Location via proxy:   [ UP ]  
[Report a bug]   [Manage cookies]                
Skip to main content
Seda Hayal Tatlı
  • Istanbul, Turkey

Seda Hayal Tatlı

Master thesis summary
YL TEZ ÖZETİ
‘Kentlerin geleceği’ üst başlığından yola çıkıldığında, ele alınan her bir alt başlık ve dosya isminin kendine münhasır gerekçeleri olacaktır. Bu çalışmada geleceği tartışılan kent İstanbul’dur. Günümüz Türkiye’sinin günümüz İstanbul’unda... more
‘Kentlerin geleceği’ üst başlığından yola çıkıldığında, ele alınan her bir alt başlık ve dosya isminin kendine münhasır gerekçeleri olacaktır. Bu çalışmada geleceği tartışılan kent İstanbul’dur. Günümüz Türkiye’sinin günümüz İstanbul’unda ise ‘dönüşüm’ sadece bir kelime olarak değil; bir gelecek inşası olarak vücut bulduğundan ve özellikle deprem bahane edilerek başka amaçları yerine getirmeye dayandığından tartışmaya açılması gerekli görülmüştür. İki yüzü olarak da tarih ve mahalle kavramlarına takılan peçenin ardında yapılan ‘temizlik’; iki farklı kent değer katmanı üzerinden aktarılacaktır. İki yüz, deprem-rant, tarih mahalle, icraat gerekçe gibi ikilemelerle verilebilecektir. İkiyüzlü dönüşüm pratiği, Tarlabaşı ve Fikirtepe için irdelenecektir: Tarih ve mahalle temizleme.
Kentler, planlama ile ilişkisini plancı üzerinden değil de daha çok siyasetçi üzerinden kurmaktadır. Bu nedenle kentler, çoğu zaman iktidar için gösteri alanlarına dönüşürken; siyasiler, varlıklarını ve ideolojileri kentlere kazıyarak iz... more
Kentler, planlama ile ilişkisini plancı üzerinden değil de daha çok siyasetçi üzerinden kurmaktadır. Bu nedenle kentler, çoğu zaman iktidar için gösteri alanlarına dönüşürken; siyasiler, varlıklarını ve ideolojileri kentlere kazıyarak iz bırakmak istemektedirler. Günümüz iktidarı olarak bahsedebileceğimiz, Foucault'nun 1976'de ortaya attığı bir kavram olarak biyo iktidarın, kent planlamasındaki rolü de bu noktada ortaya çıkmaktadır. Biyo iktidar en yalın ifadeyle, bedeni disipline ederken nüfusu düzenleyen bir iktidar anlayışıdır. Kapitalizmle çok iyi çalışan bu tekniğe göre iktidar her zaman ve her yerdedir. İktidar gücünü öldürmeye değil, üretimde kullanabileceği biyolojik tür olan insanı yaşatmak için kullanmaktadır. Nüfus düzenlemesi, norm/normalizasyon ve gözetim/gözetleme toplumu yaratımı olarak üç ana eksende ele alınabilecektir. Biyo iktidarın kentteki yansımaları, insanları yığınların halinde hareket ettiren ve kentlerin şekillenmesinde en önemli rolü üstlenen göç ve gecekondulaşmanın son dönem tezahürü olan kentsel dönüşüm üzerinden tartışılabilecektir. Kentte üretim için ihtiyaç duyulan tür, sonraları, kentin ya da kıymetli alanların dışına kentsel dönüşümle atılmaya çalışılmaktadırlar. Bu noktada, yaratılan yaşam normlarına uymayan kitlelerin öncelikli tahliyesinden bahsetmek mümkün olacaktır. İktidarın çeşitli araçlar kullanarak gerçekleştirdiği eylemlerde en önemli dayanakları, genellikle, medya ve diğer iletişim kanalları iken; konut stokuyla alakalı olarak en önemli dayanak ise, TOKİ konutları olmaktadır. Kentsel dönüşüm öncesinde bilgi nesnesi olarak kullanılan insan türü, kamera ve MOBESEli kentlerde kayıt altına alınıp gözetlenmektedir de aynı zamanda. Toplum ütopyası olan Panopticon hapishanesine benzetebileceğimiz kentlerde, iktidar devamlı gözetleyen konumundayken, kimse ne zaman ve niçin gözetlendiğini bilmediğinden devamlı olarak kendini denetlemek durumunda kalmaktadır. Yine kentsel dönüşümle gerçekleşen müdahalelerle, insan türünün farklı bağlamlarda 'kapatıldığı'ndan da bahsetmek mümkün olacaktır. Kentsel muhalefet ve katılım gibi konuların, biyolojik tür yığınından ziyade, sosyolojik bir minvalde değerlendirilen toplum için; toplumla birlikte çalışması gerekmektedir. Tepeden aşağı planlamaya karşı; iktidarın olduğu yerde direniş vardır.
Kentsel Vizyon Platformunun, 'On Proje Onlarca Etki' Sosyal Etki Değerlendirme (SED) Rehberi için hazırlanmış çalışmanın, Fikirtepe ile ilgili olan özgün metni.
Research Interests: