TÜRK YE’DE DO RUDAN YABANCI SERMAYE G
VE
DI T CARET ARASINDAK
N EKONOMETR K
ANAL : 19 9 6 -20 07
Yr d. Doç . Dr . Hal i l Al t nta
K. Mara Sütçü mam Üniversitesi
ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi
Öze t
Bu çal ma, 1996-2007 dönemi için Türkiye’de do rudan yabanc sermaye giri i (FDI) ile d ticaret
(ihracat ve ithalat) aras ndaki uzun dönem ve nedensellik ili kisini iki ve çok de kenli VAR yöntemi ve
Granger nedensellik testleriyle incelemeyi amaçlamaktad r. Ampirik sonuçlarda tek de kenli modellerde
FDI ile ihracat ve ithalat aras nda pozitif ve anlaml ili kiye rastlan rken, çok de kenli modelde sadece FDI
ile ithalat aras nda anlaml ve pozitif ili ki belirlenmi tir. Bu sonuç Türkiye’de faaliyet gösteren çokuluslu
irketlerin Türkiye’nin ihracat ve ithalat art rd
ve FDI’la d ticaret aras nda tamamlay
k ili kisi
bulundu unu göstermektedir. Ayn zamanda çal mada FDI ile d ticaret aras nda nedensellik ili kileri de
gösterilmi tir. Nedensellikle ilgili olarak iki de kenli modellerde uzun dönemde FDI ile ithalat ve FDI ile
ihracat aras nda tek yönlü nedenselli e rastlan rken, çok de kenli modellerde ithalat ve ihracat n birlikte
FDI’ n nedeni oldu u bulgusuna ula lm r. Ampirik sonuçlardan hareketle Türkiye’de uzun dönemde
ithalat art FDI’a, FDI art ihracat art na yol açmaktad r. Ayr ca ithalat ve ihracat art birlikte FDI
art na neden olmaktad r.
Anahtar Kelimeler: Do rudan Yabanc
Yat m, D
Ticaret, Koentegrasyon, Nedensellik,
Türkiye.
Econometric Analysis of Relationship Between Inward Foreign Direct
Investment and Trade in Turkey: 1996-2007
Abstra c t
This paper aims to examine long-run and the causal relationships between inward foreign direct
investment (FDI) and trade (exports and imports) in Turkey by using VAR methodology and Granger
causality tests in both bivariate and multivariate models over the period 1996–2007. The empirical results
indicate that there is a positive and significant long-run relationship between FDI and trade (import and
export) in bivariate models, although there is only long-run positive relationship between FDI and import in
multivariate model, suggesting that multinational enterprises operated in Turkey increase Turkey’s export and
import in the long run. These results also suggest that there is a complementary relationship between FDI and
trade. In addition, there is a casual links between FDI and trade. The main findings are the one-way short and
long-run causality between FDI and import and one-way long-run causality between FDI and export in
bivariate models. There is also empirical evidence that both import and export appear to cause FDI in longrun and export causes import in short-run in multivariate models. Policy implication of the paper is that more
imports into Turkey lead to more FDI, which, in turn, lead to more export from Turkey to the world.
Furthermore, more import and exports lead to more FDI in the long-run.
Keywords: Foreign Direct Investment, Foreign Trade, Cointegration, Causality, Turkey.
2
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
64-2
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve
Ticaret Aras ndaki li kinin Ekonometrik
Analizi: 1996-2007
1- G
Do rudan yabanc sermaye (FDI) giri i, bir ülkede faaliyet gösteren bir
firmay sat n almak, devralmak birle mek, yeni kurulan bir firma için kurulu
sermayesini sa lamak veya mevcut bir firman n sermayesini artt rmak eklinde
gerçekle mektedir (Seyido lu, 2007: 599). Portföy yat mlar ndan farkl olarak
FDI’n n en önemli özelli i, yurt d nda yeni yap lan veya sat n al nan mevcut
bir üretim tesisinin yönetiminin yabanc bir irketin elinde veya denetiminde
olmas sa lamas r. Ayr ca FDI, portföy yat mlar nda oldu u gibi de ken
ve k sa vadeli nitelik ta mad ndan uzun vadeli hedeflere göre hareket
etmektedir (Seyido lu, 2007: 600).
Günümüzün küreselle en dünyas nda gerek sanayile mi ülkeler, gerekse
geli mekte olan ülkeler do rudan yabanc sermaye yat mlar
kendilerine
çekebilmek için büyük çaba harcamaktad rlar. Genel olarak bu ülkeler,
ekonomik büyüme ve kalk nmalar için gerekli olan yat mlar
finanse
edecek yeterli tasarrufa sahip olamad klar ndan ya d borçlanma ya da
do rudan yabanc sermaye giri lerini ülkeye getirmek zorunda kalmaktad rlar.
Do rudan yabanc sermayenin sa lad
d kaynak, ülke ekonomisinin
büyümesine, yeni teknolojilerin transferine, modern know-how tekniklerinin
kullan lmas na katk
sa lamakla birlikte, d
ticaret olanaklar n
geli tirilmesinde önemli yararlar sa lamaktad r (Karluk, 2000: 97).
Do rudan yabanc sermaye, girdi i ülkenin üretimini art rarak mili
gelirin artmas na önemli katk da bulunabilmektedir. Ancak yabanc sermaye,
üretim sürecinde gereksinim duydu u girdileri ülke d ndan veya faaliyet
gösterdi i ülkeden kar lay p kar lamamas na ve üretiminin ihracata veya iç
2
Halil Alt nta
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve D Ticaret Aras ndaki li ki
3
piyasaya yönelik olup olmamas na göre ödemeler bilançosunu
etkileyebilmektedir. Ancak dünyada globalle me sürecinin etkenlerinden biri
olarak görülen FDI giri lerinin uluslararas ticaret hacmini art rabilece i ve ülke
refah
olumlu etkileyebilece i genel olarak kabul edilmektedir
(Aizenman/Noy, 2006: 318).
Birçok ampirik çal mada (Albuquerque vd., 2005; Do/Levchenko, 2004;
Lane/Milesi-Ferretti, 2004, 2005; Rose/Spiegel, 2004; Swenson, 2004) finansal
sermaye hareketleri ile ticaret aras ndaki ili kiler incelenmektedir. Bu
ara rmalarda FDI ile d ticaret aras nda tamamlay ve ikame ili kisinin
varl analiz edilmektedir. FDI giri inin d ticareti tamamlay olmas , FDI’ n
girdi i ülkede yönetim teknikleri ve teknoloji transferi yoluyla verimlilik
art na yol açarak ihracat art rabilece i gerçe ine dayanmaktad r. Benzer
ekilde FDI giri leri girdi i ülkede dolayl bir ekilde ara ve sermaye mal
ithalat talebini uyararak ithalat n artmas na da neden olabilmektedir. Di er
taraftan FDI’ n hem pazar arama, hem de faktör arama güdüsünden hareket
etmesi halinde FDI’ n d ticareti ikame veya tamamlay olabilece i de ileri
sürülmektedir.
Çal ma, 1996–2006 dönemi Türkiye’ye giren do rudan yabanc sermaye
giri leriyle d ticaret (ihracat ve ithalat) aras nda uzun dönem tamamlay ve
ikame ili kisinin varl VAR yöntemiyle ve nedensellik ili kisi ise iki a amal
hata düzeltme modeliyle ara rmay amaçlamaktad r. kinci bölümde
Türkiye’de do rudan yabanc sermaye giri i ve d ticaretin geli i, üçüncü
bölümde do rudan yabanc sermaye giri i ile d ticaret aras ndaki ili kilerin
teorik geli imi ve bu konuda yap lm ampirik uygulamalara ili kin literatür
ara rmas , dördüncü bölümde ise Türkiye’de do rudan yabanc sermaye ile
ticaret aras nda tamamlay ve ikame ili kisinin varl 1996:1 ve 2007:2
dönemi için üç ayl k veriler kullan larak e bütünle me ve Granger nedensellik
testleriyle ara
lmaktad r. Sonuç bölümünde ise ara rmada elde edilen
bulgular de erlendirilmektedir.
2 . T Ü RK Y E’DE DO RU DAN Y ABAN CI SERMAY E
V E DI T CARET N GEL
2 .1 . T ürk iye ’de Do rudan Y a ba nc Se rm aye nin
Ge li im i
Türkiye’de do rudan yabanc sermaye yat
(FDI) giri leri di er
ülkeler ile kar la
ld nda, oldukça dü ük bir seviyede oldu u
görülmektedir. Özellikle 1980 öncesi y llarda Türkiye’ye gelen yabanc
sermaye miktar oldukça s rl r (Karluk, 2000: 104). 1980 y nda 35 milyon
3
4
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
64-2
dolardan, 1990 y nda yakla k olarak 1 milyar dolara yükselmi tir. 1990’l
llarda Türkiye’ye gelen yabanc sermaye y ll k ortalama 1 milyar dolar
dolay nda gerçekle mi tir. 1994–2000 döneminde FDI giri lerinin y ll k
ortalamas 817.8 milyon dolar iken 2001-2006 döneminde ise ortalama y ll k
FDI giri i 6.4 milyar dolara yükselmi tir (Karluk, 2000: 105). Türkiye’de son
llarda FDI giri leri konusunda önemli geli meler olsa da TUS AD ve YASED
taraf ndan yap lan ortak bir ara rmada (TUS AD ve YASED, 2004) Türkiye
yabanc sermayeyi çekmede Polonya, Slovakya, Slovenya ve Estonya gibi
ülkelerin gerisinde kalm ve 16 ülke içinde 15. s rada yer alm r.
Dünyada FDI giri leri 1995 y nda 331 milyon dolardan 2000 y na
kadar sürekli bir art e ilimi göstermi ve 2000 y nda 1.396 milyon dolara
yükselmi tir. Bu y ldan sonra yabanc sermaye giri leri ini li ç
bir geli me
gösterse de Birle mi Milletlerin World Economic and Prospects 2008
de erlendirmesine göre FDI giri leri 2007’de 2000 y ndaki zirve de erini
arak 1.5 trilyon dolara yükselece i tahmin edilmektedir (YASED, 2007, UN:
2008: 76).
Türkiye’deki FDI giri lerinin geli imi, ülkeler itibariyle kar la rmal
olarak Ek 1 ve Ek 2’de gösterilmektedir. Türkiye’de FDI giri lerinin 2002
ndan itibaren art e ilimine girdi i ve buna paralel olarak dünyadaki
pay n da artt
göze çarpmaktad r. Örne in Türkiye’de 1990–2000
döneminde ortalama 791 milyon dolar FDI giri leri, Türkiye sabit sermaye
birikiminin yüzde 1.9’unu, dünya toplam FDI giri lerinin ise ancak yüzde
0.16’s olu turmaktayd . 2002’den sonra FDI giri lerindeki art lar düzenli bir
ekilde gerçekle mi , 2005 ve 2006 y llar nda sabit sermaye birikiminin
artmas na önemli katk lar sa lam r. Türkiye’de FDI art
n en önemli
nedenleri aras nda k smen sa lanan makroekonomik istikrar, cari aç ktaki
art lar, AB ile Kas m 2005’te tam üyelik müzakerelerine ba lanmas ve yat m
ortam n iyile tirilmesine yönelik çal malar gelmektedir (Hazine
Müste arl , 2007: 6; Sayek, 2007: 107).
2 .2 . T ürk iye ’de D
Ge li im i
T ic a re t in ( hra c a t ve t ha la t)
Türkiye ihracat n geli iminde 1980’li y llar n ilk yar ve 2001–2006
dönemi olmak üzere iki önemli s çrama dönemi dikkati çekmektedir. 1980’li
llar n aksine 2001–2006 döneminde dalgal kur politikas na geçilmi ve
TL’de görülen de erlemeye müdahale edilmemi , de erlenme e iliminin
olumsuz etkilerini teknolojik geli me, dünya ihracat piyasalar ile bütünle me,
ürün kalitesini ön plana ç karma, gibi küresel rekabetin gerektirdi i firma
merkezli faktörlerle ortadan kald rmaya çal
lard r (TCMB, 2007: 39).
4
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve D Ticaret Aras ndaki li ki
Halil Alt nta
5
1980 y nda yakla k 2.9 milyar dolar olan ihracat tutar 2006 y
sonunda 85 milyar dolara ula
r. hracattaki y ll k ortalama art dolar
baz nda 1980–2002 döneminde yüzde 12.1 iken 2000-2006 döneminde ise
yüzde 18.5 olarak gerçekle mi tir. Son alt y lda ise (2001–2006) Türkiye’nin
ihracat tarihsel ortalaman n sürekli üzerinde büyüme göstererek yüzde 20.8
olarak gerçekle mi tir. hracat n GSY H’ya oran ise 2000 y nda yüzde 24
iken 2006 y nda yüzde 28’e yükselmi tir. A
daki grafik ve tabloda ihracat
ve ithalat n tarihsel geli imi ve art oranlar na ili kin bilgiler gösterilmektedir.
M ilyar Dolar
150
40
35
30
25
20
15
10
5
0
100
50
0
1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006
M (Milyar$)
23.27 35.71 43.63 48.59 45.93 40.69 54.5
X (Milyar $)
18.11 21.64 23.22 26.24 26.97 26.59 27.77 31.33 35.76 47.25 63.12 73.48 85.53
Yüz de Art
Grafik 1: Türkiye’de hracat (X) ve thalat n (M) Geli imi ve GSY H çindeki
Paylar
41.4 51.27 69.34 97.54 116.8 139.6
M/GSY H (%)
20
24
28
30
28
27
32
31
31
31
35
34
36
X/GSY H (%)
21
20
22
25
24
23
24
34
29
27
29
27
28
Kaynak: Dünya Bankas ve TCMB statistiklerinden yararlan larak haz rlanm
r.
Tablo 1: Y ll k hracat ve thalat Art lar
llar
1994
1995 1996 1997 1998 1999
2000 2001
2002 2003 2004 2005 2006
18.0
19.2
7.5
13.0
2.7
-1.4
4.4
12.8
14.1
32.1
33.5
16.4
16.3
-20.9
53.4
22.1
11.1
-5.2
-11.4
33.9
-24.0
23.8
35.2
40.6
19.7
19.5
hracat
Art
(%)
thalat
Art
(%)
Kaynak: Dünya Bankas ve TCMB statistiklerinden yararlan larak haz rlanm
r.
Tüm bu olumlu geli melere ra men gerek izlenen dü ük kur-yüksek faiz
politikas , gerekse iç talepteki art a ba
olarak ara ve sermaye mallar
ithalat n yan s ra tüketim mal ithalat n da artmas yla, ithalat ihracattan
daha fazla büyümü tür. 1994 y nda 5.4 olan d ticaret aç , 2000 y nda
5
6
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
64-2
26.8, 2006 y nda ise 54.1 milyar dolara yükselmi tir. hracata en fazla katk
sa layan (yüzde 55) mal gruplar n (otomotiv, demir-çelik, elektrikli makina
ve cihazlar gibi) artan ölçüde daha fazla ithal girdi kullanmalar ve ithal
girdinin toplam ihraç de eri içindeki oran n sürekli olarak artmas (baz
sektörlerde yüzde 75), ihracat n ithalata ba ml olmas na yol açm r (Sönmez,
2005:10).
3 . L T ERAT Ü R T ARAM ASI
FDI ile d
ticaret aras ndaki ili ki Heckscher-Ohlin-SamuelsonMundell’in ortaya koydu u teorik yakla m çerçevesinde geli tirilmi tir. Bu
teorik yakla
n en önemli özelli i, uluslararas mal ticaretinin uluslararas
üretim faktörlerini ikame edebilece inden hareket etmesidir (Liu vd., 2001:
191). Mundell (1957) modeline göre üretim fonksiyonlar tüm ülke ve
bölgelerde benzer kabul edilmektedir. Üretim faktörlerinin uluslararas ticareti
ve mobilitesi, ticaret engellerinin bulundu u ülkeler için tamamlay olmaktan
ziyade ikame özelli i ta maktad r. Ticaret üzerindeki engellerdeki art lar,
faktör hareketlerini uyar rken, faktör hareketleri üzerindeki engeller de ticareti
te vik etmektedir.
Benzer ekilde, FDI ile ticaret ili kilerini inceleyen çal malarda her iki
faktör aras nda tamamlay
k veya ikamenin var olabilece i aç klanmaktad r.
Helpman (1984) ve Helpman/Krugman (1985) faktör donat nda önemli
farklar mevcutsa, sermaye faktörü bol ülke emek faktörü bol ülkeye, FDI
yoluyla yönetim, ara rma ve geli tirme hizmetlerini ihraç edecek, kar
nda
da yabanc ülkeden farkl la
lm ve homojen mallar ithal edece ini ifade
etmektedirler. Böylece FDI, emek yo un ülkede ticaret hareketlerinin
tamamlay
olacakt r. Ayr ca bir mal n farkl a amalar n farkl firmalar
taraf ndan üretilmesi (dikey bütünle me) halinde ana firma yan kurulu lar na
ara girdiler ihraç etmektedir (Helpman, 1984; Markusen/Maskus, 1999).
Brainard (1997), Horstman/Markusen (1992) ve Markusen (1983) piyasa
büyüklü ü, faktör donan
ve teknolojiler bak ndan ülkelerin benzer oldu u
varsay
alt nda, fabrika ve firma düzeyinde ölçek ekonomilerini, ula m
maliyetlerini ve ticaret engellerini de dikkate alan bir model geli tirmi lerdir.
Yatay FDI ile uluslararas ticaret aras ndaki tercih, piyasaya yak n olmakla elde
edilecek faydan n (ula m ve ticaret engellerinden kaç nma) yo unla ma (ölçek
ekonomisi) ile sa lanacak faydan n kar la
lmas yla belirlenecektir. Yak nl k
avantaj n yo unla maya göre daha a r basmas durumunda ticaret yerine FDI
tercih edilecek ve böylece FDI ile ticaret aras nda bir ikame ili kisi olu acakt r.
Bir di er çal mas nda Markusen (1998), Markusen/Venables (1995, 1996,
1998) firmalar n uluslararas ticaret ve FDI aras nda seçim yaparken ülkelerin
6
Halil Alt nta
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve D Ticaret Aras ndaki li ki
7
faktör donan
konusunda asimetrik özelliklerinden hareketle ikame etkisini
aç klam lard r. Yazarlar, dünyada gelir artt kça, ülkelerin piyasa büyüklükleri
ve faktör donan mlar n birbirine yak nsayaca
, bu durumun çok uluslu
irketlerin önemini d
ticarete göre nispi olarak art raca
sonuçta
uluslararas üretimin d ticareti ikame etmeye ba layaca
bildirmektedirler.
Dunning (1998) Graham ve Krugman (1989), Phogpaichit (1990),
Brouthers vd., (1996) Goldberg/Klein (1997) FDI ile d ticaret aras ndaki
ili kinin FDI ve d ticaretin türüne göre de ebilece ini göstermi lerdir. Ayn
ekilde Gray (1998) pazar odakl üretim yapan yan kurulu lar n uluslararas
ticaretin yerini alabilece ini ve maliyet dü ürmeyi amaçlayan yan kurulu lar n
ise ticaret hacmini art rabilece ini vurgulam r. Vernon (1966) ABD’li çok
uluslu irketleri inceleyerek ürünün ya am evreleri modelini geli tirmi tir.
Modelde yeni ürünün yurtiçinde üretiminden ürünün ihracata ve yurtd
üretimine do ru kayma sürecini aç klam r. Bu modelde en son a amada
çokuluslu irket maliyet avantajlar ndan dolay üretimini d ülkeye kayd racak
ve kendi piyasas na (home market) bu ülkeden (host country) mal ihraç
edecektir. Bu süreç sonucunda ev sahibi ülkenin d
ticareti yön
de tirmektedir.
Baz ara rmalarda (Culem, 1988; Ozawa 1992; Ruggiero 1996 ve Wei
vd., 1999) FDI ile d ticaret aras nda kar kl bir tamamlay
k ili kisinin
varl
göstermi lerdir. Bu ili ki FDI’ n girdi i ülkede yönetim teknikleri ve
teknoloji transferi yoluyla verimlilik art na yol açarak yay lma etkisi
gösterebilece i gerçe ine dayanmaktad r. Böylece FDI, girdi i ülkenin ihracat
kabiliyetinde art a katk da bulunacakt r. Benzer ekilde FDI giri leri girdi i
ülkede dolayl bir ekilde hammadde talebini uyararak ithalat n artmas na neden
olabilmektedir. Bu durum Vernon (1966)’un ifade etti i ürünün ya am evreleri
modeline paralellik gösterebilmektedir. Tüm bunlara kar k FDI,
kar la rmal üstünlü e sahip olan ana ülkeden bu üstünlü e sahip olmayan
ba ka ülkeye (host country) do ru hareket ediyorsa, FDI d ticareti ikame
etmektedir. Ayr ca Kojima (1975, 1982), sermaye yo un endüstrilere do ru
hareket eden FDI’ n d ticareti ikame edebilme e ilimine sahip olabilece ini,
buna kar k emek yo un endüstrilere do ru hareket eden FDI’ n ise
geli mekte olan ülkelerde ticaret yarat
etkiye sahip olabilece ini
vurgulam r.
FDI ile d ticaret aras ndaki ili kiyi inceleyen ara rmalarda yabanc
üretici firmalar n ülkeden kaynaklanan ticaret politikas , uzakl k ve ta ma
maliyetleri gibi d ticaretteki engelleri a mak amac yla farkl yurtd
piyasalarda benzer üretim tesisleri kurarak engelleri a abilecekleri ifade
edilmektedir. Bu tür yat m kal , yatay FDI giri leri olarak bilinmektedir.
