Mekân ve kimlik ilişkisi, kültürel çevrenin biçimlenişine etki eden en önemli konulardan birisidir. Bu ilişki geçmişten günümüze yapısal çevrenin değişim ve dönüşümüne neden olmuştur. Kültür, kültürel kimlik gibi kavramlar insanlar...
moreMekân ve kimlik ilişkisi, kültürel çevrenin biçimlenişine etki eden en önemli konulardan birisidir. Bu ilişki geçmişten günümüze yapısal çevrenin değişim ve dönüşümüne neden olmuştur. Kültür, kültürel kimlik gibi kavramlar insanlar tarafından zaman içinde oluşur. Mekan kurgusaldır ve söz konusu kurgusallık zamanla yakından bağıntılıdır. Kültür; insan-mekan ilişkisi içinde gelişerek, inançlar, algılamalar, değerler ve normlarla toplumun yaşama tarzını ve estetik anlayışını belirler.
İnsanının çevresiyle ilişkisinde kültürel kimliğin var oluşu mekanın belirleyici niteliğidir. Mekanlar kültürlerin en önemli yaşamsal ifadeleridir. Mekan tasarımından beklenilen, mekanların yalnızca fonksiyonel açıdan ele alınarak uygun ölçülerde ve doğru ilişkilerde düzenlenmesi değil yüklendiği anlam ile de var olmasıdır. Yeme içme mekanları bu açıdan değerlendirildiğinde anlam bakımından en belirgin mekan örnekleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Çünkü yemek, insanoğlunun binlerce yıllık hikâyesinde en temel gereksinimidir. Yemek kültürü çok eski çağlardan günümüze değişim ve gelişim göstermiş, toplumun yaşam biçimini belirlemiştir. Toplumun beslenme alışkanlıkları ile kültürü arasında etkileşim söz konusudur. Yemek kültürü kazanılan alışkanlıklar nedeniyle toplumdan topluma farklılık göstermektedir. Günümüzde yemek kültürü bir endüstri haline gelmiştir. Üretim ve tüketime dönüşen yemek hizmetinin çeşitliliği ve insanların istekleri artmaktadır. Küreselleşen dünyada yeme içme mekanlarının tasarım sürecinde tasarımcıların bu isteklere cevap verebilmek için mekan-kültür-kimlik kavramlarına önem vermeleri gerekmektedir.
Türk toplumunun tarihi gelişim sürecine baktığımızda göçebe kültüründen gelen bir toplum olduğunu görmekteyiz. Türk toplumu göçebe kültürünün etkilerinin yanı sıra göçebe hayattan yerleşik düzene geçtiklerinde ise seçmiş oldukları coğrafya itibariyle de birçok farklı yemek kültüründen etkilenmiştir. Akdeniz kültürü de yeme içme kültürümüzün önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Akdeniz güney Avrupa’yı kuzey Afrika’dan ayıran, doğuda Asya kıtasına dayanan ve doğu-batı doğrultusundaki 3800 km uzunluğu ile karalar arasına sokulmuş dünyanın en büyük iç denizidir. Akdeniz’e kıyıları olan tüm ülkeler için önemli bir kültüre sahiptir. Coğrafi önemi, stratejik değeri ve doğal güzellikleri açısından çok güçlü bir kültür olan Akdeniz birçok uygarlığa ev sahipliği yapmıştır. Mısır ve Mezopotamya uygarlıkları Akdeniz’de doğmuş ve Akdeniz Yunan ve Romanın yaşam bulduğu konum olmuştur. Akdeniz kültürü denildiğinde, akla ilk gelen etkileyici bir doğa ve tarihin bıraktığı izlerdir. Mavi bir deniz ve yeşilliklerle bezenmiş bir doğa Akdeniz’le ilgili ilk akla gelenlerdir. Özellikle deniz doğal zenginliklerinin gücünü temsil eder. Tarihte de hem ulaşım hem taşıma alanı olan denizin kıyılarının tümü neredeyse kültürel mirası barındırmaktadır. Bu yüzdendir ki doğa ve orada gelişmiş kültür yeşil, mavi ve özellikle Türkiye’nin rengi olarakta anılan turkuaz ile özdeşleşmiştir. Ancak Akdeniz kültürü kimi zaman denizi vurgularken, kimi zamanda toprağı vurgulamaktadır. Çünkü kültürün var olması toprakla mümkündür. Deniz ise, var olan bu kültürün sınırlarını çizmektedir.
