Caglayan Dincer
Ankara University, Elementary Education, Faculty Member
The effective continuation of the learning process depends on the teacher's interaction with children. Teachers must be facilitative in this interaction process while guiding children's learning. This study focuses on determining... more
The effective continuation of the learning process depends on the teacher's interaction with children. Teachers must be facilitative in this interaction process while guiding children's learning. This study focuses on determining how teachers' classroom practices are reflected in the learning environment in the context of Vygotsky's cultural-historical theory. The study was designed as a case study from qualitative research models. All six teachers who constituted the study's data set worked in the same preschool education institution. Each teacher was observed for five days during the half-day period at the school using the non-participant observer technique. The observations were followed according to the "Teacher Observation Form" prepared by the researchers. This form included five headings: "Use of Language", "Use of Mediators," "Shared Activity," "Zone of the Proximal Development," and "Play." Cont...
Research Interests:
Bu arastirmanin amaci ogretmen ve annelerin 60-72 aylik cocuklarin basarisi icin cok onemli gordukleri sosyal becerilere iliskin beklentilerinin incelenmesidir. Verilerin toplanmasinda Kisisel Bilgi Formu ve Sosyal Becerileri... more
Bu arastirmanin amaci ogretmen ve annelerin 60-72 aylik cocuklarin basarisi icin cok onemli gordukleri sosyal becerilere iliskin beklentilerinin incelenmesidir. Verilerin toplanmasinda Kisisel Bilgi Formu ve Sosyal Becerileri Derecelendirme Sistemi (SBDS/ 3-5 yas) Ogretmen ve Ebeveyn Formu kullanilmistir. SBDS 60-72 aylik cocuklarin anneleri (n=782) ve ogretmenleri (n=78) tarafindan doldurulmustur. Arastirma sonucunda ogretmenlerin %50’den fazlasi 12 beceriyi “cok onemli” olarak degerlendirirken; annelerin ise; 15 beceriyi “cok onemli” olarak degerlendirdigi gorulmustur. Annelerin cocuklar icin en cok onemli gordukleri beceri “Problemleri hakkinda sizinle konusur” iken, ogretmenler tarafindan “Akranlariyla anlasmazlik durumlarinda ofkesini kontrol eder” becerisi en cok onemli olarak degerlendirilmistir.
Research Interests:
Research Interests:
Bu araştırma, farklı eğitim yaklaşımları uygulayan iki okul öncesi eğitim kurumunda (özel ve resmi) çocukların aldıkları eğitim sonucunda kişiler arası problem çözme beceri düzeylerinde bir farklılık olup olmadığını değerlendirmek... more
Bu araştırma, farklı eğitim yaklaşımları uygulayan iki okul öncesi eğitim kurumunda (özel ve resmi) çocukların aldıkları eğitim sonucunda kişiler arası problem çözme beceri düzeylerinde bir farklılık olup olmadığını değerlendirmek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya 5 ve 6 yaş grubundan toplam 122 çocuk katılmıştır. Çocuklara bireysel olarak Okulöncesi Kişiler Arası Problem Çözme Testi – OKPÇ uygulanmıştır. Elde edilen verilerin analizinde, "İki Eş Arasındaki Farkın Önemlilik Testi" kullanılmıştır. Bu çalışmada, farklı eğitim yaklaşımlarıyla eğitim programlarını zenginleştiren özel okul öncesi eğitim kurumunda, uygulanmakta olan okul öncesi eğitim programının çocukların problem çözme ve alternatif çözüm düşünme becerileri üzerinde daha etkili olduğu belirlenmiştir
Research Interests:
Research Interests:
WOS: 000271960500005Problem Statement: Because of innovations in science, technology, the media and changing lifestyles, the quality of education and the socio-cultural backgrounds of families play an important role in the problem-solving... more
WOS: 000271960500005Problem Statement: Because of innovations in science, technology, the media and changing lifestyles, the quality of education and the socio-cultural backgrounds of families play an important role in the problem-solving skills of children. How and to what extent negative or positive life experiences which are carried out by rapid changes through life would affect alternative problem solving thinking skills of children. Purpose of the Study: This studyaimed to assess whether or not the rapid changes and the progress in education affect the number of solutions related to the interpersonal problem-solving skills of children. The categories of the solution also were examined that children propose more socially accepted solutions with prosocial categories rather than those with violence categories. Methods: Two different groups of participants were compared in this study. The sample of the first study conducted in 1994 consisted of 74 children (34 girls, 40 boys) who attended