Faculty member at Uşak University at the dept. of Modern Turkic Dialects and Literatures. Phone: +90276 221 21 21 Address: Usak Universitesi Bir Eylul Kampusu Fen Edebiyat Fakultesi Usak/ TURKIYE
"METAMORFOZ: BİR GECƏNİN ƏHVALATI" ROMANININ TOPLUMDİLBİLİMSEL AÇIDAN İNCELENMESİ, 2023
Öz Toplumdilbilim, dil kullanımının toplumsal cinsiyet, eğitim düzeyi, yaş, coğrafya, nezaket str... more Öz Toplumdilbilim, dil kullanımının toplumsal cinsiyet, eğitim düzeyi, yaş, coğrafya, nezaket stratejileri ve toplumsal sınıf unsurlarıyla ilişkisini ve bu unsurlar tarafından nasıl etkilendiğini araştırmaktadır. Bu dil kullanımı ve bahsedilen unsurların ilişkisinin yanında, konuşma dili, yazı dili, resmi dil, lehçe, şive, ağız, argo, jargon, kod, kod değiştirme, kod karıştırma, iki dillilik, geçer dil, kırma diller ve karma diller, sosyolekt, idyolekt ve yapay dil gibi dil türlerini, dil ilişkilerini ve bu bağlamda dillerin birbirlerini nasıl etkilediğini her yönüyle incelemektedir. 20. yüzyılda dünyaya gelen Çağdaş Azerbaycan Edebiyatının önemli isimlerinden Varis Yolçuyev, kariyerine 1989 yılında başlamıştır. Bu konudaki başarısıyla çeşitli yazarlık ödülleri almış, eserleri dünyanın çeşitli üniversitelerinde yer alan ve bu eserleri ders kitabı olarak da okutulan, kalemi güçlü, önemli bir yazardır. Bu çalışmada Varis Yolçuyev'in "Metamorfoz: Bir Gecənin Əhvalatı" romanı incelenmiştir. Bu inceleme toplumdilbilimsel bir incelemedir. Roman içerisinde başlangıçta birbirlerini tanımayan yedi karakter bulunmaktadır. Yılbaşı gecesi farklı sebepler ile polis memurlarına yakalandıktan sonra polis aracında birbirleriyle rastlaşan ve aslında masum olan bu karakterler, gün sonunda birbirlerinin hayatlarına pek çok açıdan dokunmuşlardır. Karakterlerden her biri o yılbaşı gecesinden önceki eski, umutsuz ve yorgun hissettikleri yaşantılarına bir perde çekmiş, adeta bir metamorfoz geçirmişlerdir. Birbirlerinden yaş, cinsiyet, meslek ve yaşadıkları coğrafya bağlamında farklılık gösteren bu yedi karakterin kullanmış olduğu dil, olay örgüsü boyunca incelenmiştir. Bu inceleme, toplumsal cinsiyet, eğitim, nezaket, toplumsal sınıf, coğrafya ve dil ilişkileri bağlamında gerçekleştirilmiştir. Bu sayede bir kadın ile bir erkeğin dil kullanımlarındaki farklılıklar, eğitimli bir birey ile eğitim görmemiş bir bireyin dil kullanımlarındaki farklılıklar, şehirde yaşayan bir birey ile köyde yaşayan bir bireyin dil kullanımlarındaki farklılıklar ve toplumsal sınıf ile toplumsal nezaket algısının bireylerin dil kullanımları üzerindeki etkileri ortaya koyulmaya çalışılmıştır. Genellikle saha çalışmaları ile yürütülen toplumdilbilim çalışmalarının yanı sıra literatürdeki çalışmalara uygun olarak Varis Yolçuyev'in bir roman içerisindeki karakterler vasıtasıyla ortaya koyduğu dilde, dil değişkenlerinin, dil konuşurları üzerinde etkili olduğu görülmektedir.
Öz 1944 yılındaki sürgünden sonra bugün dünyanın farklı bölgelerinde yaşamlarını sürdüren Ahıskal... more Öz 1944 yılındaki sürgünden sonra bugün dünyanın farklı bölgelerinde yaşamlarını sürdüren Ahıskalı Türkler, bu süre boyunca hem dillerini hem de kültürlerini korumayı başarmışlar; âdet ve geleneklerini sürdürmüşlerdir. İnsan hayatının en önemli dönüm noktaları olan doğum, evlilik, ölüm gibi, sünnet de Ahıskalı Türkleri arasındaki önemli geleneklerden ve uygulamalardan biridir. Sünnet töreni/düğünü için özel hazırlıklar yapan Ahıskalı Türkler için bu özel günün olmazsa olmazları arasında mevlit okutulması, kirve, oyunlar ve geleneksel yemekler yer alır. Bu çalışmada, Ahıskalı Türklerin millî şairi Mircevat Ahıskalı'dan yapılan derlemede elde edilen verilerle Ahıskalı Türkleri arasındaki sünnet gelenekleri incelenmiştir.
Türk dünyası dil ve edebiyat dergisi, Nov 25, 2015
Dil, iletişimin ötesinde pek çok işleve sahiptir. Bu işlevlerin en önemlisi de onun bir topluluğu... more Dil, iletişimin ötesinde pek çok işleve sahiptir. Bu işlevlerin en önemlisi de onun bir topluluğu millet yapmasıdır. Milletler ancak dilleri ile birlikte anılırlar ve dilleri ile var olurlar zira dil milleti oluşturan kültür, gelenek, görenek gibi temel unsurları içinde barındıran ve bunların nesilden nesile aktarılmasını sağlayan en güçlü araçtır. Bir millet, dili var olduğu müddetçe var olacaktır ve aksi bir durumda bu millet tarih sahnesinden silinecektir. Türk milleti de tarihi boyunca diline önem vermiş, onu korumak ve zenginleştirmek için birçok çalışma yapmıştır. Aksi bir durumda, Türk dili kaybolacaktır ve bu da Türk milletinin tarih sahnesinden silinmesi manasına gelecektir. Bunun farkında olan birçok bilim insanı ve edebiyatçı da bu konuda bilinçli davranarak halkta bilinç oluşturmak için eserler ortaya koymuşlardır. Geniş bir alana yayılmış Türk coğrafyasında da pek çok şair "ana dili" temalı şiirler kaleme almış, halklarını öz dillerinin güzelliklerinden, gücünden haberdar etmek istemişlerdir. Nitekim Orta Asya Türklerine karşı Çarlık Rusyası'nda başlayıp Sovyet döneminde de kesintisiz devam eden asimilasyon çalışmaları bu tür eserlerin ne denli önemli olduklarını ortaya koymaktadır. Biz bu çalışmamızda Anadolu'dan Kazakistan'a, Tataristan'dan Kıbrıs'a, Özbekistan'dan Kırım'a, Başkurdistan'a kadar uzanan bu geniş coğrafyada ana dili hakkında şiir yazan şairlerimizi ve şiirlerini ele alarak Türk dünyasının zengin edebî birikimi içinde tüm Türklerin ana diline verdikleri öneme ve ortak duygulanma alanına vurgu yapacağız.
ÖZ Tarih boyunca sadece Türk oldukları için büyük zulümlere maruz kalmış Ahıska Türkleri bugün dü... more ÖZ Tarih boyunca sadece Türk oldukları için büyük zulümlere maruz kalmış Ahıska Türkleri bugün dünyanın dokuz farklı ülkesinde yaşamlarını sürdürmektedirler. Anavatana dönecekleri günü bekle-yen Ahıska Türklerinin tüm güçlüklere karşı durabilmesi, farklı coğrafyalarda yaşamak zorunda olma-larına rağmen kendi benliklerine yani gelenek ve göreneklerine sahip çıkmaları sayesinde olmuştur. Bugün anavatanlarından binlerce kilometre uzakta yaşayan Ahıska Türkleri geleneklerini unutmayıp hala yaşatmaktadırlar. Bu çalışmada, Amerika Birleşik Devletlerinde yaşayan Ahıska Türklerinin ev-lilik ve düğün âdetlerine değinilmiştir. Anahtar Kelimeler Ahıska Türkleri, ABD, Evlilik, Düğün, Gelenek ABSTRACT Meskhetian Turks, having exposed to cruelties just because they were Turks, continue to live in nine different countries today. Expecting the repatriation day, Meskhetian Turks have been able to resist all the hardships as they have maintained their identity through protecting their own customs and traditions. Today, though many of them live so far from their motherland, almost all Meskhetian Turks are faithful to their conventional way of life. In this paper, we have studied the marriage and wedding traditions of Meskhetian Turks living in the USA.
Tarih boyunca cok genis bir cografyada yasayan Turk milleti icin bagimsizlik, Turkmilletini tanim... more Tarih boyunca cok genis bir cografyada yasayan Turk milleti icin bagimsizlik, Turkmilletini tanimlayan temel kelimelerden biridir. Engin bir edebiyat birikimine de sahip olanTurk milletinin sair ve yazarlari bagimsizlik temini eserlerinde sikca islemisler, ancak bu temikimi zaman oldugu gibi kimi zamanda cesitli sembollerle anlatmislardir. Bu baglamda “uyan”fiili de bagimsizliga, her turlu kotuluge karsi koymaya ve her alanda ilerlemeye yol gosterenbir simge olmustur. Bu simge Dogu Turkistan’dan Anadolu’ya pek cok Turk sairin siirinde vegenis bir cografyada karsimiza cikar. Biz makalemizde bu genis cografyada “uyan”metaforuyla siirler veren sairlerin siirlerini ve bu siirleri meydana getiren ortak duyguyu ele alacagiz
Language has many other functions apart from being a means of communication. One of the most impo... more Language has many other functions apart from being a means of communication. One of the most important of all these is that it turns a community into a nation. Nations are named and exist with their languages because the language of a nation is the most powerful means that involves the basic elements such as culture, customs and traditions and that transfers these from generation to generation. A nation will survive as long as its language survives; otherwise, it will die. The Turks, throughout the history, have given importance to their language and conducted many works to protect and enrich it. Aware of this very fact, many scientists and poets have created Works that have aimed to make their people more conscious. On the vast Turkic geography a number of poets have used “mother tongue” as the main theme of their poems thereby making their people aware of the richness and power of their own language.In this study, I will focus on the importance the Turkic poets have given to their...
