-bot denizaltılar ile bu bölgede bir deniz üssü kurarak, ulaşılmaz bir kale yaratmayı hedeflemiştir. Müttefiklerin Nazi Almanya’sına karşı önemli stratejik rotalarından biri olmuştur. Soğuk Savaş döneminde ABD önderliğindeki Batı bloğu ile SSCB önderliğindeki Doğu bloğu arasındaki ideolojik mücadele de stratejik bir öneme sahip olmuş, nükleer denizaltıların kedi-fare oyununa dönüşmüştür. Kutup üzerindeki hava sahası, nükleer silahlı uçakların geçiş alanıdır. Jeostratejik konumundan kaynaklanan askeri güvenlik ve silahlanmanın dışında, bölgede keşfedilmemiş ama varlığı teknik olarak hesaplanan petrol ve doğal gaz rezervleri, enerji jeopolitiği açısından bu bölgenin de önem kazanmasını sağlamıştır. Bölgedeki 19 tane jeolojik havzaların ancak bir kaçında petrol vardır. Alaska Kuzey eğimindeki Prudhoe koyunda 1968 yılında ilk petrol bulundu. Beaufort Denizi ve West Barents Denizinde de keşfedildi. 2008 yılında ABD Jeolojik yapılan bir çalışmaya göre Kuzey Kutup dairesinde, jeolojik olarak 25 alanda, 90 milyar varil keşfedilmemiş ama teknik olarak var sayılan petrol ve 44 milyar varil sıvı doğal gaz olduğu ileri sürülmüştür. Bu oran dünyada halen keşfedilmemiş petrolün % 13’nün bu bölgede olduğunu göstermektedir. Bu keşfedilmemiş petrolün % 70’i,üç alanda Alaska, Amerasia havzası, Doğu Grönland Yarıklarında havzalar, Doğu Barents Havzaları, Batı Grönland’ta yer almaktadır. Bunların %84’ü de deniz yataklarındadır. “Circum-Arctic Resource Appraisal: Estimates of Undiscovered Oil and Gas North of the Arctic Circle,” USGS Fact Sheet 2008-3049, (2008) "90 Billion Barrels of Oil and 1,670 Trillion Cubic Feet of Natural Gas Assessed in the Arctic" , http://www.usgs.gov/newsroom/article.asp?ID=1980#.VEjtACKsVy0, 23.07.2008; Daha detaylı bilgiler için bkz. http://energy.usgs.gov/RegionalStudies/Arctic.aspx Toplamda Kuzey Kutbu’nun dünyadaki keşfedilmemiş konvansiyonel petrol ve doğal gaz kaynaklarının % 22’sine sahiptir. Petrol kaynakları ağırlıklı olarak ABD, Danimarka ve Kanada’nın hak iddia ettiği bölgeler iken, gaz yataklarının en yoğun bulunduğu bölgeler Rusya’nın hak iddiasında bulunduğu bölgelerdir. Aynı zamanda demir, çinko, kömür, grafit, bakır, nikel gibi madenlerde bulunmaktadır. Deniz altında yer alan hidrokarbon yatakları kıta sahanlığı ve kara sularını yeniden revize etmeye çalışan devletler nedeniyle gerilimleri arttırmıştır. Peter F. Johnson, “Arctic Energy Resources and Global Energy Security”, Journal of Military and Strategic Studies, Vol 12, Issue 2, Winter 2010. http://oceans.mit.edu/wp-content/uploads/arctic_energy_security.pdf Küresel ısınma sebebiyle buzulların erimesi ile eski ticaret yolları yerine yeni deniz ulaşım rotalarının açılmasını sağlamıştır. Kuzey Deniz Rotası (Atlantik Okyanusu’ndan Pasifik Okyanusuna varan, Barents denizi ve Sibirya boyunca devam ederek Rus Uzak Doğu’suna ulaşan seyir güzergahı), ekonomik gelişmesini serbest ticaret ile hızla büyüten Çin tarafından ciddi önem arz etmektedir. Hint Denizi, Kızıldeniz, Süveyş