Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
Prof. Dr. Aliye Öztan'a Armağan / Festschrift Aliye Öztan, 2017
Akkadlı Sargon (tahta çıkışı yak. M.Ö. 2340) ve onun torunu Naramsin'in (yak. M.Ö. 2260) olağanüstü seferleri, hem İlkçağ'daki komşu kültürlerinin hem de günümüz araştırmacılarının hayranlığını uyandıran bir konudur. Bu kralların Önasya ülkelerini de kapsayan askerî seferleri, Anadolu Tarihi'nin yazıya geçirilmiş en eski vakalarını oluşturduğu için özellikle önemlidir. Çok değişik tarih ve arşivlerden kaynaklanan Samî dillerdeki (Akkadça, Babilce ve Asurca) Sargon ve Naramsin metinleri yakın tarihlere kadar bilimsel literatürde esaslı şekilde incelendi (Westenholz 1997; Haul 2009). Sargon ile ilgili yarı tarihsel-edebî-efsanevî kaynaklar Westenholz tarafından toplu eserinde 11, Naramsin için ise 7 grupta toplandı ve isimlendirildi. Sargon ile ilgili Kültepe kaynaklı yeni bir belge ise bunlara eklenecektir. İki Akkad kralını konu alan kompozisyonlardan sadece Sargon Savaş Kralı ve Naramsin 17 Düşman Kral gibi Anadolu tarihini ilgilendirenleri değil, Kutha Efsanesi: Düşman Kabileler gibi daha mitik ağırlıklı olan diğerleri de Hititler tarafından daha Eski Krallık Devri'nde tercüme edilerek edebiyat dünyalarına erkenden kazandırılmıştır. Akkad kralları Sargon ve Naramsin'in Anadolu'ya düzenledikleri askerî seferlerin mahiyeti ve hatta bunların gerçek olup olmadıkları uzun yıllardır tartışılır. Bu konuyla ilgili yazılı belgelere ithaf edilmiş ilk çalışmalarda, anlatılan olayların daha çok birer efsane olduğu düşünülürken, daha sonra bunlara eklenen diğer yazılı kaynaklar ve arkeolojik buluntular söz konusu askerî harekâtların aslında gerçeklere dayanabileceğini göstermiştir 1. Değişik devir ve merkezlerden kaynaklanan ve adı geçen Akkad krallarının seferlerini anlatan belgeler yer yer efsanevî anlatıma kaçıp ayrıntılarda birbirlerinden oldukça farklılıklar gösterseler de, konunun tarihî nüvesini şüphe götürmemektedir: Hem Sargon hem de Naramsin gerçekten Anadolu'yu da kapsayan çok geniş bir askerî operasyon dâhilinde o zamanki Mısır dışında kalan tüm Önasya coğrafyasına hakim ya da en azından söz sahibi olan bir egemenlik kurmayı başarmışlardır. Başka bir değerli Türk Biliminsanı için çıkarılmış " Armağan Kitabı " nda yayınlanan makalenin (Soysal 2015) devamı mahiyetindeki bu çalışma ile, çok geniş kapsamlı bir konu olan efsanevî Akkad krallarının Anadolu ile ilişkilerini ilgilendiren dağınık " Hititolojik " ayrıntıları bazı içeriksel ve filolojik yorumlar dahilinde tartışmaya devam etmek istiyorum 2. Bunlar üç başlık altında (1-3) Sargon kompozisyonlarına ithaf edilmiştir. * Burada sunulan çalışmanın manüskripti Nisan 2016'de tamamlandı. Metinde, literatürdeki yaygın kullanımlara uygun Sargon (= Šarrum-kīn) ve Naramsin (= Narām-Sîn) dışındaki Samî kökenli şahıs isimleri orjinal kaynaklardaki formlarına sadık şekilde anılmıştır. Söz konusu şehir ismi Purušḫanda ise, Hititçe metinlerdeki yazılış şeklini yansıtan bu şekliyle Asur-Babil kullanımlarına (Purušḫattum, Puršaḫanda vs.) karşı tercih edilmiştir. ** The Oriental Institute, 1155 East 58 th Street, Chicago, IL 60637 / A.B.D. o-soysal@uchicago.edu 1 Bunu çok önceleri Bilgiç 1948: 494'de, Naramsin'in Pir Hüseyin'deki zafer stelini de dikkate alaraktan büyük bir ileri görüşlülükle dile getirmişti. Akkad kralları Sargon ve Naramsin'in Anadolu ile ilişkileri hakkında şimdilik hala zayıf arkeolojik deliller için toplu olarak bkz. Westenholz 1998: 12-14 ve Alster-Oshima 2007: 5 dn. 27. Sargon'un Hahha seferinin Hitit tarihsel yazıcılığında gerçeklik persfektifiyle anılması için bkz. aşağısı. Nitekim sonradan Güterbock da (1964: 5-6) daha önceleri bu konuda takındığı olumsuz pozisyondan vazgeçme eğilimindedir. 