Sözü edilen kültürel etkileşimlerin görsel algılama ile şekillendiği ancak psikolojik açıdan değerlendirildiğinde insanlar üzerinde kuvvetli duygusal etkiler bıraktığı görülmektedir. Bireylerin yaşamlarını sürdürebilmeleri, biyolojik, fizyolojik, psikolojik ve toplumsal ihtiyaçlarının karşılanması ile olağandır. Mekân-kültür–kimlik ilişkisi bireylerin söz konusu ihtiyaçlarından doğmaktadır. Bireylerin bu ihtiyaçlarının farkındalığı ise algılama ile olabilmektedir. İnsanın içinde bulunduğu mekânın algılanabilmesi için görsel algılamanın olması gerekmektedir. Mekânın görsel olarak algılanması da ışık ve renk kullanımı ile mümkündür. Renkler insanlar üzerinde oldukça güçlü bir etkiye sahip, mekâna kimlik kazandıran gizli güçlerdir. Bu nedenle, özellikle konumuz olan yeme içme mekânlarının tasarım sürecinde mekan-kültür-kimlik bağlamında kültürel etkiler önem kazanmaktadır.
Bildiride, Akdeniz kültürünün taşıdığı özellikler dikkate alınarak, yeme içme mekanlarının tasarımında mekan kültür kimlik kavramlarının görsel algılamaya etkileri örneklerle desteklenerek incelenecektir.
(Relationship between space and identity is one of the most important issues affecting the shaping of the cultural environment. This relationship has led to the transformation and change of structural environment from past to present. The concepts such as culture, cultural identity are created by people over time. The space is fictional and this fictionality is closely associated with time. Culture is born and develops human-space relationship. Culture determines the life style and aesthetics of society with beliefs, perceptions, values and norms.
The existence of cultural identity in relationship of human with circle of his/her acquaintances and friends is determinative nature of space. Spaces are most important vital expressions of cultures. What is expected from space design is not just to consider spaces in functional terms and to arrange in proper sizes and correct relations, but its existence with the meaning attributed to itself. When we consider eating/drinking spaces in this term, this appears to be the most obvious examples of space in terms of meaning. Because food is the most fundamental need in the history of human beings for thousands of years. Food culture has shown change and development since ancient times, and has determined way of life of society. There is an interaction between dietary habits and culture of the society. The food culture varies from community to community because of acquired habits. Today, food culture has become an industry. The variety of food service turning into production and consumption and demands of people is increasing. Designers must emphasize the concepts of space and culture and identity during the design process of eating and drinking places in a globalized world to respond to these requests.
When we look at the process of historical development of Turkish society, we can see that it is a society of nomadic culture. Turkish society has been influenced by the effects of the nomadic culture as well as the culture of many different dishes when started to live in permanent settlement rather than the nomadic life according to the geography of their choice. Mediterranean culture is an important part of our eating and drinking culture. The Mediterranean is the world's largest inland sea that separates southern Europe and northern Africa, laying the Asian continent and intruded between lands with a length of 3800 km in east-west direction. The shore of the Mediterranean Sea has important culture for all countries. The Mediterranean, a very strong culture in terms of the geographic importance, strategic value and natural beauty has been host to many civilizations. Egyptian and Mesopotamian civilizations were born in the Mediterranean and the Mediterranean has been the subject to Greek and Roman life. When called the Mediterranean, the first thing coming to mind is impressive nature and traces of history. The first thing coming to mind is a blue sea and green nature. Especially, sea represents power of natural resources. In history, sea costs, both transportation and carriage area, all has cultural heritage. For this reason, the culture, and nature has identified with green, blue, in particular turquoise so-called the color of Turkey. However, the Mediterranean culture emphasizes both sea and land. Because the existence of culture is possible with land. The sea draws the boundaries of the existing culture. .
Visual perception is shaped by cultural influences, but the aforementioned evaluation has psychological effects on humans, it has left a strong emotional effects. The ability of individuals to maintain life is usual with meeting the biological, physiological, psychological and social needs. The relationship of space-culture-identity is arisen from needs of individuals. The awareness of these needs of individuals is possible with perception. There must be visual perception in order to perceive the space where human lived in. Visual perception of space is possible with light and color use. Colors have powerful effect on human, they are like secret powers gaining identity to the space. For this reason, the cultural effects become important in the context of space-culture-identity in design process of eating/drinking spaces.
In this study, the features of the Mediterranean are considered, and the effects of space culture and identity concepts in design of eating/drinking spaces on visual perception are supported with examples and examined.)