ISSN: 1309 4173 (Online) 1309 - 4688 (Print)
Volume 12 Issue 4, August 2020
DOI Number: 10.9737/hist.2020.909
Araştırma Makalesi
Makalenin Geliş Tarihi: 23.03.2020 Kabul Tarihi: 26.04.2020
Atıf Künyesi: H. Hale Kozlu - Özlem Sümengen - Seven Gözübüyük, “Geleneksel Kayseri
Hamamlarında Doğal Aydınlatma Sistemleri”, History Studies, 12/4, Ağustos 2020, s. 2023-2042.
Geleneksel Kayseri Hamamlarında Doğal Aydınlatma Sistemleri
Daylight Systems In Turkish Bath Architecture on Kayserı City Center
Doç. Dr. H. Hale Kozlu – Dr. Özlem Sümengen – Dr. Seven Gözübüyük
ORCID No: 0000-0001-6711-3139 / 0000-0002-9742-0612 / 0000-0001-7772-4136
Erciyes Üniversitesi
Volume 12
Issue 4
August
2020
Öz: Mimari yapılarda işleve, döneme veya bölgeye göre farklı biçim ve özelliklerde
üretilen doğal aydınlatma sistemleri, görsel ve psikolojik konfor durumunun iyileşmesinde
önemli rol oynamaktadır. Türk medeniyetinde temizlik, sosyalleşme ve gelir sağlama gibi
birçok eylemle ön plana çıkan hamamlarda kullanılan aydınlatma elemanları, mekânsal
niteliğin ve konfor koşullarının ayrılmaz bir ögesidir. Hamamların, mahremiyet
gereksiniminin yüksek olduğu yapılardan biri olması nedeniyle mekânlarda doğal
aydınlatma elemanlarının kullanımı, tasarımın önemli bir parametresi olarak
değerlendirilmiş, bu amaçla farklı çözüm önerileri geliştirilmiştir. Mekâna günışığı
alımında kullanılan ışık/aydınlık fenerleri, aydınlık pencereleri, ışık gözü-fil gözü, ışık
tavanları gibi yapısal çözümler ile atmosfer zenginleştirilmiş, mekân algısında bu
aydınlatma elemanlarının önemli bir katkısı olmuştur. Bu çalışma kapsamında Kayseri
kent merkezinde yer alan 7 adet tarihi hamamın doğal aydınlatma elemanları belgelenerek,
mekânlardaki kullanım yoğunluğu, çeşitleri ve boyutları tipolojik bir çalışma ile
değerlendirilmiştir. Böylece bu yapıların doğal aydınlatma çözümleri açısından özgün
niteliklerini vurgulayarak mekânsal kalite potansiyellerinin koruma ve yeniden
işlevlendirme
bağlamında
genişletilip
geliştirilebilmesine
imkân
tanınması
hedeflenmektedir
Anahtar Kelimeler: Doğal Aydınlatma/ Günışığı, Hamam, Kayseri, Koruma
Abstract: Natural lighting systems produced in different forms and features according to
function, period or region in architectural buildings play an important role in the
improvement of both visual comfort conditions and psychological comfort. In Turkish
baths, lighting systems are an integral element of spatial quality and comfort conditions.
Since the baths are one of the buildings with the highest need for privacy, the use of
natural lighting elements in spaces has been evaluated as an important parameter of the
design, and different solutions have been developed for this purpose. Accordingly,
structural solutions such as lighting lantern, windows, oculies, light ceilings were produced
in daylight intake to the space. These lighting elements made an important contribution to
the perception of space. Within the scope of this study, the natural lighting elements of 7
historical baths located Kayseri were documented and evaluated with a typological study.
Thus, it is aimed to enable the spatial quality potentials to be expanded in the context of
History Studies
Geleneksel Kayseri Hamamlarında Doğal Aydınlatma Sistemleri
conservation and re-functioning by emphasizing their unique characteristics in terms of
natural lighting solutions.
Keywords: Daylight, Turkish Bath, Kayseri, Conservation, Traditional Buildings
Giriş
Anadolu medeniyetinde, mimari mekânları ve teknik çözümlemeleri ile ön plana çıkan
hamamlar, inanç ve kültüre göre değişerek kendi özgün özellikleri ile farklılaşmaktadırlar.
Özellikle Roma Döneminde sosyal, işlevsel ve teknik altyapı açısından gelişmiş bir mimari
yapı türü olarak ortaya çıkan, İslam medeniyetleri içerisinde de gelişip değişerek işlevini
sürdüren bu yapılar, her dönemde geleneksel kültürün önemli temsilcileri olmuşlardır. Değişen
temizlik kültürü ve konfor şartlarının gelişmesi halk hamamlarının daha az kullanımına yol
açsa da, toplumsal geleneklerin ve alışkanlıkların sürdürüldüğü birçok bölgede bu hamamlar
hizmet vermeye devam etmişlerdir.
Tasarım ve yapım sürecinde dönemine göre ileri bir teknolojiyle ısıtma, havalandırma,
aydınlatma gibi teknik altyapı çözümlemeleri kurgulanan hamamlarda, mekânların mahremiyet
gereksiniminin yüksek olması, aydınlatmanın bu kurgu içerisinde özel olarak ele alınmasını
sağlamıştır. Aydınlatma çözümleri, mekânsal ihtiyaçlara ve yapısal imkânlara bağlı olarak
doğal ve yapma aydınlatma elemanları ile kurgulanmıştır. Kamusal binalar arasında işlevsel ve
mekânsal düzenlemeleri ile farklılaşan bu yapılarda yer alan aydınlatma sistemi ve
elemanlarının detaylı olarak incelenmesi, değişimin tespiti açısından önem kazanmaktadır.
Roma ve Bizans Dönemine ait az sayıda örneğin günümüze ulaşabilmesi ve Anadolu
coğrafyasındaki yaygın temsilcilerinin genellikle “Türk Hamamı” olarak adlandırılan, İslamiyet
sonrası medeniyetlere ait olan yapılar olması nedeniyle, araştırma kapsamına sadece bu yapılar
dâhil edilmişlerdir. Anadolu’da hemen hemen her yerleşim biriminde rastlanan Türk
hamamlarında kullanılan doğal aydınlatma elemanları incelendiğinde, ışık/aydınlık fenerleri,
aydınlık pencereleri, ışık gözü/fil gözü ve ışık tavanları karşımıza çıkmaktadır. Bu açıklıkların
yanı sıra bazı mekânlarda kandiller, şamdanlar v.b. yapma aydınlatma elemanlarının da
kullanıldığı bilinmektedir.
Geleneksel Türk Hamam tipolojisi içerisinde farklı dönemlere ait örnekleri barındırması
açısından Kayseri önemli bir yerleşim birimidir. Özellikle aydınlatma elemanları konusunda
detaylı bir çalışma yapılmamış olan Kayseri hamamlarının incelendiği bu çalışmada, kent
merkezinde yer alan ve günümüze ulaşabilen geleneksel hamamların doğal aydınlatma
elemanları yerinde incelenerek belgelenmiş ve mekânlardaki kullanım yoğunluğu, çeşitleri ve
boyutları tipolojik bir çalışma ile değerlendirilmiştir. Bu kapsamda, Kayseri kent merkezinde
günümüze ulaşabilmiş olan 7 hamamın, soyunmalık, soğukluk, aralık, sıcaklık ve halvet
hücrelerinin aydınlatma yöntemleri incelenerek kullanım yerleri ve formları belirlenmiştir. Bu
çalışmanın sonucunda, yapıların doğal aydınlatma çözümleri açısından özgün niteliklerini
vurgulayarak, mekânsal kalite potansiyellerinin koruma ve yeniden işlevlendirme bağlamında
genişletilip geliştirilebilmesine olanak tanınması amaçlanmaktadır. Bu yapıların aydınlatma
çözümlerinde elde edilecek benzerliklerin ve farklılıkların mekânsal etkilerinin tespitinin, hem
koruma-restorasyon çalışmalarında hem de yeniden işlevlendirme alanında geliştirilecek yeni
öneriler için bir veritabanı oluşturması hedeflenmektedir1. Özellikle yeniden işlevlendirme
projelerinde, öncelikli olarak tarihi yapının özgün mekânlarına ve yapı elemanlarına minimum
müdahalede bulunulması ilkesi doğrultusunda, önerilen işleve uygun eylem çeşitliliği, doğru bir
Bu çalışma, Erciyes Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi tarafından
FBA_6066 kodlu proje ile desteklenmiştir.
1
History Studies
2024
Volume 12
Issue 4
August
2020
H. Hale Kozlu - Özlem Sümengen - Seven Gözübüyük
aydınlatma tasarımının belirleyicisi haline gelmeli ve hacimde sağlanan aydınlık değerlerinin
bu işlevin gerekliliklerine cevap vermesi beklenmelidir. Bu bağlamda, farklı mimari özelliklere
sahip olan geleneksel yapı tiplerinin doğal ve yapma aydınlatma sistemlerinin tespit edilmesi ve
bu sistemin özgün yapı kurgusu ile bağdaştırılarak yorumlanması, gerek geleneksel yapı
stoğunun belgelenmesi, gerekse yeniden işlevlendirme çalışmalarında doğru tasarım
kararlarının alınabilmesi açısından önemlidir.