public preschools (Din er, 1995). The sample of the second study conducted in 2004 consisted of 56 children (26 girls, 30 boys) attending two private and public preschools (Anliak, 2004). The Preschool Interpersonal Problem Solving Test (Shure, 1992), which took 2030 minutes to complete individually, was used by well-trained testors to evaluate the alternative thinking skills of children. Findings and Results: The findings of the PIPS Test indicate that there was a significant increase in the number of categories and solutions proposed by children when compared to the findings of the first group, ten years ago. Although the numbers of solutions and categories concerning peer- and mother-related problems were high in total, it was observed that statistically there was not a significant increase in the total number of solutions concerning peer-related problems. When the categories that the children used to solve interpersonal problems were examined, we observed that today's children use the categories of Loan and Physical Attack on Person for peer problems and the categories of Replace, Repair, Authority Aid, and Hide for mother-related problems. Conclusions and Recommendations: These findings show that it would be beneficial to enrich preschool education in Turkey in terms of interpersonal cognitive problem-solving skills. In other words, preschool education programs need to be supported with activities that systematically help children to gain these skills
Research Interests:
Research Interests:
Bu calismada okuloncesi donemde kardesi olan, ilkogretime devam eden cocuklarin anne-babalarin tutumlarinin cocugun kardes iliskilerine, davranis ve uyum problemlerine etki eden degiskenlerin belirlenmesi amaclanmistir. Tarama modeli... more
Bu calismada okuloncesi donemde kardesi olan, ilkogretime devam eden cocuklarin anne-babalarin tutumlarinin cocugun kardes iliskilerine, davranis ve uyum problemlerine etki eden degiskenlerin belirlenmesi amaclanmistir. Tarama modeli niteliginde olan arastirmanin calisma grubunu, 7-11 yas araliginda (her yas araliginda 50 cocuk olmak uzere), 125’i kiz 125’i erkek olmak uzere toplam 250 ilkogretim ogrencisi ve aileleri olusturmustur. Arastirmada Kardes Iliskileri Anketi, Farkli Deneyimlere Dayanan Kardes Envanteri, Aile Hayati ve Cocuk Yetistirme Tutum Olcegi, 6-18 Yas Grubu Cocuk ve Gencler Icin Davranis Degerlendirme Olcegi ve kisisel bilgi formu kullanilmistir. Elde edilen veriler SPSS programinda cozumlenmistir. Normallik testi sonucunda, gruplar arasinda farklilik incelenirken ikili gruplarda normal dagilmayan degiskenlerde Mann Whitney U Testi kullanilmistir. Ikiden fazla gruplarda ise normal dagilmayan degiskenlerde Bonferroni duzeltmeli Kruskal Wallis H Testi kullanilmistir. Degiskenler arasi iliski Pearson Momentler Carpim Korelasyon Analizi ile incelenmistir. Bu arastirmada, olumsuz anne-baba tutumlarinin; cocugun kardes iliskilerini olumsuz etkiledigini, davranis ve uyum problemlerinin de olusmasinda bir etken oldugu gorulmustur. Ayrica buyuk cocugun cinsiyetinin ve kardesler arasi yas farki degiskenlerinin; anne-baba tutumunun, anne-babanin farklilasmis yaklasiminin, kardes iliskileri davranis ve uyum problemlerinin onemli yordayicilari oldugu belirlenmistir. Abstract This study aims to identify the variables relating to the effect of parents’ attitude on preschool children’s sibling relationship, behaviour and adjustment problems. Working group of this survey is composed of 125 female and 125 male, totalling 250 primary school students between the ages of 7 and 11 (50 children in each age range) along with their families. Sibling Relationship Questionnaire, Sibling Invertory of Differential Experiences Inventory, Parental Attitude Research Instrument, Child Behavior Check List For Age 6-18 and a personal information survey were used. The data collected were analysed through SPSS program. At the end of the normality test, Mann Whitney U Test was used for non-normally distributed variables in bilateral groups when analysing the differences between groups. In groups of more than two, Bonferroni corrected Kruskal Wallis H Test was used for non-normally distributed variables. Pearson Moment Correlation Analysis was used to analyse the relationships among variables. This study reveals that negative parental attitude negatively affects the sibling relationships and could lead to behaviour and adjustment problems. Furthermore, variables like gender of the elder child, age difference between siblings are found to be major predictors of parental attitude, differentiated approach of parents, sibling relationships, behaviour and adjustment problems.
