Location via proxy:   [ UP ]  
[Report a bug]   [Manage cookies]                
Skip to main content
Nuri Çiçek
  • Aksaray University , Department of Philosophy
  • 00903822882234

Nuri Çiçek

Hür olma, rasyonel tercihler ve iradi eylemler içermesi nedeniyle insana özgü bir durumdur. Rasyonel bir varlık olarak insan, eylemlerinden sorumlu olmalıdır. Sorumlu olmak da, hür eylemde bulunmayı içermelidir. Hürriyet problemi,... more
Hür olma, rasyonel tercihler ve iradi eylemler içermesi nedeniyle insana özgü bir durumdur. Rasyonel bir varlık olarak insan, eylemlerinden sorumlu olmalıdır. Sorumlu olmak da, hür eylemde bulunmayı içermelidir. Hürriyet problemi, düşünürler tarafından farklı tanımlamalar ve temellendirmeler içerisinde tartışılmıştır. Düşünürlerin sistemleri çerçevesinde kimi zaman keyfi davranışlara kimi zaman da belirlenmiş, sınırlanmış, neden-sonuç ilişkisine indirgenmiş hürriyet tanımlamaları ile karşılaşırız. Türk düşüncesinin önemli filozoflarından biri olan Nurettin Topçu (1909-1975) da eserlerinde hürriyet problemine değinen düşünürlerimizden biridir. Onun felsefesinde hürriyet, seçim ve eylem sürecini içerisinde barındırdığından ahlâk ile iç içedir. Bu çalışma Topçu'nun ahlak, hürriyet ve sorumluluk bağlamında düşüncelerine odaklanarak ahlâkhürriyet ilişkisi üzerine bir değerlendirmeyi içermektedir.
Immanuel Kant (1724-1804), ahlâkın hürriyetle, hür olmanın da rasyonel bir varlık olarak insanın istemesiyle ilişkili olduğunu vurgulamıştır. Bu istemeyle de insan, eylemlerinin belirleyicisi ve uygulayıcısı konumundadır. Rasyonel bir... more
Immanuel Kant (1724-1804), ahlâkın hürriyetle, hür olmanın da rasyonel bir varlık olarak insanın istemesiyle ilişkili olduğunu vurgulamıştır. Bu istemeyle de insan, eylemlerinin belirleyicisi ve uygulayıcısı konumundadır. Rasyonel bir varlık olarak eyleyen ve uygulayan insan bu eylemlerinden sorumludur. Sorumluluk hür olarak eyleyen insan için söz konusudur. Ahlâkın yasa olması nedeniyle de tek tek bireyler için söz konusu olan belirleyici ve uygulayıcı konum tüm insanlar için geçerlidir. Hür olmak, teorik bir zeminde çelişkilere yol açsa da eyleyen insanın eylemlerinde kendisini göstermesi bakımından pratik zeminde ahlâklı olmanın ön koşulu olarak karşımıza çıkmaktadır. Aynı zamanda bireylerin eylemlerinde sorumlu olabilmeleri için hür olmaları da gerekmektedir. Bu çalışmada ahlâk açısından olmazsa olmaz olarak düşündüğümüz hür olmanın Kant’ın bilgi ve ahlâk anlayışı çerçevesinde bir değerlendirmesi yapılacaktır.
Bilginin ne olduğu problemi geleneksel bilgi teorilerinin en temel soru(n)larından biridir. Bilginin koşullarını ve ölçütlerini belirleyen epistemolojik koşulların neler olduğu bilginin mahiyetinin belirlenmesinde önemlidir. Bilginin... more
Bilginin ne olduğu problemi geleneksel bilgi teorilerinin en temel soru(n)larından biridir. Bilginin koşullarını ve ölçütlerini belirleyen epistemolojik koşulların neler olduğu bilginin mahiyetinin belirlenmesinde önemlidir. Bilginin gerekçelendirilmiş doğru inanç olduğu cevabı üzerinden yürütülen tartışmalar Gettier’in öne sürmüş olduğu karşıt argümanlardan oldukça etkilenmiştir. Tartışmaların devam etmesindeki en önemli neden doğruluğun epistemik açıdan incelendiğinde bazı metafiziksel problemleri beraberinde getirmesinden kaynaklanmaktadır. Bu türden metafiziksel problemler doğruluk kavramının anlamını daha da sorunsallaştırmıştır. Dolayısıyla doğruluğa ilişkin verilen tüm cevaplar bilginin ne olduğuna dair verilen cevaplarla iç içedir. Fakat bu sadece doğrunun bilgi için yeterli olmadığını ve gerekçelendirme koşulunun özellikle neyi gerektirdiği sorusuna yol açmıştır. Bu bağlamda çalışma, Gettier problemini çağdaş epistemolojik yaklaşımlar çerçevesinde ele almayı hedeflemektedir.
The objective of this study is to analyze the problem of alienation through in the works of Franz Kafka. Alienation is one of the most important issues of individual in the contemporary world which could be observed in every aspect of... more
The objective of this study is to analyze the problem of alienation through in the works of Franz Kafka. Alienation is one of the most important issues of individual in the contemporary world which could be observed in every aspect of life. The description of human relations has been properly narrated in the literal works. For this reason, Franz Kafka's works were studied as a sample of philosophy and literature relationship within the scope of alienation problem.phy and literature, alienation. * Bu makale yazarın 2012 yılında Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde hazırladığı Franz Kafka'da Yabancılaşma Problemi adlı yüksek lisans tezinden üretilmiştir.
Research Interests:
Research Interests:
Heidegger değerlere göre düşünmeyi Varlık‟a karşı edilen en büyük saygısızlık olarak nitelendirir ve bu bağlamda Nietzsche‟nin önerdiği yeni değerler yaratma ve yeni bir ahlâk anlayışı inşa etme konusundaki projelerini eleştirir. Bu... more
Heidegger değerlere göre düşünmeyi Varlık‟a karşı edilen en büyük saygısızlık olarak nitelendirir ve bu bağlamda Nietzsche‟nin önerdiği yeni değerler yaratma ve yeni bir ahlâk anlayışı inşa etme konusundaki projelerini eleştirir. Bu makalede Heidegger‟in bu eleştirisinin yanıltıcı olduğunu göstermeye çalışacağım. Burada göstermek istediğim şey Heidegger‟in itirazının felsefi kavrayışına dayandığı ve daha da önemlisi Nietzsche‟de küçümsemesine neden olan şeyin kendisinin de “değerlere göre düşünmeye” bir örnek teşkil ettiğidir. Başka bir deyişle, Heidegger‟in her türlü değerlendirmeye dayalı mesaja yönelik eleştirisinin kendisinin de değerlendirmeye dayalı bir mesaj olduğunu göstermeye çalışacağım. Bununla birlikte, olumlu taraftan, Heidegger‟in mesajının, açık bir şekilde değerlendirmeye dayalı bir mesaj olarak ele alındığında hem önemli hem de kabul etmek istemese de değerli olduğunu da iddia edeceğim. Fakat bu mesajın Nietzsche‟nin tutumuyla çelişmediğini tersine iki durumun birbirini tamamladığını göstermeye çalışacağım.
Değer hakkındaki incelemelerde değerin ontolojisine yönelik çalışmaların başta geldiği görülmektedir. Bunun yanında değerin varoluş koşullarına göre kime ve neye göre değerlendirildiğinden hareketle değerlendirme ve değer... more
Değer hakkındaki incelemelerde değerin ontolojisine yönelik çalışmaların başta geldiği görülmektedir.  Bunun  yanında  değerin  varoluş  koşullarına  göre  kime  ve  neye  göre değerlendirildiğinden hareketle değerlendirme ve değer yargısının mahiyeti problemleri de değer üzerine tartışılan konular olarak karşımıza çıkmaktadır. Değerin ontolojik ve epistemolojik statüsü üzerine yapılan bu tartışmalar kimi zaman değerin tanımlanamaz olduğunu  ileri  süren  düşüncelerle,  kimi  zaman  da  değeri  belirli  bir  amaç  ve  faydaya bağlayan  görüşlerle  ele  alınmaktadır.  Değerin  birden  fazla  alanla  ilişkili  olması birbirinden  farklı  disiplinlerin  yol  açtığı  tanımlama  güçlüklerini  de  beraberinde getirmektedir.  “Değerlidir”,  “değerdir”  ya  da  “bir  değeri  vardır”  gibi  yapılan  her tanımlama  değer  ile  ilgili  belli  bir  kullanımı  ortaya  koymaktadır.  Bu  çalışma  değer kavramında yer aldığı düşünülen kargaşadan kaynaklı öznel ve nesnel değerler üzerine bir  tartışma  yürütmektedir.  Değer  teriminden  kaynaklanan  karmaşanın  kaynağında değer yargısının sözel formlarının geldiği düşünülmektedir. Bu bağlamda çalışma, söz konusu sözel formların kullanım örnekleri üzerinden değer felsefesi açısından önemli öneriler içermektedir.
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Bu çalışmada Yale Üniversitesi’nde Psikoloji profesörü olan ve kendisine ait psikoloji laboratuarında dinin ve ahlakın kaynağına dair deneysel çalışmalar yapan Paul Bloom’un ahlakın kaynağına dair görüşleri ele alınacaktır. Çalışmayı... more
Bu çalışmada Yale Üniversitesi’nde Psikoloji profesörü olan ve kendisine ait psikoloji laboratuarında dinin ve ahlakın kaynağına dair deneysel çalışmalar yapan Paul Bloom’un ahlakın kaynağına dair görüşleri ele alınacaktır. Çalışmayı farklı kılan taraf;  Natüralist bir dünya görüşüne sahip olan Paul Bloom’un, Türkçe yazında hiç ele alınmamış olmasına rağmen, uluslar arası bilim camiasında yaptığı deneyler ve ulaştığı sonuçlarla dikkatleri üzerine çekmiş olması ve diğer natüralist görüş sahibi bilim adamlarından farklı tezler öne sürmesidir.
Research Interests: