Location via proxy:   [ UP ]  
[Report a bug]   [Manage cookies]                
Para Güvenliği Prof.Dr.Sait Yılmaz 30 Ocak 2023 “Bütün ülkelerin insanları, hükümetleri ve ekonomileri çokuluslu bankaların ve şirketlerin ihtiyaçlarına hizmet eder.” Zbigniew Brzezinski1 Giriş Tarih boyunca insan ihtiyaçlarının ve ekonomik faaliyetlerin çeşitlenmesine paralel olarak paranın şekli de değişmiştir. Takas sistemi, mal para, tartı para, madeni para, temsili para gibi aşamalardan geçerek; 20. yüzyılda kâğıt para formuyla sonuçlanan süreçte yeni bir aşamanın ayak sesleri duyuluyor. Ticari bankaların oluşturduğu kaydi para, EFT, kredi kartları, internet bankacılığı, mobil bankacılık gibi uygulamalarla başlayan elektronik para formu daha ileri bir dönüşüm sürecine girdi. Günümüzde kart tabanlı işlemlerden, yazılım (internet) tabanlı işlemlere doğru bir geçiş söz konusu; paranın yeni biçimi; dijital para. Bu anlamda para sistemi içerisinde giderek yaygınlık kazanan üç farklı dijital para şeklinden bahsedilebilir2; kripto paralar, sabit coinler ve merkez bankası dijital paraları. Birkaç yıl veya aylar içinde, banknotlara veya banka hesaplarına ihtiyaç duymadan insanların cep telefonlarındaki mobil uygulamalarla taşıyacakları dijital cüzdanlar şeklinde yolunu bulacak, merkez bankaları tarafından çıkarılacak dijital para birimlerinin geniş bir biçimde dolaşıma girmesiyle karşı karşıya kalacağız. Paraya ile ilgili buraya kadar söylediklerimiz, resmi söylem ve akademik açıklamalar. Bizim işimiz ise bunun arkasında ne var, neler oluyor? Hatta bilinen sömürü düzeninin hangi aşamasındayız, para ile ilgili olacaklar neyin parçası? Şu anda siz paranızın değerini kaybetmesinden, yapılan zamlara rağmen satın-alma gücünüzün sürekli azalmasından, mali varlıklarınızın erimesinden, çocuklarınızın sizden daha iyi bir hayat yaşama umudu olmamasından şikâyetçisiniz ama oyun çok daha büyük. Modern dünya tarihinde daha önce görülmemiş bir dönemden geçiyoruz. İnsanlık tarihinin çok önemli bir evresindeyiz. Ulusal ekonomiler için gelir, iş, üretim, ticaret, altyapı ve sosyal hizmetler gibi çözümler gittikçe anlamsız hale geliyor. Kaynak olmadığı sürece ekonomiyi istikrara kavuşturma tedbirleri, nafile bir tur olmaktan öteye gidemiyor. 2008 küresel finans krizi, finansal yapıya ve kurumlarına olan güveni sarstı. İnsanlar, risklerinin yüksek, herkesi kapsamadığı ve onu yönetmenin yüksek maliyetli olduğu ortaya çıkan finansal sisteme alternatif arama yoluna gittiler. İçinde bulunduğumuz dönemin kararları üç adresten geliyor; Wall Street, Dünya Ekonomik Forumu ve milyarderlerin vakıfları. Dünya Ekonomik Forumu (DEF), dünyanın 1000 büyük şirketi ile geleceği şekillendirmek için bir platform oluşturuyor. Bu sadece küresel elitin bir uzantısı ve şirketlerin bir araya getirildiği bir ağ (network). Bu ağın dışında kalanlar (yerliler, fakirler, Asyalı ve Afrikalılar, çiftçiler, engelliler vs.) sıradan insanlar kabul ediliyor3. Bu konular kamuoyunun önüne pek çıkarılmıyor ve çok az kişi bilgi sahibi. Çünkü ortada adına küresel sermaye dediğimiz ve bizim gibi çevre ülkelerde de şubeleri olan geniş bir çıkar ağı var. 2010 yılındaki Rockefeller Raporu’nu4 yeniden hatırlatalım. “Karantina Adımı” senaryosu ile neler öngörülüyordu, sıralayalım; 1 Zbigniew Brzezinski: Between Two Ages: America's Role in the Technetronic Era, Praeger, (1982), 211. Güven Delice, Paranın Geleceği: Merkez Bankası Dijital Parası, AA, (12 Aralık 2022). 3 Vandana Shiva, World Economic Forum’s “Great Reset” Plan for Big Food Benefits Industry, Not People, (November 26, 2020). 4 The Rockefeller Foundation and Global Business Network, Scenarios for the Future of Technology and International Development, (May 2010). 2 1 - Kitlesel aşı programı, - Aşı yolu ile nüfus azaltması (ve diğer yöntemler; kıtlığı artırmak, yapay iklim değişikliği, GMO’lu ürünler, 5G ve diğerleri) - Dijital kimlik, - Dijital para (nakit paranın kalkması), - 5G’nin kitlesel nüfus kontrolü için kullanılması, dijital banka hesapları, nesnelerin internetini da bu tür amaçlar için kullanılması. Resim 1: Rockefeller Raporu (2010) Özet olarak, DEF’in gündeminde küresel bir elitin kontrol edeceği, yeni bir dünya, gezegen yaratmak var. Tehlikeli kavşaklardayız. DEF’in Büyük Başlangıcı, dünyanın bir tür teknokratik feodalizme gitmesi demek. Ülkeler borç yükü altında eziliyor ve onları avlamak için Dünya Ekonomik Forumu pusuda bekliyor. Ulus devletlerin yağmalandığı bir dönemdeyiz. Kapitalizm bu hali ile 10-15 sene saha idare edebilir. Sonrası dünya savaşı ve tek dünya devleti. David Rockefeller’in sözleri ile “Dünya şimdi daha karmaşık ve dünya hükümetine hazırlanıyor. Entelektüel elitin ve dünya bankerlerinin ulusüstü egemenliği, tabii ki geçmiş yüzyılların ulusal sistemlerine tercih edilecektir5.” Dijital para, küresel kontrolün diğer bir aracı olabilir. ABD gibi Çin ve Rusya da kripto para ile ilgilenmekteler. Dijital kimlik, COVİD-19 ile dayatılan dijital kimlik, nano-çipi taşıyan aşı ile birlikte yeni bir dijital finansal sistem getirebilir6. Yani nüfus kontrolü projesi tek dünya düzeni için yeni ekonomi modeli çalışmaları ile birlikte yürüyor. Bu makalede, paranın serüveninden başlayarak, dijital ve sanal paranın ne anlama geldiğini, küresel mali sömürü düzeninin nasıl çalıştığını, para ve gıda ile ilgili gelişmelerin insanlık için ne anlama geldiğini anlatacağız. Paranın Serüveni Modern çağa yani aklın öncü olduğu insan yaşamına kadar üç evrensel düzene tanık olduk. Bunlar birbiri ile içe içe olsa da bulundukları döneme hâkim düzen oldular. İlk düzen ekonomi üzerinden yükseldi7; Parasal Düzen. İkinci evrensel düzen siyasi idi; İmparatorluk Düzeni. Üçüncüsü ise dinîydi; Budizm, Hıristiyanlık, İslâm. Ancak, insanları birleştiren asıl güç para oldu. Para ve gücün saplantı haline getirildiği ve mahrem amaçların vasıtası olduğu bir dünyadayız. Din, ırk, dil farkı gözetmeden insanlar paranın etrafında birleşebildiler. Avcı toplayıcıların elbette paraları yoktu. Para pek çok yerde farklı zamanlarda icat edildi. Bu olay, teknolojik olmaktan ziyade zihinsel bir devrimdi. Madeni para basımı icat edilmeden çok önceleri de mevcut olan para, çeşitli kültürlerde farklı eşyalar kullanılarak gelişti. Güven, tüm para türlerinin hammaddesidir ve şu ana kadar yaratılmış en evrensel ve en etkili karşılıklı güven sistemidir. 5 Aspen Times, Beware New World Order, (August 15, 2011). Pepo Escobar, Who Profits from the Pandemic? Consortium News, (April 9, 2020). 7 John Merriman, Rönesanstan Bugüne Modern Avrupa Tarihi, Çev.Ş. Alpagut, Say yayınları, (2018), 18. 6 2 Tarihte bilinen ilk para Sümer topraklarında, yazıyla aynı koşullarda, aynı yerde ve aynı zamanda ortaya çıktı ve yoğunlaşan ekonomik faaliyetlere bir çözüm getirdi. Sümer parası Arpa idi ve alınıp satılacak şeylerin değerine göre, takriben bir litreye denk gelen kapasiteye sahip standart çanaklarla ölçülerek malların değişimine vasıta olurdu. Paranın tarihteki asıl kırılma noktası, insanlar kendinden bir değeri olmayan ama depolanması ve taşınması kolay olan paraya güven duymaya başladıklarında oldu. Bu anlamda ilk para, yaklaşık M.Ö. 3000’de Mezopotamya’da gümüş “şekel” adıyla ortaya çıktı. Metallerden yapılmış ağırlıklar, zamanla madeni paraların doğmasını sağladı. Tarihteki bilinen ilk madeni para M.Ö. 640 yılında Lidya kralı Alyatres tarafından Batı Anadolu’da basıldı. Sonraları büyük saygınlığı olan Roma parası “Denarius” geldi. Dinar hâlâ Ürdün, Irak, Sırbistan, Makedonya ve pek çok başka ülkenin resmi para birimidir. 1694 yılında William Paterson tarafından İngiltere Bankası’nın kurulması dünya tarihi için önemli bir dönüm noktası oldu. İnsanlar altın taşımaktan kurtuldu ve bunun yerine ‘para’ denilen ve altın yerine geçen kâğıt parçası kullanılmaya başlandı. Modern anlamda paranın ortaya çıkışı ile bankalardaki hesaplarda depozito edilmesi mümkün oldu. Karşılığı olmadan para üretilmesi (1815 yılında Napolyon’a karşı savaşın finanse edilmesi gibi), borç verilmesi mümkün oldu, faiz sistemi yaygınlaştı. Sistemin Londra’daki merkezi New York ve Paris başta olmak üzere yayıldı ve kurulan entegre bankacılık sistemi ile demiryolları, çelik fabrikaları, elektrik tesisleri gibi ağır sanayi yatırımları desteklendi. 1690-1815 arasındaki çatışma döneminin ardından, üçüncü büyüme dönemi, 1770-1929 yılları arasında yaşandı. Yeni gelişme döneminin merkezinde sosyal yapılanma vardı ve bu döneme ‘Sanayi (Endüstri) Kapitalizmi’ devri adı verildi8. Sanayi Kapitalizminin özelliği tek veya ortaklı sahipliğe dayalı şirket yönetimleriydi. 1850’de başlayıp, 1914’de zirve yapan ve 1932’de sona eren Finansal Kapitalizm’in tipik ekonomik örgütlenmesi limited şirketler veya holdinglerdi. Sanayi Kapitalizminin şirket sahiplerinin yerine finansçılar veya bankerlerin yönetimi öne çıkmıştı. Bunu izleyen ve 1932’de başlayan tekelci kapitalizme ise karteller ve ticaret birlikleri damgasını vurdu. 1980’lerde başlayan, neo-liberal anlayış 1990’lar ile birlikte iki değişiklik yaşadı. Ekonomik alanda, piyasaların kendi haline bırakılması önermesi hızla “mali piyasaların kendi haline bırakılmaları halinde dengeye gelme eğiliminde” olduğu önermesine dönüştü. Yeni ekonomik yöntemin temel esası şöyledir; serbest pazar tüm ekonomik faaliyetlerin işleyişini düzenlemeli, devletler mali disiplini sürdürmek için müdahale etmeli, dengeli bir döviz kuru oluşturmalı, ekonomiyi liberalleştirmeli, serbestleştirmeli, özelleştirmeli, yeni ayarlamalar yapmalı ve ayrıca kredi bulmak ve yabancı yatırımcıların ilgisini çekmek için iş gücünü esnek hale getirmelidir 9. 1990’lı yıllarda Washington Konsensüsü10 denilen düzenleme dünya ekonomisinin ABD mali sermayesinin sınırsız ve engelsiz kullanımına açılmasını, bu arada dünya ekonomisinin alt parçalarının da bu mali sermayeye bağımlı kılınmasını öngörmekteydi. Küreselleşme ekseninde yürüyecek bu süreç içerisinde mali sermayenin serbestçe dolaşımı sağlanacaktı. Ancak, Asya krizinden sonra bu konsensüs zayıfladı11. Mali spekülasyona dayalı dünya kumarhanesinde içinde yatırımcıları, müşterek fonları, borsaları, kur pazarlarını, tahvilleri ve menkul kıymetleri de barındıran bir dizi yaratıcı oyun oynanmaktadır12. Bu kumarhane hiçbir zaman kapanmamakta ve dünya çapındaki uydu tabanlı 8 Carroll Quigley, A History Of The World In Our Time, MacMillan, (New York, 1966), 16. Oswaldo De Rivero, Kalkınma Efsanesi, Çev.: Ö.Karakurt, (İstanbul, 2003), 49. 10 Söz konusu düzenleme ABD Hazine Bakanlığı, Wall Street Borsası ve IMF ekseninde işlediği için Washington Konsensüsü diye adlandırılmakta, esas itibariyle IMF Yardım Programları ve Kurtarma Paketlerini ihtiva etmektedir. 11 Ergin Yıldızoğlu: Kötü Sonsuzda Gezintiler, Cumhuriyet Gazetesi Kitap Kulübü, (İstanbul, 2000), 17-18. 12 De Rivero: a.g.e., (2003), 69-70. 9 3 telekomünikasyon sistemi sayesinde binlerce komisyoncu, bankacı, yatırımcı, sermaye yöneticisi, şirket sahibi bilgisayar ekranları üzerinde küresel ölçekte milyarlarca dolarlık, hisse senedi almakta, tahvil satmakta, kur değerleriyle oynamakta ve değişken mali spekülasyonlar geliştirmektedir. Asıl mesele çok hızlı bir şekilde çok fazla para kazanmaktadır. Kendi kanunlarının geçerli olduğu sermaye piyasasına karşı merkez bankalarının hepsi güçsüz durumda değildir. Kendi içlerinde bir hiyerarşik düzen söz konusudur. En üstte, ‘ABD Merkez Bankası (Federal Reserve Bank)’ bulunmaktadır. Onu Yen ve Euro bakımından bölgelerinde komşularından üstün durumda olan ‘Bank of Japan’ ve ‘Bundesbank’ izlemektedir13. Döviz piyasaları, sadece bu bankaların şef değneğini izlemektedir. Sınırsız finans piyasası, ekonomik yönden refahın evrensel kaynağı olarak görülse de ulusal güvenlik açısından getirdiği riskler bakımından acı tecrübeler de yaşanmaktadır. Gelişmekte olan ülkeler nispeten küçük sermaye pazarlarına sahip oldukları ve borçlarının çoğunu Dolar ve Euro olarak aldıkları için, alacaklıların geri ödemede zorluk sezmeleri durumunda ani sermaye çıkışını kontrol edememektedirler. Para çekildiği için ülkenin para birimi hızla değer kaybetmekte, bu da kayıplardan kurtulmak için daha fazla yatırımcının geri çekilmesine yol açabilmektedir. Aynı zamanda ithalat fiyatları yükselmekte ve bu durum enflasyona sebep olmaktadır. Bu kısır döngü ülkenin ekonomisini (ve insanların geçimini) felakete sürüklemektedir. Kripto Para & Sanal Para Elektronik para (dijital para, dijital döviz veya elektronik döviz), geleneksel kâğıt para ya da madeni para gibi değerlilik, kabul edilirlik, ticaret, biriktirme ve borç verme işlerine yarayan ama gene de bazı farkları olan bir sayısal unsur, bir değişim aracı, bir döviz cinsidir. Elektronik paraya şu sebeplerden “sanal para” da denir; - Elektronik para eritildiklerinde pek değer kaybetmeyen altın ve gümüş paralar gibi değerini gram olarak içinde taşımaz, bir yerlerde altın gibi değerli bir karşılığı emanette olan bir belge de değildir. - Elektronik para özelliklerinin taklidi zor olan ve detayları herkesçe bilenen fiziki bir nesne de değildir. - Her elektronik para onu geliştiren ve hayata geçirenlerce kontrol edilir. - Elektronik para devlet veya kanun gözünde genel geçerliliği olan bir değişim aracı değildir, bu yüzden sadece belli gruplar içinde kullanılabilir. Elektronik paranın, kağıt yerine bilgisayar dosyaları kullanan, kayıtları koruma ve ispat için kripto şifreler kullanan, bu yüzden ağ ortamında kullanıma uygun, değeri bu parayı “basan” ve onun taahhüdünü kabul edenlerce anlamlı, senet tarzı bir değerli not özeliği taşıyan belge olduğu düşünülebilir. Elektronik para banka kartları, kredi kartları, internet bankacılığı, mobil bankacılık gibi yollarla gittikçe daha yüksek oranda banknot ve metal paranın yerini almaktadır. Gelecekte paranın tamamen elektronik olacağı iddia edilebilir. Dijital çağdaki yenilikler ve blockchain teknolojisinin gelişmesiyle birlikte paranın evriminde üç alternatifle karşı karşıyayız gibi görünüyor14; kripto varlıklar, sabit para birimleri ve merkez bankalarının çıkaracağı dijital para birimleri. Hans Peter Martin, Harald Schumann, Globalleşme Tuzağı, Çev.:Ö.S.Karadana, M.Kahraman, Ümit Yayıncılık, (Ankara, 1997), 59. 14 Mahmud Muhyiddin, Dijital Çağda Paranın Geleceği, Independent Türkçe, (12 Ağustos 2021). 13 4 Kripto varlıkları ele alacak olursak, Bitcoin ve benzerlerinin temsil ettiği bu kripto varlıklar yüksek fiyatlarına rağmen, son derece değişken ve yüksek riskli, bu da onları paranın hayati işlevlerinden biri olan bir değer deposu olmaktan mahrum ediyor. Aynı şekilde dolar gibi dolaşımdaki eşdeğer bir para birimine bağlamadan kendisini bir hesap birimi olarak kullanmayı da güçleştiriyor. Bir para birimine bağlanması ise bir takas aracı olarak yaygın kullanımını sorgulanabilir hale getiriyor. Bir kripto paranın sahipliği, kriptografik tekniklerle sadece sahibince ispat edilebilir. Para, sadece sahibinin emriyle el değiştirebilir. Kripto para temelde bir elektronik paradır. Kripto para; değerli olduğuna inanıldığı ve taklit edilemediği için, kayıtlı olduğu muhasebe defterlerin güvenliğinin, kırılması neredeyse imkansız şifrelerle, yani kripto tekniklerle sağlandığı, parayı basan kurumun keyfi uygulamalarla ya da kazayla değerini düşürme ihtimali az olduğu için değerlidir. Elektronik paraya şu sebeplerden “sanal para” da denir. - Elektronik para eritildiklerinde pek değer kaybetmeyen altın ve gümüş paralar gibi fiziki bir nesne değildir. - Elektronik para devlet veya kanun gözünde genel geçerliliği olan bir değişim aracı da değildir, bu yüzden sadece belli gruplar içinde kullanılabilir. - Kripto para aynı zamanda bir ağ (network) parasıdır ki özellikle internet gibi bir bilgisayar ağı üzerinden elektronik ortamda sayısal (dijital) olarak saklanır, havale edilebilir ve kullanılır15. Kripto paralar bir çeşit dijital döviz, alternatif döviz veya sanal dövizdir. Kripto varlıklar, merkezi elektronik para ve merkezi bankacılık sistemlerin aksine tümüyle merkeziyetsizlerdir16. Her bir kripto para biriminin merkeziyetsizliği, genel işlem veri tabanı olan dağıtık muhasebe defteri (ledger) olarak işlev gören bir blok zincirinden (Blockchain) gelmektedir17. 2009’da Satoshi Nakamoto tarafından oluşturulan Bitcoin, ilk merkeziyetsiz kripto paradır18. O zamandan beri birçok farklı kripto para ortaya çıkmıştır. Bitcoin dışındaki kripto para birimlerine genel olarak “altcoin” denilir ki bu kısaltma “alternatif” ve “coin” yani madeni para’nın birleşimidir19. Uzmanlar, kripto paraların toplam piyasa değerinin ileriki yıllarda 3–4 trilyon Amerikan dolarına kadar çıkabileceğini tahmin etmektedir. Sabit para birimleri, geleneksel varlıklar ve para birimleri rezervine sahip olmakla kripto varlıklardan ayrılır. Sabit coinler; bir itibari parayı, başka bir varlığı (kripto varlıklar dahil) veya varlık sepetini dayanak alarak çıkarılan dijital paralardır. Ağırlıklı olarak merkez bankası parası ile desteklenecek şekilde çıkarılmaları nedeniyle daha istikrarlı bir görünüme sahipler. Volatiliteyi azaltmak üzere tasarlanan bu paraların istikrarı, bunları destekleyen rezerv varlıkların kalitesine bağlıdır. Bağlı bulundukları paraların (varlıkların) itibarına göre, hem ulusal hem de uluslararası ödemelerde kullanılmaya daha elverişli araçlar olarak değerlendirilirler. Ancak, 2022 başlarında piyasada yaşanan sert dalgalanmalar sabit coinlerle ilgili güvenilirlik algılarında bozulmalara yol açarak düzenleme ve denetleme taleplerini artırdı. Ancak, kripto paraların “Tether” olarak bilinen en ünlüsü gibi, gölge bankalar olarak bilinen risklere benzer risklerle kuşatılmışlardır. Kredi derecelendirme kuruluşları, sabit olarak 15 Andrew Wagner, Digital vs. Virtual Currencies, Bitcoin Magazine, (September 8, 2015). Patrick McDonnell, What Is The Difference Between Bitcoin, Forex, and Gold, NewsBTC, (September 9, 2015). 17 Matteo D’Agnolo, All You Need to Know About Bitcoin, timesofindia-economictimes, (December 4, 2017). 18 Katherine Sagona-Stophel, Bitcoin 101 White Paper, Thomson Reuters, (August 13, 2016). 19 Lee Kuo Chuen, David Amsterdam, Handbook of Digital Currency: Bitcoin, Innovation, Financial Instruments, and Big Data, Academic Press, 82015), 45-46. 16 5 adlandırılan bu para birimlerini destekleyen finansal varlıkların herhangi bir erken tasfiyesinin sonuçları konusunda uyardı. İsviçre’de birleştiği bir kuruluş aracılığıyla 2 milyar kullanıcıya sahip Facebook tarafından 2019'da duyurulan, sabit para birimi sepetinden Libra, sabit paraya bir örnek olarak verilebilir. Bu adım, Facebook'un ABD mali ve yasama yetkililerini Libra’nın çıkarılmasının nedenleri konusunda ikna edememesinin ardından geldi. Böylece Facebook hala kullanımda olan bir alternatife sahip oldu. Bu para birimlerinin hiçbiri, adlarında yer aldığı gibi sabitlik ve istikrar alameti taşıdığına dair her ne kadar umut vermese de ihraç edilmeye devam ediliyor. Kripto Para Güvenliği CoinMarketCap’in verilerine göre Bitcoin, Ethereum, XRP, Bitcoin Cash başta olmak üzere 21.058'ün üzerinde kripto para bulunmaktadır20. Kripto para dijital cüzdanlarda saklanır. Aslında saklanan şey, paranın kayıtlardaki sahibinin sadece kendisinin bileceği, akılda tutulmaya uygun olmayan şifrelerdir. En büyük eleştiri, merkezsiz kripto paranın aslında garantisi olmadığı, bir balon gibi patlayacağı yönündedir. Kripto paraların bankaların birçok işlevini devralma tehdidi söz konusudur, örneğin geleneksel bankalarda günler süren pahalı havale işlemleri kripto para kullanarak neredeyse bedava ve anında gerçekleşen bir işlem haline gelebilir. Avrupa Merkez Bankası, 2012 de sanal parayı “Kanunlarca düzenlenmemiş, geliştirenlerce kontrol edilen, belli bir sanal grup üyelerince kullanılıp kabul gören, bir çeşit sayısal para” olarak tanımlamıştır. ABD Hazine Bakanlığı, 2013’te sanal parayı daha ketumca “Belli ortamlarda para gibi işleyen ama gerçek paranın bütün özelliklerini taşımayan bir değişim aracı” diye tanımlamıştır. Bu tanılara göre sanal paranın en kilit eksiği kanunen genel kabul gören bir değişim aracı olmamasıdır. 2009’da Bitcoin ile para ve finans dünyasına giriş yapan ve blockchain teknolojisi üzerinden işlem yapılan kripto paralar yatırım ve ödeme aracı olarak tasarlanmışlardı. Ancak, merkezi olmayan yapıları, henüz yaygın şekilde kabul görmemeleri, düzenleme-denetleme mekanizmalarının yetersizliği ve özellikle istikrarsın değerler nedeniyle bu fonksiyonları etkin olarak yerine getiremediler. Kripto varlıkların işlem gördüğü piyasalar ile geleneksel piyasalar arasında henüz yeterince güçlü bağlar kurulamadı. Diğer taraftan, özellikle spekülatif karakterleri ve yasadışı faaliyetlerin finansmanında kullanılma olasılıkları nedeniyle zaman zaman bazı ülkelerde kripto para platformları üzerinden yapılan işlemlere kısıtlamalar getiriliyor. Kripto varlıkların gerçek bir değerleri yok ve getiri değeri taşıyan herhangi bir varlık tarafından desteklenmiyorlar, ancak, en büyük hedge fonu (serbest yatırım fonu) Man Group’un Başkanının Financial Times'a yaptığı açıklamada belirttiği gibi, ticaret nesneleri haline geldiler. Başkana göre bu kripto varlıklar, 127 milyar dolarlık bir finansal varlık portföyüne sahip, alım satım, spekülasyon ve ticaret fırsatlarını yöneten fonuna, geniş bir değişim yelpazesi sağlıyor. Blockchain (blok zinciri), herhangi bir merkezi yöneticiye ihtiyaç duymadan verilerin saklanabildiği kayıt sistemi teknolojisidir. Blockchain teknolojisini bu kadar özel kılan özelliği ise, bu işlemlerin tek tek değil, aynı anda birçok bilgisayar tarafından yapılabiliyor olmasıdır. Bitcoin’e karşı duyulan güven tek bir firma veya devlet tarafından değil, küresel kapsamda bağımsız bir bilgisayar topluluğu tarafından yönetilmekte olan, değişmez bir defter aracılığı ile muhafaza edilmektedir. 