Buna kar k, ücretlerin dü ük ve üretimin emek yo un ekilde yap ld
7
8
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
64-2
geli mekte olan ülkelerde, daha çok sermaye yo un üretim teknolojisine sahip
yabanc çok uluslu irketler maliyet avantajlar ndan yararlanarak ülke
üretiminin bir parças olabilmektedir. Bu yat m kal da yatay FDI olarak
bilinmektedir. Yatay FDI, d ticareti ikame ederken, dikey FDI d ticaretin
tamamlay
durumundad r. Sanayile mi ve geli mekte olan ülkeler aras nda
dikey FDI’ n, buna kar k sanayile mi ülkeler aras nda ise yatay FDI’ n
geçerli olabilece i, uygulamada ise her iki FDI kal
n da çokuluslu irketler
taraf ndan tercih edilece i bildirilmektedir (Blonigen, 2005: 15).
FDI ile d ticaret konusunda yap lm ampirik ara rmalar toplu
de erlendiren çal ma (Çetin ve Alt nta , 2006) yan nda, sadece ülke
uygulamalar
dikkate alan çal malara (Pfaffermayr, 1994; BajoRubio/Montero-Munoz 2000; Liu vd., 2001; Alguacil vd., 2002; Min, 2003;
Mekki, 2005, Pacheco-Lopez, 2005) da rastlanmaktad r.
Lipsey/Weiss (1981) ve Blomstrom vd. (1988) ABD’li ve sveç kökenli
yabanc firmalar n ticaret verilerini kulland klar çal mada, FDI ile ihracat
aras nda tamamlay ili kinin varl
ortaya koymu lard r.
Sullivan (1993: 150) 1960–1980 dönemi için y ll k veriler kullanarak
rlanda’da ihracat n ülkeye giren FDI giri iyle pozitif ve anlaml ili ki içinde
oldu unu sonucuna ula
r.
Blake/Pain (1994: 22–23) ngiltere’nin yurt d na yapt
do rudan
yabanc sermaye ile ngiltere’nin ihracat aras ndaki ili kiyi 1972:1-1992:2 üç
ayl k veriler kullanarak analiz etmi tir. ngiltere’nin do rudan yabanc sermaye
giri leri ile sanayi mallar ihracat aras nda negatif ve anlaml bir ili kinin
bulundu u göstermi lerdir.
Pfaffermayr (1996) Avusturya imalat sanayi verilerinden elde etti i
zaman serileri ile farkl sanayi kollar n verilerini kulland
modellerde
1980’li y llar ve 1990’l y llar n ba lar nda FDI ile ihracat aras nda anlaml
tamamlay bir ili kiyi göstermi tir.
Goldberg/Klein (1997) 1978–1993 veya 1994 y llar için y ll k veriler
kullanarak panel yöntemle tahmini sonucunda. Asya ülkelerine giren bir dönem
gecikmeli ABD FDI giri lerinin bu ülkeler taraf ndan ABD’den yap lan ithalat
azaltt , ayn modelde cari dönem Japonya FDI giri lerinin ise ABD’den
yap lan ithalat art rd sonucuna ula
lard r.
Leichenko/Erickson (1997) 1980–1991 dönemi için y ll k verilerle
sektörler itibariyle ABD’ye giren FDI giri lerinin ihracat üzerindeki etkisini
tahmin etmi tir. Model tahmini sonucunda ara mallar , sanayi makineleri ve
elektronik sanayi sektörlerine yönelik FDI giri lerinin ABD ihracat pozitif ve
anlaml bir ekilde etkiledi i görülmü tür.
8
Halil Alt nta
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve D Ticaret Aras ndaki li ki
9
Sun (2001) 1984–1997 dönemi için y ll k de kenlerle Çin’de FDI
giri lerinin ihracat (X) üzerindeki etkisini ara rm r. Modellerde FDI’ n X
üzerinde pozitif ve anlaml etkiye yol açt
ve tamamlay
bir ili kinin
bulundu unu belirlemi tir. Di er taraftan Liu (2001: 198–199) 1984-1998
dönemi için Çin’deki ithalat art ndan FDI giri i art na do ru tek yönlü bir
tamamlay
nedenselli in bulundu unu, ayn zamanda Çin’de ihracat
art ndan ithalat art na do ru da tek yönlü tamamlay bir nedenselli in
oldu u sonucuna ula
r.
Alguacil/Orts (2003) 1970–1992 ve 1978–1992 dönemi için spanya’da
FDI giri lerinin ithalat üzerindeki etkisini ara rm ve FDI giri leri ve ithalat n
pozitif ili ki içinde oldu unu ve FDI ile ithalat aras nda çift yönlü nedenselli in
bulundu unu göstermi lerdir.
Min (2003: 244–245) 1975–1995 dönemi için y ll k veriler kullanarak
Malezya’da FDI giri lerinin ihracata do ru, ithalat n da FDI giri lerine do ru
tek yönlü nedenselli e yol açt sonucuna ula
r.
Swenson (2004) 1977–1997 dönemi için y ll k veriler kullanarak
ABD’deki baz OECD ülkelerinin farkl sektörlerdeki FDI giri lerinin ABD
ithalat üzerindeki etkisini tahmin etmi tir. Modellerde sadece imalat sanayine
giren FDI ile ithalat aras nda tamamlay ili kinin oldu u sonucuna ula
r.
Pacheco-Lopez (2005: 1168–1169) 1970–2000 dönemi için Meksika’da
FDI giri i ihracat (LX) ve ithalat (LM) aras ndaki ili kiyi e bütünle me ve
nedensellik testleriyle ara rm r. De kenler aras nda uzun dönem ili kisine
ve çift yönlü nedenselli in varl sonucuna ula
lard r.
Aizenman/Noy (2006: 328–329) 1982–1998 dönemi için y ll k verileri
kullan larak 81 ülkenin FDI giri ve ç lar ile d ticaret aras ndaki ili kinin
panel yöntemle ara rd klar çal mada d ticaret aç kl k endeksinin FDI
aç kl k endeksi üzerinde anlaml ve pozitif bir etkiye sahip oldu u sonucuna
ula lm lard r.
Frimpong/Oteng-Abayie (2006: 11) 1970–2002 dönemi y ll k verilerini
kullanarak Gana için FDI giri i ile ihracat ve ithalat toplam ndan olu an d
ticaret aras ndaki ili kiyi ARDL yöntemiyle tahmin etmi lerdir. Model
tahmininde de kenler aras ndaki e bütünle me ili kisine rastlanarak uzun
dönem ili kisinin varl ortaya konmu tur.
Kueh vd. (2007: 6–9) 1971-2005 dönemi için 5 Asya ülkesinin y ll k
verilerini kulland
model sonucunda uzun dönemde ithalat (IM) ile FDI
aras nda tamamlay , ihracat (EX) ile FDI aras nda ikame ili kisine
rastlan rken k sa dönemde IM ile FDI aras nda ikame, FDI ile EX aras nda ise
tamamlay ili kinin varl ortaya konmu tur.
9
10
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
64-2
Pramadhani vd. (2007) 1990–2004 dönemi için Endonezya’da FDI,
ihracat ithalat ve büyüme aras ndaki ili kiyi e bütünle me ve nedensellik
testleriyle analiz etmi tir. Üç modelde de de kenler aras nda uzun dönem
ili kisinin varl
göstermi tir. kili modellerde FDI ile ithalat ve ihracat
aras nda pozitif ili kiye, çoklu modelde ise FDI ile ithalat ve büyüme aras nda
pozitif, ihracatla negatif ili kiye rastlam r.
Xuan/Xing (2008) 1990–2004 dönemi için 23 ülkeden Vietnam’a giren
do rudan yabanc sermaye giri lerinin (FDI) ihracat (EX) üzerindeki etkisini
tahmin etmi lerdir. Model sonuçlar na göre bir dönem gecikmeli FDI art
n
cari dönemdeki ihracat üzerinde pozitif ve anlaml etkiye yol açt
ve
böylece iki de ken aras nda tamamlay ili kinin varl
saptam lard r.
Tadesse/Ryan (2008) 1989–1999 dönemi için Japonya’n n 85 ülkedeki
FDI giri leriyle, sermayenin girdi i ülkedeki d ticaret aras ndaki ili kiyi farkl
de kenler kullanarak tahmin etmi tir. Model tahmini sonucunda FDI
giri lerinin artmas yla ülkelerde ihracat n artt ve ithalat n anlaml bir ekilde
azald sonucuna ula
lard r.
4 . T Ü RK Y E’DE DO RU DAN Y ABAN CI SERMAY E
DI T CARET
: EK ON OM ET R K
AN AL Z
4 .1 . M ode l ve V e ri Se t i
Türkiye için FDI giri leri ile ihracat ve ithalat aras ndaki ili kinin
ara
ld
a
daki modeller (Model 6, 7 ve 8), Liu vd. (2001),
Aizenman/Noy (2006), Pacheco-Lopez (2005), Kueh vd.(2007) ve Pramadhani
vd. (2007) taraf ndan yap lan ampirik çal malardaki modellere uygunluk
göstermektedir. Pacheco-Lopez (2005) iki a amal hata düzeltme modelleri
yard yla FDI ile ihracat ve ithalat aras ndaki nedenselli in yönünü
ara rm r. lk a amada iki de kenli modelle de kenler aras ndaki uzun
dönem ili kilerin varl
incelemi tir. Ard ndan hata düzeltme modelleri ile
sa ve uzun dönem nedensellik testlerini üç de keni de kullanarak çok
de kenli modelde uygulam r. Ara rmam zda Pacheco-Lopez (2005)’in
yöntemine uygun olarak FDI ile ihracat ve ithalat aras nda tamamlay veya
ikame ili kisinin varl
iki ve üç de kenli modeller yard yla
ara
lmaktad r.