Boğazı yerine ticaret yollarını 1000 mil kısaltan bu yol daha avantajlı bir yol sağlamaktadır. Joseph Spears, “China and the Arctic: The Awakening Dragon,” China Brief, Vol. 9, Issue 6, 18 March 2009,http://www.jamestown.org/programs/chinabrief/single/?tx_ttnews[tt_news]=34725&tx_ttnews[backPid]=25&cHash=1c22119d7c Dünya üzerinde hukuki ve siyasi statüsü tam netlik kazanmamış bölgelerden biri olması ve keşfedilen hidrokarbon kaynakları, bölgede yer alan devletlerin egemenlik hakları için yakın zamanda bölgede çatışmaların, daha da artmasına neden olacaktır. Kutup Bölgesi Güvenlik Problemleri Bkz. http://www.arcticsecurity.org/ Soğuk savaş sonrası, güvenlik gündeminin genişlemesiyle askeri tehditler dışında, ekonomik, siyasi, toplumsal ve çevresel faktörler de güvenlik sorunu haline gelmişlerdir. Çevre güvenliği, küresel dünyada, devlet güvenliğinin ötesinde bir dünya güvenliği meselesi haline gelmiştir. Günümüzdeki uluslararası sistemin çok kutuplu güç yapısı, bu güçleri oluşturan devletler arasında küresel rekabeti Rebecca Bluitt, “ Cold, Cold War : Putin Talks Though Over US Arctic Rivalry”, ABC NEWS, 5 December, 2013, http://abcnews.go.com/Blotter/cold-cold-war-putin-talks-tough-us-artic/story?id=21110178 daha da arttırmıştır. Rusya’yı uluslararası sistemde güçlü kılan, dünya genelindeki doğal gaz rezervi konusunda lider olması, satıştan elde ettiği gelirler ile ekonomisinin sürdürülebilirliğini sağlaması olmuştur. Dünya güç merkezinin Batı’dan Doğu’ya kaymasına neden olan Asya’nın ekonomik cazibesi ve bu alanın lider ülkesi Çin, ekonomisinin devamlılığı için enerji konusunda dünyadaki enerji alanlarına yönelik, kontrol oluşturma, para ile satın alma, o bölgelerde nüfusunu yaygınlaştırma stratejisini uygulamaktadır. ABD ise, Çin’in Asya bölgesinde, Rusya’nın Avrasya’dan Doğu Avrupa’ya etkinliğini engellemek için, ittifak ilişkilerini genişleterek, çevreleme politikasıyla sınırlandırmaya çalışmaktadır. ABD Kuzey Kutup bölgesinde, statükocu bir strateji izleyerek bölgenin enerji kaynaklarının çıkarılmaması Arctic Region Policy, National Security Presidential Directive, 12 January 2009, http://georgewbush-whitehouse.archives.gov/news/releases/2009/01/20090112-3.html, küresel ısınma etkilerinin azalıp Alaska bölgesinde buzulların yeniden oluşmasıyla “Kuzey Kutbu’ndaki Buzullar Büyüyor”, Radikal Gazetesi, 01.09.2014 http://www.radikal.com.tr/cevre/kuzey_kutbundaki_buzullar_buyuyor-1210300 insan faaliyetlerinin artmasını istememektedir. Bu bölgenin güvenliğinde Kanada’yı ön planda tutmayı tercih etmiştir. Kuzey Kutup Bölgesi’ de her üç gücün; ABD-Rusya-Çin rekabet ettiği alanlardan biridir. Scott G. Borgerson, “The Great Game Moves North,” Foreign Affairs, 25 March 2009. http://www.foreignaffairs.com/articles/64905/scott-g-borgerson/the-great-game-moves-north Esas mücadele ABD ve NATO üyesi olan ülkeler ile Rusya arasında gerçekleşmektedir. Bölgedeki enerji kaynakların sadece araştırma amaçlı olmasını, çıkarılarak, uluslararası enerji dağıtımına girmesini Amerika istememektedir. Rusya'nın bu görüşe yaklaşımı, Gazprom’un Peçora denizinde Prirazlomnoye buza dirençli ilk petrol platformunu kurarak, çıkarma işlemlerini gerçekleştirmesidir. 