Seferoğlu, S. S. ve Akbıyık, C. (2005). İlköğretim öğretmenlerinin bilgisayara yönelik öz-yeterlik algıları
üzerine bir çalışma. Eğitim Araştırmaları-Eurasian Journal of Educational Research,19, s. 89-101.
İlköğretim Öğretmenlerinin Bilgisayara Yönelik
Öz-Yeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma
A Study on Primary School Teachers’ Perceived Computer Self-Efficacy
Dr. S. Sadi SEFEROĞLU
Cenk AKBIYIK
Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi
Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü
06532 Beytepe-Ankara
Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü
Eğitim Teknolojisi Bilim Dalı
06590 Cebeci-Ankara
ÖZ
Bu çalışmada Elmadağ ilçesi ilköğretim öğretmenlerinin bilgisayar öz-yeterlik
algıları incelenmiş ve bilgisayar öz-yeterlik algılarının branş, mesleki kıdem,
bilgisayar kullanımı ve kullanılan programlar gibi değişkenlere göre farklılık
gösterip göstermediği araştırılmıştır. Çalışma grubu 4 ilköğretim okulunda görev
yapan 51 öğretmenden oluşmaktadır. Araştırmada, veri toplama aracı olarak
araştırmacılar tarafından geliştirilen bir anket ve Aşkar ile Umay (2001)
tarafından geliştirilen “Bilgisayar Öz-yeterlik Algısı” ölçeği kullanılmıştır.
Çalışmada, öğretmenlerin öz-yeterlik algılarının orta düzeyde olduğu
anlaşılmıştır. Bulgulara göre öz-yeterlik algısı düşük olan öğretmenler bilgisayar
kullanmayı büyük bir çoğunlukla okullarında sunulan bir kurs aracılığıyla
öğrenirken öz-yeterlik algısı yüksek olan öğretmenler bilgisayar kullanmayı
çoğunlukla deneme-yanılma yoluyla öğrenmişlerdir. Bu sonuçlara bakılarak
bilgisayarın etkili bir şekilde kullanımını sağlamak amacıyla öğretmenler için
uygun ortamların yaratılması gerektiği söylenebilir.
Anahtar sözcükler: Bilgi teknolojileri, bilgisayar kullanımı, öğretmenler, özyeterlik algısı.
ABSTRACT
The aim of this study was to examine the perceptions of primary school teachers
in Elmadağ regarding their self-efficacy in relation to computer use, their field of
study, their seniority, and the computer programs they use. The study group
consisted of 51 teachers from 4 primary schools in Elmadağ. Data collection was
done through a survey questionnaire and the “Computer Self Efficacy” scale
developed by Aşkar and Umay (2001). The results indicate that teachers’ level of
computer self efficacy is average. Teachers with high-level self efficacy learn to
use computers mostly through trial and error. It can be concluded that for
effective use of computers it is essential that necessary conditions are provided.
Key Words: Computer usage, self-efficacy, teachers, use of information
technologies.
GİRİŞ
Bilgi teknolojileri alanında gerçekleşen yenilikler sayesinde günümüz toplumlarında
bilgi çok hızlı bir şekilde çoğalmaktadır. Bilgi hızla çoğaldıkça teknolojilerdeki gelişmeler
de hızlanmakta ve sürekli olarak yaşanan gelişmeler birçok insanın yaşamını etkilemektedir.
Yaygın kullanıma sunulan bilişim teknolojileri sayesinde
İlköğretim Öğretmenlerinin Bilgisayara Yönelik Öz-Yeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma / Sayfa: 90
bilgiye erişim de giderek daha kolay olmaktadır. Bu gelişmelerin bir sonucu olarak günümüz
toplumları sürekli olarak bilgisini yenileyebilen, değişime ayak uydurabilen, gelişmeleri
takip edebilen, bilinçli bilgi tüketicisi olmanın yanı sıra bilgi üretebilen bireylere gereksinim
duymaktadır. Bilgi kaynaklarının arttığı, çeşitlendiği günümüzde artık okur yazarlık temel
bilgisayar kullanımı becerilerini de kapsamaktadır (Yenice, Sümer, Oktaylar ve Erbil, 2003).
Öte yandan bilgisayarın öğrenme-öğretme süreçlerindeki etkisi giderek artmaktadır. Okullar
bilgisayar teknolojilerinden yararlanma çabası içinde değişik uygulamalar yürütmektedirler.
Toplumun gereksinim duyduğu insan profiline uygun bireyler yetiştirme
sorumluluğunu üstlenmiş olan eğitim kurumlarından beklenen ise bilgiye ulaşma ve onu
etkili bir şekilde kullanma becerileriyle donatılmış, teknolojiyi kullanabilen bireyler
yetiştirmeleridir. Bu durum, öğrencilerin olduğu kadar onları yönlendirme sorumluluğu
üstlenen öğretmenlerin de söz konusu becerilerle donatılması gerektiğine işaret etmektedir.
(Akkoyunlu ve Kurbanoğlu. 2003). Diğer bir deyişle bilgisayarların bir öğretim aracı olarak
kullanılabilmesinde, öğretmenlerin bu konuda sahip oldukları nitelikler çok önemlidir.