Ahiska Turkleri 1944 yilindaki surgunden sonra bugun dunyanin cesitli bolgelerine dagilmis olarak... more Ahiska Turkleri 1944 yilindaki surgunden sonra bugun dunyanin cesitli bolgelerine dagilmis olarak yasamlarini surdurmektedirler. Kendi vatanlarindan uzakta yasayan Ahiska Turklerinin diger Turk topluluklari gibi bir edebiyati da bulunmamaktadir. Ancak, dunyanin farkli yerlerinde de yasasalar bulunduklari bolgelerde az da olsa edebi eserler veren Ahiska Turkleri de bulunmaktadir. Turkiye Cumhuriyeti’nde son derece onemli kademelerde gorevde bulunmus Ali Fuat Azgur da bunlardan biridir. Asil mesleginin yaninda siirler de kaleme alan Azgur hemen hemen her konuda siir yazmis, yasadiklarini, hissettiklerini siire dokmustur. Azgur’un bu anlamda en onemli ozelligi de aruz vezniyle siirler yazmasidir. Biz bu calismamizda hem bir asker hem de bir burokrat olarak gorev yapmis Ali Fuat Azgur’un sairlik yonune vurgu yaparak onun “Aruz’un Meltemiyle” adli siir kitabinda yer alan siirlerini inceleyecegiz. Meskhetian Turks have been scattered on different parts of the world since the exile in 1944...
Uşak Üniversitesi Eğitim Araştırmaları Dergisi, Apr 18, 2016
Türkçenin yabancı dil olarak öğretildiği sınıflarda öğrenciler arasındaki seviye farklılıkları çe... more Türkçenin yabancı dil olarak öğretildiği sınıflarda öğrenciler arasındaki seviye farklılıkları çeşitli tekniklerle aşılabilir. Ne var ki, özellikle başlangıç seviyesindeki sınıflarda Türk soylu öğrencilerle Türk soylu olmayan öğrencilerin seviye farkı çok daha aşikârdır. Bu fark da Türkçenin zengin eklerinin doğru ve yerinde kullanılamamasından kaynaklanmaktadır. Özellikle durum eklerinde zorluk yaşandığı görülmektedir. Türk soylu öğrencilerin bu eklerle ilgili sorunu, ekleri kendi lehçelerindeki şekliyle kullanmak biçimde karşımıza çıkmaktadır. Ancak Türk soylu öğrenciler kendi dillerinde zaten var olan durum eklerini çok daha kolaylıkla anlayıp kullanabilmekteyken, Türk soylu olmayan öğrencilerin bu ekleri kavraması ve kullanabilmesi çok daha zor olmaktadır. Durum eklerinin ne zaman ve nasıl kullanılacağını tam olarak anlamak bu öğrenciler için uzun zaman alabilmektedir. Bu eklerin anadili Türkçe olan öğrencilere anlatıldığı şekilde anlatılması Türk soylu olmayan yabancı öğrencilerin anlayabileceği bir yöntem değildir. Bu eklerin, bu öğrencilere anlatılmasında öğrencilerin mümkünse kendi ana dillerinden de faydalanarak daha farklı ve çeşitli tekniklerin kullanılması gerekmektedir. Genelde Türkçenin ve özelde ise durum eklerinin tümdengelim yöntemiyle öğretilmesi her şeyden önce Türkçenin eklemeli dil yapısına aykırıdır. Pek çok Hint-Avrupa dilinin aksine, Türkçenin, dilin en temelini oluşturan eklerden yola çıkarak tümevarım yöntemiyle öğretilmesi çok daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Biz çalışmamızda öncelikle Türk soylu ve Türk soylu olmayan öğrenciler arasındaki farklılıklara değinecek, daha sonra çeşitli ders kitaplarını inceleyerek durum eklerinin bu kitaplarda nasıl ele alındığını göstereceğiz. Genel bir değerlendirmeden sonra Uşak Üniversitesi Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezindeki deneyimlerimizden yola çıkarak ve benzer eklerin/ yapıların bulunduğu diğer dillerin öğretim yöntem ve tekniklerini de irdeleyerek yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde durum eklerinin nasıl daha verimli öğretilebileceği konusunda yeni fikirler sunmaya çalışacağız.
nEW tREnDs In nAME-gIVIng In tURKEY the author gives a brief review of traditional customs of nam... more nEW tREnDs In nAME-gIVIng In tURKEY the author gives a brief review of traditional customs of name-giving in turkey and analyses some recent trends. the observations are based on 1270 turkish names collected from the author's students and reflecting naming practices in turkey over last several decades. the data has been collected randomly regardless of social, regional, religious or ethnic backgrounds, all names being accompanied by the indication of the age of their bearers. the collected data were categorized into three groups: commemorative names, desiderata names and fortuitous names. this categorization shows the distribution of turkish names and the changes in the stock of personal names over the years. the traditional name-giving customs are still observed in turkey, however, new trends are becoming more prominent in the country. the author explains the changes with reference to social evolution which incites young educated parents, most of whom are university graduates living in urban areas and having only one child, to adopt new strategies of name-giving testifying their increasing individualism and weakening ties with traditions. k e y w o r d s: turkic languages, turkish language, personal names, name-giving customs, new trends in name-giving.
This study investigates the acculturation levels of the Ahıska Turks living in the US. The sample... more This study investigates the acculturation levels of the Ahıska Turks living in the US. The sample of the survey consisted of 124 Ahıska Turks (nfemale = 61 and nmale = 63). The Abbreviated Multidimensional Acculturation Scale (AMAS-ZABB) was employed to measure the significance of age, marital status, education, employment, length of stay, and language competence in the acculturation process. The findings revealed that, similar to literature data, age, marital status, and language competence were significant, but education, employment, and length of stay were not significant among the Ahıska Turks in contrast with the literature data. The findings were discussed within the framework of the existing literature and suggestions for future research were put forward.
This study investigates the acculturation levels of the Ahıska Turks living in the US. The sample... more This study investigates the acculturation levels of the Ahıska Turks living in the US. The sample of the survey consisted of 124 Ahıska Turks (n female = 61 and n male = 63). The Abbreviated Multidimensional Acculturation Scale (AMAS-ZABB) was employed to measure the significance of age, marital status, education, employment, length of stay, and language competence in the acculturation process. The findings revealed that, similar to literature data, age, marital status, and language competence were significant, but education, employment, and length of stay were not significant among the Ahıska Turks in contrast with the literature data. The findings were discussed within the framework of the existing literature and suggestions for future research were put forward.
ULUSLARARASI TÜRK LEHÇE ARAŞTIRMALARI DERGİSİ (TÜRKLAD), 2021
Turkmens have a very rich oral literature tradition. Jokes and the character of jokes, which are ... more Turkmens have a very rich oral literature tradition. Jokes and the character of jokes, which are the main protagonists, have a wide place in these products of oral literature. An important joke character in Turkmen oral literature is Ata Köpek Mergen. Ata Köpek was born in Marı province on December 11, 1898. During his childhood, Ata Köpek learned about Turkmen poets and literati from his father, then from the people of village and in the old-style madrasa where he was educated, and read their works. His articles, poems and jokes were published in important magazines and newspapers of that period. The most important feature of Mergen, who came to the fore with his joker identity at a young age, is that he is both the narrator and the subject of the jokes. So the jokes are shaped around him. In his jokes; we see mullahs who abuse the people financially and spiritually by using religion, the attitudes of the political (Kolhoz: collective farm) administrators who only think of their own benefits, the bourgeoisie's contempt for the people, that is the conflict between the rich and the poor. In these jokes, Mergen approaches all the faults that cause social disruption with a satirical and didactic style. In this study, the concepts of humor and joke are discussed in general and the type of jokes in Turkmen literature is briefly mentioned. Then, information was given about Ata Köpek's life and literary personality, and finally, examples of some of his jokes were given in Turkey Turkish.
Uluslararası Türk Lehçe Araştırmaları Dergisi (TÜRKLAD), 2021
Türkmenler, çok zengin bir sözlü edebiyat geleneğine sahiptir. Bu sözlü edebiyat
ürünlerinin içer... more Türkmenler, çok zengin bir sözlü edebiyat geleneğine sahiptir. Bu sözlü edebiyat ürünlerinin içerisinde fıkralar ve ana kahramanları olan fıkra tipleri oldukça geniş bir yer tutmaktadır. Türkmen sözlü edebiyatında yer alan önemli fıkra tiplerinden biri de Ata Köpek Mergen’dir. Ata Köpek, 11 Aralık 1898 tarihinde Marı’da dünyaya gelmiştir. O, henüz çocuk yaşlarında iken babasından, köy halkından ve eğitim aldığı eski tarzdaki medreseden Türkmen şair ve edebiyatçıları hakkında bilgi sahibi olmuş ve onların eserlerini okumuştur. Döneminin önemli dergi ve gazetelerinde makale, şiir ve fıkralarına yer verilmiştir. Genç yaşlarında fıkracı kimliği ile ön plana çıkan Ata Köpek Mergen’in en önemli özelliği hem bir fıkra anlatıcısı olması hem de fıkralara konu olmasıdır. Yani fıkralar onun etrafında şekillenmiştir. Onun fıkralarında; dini kullanarak halkı maddi ve manevi olarak istismar eden hilekâr mollalar, sadece kendi çıkarını düşünen siyasi (kolhoz) yöneticilerin halka karşı tutumları ve burjuvazinin halkı küçük görmesi yani zengin-fakir çatışması gibi konular karşımıza çıkmaktadır. Mergen, bu fıkralarında toplumun aksamasına neden olan tüm kusurlara satirik ve didaktik bir üslupla yaklaşmaktadır. Bu çalışmada mizah ve fıkra kavramları genel olarak ele alınıp Türkmen edebiyatında fıkra türüne kısaca değinilmiştir. Ardından Ata Köpek’in hayatı ve edebi kişiliği hakkında bilgi verilmiş ve son olarak da bazı fıkralarından örnekler Türkiye Türkçesi ile verilerek incelenmiştir.