2020 yılına kadar yılda 6 milyon ton petrol sevkiyatı yapmayı planlamaktadır. Igar Gurbonov, “Kuzey Kutbu Jeopolitik Savaşların Yeni Mahalli mi?”, USGAM, 21.09.2012, http://www.usgam.com/tr/index.php?l=800&cid=1313&bolge=0; Sevkiyatı önlemek için Amerika küresel çevre güvenliğini ileri sürerek, Greenpeace gibi hükümet dışı sivil toplum örgütleri aracılığı ile uluslararası alanda kamuoyu yaratmaya çalışmaktadır. Petrol sondajının teknoloji ve alt yapı yetersizliği ile büyük buz kitlelerinin kopmasına ve büyük fırtınalar çıkarmasına neden olacağı, dünyanın dengesinin bozulacağı temel tezi, fosil yakıtlar sebebi ile ortaya çıkan küresel ısınmayı önlemeye çalışan gruplar tarafından da destek görmektedir. Rusya’nın Kutup Bölgesindeki enerji kaynaklarını, azalan Batı Sibirya’daki enerji kaynaklarına alternatif görmektedir. Ekonomik ambargo ile Rus ekonomisini zayıflatmaya çalışan, Avrupa’yı da yanına alan Amerika, her yeni sahip olduğu enerji kaynağı ile ekonomisinin sürdürülebilirliğini devam ettireceğini ve gücünü muhafaza edeceğini bildiğinden, petrol varil fiyatlarını “ Putin : ABD ve Suudi Arabistan Petrolde Anlaşmış Olabilir”, Taraf Gazetesi, 18 Ekim 2014, http://www.taraf.com.tr/haber-putin-abd-ve-suudi-arabistan-petrolde-anlasmis-olabilir-166211/ düşüren bir politika uygulamaya koymaya çalışırken, buradaki kaynakların dağıtımını da kesmeye çalışmaktadır. Amerikan ekonomik ambargosunu uygulamayan, Fransız petrol şirketi Total’ın başkanı Christophe de Margerie’nin uçağının Moskova’da düşmesi, Fransa-Rusya arasındaki ilişkileri geliştiren bir kişi olarak, ölümü üzerindeki şüpheleri arttırmıştır. “Total’in CEO’su Rusya’da Öldü.” Aljazeera Türk Dergisi, 21 Ekim 2014, http://www.aljazeera.com.tr/haber/totalin-ceosu-rusyada-oldu Gürcistan, Ukrayna krizleri sonrası, yeni bir Soğuk Savaş niteliğinde gerginliklerin, ABD ile Rusya arasında başlamasına neden olmuştur. Çin parasal satın alımlar ve ticari anlaşmalar ile bölgede nüfuz etkisini arttırmaya çalışmaktadır. ABD’nin direkt Çin’e karşı engelleyici bir tutum takınmazken, Kuzey Deniz rotasının, ticaret yolu olarak kalmasını sağlayarak, Rusya’nın askeri ve ekonomik gelişmesini engelleme amacı taşımaktadır. Çin’in Danimarka, İzlanda, Norveç ile ticaret anlaşmaları yapmıştır. Enerji kaynağı arama ve kaynak güvenliği sağlama konusunda bir politika izleyen Çin için, Afrika ve Ortadoğu’daki siyasi istikrarsızlıktan uzak bir alan olarak Kutup bölgesinin önemini arttırmaktadır. Tang Guoqiang, “Arctic Issues and Chinese Stance”, China Institute of International Studies, 4 Mart 2013. Basra Körfezi’nin ABD tarafından kapatılarak , deniz yolu ile gelen enerjinin Çin’e ulaşmasına engel olma kozunu, karadan boru hatları yaparak azaltmaya çalışmaktadır. Kuzey Kutup enerji kaynakları da bu açıdan da ciddi önem taşımaktadır. Danimarka ile