Maya Saat

Öz
Bu çalışmada kadınların spora katılımı karate örneği üzerinden irdelenip sporun kadınlara kazandırdıkları tartışılmış ve spor alanında var olmak için verdikleri çabalar üzerinde durulmuştur. Çalışmanın amacı karateci kadınların alandaki deneyimlerini inceleyerek karate alanındaki hakim kuralları ve değerleri anlamak ve bu doğrultuda kadınların bu alanda nasıl ve nerede konumlandıklarını ortaya koymaktır. Çalışma için dokuz karateci kadın ile yüz yüze görüşmeler yapılarak veri toplanmıştır. Veriler içerik analizi yöntemi ile analiz edilmiştir. Araştırmada erkeklerin habitusunun karate alanına kadınların habitusundan daha uygun olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca kadınların, bedenleri ile var oldukları alanda yaşları ilerledikçe ve cinsellikleri ön plana çıktıkça beden sermayelerinin alana çok daha uygunsuz hale geldiği sonucuna varılmıştır. Öte yandan araştırma sonucunda kadınların karatede özgüvenlerini geliştirdikleri ve kendilerini çok daha güçlü hissettikleri sonucuna varılmıştır. Kadınlar karate ile hem bedensel hem zihinsel olarak güçlenmektedirler.
Abstract
In this study, the participation of women in karate was discussed through the karate example, and their efforts to existing in this field were emphasized. The aim of this study was to understand the dominant norms and values by examining the experiences of women in karate field, and accordingly to reveal how and where women are positioned in this field. For this research, the data were collected from nine woman karate players. The data were analyzed by content analysis method. The result of this research showed that men's habitus was more suitable to karate field than women's habitus, moreover, women's habitus gets more unsuitable as long as their age increases and accordingly their sexuality comes into prominence. On the other hand, as a result of this research, it was understood that women have developed their self-confidence and have felt more powerful through karate. Women are strengthened both physically and mentally by karate.

In the recent times, there are movements of migration from Syria to various countries because of the civil war in Syrian since 2011. One of these movements which still continues is to Turkey. Turkish people meet a lot of Syrian refuges after this movement, and they probably have different positive or negative perceptions about Syrians. Migration issue is not only today's problem, but also it will probably be problem of the future, so it's important to understand the perceptions of young-generation of today. Accordingly, the focus of this research is perception of university students about Syrian refugees. To understand perception of students, questionnaire which includes questions and propositions to measure students' perception about Syrian refugees was conducted to 103 university students from Gediz University and Dokuz Eylul University in Izmir. The results show that participants mostly support education rights of Syrian refugees, and mostly undecided about social right of Syrian refugees. Participations are not mostly annoyed from Syrian refugees around them, they think that Turkish people should help Syrian refugees, and they generally support to rights of Syrian refugees. Otherwise, even students who are annoyed from Syrian refugees generally support to their rights.

Bu araştırmanın konusu toplu taşıma araçlarından biri olan şehir otobüslerindeki gündelik yaşam pratikleridir. Odak noktası yolcuların otobüs yolculuklarını nasıl pratik ettikleri ve birbirleriyle nasıl etkileşime geçip iletişim kurduklarıdır. Araştırmada özne yolculardır. Araştırmanın amacı, otobüs yolculuklarındaki defalarca tekrar eden ve sıradanlaşan olaylardaki ritmi ve bu ritmin içindeki insanların birbirleriyle etkileşime geçerek ve iletişim kurarak oluşturdukları yeniden üretimi anlamaya çalışmaktır. Araştırma ve analiz esnasında odaklanılan sorular cevaplanmaya çalışılarak kendi iç dinamiklerine sahip olan şehir otobüslerini incelemek ve Gündelik Hayat Sosyolojisine katkı sunmak amaçlandı. Sıradan olaylardaki ritim ve yeniden üretim ele alınarak gündelik hayat hakkında bilgi edinilmeye ve sıradan olanın sıra dışılığı ortaya konulmaya çalışıldı. Daha önce üstüne kafa yorulmamış bir gündelik hayatı ortaya koyarak kavramsal araçlarla açıklamak ve analiz etmek sıradan olanın nasıl sıra dışı olduğunu gösterir.

Bu calismada kadinlarin spora katilimi karate ornegi uzerinden irdelenip sporun kadinlara kazandirdiklari tartisilmis ve spor alaninda var olmak icin verdikleri cabalar uzerinde durulmustur. Calismanin amaci karateci kadinlarin alandaki deneyimlerini inceleyerek karate alanindaki hakim kurallari ve degerleri anlamak ve bu dogrultuda kadinlarin bu alanda nasil ve nerede konumlandiklarini ortaya koymaktir. Calisma icin dokuz karateci kadin ile yuz yuze gorusmeler yapilarak veri toplanmistir. Veriler icerik analizi yontemi ile analiz edilmistir. Arastirmada erkeklerin habitusunun karate alanina kadinlarin habitusundan daha uygun oldugu anlasilmistir. Aayrica kadinlarin, bedenleri ile var olduklari alanda yaslari ilerledikce ve cinsellikleri on plana ciktikca beden sermayelerinin alana cok daha uygunsuz hale geldigi sonucuna varilmistir. Ote yandan arastirma sonucunda kadinlarin karatede ozguvenlerini gelistirdikleri ve kendilerini cok daha guclu hissettikleri sonucuna varilmistir. Kadi...