Sponsored by IBU Cite as/ Atıf: Sakallı, E. (2020). Türkiye Türkçesinde {-sa} biçimbirimi dışında... more Sponsored by IBU Cite as/ Atıf: Sakallı, E. (2020). Türkiye Türkçesinde {-sa} biçimbirimi dışında koşul bildiren söz dizimsel ve sözlüksel birimler, Turkish Studies-Language, 15(1), 375-383. https://dx. Abstract: When the action in the main clause takes place only when certain conditions are fulfilled, this is called a conditional mood. The suffix given in the grammar books for this mood in Turkish is {-sA}. Some linguists, however, give this morpheme in the mood chapters, while some argue that it must be given in the gerunds chapters. This {-sA} is a common morpheme that is used almost in all Turkic dialects. However, there are some other structures in Turkish that convey the meaning of conditional without using this suffix. One of these is using {verb+DI+personal suffix} twice. The example "Ödevini bugün bitirdin bitirdin, bitirmedin, öğretmen sana çok kızacak" shows that when this structure is used twice it is followed by the negative form and it means "Ödevini bugün bitirmezsen, öğretmen sana çok kızacak." Another structure is {fiil+Ar+kişi fiil+mAsInA}(dA/ama), which can be used as {fiil+Ar+dI+kişi fiil+mAsInA} (dA/ama) and {fiil+(y)AcAk+kişi fiil+mAsInA} (dA/ama) as well. The example "Ödevi bugün bitiririm bitirmesine de çok işim var" shows that it hasthe same meaning and function as "Çok işim olmasa, ödevi bugün bitiririm". The transitions or conjunctions aksi takdirde, yoksa, aksi halde, etc. also convey the meaning of conditional. The sentence "Ödevinizi bugün teslim ediniz. Aksi takdirde, dersten kalacaksınız." gives the same meaning that the sentence "Ödevinizi bugün teslim etmezseniz, dersten kalacaksınız" gives. All in all, the suffix {-sA} is not the only way to make conditional sentences in Turkish. In this paper, I will focus on the structures that have the same meaning and function as {-sA} in Turkish, give examples and suggestions as to the inclusion of these structures in the grammar books. Structured Abstract: As an agglutinative language, Turkish is so rich in terms of suffixes that most of the time, the grammarians tend to neglect the other aspects of the language such as syntax or lexis. This negligence is also true for the conditional mood. In almost all grammar books, the only marker for the conditional mood in Turkish is the suffix {-sA}. It is the morpheme that gives the meaning of if in English. For example, ödevini bugün bitirmezsen, öğretmen sana çok kızacak (if you do not finish your homework today, the teacher will be 1 Bu makale IX. Uluslararası Dünya Dili Türkçe Sempozyumu'nda sunulan bildirinin gözden geçirilmiş ve genişletilmiş biçimidir.
Bugün dünyanın pek çok farklı ülkesinde yaşayan Ahıska Türklerinin
önemli bir bölümü de ABD’de ya... more Bugün dünyanın pek çok farklı ülkesinde yaşayan Ahıska Türklerinin önemli bir bölümü de ABD’de yaşamaktadır. Yaklaşık on üç yıl öce Amerika’ya gelen Ahıska Türkleri, bu süreçte büyük başarılara imza atmış, ekonomik yönden çok ileri seviyelere ulaşmışlardır. Bu ekonomik başarılar, sosyokültürel başarılarla da desteklenmiştir. Farklı bir çevrede yaşamaya başlayan herkes gibi Ahıska Türkleri de ABD’deki yaşam tarzına hem kültürel açıdan hem de dil açısından uyum sağlamışlardır. Her biri zaten Türk dilinin kimi lehçelerini çok iyi konuşabilen ve Rusçaya da hâkim olan Ahıska Türkleri, burada da İngilizceyi öğrenmişlerdir ve bu dili günlük yaşamlarında kullanabilmektedirler. Aynı şekilde, ABD’deki kültür ortamına da alışan Ahıska Türkleri, kültürlenme boyutlarından uyum ve entegrasyon boyutu içinde yer almaktadırlar. Ahıska Türklerinin bu uyum süreci hem iki dillilik hem de iki kültürlülük bağlamında incelenmiştir. ABD’de yaşayan Ahıska Türkleriyle yapılan saha çalışmasında nitel araştırma yöntemlerinden mülakat ve gözlem kullanılmış, elde edilen veriler iki dillilik ve iki kültürlülük kuramlarıyla açıklanmıştır. Bu bildirimizde ABD’de yaşayan Ahıska Türklerinin Türkçe-İngilizce iki dillilik özellikleri ve Türk-Amerikan iki kültürlülük özellikleri üzerinde durulacak, yaşadıkları ülkenin diline ve kültürüne uyum sürecinde kendi dil ve kültürlerine de sahip çıkmak için uyguladıkları stratejilere değinilecektir.
Ahıska Türklerinin milli şairi Mircevat Ahıskalı, şairliğinin yanında aynı zamanda usta bir roman... more Ahıska Türklerinin milli şairi Mircevat Ahıskalı, şairliğinin yanında aynı zamanda usta bir romancı ve hikâyecidir. Hem şiirlerinde hem de roman ve hikâyelerinde Ahıska Türklerinin yaşadıklarını gerçekçi bir şekilde işleyen Ahıskalı’nın temel konusu gurbet ve vatansızlıktır. Pek çok şiir kitabı, inceleme, araştırma yayınları ve hikâyeleri bulunan Mircevat Ahıskalı’nın yayınlanmış dört romanı bulunmaktadır. Bu romanlardan Gurbetten İniltiler nehir romandır ve üç kitaptan oluşur. Birinci roman Gurbetten İniltiler Sürgün, ikincisi Gurbetten İniltiler 2 Yaşam Savaşı ve üçüncüsü ise Gurbetten İniltiler 3 Karış Karış Fergana başlıklarını taşımaktadırlar. Tarihî roman olarak değerlendirilen bu romanların dışında yazarın bir de Ben Ana Katiliyim adını taşıyan bir romanı vardır. Adları inceleyen bilim dalı, onomastik ya da ad bilimi olarak adlandırılır ve bu bilim dalının da pek çok alt dalı bulunmaktadır. Yer adlarını inceleyen toponimi, özel adları inceleyen antroponimi, dağ adlarını inceleyen oronimi ve diğerleri. Edebiyat ad bilimi ise (literary onomastics), edebî ad bilim ya da yazın ad bilimi gibi çeşitli adlarla anılan bilim dalıdır. Şiir, hikâye, roman gibi edebiyat ürünlerinde yer alan kişi adlarını, yer adlarını ve diğer adları inceleyen bir daldır. Biz bu bildirimizde, Mircevat Ahıskalı’nın yayımlanmış dört romanında geçen kişi adlarını edebiyat ad bilimi kuramları çerçevesinde inceleyecek, romanlarda geçen kişi adlarının eserlere yaptığı katkılardan bahsedeceğiz. Böylece, Mircevat Ahıskalı’nın romanları hem edebiyat kuramları hem de dil bilimi kuramları açısından incelenmiş olacaktır. Anahtar Kelimeler: Mircevat Ahıskalı, Ahıska Edebiyatı, Ad Bilimi, Edebiyat Ad Bilimi, Roman.
Türk dünyası edebiyatları kavramı içinde pek çok Türk boyuna ait edebiyatları incelerken ne yazık... more Türk dünyası edebiyatları kavramı içinde pek çok Türk boyuna ait edebiyatları incelerken ne yazık ki Ahıska Türklerine ait bir edebiyata diğerleri kadar geniş yer ayrılmamaktadır. Bunun sebebi de 1944’ten beri devam eden vatansızlıktır. Farklı ülkelerde, birbirinden ayrı yaşamak Ahıska Türk edebiyatı külliyatının oluşmasını engellemiş, edebi çalışmalar sadece bireysel çabalar olmaktan öteye pek gidememiştir. Daha çocuk yaşlarda bunu kendisine dert edinen Mircevat Ahıskalı ise hem şairlik hem de yazarlık ve hikâyecilik yeteneğini Ahıska Türk edebiyatına hizmet etmek için kullanmış, nazım ve nesir türünde hepsi birbirinden değerli eserler ortaya koymuştur. Son derece üretken bir edebiyatçı olan Ahıskalı’nın asıl gayesi ise diğer edebiyatlarda sık görülmeyen şekilleri Ahıska edebiyatına dâhil ederek onun farklı bir yere gelmesidir. Bunun için akrostiş şiirler yazan şair, akrostişi de bilinenden farklı kullanmış, hem şiiri oluşturan harflerle oynamış hem de anlamı ve ölçüyü bozmamıştır. Şiir içinde şiir olarak da adlandırılan bu şiirler için yeni bir de terim teklif edilmiştir: Ahıskavî. Biz bu bildirimizde Mircevat Ahıskalı’nın kısaca hayatından bahsettikten sonra onun akrostiş şiirlerini inceleyeceğiz. Anahtar Kelimeler: Ahıska, edebiyat, akrostiş, Mircevat Ahıskalı
the author gives a brief review of traditional customs of name-giving in turkey and analyses some... more the author gives a brief review of traditional customs of name-giving in turkey and analyses some recent trends. the observations are based on 1270 turkish names collected from the au-thor's students and reflecting naming practices in turkey over last several decades. the data has been collected randomly regardless of social, regional, religious or ethnic backgrounds, all names being accompanied by the indication of the age of their bearers. the collected data were categorized into three groups: commemorative names, desiderata names and fortuitous names. this categorization shows the distribution of turkish names and the changes in the stock of personal names over the years. the traditional name-giving customs are still observed in turkey, however , new trends are becoming more prominent in the country. the author explains the changes with reference to social evolution which incites young educated parents, most of whom are university graduates living in urban areas and having only one child, to adopt new strategies of name-giving testifying their increasing individualism and weakening ties with traditions. k e y w o r d s: turkic languages, turkish language, personal names, name-giving customs , new trends in name-giving.
Özet: Dil, iletişimin ötesinde pek çok işleve sahiptir. Bu işlevlerin en önemlisi de onun bir top... more Özet: Dil, iletişimin ötesinde pek çok işleve sahiptir. Bu işlevlerin en önemlisi de onun bir topluluğu millet yapmasıdır. Milletler ancak dilleri ile birlikte anılırlar ve dilleri ile var olurlar zira dil milleti oluşturan kültür, gelenek, görenek gibi temel unsurları içinde barındıran ve bunların nesilden nesile aktarılmasını sağlayan en güçlü araç-tır. Bir millet, dili var olduğu müddetçe var olacaktır ve aksi bir durumda bu millet tarih sahnesinden silinecektir. Türk milleti de tarihi boyunca diline önem vermiş, onu korumak ve zenginleştirmek için birçok çalışma yapmıştır. Aksi bir durumda, Türk dili kaybolacaktır ve bu da Türk milletinin tarih sahnesinden silinmesi manasına ge-lecektir. Bunun farkında olan birçok bilim insanı ve edebiyatçı da bu konuda bilinçli davranarak halkta bilinç oluşturmak için eserler ortaya koymuşlardır. Geniş bir ala-na yayılmış Türk coğrafyasında da pek çok şair " ana dili " temalı şiirler kaleme al-mış, halklarını öz dillerinin güzelliklerinden, gücünden haberdar etmek istemişlerdir. Nitekim Orta Asya Türklerine karşı Çarlık Rusyası'nda başlayıp Sovyet döneminde de kesintisiz devam eden asimilasyon çalışmaları bu tür eserlerin ne denli önemli olduklarını ortaya koymaktadır. Biz bu çalışmamızda Anadolu'dan Kazakistan'a, Tataristan'dan Kıbrıs'a, Özbekistan'dan Kırım'a, Başkurdistan'a kadar uzanan bu geniş coğrafyada ana dili hakkında şiir yazan şairlerimizi ve şiirlerini ele alarak Türk dünyasının zengin edebî birikimi içinde tüm Türklerin ana diline verdikleri öneme ve ortak duygulanma ala-nına vurgu yapacağız. Anahtar kelimeler: Ana dili, Türk dünyası şairleri, şiir, ortak duygulanma.
"METAMORFOZ: BİR GECƏNİN ƏHVALATI" ROMANININ TOPLUMDİLBİLİMSEL AÇIDAN İNCELENMESİ, 2023
Öz Toplumdilbilim, dil kullanımının toplumsal cinsiyet, eğitim düzeyi, yaş, coğrafya, nezaket str... more Öz Toplumdilbilim, dil kullanımının toplumsal cinsiyet, eğitim düzeyi, yaş, coğrafya, nezaket stratejileri ve toplumsal sınıf unsurlarıyla ilişkisini ve bu unsurlar tarafından nasıl etkilendiğini araştırmaktadır. Bu dil kullanımı ve bahsedilen unsurların ilişkisinin yanında, konuşma dili, yazı dili, resmi dil, lehçe, şive, ağız, argo, jargon, kod, kod değiştirme, kod karıştırma, iki dillilik, geçer dil, kırma diller ve karma diller, sosyolekt, idyolekt ve yapay dil gibi dil türlerini, dil ilişkilerini ve bu bağlamda dillerin birbirlerini nasıl etkilediğini her yönüyle incelemektedir. 20. yüzyılda dünyaya gelen Çağdaş Azerbaycan Edebiyatının önemli isimlerinden Varis Yolçuyev, kariyerine 1989 yılında başlamıştır. Bu konudaki başarısıyla çeşitli yazarlık ödülleri almış, eserleri dünyanın çeşitli üniversitelerinde yer alan ve bu eserleri ders kitabı olarak da okutulan, kalemi güçlü, önemli bir yazardır. Bu çalışmada Varis Yolçuyev'in "Metamorfoz: Bir Gecənin Əhvalatı" romanı incelenmiştir. Bu inceleme toplumdilbilimsel bir incelemedir. Roman içerisinde başlangıçta birbirlerini tanımayan yedi karakter bulunmaktadır. Yılbaşı gecesi farklı sebepler ile polis memurlarına yakalandıktan sonra polis aracında birbirleriyle rastlaşan ve aslında masum olan bu karakterler, gün sonunda birbirlerinin hayatlarına pek çok açıdan dokunmuşlardır. Karakterlerden her biri o yılbaşı gecesinden önceki eski, umutsuz ve yorgun hissettikleri yaşantılarına bir perde çekmiş, adeta bir metamorfoz geçirmişlerdir. Birbirlerinden yaş, cinsiyet, meslek ve yaşadıkları coğrafya bağlamında farklılık gösteren bu yedi karakterin kullanmış olduğu dil, olay örgüsü boyunca incelenmiştir. Bu inceleme, toplumsal cinsiyet, eğitim, nezaket, toplumsal sınıf, coğrafya ve dil ilişkileri bağlamında gerçekleştirilmiştir. Bu sayede bir kadın ile bir erkeğin dil kullanımlarındaki farklılıklar, eğitimli bir birey ile eğitim görmemiş bir bireyin dil kullanımlarındaki farklılıklar, şehirde yaşayan bir birey ile köyde yaşayan bir bireyin dil kullanımlarındaki farklılıklar ve toplumsal sınıf ile toplumsal nezaket algısının bireylerin dil kullanımları üzerindeki etkileri ortaya koyulmaya çalışılmıştır. Genellikle saha çalışmaları ile yürütülen toplumdilbilim çalışmalarının yanı sıra literatürdeki çalışmalara uygun olarak Varis Yolçuyev'in bir roman içerisindeki karakterler vasıtasıyla ortaya koyduğu dilde, dil değişkenlerinin, dil konuşurları üzerinde etkili olduğu görülmektedir.
Öz 1944 yılındaki sürgünden sonra bugün dünyanın farklı bölgelerinde yaşamlarını sürdüren Ahıskal... more Öz 1944 yılındaki sürgünden sonra bugün dünyanın farklı bölgelerinde yaşamlarını sürdüren Ahıskalı Türkler, bu süre boyunca hem dillerini hem de kültürlerini korumayı başarmışlar; âdet ve geleneklerini sürdürmüşlerdir. İnsan hayatının en önemli dönüm noktaları olan doğum, evlilik, ölüm gibi, sünnet de Ahıskalı Türkleri arasındaki önemli geleneklerden ve uygulamalardan biridir. Sünnet töreni/düğünü için özel hazırlıklar yapan Ahıskalı Türkler için bu özel günün olmazsa olmazları arasında mevlit okutulması, kirve, oyunlar ve geleneksel yemekler yer alır. Bu çalışmada, Ahıskalı Türklerin millî şairi Mircevat Ahıskalı'dan yapılan derlemede elde edilen verilerle Ahıskalı Türkleri arasındaki sünnet gelenekleri incelenmiştir.
Türk dünyası dil ve edebiyat dergisi, Nov 25, 2015
Dil, iletişimin ötesinde pek çok işleve sahiptir. Bu işlevlerin en önemlisi de onun bir topluluğu... more Dil, iletişimin ötesinde pek çok işleve sahiptir. Bu işlevlerin en önemlisi de onun bir topluluğu millet yapmasıdır. Milletler ancak dilleri ile birlikte anılırlar ve dilleri ile var olurlar zira dil milleti oluşturan kültür, gelenek, görenek gibi temel unsurları içinde barındıran ve bunların nesilden nesile aktarılmasını sağlayan en güçlü araçtır. Bir millet, dili var olduğu müddetçe var olacaktır ve aksi bir durumda bu millet tarih sahnesinden silinecektir. Türk milleti de tarihi boyunca diline önem vermiş, onu korumak ve zenginleştirmek için birçok çalışma yapmıştır. Aksi bir durumda, Türk dili kaybolacaktır ve bu da Türk milletinin tarih sahnesinden silinmesi manasına gelecektir. Bunun farkında olan birçok bilim insanı ve edebiyatçı da bu konuda bilinçli davranarak halkta bilinç oluşturmak için eserler ortaya koymuşlardır. Geniş bir alana yayılmış Türk coğrafyasında da pek çok şair "ana dili" temalı şiirler kaleme almış, halklarını öz dillerinin güzelliklerinden, gücünden haberdar etmek istemişlerdir. Nitekim Orta Asya Türklerine karşı Çarlık Rusyası'nda başlayıp Sovyet döneminde de kesintisiz devam eden asimilasyon çalışmaları bu tür eserlerin ne denli önemli olduklarını ortaya koymaktadır. Biz bu çalışmamızda Anadolu'dan Kazakistan'a, Tataristan'dan Kıbrıs'a, Özbekistan'dan Kırım'a, Başkurdistan'a kadar uzanan bu geniş coğrafyada ana dili hakkında şiir yazan şairlerimizi ve şiirlerini ele alarak Türk dünyasının zengin edebî birikimi içinde tüm Türklerin ana diline verdikleri öneme ve ortak duygulanma alanına vurgu yapacağız.