ticari ilişkilerini geliştiren Çin, Güney Grönland’ta 2009 yılında metal ve minerallerin araştırılma hakkını elde etmiştir. Grönland’ın kalkınmasına yardımcı olan Çin yatırımları, Arktik Konsey’inde sürekli gözlemci statüsü elde etmesinde bu ülkenin desteğini sağlamıştır. Çin’in Kuzey Kutbu’na Yönelik Artan İlgisi”, Milli Güvenlik Kurulu Yayını, http://www.mgk.gov.tr/calismalar/calismalar/013_cinin_kuzey_kutbuna_yonelik_ilgisi.pdf, sf. 10; Joseph Chinyong Liow, “Arctic Summer Who Should Benefit From Global Warming”, Foreign Affairs, 21 June 2014, http://www.foreignaffairs.com/articles/141589/joseph-chinyong-liow/arctic-summer Rus petrol şirketi Rosneft ile Çin Ulusal petrol şirketi, Rusya’ya ait Kuzey Kutbu’ndaki üç offshore alanında ortak arama çalışmaları yapmaktadır. ABD, Avrasya ve Asya’da Çin ile Rusya’nın birbirine rakip ve Soğuk Savaş dönemindeki Mao-Stalin görüş ayrılığı gibi çatışmaya varacak bir gerginlik içerisinde olacakları öngörüsü, Şanghay İşbirliği Teşkilatı, BRICS gibi oluşumlarda ortak işbirliğine dayanmaları ile geçerliliğini yitirmiştir. Kutup Bölgesi’ndeki güvenlik problemleri devlet merkezli çatışmayı içermektedir. Denizin altında yer alan kaynaklar nedeniyle Kıta sahanlığı, egemenlik iddiaları, enerji kaynaklarına hakimiyet mücadelesi askeri sorunlara dönüşebilecek bir risk taşımaktadır. Michael Wallace ve Steven Staples, “Ridding The Arctic of Nuclear Weapons : A Task Long Overdue”, Canadian Pugwash Group, 2010. http://www.posse.gatech.edu/sites/posse.gatech.edu/files/Ban%20Nuclear%20Weapons%20from%20Arctic.pdf Özellikle Rusya’nın bölgede askeri gücünü arttırması ve nükleer silah kapasitesini daha da genişletmesi, bölgeyi kendi güvenliği ve ulusal çıkarı için en üst seviyede görmesi bu riski ortaya çıkarmaktadır. Rusya başkanı Putin, Kutup Bölgesini, “ stratejik öncelik” ilan etmiştir. “The Russian Dynamic in the Arctic : Strategic Positioning”, Second Line of Defense, http://www.sldinfo.com/the-russian-dynamic-in-the-arctic-strategic-positioning/ Rus Kuzey Filo’sunun Kuzey Kutup bölgesindeki üssü Severomorsk’ta yer almakta, nükleer güç füzeleri, torpido denizaltısı, füze taşıyan denizaltı savar uçağından oluşmaktadır. “ Rus Donanması Kuzey Filosu”, Rusya’nın Sesi Radyosu, 30 Temmuz 2013, http://turkish.ruvr.ru/photoalbum/118804921/?slide-1 Novosibirsk Adaları’ndaki 20 yıl önce kapatılmış Kutup askerî üssünü yeniden açmayı planlayarak, bölgeye 10 savaş gemisi ve dört nükleer buz kırıcısı göndermiştir. 2014 yılında patlak veren Ukrayna-Rusya krizi sırasında, ABD liderliğindeki NATO’nun Baltıklardaki yayılma ve tatbikatları sırasında Rusya, Kutup bölgesinde kalıcı bir deniz donanma üssü kuracağını açıklayarak, Beyaz Deniz’den fırlatılan 8 bin kilometre menzilli füze “Bulava” nükleer füze denemesi gerçekleştirmiştir. Füzenin menzili, NATO ve ABD’nin füze kalkanını etkisiz kıldığını ileri sürülmektedir. “Rus Donanmasına 40 Yeni Savaş Gemisi”, İnternethaber, 4 Ocak 2014, http://www.internethaber.com/rus-donanmasina-40-yeni-savas-gemisi-626633h.htm; Nerdun