Bilgisayarların eğitimde etkili bir şekilde kullanılmasını sağlamanın yollarından birisi
bu konuda çeşitli standartların geliştirilmesidir. Uluslar arası Teknoloji Eğitimi Derneği
(International Society for Technology Education - ISTE) (2000) tarafından geliştirilen
öğretmen standartları, “teknoloji okuryazarı olma, derslerinde teknolojiyi kullanabilme,
öğrencilerini teknolojiyi kullanmaya yöneltebilme, öğrenme çevresini öğrencilerin
teknolojiyi kullanabilecekleri biçimde düzenleyebilme ve meslektaşları ile İnternet
üzerinden iş birliği yapabilme” olarak belirlenmiştir.
Geer, White ve Barr (1998) bilgisayarları etkin biçimde kullanabilmek için bireylerin
kendilerini yetkin ve güvenli hissetmeleri gerektiğini vurgulamıştır. Eğer bireyler kendilerini
yetkin hissetmezlerse bilgisayarları verimli bir biçimde veya hiç kullanamazlar. Bu nedenle
bilgiye ulaşmada etkili olan bilgi ve iletişim teknolojilerinin etkili olarak kullanılabilmesi
için bu teknolojileri kullanacak bireylerin bunları kullanmada kendilerini yeterli ve güvenli
hissetmeleri gerekir (Kurbanoğlu ve Akkoyunlu, 2002).
Öz-yeterlik Nedir?
Öz-yeterlik, Sosyal Bilişsel Kuramın önemli değişkenlerinden biridir. Sosyal Bilişsel
Kuramcılara göre bireyin öz-yeterlik algısı bireylerin yaptıkları seçimleri, bir işi başarmada
harcadıkları çabayı ve yaşadıkları endişe derecesini güçlü biçimde etkilemektedir. (Aşkar ve
Işıksal, 2003). Öz-yeterlik konusundaki yoğun çalışmalarıyla bilinen Bandura (1997), özyeterlik algısını bireyin, belli bir performansı göstermek için gerekli etkinlikleri organize
edip, yerine getirme kapasitesi hakkında kendine ilişkin yargısı olarak tanımlamaktadır.
Sosyal psikoloji alanında geliştirilmiş bir kavram olan öz-yeterliğin pek çok alana
uyarlandığı ve farklı disiplinlerde kullanıldığı görülmektedir. Örneğin Compeau ve Higgins
(1995) tarafından “bireyin bilgisayar kullanma becerilerine ilişkin yargısı” olarak
tanımlanan bilgisayar öz-yeterlik algısı da öz-yeterlik kavramının uyarlamalarından biridir.
İlköğretim Öğretmenlerinin Bilgisayara Yönelik Öz-Yeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma / Sayfa: 91
Bilgisayar öz-yeterlik algısı üzerinde yapılan çalışmalar, bilgisayar öz-yeterlik algısı
yüksek olan bireylerin bilgisayara ilişkin etkinliklere katılmada daha istekli olduklarını ve
bu tür çalışmalardan beklentilerinin daha yüksek olduğunu göstermektedir. Ayrıca, bu
bireyler bilgisayar konusunda her hangi bir güçlükle karşılaştıklarında söz konusu güçlüğün
üstesinde daha kolay gelebilmektedirler(Usluel ve Seferoğlu, 2003). Albion (1999)
bilgisayar öz-yeterlik algısının öğretmenlerin sınıfta bilgisayar kullanımlarını etkileyen
önemli bir yapı olduğunu belirtmektedir. Bu konuda yapılan uluslararası çalışmalar özyeterlik algısının evrensel nitelikte bir yapı olduğunu ortaya koymaktadır (Schwarzer,
Bässler, Kwiatek ve Schröder, 1997). Öz-yeterlik algısı eğitimde üzerinde durulması
gereken önemli özelliklerden biri olarak karşımıza çıkmaktadır (Aşkar ve Işınsal, 2003).
Problem
Bu çalışmada ilköğretim öğretmenlerinin bilgisayar kullanma durumları, bilgisayar özyeterlik algıları ve bilgisayar kullanma durumları ile bilgisayar öz-yeterlik algıları arasındaki
ilişkiler belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışma çerçevesinde aşağıdaki sorulara yanıt aranmıştır:
•
İlköğretim öğretmenlerinin bilgisayar kullanmayı öğrenme yolları ve bilgisayar
kullanım sıklığı nasıldır?
•
İlköğretim öğretmenlerin bilgisayar öz-yeterlik algısı nasıldır?
•
İlköğretim öğretmenlerin bilgisayar öz-yeterlik algıları çeşitli değişkenlere göre
farklılık göstermekte midir?
o
Sınıf ve branş öğretmenlerinin bilgisayar öz-yeterlik algıları farklılık
göstermekte midir?
o
Kadın ve erkek öğretmenlerinin bilgisayar öz-yeterlik algıları farklılık
göstermekte midir?
o
Öz-yeterlik algısı bilgisayar kullanımını öğrenme yoluna göre nasıl
değişmektedir?
o
Öz-yeterlik algısı bilgisayar kullanımı sıklığına göre nasıl değişmektedir?
YÖNTEM
Bu çalışma, ilköğretim öğretmenlerinin bilgisayar öz-yeterlik algılarını ve bu algıların
öğretmenlerin değişik özelliklerine göre değişim göstermesini ortaya koymaya yönelik
betimsel bir çalışmadır. Çalışmayla ilgili uygulamalar 2004-2005 öğretim yılı 1. döneminin
başlarında (Ekim 2004) yapılmıştır.