ÖZ Tarih boyunca sadece Türk oldukları için büyük zulümlere maruz kalmış Ahıska Türkleri bugün dü... more ÖZ Tarih boyunca sadece Türk oldukları için büyük zulümlere maruz kalmış Ahıska Türkleri bugün dünyanın dokuz farklı ülkesinde yaşamlarını sürdürmektedirler. Anavatana dönecekleri günü bekle-yen Ahıska Türklerinin tüm güçlüklere karşı durabilmesi, farklı coğrafyalarda yaşamak zorunda olma-larına rağmen kendi benliklerine yani gelenek ve göreneklerine sahip çıkmaları sayesinde olmuştur. Bugün anavatanlarından binlerce kilometre uzakta yaşayan Ahıska Türkleri geleneklerini unutmayıp hala yaşatmaktadırlar. Bu çalışmada, Amerika Birleşik Devletlerinde yaşayan Ahıska Türklerinin ev-lilik ve düğün âdetlerine değinilmiştir. Anahtar Kelimeler Ahıska Türkleri, ABD, Evlilik, Düğün, Gelenek ABSTRACT Meskhetian Turks, having exposed to cruelties just because they were Turks, continue to live in nine different countries today. Expecting the repatriation day, Meskhetian Turks have been able to resist all the hardships as they have maintained their identity through protecting their own customs and traditions. Today, though many of them live so far from their motherland, almost all Meskhetian Turks are faithful to their conventional way of life. In this paper, we have studied the marriage and wedding traditions of Meskhetian Turks living in the USA.
Tarih boyunca cok genis bir cografyada yasayan Turk milleti icin bagimsizlik, Turkmilletini tanim... more Tarih boyunca cok genis bir cografyada yasayan Turk milleti icin bagimsizlik, Turkmilletini tanimlayan temel kelimelerden biridir. Engin bir edebiyat birikimine de sahip olanTurk milletinin sair ve yazarlari bagimsizlik temini eserlerinde sikca islemisler, ancak bu temikimi zaman oldugu gibi kimi zamanda cesitli sembollerle anlatmislardir. Bu baglamda “uyan”fiili de bagimsizliga, her turlu kotuluge karsi koymaya ve her alanda ilerlemeye yol gosterenbir simge olmustur. Bu simge Dogu Turkistan’dan Anadolu’ya pek cok Turk sairin siirinde vegenis bir cografyada karsimiza cikar. Biz makalemizde bu genis cografyada “uyan”metaforuyla siirler veren sairlerin siirlerini ve bu siirleri meydana getiren ortak duyguyu ele alacagiz
Language has many other functions apart from being a means of communication. One of the most impo... more Language has many other functions apart from being a means of communication. One of the most important of all these is that it turns a community into a nation. Nations are named and exist with their languages because the language of a nation is the most powerful means that involves the basic elements such as culture, customs and traditions and that transfers these from generation to generation. A nation will survive as long as its language survives; otherwise, it will die. The Turks, throughout the history, have given importance to their language and conducted many works to protect and enrich it. Aware of this very fact, many scientists and poets have created Works that have aimed to make their people more conscious. On the vast Turkic geography a number of poets have used “mother tongue” as the main theme of their poems thereby making their people aware of the richness and power of their own language.In this study, I will focus on the importance the Turkic poets have given to their...
Ahiska Turkleri 1944 yilindaki surgunden sonra bugun dunyanin cesitli bolgelerine dagilmis olarak... more Ahiska Turkleri 1944 yilindaki surgunden sonra bugun dunyanin cesitli bolgelerine dagilmis olarak yasamlarini surdurmektedirler. Kendi vatanlarindan uzakta yasayan Ahiska Turklerinin diger Turk topluluklari gibi bir edebiyati da bulunmamaktadir. Ancak, dunyanin farkli yerlerinde de yasasalar bulunduklari bolgelerde az da olsa edebi eserler veren Ahiska Turkleri de bulunmaktadir. Turkiye Cumhuriyeti’nde son derece onemli kademelerde gorevde bulunmus Ali Fuat Azgur da bunlardan biridir. Asil mesleginin yaninda siirler de kaleme alan Azgur hemen hemen her konuda siir yazmis, yasadiklarini, hissettiklerini siire dokmustur. Azgur’un bu anlamda en onemli ozelligi de aruz vezniyle siirler yazmasidir. Biz bu calismamizda hem bir asker hem de bir burokrat olarak gorev yapmis Ali Fuat Azgur’un sairlik yonune vurgu yaparak onun “Aruz’un Meltemiyle” adli siir kitabinda yer alan siirlerini inceleyecegiz. Meskhetian Turks have been scattered on different parts of the world since the exile in 1944...
Uşak Üniversitesi Eğitim Araştırmaları Dergisi, Apr 18, 2016
Türkçenin yabancı dil olarak öğretildiği sınıflarda öğrenciler arasındaki seviye farklılıkları çe... more Türkçenin yabancı dil olarak öğretildiği sınıflarda öğrenciler arasındaki seviye farklılıkları çeşitli tekniklerle aşılabilir. Ne var ki, özellikle başlangıç seviyesindeki sınıflarda Türk soylu öğrencilerle Türk soylu olmayan öğrencilerin seviye farkı çok daha aşikârdır. Bu fark da Türkçenin zengin eklerinin doğru ve yerinde kullanılamamasından kaynaklanmaktadır. Özellikle durum eklerinde zorluk yaşandığı görülmektedir. Türk soylu öğrencilerin bu eklerle ilgili sorunu, ekleri kendi lehçelerindeki şekliyle kullanmak biçimde karşımıza çıkmaktadır. Ancak Türk soylu öğrenciler kendi dillerinde zaten var olan durum eklerini çok daha kolaylıkla anlayıp kullanabilmekteyken, Türk soylu olmayan öğrencilerin bu ekleri kavraması ve kullanabilmesi çok daha zor olmaktadır. Durum eklerinin ne zaman ve nasıl kullanılacağını tam olarak anlamak bu öğrenciler için uzun zaman alabilmektedir. Bu eklerin anadili Türkçe olan öğrencilere anlatıldığı şekilde anlatılması Türk soylu olmayan yabancı öğrencilerin anlayabileceği bir yöntem değildir. Bu eklerin, bu öğrencilere anlatılmasında öğrencilerin mümkünse kendi ana dillerinden de faydalanarak daha farklı ve çeşitli tekniklerin kullanılması gerekmektedir. Genelde Türkçenin ve özelde ise durum eklerinin tümdengelim yöntemiyle öğretilmesi her şeyden önce Türkçenin eklemeli dil yapısına aykırıdır. Pek çok Hint-Avrupa dilinin aksine, Türkçenin, dilin en temelini oluşturan eklerden yola çıkarak tümevarım yöntemiyle öğretilmesi çok daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Biz çalışmamızda öncelikle Türk soylu ve Türk soylu olmayan öğrenciler arasındaki farklılıklara değinecek, daha sonra çeşitli ders kitaplarını inceleyerek durum eklerinin bu kitaplarda nasıl ele alındığını göstereceğiz. Genel bir değerlendirmeden sonra Uşak Üniversitesi Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezindeki deneyimlerimizden yola çıkarak ve benzer eklerin/ yapıların bulunduğu diğer dillerin öğretim yöntem ve tekniklerini de irdeleyerek yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde durum eklerinin nasıl daha verimli öğretilebileceği konusunda yeni fikirler sunmaya çalışacağız.
nEW tREnDs In nAME-gIVIng In tURKEY the author gives a brief review of traditional customs of nam... more nEW tREnDs In nAME-gIVIng In tURKEY the author gives a brief review of traditional customs of name-giving in turkey and analyses some recent trends. the observations are based on 1270 turkish names collected from the author's students and reflecting naming practices in turkey over last several decades. the data has been collected randomly regardless of social, regional, religious or ethnic backgrounds, all names being accompanied by the indication of the age of their bearers. the collected data were categorized into three groups: commemorative names, desiderata names and fortuitous names. this categorization shows the distribution of turkish names and the changes in the stock of personal names over the years. the traditional name-giving customs are still observed in turkey, however, new trends are becoming more prominent in the country. the author explains the changes with reference to social evolution which incites young educated parents, most of whom are university graduates living in urban areas and having only one child, to adopt new strategies of name-giving testifying their increasing individualism and weakening ties with traditions. k e y w o r d s: turkic languages, turkish language, personal names, name-giving customs, new trends in name-giving.
This study investigates the acculturation levels of the Ahıska Turks living in the US. The sample... more This study investigates the acculturation levels of the Ahıska Turks living in the US. The sample of the survey consisted of 124 Ahıska Turks (nfemale = 61 and nmale = 63). The Abbreviated Multidimensional Acculturation Scale (AMAS-ZABB) was employed to measure the significance of age, marital status, education, employment, length of stay, and language competence in the acculturation process. The findings revealed that, similar to literature data, age, marital status, and language competence were significant, but education, employment, and length of stay were not significant among the Ahıska Turks in contrast with the literature data. The findings were discussed within the framework of the existing literature and suggestions for future research were put forward.
This study investigates the acculturation levels of the Ahıska Turks living in the US. The sample... more This study investigates the acculturation levels of the Ahıska Turks living in the US. The sample of the survey consisted of 124 Ahıska Turks (n female = 61 and n male = 63). The Abbreviated Multidimensional Acculturation Scale (AMAS-ZABB) was employed to measure the significance of age, marital status, education, employment, length of stay, and language competence in the acculturation process. The findings revealed that, similar to literature data, age, marital status, and language competence were significant, but education, employment, and length of stay were not significant among the Ahıska Turks in contrast with the literature data. The findings were discussed within the framework of the existing literature and suggestions for future research were put forward.