İncelenen yapıların büyük çoğunluğunun özgün işlevi olan hamam işlevi ile aktif olarak
kullanılması ve mahremiyet problemleri açısından,5 yapıların bazı mekânlarında fotoğraf
çekimi mümkün olamamıştır. Bu mekânlardaki aydınlatma elemanlarının fotoğraflarında,
geçmişte yapılmış olan belgeleme çalışmalarındaki fotoğraflar kullanılmıştır. Kent merkezinde
yer alan ve günümüze sadece temelleri ulaşan Gülük Hamamı, üst örtüleri ve duvarlarının
büyük bir kısmının yıkılması ve literatürde aydınlatma elemanlarına dair bir bilgi bulunmaması
nedeniyle çalışma dışı bırakılmıştır. İncelenen hamamlar içerisinde yer alan ve son yıllarda
yapılan bir rekonstrüksiyon çalışması ile ayağa kaldırılan Sultan Hamamı’nda ise, diğer
mekânların özgün durumu hakkında kesin bir bilgi bulunmadığından, günümüze özgün örtü ve
duvarları ulaşabilen sıcaklık mekânı ve halvet hücreleri inceleme kapsamına alınmıştır.
1. Hamam Kültürü ve Mimarisi
2025
Volume 12
Issue 4
August
2020
Kamusal kullanımın önemli alanlarından olan hamamlar, sadece yıkanma/temizlenme
eyleminin gerçekleştirildiği yapılar olarak değil, aynı zamanda birer sosyalleşme mekânı olarak
da her dönemde ön plana çıkmıştır. Dünya literatüründe Roma hamamlarından farklılaşan
özellikleriyle “Türk Hamamı” olarak isimlendirilen yapılar, binyıllar boyunca yıkanma
kültürünün farklı katmanlarından beslenen bir geleneğin devamı olmuş, yerleşimin nüfusu,
dönemin mimari üslubu ve teknolojik imkânlar doğrultusunda şekillendirilerek Anadolu kent
dokusu içerisinde mimari ve kültürel olarak daima özel bir önem taşımışlardır.
Yıkanma ve vücut temizliği, insanlığın ilk dönemlerinden beri yaşam kültürünün bir
parçasıdır. Bu eylem çoğu zaman sadece temizlikle ilgili olmamış, kutsal kabul edilen suyun
kullanıldığı dini bir ritüele dönüşmüştür. İlk Çağ toplulukları, kutsal kabul ettikleri akarsu ve
sıcak su kaynaklarında yıkanma eylemini ve aynı zamanda su ile ruh temizliğini
gerçekleştirerek bunu dinsel bir törene dönüştürmüşler, özellikle Kafkasya ve Moğolistan’daki
Neolitik Dönem toplulukları bu töreni mağara, çadır v.b. kapalı mekânlarda
gerçekleştirmişlerdir. 2 Mısır’da Nil, Mezopotamya’da Fırat, Hindistan’da Ganj nehirlerinin de
bu amaca hizmet ettikleri düşünülmektedir. 3 Son yüzyılda yapılan arkeolojik buluntular, bu
durumun Anadolu için de geçerli olduğunu ortaya koymaktadır. 4 Hititler doğal sıcak su
kaynakları üzerine kurulan havuzlarda dinsel bir ayin şeklinde yıkanma eylemini
gerçekleştirmişlerdir. 5 Tilmen Höyük, Arslantaş, Zincirli, Can Hasan gibi arkeolojik alanlarda
yapılan kazılar, bu dönemlerde yıkanma mekânlarının sadece kamusal alanlarda değil, yüksek
sınıfa mensup ailelerin konutlarında da bulunduğunu göstermektedir. 6 Eski Türk
topluluklarındaki metinlerde kullanılan ve hamam terimine karşılık gelen “munça-munçak”
Erika Brödner, “Zur Entwicklungsgeschichte Des Bades”, Antike Welt, S. 8/4, 1977, s. 45-56.
Karl Klinghardt, Türkische Bader, Mit 85 Abbildungen Und Einer Karte, J. Hoffman, Stutgart 1927, s.
9.
4
Birsen Erat, Anadolu’da XIV. Yüzyıl Türk Hamam Mimarisi, (Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Yayımlanmamış Doktora Tezi), Ankara 1997, s. 21-29.
5
Ekrem Akurgal- Max Hirmer Die Kunst Der Hethiter, Hirmer, München 1976, s.51.
6
Erich Ebeling - Bruno Meissner, Reullexion Der Assyrioligie, W. De Gruyter&Co., Berlin Und
Leipzigg 1928, s. 388; Rudolf Naumann, Eski Anadolu Mimarlığı, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara
1991, s. 159.
2
3
History Studies
Geleneksel Kayseri Hamamlarında Doğal Aydınlatma Sistemleri
sözlerinden, Türklerin de yıkanmaya önem verdikleri ve bazı yerleşik alanlarda bu tür yapılara
sahip oldukları anlaşılmaktadır. Göçebe Türkler ise bu amaçla “çerge” adı verilen çadır
hamamlarını kullanmışlardır.7
Yıkanmak için yapılan ilk kapalı mekânların izlerine, Hindistan, Pakistan, Anadolu,
Mezopotamya, Mısır, Antik Ege ve Yunan uygarlıklarındaki saraylarda rastlanmıştır.8 Çeşitli
coğrafyalarda ve dönemlerde hamam kalıntıları bulunduğu kaydedilse de bugünkü hamamlara
çok benzer işlevler gören, içi ısıtılan, sıcak su akan binalar yaygın olarak ilk kez M.Ö. 4. yüzyıl
başlarında Atina’da kullanılmıştır9. Temizlenme eylemine önem verilen Klasik Yunan
kültüründe, konut ve saraylarda yer alan mekânların yanı sıra yıkanma ve tedavi amacına
hizmet eden kaplıcalar da inşa edilmiştir.10 Yine spor yapma amacıyla inşa edilen
gymnasiumlarda da yıkanma mekânlarına yer verilmiştir. 11 Sadece temizlik değil birer sağlık
kurumu işlevi gören Yunan hamamları, imparatorluk dönemi Roma uygarlığında Ortaçağ
başlarına kadar bu modeli geliştirerek kurumsallaşmışlardır. Mekân organizasyonu açısından
birbirini bütünleyen değişik ünitelerin belirgin bir tipoloji oluşturdukları bu modeldeki üç temel
öğe olan Frigidarium (soğukluk), Tepidarium (ılıklık) ve Caldarium (sıcaklık), bölgesel bazı
değişiklikler göstermekle beraber Bizans ve Türk hamamlarında da yapının ana mekânları
olmuşlardır.12
Etrüsk medeniyetinde kullanılan hamamların yanı sıra, zengin Romalılar, Yunan
uygarlığından esinlenerek evlerine banyo odaları yapmışlardır. 13 Klasik Yunan kentlerinde
halka açık yıkanma mekânları bulunmakla birlikte mimari ve işlevsel olarak gelişmiş hamam
yapılarına dair ilk somut izlere Roma Döneminde rastlanmaktadır. 14 Bu yapılar temizliğin yanı
sıra sosyal iletişim mekânları olarak da kullanılmışlardır. Zengin Romalıların villaları dışında
konutlarda akan su ve banyo düzeneği bulunmadığından, hamamlar halk için önemli birer
konfor alanı olmuş, aynı zamanda ekonomik olarak da kazançlı bir girişim olarak görülmüştür.
Alt gelir grubunun bile dışarıda kalmayacağı şekilde oldukça düşük miktarda giriş ücretlerinin
olmasına ragmen, sürekli kullanılmaları nedeniyle bu yapılar ciddi bir ekonomik gelir
sağlamışlardır.15 Kökeni Yunan hamamları olan ancak hamam mimarisinin geliştiği ilk dönem
olarak kabul edilen Roma döneminde de Yunan hamamlarına benzer şekilde, hamamlar, farklı
işlevlere hizmet eden mekânları içermiştir. 16
Osman Turan, Selçuklular Tarihi ve Türk İslam Medeniyeti, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü
Yayınları, Ankara 1965, s. 254; Osman Turan, Selçuklular Zamanında Türkiye, Turan Neşriyat Yurdu,
İstanbul 1971, s. 370; Bahaeddin Ögel, Türk Kültür Tarihine Giriş, C. 3, Kültür Bakanlığı Yayınları,
Ankara 197, s. 108)
8
Aru, Kemal Ahmet Aru, Türk Hamamları Etüdü, (İstanbul Teknik Üniversitesi Yayımlanmamış
Doçentlik Tezi, İstanbul 1949, s. 11; Semavi Eyice, “Hamam”. Türkiye Diyanet Vakfı İslam
Ansiklopedisi., C. 15, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları, İstanbul 1997, s. 402.
9
Haluk Abbasoğlu, Pamphylia Bölgesi Roma Devri Hamamları, (İstanbul Üniversitesi Yayımlanmamış
Doçentlik Tezi), İstanbul 1982, s. 751.
10
Ekrem Akurgal, Ancient Civilizations And Ruins Of Turkey, Haset Kitabevi, İstanbul 1973, s. 47.
11
Klinghardt, age, s. 12.
12
Tevfik Cem Yaman, Türk Hamamının Mekânsal Kurgusu, İstanbul Hamamları, (Mimar Sinan Güzel
Sanatlar Üniversitesi Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), İstanbul 2010, s. 5.
13
Abbasoğlu, agt, s. 751.
14
, Somay Onurkan, “Anadolu’da Eski Yunan ve Roma Arkeolojisi”, Anadolu Uygarlıkları, Görsel
Anadolu Tarihi Ansiklopedisi, C. 3, Görsel Yayınlar, İstanbul 1985, s. 450-474.
15
Fikret Yegül, Roma Dünyasında Yıkanma, Koç Üniversitesi Yayınları, İstanbul 2010, s. 29.
16
Behçet Ünsal, Mimari Tarihi, C. 1, İ.T.O. Yayınları, Marifet Matbaası, İstanbul 1960, s. 478.
7
History Studies
2026
Volume 12
Issue 4
August
2020
H. Hale Kozlu - Özlem Sümengen - Seven Gözübüyük
Romalıların geliştirdiği, şehir merkezlerine suyun ulaştırılmasını sağlayan su kemerleri ve
kanalizasyon sisteminin de hamamların mimari gelişiminde etkili olduğu düşünülmektedir.