Hacıoğlu, “Rusya Nükleer Füze Fırlattı”, Hürriyet Gazetesi, 10 Eylül 2014, http://www.hurriyet.com.tr/dunya/27176845.asp; Norveç, Danimarka, Kanada, İzlanda NATO üyesi ve Amerikan müttefikidir. Üyelerinin bu bölgede olması, ittifakın bölgedeki gelişmeleri yakından takip etmesini gerektirmektedir. Norveç askeri kumanda merkezini ülkenin kuzeyine kaydırmıştır. Danimarka ve Kanada’da askeri faaliyetlerini arttırmaktadır. NATO Kuzey Kutbu’ndaki, Rusya toprakları yakınında nükleer başlıklı denizaltılar ile tatbikatlar yaparak, gerilim yaratmaktadır. Bölgenin güvenliğinde Kanada, sürekli “Nanook” askeri tatbikatları gerçekleştirmekte, Rusya’nın toprak iddialarına yönelik bir karşılık olarak görülmektedir. Alp Yüce Kavas, “Rusya’nın Arktik Politikası ve Türkiye”, BİLGESAM makale, 20 Ocak 2014, http://www.bilgesam.org/incele/78/-rusya%E2%80%99nin-arktik-politikasi-ve-turkiye/#.VEjavCKsVy0; Carolyn Grammling, “Cold Wars : Russia Claims Arctic Land”, Geotimes, August 2007, http://www.agiweb.org/geotimes//aug07/article.html?id=WebExtra080107.html Hak iddia etme 1909’da Kanada, 1924’te ABD, günümüzde ise Rusya’nın hak talepleri ön plandadır. Başta Kanada, sonra da Amerika ciddi tepkisini çeken bu bayrak olayına 2008 yılında Alaska’da 12 günlük askeri tatbikatla cevap vermiştir. Bölgede ülkeler arasındaki toprak talep uyuşmazlıkları Vytautas Sirijos Gira, “The Significance of The Arctic in Russia’s Foreign Policy : Why Arctic Policy Issues are of Topical Interest to The Baltic States”, European Dialogue, 25.08.2010, http://eurodialogue.eu/energy-security/The-significance-of-the-Arctic-in-Russia%E2%80%99s-foreign-policy-why-Arctic-policy-issues-are-of-topical-interest-to-the; Anup Shah, “ Dominance and Change in the Arctic”, Global Issues, 06 June, 2010, http://www.globalissues.org/article/740/dominance-in-the-arctic#Manycountriesindisputeovertheregion; Hidrokarbon zengini olan Beaufort denizi toprak sınırları, ABD ile Kanada arasında Barent Denizi’ndeki Bear adası’nın kıta sahanlığı dünyanın gaz rezervleri açısından en zengin alanlarından biridir. Norveç buranın kendisine ait olduğunu iddia ederek, Rusya’ya karşı çıkmaktadır. Kuzey Batı koridoru açısından stratejik öneme sahip Hans Adaları, ABD ile Kanada arasında Rusya ile ABD, Bering Denizi sınırları Rusya’nın Kuzey kıyıları açığında bulunan Lomonosov denizaltı tepeleri, Rusya, Danimarka ve Kanada arasında. Bu tepeler Grönland’a bağlı çıkarsa kazanan Danimarka olacaktır. 2007 yılında Rusya, kendilerine ait bir denizaltının Lomonosov bölgesinde sembolik bayrak dikerek, kendi kara parçasının doğal uzantısı olduğu iddiasını gerçekleştirmiştir. Nicholas Breyfogle ve Jeffrey Dunifon, “Russia and Race For The Arctic”, Origins, Vol 5, Issue 11, August 2012, http://origins.osu.edu/article/russia-and-race-arctic Bölgedeki sorunların barışçıl şekilde düzenlenmesi için, Arktik Konseyi 1996’da Ottawa Bildirgesi’yle kurulmuş ve ABD, Rusya, Kanada, Danimarka, Norveç, İsveç, Finlandiya ve İzlanda üye devletlerinden oluşmaktadır. Bu ülkeler arasında konsey uyuşmazlıkları çözmek için hükümetler arası bir forum şeklindedir. Gözlemci statüsündeki ülkelerin kıyısı bulunmamaktadır. Özellikle Çin gözlemci ülke olmak için yoğun bir çaba göstererek 2013 yılında, “ daimi gözlemci üye” statüsü elde etmiştir. Çin’in Kuzey Kutbu’na Yönelik Artan İlgisi”, Milli Güvenlik Kurulu Yayını, http://www.mgk.gov.tr/calismalar/calismalar/013_cinin_kuzey_kutbuna_yonelik_ilgisi.pdf, sf.8 Diğer daimi gözlemci üyeler, İtalya, Japonya, Güney Kore, Hindistan ve Singapur’dur. Ortaya çıkan anlaşmazlıkları çözümlemek için esas alınan 1982 tarihli Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku’dur. Deniz hukuku çerçevesinde, her ülke 12 mil karasularına sahip olmakta, 200 mil sınır içerisinde balıkçılık ve hammadde arayışına izin vermektedir. Ancak sözleşmenin 76.maddesi, herhangi bir devlet kara topraklarının, denizin altında da devam ettiğini bilimsel olarak kanıtlayabilirse, 200 mil sınırını geçebilmektedir. Danimarka, Rusya ve Kanada bu konuda başvuruda bulunmuştur. Başvurular kabul edilirse, Kuzey Kutup dairesinde ortada yer alan küçük bir alan tüm dünyaya açık olup, geri kalan yerler, başvuran ülkelerin Münhasır Ekonomik Bölgeleri olacaktır. Ancak ABD’nin bu sözleşmeyi imzalamamıştır. İmzalanması yönünde çaba göstermektedir. En azından çatışmaları çözümleyebilecek, çok taraflı işbirliğini sağlayacak, referans hukuk ilkelerinin olması önemlidir. Sonuç Küresel uluslararası sistemde, çok kutuplu bir yapı savaşa varabilecek çatışma riskinin en yüksek olduğu sistem tipidir. Yeni dünya düzensizliği içerisinde, güçlerini daha da arttırmaya çalışarak bir revizyon talebinde bulunan Rusya ve Çin’e karşı, güçlü konumunu muhafaza etmeye ABD çalışmaktadır. Üç devletin de dünyanın farklı bölgelerinde küresel rekabetlerinin yeni bir alanı Kuzey Kutup bölgesidir. Rusya, Arktik bölgesinde 2020’ye Kataryna Zysk,” The Fundamentals of State Policy of The Russian Federation in the Arctic up to 2020 and Beyond”, http://www.geopoliticsnorth.org/index.php?option=com_content&view=article&id=84:arctic-strategy-documents&catid=52&showall=&limitstart=2 kadar olacak bir stratejiyi kamuoyuna açıklamıştır. Keşfedilmemiş enerji kaynakları ve yeni açılan deniz yolu, Çin’de bölgede varlığını görünür kılmıştır. ABD ise NATO’ya yeni ülkeler kabul edilmesini sağlayarak, Rusya’nın daha dar alana sıkışmasını, nüfuz alanını daraltmayı hedeflemektedir. Bölgede sivil nüfusun az olması, Rusya ile ABD arasında ciddi gölge güç savaşı, bu bölgede de yeni bir silahlı çatışmanın ortaya çıkmasına imkan tanımaktadır. Rusya ile ABD ve NATO arasında gerçekleşebilecek olası bir çatışma, Ukrayna’nın rövanşının bu bölgede alınabileceği sinyalini vermektedir. “Putin’den Savaş Emri”, Yeni Şafak Gazetesi, 11 Eylül 2014, http://www.yenisafak.com.tr/dunya/putinden-savas-emri-684300 Bu çatışma çıkma nedeni olarak da, deniz alanlarında yer alan enerji kaynakları temel bir neden teşkil edebilir. Bu durumun iyi ve kötü senaryo