FDI ile M ve X aras nda uzun dönem ili kisinin mevcut olup olmad iki
de kenli 1 ve 2 nolu modellerle ara
lmaktad r.
ln FDIGDPt
10
11
12
ln MGDPt
(1)
Halil Alt nta
ln FDIGDPt
varl
Ayn
üç de
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve D Ticaret Aras ndaki li ki
21
ln XGDPt
22
11
(2)
ekilde a
daki 3 nolu modelde ise uzun dönemli ili kinin
ken kullan larak ara
lmaktad r.
ln FDIGDPt
31
31
ln MGDPt
31
ln XGDPt
(3)
Modellerde ba ml de ken FDI do rudan net yabanc sermaye
giri lerini, ba ms z de kenler M ve X ise s ras yla mal ve hizmet ithalat
ve ihracat göstermektedir. Üç de ken, Gayrisafi Yurt çi Has la’ya (GDP)
oranlanarak modelde yer almaktad r. Modellerde lnMGDP ve lnXGDP
katsay lar n i aretlerinin pozitif de er almas , FDI ile M ve X aras nda
tamamlay bir ili kinin bulunabilece ini, böylece FDI giri lerinin artmas n
ülkenin ithalat veya ihracat art rabilece i eklinde yorumlanmaktad r. Ayn
ekilde lnMGDP ve lnXGDP de kenlerinin katsay lar n negatif de er
almas , FDI ile M ve X de kenleri aras nda ikame ili kisinin var oldu unu;
böylece FDI giri lerinin artmas n ülkenin ithalat veya ihracat
azalabilece ini, k saca ithalat veya ihracat n FDI taraf ndan kar land
göstermektedir. Modelde oran eklinde ifade edilen de kenler hareketli
ortalama yöntemine göre mevsimsellikten ar nd lm ve daha sonra serilerin
logaritmas al narak logaritmik forma dönü türülmü tür. Ayr ca kriz y llar n
etkilerini ortadan kald rmak amac yla kriz dönemlerine ait üç ayl k dönemlere
(2000:I- 2001: IV) 1, kriz olmayan dönemlere 0 verilerek modellerin
tahmininde d sal de ken serisi kullan lm r.
Ara rmada 1996:1 ve 2007:2 dönemine ili kin üç ayl k veriler
kullan larak modeller tahmin edilmi tir. Modelde do rudan yabanc sermeye
giri leri (FDI), thalat (M) ve hracat (X) serileri dolar cinsinden olup
TCMB’n n elektronik veri da m sisteminden (EVDS) elde edilmi tir. Üç
seriyi (FDI, M ve X) GSY H’ya dönü türmede OECD’nin dolar cinsinden
yay nlad
üç ayl k Türkiye GSY H (Quarterly National Accounts)
de erlerinden yararlan lm r. Modellerin tahmininde Eviews 5.0 ekonometri
paket program kullan lm r.
4 .2 .Birim K ök Ana lizi
Uygulamada serilerin dura anl k özelliklerinin test edilmesinde en çok
kullan lan yöntemler Dickey/Fuller (1979), Geni letilmi Dickey/Fuller (ADF)
(1981), Phillips/Perron (PP) (1988) testleridir. Bu çal mada serilerin dura an
olup olmad klar n belirlenmesinde ADF birim kök testinden yararlan lm ve
de kenlerin gecikme uzunluklar n belirlenmesinde Schwarz bilgi kriteri
kullan lm r.
11
12
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
64-2
daki Tablo 2’de serilerin düzey de erlerinde dura an olmayan
serilerin birinci farklar nda dura an olduklar görülmektedir.
Tablo 2: ADF Birim Kök Test Sonuçlar
De
ADF- t istatisti i
(Düzey)
kenler
ADF- t istatisti i
(Birinci Fark)
Trendsiz
Trendli
Trendsiz
Trendli
LFDIGDP
0.350(2)
-1.373(2)
-9.1781(1)***
-9.3304(1)***
LMGDP
0.152(1)
-1.618(1)
-4.731(0) ***
-4.9697(0)***
LXGDP
1.065(0)
-1.555(0)
-5.730 (0)***
-6.8835(1)***
%1
-3.592
-4.186
-3.592
-4.186
%5
-2.931
-3.518
-2.931
-3.518
%10
-2.601
-3.189
-2.603
-3.189
Anlaml k
Düzeyi
Parantez içindeki de erler Schwarz Bilgi Kriteri kullan larak seçilen gecikme
uzunluklar r. Maksimum gecikme uzunlu u 9 olarak al nm r. *** % 1
düzeyinde anlaml
ifade etmektedir.
4 .3 . K oe nte gra syon Ana lizi
Seriler aras nda uzun dönemde bir denge ili kisinin bulunup
bulunmad
tespit etmek için koentegrasyon analizine ba vurmak
gerekmektedir. Bu amaçla çal mada Johansen (1998) ve Johansen/Jesulius
(1990)
taraf ndan
geli tirilen koentegrasyon
(e bütünle me) testi
uygulanacakt r. Johansen- Jesulius (JJ) yöntemi literatürde Engle-Granger
taraf ndan geli tirilen iki a amal prosedürden daha üstün görülmektedir. JJ
yakla
a
daki VAR (vektör otoregresif) modeliyle aç klamak
mümkündür.
Xt
1
Xt
1
2
Xt
Model 9’da X t ve
2
...
p
Xt
p
(4)
t
, i aretleri (n x 1) boyutunda de
vektörünü ve sabit terimler vektörünü,
1
,
2
,...
p
kenler
’ler (n x n) katsay
matrislerini, t ,ie (n x 1) hata terimleri vektörünü göstermektedir. Bu ili kiye
fark operatörü dahil edildi inde a
daki denklem 5 elde edilecektir.
Xt
12
1
X t 1 ...
p 1
Xt
p 1
Xt
p
t
(5)
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve D Ticaret Aras ndaki li ki
Halil Alt nta
Denklem
(I
1
(I
5’de
...
p
) ’y
temsil
1
...
i
)
etmektedir.
(i=1…,p-1)
Modelde
i
13
ve
ve
parametrelerin tahmin edilmesiyle hem k sa hem de uzun döneme ili kin
X t ’deki de melerle veya uyum süreciyle ilgili bilgi elde edilebilmektedir. Bu
ili kide
’n n uyum h
5’e yerle tirildi i
dü ünülürse,
parametresi ve
’n n da
'
Xt
p
eklinde denklem
eklinde bir uzun dönem katsay lar matrisi oldu u
'
itli i (n-1) say da koentegrasyon ili kisini
gösterecektir. Bu durum X t ’nin uzun dönem denge durumuna geldi inin bir
göstergesi olacakt r. X t ’nin dura an olmayan I(1) de
varsay rsa
denklem
gerekmektedir. Ayr ca
10’daki
t
bütün
kenler vektörü oldu u
X t i terimlerinin
’n n gerekli artlar sa layabilmesi için
I(0)
olmas
X t p ’nin de
dura an olmas gerekmektedir (Güne , 2006: 98-99; Haris/ Solis, 2003: 110).
Dura an olmayan seriler aras nda uzun dönem bir denge ili kisinin
varl
ara rmak ve koentegrasyon vektörlerinin say
belirlemek için
Johansen ve Juselius (1988) taraf ndan geli tirilen çoklu ko-entegrasyon testine
ba vurulmaktad r. Bu amaçla trace ve maksimum eigenvalue test istatisti i
kullan lmaktad r.
Trace
testi
) eklinde
T
trace
J r 1,n ln(1
tan mlanmakta ve s r (null) hipotezini “en çok r kadar koentegre vektör
vard r”
eklinde ifade etmektedir. Trace de er istatisti i ise
T (ln(1 ) eklinde tan mlanarak “en çok r kadar koentegre vektör
max
vard r” s r hipotezine kar k r 1 kadar vard r alternatif hipotezini test
, j ’ler serilerin
etmektedir. Denklemdeki T testler kullan lan gözlem say
dura an olmad varsay
alt nda tahmin edilen kökleri göstermektedir. Her
iki testte kullan lan kritik de erler JJ taraf ndan olu turulmu tur. JJ testinde,
VAR’daki gecikme say önemlidir. E er, gecikme say çok az ise model
eksik belirlenecek, çok fazla olursa serbestlik derecesi azalacakt r. Tahmin
edilecek VAR modeline geçilmeden önce, model için uygun gecikme uzunlu u
belirlenmi tir. Çal mada VAR modeli için farkl kriterler aras nda Schwarz
kriterine göre incelenen uygun gecikme say 1 olarak belirlenmi tir. Ayr ca
Johansen testi yap rken 6 alternatif seçenek sunulmaktad r. Seçenekler
aras nda “VAR ve koentegrasyonda sabit parametre vard r” eklindeki üçüncü
seçene e göre model çözülmü tür. Buna göre a
da tablolarda model 1, 2 ve
3 için JJ koentegrasyon test sonuçlar na ula lm r.
13
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
14
64-2
Tablo 3: FDI ve thalat Modeli Johansen-Juselius Çoklu Koentegrasyon Testi
Sonuçlar
De
kenler: LFDIGDP, LMGDP VAR gecikme Say =1
Trace (
trace ) Testi
r
Hipotez
Alternatif
Hipotez
(H 0 )
(H1 )
r=0
r=1
18.838**
1
r=2
0.077
Test
statisti i
Maximum Eigenvalue
(
max
)
Testi
r
Hipotez
Alternatif
Hipotez
( H0)
(H1 )
15.494
r=0
r=1
18.761***
14.264
3.841
1
r=2
0.077
3.841
Kritik
De er
(%5)
Test
statisti i
Kritik
De er (%5)
Tablo 4: FDI ve hracat Modeli Johansen-Juselius Çoklu Koentegrasyon Testi
Sonuçlar
De
kenler: LFDIGDP, LXGDPSA
Trace (
r
Hipotez
(H 0 )
VAR gecikme Say =1
trace ) Testi
Alternatif
Hipotez
(H1 )
Test
statisti i
Maximum Eigenvalue
Kritik
De er
(%5)
r
Hipotez
Alternatif
Hipotez
(H 0 )
(H1 )
(
max
)
Test
statisti i
Testi
Kritik
De er (%5)
r=0
r=1
19.058**
15.494
r=0
r=1
17.197**
14.264
1
r=2
1.860
3.841
1
r=2
1.860
3.841
Tablo 5: FDI, thalat, hracat Johansen-Juselius Çoklu Koentegrasyon Testi
Sonuçlar
De
kenler: LFDIGDP, LMGDP, LXGDPSA
Trace (
r
Hipotez
VAR gecikme Say =1
trace ) Testi
Alternatif
Hipotez
Test
statisti i
Maximum Eigenvalue
Kritik
De er
r
Hipotez
Alternatif
Hipotez
(%5)
(H 0 )
(H1 )
r=0
(H 0 )
(H1 )
r=0
r=1
35.509**
*
29.797
1
r=2
11.878
15.494
1
2
r=3
2.214
3.841
2
14
1
(
max
Test
statisti i
)
Testi
Kritik
De er (%5)
23.631**
21.131
1
9.663
14.264
2
2.214
3.841
Halil Alt nta
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve D Ticaret Aras ndaki li ki
15
Tablo 3 ve Tablo 4’deki JJ test sonuçlar na göre, 2 de ken aras nda
koentegrayon olmad
(r=0) ifade eden bo hipotezi yüzde 5 anlaml k
düzeyinde reddedilmektedir. Nitekim hesaplanan hem Trace ( z) de erinin hem
de Maximum Eigenvalue (Öz) de erinin hesaplanan de erleri kritik
de erlerinden büyüktür. Di er yandan r 1 hipotezi yüzde 5 anlaml k
düzeyinde reddedilmemi tir. Bu bak mdan modelde tek bir koentegrasyon
vektörünün bulundu u anla lmaktad r. Ayn ekilde üç de ken aras ndaki
uzun dönem ili kisinin ara
ld Tablo 5’de hesaplanan Trace ve MaximumEigenvalue de erleri, kritik de erlerinden büyük oldu undan koentegrayon
olmad
(r=0) ifade eden bo hipotezi yüzde 5 anlaml k düzeyinde
reddedilmi tir. Buna kar k r 1 ve r 2 hipotezi yüzde 5 anlaml k düzeyinde
reddedilmemi tir. Bu modelde de tek bir koentegrasyon vektörünün bulundu u
görülmektedir. Yukar daki JJ yöntemiyle elde edilen normalize edilmi
koentegrasyon vektörü sonuçlar a
da gösterilmektedir.