İlköğretim Öğretmenlerinin Bilgisayara Yönelik Öz-Yeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma / Sayfa: 92
Çalışma Grubu
Çalışma grubu Ankara’nın Elmadağ ilçesinde görev yapan ilköğretim öğretmenleridir.
Elmadağ, Ankara’ya yakın sayılabilecek bir yerleşim yeridir. Bu nedenle buradaki okullar
hem büyük şehir okulu hem de küçük kasaba okulu özelliklerini içinde barındıran özelliklere
sahip okullardır. Bu durumun okullarda çalışan öğretmenlerin dağılımına da yansıyacağı
düşünülmüştür. Ayrıca araştırmacılar açısından bu okullara erişimin kolay olması anketlerin
sağlıklı bir şekilde dağıtılmasını ve toplanmasını kolaylaştırmıştır. Seçkisiz örneklem
yöntemiyle (random sampling) belirlenen 4 ilköğretim okulunun öğretmenlerine ulaşılmıştır.
Bu okullarda bulunan 79 öğretmene yollanan anket 53 tanesinden geri gelmiş ve geri gelen
bu anketlerden kullanılabilir durumdaki 51 tanesi analizlere dâhil edilmiştir. Kullanılabilir
anketler göz önünde bulundurulduğunda anketlerin geri dönüş oranı %64.5 olmaktadır.
Veri Toplama Aracı
Araştırmada, veri toplama aracı olarak; ilköğretim öğretmenlerinin kişisel bilgileri,
bilgisayarı kullanmayı nasıl öğrendikleri ve kullanım sıklıklarına ilişkin araştırmacılar
tarafından geliştirilmiş bir anket ve Aşkar ve Umay (2001) tarafından geliştirilen “Bilgisayar
Öz-yeterlik Algısı” ölçeği kullanılmıştır. “Hiçbir zaman, ara sıra, bazen, çoğunlukla, her
zaman” şeklinde 5’li Likert tipine uygun olarak hazırlanan ölçeğin güvenirlik katsayısı
0.70’dir.
Verilerin Çözümlenmesi
Verilerin çözümlenmesinde, yüzde, frekans, aritmetik ortalama ve bağımsız
örneklemler için t-testi ve Pearson momentler çarpımı kullanılmıştır.
BULGULAR
Çalışma grubunun demografik özellikleri olarak cinsiyet ve yaş dağılımlarına
bakıldığında katılımcıların yarıdan fazlasının (% 59) bayan ve büyük bir çoğunluğun 35
yaşın altında (% 75) olduğu dikkati çekmektedir.
Katılımcıların “bilgisayara erişim durumu” ile ilgili soruya verdikleri yanıtların
dağılımına bakıldığında, öğretmenlerin %62.75’inin evinde bir bilgisayar olduğu
anlaşılmaktadır (Tablo 1). Okulda ortak bilgisayar kullanımına sahip öğretmenlerin oranı ise
%21.57’dir. Öte yandan öğretmenlerden %9,8‘inin bilgisayara erişim olanağı
bulunmamaktadır.
Tablo 1. İlköğretim öğretmenlerinin bilgisayara erişim durumları
Evde kendime ait bilgisayarım var
n
%
32
62,75
Okulda benim kullanımıma ait bir bilgisayar var
4
7,84
Okulda diğer meslektaşlarımla paylaştığımız bir bilgisayar var
11
21,57
Bulunduğum ortamlarda erişimime açık bir bilgisayar bulunmamaktadır
5
9,80
Diğer
1
1,96
TOPLAM
53
Not: Katılımcılar bu soruya birden fazla yanıt verebildikleri için toplam yanıt sayısı 51 olan toplam anket
sayısından fazladır.
İlköğretim Öğretmenlerinin Bilgisayara Yönelik Öz-Yeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma / Sayfa: 93
Diğer bulgular araştırma probleminde verilen sorulardaki sıra izlenerek aşağıda
verilmektedir.
İlköğretim öğretmenlerinin bilgisayar kullanma durumları
Bilgisayar kullanmayı öğrenme yolları
Öğretmenlerin “bilgisayar kullanmayı nasıl öğrendiniz?” sorusuna verdikleri yanıtlar
yüzde ve frekans olarak Tablo 2’de verilmiştir. Tabloda görüldüğü gibi öğretmenler
bilgisayar kullanmayı, okullarında sunulan kursa (%31), bakanlığın düzenlemiş olduğu
kursa (%14) veya özel bir kursa (%12) katılarak veya öğrencilikte alınan derslerde (%16)
öğrendiklerini belirtmektedirler. Burada formal veya informal yollarla bilgisayar kullanmayı
öğrenme şeklinde bir gruplama yapıldığında öğretmenlerin %73 gibi büyük çoğunluğunun
(%31, %16, %14 ve %12) formal yollarla, %26’sının ise (%16, %8 ve %2) informal yollarla
bilgisayar kullanmayı öğrendikleri sonucu çıkarılabilir. Katılımcıların %16’sının “bilgisayar
kullanmayı öğrendiğimi söyleyemem” şeklinde görüş bildirmesi ise, oran küçük bir oran
olduğu halde düşündürücüdür.