Research Interests:
ÖZ Okul öncesi yıllar, çocukların temel sosyal gelişimlerinin yapılandığı önemli bir dönem olarak kabul edilmektedir. Okul öncesi eğitiminde çocukların zihinsel becerilerinin gelişimine olanak sağlayan eğitim programlarının, sosyal... more
ÖZ Okul öncesi yıllar, çocukların temel sosyal gelişimlerinin yapılandığı önemli bir dönem olarak kabul edilmektedir. Okul öncesi eğitiminde çocukların zihinsel becerilerinin gelişimine olanak sağlayan eğitim programlarının, sosyal becerilere sahip, kişiler arası problemlerini çözebilen bireylerin yetişmesini destekleyen müdahale programlarıyla zenginleştirilmesi gerekmektedir. Temel önleyici ruhsal sağlık programlarından biri olarak en sık kullanılan ve çok sayıda araştırma ile değerlendirilen Kişiler Arası Bilişsel Problem Çözme Programı’nın çocukların problem çözme düşünce biçimini geliştirdiği ve yüksek risk taşıyan davranışları azalttığı ve önlediği belirtilmektedir. Günümüzde sosyal ve kişiler arası problem çözme becerilerine yönelik araştırmalar ve yaklaşımlar gözden geçirildiğinde çok boyutlu sosyal eğitim programlarına doğru bir eğilimin olduğu gözlenmektedir. Kişiler Arası Bilişsel Problem Çözme Programı ise çok boyutlu sosyal eğitim programlarının önemli ve etkili bir bileşeni olarak kabul edilmektedir. Anahtar Sözcükler: Kişiler Arası Bilişsel Problem Çözme, Eğitim Yaklaşımları, Sosyal Gelişim
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Bu calismada okul oncesi ogretmenlerinin dogal matematik dilini kullanimlarinailiskin gorusleri ile uygulamalarinin karsilastirilmasi amaclanmistir. Nitel durumcalismasi yontemiyle yapilmis olan calisma, gonullu okul oncesi ogretmenleri... more
Bu calismada okul oncesi ogretmenlerinin dogal matematik dilini kullanimlarinailiskin gorusleri ile uygulamalarinin karsilastirilmasi amaclanmistir. Nitel durumcalismasi yontemiyle yapilmis olan calisma, gonullu okul oncesi ogretmenleri ileyurutulmustur. Erzurum ili merkezinde bulunan resmi ve bagimsiz anaokullarindagorev yapmakta olan 5 ve resmi ilkokul bunyesindeki anasiniflarinda gorev yapmaktaolan 3, toplamda 8 okul oncesi ogretmeni calisma grubunu olusturmaktadir. Calismaicin ogretmenlerin sinif ortaminda bir hafta boyunca tum ogretim surecleri kamerakaydina alinmis, anekdot kayitlari yapilmistir. Gozlem sonunda her ogretmenle birergorusme yapilmis ve arastirmaci tarafindan hazirlanmis yari yapilandirilmis sorularsorulmustur. Elde edilen kamera kayitlarindan elde edilen veriler The Observer XT –Noldus programi ile analiz edilmistir. Ogretmenlerin etkinlik turleri, kullanilanmatematiksel kavramlar ve bu kavramlarin yer aldigi strateji turleri incelenmistir.Gorusme formlari icerik analizi yontemiyle incelenmis ve benzer yanitlar ayni temalaraltinda toplanmistir. Calismadan elde edilen bulgulara gore, ogretmenlerin dogalmatematik dili hakkinda net ve kesin fikirlere sahip olmadiklari gorulmustur.Ogretmenler gorusme sorularina verdikleri yanitlarda dogal matematik dilinikullandiklarini dusunmuslerdir ancak gozlem sonuclarina gore kullanmadiklaribelirlenmistir. Ogretmenlerin tamami sinif ortaminda uygulanan matematiketkinliklerinde kullanilan matematiksel kavramlarin cocuklarin matematikselbasarilari icin yeterli olmadigini belirtmislerdir. Ogretmenlerin en fazla kullandiklarimatematiksel ifadeler sayma – sayi ve olcme kavramiyla ilgilidir.AbstractThe purpose of this study was to compare the use of natural mathematicallanguage by preschool teachers and their views about the natural mathematicallanguage. This study was conducted by using qualitative case study method withvoluntary preschool teachers. The study group consisted of totally 8 preschool teachers(5 in official and independent kindergartens and 3 in kindergartens of primary schools)in the city center of Erzurum. In order to conduct the study; all the teaching processesof teachers were videotaped in the classroom for a week and their anecdotes wererecorded. At the end of observation, each teacher was interviewed and asked semistructuredquestions that were prepared by the researcher. The acquired camera recordswere analyzed by using The Observer XT – Noldus program. Activity types of teachers,mathematical concepts used and the reaction types containing these concepts wereexamined. Interview forms were examined via content analysis method and similaranswers were collected under the same themes. According to the results obtained fromthe study, it was revealed that teachers did not have clear and precise opinions aboutthe natural mathematical language. Even though teachers stated that they consideredusing the natural mathematical language in their answers to interview questions; theobservation results conflicted with this. All the teachers stated that the mathematicalconcepts used for mathematical activities applied in the classroom were not sufficientfor the mathematical success of children. The mathematical expressions mostfrequently used by teachers were related to number – counting and measuringconcepts.
