Vakanüvis Uluslararası Tarih Araştırmaları Dergisi, 2023
Rusların Doğu Türkistan’a gönderdiği görevlilerin arkalarında bıraktığı
literatür subjektif bir t... more Rusların Doğu Türkistan’a gönderdiği görevlilerin arkalarında bıraktığı literatür subjektif bir tarafı olmakla birlikte yine de bölge tarihi için kaynak niteliği taşımaktadır. Rus hükûmeti tarafından 1811 yılında Doğu Türkistan içerisinde yer alan İli bölgesine keşif yapmak üzere gönderilen Putimtsev, Altay Dağları’ndan Kazakistan’ın doğu sınırı boyunca ilerleyerek önce Çöçek sonra da Kulca şehrine ulaşmış ve 5 ay süren yolculuğunda bölgenin idari, coğrafi, ekonomik ve askerî durumu ile sosyal yaşamına dair gözlemlerini ayrıntılı bir biçimde not etmiştir. Bölge halkını tanıyıp bu halkın diline hâkim olduğundan -ki tercüman ünvanı bununla ilgili olsa gerek- bu göreve seçilmiştir. Mançu hükümeti Rus tacirlerin Doğu Türkistan’da ticaret yapmasını yasakladığından Putimtsev gerçek kimliğini gizleyip kendisine Asyalı bir tacir görünümü vererek bölgeye gitmiştir. Putimtsev’in yolculuğu boyunca tuttuğu günlük notlar ileride Rus hükûmetinin Doğu Türkistan topraklarına gerçekleştireceği olası bir harekât için stratejik bilgiler sunacağından önem arz etmektedir. Zira görünürde ticari bir gözlem için çıkılan bu seyahatte Putimtsev, kolonist bir yaklaşım ile bölgeyi teferruatlı bir biçimde tetkik etmiştir. İnsanın maddeye sahip olma ve hükmetme hırsının psikanalitik olarak çözümlemesini bu metnin sınırlarını aşan bir sorunsal olarak akılda tutmak kaydıyla bu çalışma ile sadece içeriği kısıtlı olan bir seyahat notundan hareket edilip 19. yüzyılın başlarındaki Kulca şehrine odaklanarak bir panorama çizmekle yetinilecektir.
Vakanüvis Uluslararası Tarih Araştırmaları Dergisi, 2023
Rusların Doğu Türkistan’a gönderdiği görevlilerin arkalarında bıraktığı
literatür subjektif bir t... more Rusların Doğu Türkistan’a gönderdiği görevlilerin arkalarında bıraktığı literatür subjektif bir tarafı olmakla birlikte yine de bölge tarihi için kaynak niteliği taşımaktadır. Rus hükûmeti tarafından 1811 yılında Doğu Türkistan içerisinde yer alan İli bölgesine keşif yapmak üzere gönderilen Putimtsev, Altay Dağları’ndan Kazakistan’ın doğu sınırı boyunca ilerleyerek önce Çöçek sonra da Kulca şehrine ulaşmış ve 5 ay süren yolculuğunda bölgenin idari, coğrafi, ekonomik ve askerî durumu ile sosyal yaşamına dair gözlemlerini ayrıntılı bir biçimde not etmiştir. Bölge halkını tanıyıp bu halkın diline hâkim olduğundan -ki tercüman ünvanı bununla ilgili olsa gerek- bu göreve seçilmiştir. Mançu hükümeti Rus tacirlerin Doğu Türkistan’da ticaret yapmasını yasakladığından Putimtsev gerçek kimliğini gizleyip kendisine Asyalı bir tacir görünümü vererek bölgeye gitmiştir. Putimtsev’in yolculuğu boyunca tuttuğu günlük notlar ileride Rus hükûmetinin Doğu Türkistan topraklarına gerçekleştireceği olası bir harekât için stratejik bilgiler sunacağından önem arz etmektedir. Zira görünürde ticari bir gözlem için çıkılan bu seyahatte Putimtsev, kolonist bir yaklaşım ile bölgeyi teferruatlı bir biçimde tetkik etmiştir. İnsanın maddeye sahip olma ve hükmetme hırsının psikanalitik olarak çözümlemesini bu metnin sınırlarını aşan bir sorunsal olarak akılda tutmak kaydıyla bu çalışma ile sadece içeriği kısıtlı olan bir seyahat notundan hareket edilip 19. yüzyılın başlarındaki Kulca şehrine odaklanarak bir panorama çizmekle yetinilecektir.
