Academia.edu no longer supports Internet Explorer.
To browse Academia.edu and the wider internet faster and more securely, please take a few seconds to upgrade your browser.
Yıl 1958, John B. Calhoun, adlı ABD’li bir davranış araştırmacısı II. Dünya Savaşı sonrasında artan nüfus artışının dünyada oluşturacağı etkileri araştırmak için bir deney tasarlar. Deneyler serisi 1958-1962 arasında Norveç sıçanları, 1968-1972 arasında ise farelerle gerçekleştirir. Çalışmaları sonrasında yazdığı “Popülasyon Yoğunluğu ve Sosyal Patoloji” başlıklı makalede “davranış batağı” terimini yaratır. “Toplumsal çöküş”ü anlatan bu deneyler serisi sonucunda ortaya çıkan ünlü deneye “Universe 25” (25. Evren) adını verir.
Sürdürülebilir turizmin çevresel boyutu, turizmin olumsuz çevre etkilerinin en aza indirilmesi yönündeki çabaların tümünü ve çevresel sorumlu davranış ise, kişinin içinde bulunduğu fiziksel çevreye yönelik sorumlu olması ve bu çevrenin iyileştirilmesinin sağlanmasına yönelik davranışları kapsamaktadır. Sürdürülebilir turizm ve çevresel sorumlu davranış ile ilişkilendirilen topluluk duygusu kavramı, bireyin bir gruba ait olma duygusu olarak tanımlanmaktadır. Bu kavram, içerdiği boyutlar kapsamında bireyin içinde bulunduğu toplumda çevresel sorumlu davranışta bulunmasını, sürdürülebilir turizme ve özellikle de çevresel boyutuna yönelik tutumu etkilemektedir. Topluluk duygusu geçmiş birkaç çalışmada incelenmiş, bunun da sürdürülebilir turizme etkisi araştırılmıştır. Mevcut çalışmada topluluk duygusunun çevresel sorumlu davranışa ve davranışında çevresel sürdürülebilir turizm tutumuna yönelik bir model önerisinde bulunulmuştur. Kuşadası ‘nda yaşayan 215 yerel halk üzerinde yapılan araştırmada, önerilen modelin iyi uyum indeksleri ürettiği rapor edilmiştir. Elde edilen bulgular dahilinde, ihtiyaçların karşılanması, üyelik ve duygusal bağlanmanın topluluk duygusuna, topluluk duygusunun çevresel sorumlu davranışa ve çevresel sorumlu davranışın da çevresel sürdürülebilir turizme yönelik tutuma pozitif yönde etki ettiği saptanmıştır.
Özet Son otuz yıldır yaşamış olduğu işgaller ve iç savaşlar nedeniyle şiddet ve terör kavramları ile birlikte anılan Afganistan, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere, birçok uluslararası örgütün yakından takip ettiği ülkeler arasındadır. Coğrafi şartları itibariyle otoritenin kurulmasına imkan sağlanamayan Afganistan’da, farklı etnik unsurlardan oluşan sosyal ve siyasal yapı, uluslararası suç örüntüleri ve terör için adeta açık bir alan oluşturmaktadır. Ülkede yıllardır dinmeyen siddet ve terörün neden olduğu başta çocuk ve kadınlara karşı yapılan insan hakları ihlalleri, yetersiz beslenme ve sağlık koşullarından kaynaklanan ölümler, hastalıklar, yetersiz eğitim olanakları ve insanca yaşam standartlarının eksikliği, uluslararası kuruluşlar tarafından her yıl yayınlanan raporlarda ve belgelerde ifade edilmektedir. Kökleri 19.yy’da Taliban’ın ortaya çıkmasına zemin hazırlayan şiddet eylemlerine dayanan şiddet ve terör en büyük zararı, Afgan toplumuna vermektedir. Buradan hareketle çalışmada, Afganistan’ın sosyo ekonomik yapısından kaynaklandığı düşünülen şiddet ve terörün sosyal yapıyı, özellikle dezavantajlı kesimleri nasıl etkilediğine dikkat çekilerek, ülkedeki şiddet ve terörün toplumsal arka planının anlaşılması hedeflenmektedir. Anahtar kelimeler: Terör, Taliban, Peştun Kültürü, Uyuşturucu Kaçakçılığı, El-Kaide
JOURNAL OF INTERNATIONAL BANKING ECONOMY AND MANAGEMENT STUDIES
İKTİSATTA YENİ BİR YAKLAŞIM: DAVRANIŞSAL İKTİSAT2019 •
Homo Economicus is a basic assumption acording to main stream economics. In daily life you cannot see people behaving rational. Our decisions are often irrational. Herbert Simon proposed the concept of ”Bounded Rationality” in response to the concept of ”Pure Rationality". In the Classical period, psychological factors were found in studies of important economists. Also, the economy continued to be mathematical. After the twentieth century, positive developments in psychology and economics have been experienced. The theory of traditional economics helps us understand and produce politics today. In framework of basic assumptions, explanation rate of the existing models also decreases. “Behavioral Economics”, which is synthesis of Economics and psychology, increases power of explanation of mainstream economy. It is thought that possible to make policy using impulses. In this study, it is emphasized that effective policies can emerge if the rationality concept is re-examined and the economics and psychology are used together.
Dergâh-ı Âli çavuşlarından olan Bostan Çavuş, XVI. yüzyılın ikinci yarısında Balıkesir şehrinde mutasarrıflık, sancak vekilliği ve nazırlık gibi önemli görevler ifa etmiştir. Devlet işlerindeki başarısı ve eşkıya takibindeki gayretli mücadelesi sayesinde Dersaadet’te ünü ve şöhreti artmıştır. Balıkesir şehrine muallimhâne ve dâru’l-hadis yaptırmış ve bu eserlerin uzun yıllar yaşaması ve hizmetini devam ettirebilmesi amacıyla tesis ettiği ve kendi adıyla müsemma vakfa pek çok malını, 1583 yılında tescil ettirdiği vakfiye ile bağışlamıştır. Bu bağlamda Bostan Çavuş devlet hizmetinde kazandığı servetini Balıkesir’de ihya ve inşa ettiği eğitim kurumları için sarf etmiştir. Bostan Çavuş’un oğulları da kendi gibi devlet hizmetlerinde bulunmuşlardır. Oğlu Hüseyin Paşa sancak beyliği, beylerbeylik ve vezirlik makamına kadar yükselmiş ve babası gibi Balıkesir’e hayır eserleri inşa ettirmiştir. Bostan Çavuş muallimhânesi ve dâru’l-hadisinde görevli personel ücretlerini yine Bostan Çavuş vakfından almışlardır. Yıllar içinde bu görevlilerin sayısında ve aldıkları ücretlerdeki yükseliş vakfın iyi yönetilmesi ve vakfın imkânlarının artmasıyla mümkün olmuştur. Balıkesir’deki ikinci ihtisas medresesi olan dâru’l-kurrânın bânisi Hacı Hüseyin Efendidir. Bu zatın hayatı, medresesi ve vakıfları hakkındaki bilgiler çok sınırlı olup tesadüf edilen belgeler, XVIII. yüzyıldan itibaren dâru’l-kurrâya atanan şeyhü’l-kurrâlar ve aldıkları ücretleri hakkındadır. Bu bağlamda medrese XVIII. yüzyılın başında inşa edilmiş ve eğitimine başlamış olmalıdır. Balıkesir’deki dâru’l-hadis ve dâru’l-kurrâ ihtisas medreseleri dışında şehirdeki Zağanos Paşa, İbrahim Bey ve Martlu Camileri ile Ahmet Efendi ve Eski Kuyumcular Çarşındaki mescitlerde haftanın belirli günlerinde öğrencilere Kur’an, hadis ve fıkıh eğitimleri verilmiştir. Cami ve mescitlerde ders veren dersiâmların ve muhaddislerin ücretleri hayırsever kişilerin kurdukları vakıflardan tedarik edilmiştir.
Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi
ORTAÇAĞ YAKINDOĞUSU’NDA DERVİŞ TOPLULUKLARI2021 •
Davranışsal finans, yatırımcıların rasyonel olmayan davranışlarıdır. Bireylerin aldıkları ve alacakları bütün kararlarda kendi çıkarlarını ön planda tutan varlıklar olduğu kabul edilir. Büyük boyutta yaşanan krizler yatırımcıların güvenini sarsmıştır. Bunun sonucu olarak yatırımcıların kararlarını inceleyen yaklaşımlar önem kazanmıştır. Böylece geleneksel finans teorisinin aksine piyasalardaki hareketliliğin her zaman rasyonel sebeplerle açıklanamayacağını savunan davranışsal finans önem kazanmıştır. Bu çalışmanın amacı da yatırımcıların veya bireylerin kararları ile davranışsal finans arasında nasıl bir ilişki olduğunu ortaya çıkarmaktır. Bunun için literatür taraması yöntemi kullanılmıştır. Bu araştırmanın sonucu olarak davranışsal finans ve geleneksel finans birlikte kullanılmalıdır. Yani davranışsal finans tamamlayıcıdır çünkü etkin piyasalar hipotezi yatırımcıların rasyonel olmasını öngörür ve yatırımcıyı bir nevi makineleştirir. Davranışsal finans aynı zamanda insanların finansal ortamlarda nasıl davrandıkları ile ilgilenir. Bununla birlikte davranışsal finans çok yeni bir alan ve daha fazla çalışmaya ihtiyacı vardır. Davranışsal finans, etkin piyasalar hipotezinin tamamlayıcısı olarak kullanıldığında başta krizler olmak üzere birçok probleme çözüm ortaya koyacaktır. ABSTRACT Behavioral finance is investors' irrational behavior. It is accepeted that, all the decisions taken or will be taken by the investors include their own interests. Large sized crises has shaken the confidence of investors. As a result of this situation and tendency of investors, examining the decisions of investors approach has gained importance. Thus, behavioral finance theory which claims that market mobility can not be explained by traditional financial theory has gained importance. The aim of this study was to explore the relationship between the decisions of investors or individuals and behavioral finance. The methodology of this research is literature review. The results of this research indicate that, behavioral finance and traditional finance must be used together. That is because behavioral finance is complementary as the efficient markets hypothesis claims that investors and traders must be rational. By doing this efficient market theory sees investors as machine like beings. Behavioral finance is also concerned with people's behavior in the financial environment.However, behavioral finance is a new area and needs a lot more research. When the behavioral finance is used as a complementary to efficient markets, it will reveal the solution to many problems, including crises.
Journal of Pharmacognosy and Phytochemistry
Chemical Pharmacognosy in natural drug discovery-bridging folk wisdom and modern medicine2024 •
2021 •
2024 •
2010 •
Psicologia: Formação profissional, desenvolvimento e trabalho
A Dessincronização Do Tempo Na Depressão: Um Estudo Sobre as Depressões e a Temporalidade Em Uma Perspectiva SartrianaOSTI OAI (U.S. Department of Energy Office of Scientific and Technical Information)
Using IOR to analyze the I/O Performance for HPC Platforms2007 •
2017 •
Journal of Medical Science And clinical Research
Effect of Vitamin B12 on Renal function of albino rats infected with Trypanosoma brucei2021 •
2012 •
Journal of agricultural safety and health
Planning Study of Migrant and Seasonal Farmworkers inNew York State: Understanding the Occupational Safety Environment Using Focus Groups1998 •