Ayrıca bu dönemde icat edilen ve hypocaust adı verilen döşeme altı ısıtma sistemleri, mekansal
ihtiyaçlara göre ısının farklı derecelerde uygulanmasına imkan vermis, bu teknolojik gelişme
Roma hamamlarının kurgusunda önemli rol oynamıştır. Roma döneminde hamamların gece
kullanımı, çok özel durumlar haricinde enderdir. Müşteriler bol gün ışığında yıkanmayı tercih
etmiş, büyük pencerelere sahip olan, iyi aydınlatılan hamamlara özel ilgi göstermişlerdir. 17
Bizans döneminde de Roma hamam geleneği sürdürülmüş, Roma’da olduğu gibi hamamlar
yıkanma eyleminin dışında, eğlencelerin düzenlendiği, siyasi tartışmaların yapıldığı birer
sosyal aktivite alanı olarak kullanılmıştır. 18
2027
Volume 12
Issue 4
August
2020
Aynı dönemlerde İslam coğrafyasında da kullanılmaya başlayan hamamlar, mekânsal olarak
kısmi farklılıklar gösterse de işlev açısından aynı geleneği sürdürmüşlerdir. 19 Anadolu’ya
gelmeden önce Türklerin han, saray, köşk v.b. yapılarda özel yıkanma mekânlarının bulunduğu,
ayrıca halka açık yapıların varlığı yazılı kaynaklarda yer almaktadır. 20 Bizans’a yakın bir
bölgede bulunan Emevi Dönemi ilk İslam hamamlarında ve Memluk hamamlarında da mekân
düzenleri, mimari özellikleri ve ısıtma sistemleri ile Roma hamam mimarisi etkisi altında
şekillenmekle birlikte İslam dininin temizlik kurallarına uygun olarak yıkanmayı sağlayabilmek
için, sıcak ve soğuk su havuzlarının yerine, akan su sistemi kullanılmıştır. Mimari düzen ise
Roma-Bizans geleneği ile hemen hemen aynı şekilde devam ettirilmiştir. 21 Orta Asya
bölgesinde ise Kirman Nigar Hamamı ve Kırgızistan’da bir saray kompleksine ait hamam
dışında günümüze ulaşan bir yapı bulunmamaktadır. 22 Büyük Selçuklular Döneminde inşa
edilen Kirman-Nigar Hamamı’nın, 10. yüzyıl Orta Asya sivil mimarisine bağlanan bir
geleneğin devamı niteliğinde sıcaklık bölümünde uygulanan 4 eyvanlı plan şeması ile, yakın
dönemlerde Anadolu’da ortaya çıkan Türk hamam mimarisinin ana şemasını oluşturduğu
düşünülmektedir.23 Bu mimari kompozisyonda Roma hamamlarının yanı sıra, ilk kaplıca
örneklerinin de etkili olduğu düşünülmektedir. Birisi her türlü hava şartlarında soyunup
giyinmeyi, diğeri sıcak sulu havuzda yıkanmayı sağlamak amacıyla yan yana iki hacimden
yapılmış bu yapı türleri, hamamların sağlık işlevini de ön plana çıkarmış, 12.-13. yüzyıl Türk
hamamlarında kurnalara sadece sıcak su akıtılmıştır. 24
Su ve ısıtma tesisatı bakımından erken dönem örneklerinden faydalanan, ancak havuz yerine
akan su ile temizlik yapılan Anadolu Türk hamamlarının temel mekân kurgusu, aksiyel eyvanlı,
köşe halvetli, merkezi mekân şeması üzerinden geliştirilmiştir. 25 Özellikle Selçuklu
döneminden itibaren haçvari sıcaklık şeması daha çok uygulanmaya başlamıştır. Tek olarak
Yegül, agt, s. 29, 105.
Nezih Başgelen, v.d. “Bizans İstanbul’u”, İstanbul’un Dört Çağı, Ed. Fatma Türe, Yapı Kredi
Yayınları, İstanbul 1999, s. 24-25; Alidost Ertuğrul, “Hamam Yapıları ve Literatürü”, Türkiye
Araştırmaları Literatür Dergisi, S. 7/13, 2009, s. 241-266.
19
Aru, age, s. 14.
20
Turan, 1965, age, s. 254.
21
Felix Genzmer, Anlage Und Einrichtung Der Gedaude – Bade Und Schwimmanftalten, J.M.
Gebhardt’s Verlag, Leipzig 1921, s. 22.
22
Erat, agt, s. 27.
23
Hilmi Ziya Ülken, İslam Sanatı, İstanbul Teknik Üniversitesi Matbaası, İstanbul 1948, s. 355.
24
, Yılmaz Önge, “Anadolu’da XII-XIII. Yüzyıl Hamamları Hakkında Genel Bilgiler ve Mimar Koca
Sinan’ın İnşa Ettiği Hamamlar”, Mimarbaşı Koca Sinan, Yaşadığı Çağ ve Eserleri, C. 1, Ed. Sadi
Bayram, T.C Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü Yayınları, İstanbul 1988, s. 404-415
25
Yılmaz Önge, Anadolu’da XII. ve XIII. Türk Hamamları, Vakıflar Genel Müdürlüğü Yayınları, Ankara
1995, s. 9.
17
18
History Studies
Geleneksel Kayseri Hamamlarında Doğal Aydınlatma Sistemleri
inşa edilen hamamların yanı sıra erkek ve kadınlar için bitişik iki bina şeklinde inşa edilen çifte
hamamlar da mevcuttur. Külliyeler içerisinde yer alan hamamların yanı sıra Kırşehir Karakurt
Han Ilıcası gibi ılıca/kaplıca ve han birlikteliği gibi farklı örnekler de bulunmaktadır. 26 Selçuklu
döneminin çifte hamamlarının plan şeması, aradaki aks boyunca ve her iki kısımda sıralanan
soyunmalık, aralık, soğukluk, sıcaklık, su deposu ve külhandan oluşmaktadır.27 Bu hamamların
plan düzeninin Beylikler Döneminde de tekrarlandığı görülmektedir. 28
Osmanlı Döneminde yalı ve konaklar dışında çoğu eve su verilmemesi nedeniyle bu evlerde
yaşayan halk yıkanma ihtiyaçlarını halk hamamı denilen yapılarda sağlamışlardır. Saraylarda
ise hükümdar ve ailesi için saray hamamları inşa edilmiştir. Ayrıca şifalı sıcak kaynak suyunun
çıktığı yerlerde de kaplıcalar yapılmıştır. 29 Hamamlar tarihsel süreçte dini ve ticari yapılarla
birlikte şehir hayatının önemli yapıları haline gelmiş ve genellikle külliye şeklinde; dini,
kültürel ve sosyal yapılarla ilişkilendirilmişlerdir. Başta İstanbul olmak üzere Anadolu
şehirlerindeki yoğun inşa faaliyeti ve bu işleyişin imaret sistemi çerçevesinde şekillenmesi, bu
yapıların kentle organik bir ilişki kurmasına sebep olmuştur. Toplumsal gelenekler göz önünde
bulundurularak çalışanların sağlık ve temizliği için, özellikle külliye inşaatları esnasında
hamam inşasına öncelik tanınmıştır. Yine imarete sağlanan gelirler açısından bu yapıların en az
çarşılar kadar kazanç sağlaması da hamam inşasının temel nedenlerinden birisi olmuştur. 30
Diğer bir gerekçe ise hamamların ait oldukları yapı topluluğunun merkezi olan cami cemaatine
hizmet vermesidir.31
Osmanlı Dönemi hamam mimarisi, Anadolu’nun çok kültürlü yapısının bir parçası olarak,
barındırdığı geçmiş kültürlerin ve temas ettiği komşu coğrafyaların etkisi altında şekillenmiştir.
Bu kapsamda dini ve kültürel olarak farklı bir medeniyetin ürünü olan Roma hamamlarının
plan kurgusu temel alınmış, mekân kullanımı yeniden düzenlenmiştir. Bu düzenleme esnasında
özellikle sıcaklık bölümlerinde farklı denemeler yapılmış, bazı yapılarda Roma-Bizans
hamamlarındaki yıldız şema kullanılmış, bazı yapılarda ise Selçuklu yapılarındaki haçvari, dört
eyvanlı şema tercih edilmiş, farklı dönemler ve bölgelere göre bu şemalar geliştirilerek
çeşitlendirilmiştir32. Nüfus artışı ve teknolojik gelişmeler hamam mimarisine de yansımış, 14.
yüzyıldan sonra soyunmalık mekânları büyük bir kubbe ile örtülmeye başlamıştır. Erken dönem
Osmanlı hamamları bu kubbelerin zengin süslemesi ile özellik kazanmıştır. 33 Soyunmalığın
duvarlarına, alttakiler dikdörtgen, üsttekiler kemerli olmak üzere iki veya üç sıra pencere
açılması ise 16. yüzyıl hamamı özelliklerindendir. Erken dönem hamamlarının boyutları küçük,
planları asimetrik iken, klasik dönemde tamamen simetrik ve çifte hamamlar yoğunluk kazanır.
17.-18. yüzyılların hamam mimarisinde, kubbeli bir merkezi mekâna göre aksiyel eyvanlı ve
köşe halvetli haçvari sıcaklık şemasının uygulanmıştır.34 Genel olarak Osmanlı Dönemi
hamamlarının plan şemaları incelendiğinde; haçvari dört eyvanlı ve köşe hücreli tip, yıldızvari
sıcaklıklı tip, kare bir sıcaklık etrafında sıralanan halvet hücreli tip, çok kubbeli sıcaklıklı tip,
İbrahim Yılmaz, “Kırşehir’de Selçuklu Dönemine Ait Bir Yapı Karakurt Han-Ilıcası”, Uluslararası
Hakemli Tasarım ve Mimarlık Dergisi, S.10, 2017, s. 56-79.