Tablo 2. İlköğretim öğretmenlerinin bilgisayar kullanmayı öğrenme yolları
f
%
Çalıştığım okulda sunulan bir kursa katıldım
16
31
Tamamen deneme-yanılma yoluyla kendi kendime öğrendim
8
16
Öğrenciliğimde aldığım derslerde öğrendim
8
16
Bakanlığın düzenlediği bilgisayar kursuna katıldım
7
14
Özel bilgisayar kursuna katıldım
6
12
Çevremdeki arkadaşlarımdan öğrendim
4
8
Kitaplara başvurarak kendi kendime öğrendim
1
2
Bilgisayar kullanmayı öğrendiğimi söyleyemem
8
16
Bilgisayar kullanım sıklığı
İlköğretim öğretmenlerinin bilgisayar kullanım sıklığıyla ilgili sorular yöneltilirken
“hiçbir zaman, nadiren, orta sıklıkta, sık sık ve her zaman” seçeneklerini içeren 5’li bir ölçek
kullanılmıştır. Bilgisayar kullanım sıklığı ortalamalarının sunulduğu Tablo 3’de görüldüğü
gibi öğretmenlerin bilgisayar kullanma sıklığı ortalaması 1.9’dur. Bu değer hiçbir zaman ve
nadiren seçenekleri arasına denk gelmektedir. Öğretmenler bilgisayarları en çok e-posta
iletişimi, webde tarama ve ders notları hazırlama amacıyla kullanmaktadırlar (2.3, 2.2 ve
2.2). Yanıtların dağılımından ayrıca öğretmenlerin web tasarımıyla hiç ilgilenmedikleri de
anlaşılmaktadır (1.2). Bilgisayarlar, derste konuyu sunma amaçlı olarak oldukça az
kullanılmaktadır (1.4). Bu durum öğrenme-öğretme ortamlarında yeterli ve uygun donanım
ve yazılımın bulunmayışından kaynaklanıyor olabilir. Bu tablo ilköğretim öğretmenlerinin
hangi tür programları kullandıkları ve buna bağlı olarak da hangi konularda desteğe ihtiyaç
duyabilecekleri konusunda bir fikir de vermektedir.
İlköğretim Öğretmenlerinin Bilgisayara Yönelik Öz-Yeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma / Sayfa: 94
Tablo 3. İlköğretim öğretmenlerinin bilgisayar kullanım sıklığı
X
S
e-Posta iletilerimi okuma/ileti yollama
2.3
1.57
World Wide Web’de (WWW) arama/tarama
2.2
1.58
Ders notlarını hazırlama (Ör. MS Word, MS PowerPoint)
2.2
1.29
Ölçme/Değerlendirme (Ör. MS Excel)
1.9
1.22
1.17
Araştırma-İstatistik (Ör. MS Excel, SPSS, SAS)
1.9
Basılı materyal üretme amacıyla masaüstü yayıncılık (Ör. Page Maker)
1.8
1.14
Yönetsel amaçlarla (Ör. okulun yazışma işleri için.)
1.9
1.37
Derste konuyu sunma (Ör. MS PowerPoint)
1.4
0.90
Web sayfası yaratma (Ör. MS FrontPage)
1.2
0.75
Genel
1.9
İlköğretim öğretmenlerinin bilgisayar öz-yeterlik algıları
İlköğretim öğretmenlerinin bilgisayar öz-yeterlik algısı ölçeğine verdikleri yanıtlara
göre madde ortalamaları Tablo 4’te, öz-yeterlik algısına ilişkin betimsel istatistikler da Tablo
5’te verilmiştir.
Tablo 4. İlköğretim öğretmenlerinin bilgisayar öz-yeterlik algı ortalamaları
X
S
3. Yeterince uğraşırsam bilgisayarla ilgili sorunları çözebilirim.
3.6
0.92
5. Bilgisayarda her türlü yazıyı yazmak benim için basittir.
3.1
1.21
16. Bilgisayarda ani bir sorunla karşılaştığımda telaşa kapılırım.
2.9
1.17
10. Bilgisayarda çalışırken sorun çıktığında anlık çözümler bana yetiyor.
2.8
0.77
4. Bilgisayarda yeni bir durumla karşılaştığımda ne yapacağımı bilirim.
2.6
0.90
9. Bilgisayarlar beni olmadık bir yerde, ortada bırakıveriyor.
2.5
0.95
11. Bilgisayar terimlerine ve kavramlarına hakim olduğuma inanırım.
2.5
1.08
14. Bilgisayar içinde dolaşıp yeni keşifler yaparım.
2.5
1.18
1. Bilgisayar kullanmaya karşı özel bir yeteneğim olduğuna inanırım.
2.5
1.08
2. Bilgisayar konusunda yetenekliyim.
2.4
1.06
15. Bilgisayarı etkin olarak kullanabildiğimi düşünüyorum.
2.4
1.01
6. Bilgisayar kullanırken yanlış bir şey yapacağım /tuşa basacağım korkusunu
taşıyorum.
2.3
1.24
8. Bilgisayarda çalışırken sinirli oluyorum.
2.2
1.13
7. Bilgisayara tam olarak hakim olmanın benim için imkansız olduğuna
inanmışımdır.
2.1
1.08
12. Bilgisayarı neredeyse bir parçammış gibi düşünürüm.
2.0
1.11
17. Bilgisayarda geçirdiğim zamanların büyük bölümü kayıp sayılır.
1.9
0.70
13. Günümü/zamanımı planlarken bilgisayar kullanırım.
1.8
0.92
İlköğretim Öğretmenlerinin Bilgisayara Yönelik Öz-Yeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma / Sayfa: 95
Tablo 5. İlköğretim öğretmenlerinin bilgisayar öz-yeterlik algıları (Betimsel
İstatistikler)
En Düşük
En Yüksek
N
X
S
1.82
4.12
51
2.97
.2
Tablo 5’ten de anlaşıldığı gibi ilköğretim öğretmenlerinin bilgisayar öz-yeterlik algı
ortalaması 2.97’dir. Bu değer ölçekte “bazen” seçeneğine yakın bulunmaktadır. Bu sonuca
göre ilköğretim öğretmenlerinin bilgisayar öz-yeterlik algılarının orta düzeyde olduğu
söylenebilir.
İlköğretim öğretmenlerinin bilgisayar öz-yeterlik algılarının çeşitli değişkenlere
göre karşılaştırılması
Öğretmenlerin bilgisayar öz-yeterlik algılarının çeşitli değişkenlere göre farklılaşıp
farklılaşmadığı 4 değişken ele alınarak incelenmiş ve problem durumu buna göre
biçimlendirilmiştir. Bu arada bulguları anlamlandırmak amacıyla çeşitli diğer değişkenler de
incelenmiş ancak bu incelemelerde istatistiksel olarak anlamlı bir sonuca ulaşılamamıştır.
Örneğin yaş değişkenine bakıldığında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Bunun nedeni de
öğretmenlerin yaşlarının birbirine yakın ve ayrıca büyük bir çoğunluğun 35 yaşın altında
olması olabilir.
Öz-yeterlik algılarında öğretmen türüne göre değişmeler
Sınıf ve branş öğretmenlerinin bilgisayar öz-yeterlik algılarıyla ilgili betimsel
istatistikler ve t-testi sonuçları Tablo 6‘da verilmiştir. Burada görüldüğü gibi sınıf ve branş
öğretmenlerinin bilgisayar öz-yeterlik algıları arasında çok az farklılık bulunmaktadır. Bu
fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır [t(49) =.020, p<.05].
Tablo 6. İlköğretim öğretmenlerinin öz-yeterlik algıları ve branşlarının dağılımı
N
X
S
Sınıf Öğretmenleri
29
2.97
.59
Branş Öğretmenleri
22
2.96
.40
t
P
.02
0.98
Öz-yeterlik algılarında cinsiyete göre değişmeler
Kadın ve erkek ilköğretim öğretmenlerine ilişkin dağılımın verildiği Tablo 7’deki
ortalamalara göre kadın ve erkek öğretmenler arasında bilgisayar öz-yeterlik algısı açısından
bir fark bulunmamaktadır. Bu sonuç erkeklerin daha yüksek bilgisayar öz-yeterlik algısına
sahip olduklarına ilişkin bulgularla (Bush, 1995; Aşkar ve Işıksal, 2003) uyuşmamaktadır.
Ancak son yıllarda bilgisayarların kullanımının giderek yaygınlaşması bu sonuca yol açmış
olabilir.
İlköğretim Öğretmenlerinin Bilgisayara Yönelik Öz-Yeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma / Sayfa: 96
Tablo 7. İlköğretim öğretmenlerinin öz-yeterlik algıları ve cinsiyetlerinin dağılımı
N
X
S
Kadın Öğretmenler
30
2.90
0.58
Erkek Öğretmenler
21
3.06
0.42
t
P
-1.093
.280
Öz-yeterlik algılarında bilgisayar kullanmayı öğrenme yoluna göre değişmeler
Bilgisayar öz-yeterlik algısının bilgisayar kullanmayı öğrenmeye göre nasıl değiştiğini
bulabilmek için ilköğretim öğretmenleri bilgisayar öz-yeterlik algısı puanlarına göre alt ve
üst gruplara ayrılmışlardır. Grupların bilgisayar kullanmayı öğrenme yollarına ilişkin
yüzdeler Tablo 8’de verilmiştir.
Tablo 8. İlköğretim öğretmenlerinin öz-yeterlik algılarının bilgisayar kullanmayı
öğrenme yoluna göre dağılımı
Alt Grup
%
8
Üst Grup
%
16
Çalıştığım okulda sunulan bir kursa katıldım
46
16
Bakanlığın düzenlediği bilgisayar kursuna katıldım
23
4
Özel bilgisayar kursuna katıldım
Kitaplara başvurarak kendi kendime öğrendim
0
4
Tamamen deneme-yanılma yoluyla kendi kendime öğrendim
12
20
Öğrenciliğimde aldığım derslerde öğrendim
4
28
Çevremdeki arkadaşlarımdan öğrendim
4
12
Bilgisayar kullanmayı öğrendiğimi söyleyemem.
23
8
Bilgisayar öz-yeterlik algıları düşük olan öğretmenlerin %46’sı çalıştıkları okulda
düzenlenen kurslara katılarak bilgisayar kullanmayı öğrendiklerini belirtmişlerdir. Bu grupta
bulunan öğretmenlerin %23’ü yeterince bilgisayar kullanmayı öğrenmediklerini
düşünmektedir. Ayrıca bu gruptaki öğretmenlerden hiç biri kitaplara başvurarak bilgisayar
öğrenme yolunu tercih etmemiştir.
Bilgisayar öz-yeterlik algıları yüksek olan öğretmenler bilgisayar kullanmayı en çok
öğrenciliklerinde (%28) ve deneme yanılma yoluyla (%20) öğrendiklerini belirtmişlerdir. Bu
gruptaki öğretmenlerin bilgisayar kullanımında kendilerini daha rahat hissetmeleri, deneme
yanılmayla öğrenmeye daha açık olmaları sonucunu doğurmaktadır. Öz-yeterlik algısı
yüksek olan bu grupta bilgisayar kullanmayı yeterince öğrenmediğini düşünen
öğretmenlerin oranı yalnızca %8’dir. Bu durum bir çelişki gibi görünebilir. Ancak
bilgisayarı kullanmayla ilgili kendilerine uyguladıkları ölçüt yüksek olabilir. Başka bir
ifadeyle halihazırdaki bilgileriyle kendilerini bilgisayarı yeterince biliyor sınıfına koymamış
olabilirler.
Herhangi bir kursa katılarak bilgisayar öğrenmeyi tercih edenlerin yüzdesi alt grupta
%77 iken üst grupta %36’dır. Bilgisayar öz-yeterlik algıları düşük olan ilköğretim
öğretmenlerin bilgisayar öğrenmede açık biçimde diğerlerinden daha fazla desteğe ihtiyaç
duydukları gözlenmektedir. Bu grupta bilgisayar kullanmayı yeterince öğrenmediğini
düşünen öğretmenlerin oranı %8’dir.
İlköğretim Öğretmenlerinin Bilgisayara Yönelik Öz-Yeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma / Sayfa: 97
Öz-yeterlik algılarında bilgisayar kullanımı sıklığına göre değişmeler
Bilgisayar öz-yeterlik algısının bilgisayar kullanımı sıklığına göre nasıl değiştiğini
bulabilmek için öğretmenler bilgisayar öz-yeterlik algısı puanlarına göre alt ve üst gruplara
ayrılmışlardır. Öğretmenlerin bilgisayar kullanımlarına ilişkin ortalamalar Tablo 9’da
sunulmuştur.
Tablo 9. İlköğretim öğretmenlerinin öz-yeterlik algılarının bilgisayar kullanma
sıklığına göre dağılımı
e-Posta iletilerimi okuma/ileti yollama
World Wide Web’de (WWW) arama/tarama
Ders notlarını hazırlama (Ör. MS Word, MS
PowerPoint)
Ölçme/Değerlendirme (Ör. MS Excel)
Yönetsel amaçlarla (Ör. okulun yazışma işleri için.)
Araştırma-İstatistik (Ör. MS Excel, SPSS, SAS)
Basılı materyal üretme amacıyla masaüstü yayıncılık
(Ör. Page Maker)
Derste konuyu sunma (Ör. PowerPoint)
Web sayfası yaratma (Ör. MS FrontPage)
Genel
Alt Grup
Üst Grup
X
X
1.7
1.7
2.9
2.8
t
P
-2.79
-2.75
0.00
0.00
1.7
2.6
-2.80
0.00
1.3
1.7
1.6
2.4
2.1
2.1
-3.53
-0.90
-1.56
0.00
0.18
0.06
1.6
2.0
-1.20
0.11
1.1
1.0
1.7
1.4
-2.34
-1.96
0.01
0.02
1.5
2.2
Tablo 9’da sunulduğu gibi alt grubun genel bilgisayar kullanımı ortalaması 1.5
değeriyle hiçbir zaman ve nadiren seçenekleri arasına denk gelmektedir. Üst grubun
bilgisayar kullanımı ortalaması ise 2.2 değeriyle nadiren ve orta sıklıkta seçenekleri arasına
denk gelmektedir. Üst grup daha çok e-posta ve www hizmetlerini kullanıyor
görünmektedir. Bu sonuç www ve e-posta hizmetlerinin kullanım kolaylığından ve
bireylerin bu hizmetleri daha yararlı ve de eğlenceli görüyor olmalarından kaynaklanabilir.
Web sayfası hazırlamaya alt grupta hiç rastlanmazken üst grupta oldukça az rastlanmaktadır.
Ayrıca her iki gruptaki öğretmenler sunu yazılımlarını pek kullanmadıklarını
belirtmektedirler. Üst grupta bulunan öğretmenler bilgisayarı ölçme değerlendirme amaçlı
olarak “ara sıra” (2.4) kullanırken alt grupta bulunan öğretmenler hemen hemen hiç (1.3)
kullanmamaktadır. Bu durum, ölçme amaçlı kullanılan yazılımlarda kullanıcının bir takım
formüller kullanmasını gerektirmesi ve bu nedenle de o tür programların kullanılması zor
gibi algılanmış olmasından kaynaklanıyor olabilir. Araştırma süresince öğretmenlerle
yapılan informal görüşmelerde öğretmenler, MS Excel türü programların muhasebecilik ve
notların hesaplanması gibi karmaşık işlerde kullanılan programlar olduğunu, bu nedenle
kendileri için kullanılması zor olan programlar olarak düşündüklerini ifade etmişlerdir. Oysa
MS Excel not hesaplamalarını bir hayli kolaylaştıran ve hiç de karmaşık sayılamayacak
işlevlere sahiptir. Öğretmenlerimizin bilgisayar destekli ölçme-değerlendirme konusunda
yeterli eğitimi alamamış olmaları bu konuya biraz daha hassas yaklaşmalarına yol açmış
olabilir.