olarak iki yönü vardır. Yeniden buzlanmanın başlaması, küresel ısınma ile insanların erişimine açık bölgenin yeniden kapanmasına ve özellikle buz üzerinde petrol istasyonu bulunan Rusya’nın yoğun hava koşulları nedeniyle üretimini durdurmasına neden olabilecektir. Yoğun buzul etkisi, ortaya çıkan yeni yol ve petrol sondajlarına maliyetinin artması bölgeye olan yoğun talebi azaltarak bir savaşa varacak çatışma riskini de önleyebilir. Bu iyi bir senaryo olarak görülebilir. Tam aksi yönde artık hiç buzulun kalmaması, alanı insan faaliyetlerine daha da yoğun açarak, hem askeri karşılaşma olasılığını güçlendirip bir savaş riskini taşıyacaktır. Küresel ısınma sürecinin yarattığı yeni koşullardan dolayı, bölgede kıyısı olmayan birçok ülke bu bölgedeki gelişmeleri yakından takip etmektedir. Kaynakça Anup Shah, “ Dominance and Change in the Arctic”, Global Issues, 06 June, 2010, http://www.globalissues.org/article/740/dominance-in-the arctic#Manycountriesindisputeovertheregion www.arcticsecurity.org/ “ Arctic Opening Insecurity and Opportunity”, Adelphi Series, 19 December 2013, sf.5-7; Bkz. “Physical/ Geographical Characteristics of The Arctic”, AMAP Arctic Region 1998 Assessment report, file:///C:/Users/user/Downloads/AAR-Ch02.pdf%20(2).pdf, Arctic Region Policy, National Security Presidential Directive, 12 January 2009, http://georgewbush-whitehouse.archives.gov/news/releases/2009/01/20090112-3.html Carolyn Grammling, “Cold Wars : Russia Claims Arctic Land”, Geotimes, August 2007, http://www.agiweb.org/geotimes//aug07/article.html?id=WebExtra080107.html “Circum-Arctic Resource Appraisal: Estimates of Undiscovered Oil and Gas North of the Arctic Circle,” USGS Fact Sheet 2008-3049, (2008) "90 Billion Barrels of Oil and 1,670 Trillion Cubic Feet of Natural Gas Assessed in the Arctic", http://www.usgs.gov/newsroom/article.asp?ID=1980#.VEjtACKsVy0, 23.07.2008 “Çin’in Kuzey Kutbu’na Yönelik Artan İlgisi”, Milli Güvenlik Kurulu Yayını, http://www.mgk.gov.tr/calismalar/calismalar/013_cinin_kuzey_kutbuna_yonelik_ilgisi.pdf Erkan, Yunus, “ Küresel Anlaşmazlıklarda Yeni Sorun Arktika Bölgesi” www.academia.edu.; Gurbonov, Igar “Kuzey Kutbu Jeopolitik Savaşların Yeni Mahalli mi?”, USGAM, 21.09.2012, http://www.usgam.com/tr/index.php?l=800&cid=1313&bolge=0; Gurbonov, Igar “Kuzey Kutbu Jeopolitik Savaşların Yeni Mahalli mi?”, USGAM, 21.09.2012, http://www.usgam.com/tr/index.php?l=800&cid=1313&bolge=0 Kataryna Zysk,” The Fundamentals of State Policy of The Russian Federation in the Arctic up to 2020 and Beyond”, http://www.geopoliticsnorth.org/index.php?option=com_content&view=article&id=84:arctic-strategy-documents&catid=52&showall=&limitstart=2 Kavas, Alp Yüce, “Rusya’nın Arktik Politikası ve Türkiye”, BİLGESAM makale, 20 Ocak 2014, http://www.bilgesam.org/incele/78/-rusya%E2%80%99nin-arktik-politikasi-ve-turkiye/#.VEjavCKsVy0; Köni, Hasan, “ Kuzey Kutbu Stratejisi”, 21.yy Türkiye Dergisi, Şubat 2014, sf.24-25; “Kuzey Kutbu’ndaki Buzullar Büyüyor”, Radikal Gazetesi, 