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests:
Özet Ülkemizde geliflen teknoloji ve e¤itim yaklafl›mlar›na ra¤men trafik kazalar› n›n görülme oran› oldukça fazlad›r. Güvenli ulafl›m› sa¤lamak amac›yla önce yaya ve araç yollar› düzenlenmifl, araçlar ise daha donan›ml› ve dayan›kl› hale... more
Özet Ülkemizde geliflen teknoloji ve e¤itim yaklafl›mlar›na ra¤men trafik kazalar› n›n görülme oran› oldukça fazlad›r. Güvenli ulafl›m› sa¤lamak amac›yla önce yaya ve araç yollar› düzenlenmifl, araçlar ise daha donan›ml› ve dayan›kl› hale getirilmeye çal›fl›lm›flt›r. Buna ra¤men yine de trafik kazalar›nda ölenlerin say›s›n›n artmas›, trafik güvenli¤inin yollar veya araçlar gibi fiziksel koflullar›n düzenlenmesiyle de¤il, yaya ve sürücülerin e¤itimle bilinçlendirilmesiyle sa¤lanabilece¤ ini göstermifltir. fiüphesiz ki bu e¤itime ne kadar erken yaflta bafllan›rsa o kadar etkili ve kal›c› olacakt›r. ‹lkö¤retim okulu 3. ve 5. s›n›fa devam eden ö¤rencilerin trafik hakk›ndaki bilgi düzeylerini ve davran›fllar›n› belirlemek amac›yla yap›lan bu araflt›rmada 600 ö¤renci örnekleme al›nm›flt›r. Çal›flma sonucunda, ö¤rencilerin trafik ile ilgili tan›mlar›, trafik iflaretlerini, karfl›dan karfl› ya geçme ve toplu tafl›m araçlar› ile yolculuk s›ras›ndaki davran›fllar› ço¤unlukla do¤ru bildikleri, erkek ö¤rencilerin trafik iflaretlerini k›z ö¤rencilere göre büyük oranda do¤ru bildikleri ve 5. s›n›fa devam eden ö¤rencilerin trafik hakk› ndaki bilgi ve davran›fllar›n›n 3. s›n›f ö¤rencilerinden daha yüksek oldu¤u belirlenmifltir. Anahtar Sözcükler: Trafik, trafik güvenli¤i, ilkö¤retim ö¤rencileri
Research Interests:
Peer bullying during early childhood is discussed along with the literature reviewed in this article with the purpose of drawing attention to peer bullying during early childhood and its significance, and contributing to studies which are... more
Peer bullying during early childhood is discussed along with the literature reviewed in this article with the purpose of drawing attention to peer bullying during early childhood and its significance, and contributing to studies which are few in number in Turkey. Peer bullying during early childhood was considered with its definition and types, people who play key roles in peer bullying, factors (gender, age, parents, and friendship) that relate to peer bullying, and what should be done before and after peer bullying.
Research Interests:
Research Interests: Psychology and Humanities
Bu arastirma okul oncesi egitim kurumuna devam eden 48-60 aylik cocuklarin kisiler arasi problem cozme becerilerine Kisiler Arasi Bilissel Problem Cozme Programi dahilindeki anne baba destek programinin etkisini incelemek amaciyla... more
Bu arastirma okul oncesi egitim kurumuna devam eden 48-60 aylik cocuklarin kisiler arasi problem cozme becerilerine Kisiler Arasi Bilissel Problem Cozme Programi dahilindeki anne baba destek programinin etkisini incelemek amaciyla yapilmistir.Ankara merkezde bulunan Saglik Bakanligi’na bagli kres ve gunduz bakimevlerinde egitim goren 48-60 aylik cocuklardan; deney grubu 1’de 11, deney grubu 2’de 11, kontrol grubunda 8 olmak uzere toplam 30 cocuk ve deney grubu 2’deki 11 cocugun anneleri calisma grubunu olusturmustur.Arastirma on test-son test karsilastirma/kontrol gruplu modelin kullanildigi deneysel bir calismadir. Deney grubu 1’deki cocuklar BPC programi egitimi, deney grubu 2’deki cocuklar hem BPC programi hem de anne baba destek programi egitimi alirken, kontrol grubu ise bu egitimleri almamistir.Arastirmada cocuklarin kisiler arasi problem cozme becerilerini olcmek amaciyla on test ve son test olarak Shure tarafindan gelistirilmis Okul Oncesi Cocuklar Icin Kisiler Arasi Problem...
Research Interests:
Bu arastirmanin amaci Erasmus koordinatorlerinin, programin olumlu yanlari ve programin uygulanmasinda yasanan gucluklere yonelik gorusleriyle programin daha etkili olmasi icin onerilerini belirlemektir. Nitel arastirma yonteminin... more
Bu arastirmanin amaci Erasmus koordinatorlerinin, programin olumlu yanlari ve programin uygulanmasinda yasanan gucluklere yonelik gorusleriyle programin daha etkili olmasi icin onerilerini belirlemektir. Nitel arastirma yonteminin kullanildigi tarama modelindeki bu arastirmanin calisma grubunu Ankara Universitesi’nde Erasmus koordinatoru olarak gorev yapan 10 ogretim uyesi olusturmustur. Arastirmacilar tarafindan gelistirilen, yapilandirilmis gorusme formu ile elde edilen veriler dokuman incelemesi yoluyla analiz edilmistir. Erasmus Programinin olumlu yanlari incelendiginde gelen ogrenciler acisindan en cok dile getirilen yarari kulturler arasi kaynasmayken; giden ogrenciler acisindan evrensel bakis acisi kazanma ve bireysel kazanimlardir. Erasmus programinin uygulanmasinda karsilasilan gucluklere iliskin gorusler incelendiginde, Ingilizce acilan ders sayilarinin sinirli olmasi ve dil seviyeleri en sik dile getirilen gucluklerdir. Koordinatorler programin daha etkili olabilmesi ici...