27
Önge 1988, age, s. 409.
28
Süheyla Atlı, Mimar Sinan Dönemi Hamamları Konusunda Bir Araştırma, (Mimar Sinan Güzel
Sanatlar Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), İstanbul 1990, s. 16.
29
Elif Şehitoğlu, Bursa Hamamları, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, İstanbul 2006, s. 9.
30
Yaman, agt, s. 6.
31
Eyice, age, s. 402-430.
32
Genzmer, age, s. 22.
33
Doğan Kuban, 100 Soruda Türkiye Sanat Tarihi, Gerçek Yayınevi, İstanbul 1981, s. 198.
34
Önge 1988, age, 409-410.
26
History Studies
2028
Volume 12
Issue 4
August
2020
H. Hale Kozlu - Özlem Sümengen - Seven Gözübüyük
ortası kubbeli, enine sıcaklıklı ve çift halvetli tip ve soğukluk, sıcaklık ve halvetin eş odalar
halinde olduğu tip olmak üzere 6 plan şemasının bulunduğu görülmektedir. 35
2029
Volume 12
Issue 4
August
2020
Yalın ve fonksiyonel bir iç mekân şemasına sahip olan Türk hamamlarındaki mekânlar,
soyunmalık, ılıklık (soğukluk), sıcaklık ve külhan olmak üzere 4 ana başlıkta toplanmaktadır.
Camekân (camegah) olarak da adlandırılan soyunmalık, hamamın giriş bölümüdür. Cümle
kapısından girilen, soyunma ve kabul işlemlerinin yapıldığı mekân olan soyunmalık, genellikle
kare veya kareye yakın dikdörtgen plan şemasına sahiptir. 36 Soyunmalığın ısıtma sistemi ve
sıcak su tesisatı yoktur. Isıtma kış aylarında mangallar aracılığıyla sağlanır. Duvarlarda açılan
pencereler, içeriden dışarısı, dışarıdan da içerisi görülmeyecek yüksekliktedir. İki sıra
pencerenin olduğu durumlarda, üst sıradakiler renkli alçı pencere olur ve mekâna renk katar. 37
Soyunmalıktan ılıklığa, aralık da denilen, üzerinde külah şeklinde bir baca olan mekândan
geçilir. Bu bacanın amacı, sıcak olan iç hacimden çıkacak buharı buğu yapmadan çekip dışarı
atmaktır. Soğukluk, ılıklık veya kapıarası olarak isimlendirilen mekân, sıcaklığa geçmeden önce
vücudu ısıya alıştırmak veya sıcaklıktan çıkıp ferahlamak için kullanılır. Çok soğuk
dönemlerde soyunma eylemi de bu mekânda yapılabilir. Tuvaletler ve diğer küçük mekânlar
genellikle bu alana açılan daha alçak bölmelerdir. Sıcaklık, yıkanma eyleminin
gerçekleştirildiği, ortasında çoğunlukla göbek taşı bulunan merkezi bir mekân etrafında
düzenlenmiş bir alandır. Bu merkezi mekânın köşelerinde ‘halvet’ adı verilen, ana mekândan
daha sıcak tekil yıkanma hücreleri bulunur. Bu hücreler arasında kalan ve ‘eyvan’ olarak
adlandırılan nişler, genel yıkanma alanlarıdır. 38 Hamamın tesisat merkezi külhan, olarak
adlandırılır. Girişi ayrı bir mekân olan külhanın yanında bir sıcak su deposu bulunur. Depodaki
suyu ısıtma amacıyla ocak yakılan külhanın zemin kotu, genellikle su deposunun hizasındadır.
Ocağın dumanları cehennemlik adı verilen ve döşeme altında dolaşan kanallarda dolaşarak
hamamı ısıtır. Duman duvar içine yerleştirilmiş tüteklik denilen toprak borulardan geçerek
dışarı atılırken aynı zamanda duvarların da ısınmasına yardımcı olur. 39
2. Türk Hamamında Aydınlatma Elemanları
Gün ışığından yararlanmak amacıyla yapı elemanlarında bırakılan açıklıklar, doğal
aydınlatma sistemine ait elemanlar olarak tanımlanmaktadır. Günümüz yapılarında pencereler,
kapılar, çatı ışıklıkları gibi elemanlardan oluşan doğal aydınlatma sistemi, Türk hamam
mimarisinde, ışık/aydınlık fenerleri, aydınlık pencereleri, ışık gözü/fil gözü ve ışık tavanları
olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu açıklıkların yanı sıra bazı mekânlarda kandiller, şamdanlar
v.b. yapma aydınlatma elemanlarının da kullanıldığı bilinmektedir.
2.1. Işık/aydınlık fenerleri
Hamamlardaki mahremiyet gereksinimi nedeniyle doğal aydınlatma genellikle tavan
örtülerine açılan açıklıklar ile sağlanır. Hamam yapılarındaki doğal aydınlatmada kullanılan
önemli yapı elemanlarından biri aydınlık fenerleridir. Tavan örtüsünde yer alan bu fenerlerden
Semavi Eyice, “İznik’te Büyük Hamam ve Osmanlı Devri Hamamları”, Tarih Dergisi, S. XI, 1960, s.
99-120.
36
Ayla Ödekan, “Hamam”, Eczacıbaşı Sanat Ansiklopedisi, C. 2, YEM Yayınları, İstanbul 1998, s. 750753.
37
Tülay Taşçıoğlu, Türk Hamamı, TTOK Yayınları, İstanbul 1998, s. 37.
38
Önge 1988, age, s. 408.
39
Aru, agt, s. 10.
35
History Studies
Geleneksel Kayseri Hamamlarında Doğal Aydınlatma Sistemleri
günümüze genellikle taş malzeme ile inşa edilenleri ulaşabilmiştir. Ahşap malzemeli en eski
örnekleri ile ilgili detaylı bilgilere ulaşılamamakta olup soyunmalıklarda merkezdeki şadırvanın
üzerine denk gelen tavan ile birlikte yok olduğu ya da onarımlar sırasında özgünlüğünü
kaybettiği varsayılmaktadır. 40
Işık fenerlerinin yapım sistemi, tavan üst örtüsüne göre şekillenmiştir. Ahşap çatılı yapılarda
ışık fenerinde de ahşap kullanılırken, kâgir kubbeler üzerinde yükselen ışık fenerlerinde taş
malzeme tercih edilmiştir. Ahşap ışık fenerlerinde, yapının üst örtü kurgusuna bağlı olarak
genellikle iki farklı yöntem uygulanmıştır. İki yöntemde de fener üst örtünün merkezinde,
genellikle şadırvana denk gelen kısımda yer alır. İlk yöntemde fenerin prizmatik gövdesi,
tavandaki bir kaide üzerinde çatı yüzeyinden yükseltilmiştir. İkinci yöntemde ise fener, ahşap
tavan üzerinde dışarı taşıp kare veya sekizgen taban üzerinde merkeze doğru daraltılmıştır. En
eski örneğine 15. yüzyılda rastlanan taş ışık fenerlerinde yapım sistemi farklılaşmış, özellikle
16. yüzyılda kare, altıgen, sekizgen veya onikigen prizma biçimindeki fenerlerin gövdeleri,
köşelerde yer alan taş ayaklara veya küçük sütunlara kemerlerle ya da lentolara oturtulmuş ve
küçük kubbeler ile örtülmüşlerdir. İstanbul Çemberlitaş Hamamı’nda sekiz sütunun taşıdığı
sivri kemerlere oturtulmuş, eteği taçlı kubbe ile örtülmüş ışık fenerleri mevcuttur. Bu tip
sütunlu fenerlerde prizmatik gövdenin pencerelerine yerleştirilmiş camlı doğramalar yerine,
fener kaidesindeki ışık açıklığını örten, daha alçak tutulmuş prizmatik veya konik bir cam
kapak kullanılmıştır. 41 Anadolu’daki hamamların da birçoğunda, özellikle soyunmalık
bölümlerinde aydınlık fenerleri sıklıkla gözlemlenebilmektedir. Konya Hasbeyoğlu Hamamı,
Trabzon İskender Paşa Hamamı, Bursa Muradiye Hamamı soyunmalık mekânları aydınlık
fenerleri ile aydınlatılan önemli örneklerdir. 42
2030
2.2. Aydınlık pencereleri
Duvarlara, üst örtüye veya tonoz sırtlarına açılan, genellikle kare, dikdörtgen veya dairesel
forma sahip pencerelerdir. Aydınlık pencerelerine; Beylikler Dönemiyle birlikte büyük
hamamlarda soyunmalıklar kubbe ile örtülmeye başladıktan sonra rastlanmaktadır. İlk
uygulamalarında soyunmalık duvarlarına iki sıra pencereler halinde uygulanıp daha sonra
kubbeye de küçük pencereler eklenmiştir Aydınlık pencerelerinin en önemli kullanımı; Mimar
Sinan’ın eseri Ayasofya–Haseki Hürrem Sultan Hamamı’nda görülmektedir. Yapı; ışık
fenerlerinin yanı sıra cephelere veya tavana açılan aydınlık pencerelerinin de kullanımıyla,
hacimde doğal ışığı en iyi alabilen Osmanlı hamamı olarak tanımlanmaktadır. 43 15. yüzyıldan
sonra soyunmalıklara daha fazla ışık sağlamak amacıyla, zemin seviyesine yakın demir
parmaklıklı ve ahşap kafesli alt pencereler ile birlikte, kubbe etek seviyesine yakın, renkli
camlı, alçı üst pencereler kullanılmıştır. 44.
2.3. Işık gözü-fil gözü
Türk hamamlarında doğal aydınlatmanın sağlanmasında, soyunma mekânlarındaki aydınlık
fenerlerinden sonra en çok dikkati çeken mimari detaylara sıcaklık mekânlarında rastlanır. Işık
gözleri, özellikle hamamlarda birçok mekânda kullanımı tercih edilen özel pencerelerdir. 12.Yılmaz Önge, “Eski Türk Hamamlarında Aydınlatma”, Vakıflar Dergisi, S. 12, 1979, s. 121-137.