5. TARTIŞMA ve SONUÇ
Bulgulardan, araştırmaya katılan ilköğretim öğretmenlerinin nadiren bilgisayar
kullandıkları anlaşılmaktadır. Öğretmenler daha çok kurslara katılarak bilgisayar
öğrenmektedir. Yine bulgulara göre, öğretmenlerin bilgisayar öz-yeterlik algıları orta
İlköğretim Öğretmenlerinin Bilgisayara Yönelik Öz-Yeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma / Sayfa: 98
düzeydedir. Bilgisayar öz-yeterlik algısı branşa ve cinsiyete göre farklılık göstermemektedir.
Bulgulara göre, bilgisayar öz-yeterlik algısı düşük olan öğretmenler daha çok kurslara
katılarak bilgisayar öğrenmeyi tercih ederken, bilgisayar öz-yeterlik algısı yüksek olan
öğretmenlerin bilgisayar kullanmayı kurslara katılmanın yanı sıra öğrenciliklerinde ve
deneme yanılma yoluyla öğrendikleri gözlenmektedir. Bilgisayar öz-yeterlik algısı yüksek
olan öğretmenler bilgisayarı daha sık kullanmaktadır. Her iki grup öğretmenleri en sık www
ve e-posta hizmetlerini ve ders notu hazırlama amaçlı kelime işlemcileri kullanmaktadır.
Öğretmenler web sayfası hazırlama yazılımlarını ise pek kullanmamaktadır.
Öte yandan öğretmenlerin bilgisayar öz-yeterlik algıları ile bilgisayar kullanma
sıklıkları incelendiğinde bilgisayar öz-yeterliği yüksek olan öğretmenlerin bilgisayarı
çoğunlukla e-posta ve webde tarama yapma amacıyla kullandıkları anlaşılmaktadır.
Çalışmadan elde edilen bulgular ışığında öğretmenlerin bilgisayar öz-yeterlik algılarını
geliştirmeye yönelik aşağıdaki önerilerde bulunulabilir:
•
Bilgisayar öz-yeterlik algıları düşük olan öğretmenlerin %46’sı çalıştıkları
okulda düzenlenen kurslara katılarak bilgisayar kullanmayı öğrendiklerini
belirtmişlerdir. Bu grupta bulunan öğretmenlerin %23’ü yeterince
bilgisayar kullanmayı öğrenmediklerini düşünmektedir. Bu sonuca göre,
okullarda düzenlenen kursların, öğretmenlerin bilgisayar öz-yeterlilik
durumları gözetilerek tasarlanmaları gerektiği söylenebilir.
•
Bilgisayar kullanma sıklığıyla bilgisayar öz-yeterlik algısı arasındaki ilişki
düşünüldüğünde öğretmenlerin bulundukları ortamlarda bilgisayar
bulundurulmasının öğretmenlerin bilgisayar öz-yeterlik algılarını
yükseltmelerine faydası olabilir.
•
Öğretmenleri yönlendirme ve onlara rehberlik yapmada önemli role sahip
eğitim liderlerinin bu konuda atacağı adımlar öğretmenleri daha sık ve
verimli bilgisayar kullanmaya yönlendirecektir. Eğitim liderlerinin
konuyla ilgili görüş ve öz-yeterliklerinin araştırılarak belirlenmesi gelecek
çalışmalar açısından faydalı olabilir.
KAYNAKÇA
Akkoyunlu, B. ve Kurbanoğlu, S. (2003). Öğretmen Adaylarının Bilgi Okuryazarlığı ve Bilgisayar ÖzYeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 24,
1-10.
Albion, P. R. (1999). “Self efficacy beliefs as an indicator of teachers' preparedness for teaching with
technology.” University of Southern Quensisland. [Online]: Retrieved on November 2004, at
URL: http://www.usq.edu.au/users/albion/papers/site99/1345.html.
Aşkar, P. ve Işıksal, M. (2003). İlköğretim Öğrencileri İçin Matematik ve Bilgisayar Öz-Yeterlik
Algısı Ölçekleri. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 25, 109-118
Aşkar, P. ve Umay, A. (2001). İlköğretim Matematik Öğretmenliği Öğrencilerinin Bilgisayarla İlgili
Öz-Yeterlik Algısı. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 21, 1-8.
Bandura, A. (1997). Self efficacy: The exercise of control. New York: W. H. Freeman and Company.
İlköğretim Öğretmenlerinin Bilgisayara Yönelik Öz-Yeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma / Sayfa: 99
Bush, T. (1995). Gender differences in self-efficacy and attitudes toward computers. Journal of
educational computing research, 12, 147-158
Compeau, D. & Higgins, C. A. (1995). Computer self-efficacy: developmental of a measure and initial
test. MIS Quarterly, 19(2), 189-211.
Geer, R. White B. & Barr A. (1998). “The effect of an information literacy subject on teacher
education students computing self-efficacy.” Paper presented at the Australian Computers in
Education Conference (July 5th - 8th 1998). Adelaide-Australia. [Online]: Retrieved on
November 2004, at URL: http://cegsa.sa.edu.au/conference/acec98/papers/p_geer1.html.
International Society for Technology Education. (ISTE). (2000). National educational technology
standards for teachers. Eugene: ISTE Publications.
Kurbanoğlu, S. ve Akkoyunlu, B. (2002). Öğretmen adaylarına uygulanan bilgi okuryazarlığı
programının etkililiği ve bilgi okuryazarlığı becerileri ile bilgisayar öz-yeterlik algısı
arasındaki ilişki. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 22, 98-105.