Tablo 6: Normalize Edilmi Koentegrasyon Vektörleri
LFDIGDP
LMGDP
LXGDP
FDI, thalat Modeli:
LFDIGDP=f(LMGDP)
1
-3.335***
(0.397)
-
FDI, hracat Modeli:
LFDIGDPD=f(LXGDP)
1
-
-3.482***
(0.472)
FDI, thalat, hracat Modeli:
LFDIGDP=f(LMGDP, LXGDP)
1
-2.006**
(0.825)
-1.338
(0.909)
Parantez içindeki de erler standart sapmay göstermektedir. ** ve *** s ras yla yüzde
1 ve yüzde 5 anlaml k düzeylerini temsil etmektedir.
Yukar daki Tablo 6 incelendi inde, LFDIGDP=F(LMGDP) ve
LFDIGDP=F(LXGDP) eklinde ifade edilen iki de kenli modellerde uzun
dönemde, do rudan yabanc sermaye giri leri ile ithalat ve ihracat aras nda
pozitif ve istatistiksel bak mdan anlaml bir ili kinin var oldu u görülmektedir.
De kenlerin toplu olarak dikkate al nd
çok de kenli modelde
LFDIGDP=f(LMGDP, LXGDP) uzun dönemde FDI ile ithalat ve ihracat
aras nda pozitif bir ili ki mevcut oldu u, ancak sadece FDI ile ithalat aras nda
yüzde 5 istatistiksel düzeyde anlaml bir ili kinin bulundu u sonucuna
ula lm r.
15
16
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
64-2
4 . 4 . N e de nse llik Te stle ri
Koentegrasyon analizi FDIGDP, LMGDP ve LXGDP aras nda uzun
dönemli bir ili kinin oldu unu göstermesine ra men, Granger nedenselli inin
yönü ile ilgili bir bilgi vermemektedir. Engle ve Granger (1987)’a göre
de kenler aras nda koentegrasyonun bulunmas durumunda de kenler
aras nda en az ndan tek yönlü bir nedensellik mevcut olacak ve vektör hata
düzeltme modeli (VECM) kullan labilecektir. Birinci mertebeden dura an
I(1) de kenler kümesi koentegre ise, VAR modelinde belirlenen hata
düzeltme teriminin vektör hata düzeltme modeline (VECM) al nmamas
nedensellik testlerinde spesifikasyon hatas na neden olabilmektedir. Bu nedenle
VAR yap nda olas nedenselli in yönünü tespit edebilmek için her bir
de kenlerin her birinin ba ms z de ken olarak kullan ld
VECM
modeline hata düzeltme terimlerinin (ECT) dahil edilmesi faydal olacakt r.
Örne in a
daki FDI, ithalat ve ihracat aras ndaki nedenselli in ara
ld
çok de kenli bir modelde, hata düzeltme modelleri olu turularak testler
uygulanmaktad r.
n
LFDIGDP
t
n
11(i) LFDIGDP
t i
1
i 1
i 1
(i) LFDIGDP
t i
2
21
n
LXGDP
t
23
(i) LXGDPt i
2
ECTt 1
2t
(i) LXGDP
t i
3
ECTt 1
3t
n
31
i 1
1t
(6)
(7)
i 1
(i) LMGDP
t i
31
i 1
(i) LMGDP
t i
n
(i) LFDIGDP
t i
3
ECTt 1
1
n
22
i 1
i 1
(i) LXGDP
t i
13
i 0
n
n
LMGDP
t
n
12(i) LMGDP
t i
33
(8)
i 1
Yukar daki modellerde her de ken için optimal gecikme uzunlu u
Akaike Bilgi Kriteri’ne göre belirlenmektedir. Vektör hata düzeltme modeline
dayal olarak ortaya ç kan nedenselli in kayna
n belirlenebilmesi için,
aç klay de kenlerin bütün katsay lar na birlikte uygulanan Wald testine ve
uzun dönem koentegrasyon ili kisinden elde edilen bir dönem gecikmeli hata
düzeltme terimlerinin katsay lar na uygulanan t testine bak lmas gerekmektedir. Uygulanan Wald testi sonucunda aç klay de kenlerin katsay lar n
grup olarak F istatisti ine göre istatistiksel olarak anlaml olmas durumunda
sa dönem veya hata düzeltme terimlerinin katsay lar n t istatisti ine göre
anlaml ç kmas durumunda ise uzun dönem nedensellikten bahsedilmektedir.
Örne in Model 6’da 12 (i ) terimlerinin anlaml olmas “k sa dönemde
ithalat, do rudan yabanc sermaye giri lerinin Granger nedenidir” eklinde
yorumlanmaktad r. 12 (i ) terimlerinin anlaml
Wald testi kullan larak test
test
edilmektedir. Benzer ekilde ayn modelde 13 (i ) terimlerinin anlaml
edilmekte ve anlaml ise “ sa dönemde ihracat, do rudan yabanc sermaye
16
Halil Alt nta
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve D Ticaret Aras ndaki li ki
17
giri lerinin Granger nedenidir” ifadesi kabul edilmekte, aksi halde
reddedilmektedir. Uzun dönem nedenselli e ise i ’in t testi ile anlaml
test
edilerek karar verilmektedir. Böylece gecikmeli ba ms z de kenlerdeki
de meler k sa dönem nedenselli i tan mlarken, hata düzeltme katsay lar
( i ) uzun dönemde bir de kenin di er de kenlerle olan nedensellik
ili kisini göstermektedir. Bu yöntem, çal madaki iki de kenli veya çok
de kenli modellere uygulanarak de kenler aras ndaki nedensellik
ara
lmaktad r.
daki Tablolarda FDI- thalat, FDI-ihracat ve FDI-ithalat- hracat
modelleri için hata düzeltme modelleri yard yla nedensellik test sonuçlar
elde gösterilmektedir.
Tablo 7: FDIGDP ve MGDP Modeli için Nedensellik Testi Sonuçlar
Ba ms z
De ken
Ba ml De ken
LFDIGDP
-
LFDIGDP
LMGDP
1.112 (0.357)
-
-0.026*
(0.062)
LMGDP
ECTt
Nedensellik
li kisi ve
Yönü*
1
-0.475**
(0.033)
M
-0.061 (0.36)
FDI
FDI
M
*Kal n harfler uzun dönem nedenselli in, koyu olmayan harfler k sa dönem
nedenselli in varl
göstermektedir.
Not: Tablodaki de erler F-istatisti i de erlerini, parantez içindeki de erler p-olas k
de erlerini, *, **, ***, s ras yla istatistiksel olarak yüzde 1, yüzde 5 ve yüzde 10
anlaml k düzeylerini göstermektedir.
n
LFDIGDPt
n
1
11
(i ) LFDIGDPt
i 1
n
LMGDPt
i 1
(i ) LMGDPt
1
i
ECTt
1
1t
(9)
i 1
n
21 (i) LMGDP
t i
2
12
i
22
(i) LFDIGDPt i
2
ECTt 1
2t
(10)
i 1
Tablo 7’de Model 9’un hata düzeltme terimi katsay
n ( 1)
istatistiksel olarak anlaml olmas uzun dönemde ithalat n do rudan yabanc
sermaye giri inin Granger nedeni oldu unu, buna kar k Model 10’un sadece
gecikmeli LFDIGDPt de kenleri için hesaplanan F istatisti inin anlaml
olmas ise sa dönemde do rudan yabanc sermaye giri inin ithalat n Granger
17
18
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
64-2
nedeni oldu unu göstermektedir. Böylece uzun dönemde ithalattan do rudan
yabanc sermaye giri ine, k sa dönemde ise do rudan yabanc sermaye
giri inden ithalata do ru bir Granger nedenselli in varl ortaya ç km r. Elde
edilen bu sonuçlar, Tablo 6’daki FDI ile ithalat aras ndaki uzun dönem ili kisini
gösteren ithalat modeli sonuçlar yla tutarl k göstermektedir. Modellerde uzun
dönemde, hem FDI giri iyle ithalat aras nda anlaml tamamlay
ili kinin
görülmesinde, hem de ithalat n FDI giri inin Granger nedeni olmas nda,
Türkiye’de imalat ve hizmetler sektöründe faaliyet gösteren yabanc sermayeli
irketlerin ithalata yol açmas na ba lanabilir. Örne in FDI giri lerinin hizmetler
sektöründe yo unla mas yla (2002–2006 döneminde yüzde 87 (YASED, 2007:
11) bu sektördeki yabanc sermayeli firmalar n ihtiyaç duyduklar tüketim ve
sermaye mallar n büyük bir k sm maliyet ve kar la rmal avantajlardan
dolay ülkesinden veya d ülkelerden kar layabildi i söylenebilir. Di er
taraftan FDI giri leri içinde imalat sanayinde faaliyet gösteren yabanc
firmalar n pay dü ük olsa da, üretimlerini gerçekle tirme a amas nda da
rl kl olarak ara ve yat m mallar yurtd ndan kar lad klar söylenebilir.
Tablo 8: FDIGDP ve XGDP Modeli için Nedensellik Testi Sonuçlar
Ba ms z
De ken
LXGDP
ECTt
-
-1.579
(0.384)
-0.299
(0.132)
1.681 (0.170)
-
-0.272**
(0.016)
LFDIGDP
Nedensellik
li kisi ve
Yönü*
1
Ba ml
De ken
LFDIGDP
LXGDP
EX
FDI
*Koyu harfler uzun dönem nedenselli i göstermektedir.