ULUSLARARASI TÜRK LEHÇE ARAŞTIRMALARI DERGİSİ (TÜRKLAD), 2021
Turkmens have a very rich oral literature tradition. Jokes and the character of jokes, which are ... more Turkmens have a very rich oral literature tradition. Jokes and the character of jokes, which are the main protagonists, have a wide place in these products of oral literature. An important joke character in Turkmen oral literature is Ata Köpek Mergen. Ata Köpek was born in Marı province on December 11, 1898. During his childhood, Ata Köpek learned about Turkmen poets and literati from his father, then from the people of village and in the old-style madrasa where he was educated, and read their works. His articles, poems and jokes were published in important magazines and newspapers of that period. The most important feature of Mergen, who came to the fore with his joker identity at a young age, is that he is both the narrator and the subject of the jokes. So the jokes are shaped around him. In his jokes; we see mullahs who abuse the people financially and spiritually by using religion, the attitudes of the political (Kolhoz: collective farm) administrators who only think of their own benefits, the bourgeoisie's contempt for the people, that is the conflict between the rich and the poor. In these jokes, Mergen approaches all the faults that cause social disruption with a satirical and didactic style. In this study, the concepts of humor and joke are discussed in general and the type of jokes in Turkmen literature is briefly mentioned. Then, information was given about Ata Köpek's life and literary personality, and finally, examples of some of his jokes were given in Turkey Turkish.
Uluslararası Türk Lehçe Araştırmaları Dergisi (TÜRKLAD), 2021
Türkmenler, çok zengin bir sözlü edebiyat geleneğine sahiptir. Bu sözlü edebiyat
ürünlerinin içer... more Türkmenler, çok zengin bir sözlü edebiyat geleneğine sahiptir. Bu sözlü edebiyat ürünlerinin içerisinde fıkralar ve ana kahramanları olan fıkra tipleri oldukça geniş bir yer tutmaktadır. Türkmen sözlü edebiyatında yer alan önemli fıkra tiplerinden biri de Ata Köpek Mergen’dir. Ata Köpek, 11 Aralık 1898 tarihinde Marı’da dünyaya gelmiştir. O, henüz çocuk yaşlarında iken babasından, köy halkından ve eğitim aldığı eski tarzdaki medreseden Türkmen şair ve edebiyatçıları hakkında bilgi sahibi olmuş ve onların eserlerini okumuştur. Döneminin önemli dergi ve gazetelerinde makale, şiir ve fıkralarına yer verilmiştir. Genç yaşlarında fıkracı kimliği ile ön plana çıkan Ata Köpek Mergen’in en önemli özelliği hem bir fıkra anlatıcısı olması hem de fıkralara konu olmasıdır. Yani fıkralar onun etrafında şekillenmiştir. Onun fıkralarında; dini kullanarak halkı maddi ve manevi olarak istismar eden hilekâr mollalar, sadece kendi çıkarını düşünen siyasi (kolhoz) yöneticilerin halka karşı tutumları ve burjuvazinin halkı küçük görmesi yani zengin-fakir çatışması gibi konular karşımıza çıkmaktadır. Mergen, bu fıkralarında toplumun aksamasına neden olan tüm kusurlara satirik ve didaktik bir üslupla yaklaşmaktadır. Bu çalışmada mizah ve fıkra kavramları genel olarak ele alınıp Türkmen edebiyatında fıkra türüne kısaca değinilmiştir. Ardından Ata Köpek’in hayatı ve edebi kişiliği hakkında bilgi verilmiş ve son olarak da bazı fıkralarından örnekler Türkiye Türkçesi ile verilerek incelenmiştir.
Sponsored by IBU Cite as/ Atıf: Sakallı, E. (2020). Türkiye Türkçesinde {-sa} biçimbirimi dışında... more Sponsored by IBU Cite as/ Atıf: Sakallı, E. (2020). Türkiye Türkçesinde {-sa} biçimbirimi dışında koşul bildiren söz dizimsel ve sözlüksel birimler, Turkish Studies-Language, 15(1), 375-383. https://dx. Abstract: When the action in the main clause takes place only when certain conditions are fulfilled, this is called a conditional mood. The suffix given in the grammar books for this mood in Turkish is {-sA}. Some linguists, however, give this morpheme in the mood chapters, while some argue that it must be given in the gerunds chapters. This {-sA} is a common morpheme that is used almost in all Turkic dialects. However, there are some other structures in Turkish that convey the meaning of conditional without using this suffix. One of these is using {verb+DI+personal suffix} twice. The example "Ödevini bugün bitirdin bitirdin, bitirmedin, öğretmen sana çok kızacak" shows that when this structure is used twice it is followed by the negative form and it means "Ödevini bugün bitirmezsen, öğretmen sana çok kızacak." Another structure is {fiil+Ar+kişi fiil+mAsInA}(dA/ama), which can be used as {fiil+Ar+dI+kişi fiil+mAsInA} (dA/ama) and {fiil+(y)AcAk+kişi fiil+mAsInA} (dA/ama) as well. The example "Ödevi bugün bitiririm bitirmesine de çok işim var" shows that it hasthe same meaning and function as "Çok işim olmasa, ödevi bugün bitiririm". The transitions or conjunctions aksi takdirde, yoksa, aksi halde, etc. also convey the meaning of conditional. The sentence "Ödevinizi bugün teslim ediniz. Aksi takdirde, dersten kalacaksınız." gives the same meaning that the sentence "Ödevinizi bugün teslim etmezseniz, dersten kalacaksınız" gives. All in all, the suffix {-sA} is not the only way to make conditional sentences in Turkish. In this paper, I will focus on the structures that have the same meaning and function as {-sA} in Turkish, give examples and suggestions as to the inclusion of these structures in the grammar books. Structured Abstract: As an agglutinative language, Turkish is so rich in terms of suffixes that most of the time, the grammarians tend to neglect the other aspects of the language such as syntax or lexis. This negligence is also true for the conditional mood. In almost all grammar books, the only marker for the conditional mood in Turkish is the suffix {-sA}. It is the morpheme that gives the meaning of if in English. For example, ödevini bugün bitirmezsen, öğretmen sana çok kızacak (if you do not finish your homework today, the teacher will be 1 Bu makale IX. Uluslararası Dünya Dili Türkçe Sempozyumu'nda sunulan bildirinin gözden geçirilmiş ve genişletilmiş biçimidir.
Bugün dünyanın pek çok farklı ülkesinde yaşayan Ahıska Türklerinin
önemli bir bölümü de ABD’de ya... more Bugün dünyanın pek çok farklı ülkesinde yaşayan Ahıska Türklerinin önemli bir bölümü de ABD’de yaşamaktadır. Yaklaşık on üç yıl öce Amerika’ya gelen Ahıska Türkleri, bu süreçte büyük başarılara imza atmış, ekonomik yönden çok ileri seviyelere ulaşmışlardır. Bu ekonomik başarılar, sosyokültürel başarılarla da desteklenmiştir. Farklı bir çevrede yaşamaya başlayan herkes gibi Ahıska Türkleri de ABD’deki yaşam tarzına hem kültürel açıdan hem de dil açısından uyum sağlamışlardır. Her biri zaten Türk dilinin kimi lehçelerini çok iyi konuşabilen ve Rusçaya da hâkim olan Ahıska Türkleri, burada da İngilizceyi öğrenmişlerdir ve bu dili günlük yaşamlarında kullanabilmektedirler. Aynı şekilde, ABD’deki kültür ortamına da alışan Ahıska Türkleri, kültürlenme boyutlarından uyum ve entegrasyon boyutu içinde yer almaktadırlar. Ahıska Türklerinin bu uyum süreci hem iki dillilik hem de iki kültürlülük bağlamında incelenmiştir. ABD’de yaşayan Ahıska Türkleriyle yapılan saha çalışmasında nitel araştırma yöntemlerinden mülakat ve gözlem kullanılmış, elde edilen veriler iki dillilik ve iki kültürlülük kuramlarıyla açıklanmıştır. Bu bildirimizde ABD’de yaşayan Ahıska Türklerinin Türkçe-İngilizce iki dillilik özellikleri ve Türk-Amerikan iki kültürlülük özellikleri üzerinde durulacak, yaşadıkları ülkenin diline ve kültürüne uyum sürecinde kendi dil ve kültürlerine de sahip çıkmak için uyguladıkları stratejilere değinilecektir.
Ahıska Türklerinin milli şairi Mircevat Ahıskalı, şairliğinin yanında aynı zamanda usta bir roman... more Ahıska Türklerinin milli şairi Mircevat Ahıskalı, şairliğinin yanında aynı zamanda usta bir romancı ve hikâyecidir. Hem şiirlerinde hem de roman ve hikâyelerinde Ahıska Türklerinin yaşadıklarını gerçekçi bir şekilde işleyen Ahıskalı’nın temel konusu gurbet ve vatansızlıktır. Pek çok şiir kitabı, inceleme, araştırma yayınları ve hikâyeleri bulunan Mircevat Ahıskalı’nın yayınlanmış dört romanı bulunmaktadır. Bu romanlardan Gurbetten İniltiler nehir romandır ve üç kitaptan oluşur. Birinci roman Gurbetten İniltiler Sürgün, ikincisi Gurbetten İniltiler 2 Yaşam Savaşı ve üçüncüsü ise Gurbetten İniltiler 3 Karış Karış Fergana başlıklarını taşımaktadırlar. Tarihî roman olarak değerlendirilen bu romanların dışında yazarın bir de Ben Ana Katiliyim adını taşıyan bir romanı vardır. Adları inceleyen bilim dalı, onomastik ya da ad bilimi olarak adlandırılır ve bu bilim dalının da pek çok alt dalı bulunmaktadır. Yer adlarını inceleyen toponimi, özel adları inceleyen antroponimi, dağ adlarını inceleyen oronimi ve diğerleri. Edebiyat ad bilimi ise (literary onomastics), edebî ad bilim ya da yazın ad bilimi gibi çeşitli adlarla anılan bilim dalıdır. Şiir, hikâye, roman gibi edebiyat ürünlerinde yer alan kişi adlarını, yer adlarını ve diğer adları inceleyen bir daldır. Biz bu bildirimizde, Mircevat Ahıskalı’nın yayımlanmış dört romanında geçen kişi adlarını edebiyat ad bilimi kuramları çerçevesinde inceleyecek, romanlarda geçen kişi adlarının eserlere yaptığı katkılardan bahsedeceğiz. Böylece, Mircevat Ahıskalı’nın romanları hem edebiyat kuramları hem de dil bilimi kuramları açısından incelenmiş olacaktır. Anahtar Kelimeler: Mircevat Ahıskalı, Ahıska Edebiyatı, Ad Bilimi, Edebiyat Ad Bilimi, Roman.