Schwarzer, R.; Bässler, J.; Kwiatek, P. & Schröder, K. (1997). The assessment of optimistic selfbeliefs: Comparison of the German, Spanish, and Chinese versions of the general selfefficacy scale. Applied-Psychology-An-International-Review, 46(1), 69-88.
Usluel, Y. ve Seferoğlu, S. S. (2003). “Eğitim fakültelerindeki öğretim elemanlarının bilgisayar
kullanımı ve öz-yeterlik algıları”, Bilişim Teknolojileri Işığında Eğitim Konferansı ve Sergisi
(BTIE), 21-23 Mayıs, 2003, ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi, Ankara.
Yenice, N.; Sümer, Ş.; Oktaylar, H. C. ve Erbil, E. (2003). Fen bilgisi derslerinde bilgisayar destekli
öğretimin ders hedeflerine ulaşma düzeyine etkisi. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi
Dergisi, 24, 152-158.
SUMMARY
Introduction and Problem
Computers are becoming more commonplace and what they can offer the user more
sophisticated and more complex. Information technologies (IT) have enormous effects on
the way information is shared. Information can be accessed much more easily than it used to
be 15-20 years ago and this has changed the way societies work. Nowadays, companies are
looking for people who renew themselves personally and professionally. Therefore, use of
computers in educational settings attracts more attention. Definition of computer literacy on
the other hand, continues to change. It now means having more than basic computer skills.
Schools are given the responsibility to equipped people with IT skills. In fact not only
students, the teachers who are training students need to have those skills as well. In other
words, the qualities teachers have in using computers as medium of instruction are very
important.
Research indicates that in order for people to use computers successfully, they need to
have self-confidence. If they don’t feel comfortable in using computer as a tool, they can’t
be successful in their teaching. Therefore, it is important that people who will use IT have
self-confidence. Some studiers have identified lack of confidence for teaching with
computers as a factor influencing the levels of use of computers by student and teachers.
İlköğretim Öğretmenlerinin Bilgisayara Yönelik Öz-Yeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma / Sayfa: 100
Perceived self-efficacy is defined as people's beliefs about their capabilities to produce
designated levels of performance that exercise influence over events that affect their lives
(Bandura, 1997). Self-efficacy beliefs determine how people feel, think, motivate
themselves and behave. Computer self-efficacy, people's beliefs about their capabilities to
use computers, is considered an adaptation of self-efficacy.
Perceived computer self-efficacy of teachers will have influence both on learning
experiences created for students and on students’ perception of their own self-efficacy.
Because of their roles as guides, teachers should feel secure regarding computer usage.
Research on computer self-efficacy show that people with high computer self-efficacy are
eager to attend computer related activities and have higher expectations.
Self-efficacy beliefs have been shown to influence behavior in a wide variety of
contexts. This paper is primarily concerned with self-efficacy in the context of computer
use.
Method
The aim of this study was to examine the perceptions of primary school teachers in
Elmadağ regarding their self-efficacy in relation to computer use, their field of study, and
the computer programs they use. The study group consisted of 51 teachers from 4 primary
schools in Elmadağ. Data collection was done through a survey questionnaire developed by
the researchers and the “Computer Self Efficacy” scale developed by Aşkar and Umay
(2001). The 17-item Likert-type scale’s validity coefficient is 0.70.
Results
Results show that elementary school teachers learn to use computers mostly through
formal (through a course offered in their school, organized by the Ministry, or in a
commercial course) ways. A small number of teachers reported that they learn it by trial and
error.
Another result indicate that participant use computers mostly for e-mailing, searching
on the web, and preparing course notes. They rarely use computers for presentation
purposes. This result could be an implication on where and how teachers need help in using
computers.
The results indicate that teachers’ level of computer self-efficacy is average. The
participants’ gender and branch was not found to be significantly related with their computer
self-efficacy. Data on the way participants’ learned to use computers has been divided into
two groups; high and low groups. This division shows that those who have higher computer
self-efficacy learn computers mostly through trial and error. Those in the high group also
use computers mostly for e-mail and searching on the web. However, both low and high
groups reported that they do not use computers for presentations.
İlköğretim Öğretmenlerinin Bilgisayara Yönelik Öz-Yeterlik Algıları Üzerine Bir Çalışma / Sayfa: 101
Discussion and Conclusions
Results indicate that participants with high level of computer self-efficacy use
computers more. While, those with low computer self–efficacy learned computers mostly
through courses offered in various settings. Those with higher self-efficacy prefer learning
through trial and error.
This study has provided some insights about teachers’ computer self-efficacy.
Since teachers’ computer self-efficacy is average, necessary precautions should be
taken into consideration to make computer self-efficacy level higher.
Knowing how to use computers does not necessarily mean that one can use it
successfully. Therefore, it can be said that courses on how computers can be integrated into
teaching can be offered to make computers more effective in educational settings.
Finally, more needs to be known with regard to the administrators’ and educational
leaders computer self-efficacy since they have an important role on the others’ use of
effective computer usage.
It can also be concluded that for effective use of computers it is essential that necessary
conditions are provided.
References
Aşkar, P. ve Umay, A. (2001). İlköğretim Matematik Öğretmenliği Öğrencilerinin Bilgisayarla İlgili
Öz-Yeterlik Algısı. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 21, 1-8.
Bandura, A. (1997). Self efficacy: The exercise of control. New York: W. H. Freeman and Company.