2 Eski Akkad kralları hakkındaki yukarıda bahsedilen iki eserin, Sargon ve Naramsin belgelerini bir araya getirerek, Hititolojik araştırmalar için müteşekkirlikle anılması gereken bir ön hazırlık ve kolaylık sağladığı bir gerçektir. Bu çalışmanın ilgi ve amaçları dahilinde, Sargon ve Naramsin'e ait kompozisyonlara ithaf edilmiş diğer pek çok bilimsel çalışmada da gözlenen olumsuz bir hususa parmak basmak isterim: Samî dillerde kaleme alınmış metinlerin işlenmesi sırasında, özellikle Hititoloji sahası dışındaki araştırmacılar, Hititçe versiyonlara fazla atıfta bulunmamakta, gerekirse de hiçbir katkı ya da kritikte bulunmadan Güterbock'un eski tarihli (1938: 45-80 ve 1969: 14-26) çalışmalarını anmakla yetinmektedirler. Yeni tarihli Hititolojik çalışmalarda ise, bu sefer Samî dillerdeki orjinal kaynak ve yayınların gereğince dikkate alınmadığı izlenmektedir. Bu makalenin de göstereceği gibi, yeni metin eklemeleriyle genişleyen Hititçe versiyonların ayrıntılarında da bir hayli yeni yorum ve tekliflere açık olduğu kesindir. Anlatımlarda saptanan Akkadça-Hititçe paralellikler de bu konuda önem arzeder. Burada, özellikle Meriggi 1968: 261-266'da Sargon Savaş Kralı için parmak basılan bu tür paralelliklere eklemeler yapılacaktır (aşağıda dn. 17, 21, 23).
Batı anadolu eğitim bilimleri dergisi, 2024
Egitim Bilimleri Dergisi, 2014
Journal of Social and Humanities Science Research, 2018
Neo-liberal politikalarla birlikte sermaye hareketlerinde artan serbestlik, finans kapitalin hızlı hareket kabiliyeti kazanması ve bütün bunlarla birlikte daha az vergi ödeme ve gelirin gerçek kaynağının saklanması ihtiyacı vergi cenneti kavramının gün yüzüne çıkmasına neden olmuştur. Uluslararası şirketlerin ve varlıklı bireysel yatırımcıların düşük vergi imkanlarından faydalanmak için başka ülkelere yerleşmeleri, iş merkezlerini buralara taşıması yüksek miktarda vergi kaybı yaşayan (modern) devletlerin dikkatini bu yöne çekmiştir. 1990’ların sonunda uluslararası kuruluşların da bu konuyu somut bir şekilde ele almaya başlamalarıyla vergi cenneti ülkelere ortak bir tavır ve yaptırım mekanizması oluşturulmaya başlanmıştır. Çalışma bu bağlamda Singapur’un mevcut konumunu belirlemeye yöneliktir. Bunun için öncelikle vergi cenneti kavramı ele alınacak ve daha sonra Singapur hakkında genel demografik, ekonomik ve sosyal bilgiler sunulacaktır. Çalışmanın takip eden bölümünde Singapur vergi sistemi gelir ve kurumlar vergisi özelinde ele alınacaktır. Son bölüme gelindiğinde ise Singapur’un bir vergi cenneti olup olmadığı hususu uluslararası kuruluşların yayınladığı raporlar ve kendi düşüncelerimiz çerçevesinde ele alınacaktır.
Academia Biology, 2024
SPAȚIUL SACRU ÎN ORAȘUL MEDIEVAL. PERSPECTIVE ARHEOLOGICE ȘI ISTORICE, 2021
New Directions for Child and Adolescent Development, 1996
سومین کنفرانس آخرین دستاوردهای علمی در حوزه مهندسی کامپیوتر پردازش نرم و تکنولوژی های نوین پردازشی, 2018
Imagined Geographies in the Mediterranean, Middle East and Beyond. Edited by Dimitris Kastritsis, Anna Stavrakopoulou and Angus Stewart. Cambridge, MA: Harvard University Press, 2023
Contemporary Sociology, 2021
Communications Biology
Scientific Reports, 2021