Türk dünyası edebiyatları kavramı içinde pek çok Türk boyuna ait edebiyatları incelerken ne yazık... more Türk dünyası edebiyatları kavramı içinde pek çok Türk boyuna ait edebiyatları incelerken ne yazık ki Ahıska Türklerine ait bir edebiyata diğerleri kadar geniş yer ayrılmamaktadır. Bunun sebebi de 1944’ten beri devam eden vatansızlıktır. Farklı ülkelerde, birbirinden ayrı yaşamak Ahıska Türk edebiyatı külliyatının oluşmasını engellemiş, edebi çalışmalar sadece bireysel çabalar olmaktan öteye pek gidememiştir. Daha çocuk yaşlarda bunu kendisine dert edinen Mircevat Ahıskalı ise hem şairlik hem de yazarlık ve hikâyecilik yeteneğini Ahıska Türk edebiyatına hizmet etmek için kullanmış, nazım ve nesir türünde hepsi birbirinden değerli eserler ortaya koymuştur. Son derece üretken bir edebiyatçı olan Ahıskalı’nın asıl gayesi ise diğer edebiyatlarda sık görülmeyen şekilleri Ahıska edebiyatına dâhil ederek onun farklı bir yere gelmesidir. Bunun için akrostiş şiirler yazan şair, akrostişi de bilinenden farklı kullanmış, hem şiiri oluşturan harflerle oynamış hem de anlamı ve ölçüyü bozmamıştır. Şiir içinde şiir olarak da adlandırılan bu şiirler için yeni bir de terim teklif edilmiştir: Ahıskavî. Biz bu bildirimizde Mircevat Ahıskalı’nın kısaca hayatından bahsettikten sonra onun akrostiş şiirlerini inceleyeceğiz. Anahtar Kelimeler: Ahıska, edebiyat, akrostiş, Mircevat Ahıskalı
the author gives a brief review of traditional customs of name-giving in turkey and analyses some... more the author gives a brief review of traditional customs of name-giving in turkey and analyses some recent trends. the observations are based on 1270 turkish names collected from the au-thor's students and reflecting naming practices in turkey over last several decades. the data has been collected randomly regardless of social, regional, religious or ethnic backgrounds, all names being accompanied by the indication of the age of their bearers. the collected data were categorized into three groups: commemorative names, desiderata names and fortuitous names. this categorization shows the distribution of turkish names and the changes in the stock of personal names over the years. the traditional name-giving customs are still observed in turkey, however , new trends are becoming more prominent in the country. the author explains the changes with reference to social evolution which incites young educated parents, most of whom are university graduates living in urban areas and having only one child, to adopt new strategies of name-giving testifying their increasing individualism and weakening ties with traditions. k e y w o r d s: turkic languages, turkish language, personal names, name-giving customs , new trends in name-giving.
Özet: Dil, iletişimin ötesinde pek çok işleve sahiptir. Bu işlevlerin en önemlisi de onun bir top... more Özet: Dil, iletişimin ötesinde pek çok işleve sahiptir. Bu işlevlerin en önemlisi de onun bir topluluğu millet yapmasıdır. Milletler ancak dilleri ile birlikte anılırlar ve dilleri ile var olurlar zira dil milleti oluşturan kültür, gelenek, görenek gibi temel unsurları içinde barındıran ve bunların nesilden nesile aktarılmasını sağlayan en güçlü araç-tır. Bir millet, dili var olduğu müddetçe var olacaktır ve aksi bir durumda bu millet tarih sahnesinden silinecektir. Türk milleti de tarihi boyunca diline önem vermiş, onu korumak ve zenginleştirmek için birçok çalışma yapmıştır. Aksi bir durumda, Türk dili kaybolacaktır ve bu da Türk milletinin tarih sahnesinden silinmesi manasına ge-lecektir. Bunun farkında olan birçok bilim insanı ve edebiyatçı da bu konuda bilinçli davranarak halkta bilinç oluşturmak için eserler ortaya koymuşlardır. Geniş bir ala-na yayılmış Türk coğrafyasında da pek çok şair " ana dili " temalı şiirler kaleme al-mış, halklarını öz dillerinin güzelliklerinden, gücünden haberdar etmek istemişlerdir. Nitekim Orta Asya Türklerine karşı Çarlık Rusyası'nda başlayıp Sovyet döneminde de kesintisiz devam eden asimilasyon çalışmaları bu tür eserlerin ne denli önemli olduklarını ortaya koymaktadır. Biz bu çalışmamızda Anadolu'dan Kazakistan'a, Tataristan'dan Kıbrıs'a, Özbekistan'dan Kırım'a, Başkurdistan'a kadar uzanan bu geniş coğrafyada ana dili hakkında şiir yazan şairlerimizi ve şiirlerini ele alarak Türk dünyasının zengin edebî birikimi içinde tüm Türklerin ana diline verdikleri öneme ve ortak duygulanma ala-nına vurgu yapacağız. Anahtar kelimeler: Ana dili, Türk dünyası şairleri, şiir, ortak duygulanma.
Çağdaş Türk Lehçeleri, Güney-Batı, Güney-Doğu, Kuzey-Batı, Kuzey-Doğu Türk Lehçelerinden metinler... more Çağdaş Türk Lehçeleri, Güney-Batı, Güney-Doğu, Kuzey-Batı, Kuzey-Doğu Türk Lehçelerinden metinler, trasnkribeli metinler ve aktarmaları.
Uploads
Papers by Erol Sakalli
ürünlerinin içerisinde fıkralar ve ana kahramanları olan fıkra tipleri oldukça geniş bir yer
tutmaktadır. Türkmen sözlü edebiyatında yer alan önemli fıkra tiplerinden biri de Ata Köpek Mergen’dir. Ata Köpek, 11 Aralık 1898 tarihinde Marı’da dünyaya gelmiştir. O, henüz çocuk yaşlarında iken babasından, köy halkından ve eğitim aldığı eski tarzdaki medreseden Türkmen şair ve edebiyatçıları hakkında bilgi sahibi olmuş ve onların eserlerini okumuştur. Döneminin önemli dergi ve gazetelerinde makale, şiir ve fıkralarına yer verilmiştir. Genç yaşlarında fıkracı kimliği ile ön plana çıkan Ata Köpek Mergen’in en önemli özelliği hem bir fıkra anlatıcısı olması hem de fıkralara konu olmasıdır. Yani fıkralar onun etrafında şekillenmiştir. Onun fıkralarında; dini kullanarak halkı maddi ve manevi olarak istismar eden hilekâr mollalar, sadece kendi çıkarını düşünen siyasi (kolhoz) yöneticilerin halka karşı tutumları ve burjuvazinin halkı küçük görmesi yani zengin-fakir çatışması gibi konular karşımıza çıkmaktadır. Mergen, bu
fıkralarında toplumun aksamasına neden olan tüm kusurlara satirik ve didaktik bir üslupla yaklaşmaktadır. Bu çalışmada mizah ve fıkra kavramları genel olarak ele alınıp Türkmen edebiyatında fıkra türüne kısaca değinilmiştir. Ardından Ata Köpek’in hayatı ve edebi kişiliği hakkında bilgi verilmiş ve son olarak da bazı fıkralarından örnekler Türkiye Türkçesi ile verilerek incelenmiştir.
önemli bir bölümü de ABD’de yaşamaktadır. Yaklaşık on üç yıl öce
Amerika’ya gelen Ahıska Türkleri, bu süreçte büyük başarılara imza atmış,
ekonomik yönden çok ileri seviyelere ulaşmışlardır. Bu ekonomik başarılar,
sosyokültürel başarılarla da desteklenmiştir. Farklı bir çevrede yaşamaya
başlayan herkes gibi Ahıska Türkleri de ABD’deki yaşam tarzına hem
kültürel açıdan hem de dil açısından uyum sağlamışlardır. Her biri zaten
Türk dilinin kimi lehçelerini çok iyi konuşabilen ve Rusçaya da hâkim olan
Ahıska Türkleri, burada da İngilizceyi öğrenmişlerdir ve bu dili günlük
yaşamlarında kullanabilmektedirler. Aynı şekilde, ABD’deki kültür
ortamına da alışan Ahıska Türkleri, kültürlenme boyutlarından uyum ve
entegrasyon boyutu içinde yer almaktadırlar. Ahıska Türklerinin bu uyum
süreci hem iki dillilik hem de iki kültürlülük bağlamında incelenmiştir.
ABD’de yaşayan Ahıska Türkleriyle yapılan saha çalışmasında nitel
araştırma yöntemlerinden mülakat ve gözlem kullanılmış, elde edilen veriler
iki dillilik ve iki kültürlülük kuramlarıyla açıklanmıştır.