20 CMC, CoinMarketCap, (June 16, 2020). 6 Bitcoin gibi sanal paraların kullanılmasının temelinde, devletin müdahil olmadığı bir para sistemi içinde kişilerin kendince para politikaları uygulamasına imkân sağlamaktı. Bu merkez bankasının kaprislerinden ve küresel finansal sistemden kurtulmak demekti. Kripto para teorisine göre; sabit bir veri tabanı (blockchain gibi) geleneksel finansal aktörleri (bankaları, kredi kartı şirketlerini veya hükümet teşkillerini) devreden çıkararak, kripto kullanıcılarına daha serbestçe para değişimi, sermaye muhafaza ve enflasyona karşı kendi koruma imkanı sağlamaktadır. El Salvador’un Bitcoin’i yasal bir para birimi olarak tanıması; istikrarı sağlama, kendi para biriminde kaybettiği değeri koruma ve göçmenlerinin yurt dışından para transferlerinde maruz kaldığı yüksek maliyetleri azaltma hilelerinden bıktıktan sonra, bu yola başvurdu. Bu durumda, Bitcoin'e başvurmak, El Salvador benzeri ülkelerin ihtiyaçlarını karşılamaktaki uluslararası acziyetin bir işaretinden başka bir şey değil ve bu da, bir gözden geçirme ve reformu kaçınılmaz kılıyor. El Salvador’un kriptoyu milli parası veya doların bazen yerine bazen birlikte kullanması ülkesine büyük zarar verebilir. Bu zarar, emlak satışlarında sıkıntı, iş dünyasının kepenk kapatması, banka borçlarını ödeyememe, dış sermayenin geri gitmesi şeklinde olabilir. El Salvador’un kripto para macerası ülkeye, yılda 60 milyon dolar, toplam 375 milyon dolar kaybettirdi21. Kripto paralar merkezi herhangi bir otorite tarafından kontrol edilmez fakat dijital paranın arkasında merkezi yapılar vardır. Dijital paralar ile yapılan işlemler gizli tutulmaz fakat kripto para işlemlerinde kimlik bilgilerine gerek yoktur. Kripto para hakkında çok az ülkede düzenlemeler yapılır. Dijital paralar hakkında ise birçok ülkede yasal düzenlemeler yapılmış ve yapılmaya da devam etmektedir. Dijital paranın değeri istikrarlı ekonomilerde çok fazla değişmez. Kripto para ise ülkelerin ekonomilerinden ve dünya olaylarından etkilenerek değerini belirler. Bitcoin ve diğer blockchain uygulamalarının geleceği ne olacak? Hükümetler ve bankalar, bu teknolojiyi kaldırmak isteyecek mi? Bu konuda çeşitli senaryolar var22; (1) Kripto ile işbirliği; ABD’nin küresel finansal hegemonyasına blockchain’e dayalı sabit paraları adapte etmesi. Ancak, kripto ve devlet evliliği, fiyat değişimlerinden etkilenmek istemeyen kriptonun ruhuna aykırı. ABD’nin dijital doları, kriptoya ve diğer sabit paralara meydan okuyabilir. (2) Kripto Kumbarası; Bu senaryoda, Fed, Bitcoin ve Ethereum’u dijital değerli varlık olarak kabul eder. Küresel finansal sistem Web 3.0 içinde; bitcoin, altın gibi küresel olarak tanınır, ülkeler yatırım yapar. Bu sistem ileri teknoloji gerektirdiği için, kendini avantajlı gören ABD tercih edebilir. (3) Kripto çatışması; bazı revizyonist ülkeler (Çin, Rusya, İran) uluslararası düzeni bozmak için dijital varlıkları siber savaş içinde silah olarak kullanmak isteyebilir. Dolar ekonomisi yerine Yen ekonomisin getirmek isteyen Çin, SWIFT sistemini değiştirmeyi seçebilir. 2030’larda askeri alandaki savaş, kripto alanına, blockchain’lere yayılabilir. Dünyanın en büyük iki kripto para borsası Coinbase ve Binance, ABD ve Çin menşeilidir, sonra Japonya geliyor. 14 Nisan’da halka açılan, ABD'nin en büyük kripto para borsası Coinbase, dünyanın en geniş kripto para ödeme ağı BitPay ile çalışıyor. ABD’nin Coinbase’i 100 milyar dolar kadar fiyatlandı. Chriss Morris, El Salvador’s Bitcoin Bit Struggles As Salvadorans Ignore the Chivo Wallet, Fortune, (April 27, 2022). 22 Sam Lyman, What Comes After Crypto Winter? Orrin G. Hatch Foundation, (January 23, 2023). 21 7 Türkiye’de bir denetim ve kripto borsası olmaması nedeni ile Thodex ve Vebitcoin gibi dolandırıcılık olayları yaşandı23. Ocak 2022’de yayınlanan T.C. Merkez Bankası yönetmeliği ile ödemelerde kripto para kullanımı yasaklandı. Gerekçe olarak; “kripto varlıkların anonim yapısı nedeniyle yasa dışı faaliyetlerde kullanılması” ve “denetim mekanizması olmaması” gösterildi. Bir çeşit dijital para olan kripto para, sadece elektronik ortamda mevcuttur. Kripto paranın avantajları; enflasyondan korunmak, güvenlik ve mahremiyet, kendi yönetiminizde olması, para ve fon transferi için maliyet etkin olması şeklinde sıralanıyor. Olumsuz yanları ise şu şekilde açıklanıyor; uyuşturucu ve silah kaçakçılığı gibi yasal olmayan işler, para aklama ve terörün finansı gibi işlerde kullanılabilir. Ayrıca kayıtsız para finansal kayıplara yol açabilir, hacklenebilir, geri ödeme alınması veya işlemin iptal edilmesi mümkün değildir. Son zamanlarda kripto para iyi bir performans göstermedi. Kripto parayı yasal hale getiren ülkelerin varsayımı şu; mevcut küresel finansal sistem zengin ülkelerin yararı için dizayn edilmiş, kripto para daha kapsayıcı ve ulaşılabilir bir vasıta. Ama kripto parayı ulusal döviz olarak kullanmak para aklama imkanı sağlıyor, sermaye akışını kontrol etmek zorlaşıyor, vatandaşa yönelik büyük fiyat dalgalanmalarını örtebiliyor. Makroekonomik olarak ise ekonomik istikrar, finansal entegrasyon, tüketicinin korunması, vergi gelirleri üzerinde negatif etkisi var. Bütün bunlar sosyal hizmetlere ayrılacak paranın da azalması demek. Tüm bu değişkenlerle birlikte, dijital çağın doğuşundan önce veya sonra son derece sabit olan bir faktör var; sabit para birimleri, eski ihtişamın yumuşak gücünün etkilerini kutlamakla yetinenler için değil, bu konuda önde ve ileride olan kapsamlı güç sahipleri içindir. Merkezsiz kripto para ile devlet kontrolü dışında sınır ötesi anonim havale olanağı ile terör, mafya, yasak kumar, internet haydutları kapital kaçırma ve vergi kaçırma gibi işlere girişebilirler. Dijital paralar, 2022 yılı içinde 2 trilyon dolardan fazla kaybettirdi 24. Sadece Kasım 2022’de değer kaybı %21 oldu. Büyük şirketler, kripto para konusunda iyimser değil. Tesla, artık kripto para ile ödeme kabul etmeyecek. Facebook (Meta), kripto varlıklarını sattı. Ancak, kripto parayı yasal kullanıma sokan El Salvador, Orta Afrika Cumhuriyeti gibi ülkeler de var. Bitcoin’i yasal statüye sokan ülkeler arasında Paraguay, Venezuela, Ukrayna, Rusya ve Arjantin var. Dijital Para Paranın merkezi, kağıt paradan Merkez Bankası Dijital Paralarına doğru kayarken, özellikle değişim aracı fonksiyonuyla bunlarla rekabet eden kripto varlıkların ve sabit coinlerin de para alanında önemli bir yer tutacağı öngörülebilir. Geleceğe ilişkin çok sağlıklı tahminler yapılamamakla birlikte, uygulamaya geçirilmeleri halinde CBDC’lerin uzun bir süre mevcut fiziki paralarla birlikte dolaşımda olmaları beklenebilir. CBDC uygulamalarında başarılı sonuçlar alınabilmesi için uygun yasal ve kurumsal çerçevenin oluşturulması, altyapı sorunlarının giderilmesi ve bu bağlamda merkez bankalarının yeniden yapılandırılması da gerekecek. Merkez Bankası Dijital Paraları (CBDC25), kripto paraların ve sabit coinlerin geleneksel ödeme sistemlerine rakip olmalarının doğurabileceği istikrarsızlık kaygıları nedeniyle gündeme Lale Elmacıoğlu, Kripto Para “Vurgununun” Yankıları Sürüyor, Independent Türkçe, (28 Nisan 2021). Will Daniel, The Crypto Market Has Now Lost $2 Trillion in Value. Here are 5 Shocking Facts From Crypto's Black Monday, Yahoo Finance, (June 13, 2022). 25 CBDC: Central Bank Digital Currency. 23 24 8 geldi26. Merkez bankaları, kripto paraların ve sabit coinlerin geleneksel ödeme sistemlerine rakip olmalarının doğurabileceği istikrarsızlık kaygıları nedeniyle, alternatif araçlar üzerinde çalışmalara başladılar ve CBDC gündeme geldi. Fiziksel olmayan CBDC’ler, elektronik ortamlarda üretilen ve kullanılan paralardır. İtibari paranın dijital versiyonu olarak görülebilirler. Doğrudan yasal bir ödeme aracı olarak bu para, alışverişlerde ve her türlü ödeme işleminde elektronik cüzdanlar üzerinden banknot gibi kullanılabiliyor. İşlemler dijital ortamda para otoritelerinin gözetim ve denetimi altında gerçekleştiriliyor. Bu paraların da ağırlıklı şekilde blockchain teknolojisine dayalı olarak çıkarılacakları öngörülüyor. Perakende veya toptan (finansal kurumlara yönelik) olmak üzere iki farklı şekilde uygulanabilen bu dijital paralarla elektronik ortamda işlemler daha kolay, daha hızlı, daha güvenli ve daha düşük maliyetle yapılabilecek. Arkalarında merkez bankalarının bulunması bu paraları kripto varlıklardan da ayırıyor. Kripto paraların aşırı oynaklık gösteren değerleri nedeniyle taşıdıkları yüksek risk, CBDC’ler söz konusu olduğunda bunları çıkaran merkez bankasının güvenilirliği çerçevesinde önemli ölçüde ortadan kalkacaktır. Para biriminin dijitalleştirilmesi, uluslararası para birimi, büyük veri tabanları teknolojisi ve bunların yapay zekâ sistemleriyle yönetiminde üstünlüğe sahip olacak yeni oyuncuların uluslararası arenaya giriş yapmasının önünü açacak. Şu ana kadar uluslararası işlemlerin % 60’ını kontrol eden dolara, % 20’sini elinde tutan Avro ve Yen, Sterlin ve İsviçre Frangı gibi diğer uluslararası para birimlerine ek olarak, Çin’in, kendisini uluslararasılaştırmaya karar vermesi durumunda dijital Yen’in de rolü artacak. Zira dünyanın en büyük ikinci ekonomisine, küresel ticarette birinciliğe ve uluslararası yatırımlarda artan bir yayılmaya dayanıyor. Kripto paraların oluşturduğu baskı ve CBDC’lerin potansiyel faydaları dikkate alınarak birçok ülkede merkez bankaları konuyla ilgili araştırmalar yürütmeye; bazı ülkeler fiziksel paraların yanı sıra CBDC ihracı için hazırlıklar yapmaya başladı; birkaç ülkede bu paralar işlem görme aşamasına geldi. 2020’de CBDC’yi ilk olarak Bahamalar Merkez Bankası “Sand Dollar” adıyla uygulamaya geçirdi, bunu 8 ada ekonomisinin merkez bankası konumundaki Doğu Karayipler Merkez Bankasının çıkardığı “DCash” izledi. Arkasından Nijerya Merkez Bankası “e-Naira” ve Jamaika Bankası “Jam-Dex” adlı CBDC’leri dolaşıma soktular. Çin 2020’de Dijital Yuan (e-CNY) için başlattığı pilot uygulamayı 2023’te genişletmeye hazırlanıyor. G20 ülkelerinin birçoğu da pilot uygulama veya süreç geliştirme aşamasındalar. Bu anlamda gelişmiş ülkeler arasında öne çıkan ülke ise İsveç. İsveç Merkez Bankası CBDC’yi (e-kron) özel ödeme altyapısının önemli bir bileşeni olarak planlıyor. 15 Kasım 2022 tarihinde ABD Federal Merkez Bankası (FED), ortaklık ilişkisi olan birkaç büyük ticari banka ile Merkez Bankası Dijital Para kullanımını test etmek için 12 haftalık bir eğitim programı ilan etti. Amaç, ortak bir dijital para platformu şebekesinin teknik kullanılabilirliği, hukuki geçerliliği ve iş dünyasına uygunluğu yönünden test etmekti. Pilot program, banka depozitolarını temsil etmek için dijital “jetonlar” kullanacak. Program, bankaların ortak bilgi bankası üzerinden ödemeleri hızlandırmak için dijital dolarları nasıl kullandığını test edecek27. Pilot programın içinde olan bankalar BNY Mellon, Citi, HSBC, Mastercard, PNC Bank, TD Bank, Truist, US Bank ve Wells Fargo. Küresel finans mesaj sistem Delice, a.g.e., (12 Aralık 2022). Lananh Lguyen, Banking Giants and New York Fed Start 12-Week Digital Dollar Pilot, Reuters, (November 16, 2022). Banking giants and New York Fed start 12-week digital dollar pilot | Reuters 26 27 9 sağlayıcı SWIFT de katılımcılar arasında28. Henüz dijital paranın kullanılması ile ilgili bir karar yok ama pilot program ile bu düşünce geliştirilecek. Norveç, kendi merkez bankası dijital parasını (CBDC) test etmekte yarış içinde. Ülkede dolaşımda olan 50 milyar kron’un sadece %40’ı merkez bankasının kontrolünde, %60 ise herhangi bir kontrole tabi değil29. Test Haziran 2023’de bitecek ve tavsiyeleree göre merkez bankası bir prototip uygulamasına karar verecek. Küresel para ve finans alanında öncü konumundaki ABD ve Avrupa bu konuda diğer ülkelerin daha gerisinde. Avrupa Merkez Bankası CBDC’yi nakit paranın alternatifi değil, tamamlayıcısı olarak değerlendiriyor. Türkiye dâhil birçok ülkede merkez bankaları konuyla ilgili araştırmalarını sürdürüyor; sistemin nasıl kurulup, işletileceği, altyapı sorunlarının nasıl giderileceği gibi konular üzerinde çalışmalar yürütülüyor. Kripto paraların dünya üzerinde hızla gelişmesi üzerine T.C. Merkez Bankası, Dijital Türk Lirası’nın oluşturulması ve geliştirilmesi için yeni bir platform kurduğunu açıkladı. Kurulan platformun adı ise Dijital Türk Lirası İş Birliği Platformu olarak belirlendi. Para Güvenliği Emperyal güçlerin tehdit algılamaları aynıdır. Çıkarlarına uygun olmayan her şey tehdittir. 19. yüzyılda sömürgecilik, Batı sanayileşmesinin ve kapitalizminin ihtiyacı olan başka ülkelere ait kaynakların ele geçirilmesi için savaşları normal karşılıyordu. Avrupalı olmayan kültürler ancak 20. yüzyılda gerçekten küresel bir vizyon edinebildiler. İngilizlerin iki dünya savaşına yol açan, köle işgücüne dayalı sömürgeci ekonomik sistemi imparatorluğu ayakta tutamamıştı. Bunun yerini, II. Dünya Savaşı sonrası daha iyi yapılandırılmış ABD ve Sovyetler Birliği’nin ekonomik sistemleri aldı. Her iki ülke dünyayı ikiye böldüler ve kendi etki bölgelerinde insan sermayesini yöneten entegre sistemler kurdular. Sovyetler Birliği’nin çöküşü ile birlikte bugünkü dolara dayalı ABD hâkimiyetindeki küresel ekonomik sisteme geçiş başladı. Şimdi bu sistemin de parçalanacağı bir döneme gidiyoruz. ABD’nin dolar hegemonyasının oyun kitabının kuralları şu şekildedir; (1) ABD Merkez Bankası (Fed) doların değerini düşürerek, diğer ülkelerin mal değişimi ve rezervlerinin değerine etki edebilir. (2) Askeri güç üstünlüğü ile -bugün Rusya örneğinde olduğu gibi, diğer ülkelerin varlıklarına ve dövizlerine el koyabilir. (3) Diğer ülkelerin kendi kurduğu ve kontrol ettiği küresel finansal sistemi (SWIFT) kullanmasını engelleyebilir. Fransa, hala 14 Afrika ülkesini sömürmeye devam ediyor. Hâlihazırda İtalya başkanı olan Georgia Meloni’nin söylediklerine bakalım30; “Batı Afrika’nın Frankopon eski kolonileri olan Moritanya, Senegal, Mali, Guyana, Fildişi, Burkina Faso, Benin ve Nijer, eski Orta Afrika kolonileri olan Orta Afrika Cumhuriyeti, Çad, Gabon ve Kongo Cumhuriyeti’nin sözde merkez bankaları gölge kuruluşlardır. Gerçek Merkez Bankası, Fransız Merkez Bankası ve sonra Fransa Hazine Bakanlığı’dır. Bu eski Fransız kolonisi ülkeler için paranın değerini Fransız Merkez Bankası belirler. Fransız Hazine Michael Maharrey, War on Cash: New York Fed Launches “Digital Dollar” Pilot Program, Schiff Gold, (16 November, 2022). 29 David Attlee, Going Cashless: Norway’s Digital Currency Project Raises Privacy Questions, Cointelegraph, (21 January 2023). 30 Aktaran; Peter Koenig, France Exposed – Exploitation of West and Central Africa Continues Way Beyond Colonial Times, CRG, (November 21, 2022). 28 10 Bakanlığı, %50’ye kadar garanti verir. Bunun anlamı Batı ve Orta Afrika Merkez Bankaları, rezervlerinin %50’sini Fransa Hazine Bakanlığı’na depozito yatırmalıdır. Bunlara ilave olarak %20’de finansal yükümlülük parası ödenir.” Fransa GDP’si 2022 rakamlarına göre 2.82 trilyon dolar, 14 eski Fransız kolonisinin ise 282 milyar dolar yani Fransa’nın onda biri. Eski Fransız kolonileri bölgesi hala Fransa Hazine Bakanlığı için önemli bir gelir bölgesi olmaya devam ediyor. 14 Afrika ülkesi milli servetlerinin ancak %30’unu kendi sınırlarında içinde tutabiliyor. Fransa’nın 1950’lerde kurduğu bu sömürü sistemi devam ettiği sürece kalkınmaları ve Fransa boyunduruğundan çıkabilmeleri mümkün değil. Bu ülkelerin ne siyasi, ne finansal ne de ekonomik özgürlüğünden bahsedilebilir. Bu 14 ülke BM’ye göre en az gelişmiş ülkeler ve Fransa onların böyle kalmasını istiyor. 2019 yılında Benin bakanı Patrice Talon, Fransa medyasına bu modelin değişmesi gerektiğini, kendi dövizlerini (bağımsız ECOWAS parası) yaratmak istediklerini söyledi ama Macron duymamış gibi yaptı. Dünya para piyasasının denetimini sağlamak üzere ‘Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) yasal ve teknik çalışmaları CFR tarafından yapılmıştır. Böylece Rockefeller, Mellon, DuPont, Rothschild vb. bankacıların oluşturduğu özel bankalar karteli; Federal Reserve System (Federal Merkez Bankası) vasıtası ile hükümete para akışını, para değerini ve faiz oranlarını dikte etmektedir. Küresel sermayenin para planlama ve aklama merkezi Londra City’dedir. Aksiyon merkezleri ise Wall Street, Belçika-Brüksel ve Singapur’dadır. Bu sistemin tamamı BIS tarafından 600 bin terminal ile kontrol edilir. BIS, sadece ABD ve Avrupa’nın değil dünyanın tüm ülkelerinin merkez bankalarının merkez bankasıdır. City of London, İngiltere’nin bir parçası değil, egemen bir finansal devlettir. Burada uluslararası bankacılar için kendi oyunlarını (dünya hükümeti) oynayacak özel bir kartel alanı oluşturulmuştur31. Londra’da (Royal Bank of Scotland içinde) bir banka paneli tarafından açıklanan günlük faiz oranı (libor), küresel temel faiz oranıdır ve uluslararası finans piyasaları için çok önemlidir. Bu faiz oranına göre diğer bankaları kendi para politikalarını belirler. Dünya, dijital paranın merkezinde olduğu, yeni yabancı paralar ve doğal kaynaklarla desteklenen yeni bir para sistemine doğru gidiyor. Böyle küresel güneyin batıya borçlanmaktan ve IMF reçeteli kemer sıkma politikalarından kurtulması bekleniyor. Halen Avrasya Ekonomik Birliği ve Çin, doları elimine edecek bir yeni mali/finansal sistem üzerinde çalışıyorlar. Bu yeni bir Bretton Woods olmayacak ama Washington Konsensüsü’ne alternatif olacak. Daha çok küresel güneyin ihtiyaçlarına cevap verecek. Ukrayna Savaşı ile Rusya’ya yönelik başlatılan Batı yaptırımları, ülke dışındaki Rus döviz rezervlerinin dondurulması bu çalışmaları hızlandırdı. Şimdi dolara dayalı ekonomik dünya düzeni parçalanmak isteniyor. Önerilen yeni sistemlerden bir tanesi katılan ülkelerin paralarının endekslendiği yeni bir sentetik (suni) ticaret dövizi yaratmak. Dijital paralar, ulusal paraya bir alternatif değil, “ayna” olabilir. CBDC ise merkez bankası tarafından piyasaya sürülen, kripto paraya benzeyen, dijital jetonlardır. Atlantik Konseyi’ne göre, küresel GDP’nin %95’ini temsil eden 114 ülke CBDC’yi keşfetmeye çalışıyor32. 2023 itibarı ile 11 ülke halen tam olarak dijital paraya geçti, 20 ülke ise dijital parayı pilot olarak kullanarak önemli adımlar attı. Kripto paralar, ne bir rezerv ne de hükümet, özel banka veya güvenilir bir şirket tarafından desteklenmektedir33. Columbia Üniversitesi’nden Todd Baker’a göre; kripto, 31 Nicholas Shaxson, Treasure Islands: Tax Havens and the Men Who Stole the World, Vintage, (2012), 156. Central Bank Digital Currency Tracker - Atlantic Council 33 Jeffrey Frankel, El Salvador’s Adoption of Bitcoin as Legal Tender is Pure Folly, (September 24, 2021), The Guardian. El Salvador’s adoption of bitcoin as legal tender is pure folly | Jeffrey Frankel | The Guardian 32 11 amaçsız bir paradır34. İyi çalışan bir ekonomi; kuvvetli bir döviz, sabit enflasyon ve döviz kuru, itibarlı kurumlar, alternatif bir paraya ihtiyaç duymaz35. Daha az istikrarlı ekonomiler, sabit bir şekilde Avro veya doları seçer. Devletlerin son yıllarda başvurduğu diğer bir yöntem ise ‘tersine para aklama’dır. Parayı yasal olmayan işlerde kullanmak için paranın yasal kaynağını gizlemek üzere yapılır 36. Genellikle terörü finanse etmek için kullanılır. Yasal bir işe yatırılmış gözüken para dolaşımdan sonra örgütün eline geçer. Hesaplarda gözükmeyen, gizlenen bu finansal işlem ile vergi kaçırabilir, rüşvet verilebilir ya da birilerine örtülü maaş verilebilir37. Bu yöntem, devletlerin örtülü yollardan ülkelerine para getirmeleri ve gölge bir ekonomi yaratmalarını da sağlar. “Para Aklama ve Terörizmin Finansmanı İle Mücadele Avrasya Grubu (EAG38)” raporuna göre bu alanda; Rusya Federasyonu, Ukrayna, Türkiye, Sırbistan, Kırgızistan, Özbekistan, Ermenistan ve Kazakistan dikkati çekmektedir39. Belirli bir merkezi (kontrolü) olmayan Bitcoin gibi dijital paralar, illegal para kazanma, suç örgütlerine para aktarma, yolsuzluk için kullanılabilir. Geleneksel kripto paralar gibi Sabit Jetonlar da (NFTs40) para aklamakta kullanılabilir. NFT ile üçüncü taraflara hayali satışlar yapılabilir41. Diğer bir para aklama yöntemi on-line kumar siteleridir. Bu yolla paralar, daha sonra gerçek paraya dönüştürmek üzere sanal eşyalara veya sanal paralara çevrilebilir 42. Son zamanlardaki bazı boşanmalarda tarafların evlilik ortak mülkünü adaletten saklamak için merkezsiz kripto para kullanmaları haber konusu olmuştur43. Yatırımcılar borsada kripto para kurlarının çok ayarsız yükselme ve düşmeler yüzünden güvenilemez olduğu eleştirisi yapmaktadır44. Bir başka eleştiri, merkezsiz kripto para üretmek için ‘ispatlanmış’ yönteminin enerji israfına yol açmasındandır. Dijital paranın karanlık tarafı çok daha önemli. Devletin dijital paraya geçmesinin temelinde nakit para kavgası var. Nakit paranın devreden çıkması, devletin tüketici harcamalarını takip ve kontrolünü zorlaştırır. Merkez bankalarının negatif faiz oranları gibi manipülatif para politikaları izlemesini kolaylaştırır. Ortada nakit yoksa, en küçük para işlemleri bile hükümet tarafından izlenebilir. İçtiğiniz bir kahvenin parası bile artık sır değildir. Nitekim Çin, yeni başlattığı dijital yen pilot programı ile fiziksel para ile elde edemeyeceği bir kontrol imkânı sağladı45. Hatta hükümet, insanların alış-veriş yapmasını durdurabilir ya da para kullanımına limitler getirebilir. Hatta Çin’de olduğu gibi, kişi harcamaları sosyal-kredi 34 Todd Baker, Crypto Is Money Without a Purpose, Wall Street Journal, (December 22, 2022). Jerry Haar, Will Crypto Replace National Currencies? National Interest, (January 10, 2023). 36 International Federation of Accountants, Anti-Money Laundering, (27 March 2014). 37 Yuliya Zabyelina, Reverse Money Laundering in Russia: Clean Cash for Dirty Ends, Journal of Money Laundering Control, (2015), 18 (2): 202–221. 38 EAG: The Eurasian Group on Combating Money Laundering and Financing of Terrorism. 39 EAG, Money Laundering and Terrorist Financing with Use of Physical Cash and Bearer Instruments, (13 October 2017). Wayback Machine, 17th Plenary Meeting of the Eurasian Group on Combating Money Laundering and Financing of Terrorism, New Delhi. 40 NFT: Non-Fungible Tokens. Blockchain içinde kendine ait bir kimlik numarası ile kayıtlıdır, kopyalanamaz, başka bir para yer değiştiremez, bölünemez bir paradır. 41 Allison Owen, Isabella Chase, NFTs: A New Frontier for Money Laundering? Royal United Services Institute Report, (2 December 2021). 42 Kim Zetter, Liberty Reserve Founder Indicted on $6 Billion Money-Laundering Charges, Wired, (May 28, 2013). 43 Amanda Sandys, Non-disclosure of Assets upon Divorce: is Anywhere Safe to Hide? yourmoney.com, (April 11, 2018). 44 BTC-USD Interactive Stock Chart, Bitcoin USD Stock, Yahoo Finance, finance.yahoo.com, (April 6, 2018). 45 Bloomberg News, China Is Making Cryptocurrency to Challenge Bitcoin and Dollar, (June 1, 2020). 35 12 sistemine bağlanarak, beyaz listede olanlar ile kara listede olanlara farklı uygulamalar getirilebilir. Çin’in şimdiki amacı fiziksel nakit yerine dijital para kullanımını alışkanlık haline getirmektir. Çin’den sonra İsveç’te kendi dijital parasını geliştirdi. Avrupa Merkez Bankası da dijital Avro yolunda. Görüldüğü gibi dijital para, geleceğin finansal sistemi olacak. Ve dijital para, gözetleme devleti rejiminin işlerini oldukça kolaylaştıracak. Devletlerin nakit para ile olan savaşı, dijital para arayışını başlatmıştı. Ancak, dijital paranın karanlık taraflarını gözardı ederek, bu yolda hızla ilerleniyor. Nakit parasız bir toplumda insanlar kişisel ayrıcalık ve özgürlüklerini kaybetmiş demektir. Bu tam da Marx’ın hayalini kurduğu merkezileşmeye bizi götürür. Devletin sizi arka kapınızda veya casus gibi cüzdanınızda olması, kayıtlarınızın izlenmesi, varlıklarınızın istendiğinde dondurulması veya paranızı harcamak için son tarihler verilmesi gene size kamu güvenliği bahanesi ile açıklanacaktır46. Gelişmeler CBDC kullanımına geçişin çok yakın olduğunu gösteriyor. Risk, sistemin elektronik olması yani merkez bankaları dijital parayı takip ve kontrol edecek. Şimdiki paraya ilave olarak devlet tarafından izlenecek ve kullanımı programlanacak. Ne demek istiyoruz? Dijital para yeni tür bir toplum mühendisliğinin aracı olacak47; - Sağlık; bazı kamu alanlarına girişiniz engellenecek. - Enerji; kotanız doldu ise doğal gazınız ya da elektrikli aracınız çalışmayacak. - Gıda; bu hafta çok yediniz, paranızı sadece bitkilere harcayabilirsiniz. - Tasarruf; ay sonuna kadar harcamazsanız, ödeneğinizin kullanım süresi dolacak. - Özgürlük; Muhalif görüşler paylaştığınız için algoritma size para cezası kesecek. (PayPal halen bu sisteme geçti48). Merkez Bankası Dijital Parası (CBDC), uygulamaya geçtiğinde artık COVİD olmadan da hareketlerimiz şekillendirilecek. Dijital para devletlere yukarıdan-aşağıya kontrol imkânı sağlarken, Çinlilerin Sosyal Kredi Notu gibi uygulamalarla bu kontrol sizin özgürlüklerini kısıtlayabilecek, mahremiyetiniz kalmayacak. Aslında bu finansa dayalı korkutma sistemi çok önceden başladı; - Önce sizlerden üzerinde mikroçipler ve biyometrik resimler olan kimlik kartları, sürücü belgeleri almanız istendi. 2024 yılı sonuna kadar bu tür kartların tamamlanması istenecek49. - Yeni kartlar ile öncelikle haftalık yakıt kullanım kotası verilecek. QR kodu ile araç plakanız ve diğer detaylar takip altına alınacak50. - Aşı olmayanlar iş yerine giremeyecek ve ücretsiz izinli sayılacak 51. - Yüz tanıma ile topluluk içindeki insanlar, gittikleri yerler takip edilecek52. 46 Rober Aro, Fedcoin: It Starts with a Trial Run, Mises Institute, (17 November 2022). Joshua Stylman, CBDC: How COVID Became the Path to Global Financial Surveillance, The Daily Sceptic, (18 November, 2022). 48 Emily Mason, After PayPal Revokes Controversial Misinformation Policy, Major Concerns Remain Over $2,500 Fine, Forbes, (October 27, 2022). 49 Yuri Kageyama, Japan Steps Up Oush to Get Public Buy-in to Digital IDs, AP News, (October 25, 2022). 50 Times of India, Sri Lanka Introduces Fuel Rationing Scheme Amid Economic Crisis, (July 16, 2022). 51 Caldron Pool, Unvaccinated Teachers To Be Punished Wıth A Pay Cut: Social Credit System Begins, (August 23, 2022). 52 Ken Macon, Mercedes-Benz Stadium in Atlanta to Trial Biometrics for Entry, Activist Post, (August 8, 2022). 47 13 - DNA ve biyometrik veri ile insanlar için dijital kimlik programı kullanılacak. Şimdilik bu çalışmalar, otoriter Çin yönetiminin kendi halkını takip için kullanılıyor olsa da Batının seçilmemiş küresel eliti için bir model oluşturuyor. Yeni Bir Finansal Sistem Arayışları Pek çok ülke dolara dayalı bu sistemden çıkmak için arayış içindedir. Hatta petro-dolar sisteminin anahtar ülkesi olan Suudi Arabistan bile Çin’den döviz olarak Yen kabul etmeye hazırlanıyor. BRICS ülkeleri kendi aralarında rubi (Hint lirası) ve ruble gibi yumuşak dövizler kullanmak için yeni ticaret anlaşmaları yapıyorlar. Ancak, birbirinin parasını toplamaya dayalı bu sistem çok dayanıklı değil. Rusların, Altın Ruble 3.0 gibi bir stratejisi var. Petrol ve doğal gaz, gıda ve gübre, metaller ve katı mineraller gibi ana uluslararası ticari ürünlerin değişiminde Batı yaptırımlarına karşı tek vasıta Altın gibi gözüküyor. Batı yaptırımları karşısında Rusya, fiziksel olarak altın olan yeni bir döviz yaratma peşinde. Bu sistem büyük bir altın rezervi gerektiriyor. Dünya altın rezervlerinin (12.1 trilyon dolar) % 80’i BRICS ülkelerinin elinde53. Hindistan’da (devletin değil) vatandaşın elinde 50 bin ton olduğu tahmin ediliyor. Çin hükümetinin elinde ise muhtemelen 20 bin ton altın var. Batılı ülkelerin merkez bankalarında yeterli altın olmadığı, bu stratejinin temel varsayımını oluşturuyor. Henüz dolara dayalı sistemin yerini ne alacağını bilmiyoruz çünkü Çin ve Hindistan gibi alternatif pazarların sahipleri ABD ile mücadeleyi kazanacak güce henüz erişmediler ve aralarında bir konsensüs de yok54. Ancak, ilk adımlar atıldı. Bunlardan bir tanesi ikili swap anlaşmaları. Dolar yerine milli dövizlerin ve altınların kullanıldığı bir rezerv birikimi söz konusu. İkinci adımda dolara dayalı olmayan yeni fiyatlandırma mekanizmasına geçiş var. Şu an için referans olarak dolar yerine Yen kullanılabilir. Altın da bir fiyat referansı olabilir ama ödemeler için uygun bir araç değil. Yeni ekonomik düzene geçişin üçüncü ve final safhasında yeni dijital ödeme dövizinin yaratılması var. Bu bir uluslararası anlaşmaya dayalı olarak ve şeffaflık, adil olmak, iyi niyet ve etkinlik prensiplerine dayalı olarak gerçekleştirilecek. Bu paranın BRICS ülkeleri döviz rezervi havuzu içinde yaratılması ve ülkelerin dövizine GDP, nüfus ve toprak büyüklüğü oranında değer biçilmesi öngörülüyor. İlave olarak, ticari değişim aracı olarak paranın endeksi; altın ve diğer değerli metallar, anahtar sanayi metalleri, hidrokarbonlar, tahıl, şeker, su ve diğer doğal kaynaklara göre belirlenecek 55. Yani Çin, Rusya ve Hindistan yeni para biriminin değerinin belirlenmesi için kendilerini tarif ediyorlar. Yeni döviz sınır aşan ödemeler için kullanılacak ve katılan ülkeler için önceden belirlenmiş bir formül kullanılacak. Katılımcı ülkeler, ulusal yatırımları ve sanayi ile rezervlerini finanse edecek kredi yaratmak için kendi ulusal dövizlerini kullanabilecek. Sınır aşan sermaye akışları ulusal döviz düzenlemelerine göre yönetilecek. Yeni ekonomik sistemin amacı, Güney Ülkelerini dolara dayalı borçlanmadan kurtarmak, yeni ödeme dövizleri yaratmak, borçları ham madde ya da sermaye altyapısında ortak sahiplik ile ödemek. Hammadde veya ortak sahiplik aslında Çin’in yeni sömürgecilik faaliyetlerinin akademik adı oluyor. Şimdilik ikili swap hatları ile ülkeler kendi arasında ortak yatırım ve ticaretin finansmanı için kaynak yaratıyorlar. Ama genellikle tek taraflı bir amaca hizmet eden bu paraların ne amaçla kullanıldığı da ayrıca bir tartışma konusu. 53 Jon Forrest Little, Could Golden Ruble 3.0 Knock Out the U.S. Dollar? Money Metals Exchange, moneymetals.com, (January 19, 2023). 54 Sergei, Glazyev, The Last World War The U.S. To Move and Lose, Mir Publication, (Moscow, 2016), 213. 55 Pepe Escobar, Towards A New Global Financial System: Sergey Glazyev, CRG, (April 18, 2022). 