Not: Tablodaki de erler F-istatisti i de erlerini, parantez içindeki de erler p-olas k
de erlerini, *, **, ***, s ras yla istatistiksel olarak yüzde 1, yüzde 5 ve yüzde 10
anlaml k düzeylerini göstermektedir.
n
LFDIGDP
t
n
31(i) LFDIGDP
t i
3
i 1
n
LXGDPt
4
18
(i) LXGDP
t i
ECTt 1
3t
(11)
ECTt 1
4t
(12)
3
n
41
i 1
32
i 0
(i) LXGDPt i
42
i 1
(i) LFDIGDPt i
4
Halil Alt nta
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve D Ticaret Aras ndaki li ki
Yukar daki Tablo 8’de Model 11 ve Model 12’nin gecikmeli
19
LXGDPt
ve LFDIGDPt de kenleri için hesaplan F-istatisti inin anlams z olmas ,
sa dönemde ihracat n, do rudan yabanc sermaye giri inin Granger nedeni
olmad veya do rudan yabanc sermayenin ihracat n Granger nedeni olmad
eklinde bir sonuç üretmektedir. Buna kar k Model 12’nin hata düzeltme
katsay
n ( 4 ) anlaml olmas , uzun dönemde sadece “do rudan yabanc
yat mlar ihracat n Granger nedenidir” eklindeki ifadeyi do rulamaktad r. Bu
sonuç, Tablo 6’da gösterilen FDI ile ihracat aras ndaki uzun dönemde pozitif
(ancak anlaml olmayan) ili kiye uygunluk göstermektedir. Türkiye’de uzun
dönemde FDI giri lerinin ihracat n nedeni olabilmesi, son y llarda malat
sanayine giren do rudan yabanc sermaye giri lerinin pay n artmas na
(2006’da yüzde 10.4) ba
olarak bu sektörlerde faaliyet gösteren yabanc
firmalar n ihracata katk na dayand labilir. Örne in yabanc sermayenin
yo un olarak faaliyet gösterdi i makine ve ula m araçlar üreten sektör, 2000–
2004 y llar aras ndaki 5 y lda en çok ihracat yapan imalat sanayi alt sektörüdür.
2000–2004 y llar aras nda bu sektörün toplam ihracat yakla k 52 milyar
dolara ula
ve bu tutar n da toplam d ticaret içinde pay yüzde 33’e
yükselmi tir (Sönmez, 2005: 23–27). Dolay yla imalat sanayindeki do rudan
yabanc sermayenin pay , hizmetler sektörüne göre göreceli olarak dü ük olsa
da ihracat art rma potansiyelinin oldukça yüksek oldu u söylenebilir.
daki Tablo 9’da üç de ken aras ndaki nedensellik ili kisinin
ara
ld
modeller, iki de kenli modellerin üretti i sonuçlar do rular
niteliktedir.
19
20
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
64-2
Tablo 9: FDIGDP MGDP ve XGDP Modeli için Nedensellik Testi Sonuçlar
Ba ms z
De ken
Ba ml
De ken
LMGDP
LXGDP
ECTt
-0.272
(0.850)
-1.153
(0.501)
-0.578***
(0.010)
3.064**
(0.034)
-
3.636**
(0.023)
-0.323*
(0.09)
1.571
(0.222)
2.037
(0.111)
-
0.074
(0.619)
LFDGDP
-
LFDGDP
LMGDP
LXGDP
1
Nedensellik
Kayna ve
Yönü*
FDI
M ve X
M
FDI ve X
FDI
M
M
EX
-
*Koyu harfler uzun dönem nedenselli i, koyu olmayan harfler k sa dönem nedenselli in
varl
göstermektedir
Not: Tablodaki de erler F-istatisti i de erlerini, parantez içindeki de erler p-olas k
de erlerini, *, **, ***, s ras yla istatistiksel olarak yüzde 1, yüzde 5 ve yüzde 10 anlaml k
düzeylerini göstermektedir.
n
LFDIGDP
t
n
5
52(i) LMGDP
ti
i1
i1
n
LMGDP
t
(i) LMGDP
t i
61
5t
63
6
ECTt 1
6t
n
72
i 1
ECT
t1
5
(13)
(14)
i1
n
(i) LFDIGDP
t i
71
i 1
(i) LXGDP
t i
62
i1
n
7
(i) LXGDP
ti
53
i 0
n
n
(i) LFDIGDP
t i
6
i1
LXGDP
t
n
51(i) LFDIGDP
t i
(i) LMGDP
t i
73
(i) LXGDP
t i
7
ECTt 1
7t
(15)
i 1
Tablo 9’daki Model 13’de hata düzeltme modeli katsay
n( 5)
anlaml olmas , üç de ken aras nda uzun dönem nedenselli in bulundu u;
saca, uzun dönemde ithalat ve ihracat, do rudan yabanc sermaye giri inin
Granger nedeni oldu u kabul edilmektedir. Model 14’de ise hem uzun hem de
sa dönem nedensellik belirlenmi tir. Model 14’ün hem hata düzeltme
katsay
n ( 6 ) t-de erinin hem de gecikmeli LFDIGDPt ve LXGDPt
de kenlerinin F-istatisti inin anlaml olmas , sa ve uzun dönemde ihracat ve
do rudan yabanc sermaye giri i, ithalat n Granger nedeni oldu unu
do rulanmaktad r. Model 15’in ise hata düzeltme ve ba ms z de kenlerin
gecikmeli de erlerinin anlams z olmas k sa ve uzun dönemde FDI giri i ve
ithalat n, ihracat n Granger nedeni olmad
göstermektedir. Bu sonuçlardan
hareketle üç de ken aras ndaki nedensellik de erlendirildi inde, Türkiye’de
FDI giri lerinin ithalat ve ihracata yol açt ve ihracat n ithalata ba oldu u
20
Halil Alt nta
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve D Ticaret Aras ndaki li ki
21
söylenebilir. Örne in yabanc sermaye pay n oldukça yüksek oldu u makine
ve ula m araçlar sektörü 2000-2004 y llar nda 52 milyar dolarl k ihracat
gerçekle tirmesine kar k ayn dönemde 104 milyar dolarl k ithalat yapm r
(Sönmez, 2005: 27).
Türkiye’de ihracat n ithalata ba ml
na katk yapan iki etken söz
konusudur. Bu etkenlerden birincisi, ihracat n bile iminde yakla k yüzde 70
oran nda ithal girdinin kullan lmas r. Dolay yla, Türkiye’de imalat
sanayinin ihracata dönük sektörlerinin giderek artan oranlarda ithal girdilere
ba ml hale geldi i gözlenmektedir. 2000–2005 y llar aras nda Türkiye'de
ithalat n yüzde 72'si ara-mallar ndan ve yüzde 81'inin sanayi ürünlerinden
olu mas ve 2006 y nda ihraç edilen her 100 dolarl k sanayi ürünü için 68
dolarl k ithalat n gerçekle tirilmesi, Türkiye’de sanayi üretimi ve ihracat n
sürdürülmesinin ithalata ba oldu unu göstermektedir (Hepaktan, 2007: 89;
Yeldan, 2006: 33).
thal girdi kullan
cazip k lan iki önemli faktör mevcuttur: Birinci
faktör
de erlenmi
döviz kuru politikas ithalata ba ml
peki tirmektedir. TL de er kazand kça dövizle ihraç edilen mallar ile ithal
mallar n TL cinsinden fiyat dü mektedir. A
de erli TL’nin bask ile
ihracata dönük sektörler, kâr korumak ve ihracat sürdürmek için yerli girdiyi
dü ürüp ithal girdi kullanma yolunu tercih etmektedir. Özellikle kay tl
istihdama sahip büyük i yerleri üretimde, yerli i gücünün yerine ithal makine,
yerli ara mal yerine ithal ara mal kullanarak, maliyetlerini rekabetçi bir düzeye
çekmeye çal arak ihracat
art rabilmektedir. hracat n ithalata artan
ba ml
na katk yapan ikinci faktör dahilde i leme rejimi ad
ta yan
sistemdir. Bu sistemle yurt içinde i leyerek belli bir süre içinde ihraç etmek
art yla sanayicilerin gümrüksüz ithalat yapmalar na imkân verilmektedir. Pay
toplam ihracat n yüzde 55’ine ula an dahili i lem rejimi ile yap lan ihracat n,
ihracatç birliklerine göre da
nda metal sanayi sektöründen sonra ikinci
ray yabanc sermayenin bask n olarak faaliyette bulundu u otomotiv sektörü
yer al almaktad r (Sönmez, 2005: 26; Yeldan, 2006: 34).
FDI ile d ticaret aras nda bir tamamlay
k ili kisinin var olabilece i
yönünde elde etti imiz sonuçlar, Culem (1998), Ozawa (1992), Ruggiero
(1996) ve Wei vd. (1999)’nin elde etti i sonuçlara uygunluk göstermektedir.
Türkiye’de FDI giri leri, yönetim teknikleri ve teknoloji transferi yoluyla
verimlilik art na yol açarak yay lma etkisiyle hem ülkemizin ihracat
kabiliyetini art rabilmekte hem de dolayl bir ekilde hammadde talebini
uyararak ithalat n artmas na katk da bulunabilmektedir. Böylece FDI, yeni
pazarlar arama amac yla Türkiye’deki üretiminin bir k sm
d dünyaya
satarak ihracat odakl e ilim gösterdi inden ihracat tamamlay
etkide
21
22
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
64-2
bulunmaktad r. Di er taraftan FDI, üretimi gerçekle tirebilmek amac yla ana
ülkeden veya üçüncü ülkeden girdileri ithal etmektedir. Dolay yla bu sonuç
FDI’la ithalat aras nda tamamlay
ili kinin var oldu unu göstermektedir.
Türkiye’nin ithal etti i mal bile imi bak ndan ithalat n yakla k yüzde
88’inin ara ve yat m mallar ndan olu mas , FDI’ n üretim sürecinde bu mal
gruplar ndan a rl kl olarak kulland
ve sonuçta Türkiye ithalat art rd
söylenebilir.
5 . SON U ÇLAR
Ülkeler, ekonomik büyüme ve kalk nmalar için gerekli olan yat mlar
finanse edecek yeterli tasarrufa sahip olamad klar nda ya d borçlanma ya da
do rudan yabanc sermaye giri lerine gereksinim duymaktad rlar. Do rudan
yabanc sermaye, ülke ekonomisinin büyümesine, yeni teknolojilerin
transferine, yeni teknolojilerin kullan lmas na ve d ticaret olanaklar n
geli tirilmesine önemli katk lar sa lamaktad r.
Türkiye’de FDI giri leri 1980 y na kadar kayda de er bir art
göstermemi tir. Türkiye’de 1990–2000 döneminde ortalama 791 milyon dolar
FDI giri leri gerçekle irken, 2001–2006 döneminde ise ortalama y ll k FDI
giri i 6.4 milyar dolara yükselmi tir.
Türkiye’de 1980 y nda yakla k 2.9 milyar dolar olan ihracat tutar
2006 y sonunda 85 milyar dolara ula
r. hracattaki y ll k ortalama art
dolar baz nda 1948–2000 döneminde yüzde 11.2 iken 1980–1990 döneminde
yüzde 16.1, 1990–2000 döneminde yüzde 10.09 ve 2000-2006 döneminde ise
yüzde 18.5 olarak gerçekle mi tir. Son alt y lda ise (2001–2006) Türkiye’nin
ihracat tarihsel ortalaman n üzerinde art göstererek yüzde 20.8’e ula
r.
