Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
2000, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi
2018 •
Konya'nın Halkapınar ilçesi sınırlarındaki Ambarderesi Vadisinin yamacında İvriz'deki kral Warpalawas'ın anıtsal kaya kabartmasının yakın bir benzeri bulunmaktadır. Bunun karşı yamacında ise yerel halk tarafından Kızlar Oğlanlar Sarayı olarak adlandırılan Orta Bizans Dönemine ait manastırın kalıntıları konumlanmıştır. Girişi kilisenin apsisinin yaklaşık 50 m kuzeyinde bulunan doğal mağara Konya Ereğli Yüzey Araştırma Projesi (KEYAR) çerçevesinde 2016 yılı yüzey araştırması sezonunda ilk defa incelenmiş ve belgelenmiştir. Bu makalede, 2014-2016 arazi çalışmalarında Halkapınar ilçesinde yapılan sistematik yüzey araştırmaları sonuçları ve bölgenin Tunç - Demir Çağı yerleşimleri tartışılmaktadır. Yüzey araştırması kapsamında İvriz'de, Ambarderesi'nde ve mağarada gerçekleştirilen yüzey araştırmalarından elde edilen bulgular sunularak, mağaranın ve girişinde bulunan libasyon çukurunun önemi Geç Hitit Dönemi kültsel arınma ve temizlenme ritüelleri ile ilişkisi tartışıla...
Selçuk Üniversitesi Mevlâna Araştırmalar Enstitüsü Yayınları:10/Bildiriler Serisi:4
Kayseri Mevlevîhânesi Hakkında Notlar2017 •
Genellikle Selçuklu ve Osmanlı şehri olarak bilinen Kayseri, Danişmentliler, Eratnalılar ve Dulkadiroğullan'run da hâkimiyetine girmiştir. Kayseri, tarihte bir ilim merkezi olmasının yanında başta Mevlevîlik, Nakşbendîlik, Bektaşîlik, Ahîlik Bayramîlik ve Halvetîlik gibi birçok tasavvufî-irfânî hareketin dergâh ve zâviyelerinin uzun müddet faaliyet gösterdiği bir şehir olmuştur. Kayseri'nin irfânî hayatında Mevlevîlik önemli bir yer etmiştir. Burada, Mevlevîlik, Mevlânâ'nın hocası Seyyid Burhâneddin tarafından 1240'ta başlatılmıştır. Kaynaklara göre Kayseri'de iki Mevlevîhâne vardı. Bunlardan birincisi hakkında, Kayseri şehri içinde olduğu ve Mevlânâ Şucâ bin Emir Şâh'ın tasarrufunda bulunduğu bilgisi mevcuttur. İkincisi ise l. Ahmed'in vezirlerinden Bayram Paşa tarafından 1637 yılında, iç kalenin güney tarafına yaptırılmış, giderleri için de geniş vakıflar bağışlanmıştır. 20. yüzyıla kadar faaliyet gösteren bu Mevlevâhâne, tekkelerin kapatılmasıyla harap olmuş, sonra da yok olmuştur. Daha sonra Mevlevîhâne'nin yerine vakıflarca Bayram Paşa İşhanı yaptırılmıştır.
Lâle Devri Osmanlı tarihinde küçük bir zaman dilimini kapsamasına karşın birtakım köklü değişikliklerin ortaya konulduğu bir geçiş dönemidir. Bu dönemde III. Ahmed (1703-1730) ve damadı sadrazam Nevşehirli Damat İbrahim Paşa’nın (1718-1730) önderliğinde gerçekleştirilen hamleler birçok alanda olduğu gibi mimarî ve süsleme sanatlarında da belirli değişikliklerin önünü açmıştır. Öncelikle başkent İstanbul’daki yapılarda görülmeye başlayan bu değişiminin yansımaları Anadolu’daki çağdaş örneklerle de belirli ölçüde kendini göstermiştir. Bu devre ait olan Hasinli Camii (1714) bünyesinde barındırdığı taş süslemelerle dönemin başkentindeki sanat ortamını Anadolu’da yansıtan eserlerden birisidir. Lâle Devri üslubuna uygun nitelikler taşıyan süslemeler yapının giriş kapısı, kuzey cephedeki pencere ve mihrabiye nişleri, mihrabı ve minberinde yoğunlaşmıştır. Süslemelerde lâle ve karanfil motiflerinin ağırlıkta olduğu bitkisel kompozisyonlara yer verilmiştir. Bu kompozisyonların önemli bir bölümünü vazolu çiçek tasvirleri teşkil eder. Anahtar Kelimeler: Lale Devri, Hasinli Camii, Kayseri, Süsleme. A TULIP ERA WORK İN KAYSERİ: HASİNLİ MOSQUE Abstract Even though the Tulip Era covers only a small period of time in the Ottoman history, it is a transition period at which radicals changes are set forth. During this period moves carried out under the leaderships of III. Ahmad (1703-1730) and his son in law, the Grand Vizier Nevşehirli Damat İbrahim Pasha (1718-1730) paved the way for certain changes as in many areas as well as in architecture and decorative arts. The reflections of these changes that primarily began to occur in the buildings of the capital city of Istanbul also showed themselves to a certain extent in contemporary examples. Hasinli Mosque (1741) belonging to this period is one of the works reflecting capital’s art background of the period in Anatolia with its stone ornaments. The decorations bearing the Tulip Era styles are concentrated in the entrance door, windows and mihrap niches in the northern frontage and minbar. Herbal compositions largely consisting of the tulip and carnations motifs are preferred in decorations. A significant portion of this composition constitutes depictions of flower vases. Key words: Kayseri, Hasinli Mosque, Decoration, tulip era.
DEIR EL-MEDINA Through the Kaleidoscope
On Some Guardians of the Ptolemaic Temple of Deir el-Medina: A Preliminary Study2022 •
International Journal of Advance Research and Innovative Ideas in Education
Battery Management System2021 •
Jurnal Agribisnis Indonesia
Perilaku Petani Kelapa Sawit Pola Swadaya Dan Pola Plasma Terhadap Praktik Produksi Kelapa Sawit Berkelanjutan DI Kabupaten Kampar, Riau2019 •
Jurnal Sains dan Kesehatan
Analisis Penggunaan E-purchasing pada Pengadaan Obat Esensial di Dinas Kesehatan Kota PekalonganJournal of Architectural Environment & Structural Engineering Research
Mechanical Properties of Polypropylene Fiber Reinforced Concrete under Elevated Temperature2021 •
2012 •
Infection and Immunity
Serum immunoglobulin G antibody to Porphyromonas gingivalis in rapidly progressive periodontitis: titer, avidity, and subclass distribution1992 •
Surface Effects and Contact Mechanics XI
Flexible DLC film coated rubber: friction and the effect of viscoelastic deformation of rubber substrate2013 •