01.09.2014 http://www.radikal.com.tr/cevre/kuzey_kutbundaki_buzullar_buyuyor-1210300 Joseph Spears, “China and the Arctic: The Awakening Dragon,” China Brief, Vol. 9, Issue 6, 18 March2009, http://www.jamestown.org/programs/chinabrief/single/?tx_ttnews[tt_news]=34725&tx_ttnews[backPid]=25&cHash=1c22119d7c Mark Nuttall ve Terry V. Callaghan, Arctic, Environment, People, Policy , Harwood Academic Pub, 2000, sf.1-143; Michael Wallace ve Steven Staples, “Ridding The Arctic of Nuclear Weapons : A Task Long Overdue”, Canadian Pugwash Group, 2010 Nerdun Hacıoğlu, “Rusya Nükleer Füze Fırlattı”, Hürriyet Gazetesi, 10 Eylül 2014, http://www.hurriyet.com.tr/dunya/27176845.asp Nicholas Breyfogle ve Jeffrey Dunifon, “Russia and Race For The Arctic”, Origins, Vol 5, Issue 11, August 2012, http://origins.osu.edu/article/russia-and-race-arctic Peter F. Johnson, “Arctic Energy Resources and Global Energy Security”, Journal of Military and Strategic Studies, Vol 12, Issue 2, Winter 2010. http://oceans.mit.edu/wp-content/uploads/arctic_energy_security.pdf “ Putin : ABD ve Suudi Arabistan Petrolde Anlaşmış Olabilir”, Taraf Gazetesi, 18 Ekim 2014, http://www.taraf.com.tr/haber-putin-abd-ve-suudi-arabistan-petrolde-anlasmis-olabilir-166211/ “Putin’den Savaş Emri”, Yeni Şafak Gazetesi, 11 Eylül 2014, http://www.yenisafak.com.tr/dunya/putinden-savas-emri-684300 Rebecca Bluitt, “ Cold, Cold War : Putin Talks Though Over US Arctic Rivalry”, ABC NEWS, 5 December, 2013, http://abcnews.go.com/Blotter/cold-cold-war-putin-talks-tough-us-artic/story?id=21110178 “The Russian Dynamic in the Arctic : Strategic Positioning”, Second Line of Defense, http://www.sldinfo.com/the-russian-dynamic-in-the-arctic-strategic-positioning/ “Rus Donanmasına 40 Yeni Savaş Gemisi”, İnternet haber, 4 Ocak 2014, http://www.internethaber.com/rus-donanmasina-40-yeni-savas-gemisi-626633h.htm “ Rus Donanması Kuzey Filosu”, Rusya’nın Sesi Radyosu, 30 Temmuz 2013, http://turkish.ruvr.ru/photoalbum/118804921/?slide-1 Scott G. Borgerson, “The Great Game Moves North,” Foreign Affairs, 25 March 2009. http://www.foreignaffairs.com/articles/64905/scott-g-borgerson/the-great-game-moves-north Tang Guoqiang, “Arctic Issues and Chinese Stance”, China Institute of International Studies, 4 Mart 2013. “Total’in CEO’su Rusya’da Öldü.” Aljazeera Türk Dergisi, 21 Ekim 2014, http://www.aljazeera.com.tr/haber/totalin-ceosu-rusyada-oldu Vytautas Sirijos Gira, “The Significance of The Arctic in Russia’s Foreign Policy : Why Arctic Policy Issues are of Topical Interest to The Baltic States”, European Dialogue, 25.08.2010, http://eurodialogue.eu/energy-security/The-significance-of-the-Arctic-in-Russia%E2%80%99s-foreign-policy-why-Arctic-policy-issues-are-of-topical-interest-to-the Yılmaz Nihal ve Çiftçi, Ali. “ Arktika Bölgesi’nin Siyasal Önemi ve Siyasal ve Hukuksal Statüsünün Karşılaştırmalı Değerlendirilmesi, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, sayı 31, 2013 Güz, sf 1-16 http://oaji.net/articles/692-1396261550.pdf;