Tüm bu olumlu geli melere ra men gerek izlenen dü ük kur-yüksek faiz
politikas , gerekse iç talepteki art a ba
olarak ara ve sermaye mallar
ithalat n yan s ra tüketim mal ithalat n da artmas yla, ithalat ihracattan
daha fazla büyümü tür.
Çal mada 1996-2006 dönemi Türkiye’ye giren do rudan yabanc
sermaye giri leriyle d ticaret (ihracat ve ithalat) aras nda tamamlay
ve
ikame ili kisinin varl
ampirik uygulamalarla ara
lm r. Do rudan
yabanc sermaye giri leri (FDI) ihracat (X) ve ithalat (M) aras ndaki ili kinin
ara
lmas nda JJ e bütünle me yöntemi ve iki a amal Granger nedensellik
testlerinden yararlan lm r. Ampirik çal malara uygun olarak de kenler
aras ndaki uzun dönem ili kileri, tek de kenli FDI=f(X); FDI=(M) ve çok
de kenli FDI=f(M,X) VAR modelleri olu turularak tahmin edilmi tir. Tek
de kenli modellerde FDI ile ihracat ve ithalat aras nda uzun dönem pozitif
22
Halil Alt nta
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve D Ticaret Aras ndaki li ki
23
anlaml ili kiye rastlan rken, çok de kenli modelde sadece FDI ile ithalat
aras nda pozitif ve anlaml uzun dönem ili kinin varl belirlenmi tir.
ki a amal Granger nedensellik testlerinde a
daki sonuçlara
ula lm r:
-Uzun dönemde ithalattan do rudan yabanc sermaye giri ine, k sa
dönemde ise do rudan yabanc sermaye giri inden ithalata do ru bir Granger
nedenselli in varl na rastlanm r. Bu sonuç, Türkiye’de FDI giri lerinin
ithalata yol açt
ve yabanc sermayeli firmalar n ihtiyaç duyduklar mallar
(ara, yat m ve tüketim) maliyet, teknoloji gibi kar la rmal üstünlüklerden
dolay kendi ülkesinden veya d ülkelerden sat n ald
göstermektedir.
-Uzun dönemde sadece do rudan yabanc yat mlar n ihracat n nedeni
oldu u ve böylece FDI’dan ihracata do ru tek yönlü bir uzun dönem ili kisinin
varl na ula lm r. Bu sonuç, son y llarda imalat sanayine giren do rudan
yabanc sermaye giri lerinin pay n (2006’da yüzde 10.4) artmas na ba
yabanc firmalar n ihracat n artt
n kan gösterilebilir. Örne in yabanc
sermayenin yo un olarak faaliyet gösterdi i makine ve ula m araçlar üreten
sektörün toplam ihracat yakla k 52 milyar dolara (toplam d ticaret içinde
pay yüzde 33) yükselmi tir.
-Üç de ken aras ndaki nedensellik de erlendirmesinde iki önemli
sonuca ula lm r. Birincisi, FDI giri lerinin ithalat ve ihracat n nedeni
oldu u, ikincisi, ihracat n ithalat n nedeni oldu u sonucudur. ncelenen
dönemde Türkiye’de FDI giri lerinin ithalat ve ihracat n nedeni olmas sonucu,
yabanc sermaye pay n oldukça yüksek oldu u sektörlerde ihracat artarken
ayn zamanda ithalat n da artmas gösterilebilir. Örne in yabanc sermayenin
yo un oldu u ve ihracattaki pay en yüksek sektörlerde faaliyet gösteren
firmalar (örne in makine ve ula m araçlar ) 2000–2004 y llar nda 52 milyar
dolarl k ihracat gerçekle tirmesine kar k ayn dönemde 104 milyar dolarl k
ithalat yapm lard r. Böylece FDI giri leri, Türkiye’nin ihracat n artmas na
katk da bulunurken, üretimlerini art rabilmek için d dünyadan gereksinin
duyduklar mallar n da ithalat
yapmak zorunda kalmaktad rlar. hracat n
ithalata ba ml olmas , a
de erlenmi döviz kuru politikas ve dahilde
leme rejimi ad
ta yan sistemden kaynaklanmaktad r.
de erli kur
politikas uygulamalar , ihracata dönük sektörlerin kâr korumak ve ihracat
sürdürmek için yerli girdiyi dü ürüp ithal girdi kullanma yolunu tercih etmesine
yol açmaktad r. Türkiye'de 2006 y nda ihraç edilen her 100 dolarl k sanayi
ürünü için 68 dolarl k ithalat n gerçekle tirilmesi, Türkiye’de ihracat n ithalata
ba
olmas
göstermektedir. Dahilde i leme rejimiyle sanayicilerin
gümrüksüz ithalat yapmalar na imkân verilerek toplam ihracat içinde ithal
edilen girdilerin pay sürekli artmaktad r.
23
24
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
64-2
Türkiye’deki yabanc yat mc lar n ithal girdi kullan
azaltmas ve
mevcut ihracat n artabilmesi için a
daki politika önerileri dü ünülebilir:
-Yabanc yat mlar n ülke içinde üretilen ara ve yat m mallar na
yönelmesi te vik edilmelidir. Bu amaçla istihdam üzerindeki vergi yüklerinin
azalt lmas , üretim maliyetleri içinde önemli paya sahip enerji maliyetlerinin
dünya fiyatlar na indirilmesi, vergi kolayl klar ve rekabetçi bir kur
politikas n benimsenmesi sa lanmal r.
-Dahilde i leme rejimiyle yabanc sanayicilerin gümrüksüz ithalat
yapt
ara mallar n ülke içinden tedarik etmelerini te vik edecek ekilde
rland lmas dü ünülmelidir.
-Uluslararas yabanc yat mlara dan manl k sa layan kalk nma
ajanslar gibi örgütlerle i birli ine gidilerek katma de eri yüksek olan
ürünlerin yerli ve yabanc firmalarla üretimi ve ihracat özendirilmelidir.
K a yna k ç a
AIZENMAN, J. / NOY, I. (2006), “ FDI and Trade-Two-Way Linkages?, ” The Quar t er l y Revi ew of
Economi cs and Fi nance, 46/ 3: 317-337.
ALBUQUERQUE, R. / LOAYZA, N. / SERVEN, L. (2005), Worl d Market Int egrat ion t hrough The Lens of
Foreign Direct Invest ment , ” Jour nal of Int er nat i onal Economi cs, 66/ 2: 267-295.
ALGUACIL, M. T. / ORTS, V. (2003), “ Inw ar d For eign Direct Invest ment and Import s in Spain, ”
Int er nat ional Economi c Jour nal , 17/ 3: 19-38.
BAJO-RUBIO, O. / MONTERO-MUNOZ, M. (2000), “ Foreign Direct Invest ment and Trade: A Causalit y
Anal ysis, ” St udies on t he Spanish Economy f rom FEDEA, 6.
BLAKE, P. B. / PAIN, N. (1994), Invest igat ing St r uct ur al Changes in UK Expor t Per f or mance: The
Rol e of Innovat ion and Dir ect Invest ment , NIESR Di scussion Paper No 71.
BLOMSTROM, M. / LIPSEY, R. E. / KULCHYCKY, K. , (1988), “ US and Swedi sh Direct Invest ment And
Export s, ” BALDWIN R. E. (ed. ), Tr ade Pol icy Issues and Empir ical Anal ysis (Chicago:
Uni ver sit y of Chi cago Pres): 259-297.
BLONIGEN, B. A. (2005), A Revi ew of t he Empir i cal Li t er at ur e on FDI Det er mi nant s, NBER
Working Paper No 11299.
BRAINARD, S. L. (1997), “ An Empir ical Assessment of t he Proxi mit y–Concent r at ion Tr ade-of f
Bet w een Mult inat ional Sales and Trade, ” Amer i can Economi c Revi ew , 87/ 4: 520-544.
BROUTHERS, L. C. / WERNER, S. / WILKINSON, T. J. (1996), “ Aggregat e Impact FDI’ s St rat egies on
t he Tr ade Balances of Host Count r ies, ” Jour nal of Int er nat ional Busi ness St udies,
27/ 2: 359-373.
ÇET N, R. / ALTINTA , H. (2006), “ A Review of Empir ical St udies on Foreign Direct Invest ment and
Trade, ” Er ci yes Üni ver si t esi . B. F. Der gi si , 27: 71- 99.
DICKEY, D. / FULLER, W. A (1981), “ Likel ihood Rat io St at i st ics f or Aut oregressive Ti me Ser ies wit h
A Unit Root , ” Economet r i ca, 4/ 4: 1057-1072.
DICKEY, D. / FULLER, W. A. (1979), “ Di st r ibut ion of t he Est i mat or s f or Aut oregressive Ti me Ser ies
wit h a Unit Root ” Jour nal of Amer ican St at ist i cal Associat ion , 74: 427-431.
DO, Q. T. / LEVCHENKO, A. A. (2004), Tr ade And Fi nanci al Devel opment , Worl d Bank WPS 3347.
24
Halil Alt nta
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve D Ticaret Aras ndaki li ki
25
DUNNING, J. H. (1998), “ The European Int ernal Market Programs and inbound Foreign Direct
Invest ment , ” DUNNING, J. H. (ed. ), Gl obal i zat ion, Tr ade and For ei gn Di r ect
Invest ment , : 49–115.
FRIMPONG, J. M. / OTENG-ABAYIE, E. F. (2006), Bounds Test ing Appr oach: An Examinat ion of
For ei gn Di r ect Invest ment , Tr ade, and Gr owt h Rel at i onshi ps, MPRA Paper No. 352.
GOLDBERG, L. S. / KLEIN, M. W. (1997), For eign Dir ect Invest ment , Tr ade and Real Exchange
Linkages in Sout hest Asia and Lat in Amer ica , NBER Work ing Paper , No. 6344.
GRAHAM, E. / KRUGMAN, P. (1989), “ Economic Impact , ” GOMES-CASSERES, B. / YOFFIE, D. (eds. ),
The Int er nat i onal Pol it ical Economy of Di r ect For ei gn Invest ment .
GRAY, H. P. (1998) “ Int ernat ional Trade And Foreign Direct Invest ment : The Int er f ace, ”
DUNN NG, J. H. (ed. ), Gl obal i zat ion, Tr ade and For ei gn Di r ect Invest ment (Oxf ord):
19-27.
GÜNE ,
. (2006), “ D Ticaret in Uzun Dönem Dengesi Üzeri ne Ekonomet rik Bir Analiz, ”
l et me ve Fi nans, 21/ 245: 93-102.
kt i sat
HARRIS, R. / SOLLIS, R. (2003), Appl ied Time Ser ies Model l ing and For ecast i ng (John Wiley).
HAZ NE MÜSTE ARLI I (2007), Ul usl ar ar as
Sermaye Genel Müdürlü ü).
Do r udan Yat
ml ar 2006 Y
Rapor u (Yabanc
HELPMAN, E. (1984), "A Simple Theory of Int ernat ional Trade wit h Mult inat ional Cor por at ions, "
Jour nal of Pol i t ical Economy , 92/ 3: 451-471.