Önge 1979, age, s. 122-124.
42
Arife Deniz Oktaç, Anadolu Türk Mimarisinde Aydınlatma Detayları ve Aydınlatma Elemanları,
(Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Konya 1992, s. 18;
Funda Kurak Açıcı, “Trabzon Türk Devri Yapısı İskender Paşa Cami ve Külliyesi”, Uluslararası
Hakemli Tasarım ve Mimarlık Dergisi, S. 10, 2017, s. 275-289.
43
Önge 1988, age, s. 415.
44
Önge 1979, age, s. 128.
40
41
History Studies
Volume 12
Issue 4
August
2020
H. Hale Kozlu - Özlem Sümengen - Seven Gözübüyük
13. yüzyıla ait örneklerde merkezi sıcaklık kubbesinin ortasında bir ışık kubbeciğinin
bulunduğu, 13. yüzyıldan itibaren bunun çevresinde ayrı ayrı veya birleşik ışık gözlerinden
oluşan ışıklık çemberlerinin oluşturulduğu görülmektedir. 15. yüzyıla kadar bazı örneklerde tek
bir ışık gözü bulunan eyvanlar ve bağımsız olarak aydınlatılmış halvetler dışında, merkezi
mekânın kubbesi, sıcaklık bölümünün doğal aydınlatma sağlanan önemli bir bölümü olmuştur.
Halvetlerin kubbelerinde ise yine erken dönem hamamlarında sadece bir ışık açıklığı
bulunmaktadır. 13. yüzyıl Kayseri Hunat Hamamı ve 14. yüzyıl Konya Seydiler (Seyyid Harun
Veli) Hamamı’nda halvet kubbelerinin toprak altında kaldığı, ışık açıklığını kurtaracak
yükseklikte taş veya tuğladan bir yaka ile çevrilerek üzerine cam kapaklar konulduğu
anlaşılmaktadır. 45
2.4. Işık tavanları
15. yüzyıldan itibaren hamam yapılarında farklı doğal aydınlatma detaylarına da
rastlanmaktadır. Işık tavanları genelde küçük tonoz veya kubbe aynalarına yerleştirilmiş, kafes
görünüşündeki örtülerdir. Tonoz veya kubbelerin etek seviyesinde bulunan ışık tavanları,
üzerine geometrik şekiller oyulmuş taş levhalardan veya sıvalardan yapılmıştır. Işık
tavanlarının bir diğer farklı uygulaması ise hamamların merkezi sıcaklık kubbelerinde
kullanılan, basık küre kapağı biçimindeki çok gözlü ışık tavanlarıdır. Bu tip ışık tavanları,
kubbenin inşası esnasında tepede bırakılan geniş açıklığın, içine toprak künkler yerleştirilen
dairesel bir örtüyle kapatılması sonucunda meydana gelmişlerdir Bu ışık tavanlarına daha çok
Güneydoğu Anadolu bölgesindeki hamamlarda rastlanmaktadır. 46
2031
Volume 12
Issue 4
August
2020
18. ve 19. yüzyılda özellikle İstanbul’da yapılan saray ve köşk hamamlarında, soğukluk ve
sıcaklık mekânlarının örtülerinde, yarım küre şeklindeki klasik kubbelerin yerine basık kubbe
veya tonozlar tercih edilmiş, bu örtüler çok sayıda ışık gözüyle adeta şeffaflaştırılmıştır. 19. yy.
ortalarında yapılan Dolmabahçe Sarayı Hünkâr Hamamı’nın madeni karkas bir sistemin taşıdığı
camekânlı tavan örtüsü, en karakteristik örneklerdendir. 47
2.5. Yapma aydınlatma elemanları
Yapılarda doğal aydınlatmanın yeterli gelmediği veya doğal aydınlatma istenmediği
durumlarda kullanılan aydınlatma sistemi, yapma aydınlatma olarak tanımlanır. 15. yüzyıla
kadar yapma aydınlatma sistemine ilişkin bir bilgiye rastlanmamaktadır. 15. ve 16. yüzyıllarda
ise saray hamamları ve özel hamamlarda hizmetlilerin taşıdığı büyük şamdanlar, duvarlara
çivilerle asılmış kandiller ve fenerlerin kullanıldığını gösteren minyatürler bulunmaktadır. Bu
kullanımın halk hamamlarında da aynı şekilde olduğu düşünülmektedir. Fenerler ve kandiller
ile aydınlatma sağlanması için beziryağı, gazyağı, zeytinyağı, haşhaş yağı gibi yağlar
kullanılmıştır. 15. yüzyıldan sonra inşa edilen özel ve genel hamamlardaki küçük nişlerin,
kandil, şamdan vb. ekipmanların yerleştirilmesi için tasarlandığı düşünülmektedir. 48 Bu
uygulamaların en önemli örneklerine Mimar Sinan’ın 16. yüzyılda yaptığı Ayasofya Hamamı
erkekler kısmındaki soğukluk ve sıcaklık mekânlarında rastlanmaktadır. Yapıda duvarların
üzerine sıvadan yapılmış konsol rafları, şamdan, kandil, fener gibi yapma aydınlatma araçlarını
yerleştirmek için “çırağman” denilen küçük nişler mevcuttur. 49 Dolmabahçe Sarayı Çinili
Hamamın soğukluk mekânında bulunan Kütahya çinili masanın üzerine yerleştirilen sekiz adet
mumluk, yapma aydınlatma elemanı olarak kullanılmıştır. Yine Dolmabahçe Sarayı
45
Age, s. 126-130; Yaman, agt, s. 218.
Age, s. 130-131.
47
Age, s. 131-132.
48
Mahmut Akok, “Çorum’da Ali Paşa Hamamı”, Arkitekt, S. 280, 1955, s. 85-91.
49
Eyice 1997, age, s. 417.
46
History Studies
Geleneksel Kayseri Hamamlarında Doğal Aydınlatma Sistemleri
hamamlarında, yapma aydınlatma için duvar yüzeylerinde her iki taraftan kullanılmak üzere
kapaklı nişler yapılmıştır. Ayrıca; saray içindeki hamamlarda tavandan sarkıt şeklinde
kullanılan şamdanlar dikkati çekmekte olup 20. yüzyıldan itibaren elektrik tüketiminin
hamamlarda da başlaması ile birlikte, hamamların büyüklüğüne ya da kullanım şekline ve
döneme göre değişen yapma ışık kaynakları kullanılmaya başlanmıştır. 50
3. Kayseri Hamamlarında Aydınlatma Elemanları
Kayseri’de hamamlar üzerine yapılan araştırmalar sonucu, kent merkezinde Selçuklu,
Beylikler ve Osmanlı Dönemine ait 20 adet hamam olduğu görülmektedir. Arşiv belgelerinde
ismi geçen ancak günümüze ulaşamayan 10 adet hamam daha bulunmaktadır. 51 Bu
hamamlardan 9 adedi kent merkezinde konumlanmış olup Birlik Hamamı 1996 yılında
tamamen yıkılmış, Gülük Hamamı’nın ise sadece temelleri ve duvarlarının bir kısmı günümüze
ulaşabilmiştir. Çalışma kapsamında, Sultan Hamamı, Hunat Hamamı, Selahaddin Hamamı,
Kadı Hamamı, Cafer Bey Hamamı, Deveci Hamamı ve Setenönü Hamamı ele alınarak doğal
aydınlatma elemanlarının mekânlara göre kullanım çeşitliliği incelenmiştir.
3.1. Sultan Hamamı
13. yüzyılın başlarına tarihlendirilen yapı, Cumhuriyet Mahallesi, Sultanhamamı Sokağında
bulunmaktadır. Orijinalinde çifte hamam olarak inşa edilen hamamın kadınlar bölümü
tamamen yıkılmıştır. 52 Günümüzde rekonstrüksiyon çalışmaları ile ayağa kaldırılan yapı,
restoran olarak kullanılmaktadır. Onarımdan önce sadece sıcaklık bölümü ve halvet hücreleri
ayakta olan yapının sıcaklık bölümü, kubbedeki aydınlık penceresi ve basık tonozun sırtına
açılan ışık gözleri ile aydınlatılmaktadır. Kubbeler ile örtülen halvet hücrelerinin ise 80-120
cm. arasında değişen boyutlarda tavana açılan dairesel aydınlık pencereleri mevcuttur.
Hamamın diğer bölümleri yıkıldığı için, bu bölümlerdeki orijinal aydınlatma elemanları
hakkında bir iz bulunmamaktadır.
3.2. Hunat (Huand Hatun) Hamamı
Çifte hamam olarak kurgulanan ve 13. yüzyıla tarihlendirilen yapı, cami, medrese, türbe ve
hamamdan oluşan bir külliye içerisinde yer almaktadır. Günümüzde hala hamam olarak
kullanılan yapının erkekler bölümü incelendiğinde, üst örtüsü sonradan betonarme düz teras
çatı ile örtülen ve orijinal mekân boyutunda olmadığı düşünülen 53 soyunmalık bölümünün, bu
örtü üzerine açılan dikdörtgen tepe pencereleri ve kuzey cephede yer alan 4 adet aydınlık
penceresi ile ışık aldığı görülmektedir. Soğukluğun aydınlatılması ise tonozun üzerindeki 3 adet
ışık gözü ile sağlanmıştır. Bu ışık gözlerinden ortadaki kare, kenardakiler dairesel formdadır.
Aralık ve tuvalet bölümlerinde, kubbeler üzerine açılmış aydınlık pencereleri kullanılmakta
olup sıcaklık bölümünün aydınlatılmasında ise ortadaki ana mekânın kubbesindeki aydınlık
feneri göze çarpmaktadır. Aydınlık fenerinin etrafına simetrik olarak yerleştirilen 16 adet ışık
gözü bulunmaktadır. Sıcaklık eyvanları, tonozların sırtına açılan ışık gözleri ile aydınlatılırken
halvet hücrelerinde kubbe üzerine açılan aydınlık pencerelerinin tercih edildiği görülmektedir
(Fotoğraf 1, 2, 3).
50
Yaman, agt, s. 231.
Mustafa Denktaş, Kayseri’deki Tarihi Su Yapıları (Çeşmeler, Hamamlar), Kıvılcım Yayınları, Kayseri
2000, s. 274.
52
Osman Eravşar, “Sultan Hamamı”, Selçuklu Gevher Nesibe Sultan Tıp Fakültesi Sempozyumu, Erciyes
Üniversitesi Matbaası, Kayseri 1992, s. 32-35.
53
, Erol Yurdakul, “Son Buluntulara Göre Kayseri’de Hunat Hamamı”, Selçuklu Araştırmaları Dergisi,
S. II, 1971, s. 141-151.
51
History Studies
2032
Volume 12
Issue 4
August
2020
H. Hale Kozlu - Özlem Sümengen - Seven Gözübüyük
Fotoğraf 1. Hunat Hamamı sıcaklık eyvan kubbelerinde aydınlık pencereleri
Kadınlar bölümü soyunmalık mekânında, tonoz üst örtünün sırtına açılan, kare formlu 2
aydınlık penceresi ve iki cephenin üst kotlarına açılan aydınlık pencereleri mevcuttur. Aralık
mekânı ve iki bölümlü soğuklukta, kubbelerin tepesine açılan birer aydınlık penceresi yer alır.
Sıcaklığın merkezi kubbesinin ortasına açılan dairesel formlu aydınlık penceresi etrafındaki ışık
gözleri ve tonoz sırtlarındaki aydınlık pencereleri ile ana mekânın ışık alması sağlanırken
halvet hücrelerinde yine erkekler bölümünde olduğu gibi kubbe üzerine açılan dairesel formlu
aydınlık pencereleri ile mekânlara ışık alındığı gözlemlenmektedir (Fotoğraf 3).
2033
Volume 12
Issue 4
August
2020
Fotoğraf 2, 3. Hunat Hamamı’nda aydınlık feneri ve pencerelerinin kullanımı
3.3. Selahaddin Hamamı
Çifte hamam olarak kurgulanan ve 14. yüzyıla tarihlendirilen 54 yapı, günümüzde hala
hamam olarak kullanılmaktadır. Erkekler bölümü soyunmalık mekânı; kuzey ve güney
duvarlarıa açılan ancak güneydeki sonradan kapatılan iki aydınlık penceresi, doğu duvarındaki
1 adet eğimli dikdörtgen aydınlık penceresi, tonozların sırtlarına açılan kare aydınlık
pencereleri ve kubbedeki ışık gözleri ile aydınlatılmaktadır. Batıdaki kubbede 1, doğudaki
kubbede 9, ortadaki kubbede 21 adet olmak üzere toplam 31 adet ışık gözü bulunmaktadır.
Sıcaklığın aydınlatılmasında ise kubbe ve tonozlar üzerine yerleştirilen ışık gözleri
Yıldıray Özbek ve Celil Arslan, Kayseri Taşınmaz Kültür Varlıkları Envanteri, C. II, Kayseri
Büyükşehir Belediyesi Yayınları, Kayseri, 2008, s. 495.
54
History Studies
Geleneksel Kayseri Hamamlarında Doğal Aydınlatma Sistemleri
kullanılmıştır (Fotoğraf 4). Merkezi kubbe üzerinde 25, doğu, batı ve kuzey eyvanlarındaki
tonozlar üzerinde dörder adet dairesel formlu ışık gözü yer alırken, güney eyvanı tonozundaki 2
adet ışık gözünün dikdörtgen formlu olduğu görülmektedir. Güneydoğuda yer alan ve
diğerlerine göre daha büyük olan halvet hücresi, iki kubbenin üzerine yerleştirilen birer
aydınlık penceresi ile, diğer halvet hücreleri ise ışık gözleri ile aydınlatılmaktadır. Kadınlar
bölümü soyunmalığı, sonradan betonarme örtü ile kaplanmıştır. Soğukluk ve aralık
mekânlarında, tonozlar üzerine açılan üçer adet kare formlu ışık gözü bulunmaktadır.
Sıcaklığın giriş eyvanının tonoz sırtında kullanılan 7 adet kare formlu ışık gözü, ortadaki
kubbeye ve yan eyvanların tonoz sırtlarına açılan kare aydınlık pencereleriyle sıcaklık mekânı
aydınlatılmaktadır. Halvet hücrelerinde de yine tonoz sırtlarına açılan ışık gözlerinin
kullanıldığı görülmektedir.
2034
Volume 12
Issue 4
August
2020
Fotoğraf 4. Selahaddin Hamamı erkekler bölümü sıcaklık kubbesi 55
3.4. Kadı Hamamı
Vakfiye kayıtlarında 1542’ye tarihlendirilen yapı, çifte hamam olarak inşa edilmiş olup 56
günümüzde işlevini devam ettirmektedir. Erkekler bölümü soyunmalık mekânının üzerinde
sekizgen bir aydınlık feneri bulunmaktadır. Ayrıca giriş kapısının iki kenarına simetrik olarak
yerleştirilen ve kubbe trompları içerisinde bulunan dikdörtgen aydınlık pencereleriyle
soyunmalığa ışık alınmaktadır. Soyunmalıktan ulaşılan çamaşırhanenin aydınlatılmasında tonoz
üstleri ve sırtlarına yerleştirilen ışık gözleri kullanılırken, soğukluk ve sıcaklık, kubbe üzerine
açılan dairesel formlu aydınlık penceresi ve etrafına yerleştirilen 16’şar adet ışık gözü ile
aydınlatılmaktadır. Soğukluk ve kuzeybatıda bulunan halvet hücresi, tekne tonoz üzerine açılan
8 adet yıldız formlu ışık gözü ile aydınlatılmakta olup diğer halvet hücrelerinde, sıcaklıkta
olduğu gibi üst örtülerdeki aydınlık penceresi etrafına yerleştirilen dairesel formlu ışık gözleri
kullanılmaktadır (Fotoğraf 5).
55
56
Age, s. 504.
Age, s. 504.
History Studies
H. Hale Kozlu - Özlem Sümengen - Seven Gözübüyük
Kadınlar bölümü soyunmalık mekânının üst örtüsü betonarmedir. Günümüzde soyunmalık,
bu örtü üzerine açılan tepe pencereleri ve güney duvarında yer alan bir aydınlık penceresi ile
aydınlatılmaktadır. Soğukluk bölümünün kubbesinde 8 adet dairesel, 2 adet yıldız formlu ışık
gözü yer almaktadır. Aralık bölümünün aydınlatılması ise tonoz üzerine açılmış altıgen ve
yıldız formlu 3 adet ışık gözü ile sağlanmaktadır. Dikdörtgen formlu sıcaklık bölümünün tonoz
örtüsünde 10 adet altıgen formlu ışık gözü bulunurken, halvet hücrelerinde kubbeler üzerinde
yer alan dairesel aydınlık pencereleri etrafına dizilmiş ışık gözleri kullanılmıştır. 57
2035
Volume 12
Issue 4
August
2020
Fotoğraf 5. Kadı Hamamı erkekler bölümü soğukluk kubbesi 58
3.5. Cafer Bey Hamamı
Tek hamam olarak kurgulanmakla birlikte sonradan yapılan onarımlarla çifte hamama
dönüştürülen ve 16. yüzyıla tarihlendirilen 59 yapının erkekler bölümü soyunmalığının üst örtüsü
betonarmedir. Güney, doğu ve batı yönündeki aydınlık pencereleri ile ışık almaktadır.
Soğukluk bölümünün aydınlatılması tonoz sırtına açılan 4 adet aydınlık penceresi, sıcaklık
bölümünün aydınlatılması ise kubbe üzerindeki dairesel formlu 5 adet ışık gözüyle
sağlanmaktadır. Erkekler bölümünde halvet hücresi bulunmamaktadır.
Ahşap sütunlarla taşıtılan kadınlar bölümü soyunmalığının çatısı, ahşap kirişlerin birbiri
üzerine bindirilmesi ile oluşturulan bir kırlangıç örtüyle kapatılmıştır. Örtünün ortasında bir
aydınlık feneri yer almaktadır. Soğukluk, tonoz sırtına açılmış 15 adet dairesel ışık gözü ve
doğu-batı cephelerindeki aydınlık pencerelerinden ışık alırken sıcaklığın ve halvet hücrelerinin
aydınlatılması, kubbelerin ve tonozların üzerine açılan ışık gözleri ile sağlanmaktadır. 60
Denktaş, age, s. 157
Age, s. 435.
59
Age, s. 187.
60
Age, s. 187.
57
58
History Studies
Geleneksel Kayseri Hamamlarında Doğal Aydınlatma Sistemleri
3.6. Setenönü Hamamı
17. yüzyıla tarihlendirilen61 yapı, son yıllara kadar oldukça harap bir durumda iken
günümüzde restorasyonu gerçekleştirilmiş olup henüz bir işlev verilmemiştir. Soyunmalık
mekânına, kubbe ortasında yer alan bir aydınlık feneri ve doğu-batı cephelerinde yer alan
aydınlık pencereleri ile ışık alınmaktadır (Fotoğraf 6). Soğuklukta, kubbeler üzerine açılan ışık
gözleri ve doğu-batı cephelerindeki aydınlık pencereleri kullanılırken sıcaklık, kubbe
eteklerinde ki iki aydınlık penceresi ve kubbe ve tonozlar üzerine açılan ışık gözleri ile, halvet
hücreleri ise yine kubbeler üzerine açılan ışık gözleri ile aydınlatılmaktadır (Fotoğraf 7, 8).