Bu bildirimizde ABD’de yaşayan Ahıska Türklerinin Türkçe-İngilizce iki
dillilik özellikleri ve Türk-Amerikan iki kültürlülük özellikleri üzerinde
durulacak, yaşadıkları ülkenin diline ve kültürüne uyum sürecinde kendi dil
ve kültürlerine de sahip çıkmak için uyguladıkları stratejilere değinilecektir.
Adları inceleyen bilim dalı, onomastik ya da ad bilimi olarak adlandırılır ve bu bilim dalının da pek çok alt dalı bulunmaktadır. Yer adlarını inceleyen toponimi, özel adları inceleyen antroponimi, dağ adlarını inceleyen oronimi ve diğerleri. Edebiyat ad bilimi ise (literary onomastics), edebî ad bilim ya da yazın ad bilimi gibi çeşitli adlarla anılan bilim dalıdır. Şiir, hikâye, roman gibi edebiyat ürünlerinde yer alan kişi adlarını, yer adlarını ve diğer adları inceleyen bir daldır.
Biz bu bildirimizde, Mircevat Ahıskalı’nın yayımlanmış dört romanında geçen kişi adlarını edebiyat ad bilimi kuramları çerçevesinde inceleyecek, romanlarda geçen kişi adlarının eserlere yaptığı katkılardan bahsedeceğiz. Böylece, Mircevat Ahıskalı’nın romanları hem edebiyat kuramları hem de dil bilimi kuramları açısından incelenmiş olacaktır.
Anahtar Kelimeler: Mircevat Ahıskalı, Ahıska Edebiyatı, Ad Bilimi, Edebiyat Ad Bilimi, Roman.
ki Ahıska Türklerine ait bir edebiyata diğerleri kadar geniş yer ayrılmamaktadır. Bunun sebebi de 1944’ten
beri devam eden vatansızlıktır. Farklı ülkelerde, birbirinden ayrı yaşamak Ahıska Türk edebiyatı
külliyatının oluşmasını engellemiş, edebi çalışmalar sadece bireysel çabalar olmaktan öteye pek
gidememiştir. Daha çocuk yaşlarda bunu kendisine dert edinen Mircevat Ahıskalı ise hem şairlik hem de
yazarlık ve hikâyecilik yeteneğini Ahıska Türk edebiyatına hizmet etmek için kullanmış, nazım ve nesir
türünde hepsi birbirinden değerli eserler ortaya koymuştur. Son derece üretken bir edebiyatçı olan
Ahıskalı’nın asıl gayesi ise diğer edebiyatlarda sık görülmeyen şekilleri Ahıska edebiyatına dâhil ederek
onun farklı bir yere gelmesidir. Bunun için akrostiş şiirler yazan şair, akrostişi de bilinenden farklı
kullanmış, hem şiiri oluşturan harflerle oynamış hem de anlamı ve ölçüyü bozmamıştır. Şiir içinde şiir
olarak da adlandırılan bu şiirler için yeni bir de terim teklif edilmiştir: Ahıskavî.
Biz bu bildirimizde Mircevat Ahıskalı’nın kısaca hayatından bahsettikten sonra onun akrostiş
şiirlerini inceleyeceğiz.
Anahtar Kelimeler: Ahıska, edebiyat, akrostiş, Mircevat Ahıskalı
ürünlerinin içerisinde fıkralar ve ana kahramanları olan fıkra tipleri oldukça geniş bir yer
tutmaktadır. Türkmen sözlü edebiyatında yer alan önemli fıkra tiplerinden biri de Ata Köpek Mergen’dir. Ata Köpek, 11 Aralık 1898 tarihinde Marı’da dünyaya gelmiştir. O, henüz çocuk yaşlarında iken babasından, köy halkından ve eğitim aldığı eski tarzdaki medreseden Türkmen şair ve edebiyatçıları hakkında bilgi sahibi olmuş ve onların eserlerini okumuştur. Döneminin önemli dergi ve gazetelerinde makale, şiir ve fıkralarına yer verilmiştir. Genç yaşlarında fıkracı kimliği ile ön plana çıkan Ata Köpek Mergen’in en önemli özelliği hem bir fıkra anlatıcısı olması hem de fıkralara konu olmasıdır. Yani fıkralar onun etrafında şekillenmiştir. Onun fıkralarında; dini kullanarak halkı maddi ve manevi olarak istismar eden hilekâr mollalar, sadece kendi çıkarını düşünen siyasi (kolhoz) yöneticilerin halka karşı tutumları ve burjuvazinin halkı küçük görmesi yani zengin-fakir çatışması gibi konular karşımıza çıkmaktadır. Mergen, bu
fıkralarında toplumun aksamasına neden olan tüm kusurlara satirik ve didaktik bir üslupla yaklaşmaktadır. Bu çalışmada mizah ve fıkra kavramları genel olarak ele alınıp Türkmen edebiyatında fıkra türüne kısaca değinilmiştir. Ardından Ata Köpek’in hayatı ve edebi kişiliği hakkında bilgi verilmiş ve son olarak da bazı fıkralarından örnekler Türkiye Türkçesi ile verilerek incelenmiştir.
önemli bir bölümü de ABD’de yaşamaktadır. Yaklaşık on üç yıl öce
Amerika’ya gelen Ahıska Türkleri, bu süreçte büyük başarılara imza atmış,
ekonomik yönden çok ileri seviyelere ulaşmışlardır. Bu ekonomik başarılar,
sosyokültürel başarılarla da desteklenmiştir. Farklı bir çevrede yaşamaya
başlayan herkes gibi Ahıska Türkleri de ABD’deki yaşam tarzına hem
kültürel açıdan hem de dil açısından uyum sağlamışlardır. Her biri zaten
Türk dilinin kimi lehçelerini çok iyi konuşabilen ve Rusçaya da hâkim olan
Ahıska Türkleri, burada da İngilizceyi öğrenmişlerdir ve bu dili günlük
yaşamlarında kullanabilmektedirler. Aynı şekilde, ABD’deki kültür
ortamına da alışan Ahıska Türkleri, kültürlenme boyutlarından uyum ve
entegrasyon boyutu içinde yer almaktadırlar. Ahıska Türklerinin bu uyum
süreci hem iki dillilik hem de iki kültürlülük bağlamında incelenmiştir.
ABD’de yaşayan Ahıska Türkleriyle yapılan saha çalışmasında nitel
araştırma yöntemlerinden mülakat ve gözlem kullanılmış, elde edilen veriler
iki dillilik ve iki kültürlülük kuramlarıyla açıklanmıştır.
Bu bildirimizde ABD’de yaşayan Ahıska Türklerinin Türkçe-İngilizce iki
dillilik özellikleri ve Türk-Amerikan iki kültürlülük özellikleri üzerinde
durulacak, yaşadıkları ülkenin diline ve kültürüne uyum sürecinde kendi dil
ve kültürlerine de sahip çıkmak için uyguladıkları stratejilere değinilecektir.
Adları inceleyen bilim dalı, onomastik ya da ad bilimi olarak adlandırılır ve bu bilim dalının da pek çok alt dalı bulunmaktadır. Yer adlarını inceleyen toponimi, özel adları inceleyen antroponimi, dağ adlarını inceleyen oronimi ve diğerleri. Edebiyat ad bilimi ise (literary onomastics), edebî ad bilim ya da yazın ad bilimi gibi çeşitli adlarla anılan bilim dalıdır. Şiir, hikâye, roman gibi edebiyat ürünlerinde yer alan kişi adlarını, yer adlarını ve diğer adları inceleyen bir daldır.
Biz bu bildirimizde, Mircevat Ahıskalı’nın yayımlanmış dört romanında geçen kişi adlarını edebiyat ad bilimi kuramları çerçevesinde inceleyecek, romanlarda geçen kişi adlarının eserlere yaptığı katkılardan bahsedeceğiz. Böylece, Mircevat Ahıskalı’nın romanları hem edebiyat kuramları hem de dil bilimi kuramları açısından incelenmiş olacaktır.
Anahtar Kelimeler: Mircevat Ahıskalı, Ahıska Edebiyatı, Ad Bilimi, Edebiyat Ad Bilimi, Roman.
ki Ahıska Türklerine ait bir edebiyata diğerleri kadar geniş yer ayrılmamaktadır. Bunun sebebi de 1944’ten
beri devam eden vatansızlıktır. Farklı ülkelerde, birbirinden ayrı yaşamak Ahıska Türk edebiyatı
külliyatının oluşmasını engellemiş, edebi çalışmalar sadece bireysel çabalar olmaktan öteye pek
gidememiştir. Daha çocuk yaşlarda bunu kendisine dert edinen Mircevat Ahıskalı ise hem şairlik hem de
yazarlık ve hikâyecilik yeteneğini Ahıska Türk edebiyatına hizmet etmek için kullanmış, nazım ve nesir
türünde hepsi birbirinden değerli eserler ortaya koymuştur. Son derece üretken bir edebiyatçı olan
Ahıskalı’nın asıl gayesi ise diğer edebiyatlarda sık görülmeyen şekilleri Ahıska edebiyatına dâhil ederek
onun farklı bir yere gelmesidir. Bunun için akrostiş şiirler yazan şair, akrostişi de bilinenden farklı
kullanmış, hem şiiri oluşturan harflerle oynamış hem de anlamı ve ölçüyü bozmamıştır. Şiir içinde şiir
olarak da adlandırılan bu şiirler için yeni bir de terim teklif edilmiştir: Ahıskavî.
Biz bu bildirimizde Mircevat Ahıskalı’nın kısaca hayatından bahsettikten sonra onun akrostiş
şiirlerini inceleyeceğiz.
Anahtar Kelimeler: Ahıska, edebiyat, akrostiş, Mircevat Ahıskalı