14 ABD’nin Swift sistemini elimine edecek, ulusal paralara dayalı bir ödeme ve çözüm sistemi, bugün kadar ne Avrasya Ekonomik Birliği (AEB) ne ŞİÖ ne de BRICS içinde hayata geçebildi. AEB yani Rusya ile Çin, bu sistemi, ASEAN ve Batı Asya ülkelerine, Afrika ve Latin Amerika’ya götürebilir mi? Bu iki kutuplu jeo-ekonomi demek yani Batı ve diğerleri. Batı pek çok ülkenin merkez bankalarını kontrol altına alarak, IMF reçetelerine dayalı bir etki bölgesi kurmuş durumda. Ancak, bu düzen pek çok ülkenin kendi çıkarlarına uygun değil ve finansal güvenlikleri konusunda artan bir endişe besliyorlar. Halen, Washington tarafından engellenmiş Rus Merkez Bankası, yeni ekonomik ve finansal düzene liderlik edemez. Şu anda yapmaya çalıştıkları Swift’e bağlı olmayan bir bankacılık mesaj sistemini yabancı bankalara açabilmek. Bunu sadece bazı ülkelerle swap anlaşması yaparak uygulayabiliyorlar. Zaten AEB içinde çoğu bankacılık işlemleri milli paralarla yapılıyor. Ancak, birlik dışı diğer uluslararası ticaret işlemleri sıkıntılı. Benzer bir geçiş Çin, İran ve Türkiye ile ticarette yaşanıyor. Hindistan, ulusal dövizlerle de ödeme kabul etmeye hazır olduğunu açıkladı. Ulusal ödemeler için takas mekanizması geliştirilmesi için de pek çok gayret var. Paralel olarak, bankacılık dışı dijital (altın ve diğer ticari varlıklara dayalı) ödeme sistemi geliştirilmesine de çalışılıyor. Bu çalışmaların nedeni ABD’nin son yaptırımları. Rus Merkez Bankası’nın IMF tavsiyelerine dayalı para politikası Rus ekonomisini mahvetti. Buna 400 milyar dolarlık dış rezervlerin dondurulması eklendi ve bir trilyon doların üzerinde bir değer de oligarklar tarafından yurt dışına kaçırıldı ve Rus parasının değeri oldukça düştü. Rus Merkez Bankası, Washington’un tavsiyelerine uyarak son iki yıldır altın satın almayı durdurdular ve içerde ürettikleri altını (500 ton) sattılar56. Ama bu ekonomiyi daha da kötüye götürdü ve şimdi tekrar altın satın almaya başladılar. Ekonomi ve finans alanında, ekonomik savaş ile bilgi/bilişsel savaşın iç içe geçtiği bir melez savaş yaşanıyor. ABD’nin başını çektiği Batı ülkeleri diğer cepheye göre oldukça üstün durumda çünkü çok avantajlı konumları var. Altın Rusya’da bol miktarda var ve dolar, avro, pound hatta yen yerine kullanılabilir. Ancak, Batılı kurumlar pek çok ülkenin merkez bankalarını kontrol ediyor ve reyting kurumları ile para ve diğer kıymeti metallerin değerlerini kendi belirliyorlar. Bunun için geliştirilmiş etki ajanları, yayınları ve bilişsel programları var. Rusya ve Çin şimdilerde stratejik ortak olsalar da ilişkilerin birkaç yüzyıllık geçmişine bakıldığında her mevsimde dost olacakları tartışmalı. ABD’deki hâkim elitin başlattığı küresel melez savaşın hedefinde asıl ekonomik rakip olan Çin var; Rusya ise dengeleyici güç olarak görülüyor. Başlangıçta ABD’nin niyeti Rusya ve Çin arasında bir çatışma başlatmaktı. Batılı etki ajanları önce Rus medyasında yabanı düşmanlığını körüklediler ve milli paralarla ödeme yapmayı engellemeye çalıştılar. Çin tarafında ise etki ajanları, hükümetin ABD’nin çıkarlarına uygun şekilde hareket etmesi için çalıştılar. Şimdi ise ABD’nin Çin ile gümrük savaşı ve Rusya’ya uyguladığı finansal yaptırımlar iki ülkeyi yakınlaştırdı, ortak çıkarlarını öne çıkardı. Çin, Tek Yol Tek Kuşak Projesi’ni AEB’ye entegre edebilir. Putin için AEB, Büyük Avrasya Ortaklığı ve yeni dünya düzeninin çekirdeği anlamına geliyor. Küresel Elit ve Para İçinde bulunduğumuz dönemin kararları üç adresten geliyor; Wall Street, Dünya Ekonomik Forumu ve milyarderlerin vakıfları. Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’na liderlik eden teknokrat şirketçiler, dünyanın geleceğine yön vermek istiyor. Büyük Başlangıç veya BM Gündemi 2030 onların marifeti. Bu oyun ile bir yanda karantinalar devam ederek, diğer yandan küresel sermaye akışının seçilmiş şirket hisse ve tahvillerine gitmesi sağlanıyor. 56 Escobar, ibid, (April 18, 2022). 15 BM’nin “sürdürülebilir ekonomi” gündemi, 2008 finansal krizini çıkaran küresel bankaların işi olmuş. Trilyon dolara varan paralar, seçilmiş uyanık şirketlere yatırım diye aktarılıyor. Bankerlerin ve dev yatırım fonları, yeni bir yatırım alt yapısı yaratırken “kazananlar” ve “kaybedenler”i de belirliyor. Buradaki kriter sözde BM’nin çevre ve iklim ile ilgili kriterleri. Yani şirketiniz petrol ve doğal gaz şirketi değilse, “yeşil” yani çevreci statüsü aldı iseniz size yatırım yapılacak. Ultra-zengin uluslararası bankerler, küresel bir finans sistemi içinde dünya genelinde hâkimiyet ve kontrol kurmuşlardır57. Bunun için temel olarak iki yöntem kullanılır58; (1) Küresel olarak para tüm para akışını kontrol altına almak ve borçları az bulunan bir meta (genellikle altın) üzerinden ödetmek. (2) Hükümetin ve siyasi otoritenin kontrolünden tüm mali vasıtaları almak, özel bankacılığı çıkarları için kullanmak. Amerikan Merkez Bankası (FED) Guvernörler Kurulu web sayfasında59 yer alan bir çalışma ülkedeki zenginliğin dağılımı ile ilgili önemli bilgiler veriyor. Çalışma 1989-2021 arası yılları esas alıyor. Çalışmaya göre; - Üst % 20, tüm zenginliğin % 70.6’sına, - Üst % 40, tüm zenginliğin % 86.0’ına, - Üst % 60, tüm zenginliğin % 93.2’sine, - Üst % 80, tüm zenginliğin % 97.2’sine sahip. En üst %1, ilk %20’nin diğerlerinin toplamından daha zengin. Bu dolar milyarderi süper zenginler, özellikle uluslararası şirketleri kontrol ediyorlar. Her iki ana parti içinde de hâkim konumdalar ve Kongre’den geçecek kanunları ret ya da kabul ettirme gücüne sahipler60. Küresel güç elitinin ikinci tabakası içinde 389 kişi var, bunların az sayıda bir kısmı kadın ve çoğu ABD ve Batı Avrupa’nın zengin ülkelerinden oluşuyor. Bu kişiler, küresel sermayenin konsantrasyonunun devamlılığı için ülkelerinde hükümet dışı paralel politika belirleme ağlarının merkezindeler. Küresel güç elitinin iki temel işlevi var; (1) Şirket medyalarını kullanarak ortak çıkarları için ideolojik gerekçe sağlamak yani algı yönetimi, (2) Ulusaşan hükümet kuruluşları (NATO, IMF, Dünya Bankası, DTÖ, Dünya Ekonomik Forumu vb.) ve kapitalist ülkeler için eylem parametreleri belirlemek. Daha da spesifik olarak, 17 küresel finansal dev içinde 199 direktör; Dünya Ekonomik Forumu, Uluslararası Para Konferansı, üniversiteler ve bağlı kuruluşları, çeşitli politika konseyler, sosyal kulüpler ve kültürel girişimler içinde oluşan çeşitli ağlar yolu ile birbirileri ile yakından temastalar. Hepsi birbirini yakından tanıyor ve birbirlerinin paylaşılan sistem içindeki güç konumlarını gayet iyi biliyor. Devler, birbirine yatırım yapıyor ama yüzlerce yatırım firması da bunlara yakın bir konumda duruyor. Sonuç, onlarca trilyon doların çok az sayıda bir insan grubu tarafından kontrol edildiği bir küresel sermaye ağının varlığıdır. Daimi amaçları, yeterince emniyetli yatırım fırsatları bularak sürekli gelişmeleri için gerekli sermayenin onlara geri dönmesini 57 Carroll Quigley: Tragedy & Hope: A History of the World in Our Time, GSG and Associates, (1975), 321. Des Griffin, Fourth Reich of the Rich, Emissary Publications, (1994), 78. 59 Distribution of Household Wealth in the U.S. since 1989, The Fed - Table: Distribution of Household Wealth in the U.S. since 1989 (archive.md) 60 Eric Zuesse, How the Super-Rich Control the U.S. Government, CRG, (November 16, 2022). 58 16 sağlamaktır. Kendilerine ayrıcalık tanıyan sermaye değişim fırsatları için tehlikeli spekülatif yatırımlara başvurur, kamu varlıklarını satın alır ve bitmeyen savaşları finanse ederler. 17 varlık yönetim firmasının direktörleri küresel sermayenin merkez halkasında yer almaya devam ettiklerinden; bireyler emekli olsa da ya da ölse de onların yerini hemen bir benzeri alır, böylece bu küresel sermaye kontrol ağı sürekli olarak kendini yeniler. Bu 199 kişinin amacı yatırımlarından kendileri ve müşterileri için maksimum dönüşü sağlamak olduğu için bu yolda, küresel sermayen para yönetim sistemleri için gerekli gördükleri her tür yasal ya da yasal olmayan ger türlü kurumsal ve yapısal düzenlemeler ile manipülasyonları yapmak sürekli işleridir. Bu işlerde; Dünya Bankası, IMF, G20, G7, DTÖ, Dünya Ekonomik Forumu, Üçlü (Trilateral) Komisyon, Bildelberg Grubu, Uluslararası Çözümler Bankası (BIS), 30’lar Grubu, CFR ve Uluslararası Para Konferansı, ulusaşan kapitalist sınıfın ve güç elitinin politikalarını formüle etme ve uygulamasında kurumsal istişare mekanizması işlevi görürler. Bu kurumlar, finansal devlerin dünya genelinde serbest, sınırsız sermeye akışı ve borç toplaması için politika ve düzenlemelerinin desteklenmesine hizmet ederler. 199 kişilik küresel elitin arkasında dünya genelinde zengin aileler var. Bunların başında şunlar geliyor; Rothschild (Fransa ve İngiltere), Rockefeller (ABD), Goldman-Sachs (ABD), Warburgs (Almanya), Lehmann (ABD), Lazards (Fransa), Kuhn Loebs (ABD), Israel Moses Seifs (İtalya), Suud (Suudi Arabistan), Walton (ABD), Koch (ABD), Mars (ABD), Cargill-MacMillan (ABD) ve Cox (ABD). Bunların hepsi de dünyaya şekil vermek ya da yönetmek istemiyor. Bunlara ilave olarak, dünya genelinde Jeff Bezos (ABD), Bill Gates (ABD), Warren Buffett (ABD), Bernard Arnault (Fransa), Carlos Slim Helu (Meksika) ve Francoise Bettencourt Meyers (Fransa) gibi bazı aşırı zengin bireyler var. Bunların da bir kısmı dünyayı yönetecek güç arayışından çok zenginliklerini artırma peşindeler. Bazı bireyler ve aileler, kapitalizme yön veren ve ana kurumlar yönlendiren bu sistemden sadece faydalanmak değil, dünyayı kendi çıkarlarına göre de şekillendirmek istemektedirler. Sekiz dev Amerikan finans şirketi (JP Morgan, Wells Fargo, Bank of America, Citigroup, Goldman Sachs, U.S. Bancorp, Bank of New York Mellon ve Morgan Stanley) %100 oranda 10 hissedar aile tarafından kontrol edilmektedir. Dört büyük (BlackRock, State Street, Vanguard ve Fidelity) şirket bütün kararlarda daima yer almaktadır. Federal Rezerv Bankası bu dört büyük özel şirket tarafından kontrol edilmekte ve bu şirketler aynı zamanda ABD ve dolayısıyla dünya para politikalarını da belirlemektedir61. Rothschild’in başında olduğu BIS, IMF ve Dünya Bankası’ndan para beklemekte olan ülke merkez bankalarına “köprü borçları” verir62. Merkez bankaları diğer ülkelerin hükümetlerini bir daha kurtulamayacak şekilde borçlandırırlar. Bu borç o ülkenin parasına ve varlıklarına el koymak için meşruiyet sağlar. Neo-feodal düzende, geri kalan halk ve hatta hükümetler borçların esiridir. Herkes borç içinde boğulurken, borçlar bu kişileri daha da zengin yapar. Aynı kişiler parayı kasada tutmaz, dünya olaylarını yönetmek için kullanır, gezegendeki her şirketin ve her bankanın gerçek sahibi onlardır. Hedefleri kendilerine hizmet eden tek bir dünya devleti kurmak ve dünya nüfusunu azaltarak, ırkları ayıklamaktır. Bu yüzden moleküler biyoloji, nano-teknoloji, gen bilimleri, klonlama, genleri değiştirilmiş yiyecekler (GMO 63), yeni aşılar; onların marifetleri, kurdukları vakıf ve araştırma merkezlerinin ana çalışma alanlarıdır. Karanlık Gündem ve Dijital Para 61 Lisa Karpova, The Large Families that Rule the World, Pravda.Ru, (November 18, 2011). Frank de Varona, The Bank for International Settlements Who Rules the World, Enviado por ei en, (September 17, 2013). http://eichikawa.com/2013/09/the-bank-for-international-settlements-who-rules-the-world.html 63 GMO: Genetically Modified Organisms. 62 17 “Büyük Başlangıç” yani 2030’a kadar eski olan her şeyin sıfırlanacağı ve yeni bir düzenin kurgulandığı dönemdeyiz. Bu dönem temel özgürlüklerin sürekli olarak yasaklandığı, kitlesel izlemenin meşrulaştığı, ilaç şirketlerinin hegemonyasının öne çıktığı, büyük datayı kontrol eden ileri teknoloji şirketlerinin (Amazon, google, facebook vb.) sahneyi düzenlediği bir dönemi temsil ediyor. Öte yandan, küresel tedarik zincirlerinin ve dijital ödeme sektörlerinin önem kazandığı, biyoteknoloji ile ilgili endişelerin arttığı bir karanlığın içindeyiz. Diğer yandan Büyük Başlangıç için yoğun yüksek enerji isteyen ekonomiden düşük ama verimsiz bir düzene geçiş öngörülüyor. Bunun için de bir standartlar kurulu oluşturulmuş. Bu işlerin arkasında olanlar BlackRock, Vanguard Funds, Fidelity Investments, Goldman Sachs, State Street Global, Carlyle Group, Rockefeller Capital Management ve diğer Bank of America ya da UBS gibi büyük bankalar yani 2008 finansal çöküşünün sorumluları64. Nihayetinde 100 trilyon dolar değerinde küresel bir finansal ağ ortaya çıkacak ve bu ağ sigorta ve emekli aylıkları dâhil dünyadaki tüm zenginliği kontrol edecek. Kaybedenler daha çok petrol ve doğal gaza dayalı ekonomiler ve şirketler olacak. Aslında yapılanların çevre politikaları ile pek alakası yok. Korona döneminde dünya ekonomisini Büyük Başlangıç için yeniden yapılandırma fırsatı kullanılıyor. Dijital para, küresel kontrolün diğer bir aracı olabilir. ABD gibi Çin ve Rusya da kripto para ile ilgilenmekteler. Dijital kimlik, COVİD-19 ile dayatılan dijital kimlik nano-çipi taşıyan aşı ile birlikte yeni bir dijital finansal sistem getirebilir65. Yani nüfus kontrolü projesi tek dünya düzeni için yeni ekonomi modeli çalışmaları ile birlikte yürüyor. Özetle, pandemi krizinin tetiklediği küresel darbe, yeni bir çağı, insan özgürlüklerini yok eden yeni bir uluslararası ekonomik düzeni temsil ediyor66. Yeni tekno-totaliter rejimin yol haritası “akıllı iklim”, “sağlıklı dünya” gibi söylemlerle bizi tiranlar dünyasında zorla yaşamaya çağırıyor. Dünya Ekonomik Forumu içindeki teknoloji devi bu tiranlar, kendi gündemlerini Dördüncü Sanayi Devrimi içinde hayata geçirmek için dijitalleşme anahtar unsur olarak görülüyor ve altı ayrı alanda çalışıyorlar67; (1) Yapay zekâ. (2) Uydular. (3) Robotlar. (4) Drone’lar. (5) Eşyaların İnterneti. (6) Sentetik yiyecekler. COVİD-19 ile başlayan dönem büyük planın ilk adımı. Kırılmış ve bölünmüş, ekonomisi çökmüş ve korku içinde bir dünyaya hükmetmek istiyorlar. Teknolojileri bir araya getirerek fiziksel, dijital ve biyolojik sınırları ortan kaldırmayı hedefliyorlar. Robotlaşmış bu dünyada kalpler çalışmayacak, sevgi kaybolacak. Şimdi küresel elitin COVİD dönemi popüler oyuncusu Dünya Ekonomik Forumu (DEF), Büyük Başlangıç ile yeni bir mülkiyet tanımı yapıyor; “Hiçbir şeyin olmasın ama mutlu ol.” Özeti şu dünyanın bütün kaynaklarının sahipliği ve kontrolü teknokrat bir elit tarafından F. William England Dahl, “The Great Reset” Is Here: Follow the Money. “Insane Lockdown” of the Global Economy, “The Green Agenda”, The New Eastern Outlook, (April 07, 2021). 65 Pepo Escobar, Who Profits from the Pandemic? Consortium News, (April 9, 2020). 66 Jacob Nordangård, Analysis: Globalists’ Reboot of the World and Their Plans for Us, Factuality, (September 07, 2020). 67 Robert J. Burrowers, Corrupt Science and Elite Power: Covid-19 “Techno-Slavery” and the “Great Reset” Are Now Imminent, CRG, (December 19, 2020). 64 18 üstlenilecek, siz ise her şeyin geçici kullanımı için ödeme yapacaksınız. Bu DEF’in 2030 gündemindeki Büyük Başlangıç’ın bir parçası. Bu “paydaş kapitalizm”den, “hissedar kapitalizm”e geçiş68. Hiçbir şeyin olmayacak ama mutlu olacaksın. Her istediğini kiralayacaksın ve drone ile getirilecek. Hissedar Kapitalizm’de sahipliğin şirket hissedarlığı gibi olacak. Özetle feodal düzene dönüyoruz. Hiçbir şey size ait olmayacak, bütün eşyalar ve kaynaklar kolektif olarak kullanılacak, gerçek sahiplik bir tür üst tabakanın, küresel elitin memurlarının olacak. Tıpkı bir yurtta yaşar gibi yaşayacaksınız, ütü ya da çaydanlığı kiralayacak, sonra da geri vereceksiniz. Propagandası böyle yapılıyor; “Evinizde eşya depolamaya gerek yok!” Hatta istediğiniz her şeyi drone ile kapınıza kadar getirme sözü veriyorlar, tabii paranız varsa. Üstelik siz ne istediğinize karar vermeyeceksiniz, bunu sizin adınıza sizi her türlü koklayan yapay zekâ yapacak. Hayatınızın yönüne, zevklerinize karar verecek, istemeseniz de sizin için gerekli olduğunu düşündüğünü size getirecek. Para ve Gıda Büyük Başlangıç’ın diğer önemli bir aşaması; genetiği değiştirilmiş yiyeceklerin kullanılması ile ilgili düzenlemelerin hayata geçirilmesi. Bunlar DEF tarafından bilimsel çalışmaların sonuçları şeklinde gerekçelendirilmeye çalışılacak ama bu sahte bir bilim. Artık üretimde makineler olacak, insan sistemden çıkacak. Yediğimiz her ürünün her bir lokması dijital verilerle üretilecek. Yani tarımda ürettiğimiz organik yiyeceklerin yerini genetiği değiştirilmiş yiyecek laboratuvarları alacak. Bunun adı “sağlıklı ve sürdürülebilir beslenme” olacak. Coğrafi ve bölgesel biyo-çeşitlilik ortadan kalkacak. Gelecekte tarımda beklenen gelişmeler şu şekildedir; verimli topraklar azalırken, organik olmayan tarımda üretimi azaltacak, tarımda suya ihtiyaç artacak, zararlılar gittikçe bağışıklık kazanırken, bitkilerin genetik çeşitliliği yok olmaya devam edecek, küresel ısınma kuraklığı artıracak, küresel nüfus artarken gıdaya olan ihtiyaç özellikle ete yönelik tercih artacak, tarım alanları şehir kenarlarına kaydırılacaktır. BM tarafından 2015 yılında belirlenen Gündem 2030’un ana konularından birisi de Yeşil Anlaşma (Green Deal). BM dışında AB, Dünya Ekonomik Forumu ve Bretton Woods Kurumları (IMF, DB ve DTÖ) yanında kimyasal tarım alanındaki çokuluslu şirketler (BASF, Bayer, Dow Chemical, DuPont ve Syngenta) işin içinde. Bu şirketler tarım ürünlerinin %75’inden fazlasını kontrol ediyorlar. Syngenta’yı satın alan ChemChina ve Bayer ile birleşen Monsanto, küresel tarım endüstrisini yeniden şekillendiriyor69. Önümüzdeki 30 yıl içinde tarım sektöründe büyük değişiklikler bekleniyor. Bunlar sözde yeşil politikaları hızlandırmak için yapılacak. Konvansiyonel çiftçilik ve tarım için ayrılacak fonlar artık böcek çiftçiliğine ve laboratuvarda üretilen etlere yönlendirilecek. BASF, Syngenta ve Bayer’in üye olduğu Avrupa Karbon + Çiftçilik Koalisyonu ise gıda zincirinde olan araştırma merkezi ve Dünya Ekonomik Forumu ile “100 Milyon Çiftçi Platformu” ve “Avrupa Yeşil Anlaşma CEO Eylem Grubu” koalisyonu kurdular70. Amaç, çiftçilik ve tarım uygulamalarını dönüştürerek Avrupa gıda sistemini karbondan kurtarmak. Yani tarım alanları azaltılacak, hayvancılık alanları 2030’a kadar üçte bir azaltılarak sözde yaklaşık 500 milyon hektarlık alan ekosistemi restore edecek71. İlave olarak, Dünya Ekonomik 68 Joseph Mercola, The Great Reset Is Accelerating into Global Tyranny, Mercola, (September 30, 2021). Koen Deconinck, From Big Six to Big Four: New OECD Study Sheds Light on Concentration and Competition in Seed Markets, european-seed.com, (February 27, 2019). 70 World Economic Forum, CEO Action Group for the European Green Deal, weforum.org, CEO Action Group for a European Green Deal | World Economic Forum (weforum.org) 71 Critical-Transitions-1-Promoting-Healthy-Diets.pdf (foodandlandusecoalition.org) 69 19 Forumu’na göre gıdayı nasıl ürettiğimiz ve tükettiğimiz yıllık 4.5 trilyon dolarlık bir iş alanı yaratacak72. Gelecek on yıllara çiftçiliğin çevreye verdiği zararı azaltmak için BASF, 400 milyon hektardan fazla çiftlik alanına dijital teknolojiler uygulayarak, her bir ton üründe karbon emisyonunu %30 azaltmayı teklif ediyor73. BASF, ayrıca nitrojenli ürünler, otkıranlar, yeni ürün çeşitleri, biyolojik aşılar ve yenilikçi dijital çözümler ile yeni ürünlerin kullanımını artırmayı teklif ediyor. Bu ürünlerin karbona karşı daha etkili ve değişken hava koşullarına daha esnek olduğunu iddia ediyor. Bu ürünlerin satışının BASF’a 2025 yılına kadar 22 milyar dolar kazandırması hedefleniyor74. Çin devlet şirketi ChemChina’nın sahibi olduğu dünyanın ikincisi büyük kimyasal tarım şirketi (birincisi Bayer) olan Syngenta, iklim değişikliği mücadele kapsamında genetiği değiştirilmiş tohumlar ile karbonsuz tarım peşinde. 2050 yılında kadar bu tür tohumların küresel ölçekte yaygın olarak kullanılacağı hesaplanıyor75. İşin medya ölçeğinde şu temalar kullanılıyor; daha çok gıda daha az toprak kullanımı, daha az sera gazı emisyonu, artan bioçeşitlilik ve toprak sağlığı. Syngenta, gibi Bayer de genliği değiştirilmiş ürün teknolojileri peşinde 2050 yılına kadar bir yandan iklim değişikliği ile mücadele ederken 10 milyar insanın ancak böyle beslenebileceğini iddia ediyor76. Perde gerisinde bütün gıda endüstrisi ve insan yemek yeme alışkanlıklarında radikal ve büyük ölçekli değişimlerin arkasında Gündem 2030’un toplum mühendisleri var ve nihayetinde insanların yaşam standartlarında önemli azalmalar olacak. 20. Yüzyıl totaliter rejimlerindeki toplum mühendisleri “büyük toplumsal dönüşümler” ve “bütün toplumu yeniden modellendirme” işinde önceden öngörülemeyen ve geniş yıkıcı sonuçları olan büyük hatalar yaptılar77. Bilmeliyiz ki Gündem 2030’un toplu mühendisleri sahte peygamberlerdir ve bizleri korkunç açlığa götürebilirler. Gıda kaynaklı isyanlar, çatışmalar ve şiddet tüm toplumsal bağları çözebilir ve insanlığın kendi kendisini yok etmesine neden olabilir78. Organik olmayan, sentetik gıdalar daha çok şirket ideolojilerinin ve gıdada merkezi kontrolü sağlamak isteyenlerin oyun sahası79. Halen küresel tüm tarımsal-gıda zincirinin büyük şirketlere devşirildiği bir dönemin içindeyiz. Amazon, Microsoft, Facebook ve Google gibi sözde ileri teknoloji/büyük-veri şirket grupları geleneksel tarım devlerine (Corteva, Bayer, Cargill ve Syntenga) katılarak dünyaya kendi gıda ve tarım modellerini dayatmaya hazırlanıyorlar. Tabii ki işin başında Bill ve Melinda Gates Vakfı var. Neler yapıyorlar80; - Büyük tarım alanları satın alıyorlar, - Biyo-sentetik gıdaları ve genetik mühendisliği teknolojilerini destekliyorlar, 72 Food and Land Use Coalition, Growing Better Report, (September 2019). BASF, BASF Commits to Targets For Boosting Sustainable Agriculture, (November 16, 2020). BASF commits to targets for boosting sustainable agriculture 74 BASF, ibid, (November 16, 2020). 75 Syngenta US, Trending 2050: The Future of Farming, Syngenta Thrive, (Spring 2017). Trending 2050: The Future of Farming | Syngenta Thrive (syngenta-us.com) 76 Bayer Global, The Breakthrough Innovation Forum, (April 1, 2022). The Breakthrough Innovation Forum | Bayer Global 77 Karl Popper, The Poverty of Historicism, Routledge, (2012), 77. 78 Ludwig Von Mises, A Treatise on Economics, Human Action, Mises Institute, (Alabama, 1998). 79 Colin Todhunter, Reimagining Food, Farming and Humanity: Ecomodernism’s Dystopia, CRG, (November 17, 2022). 80 Navdanya International, Gates to Global Empire, (October 2020), https://navdanyainternational.org/ publications/gates-to-a-global-empire/ 73 20 - Mega tarım-gıda şirketlerinin işlerini kolaylaştırıyorlar. Tabii onların söylemine göre bir çeşit insani teşebbüste bulunuyorlar, gezegenimize iklim dostu çözümler sunuyorlar. Perde arkasında ise dünyanın gıda sistemini sahipliğini ele geçiren bir emperyal strateji izliyorlar. Son yıllarda, Bill Gates gibi Büyük Başlangıç öncüleri, gerçek et yerine laboratuvarda üretilen sentetik ete geçişi destekliyorlardı. Sentetik gıdalara geçiş ve bağımlılık, birkaç şekilde onların gündemine hizmet edecek. Öncelikle halk daha kolay hasta olacak ve hükümet yardımına daha bağımlı hale gelecek. İnsanlar, tekel tarafından üretilen gıdalara bağımlı hale geleceğinden kontrolleri daha kolay olacak. Zamanla gıdanın nasıl yetiştirildiği ve hazırlandığı unutulduğundan küresel nüfus kontrol kabiliyeti artacak. Kara Para Dünyası Zbigniew Brzezinski’ye göre81; “Bütün ülkelerin insanları, hükümetleri ve ekonomileri çok uluslu bankaların ve şirketlerin ihtiyaçlarına hizmet eder.” Aldığımız her şeyin %35-40’ı bankacıların, finansçıların ve hissedarların faizlerine gider82. Bu da paramızın başta Wall Street olmak üzere küresel sermayenin cebine gittiğini gösterir. Bu acımasız özel bankacılık sistematiği zengini daha zengin fakiri daha fakir yapar. Eğer kredi kartı borçlarınızı zamanında ödüyorsanız bu saklı haracın sizi ilgilendirmediğini düşünebilirsiniz ama gerçek öyle değildir. Tüccar, tedarikçi, toptancı ve perakendeci gibi bu zincirde yer alan herkes faturalarını ödemek için kredi kullanmaktadır. Bir ürün tüketici tarafından satın alınana kadar malı üretmek için işçilik ve malzemeye para ödemelidir. Bu yüzden, zincirdeki her aktör üretim masraflarına faiz ekler ve son tüketiciye kadar eklenerek gelir. Bu faiz ürünün özelliğine göre %10-80 arasında olabilir ama bankacılık faaliyetleri bu faizleri etkiler. Sonuçta en alttaki %80 bu faizleri öderken, en üstteki %10 fakirlerin vergisini toplar. Aşağıdan yukarıya doğru bu çığ etkisi durdurulamaz. Bu bileşik faiz toplumu yiyip bitiren parazitler ve kanserdir. Kredi kartınızı zamanında ödemediğinizde faiz oranları bileşik olarak her gün artmaktadır. Minimum ödemeyi yapsanız bile faiz ödemekten kurtulamazsınız. Bu faiz ödemelerinin son durağı olan Visa-MasterCard ve bankalar her işlemde 4 sent masraf yapmasına rağmen 44 sent ücret almaktadır. Her üründe %35 paranız uçmakta yani üç ödeyip iki almaktasınız. Federal Rezerv Bankası sistemi içinde gizlice uygulanan mafya tipi bir bankacılık süreci gizli hesaplarda bu işlemleri yürütmektedir. Trilyonlarca dolar kara para uluslararası bankacılık sisteminin kontrol etiği kıyı bankacılığı denilen İsviçre, Lüksemburg, İngiliz Kanal Adaları, Cayman Adaları ve dünyanın 50 diğer yerindeki bankalarda tutulmaktadır83. 15 sanayileşmiş ülkenin 8’inde kara para trafiği suç olarak bile görülmez ve kimse bununla suçlanmaz. İsviçre, dünyanın en büyük kara para ülkesidir. 2009 yılında 2.1 trilyon dolar bankalarındaki kara para miktarı 2008 krizi öncesi 2007 yılında 3.1 trilyon dolar idi84. Büyük Batılı bankalar ve finansal kurumlar uyuşturucudan gelen paraları bu hesaplarda saklamaktadır85. İngiliz HSBC86, uyuşturucu parası trafiğine liderlik etmektedir. HSBC, uyuşturucu trafiği içinde Asya’da diğer yasal olmayan altın, elmas ve diğer değerli maden trafiğini de yönetmektedir87. 81 Zbigniew Brzezinski, Between Two Ages: America's Role in the Technetronic Era, Praeger, (1982), p.211. Margrit Kennedy, Occupy Money. Creating an Economy Where Everybody Wins, New Society Publishers, (2012), 88. 83 John le Carre, Our Kind of Traitor, Viking Books, (2010), 43. 84 Nicholas Shaxson, Treasure Islands: Tax Havens and the Men Who Stole the World, Vintage, (2012), p.321. 85 Michel Chossudovsky, America's War on Terrorism, Global Research, (2005), 141. 86 Hong Kong and Shanghai Bank. 87 Catherine Austin Fitts, Narco-Dollars For Beginners, Narco News, (October 24, 2001). 82 21 Uyuşturucu parası çökmekte olan bankalar için en iyi likit yatırım sermayesidir. 2008 krizinde de bankalar sisteminin likidite sorunu büyük ölçüde uyuşturucu ve diğer illegal faaliyetlerden sağlanan para ile karşılandı88. İllegal yollardan kazanılan paranın sonunda gittiği yer New York ve London City’deki merkezleridir89. Uyuşturucu trafiğinde yer alma ve kara para temizleme konusunda adı çıkmış büyük bankalar şunlardır; Bank of England, Federal Rezerve Bankaları, BIS, Dünya Bankası, HSBC, American Express. American Express Bankası’nın Seyahat Çekleri, uyuşturucu dolarlarının taşınmasında kullanılan bir yöntemdir. Yukarıdaki bankaların altında ve kontrolünde dünya genelinde binlerce büyük ve küçük banka da kara para trafiğinin içindedir. Dünyada uyuşturucu ticareti tek bir şebekenin kontrolü altındadır ve bu dünyadaki en büyük iş alanıdır. Uyuşturucu trafiği, tarladaki afyondan caddenin köşesindeki eroin satıcısına dünyada tek bir entegre operasyon ağı ile çalışır90. İngiliz monarşisi 200 yıllık tecrübesi ile Uzak Doğu’ya yönelik uyuşturucu trafiğini yönetmektedir. Anglo-Dutch (İngiliz-Hollanda) kıyı bankacılığı sistemi ve ilgili değerli metal ve mücevher ticareti kara para üzerine dizayn edilmişken, dünya uyuşturucu trafiği baştan aşağıya İngiliz ve müttefiki monarşilerin kontrolü altında çalışır91. İngiltere’de Mİ 6, dünya uyuşturucu trafiğinin Lordu olarak bilinir92. Hong Kong, İngiliz uyuşturucu trafiğinin merkezi idi93. Kokain dünyanın en karlı ticaret maddesidir94. ABD’nin 1950’de Güney Asya’ya, 1959’dan sonra Hindi Çini’ne, 2001’de Afganistan’a müdahaleleri bir yandan dünya uyuşturucu pazarının da restorasyonunu getirdi95. ABD Uyuşturucu Mücadele İdaresi (DEA96) ve ilgili teşkillerinin hedefi olan kişiler sorgulamalar sonrası CIA adına çalışmaya başladılar. CIA, Meksika’dan Honduras, Panama ve Peru’ya kadar ülke istihbarat servisleri uyuşturucu işlerinde işbirliği ağı kurdu97. 1980’lerde Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai’si serbest liman ve kara para aklama merkezi haline getirildi. CIA artık Hong Kong yerine Dubai’den afyon ve gizli silah satışını yürütmeye başladı. Yaratılan bu Altın Hilal’de İran, Afganistan ve Pakistan bulunmaktadır. Petrol ve enerji hatlarının jeopolitik ve askeri kontrolü kadar uyuşturucu rotalarının da kontrolü stratejik bakımdan önemlidir. İstihbarat servisleri, iş dünyasının güçlü merkezleri, uyuşturucu ticareti yapanlar ve organize suç örgütleri bu rotaların stratejik kontrolü için rekabet halindedir98. Amerikan uyuşturucu trafiği ve ilgili suç faaliyetleri için Bahama önemli bir merkezdir. Küresel uyuşturucu ticareti, istihbarat servisleri tarafından yönetilir ve bu işe İngiliz istihbaratı liderlik eder. Mİ6’nin edindiği uyuşturucu parası Bank of England, Barclays Bank ve diğer bağlı bankalara aktarılır. Bu para orijini kaybolana kadar büyük bir işlem trafiği içinde hesaptan hesaba aktarılır. Para ne kadar temizlense de tamamen temizlenemez. Bu para ile 88 The Guardian, Drug Money Saved Banks in Global Crisis, Claims UN Advisor, (December 13, 2009). Ed Vulliamy, How a Big US Bank Laundered Billions from Mexico's Murderous Drug Gangs, Observer, (April 3, 2011). 90 Michael C. Ruppert, The Bush-Cheney Drug Empire, Nexus Magazine, Vol.8, Nu.2 February-March 2001. 91 Konstandinos Kalimtgis, David Goldman, Jeffrey Steinberg: Dope Inc. Britain’s Opium War Againts the U.S., Part II: How the Drug Empire Works, (April 24, 2008). 92 James Casbolt, MI-6 Are The Lords of the Global Drug Trade, The Truth Seeker, (May 29, 2006). 93 Executive Intelligence Review, DOPE, INC.: The International Drug Cartel, Money-Laundering, and State Power, (1992). http://www.thirdworldtraveler.com/Drug_War/DOPE_INC_part2.html 94 Economist, Link in the Cocain Chain, (August 1989). 95 Peter Dale Scott, American War Machine: Deep Politics, the CIA Global Drug Connection, and the Road to Afghanistan, Rowman & Littlefield Publishers, (2010), 310. 96 DEA: Drug Enforcement Agency 97 Peter Dale Scott and Jonathan Marshall: Cocaine Politics, University of California Press, (1998), 69. 98 Michel Chossudovsky, The Global Economic Crisis: The Great Depression of the XXI Century, Global Research Publishers, (2010), 223. 89 22 illegal değerli taş trafiğini yöneten Oppenheimers gibi iş dünyası ailelerinden elmas satın alınır. Elmaslar uyuşturucu parası temizlenene kadar satılır99. ABD bir yandan ülkeleri uyuşturucu ile mücadelede yetersiz kalmakla suçlarken, CIA elemanları dünya genelinde uyuşturucu gelirlerinden yolsuzluk cennetleri yaratır. Uyuşturucular, petrol ve silahtan sonra dünyanın en değerli üçüncü ticari metasıdır100. Sonuç Özet olarak, DEF’in gündeminde küresel bir elitin kontrol edeceği, yeni bir dünya, gezegen yaratmak var. Tehlikeli kavşaklardayız. DEF’in Büyük Başlangıcı, dünyanın bir tür teknokratik feodalizme gitmesi demek. Ülkeler borç yükü altında eziliyor ve onları avlamak için Dünya Ekonomik Forumu pusuda bekliyor. Ulus devletlerin yağmalandığı bir dönemdeyiz. Kapitalizm bu hali ile 10-15 sene saha idare edebilir. Sonrası dünya savaşı ve tek dünya devleti. Sizlerin merkez bankasında bir hesabınız ve zorunlu bir dijital kimliğiniz olacak. Uygun bir sosyal kredi notunuz olduğunuz sürece, temel gelir ödemesi alacak yani bu gelire bağımlı hale getirileceksiniz. Merkez bankası dijital parası, resmi politikalara uyum göstermenize bağlı olarak kotalanabilir, kontrol edilebilir veya ertelenebilir şekilde programlanacak. Bize ihtiyacımız olan borcu verecek merkez bankası, faizini de istediği gibi yükseltecek. Bu kullanışsız bir toplum üzerine kurulmuş, veri sömürgeciliğine dayalı dijital bir diktatörlük. Küreselleşme ve neo-liberalizmin sürüklediği dünya ekonomisinde geldiğimiz nokta neo-liberalizimin daha da acımasız ucu olan finansallaşma’dır. Elektronik ve dijitalleşmenin getirdiği gelişmenin hayatın reel kesimine doğrudan müdahale şansı vermesi ile finansal kesim, günlük hayatın akışını kontrol altına aldı. Finansal sermaye reel sektöre etki ederken, sermayesınıf çatışmasında emek devre dışı kalıyor. Artık özel ruhları olan özgür varlıklar değil, hacklenmiş hayvanlar haline geliyoruz. Yakın gelecekte algoritmalar bize nerede çalışacağımızı, kiminle evleneceğimizi söyleyecek. Büyük Başlangıç’a karşı Büyük Uyanış’ı gerçekleştirmeliyiz. Eğer dünyanın kaderine kendileri karar vermek isteyenlere karşı koymaz isek, onların yarattığı geleceğe katlanmak zorundayız. Seçim sizin. Aslında hepimiz savaştayız, bu insanlık tarihinin en büyük savaşı, belki de son savaşı. Tehlike küresel ve tüm insanlığa yönelik. Büyük bir değişime ihtiyacımız var ama bu değişim ancak devrimsel nitelikte olabilir. 99 Casbolt: ibid, (2006). Jesse Ventura, American Conspiracies: Lies, Lies, and More Dirty Lies that the Government Tells Us, Skyhorse Publishing, (2011), 233. 100 23