Uploads
Papers by Yelda Tekkaya
literatür subjektif bir tarafı olmakla birlikte yine de bölge tarihi için kaynak
niteliği taşımaktadır. Rus hükûmeti tarafından 1811 yılında Doğu Türkistan
içerisinde yer alan İli bölgesine keşif yapmak üzere gönderilen Putimtsev,
Altay Dağları’ndan Kazakistan’ın doğu sınırı boyunca ilerleyerek önce Çöçek
sonra da Kulca şehrine ulaşmış ve 5 ay süren yolculuğunda bölgenin idari,
coğrafi, ekonomik ve askerî durumu ile sosyal yaşamına dair gözlemlerini
ayrıntılı bir biçimde not etmiştir. Bölge halkını tanıyıp bu halkın diline hâkim
olduğundan -ki tercüman ünvanı bununla ilgili olsa gerek- bu göreve seçilmiştir. Mançu hükümeti Rus tacirlerin Doğu Türkistan’da ticaret
yapmasını yasakladığından Putimtsev gerçek kimliğini gizleyip kendisine Asyalı
bir tacir görünümü vererek bölgeye gitmiştir. Putimtsev’in yolculuğu boyunca
tuttuğu günlük notlar ileride Rus hükûmetinin Doğu Türkistan topraklarına
gerçekleştireceği olası bir harekât için stratejik bilgiler sunacağından önem arz
etmektedir. Zira görünürde ticari bir gözlem için çıkılan bu seyahatte
Putimtsev, kolonist bir yaklaşım ile bölgeyi teferruatlı bir biçimde tetkik
etmiştir. İnsanın maddeye sahip olma ve hükmetme hırsının psikanalitik
olarak çözümlemesini bu metnin sınırlarını aşan bir sorunsal olarak akılda
tutmak kaydıyla bu çalışma ile sadece içeriği kısıtlı olan bir seyahat notundan
hareket edilip 19. yüzyılın başlarındaki Kulca şehrine odaklanarak bir
panorama çizmekle yetinilecektir.
literatür subjektif bir tarafı olmakla birlikte yine de bölge tarihi için kaynak
niteliği taşımaktadır. Rus hükûmeti tarafından 1811 yılında Doğu Türkistan
içerisinde yer alan İli bölgesine keşif yapmak üzere gönderilen Putimtsev,
Altay Dağları’ndan Kazakistan’ın doğu sınırı boyunca ilerleyerek önce Çöçek
sonra da Kulca şehrine ulaşmış ve 5 ay süren yolculuğunda bölgenin idari,
coğrafi, ekonomik ve askerî durumu ile sosyal yaşamına dair gözlemlerini
ayrıntılı bir biçimde not etmiştir. Bölge halkını tanıyıp bu halkın diline hâkim
olduğundan -ki tercüman ünvanı bununla ilgili olsa gerek- bu göreve seçilmiştir. Mançu hükümeti Rus tacirlerin Doğu Türkistan’da ticaret
yapmasını yasakladığından Putimtsev gerçek kimliğini gizleyip kendisine Asyalı
bir tacir görünümü vererek bölgeye gitmiştir. Putimtsev’in yolculuğu boyunca
tuttuğu günlük notlar ileride Rus hükûmetinin Doğu Türkistan topraklarına
gerçekleştireceği olası bir harekât için stratejik bilgiler sunacağından önem arz
etmektedir. Zira görünürde ticari bir gözlem için çıkılan bu seyahatte
Putimtsev, kolonist bir yaklaşım ile bölgeyi teferruatlı bir biçimde tetkik
etmiştir. İnsanın maddeye sahip olma ve hükmetme hırsının psikanalitik
olarak çözümlemesini bu metnin sınırlarını aşan bir sorunsal olarak akılda
tutmak kaydıyla bu çalışma ile sadece içeriği kısıtlı olan bir seyahat notundan
hareket edilip 19. yüzyılın başlarındaki Kulca şehrine odaklanarak bir
panorama çizmekle yetinilecektir.