HELPMAN, E. / KRUGMAN P. R (1985) , Mar ket St r uct ur e And For ei gn Tr ade (Cambr idge: MIT Press).
HORSTMAN, I. / MARKUSEN, J. R. , (1992) “ Endogenous Market St ruct ures in Int ernat ional Trade, ”
Jour nal of Int er nat i onal Economi cs, 32: 109-129.
JOHANSEN S. / JUSELIUS, K. (1990), “ Maxi mum Likel i hood Est imat ion and Inf erence on
Coint egrat ion -w it h Appli cat ion t o t he Demand f or Money, ” Oxf or d Bul l et i n of
Economics and St at ist ics, 52/ 2: 169-210.
KARLUK, R. (2000) “ Türkiye'de Yabanc Ser maye Yat ml ar n Ekonomik Büyümeye Kat k , ”
Ekonomi k st ikr ar Büyüme ve Yabanc Ser maye: 97-115. (ht t p: / / www. t cmb. gov. t r /
yeni / evds/ yayin/ kit aplar / kit ap2/ t ur kyabsermyat . doc) (Er i im T. 3. 06. 2008).
KOJIMA, K. (1975) “ Int er nat ional Tr ade and Foreign Invest ment : Subst it ut e or Complement s?, ”
Hit ot subashi Jour nal of Economi cs, 16: 1-12.
KOJIMA, K. (1982), “ Macroeconomic Versus Int er nat ional Business Approach t o Direct Foreign
Invest ment , ” Hit ot subashi Jour nal of Economics, 23: 488-494.
KUEH, J . S. / PUAH, K. J. , C. L. / LAU, E. / SHAZALI, A. B. (2007), FDI- Tr ade Nexus: Empir i cal
Anal ysi s on Asean-5 (Munich Per sonal REPEC Ar chive, MPRA Paper No. 5220).
LANE, P. R. . / MILESI-FERRETTI, G. M. (2004), Int er nat i onal Invest ment Pat t er ns (IMF Worki ng
Paper WP/ 04/ 134).
LANE, P. R. / MILESI-FERRETTI, G. M. (2005), A Gl obal Per spect i ve on Ext er nal Posi t i ons, IMF
(Wor king Paper WP/ 05/ 16).
LEICHENKO,
R. M. / ERICKSON, R. A. (1997) “ Foreign Direct Invest ment
Perf or mance, ” Jour nal of Regi onal Science , 37/ 2: 307-329.
and St at e Export
LIPSEY, R. E. / WEISS, M. Y. (1981), “ Foreign Product ion and Export s in Manuf act uri ng Indust ries, ”
Revi ew of Economi cs and St at i st i cs, 63/ 4: 488-494.
LIU, X C. / WANG/ WEI, Y. (2001), ” Causal Links bet ween Foreign Direct Invest ment and Trade in
China, ” Chi na Economi c Review , 12/ 2-3: 190-2002.
MARKUSEN, J. R. (1983), “ Fact or Movement s and Commodit y Trade as Compl ement s, ” Jour nal of
Int er nat ional Economi cs, 14/ 3-4: 341-356.
MARKUSEN, J. R. (1998), “ Mul t i nat ional Firms, Locat ion and Tr ade, ” Wor l d Economy, 21/ 6: 733756.
25
26
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
64-2
MARKUSEN, J. R. / VENABLES, A. J. (1995), Mul t i nat ional Fi r ms and The New Tr ade Theor y (NBER
Wor king Paper No 5036).
MARKUSEN, J. R. / MASKUS, K. E. (1999), Mul t i nat i onal Fi r ms: Reconci l i ng Theor y and Evi dence
(NBER Wor king Paper No. 7163).
MEKKI, R. (2005). “ The Impact of Foreign Direct Invest ment on Tr ade: Evi dence f rom Tunisia, ”
SAMADIAN,
Mot amen (ed. ), Capi t al Fl ows and For ei gn Di r ect Invest ment s i n
Emer gi ng Mar ket s S. (Pal grave Macmil l an).
MIN, B. (2003), “ FDI and Tr ade, ” Jour nal of t he Asi a Paci f i c Economy, 8/ 2: 229-250.
MUNDELL, R. (1957), “ Int ernat ional Trade and Fact or Mobil it y, ” Amer i can Economi c Review ,
47/ 3: 321-335.
OZAWA, T. (1992), “ Foreign Direct Invest ment and Economic Development , ” Tr ansnat ional
Cor por at ion, 1: 27-54.
PACHECO-LOPEZ, P. ( 2005), “ Foreign Dir ect Invest ment , Export s and Import s in Mexico, ” The
Wor l d Economy, 28/ 8: 1157–1172.
PFAFFERMAYR, M. (1996), “ Foreign Out war d Direct Invest ment and Export s in Aust ri an
Manuf act ur ing: Subst it ut es or Compl ement s?, ” Wel t wi r t schaf t l i ches Ar chi v, 132/ 3:
501-552.
PHILLIPS, P. C. B. / PERON, P. (1988), “ Test ing f or a Unit Root in Time Ser ies Regression, ”
Bi omèt r i ka, 75/ 2, 336-346.
PHOGPAICHIT, P. (1990), The New Wave of Japanese Invest ment i n Asi a, Si ngapor e Inst i t ude of
Sout hest Asian St udies.
PRAMADGANI, M. / BISSOODEEAL, R. / DRIFFIELD N (2007), FDI, Tr ade and Gr owt h, A Casual Li nk?
(Economics and St rat egy Group: Ast on Business School ).
ROSE, A. K. / SPIEGEL, M. M. (2004), A Gr avit y Model Of Sover eign Lendi ng: Tr ade, Def aul t , and
Cr edi t (IMF St af f Papers No 51).
RUGGIERO, R. (1996), “ Foreign Direct Invest ment
Tr ansnat ional Cor por at i on , 5: 1-18.
and t he Mult inat ional Tr ade Syst em, ”
SAYEK, S. (2007), “ FDI in Turkey: The Invest ment Cli mat e and EU Ef f ect s, ” The Jour nal of
Int er nat ional Tr ade and Dipl omacy , 1/ 2: 105-138.
SEY DO LU, H. (2007), Ul usl ar ar as kt i sat Teor i Pol it ika ve Uygul ama ( st anbul ).
SÖNMEZ, M. (2005), Tür ki ye’ de hr acat
Odas Yay ).
n t hal at a Ba ml
: 2000–2004 (Ege Bölgesi Sanayi
SULLIVAN, P. J. O. (1993), “ An Assesment of Irel and’ s Export -Led Growt h St rat egy via Foreign
Direct Invest ment : 1960-1980, ” Wer l t wir t schaf t l iches Ar chi ves, 12/ 1: 139-156.
SUN, H. (2001), “ Foreign Direct Invest ment and Regional Export Perf ormance in China, ” Jour nal
of Regional Science, 42/ 2: 317-336.
SWENSON, D. L. (2004), “ Foreign Invest ment and t he Mediat ion of Trade Flows, ” Review of
Int er nat ional Economi cs, 12/ 4: 609-629.
TADESSE, B. ve M. RYAN (2008), “ Host Market Charact eri st ics, FDI, and t he FDI
Tr ade
Rel at ionship, ” The Jour nal of Int er nat ional Tr ade & Economi c Devel opment , 13/ 2:
199-229.
TCMB (2007), Enf l asyon Rapor u 2007-III.
TUS AD ve YASED (2004), FDI At t r act i veness of Tur key A Compar at ve Anal ysis.
UN (2008), Wor l d Economic Sit uat ion and Pr ospect s 2008 (New York).
VERNON, R. (1966), “ Int er nat ional Invest ment and Int ernat ional Trade in t he Product Cycle, ”
Quar t er l y Jour nal of Economi cs, 80: 190-207.
WEI, Y. / LIU, X. / PARKER, D. / VAIDYA, K. , (1999), “ The Regional Dist ri but ion of Foreign Direct
invest ment in China, ” Regional St udies, 33/ 9: 857–867.
26
Halil Alt nta
Türkiye’de Do rudan Yabanc Sermaye Giri i ve D Ticaret Aras ndaki li ki
27
XUAN, N. T/ XING, Y. (2008), "Foreign Direct nvest ment and Expor t s, ” Economi cs of Tr ansi t ion ,
16/ 2: 183–197.
YASED, (2007), Ul usl ar ar as Do r udan Yat
ml ar De er l endi r me Rapor u .
YELDAN, E. (2006), IMF Gözet i mi nde On Uzun Y l , 1998- 2008: Far kl Hükümet l er , Tek Si yaset
(Ba ms z Sosyal Bil imcil er Raporu).
27
EKLER
EK 1: Dünyada ve Seçilmi Baz Ülkelerde Yabanc Sermaye Giri leri
Dünyadaki Pay (%)
FDI Giri
(Milyar $)
1990-
2003
2004
2005
2006
2000
(Ort.)
Sabit Sermaye Birikimine
Oran (%)
1990-
2004
2005
2006
2000
(Ort.)
19902000
(ort)
2004
2005
2006
Türkiye
791
1.752
2.883
9.803
20.120
1.9
5.4
13.8
23.7
0.16
0.39
1.04
1.54
Yunanistan
916
1.275
2.101
607
5.363
4.2
4.0
1.1
9.0
0.18
0.28
0.06
0.41
srail
1.589
3.896
2.040
4.792
14.301
7.2
9.9
22.5
58.9
0.32
0.27
0.51
0.41
Bat Asya
2.715
12.361
20.839
41.554
59.902
2.1
10.4
16.7
21.7
0.54
2.80
4.39
4.58
Gel.Olan Ü.
130.722
178.699
283.030
314.316
379.070
9.3
12.9
12.6
13.8
26.38
38.13
32.23
29.02
Dünya
495.399
564.078
742.143
945.795
1305.852
7.8
8.5
10.4
12.6
Kaynak:UNCTAD, World Investment Report 2007. Dünya ortalamalar yazar taraf ndan hesaplanm
r.
30
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi
64-2
EK 2: Türkiye’de FDI Giri leri ve GSY H’ya Oranlar
3.5
3.27
3
20000
2.5
15000
2
1.74
1.5
10000
0
1
0.8
5000
0.55
0.19
0.25
0.23
0.19
0.22
0.19
0.26
0.25
0.5
0.37
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
2001
2002
2003
2004
2005
FDI Giri (Milyon Dolar)
608
885
722
805
940
783
982
3252
1137
1752
2837
9803 20120
FDI/GSY H (%)
0.19
0.25
0.23
0.19
0.22
0.19
0.26
0.8
0.25
0.37
0.55
1.74
Kaynak: Dünya Bankas statistikleri. GSY H paylar Yazar taraf ndan hesaplanm
30
r.
2006
3.27
0
GSY H Pay (%)
FDI Giri i (Milyar Dolar)
25000