2036
Fotoğraf 6. Setenönü Hamamı soyunmalık bölümü aydınlık pencereleri
Fotoğraf 7, 8. Setenönü Hamamında ışık gözlerinin kullanımı
3.7. Deveci Hamamı
Tek hamam olarak inşa edilen ancak sonradan çifte hamama dönüştürülen yapı 18. yüzyıla
tarihlendirilemektedir. Erkekler bölümü soyunmalığının üst örtüsü betonarme olup üst örtüdeki
aydınlatma elemanları hakkında bir bilgi bulunmamaktadır. Soyunmalığın aydınlatılması kuzey
61
Age, s. 193.
History Studies
Volume 12
Issue 4
August
2020
H. Hale Kozlu - Özlem Sümengen - Seven Gözübüyük
ve doğu cephelerindeki ikişer adet dikdörtgen aydınlık penceresi ile sağlanırken, soğukluk,
sıcaklık ve aralık bölümleri, kubbe ve tonozlar üzerine açılan dairesel ışık gözleri ile
aydınlatılmaktadır. Tuvalet ve aralığın aydınlatılması ise tonoz tepesine açılmış dairesel formlu
üç aydınlık penceresiyle sağlanmıştır. 62 Kadınlar bölümü soyunmalığına, ortadaki aynalı
tonozun tepesine ve doğu-batı cephelerine açılan dikdörtgen aydınlık pencereleri ile ışık
alınmaktadır (Fotoğraf 9). Kubbe ve tonozların üzerinde toplam 17 adet dairesel ışık gözü
bulunan soğukluk bölümü, ayrıca doğu ve batı cephelerinde yer alan aydınlık pencereleri ile
aydınlatılmaktadır. Sıcaklığın ve halvet hücrelerinin aydınlatılması kubbelere açılan ışık gözleri
ile sağlanmaktadır.
2037
Volume 12
Issue 4
August
2020
Fotoğraf 9. Deveci Hamamı soyunmalık bölümü63
Sonuç
Elde edilen bulgular incelendiğinde, Selçuklu ve Osmanlı Dönemlerine ait olan bu
hamamların aydınlatılmasında dönemsel bir farklılık bulunmadığı görülmektedir. Bölgenin
yerel taşları kullanılarak yığma yapım sistemi ile inşa edilen yapılarda yapım tekniği geleneği
yerel ustalar aracılığıyla her dönemde devam ettirilmiştir. Ancak yapının büyüklüğüne,
önemine veya yaptıran kişinin ekonomik olanaklarına göre üst örtü sisteminin farklı şekillerde
kurgulandığı görülmektedir. Daha küçük ölçekli yapılarda ahşap tavan sistemleri de
kullanılabilirken büyük ölçekli yapılarda genellikle kubbe ve tonozlar ile kurgulanan üst örtüler
görülmektedir. Tipoloji çalışması kapsamında, bu yapı elemanları üzerinde yer alan doğal
aydınlatma elemanlarının incelenmesi yapılan mekâna göre aydınlatma elemanlarının
çeşitliliği, dağılımı ve formları değerlendirilmiş; aydınlık fenerleri, aydınlık pencereleri (duvara
veya tonoz sırtına açılan/ kubbe veya tonoza açılan), ışık gözleri ve ışık tavanlarının mekâna
göre dağılımları (Tablo 1) ve bu aydınlatma elemanlarının formlarında tespit edilen değişkenlik
ve benzerlikler (Tablo 2) sınıflandırılmıştır.
62
63
Age, s. 199.
Özbek ve Arslan, age, s. 515.
History Studies
Geleneksel Kayseri Hamamlarında Doğal Aydınlatma Sistemleri
MEKÂNLAR
Aydınlık
Feneri
Aydınlık Penceresi
(duvara veya tonoz
sırtına açılan)
Aydınlık Penceresi
(kubbe veya tonoza
açılan)
Işık Gözleri
(Fil Gözü).
Işık
Tavanları.
Soyunmalık
Kadı H.
Caferbey H.
Setenönü H.
Tüm yapılar
Kadı H.
Yok
Yok
Soğukluk
Yok
Selahaddin H.
Caferbey H.
Setenönü H.
Deveci H.
Hunat H.
Kadı H.
Tüm yapılar
Yok
Aralık v.d
Yok
Yok
Hunat H.
Deveci H.
Selahaddin H.
Kadı H.
Deveci H.
Yok
Hunat H.
Sultan H.
Hunat H.
Selahaddin H.
Kadı H.
Setenönü H.
Tüm yapılar
Yok
Yok
Sultan H.
Hunat H.
Selahaddin H.
Kadı H.
Selahaddin H.
Kadı H.
Caferbey H.
Setenönü H.
Deveci H.
Yok
2038
Sıcaklık
Hunat H.
Halvet hücreleri
Yok
Tablo 1: Kayseri hamamlarında mekâna göre aydınlatma elemanı kullanımı
Aydınlık
FORMLAR
Feneri.
Aydınlık Penceresi
Aydınlık Penceresi
Işık Gözleri
(duvara veya tonoz
sırtına açılan)
(kubbe veya tonoza açılan)
(Fil Gözü)..
Yok
Tüm yapılar
Tüm yapılar
Hunat H.
Dairesel
Çokgen
Setenönü H.
Selahaddin H.
Kadı H.
Yok
Yok
Kadı H.
Caferbey H.
Caferbey H.
History Studies
Volume 12
Issue 4
August
2020
H. Hale Kozlu - Özlem Sümengen - Seven Gözübüyük
Dörtgen
Hunat H.
Sultan H.
Selahaddin H.
Hunat H.
Kadı H.
Selahaddin H.
Caferbey H.
Setenönü H.
Setenönü H.
Deveci H.
Hunat H.
Yok
Selahaddin H.
Kadı H.
Deveci H.
Yıldız
Kadı H.
Yok
Yok
Yok
Tablo 2. Aydınlatma elemanlarında kullanılan formlar
2039
Volume 12
Issue 4
August
2020
Kayseri’de günümüze kadar ulaşabilmiş olan hamamlardaki aydınlatma elemanlarının
mekâna göre kullanımları incelendiğinde, yapıların hiçbirinde ışık tavanı bulunmadığı
görülmektedir. Aydınlık fenerleri ise nadiren sıcaklık ve soyunmalık mekânlarında
görülmektedir. Bu aydınlatma elemanı sadece Hunat Hamamı sıcaklığı ile Kadı, Cafer Bey ve
Setenönü Hamamlarının soyunmalık mekânlarında kullanılmıştır. Hunat ve Setenönü
Hamamlarının aydınlık fenerleri çokgen olarak kubbeden yükseltilirken Kadı ve Cafer Bey
Hamamlarının aydınlık fenerlerinin dairesel kesitte olduğu görülmektedir. Hamamlarda en sık
karşılaşılan aydınlatma elemanı ışık gözleridir. Tüm yapılarda görülen bu aydınlatma
elemanları, çoğunlukla kubbe veya tonoz üzerine açılmakla birlikte bazı örneklerde tonoz
sırtlarında da ışık gözlerine rastlanmaktadır. Formları çoğunlukla dairesel olup, tüm yapıların
farklı mekânlarında bu formda kullanılmıştır. Yıldız formlu ışık gözü sadece Kadı Hamamı’nda
kullanılmış olup, Hunat ve Selahaddin Hamamlarında dörtgen, Selahaddin, Cafer Bey ve Kadı
Hamamlarında çokgen ışık gözlerinin kullanıldığı görülmektedir. 16. yüzyılda inşa edilen Kadı
Hamamı, tüm ışık gözü tiplerinin aynı anda gözlemlendiği tek hamamdır. Işık gözlerinin
kullanımında mekânsal bir ayırım yapılmadığı, soyunmalık, soğukluk, sıcaklık, halvet hücreleri
ve aralık gibi servis mekânlarının tamamında veya her yapı için en az birkaç mekânda bu
aydınlatma elemanının tercih edildiği gözlemlenmektedir. Bu durum, mekânların işlevleri
gereği mahremiyetin sağlanmasının yanı sıra ışık gözlerinin mekânlara sağladığı estetik ve
etkileyici atmosferden kaynaklanmaktadır. Aydınlık pencerelerine de yine hemen hemen her
mekânda rastlanmaktadır. Ancak mekâna göre bu pencerelerin yerleri ve büyüklüklerinin
değiştiği görülmektedir. Soyunmalık mekânlarında, daha yoğun bir aydınlatmanın
sağlanabilmesi için duvarlara açılan daha büyük boyutlu, zaman zaman kemerli dikdörtgen
pencereler kullanılırken, diğer mekânlarda; kubbe, tonoz gibi üst örtülere, kubbe eteklerine,
tonoz sırtlarına veya duvarların en üst kısımlarına açılan tepe penceresi niteliğinde küçük
pencereler yerleştirilmiştir. Duvarlar ve tonoz sırtlarındaki pencere açıklıklarında sadece
dikdörtgen veya kare formlar tercih edilirken kubbe ve tonoz üzerindeki açıklıklarda
dikdörtgen, kare ve dairesel pencere formların tamamının kullanılabildiği görülmektedir.
Kayseri kenti hamamlarındaki yapma aydınlatma elemanları için geçmişe yönelik belirgin
bir veri elde edilememiştir. Yapma aydınlatmanın hem teknolojik gelişime bağlı olması, hem
de elektrik kullanımının yaygınlaşması ile değişkenlik göstermesi sebebi ile bu sistemin;
günümüzdeki hamam yapılarında sağlıklı bir şekilde analizi yapılamamaktadır.
Doğal aydınlatma sisteminin yapı elemanlarının bir parçası olması nedeniyle günümüze
kadar ulaşan yapılarda bu özellikleri tespit edilebilmektedir. Ancak özgün üst örtü sistemi veya
duvarları kısmen veya tamamen yok olmuş veya değişmiş olan yapılarda bir restorasyon
History Studies
Geleneksel Kayseri Hamamlarında Doğal Aydınlatma Sistemleri
çalışması gündeme geldiğinde, koruma ilkeleri açısından bölgesel bir tipoloji çalışması
yapılması zorunludur. Bütünleme veya yeniden yapım gerektiren mekânlardaki açıklıklar
konusunda verilecek kararlar, ancak böyle bir tipoloji çalışması sonucunda geliştirilebilir.
Kayseri özelinde ise hamamlardaki doğal aydınlatma elemanları için yapılmış bir tipoloji
çalışması bulunmamaktadır. Bu tür belgeleme ve tipoloji çalışmaları, mekân ve işlev
değerlendirilirken mevcudun tespiti üzerinden yeni öneriler ile birlikte çok yönlü bir bakış
açısının geliştirilebilmesinde önemli bir rol oynamaktadır.
Aydınlatma sistemi ve elemanları, yapı kabuğunun iç ve dış arasında geçişi sağlayan,
kendine özgü niteliğinin ve işleve uygunluğunun daha da belirginleşerek değerlendirilmesini
sağlayan bir parametredir. Hamam yapılarının bölgesel özelliklere göre aydınlatma
sistemlerinde tespit edilecek benzerliklerin ve farklılıkların mekânsal etkileri, koruma alanında
geliştirilecek yeni önerilerin daha bütünsel ve bilimsel bir ele alışla değerlendirilmesini sağlar.
Günümüzdeki teknolojik gelişmeler ve projelendirme aşamasındaki yeni yaklaşımlar göz
önünde bulundurulduğunda, aydınlatma sistemine ilişkin öneriler yapıya uygunluk, özgünün
korunması, teknolojik yeniliklerin takibi ve görsel konfor koşullarının sağlanması ile birlikte bu
yeni önerilerin daha sağlıklı koşullarda geliştirilmesine olanak verir. Bu çalışma ile, Kayseri
yöresindeki hamamların restorasyon, yeniden işlevlendirme ve aydınlatma tasarımı
çalışmalarında, tespit edilen bu sonuçlardan faydalanılarak hem bilimsel literatüre hem de
uygulama alanına katkı sağlanması hedeflenmektedir.
Kaynakça
ABBASOĞLU, Haluk, Pamphylia Bölgesi Roma Devri Hamamları, (İstanbul Üniversitesi
Yayımlanmamış Doçentlik Tezi), İstanbul 1982.
AÇICI KURAK, Funda, “Trabzon Türk Devri Yapısı İskender Paşa Cami ve Külliyesi”,
Uluslararası Hakemli Tasarım ve Mimarlık Dergisi, S. 10, 2017, s. 275-289.
AKOK, Mahmut , “Çorum’da Ali Paşa Hamamı”, Arkitekt, S. 280, 1955, s. 85-91.
AKURGAL, Ekrem, Ancient Civilizations And Ruins Of Turkey, Haset Kitabevi, İstanbul 1973.
AKURGAL, Ekrem- Max Hirmer, Die Kunst Der Hethiter, Hirmer, München 1976.
ARU, Kemal Ahmet, Türk Hamamları Etüdü, (İstanbul Teknik Üniversitesi Yayımlanmamış
Doçentlik Tezi, İstanbul 1949.
ATLI, Süheyla, Mimar Sinan Dönemi Hamamları Konusunda Bir Araştırma, (Mimar Sinan
Güzel Sanatlar Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek Lisans
Tezi), İstanbul 1990.
BAŞGELEN, Nezih v.d., “Bizans İstanbul’u”, İstanbul’un Dört Çağı, Ed. Fatma Türe, Yapı
Kredi Yayınları, İstanbul 1999, s. 24-25.
BRÖDNER, Erika, “Zur Entwicklungsgeschichte Des Bades”, Antike Welt, S. 8/4, 1977, s. 4556.
DENKTAŞ, Mustafa, Kayseri’deki Tarihi Su Yapıları (Çeşmeler, Hamamlar), Kıvılcım
Yayınları, Kayseri 2000.
EBELİNG, Erich- Bruno Meissner, Reullexion Der Assyrioligie, W. De Gruyter&Co., Berlin
Und Leipzigg 1928.
ECOCHARD, Michel ve Claude Le Coeur, Les Bains De Damas, C. II, Institut Français,
Beyrouth 1943.
History Studies
2040
Volume 12
Issue 4
August
2020
H. Hale Kozlu - Özlem Sümengen - Seven Gözübüyük
ERAT, Birsen, Anadolu’da XIV. Yüzyıl Türk Hamam Mimarisi, (Ankara Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmamış Doktora Tezi), Ankara 1997.
ERAVŞAR, Osman, “Sultan Hamamı”, Selçuklu Gevher Nesibe Sultan Tıp Fakültesi
Sempozyumu, Erciyes Üniversitesi Matbaası, Kayseri 1992, s. 32-35.
ERTUĞRUL, Alidost, “Hamam Yapıları ve Literatürü”, Türkiye Araştırmaları Literatür
Dergisi, S. 7/13, 2009, s. 241-266.
EYİCE, Semavi, “İznik’te Büyük Hamam ve Osmanlı Devri Hamamları”, Tarih Dergisi, S. XI,
1960, s. 99-120.
EYİCE, Semavi, “Hamam”. Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi., C. 15, Diyanet İşleri
Başkanlığı Yayınları, İstanbul 1997, s. 402-430.
GENZMER, Felix, Anlage Und Einrichtung Der Gedaude – Bade Und Schwimmanftalten, J.M.
Gebhardt’s Verlag, Leipzig 1921.
KLİNGHARDT, Karl, Türkische Bader, Mit 85 Abbildungen Und Einer Karte, J. Hoffman,
Stutgart 1927.
KUBAN, Doğan, 100 Soruda Türkiye Sanat Tarihi, Gerçek Yayınevi, İstanbul 1981.
NAUMANN, Rudolf, Eski Anadolu Mimarlığı, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 1991.
2041
Volume 12
Issue 4
August
2020
OKTAÇ, Arife Deniz, Anadolu Türk Mimarisinde Aydınlatma Detayları ve Aydınlatma
Elemanları, (Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Yayımlanmamış Yüksek
Lisans Tezi), Konya 1992.
ONURKAN, Somay, “Anadolu’da Eski Yunan ve Roma Arkeolojisi”, Anadolu Uygarlıkları,
Görsel Anadolu Tarihi Ansiklopedisi, C. 3, Görsel Yayınlar, İstanbul 1985, s. 450-474.
ÖDEKAN, Ayla, “Hamam”, Eczacıbaşı Sanat Ansiklopedisi, C. 2, YEM Yayınları, İstanbul
1998, s. 750-753.
ÖGEL, Bahaeddin, Türk Kültür Tarihine Giriş, C. 3, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara 1978.
ÖNGE, Yılmaz, “Eski Türk Hamamlarında Aydınlatma”., Vakıflar Dergisi, S. 12, 1979, s. 121137.
ÖNGE, Yılmaz, “Anadolu’da XII-XIII. Yüzyıl Hamamları Hakkında Genel Bilgiler ve Mimar
Koca Sinan’ın İnşa Ettiği Hamamlar”, Mimarbaşı Koca Sinan, Yaşadığı Çağ ve Eserleri,
C. 1, Ed. Sadi Bayram, T.C Başbakanlık Vakıflar Genel Müdürlüğü Yayınları, İstanbul
1988, s. 404-415.
ÖNGE, Yılmaz, Anadolu’da XII. ve XIII. Türk Hamamları, Vakıflar Genel Müdürlüğü
Yayınları, Ankara 1995.
ÖZBEK, Yıldıray ve Celil Arslan, Kayseri Taşınmaz Kültür Varlıkları Envanteri, C. II, Kayseri
Büyükşehir Belediyesi Yayınları, Kayseri, 2008.
ŞEHİTOĞLU, Elif, Bursa Hamamları, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, İstanbul 2006.
TAŞÇIOĞLU, Tülay, Türk Hamamı, TTOK Yayınları, İstanbul 1998.
TURAN, Osman, Selçuklular Tarihi ve Türk İslam Medeniyeti, Türk Kültürünü Araştırma
Enstitüsü Yayınları, Ankara 1965.
TURAN, Osman, Selçuklular Zamanında Türkiye, Turan Neşriyat Yurdu, İstanbul 1971.
History Studies
Geleneksel Kayseri Hamamlarında Doğal Aydınlatma Sistemleri
ÜLKEN, Hilmi Ziya, İslam Sanatı, İstanbul Teknik Üniversitesi Matbaası, İstanbul 1948.
ÜNSAL, Behçet, Mimari Tarihi, C. 1, İ.T.O. Yayınları, Marifet Matbaası, İstanbul 1960.
YAMAN, Tevfik Cem, Türk Hamamının Mekânsal Kurgusu, İstanbul Hamamları, (Mimar
Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), İstanbul 2010.
YEGÜL, Fikret, Roma Dünyasında Yıkanma, Koç Üniversitesi Yayınları, İstanbul 2010.
YILMAZ, İbrahim, “Kırşehir’de Selçuklu Dönemine Ait Bir Yapı Karakurt Han-Ilıcası”,
Uluslararası Hakemli Tasarım ve Mimarlık Dergisi, S.10, 2017, s. 56-79.
YURDAKUL, Erol, “Son Buluntulara Göre Kayseri’de Hunat Hamamı”, Selçuklu
Araştırmaları Dergisi, S. II, 1971, s. 141-151
2042
Volume 12
Issue 4
August
2020
History Studies