Research Interests:
Research Interests:
Erken çocukluk döneminde çocukların gelişimlerinin desteklenmesi, var olan potansiyellerinin açığa çıkarılması ve kavramların öğretilmesinde çocuklara yönelik hazırlanan resimli öykü kitapları önemli bir yere sahiptir. Çocukların sıklıkla... more
Erken çocukluk döneminde çocukların gelişimlerinin desteklenmesi, var olan potansiyellerinin açığa çıkarılması ve kavramların öğretilmesinde çocuklara yönelik hazırlanan resimli öykü kitapları önemli bir yere sahiptir. Çocukların sıklıkla karşılaştıkları, farklı öğrenmeler için kullanılabilen ve içinde birçok görseli barındıran resimli öykü kitapları, merak duygularını ortaya çıkarmakta ve onları düşünmeye yönlendirmektedir. Resimli öykü kitapları farklı tema ve konuları içermesinin yanı sıra temel kavram edinimi ve matematiğe yönelik öğretimleri de gerçekleştirebilmektedir. Resimli öykü kitaplarında mekân, zaman, uzamsal öğelerin bulunması, zıtlık, boyut, miktar belirten kavramların sunulması çocukların öğrenmelerini ve matematiksel düşünmelerini zenginleştirmektedir. Bununla birlikte çocukların bu özelliklere sahip, bunları pekiştiren ve destekleyen kitaplarla karşılaşmaları onların gelişimlerini de olumlu yönde etkileyecektir. Bu çalışmada matematiksel kavramların yer aldığı okul...
Research Interests:
Research Interests:
Araştırmada uygulama öğretmenlerinin mentorluk becerilerini belirlemek amacıyla Mentorluk Becerileri Değerlendirme Aracı (MEBDA) geliştirilmiş ve ölçme aracının psikometrik özellikleri incelenmiştir. Çalışmanın ilk aşamasında, 66... more
Araştırmada uygulama öğretmenlerinin mentorluk becerilerini belirlemek amacıyla Mentorluk Becerileri Değerlendirme Aracı (MEBDA) geliştirilmiş ve ölçme aracının psikometrik özellikleri incelenmiştir. Çalışmanın ilk aşamasında, 66 maddeden oluşan araç birinci çalışma grubundaki 202 öğretmen adayına uygulanmış ve yapılan Açımlayıcı Faktör Analizi (AFA) sonuçları doğrultusunda madde-toplam test korelasyonu (ayırt ediciliği) .45 değerinin altında olan 25 madde araçtan çıkarılmıştır. AFA sonucuna göre 41 maddeden oluşan araç ikinci çalışma grubundaki 232 öğretmen adayına uygulanmış ve Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) yapılmıştır. AFA sonucunda aracın üç boyutlu bir yapıda olduğu belirlenmiştir. Öğrenme öğretme süreci, iletişim süreci ve mesleki gelişim süreci olmak üzere üç boyuttan oluşan aracın birinci alt boyutundaki maddelerinin aracın %23’ünü açıkladığı ve diğer iki alt boyutun her birinin ölçme aracındaki maddelerin %18’ini açıkladığı bulunmuştur. DFA sonucunda araç maddelerinin ...
Research Interests: Psychology and Physics
Bu çalışmada Sosyal Beceri Geliştirme Sistemi- Derecelendirme Ölçeği, (3-5 yaş okul öncesi versiyonu) öğretmen formunun geçerlik ve güvenirlik çalışmasının yapılması amaçlanmaktadır. Araştırmanın örneklemini, farklı okul öncesi eğitim... more
Bu çalışmada Sosyal Beceri Geliştirme Sistemi- Derecelendirme Ölçeği, (3-5 yaş okul öncesi versiyonu) öğretmen formunun geçerlik ve güvenirlik çalışmasının yapılması amaçlanmaktadır. Araştırmanın örneklemini, farklı okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden 3-5 yaş grubunda 305 çocuğun öğretmeni (n=28) oluşturmaktadır. Verilerin analizinde kapsam geçerliği, doğrulayıcı faktör analizi, test tekrar test güvenirliği ve iç tutarlılık katsayısı (Cronbach alfa) hesaplanmıştır. Kapsam geçerliğinin belirlenmesinde 5 uzmandan görüş alınmış ve ölçekte yer alan 76 maddenin de ölçekte kalması yönünde karar verilmiştir. Doğrulayıcı faktör analizi sonucunda ölçeğin 76 madde ve 12 faktörlü yapısının toplanan verilerle genel olarak uyum sağladığı belirlenmiştir. Ölçeğin iç tutarlılık katsayılarının .70 ile .86 arasında değiştiği görülmüştür. Bu sonuçlar Sosyal Beceri Geliştirme Sistemi- Derecelendirme Ölçeği (3-5 yaş okul öncesi versiyonu) Öğretmen Formunun Türkiye’deki çocukların sosyal becerileri...
Research Interests:
Research Interests:
Bu araştırma Sınıf Yönetiminde Öğretmen Stratejileri Envanterinin (Webster-Stratton, 2012) Türk Kültürüne uyarlanması amacıyla yapılmıştır. Betimsel türdeki araştırmanın çalışma grubunu, Ankara ilinde görev yapan 48-72 ay arası çocuklarla... more
Bu araştırma Sınıf Yönetiminde Öğretmen Stratejileri Envanterinin (Webster-Stratton, 2012) Türk Kültürüne uyarlanması amacıyla yapılmıştır. Betimsel türdeki araştırmanın çalışma grubunu, Ankara ilinde görev yapan 48-72 ay arası çocuklarla çalışan ve uygun örneklem ile seçilen toplam 422 (Açımlayıcı Faktör Analizi-AFA için n=220 ve Doğrulayıcı Faktör Analizi-DFA için n=202) okul öncesi öğretmeni oluşturmaktadır. Envanterin geçerliğini ve güvenirliğini belirleyebilmek için Kaiser-Meyer-Olkin (KMO) Test, Bartlett Sphericity Test, Cronbach Alfa güvenirlik katsayısı, açımlayıcı faktör analizi (AFA) ve doğrulayıcı faktör analizi (DFA) yapılmıştır. Araştırmanın bulgularına göre, Sınıf Yönetiminde Öğretmen Stratejileri Envanteri öğretmenlerin kendilerini değerlendirdikleri üç ölçekten ve toplam 45 maddeden oluşmaktadır. Birinci ölçek “Sınıftaki Davranışların Yönetimi Ölçeği” varyansın %82,52’sini açıklayan tek faktörden oluşmaktadır. İkinci ölçek olan “Özel Öğretim Teknikleri Ölçeği” toplam...
Research Interests: Psychology and Humanities
Öğretmenin sınıf ortamında kullandığı matematik dili, çocuklar için matematik girdisidir ve çocukların, okul dönemi boyunca matematik bilgilerinin oluşmasında etkili olmaktadır. Bu çalışmada okul öncesi öğretmenlerinin sınıf ortamında... more
Öğretmenin sınıf ortamında kullandığı matematik dili, çocuklar için matematik girdisidir ve çocukların, okul dönemi boyunca matematik bilgilerinin oluşmasında etkili olmaktadır. Bu çalışmada okul öncesi öğretmenlerinin sınıf ortamında uyguladıkları etkinliklerin incelenmesi ve kullandıkları doğal matematiksel dilinin ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Bu amaçla, Erzurum ili merkezinde bulunan bağımsız anaokulunda tam gün ve yarım gün görev yapan iki öğretmen ile ilkokul bünyesindeki anasınıfında görev yapan bir öğretmen olmak üzere toplam üç öğretmen sınıf ortamında gözlemlenmiştir. Araştırmada her öğretmenin sınıfında haftada iki kez gözlem yapılmıştır. Yapılan gözlemler, araştırmacılar tarafından, ilgili literatür çerçevesinde içerik analizi yöntemiyle incelenmiş ve temalar altında toplanmıştır. Çalışmadan elde edilen sonuçlara göre, öğretmenlerin sıklıkla doğal matematik diline ilişkin ve sınıf düzenini sağlamaya yönelik ifadeleri kullandıkları gözlemlenmiştir. Öğretmenlerin matem...
Research Interests:
Research Interests:
Research Interests: Philosophy and Humanities
Bu yazıda Necate Baykoç Dönmez, Ülkü Abidolu, Çalayan Dinçer, Nilay Erdemir ve ebnem Gümüçü’nün birlikte hazırladıkları “Okul Öncesi Dönemde Dil Geliimi Etkinlikleri” adlı kitabın 3. baskısı tanıtılacaktır. Kitap, 5 bölümden... more
Bu yazıda Necate Baykoç Dönmez, Ülkü Abidolu, Çalayan Dinçer, Nilay Erdemir ve ebnem Gümüçü’nün birlikte hazırladıkları “Okul Öncesi Dönemde Dil Geliimi Etkinlikleri” adlı kitabın 3. baskısı tanıtılacaktır. Kitap, 5 bölümden olumaktadır. Birinci bölümde, dil geliiminde algının önemi konusuna yer verilmektedir. Algının, çocuun geliimi üzerindeki etkisine deinilerek “görsel, iitsel ve dokunsal” olmak üzere üç çeit algı üzerinde durulmaktadır. Her bir algı hakkında kısa bir bilgi verildikten sonra yapılabilecek etkinlikler sunulmaktadır. Bu etkinlikler, algı çeitlerine göre alt balıklara ayrılarak maddeler halinde anlatılmaktadır: görsel ayırt etme, görsel eletirme, görsel sınıflandırma, ekil-zemin ayrımı, mekân ilikileri ve görsel bellek; iitsel ayırt etme, ses kaynaını bulma, iitsel sıralama ve iitsel bellek; dokunsal ayırt etme ve dokunsal eletirme. kinci bölüm, dil geliiminde dikkat kontrolünün önemi ile ilgilidir. Bu bölümde dilin çocuklar için karmaık bir uyarıcı olduu, bu uyarana dikkatini veremeyen çocuun dillinde bazı problemler oluacaı belirtilerek dikkatin önemi vurgulanmaktadır. Joan Reynell’in 0-6 ya arası için ortaya koyduu dikkat kontrolünün altı aaması tanıtıldıktan sonra her bir aamadaki dikkat kontrolünün gelitirilmesi için ne tür etkinliklere yer verilebilecei anlatılmaktadır. Üçüncü bölümde, “dil geliiminde ilk dönem ve alıcı dil” konusu ele alınmaktadır. Bu bölümde öncelikle çocuun dil geliimindeki “ilk”ler üzerinde durulmakta, ilk iletiim, ilk seslendirmeler, ilk kavramlar, ilk konuma algısı ve ilk sözlü ifadeleri anlama hakkında açıklamalı bilgilere yer verilmektedir. Daha sonra ilk dönem ve alıcı dil geliimini destekleyebilecek etkinlikler, alt balıklara ayrılarak maddeler halinde anlatılmaktadır. Bu etkinlikler, ses çıkarmayı, kavram geliimini, ilk sözlü ifadeleri anlamayı, çocuun günlük yaam içindeki kavramları tanımasını ve sözcük çeitlerinin örenilmesini destekleyecek türden etkinliklerdir. Dördüncü bölümde, ifade edici dil geliimi konusu, ayrıntılı bir biçimde ele alınmaktadır. Çocukların tek sözcüklü cümlecikler ve iki sözcüklü birleimleri, “12-18 ay, 18-24 ay, 2-3 ya, 3-4 ya, 4-5 ya ve 5-6 ya” biçiminde dönemlere ayrılarak anlatılmaktadır. fade edici dil geliimi hakkında bilgi verildikten sonra örnek etkinlikler sunulmaktadır. Bu etkinliklerde dikkati çeken nokta, “sözcük” temelli olmasıdır. Bunlar, “Tek Sözcük le lgili Etkinlikler, ki Sözcüklü Birleimler le lgili Etkinlikler, Üç Sözcüklü Birleimler le lgili Etkinlikler, Üç ve Daha Fazla Sözcüklü Birleimler le lgili Etkinlikler” balıkları altında verilmektedir. Beinci bölümde, dil geliiminde oyunun önemi konusuna deinilmektedir. Bu bölümde oyununun önemi, çocuk geliimi üzerindeki etkisi ve oyunlarda dikkat edilmesi gereken kurallar belirtilerek altı çeit oyun üzerinde durulmaktadır. Bunlar kefedici oyun, fiziksel oyun, yapı-ina oyunu, hayali oyun, sosyal oyun ve kurallı oyundur. Her bir oyun çeidinde dikkat edilmesi gereken noktalar vurgulandıktan sonra yapılabilecek etkinliklere yer verilmektedir. Kitabın son kısmında ise yararlanılan kaynakların listesi ve yazarların kısa öz geçmileri yer almaktadır. Tanıtılan bu kitapta temel amaç, çocuun doal bir süreç içerisinde oluan dil geliimini eitim yoluyla desteklemektir. Sunulan etkinlikler, çocuun anadili edinimine ve dil geliimine yardımcı olacak türdendir. Etkinlikler evde, dıarıda ve sınıfta rahatlıkla kullanılabilecek nitelikte olduu için kitap, bata anne ve babalar olmak üzere eitimcilerin, alanla ilgili uzmanların ve örencilerin yararlanabilecekleri bir kaynaktır. Kaynak: Dönmez, N., Abidolu, Ü., Dinçer, Ç., Erdemir, N. ve Gümüçü, . (2000). Dil Geliimi Etkinlikleri. 3. Baskı. Ya-Pa Yayınları. stanbul.
Research Interests:
Research Interests:
WOS: 000271960500005Problem Statement: Because of innovations in science, technology, the media and changing lifestyles, the quality of education and the socio-cultural backgrounds of families play an important role in the problem-solving... more
WOS: 000271960500005Problem Statement: Because of innovations in science, technology, the media and changing lifestyles, the quality of education and the socio-cultural backgrounds of families play an important role in the problem-solving skills of children. How and to what extent negative or positive life experiences which are carried out by rapid changes through life would affect alternative problem solving thinking skills of children. Purpose of the Study: This studyaimed to assess whether or not the rapid changes and the progress in education affect the number of solutions related to the interpersonal problem-solving skills of children. The categories of the solution also were examined that children propose more socially accepted solutions with prosocial categories rather than those with violence categories. Methods: Two different groups of participants were compared in this study. The sample of the first study conducted in 1994 consisted of 74 children (34 girls, 40 boys) who attended public preschools (Din er, 1995). The sample of the second study conducted in 2004 consisted of 56 children (26 girls, 30 boys) attending two private and public preschools (Anliak, 2004). The Preschool Interpersonal Problem Solving Test (Shure, 1992), which took 2030 minutes to complete individually, was used by well-trained testors to evaluate the alternative thinking skills of children. Findings and Results: The findings of the PIPS Test indicate that there was a significant increase in the number of categories and solutions proposed by children when compared to the findings of the first group, ten years ago. Although the numbers of solutions and categories concerning peer- and mother-related problems were high in total, it was observed that statistically there was not a significant increase in the total number of solutions concerning peer-related problems. When the categories that the children used to solve interpersonal problems were examined, we observed that today's children use the categories of Loan and Physical Attack on Person for peer problems and the categories of Replace, Repair, Authority Aid, and Hide for mother-related problems. Conclusions and Recommendations: These findings show that it would be beneficial to enrich preschool education in Turkey in terms of interpersonal cognitive problem-solving skills. In other words, preschool education programs need to be supported with activities that systematically help children to gain these skills
Research Interests:
This study aims to examine the approaches to art activities of parents who have preschool children (4-6 years old). Data were obtained from the parents using a questionnaire developed by the researchers. The study finds that children who... more
This study aims to examine the approaches to art activities of parents who have preschool children (4-6 years old). Data were obtained from the parents using a questionnaire developed by the researchers. The study finds that children who take preschool education are more interested in art and participate in art activities more compared to those who do not take preschool education. Parents who are interested in art and the parents who are university graduates prepare their children for art activities, point them towards a branch of art considering the different branches according to talents of their children, and ask related institutions for help. In addition, these parents provide their children with materials, examine their studies, talk to them about their activities and encourage them, exhibit their activities and keep them for a long time.
Research Interests:
Bu arastirma 60–72 aylik cocuklar arasinda yasanan akran zorbaligina katilanlari saptayarak akranlar arasindaki iliski dinamiklerini belirlemek icin hazirlanmis bir form olan Hikâyelestirilmis Varsayimsal Durumlar Formu’nun (HVDF)... more
Bu arastirma 60–72 aylik cocuklar arasinda yasanan akran zorbaligina katilanlari saptayarak akranlar arasindaki iliski dinamiklerini belirlemek icin hazirlanmis bir form olan Hikâyelestirilmis Varsayimsal Durumlar Formu’nun (HVDF) alanyazina kazandirilmasi amaciyla yapilmis bir calismadir. Arastirma, Ankara’da Milli Egitim Bakanligi’na bagli iki bagimsiz anaokulda ve Londra’da Egitimde Standartlar Ofisi tarafindan belirlenmis olan standartlara uygun bir ilkokulda olmak uzere uc okulda gerceklestirilmistir. Calismada 121 Turk ve 56 Ingiliz olmak uzere toplam 177 cocuk yer almistir. Veri toplama araci olarak arastirmacilar tarafindan hazirlanmis olan HVDF, fiziksel zorbalik, iliskisel zorbalik, sozel zorbalik, zorbaliga ugrama, olumlu sosyal davranis, akran kabulu ve akran reddi olmak uzere 7 alt basliktan olusmaktadir. Bireysel olarak cocuklara uygulanan bu formda her soru icin verilen yanitlarin frekans dagilimlarina bakilmistir. Olcut gecerliligi icin Okul Oncesi Sosyal Davranis Ol...
Research Interests: Philosophy and Art
Research Interests:
Research Interests:
ÖZ Okul öncesi yıllar, çocukların temel sosyal gelişimlerinin yapılandığı önemli bir dönem olarak kabul edilmektedir. Okul öncesi eğitiminde çocukların zihinsel becerilerinin gelişimine olanak sağlayan eğitim programlarının, sosyal... more
ÖZ Okul öncesi yıllar, çocukların temel sosyal gelişimlerinin yapılandığı önemli bir dönem olarak kabul edilmektedir. Okul öncesi eğitiminde çocukların zihinsel becerilerinin gelişimine olanak sağlayan eğitim programlarının, sosyal becerilere sahip, kişiler arası problemlerini çözebilen bireylerin yetişmesini destekleyen müdahale programlarıyla zenginleştirilmesi gerekmektedir. Temel önleyici ruhsal sağlık programlarından biri olarak en sık kullanılan ve çok sayıda araştırma ile değerlendirilen Kişiler Arası Bilişsel Problem Çözme Programı’nın çocukların problem çözme düşünce biçimini geliştirdiği ve yüksek risk taşıyan davranışları azalttığı ve önlediği belirtilmektedir. Günümüzde sosyal ve kişiler arası problem çözme becerilerine yönelik araştırmalar ve yaklaşımlar gözden geçirildiğinde çok boyutlu sosyal eğitim programlarına doğru bir eğilimin olduğu gözlenmektedir. Kişiler Arası Bilişsel Problem Çözme Programı ise çok boyutlu sosyal eğitim programlarının önemli ve etkili bir bileşeni olarak kabul edilmektedir. Anahtar Sözcükler: Kişiler Arası Bilişsel Problem Çözme, Eğitim Yaklaşımları, Sosyal Gelişim
Research Interests:
Social awareness forms positive social behaviour to understand and develop competencies related to the needs of the other/s. If the basic skill of considering the consequences of one's actions develops and is supported during... more
Social awareness forms positive social behaviour to understand and develop competencies related to the needs of the other/s. If the basic skill of considering the consequences of one's actions develops and is supported during early childhood or adolescence, it is more likely to have individuals with social awareness and responsibility. The " Community Practices " course offered at the undergraduate level has a significant role in the acquisition of social awareness. Twenty undergraduate students studying at Ankara University Faculty of Educational Sciences Preschool Education Undergraduate Programme enrolled in the " Community Practices " course during the academic year 2009-2010 and participated in several activities for eight weeks. They trained the children who have survived leukaemia, the children who are living in women's shelters and who have suffered from domestic violence, the children who were left to the government institutions to be taken care of, and 50 children who could not attend preschool in order to promote their development of concept formation and social skills. Moreover, women living in shelters were interacted to help them strengthen their communication with their children and to increase their self-respect. The theoretical part of the course was devoted to preparing activities and related materials consulting the course instructors. The activities took place each Friday between 9 am and 4 pm at Ankara University Faculty of Educational Sciences Concept Toys Atelier and Library, Women's Shelter and SHÇEK (Social Practices and Child Protection Agency) Houses of Love, and LÖSEV (The Foundation for Children with Leukaemia) school. The students were evaluated through the diaries they kept. The data collected from these diaries were analyzed through descriptive analysis technique. It is observed that the participating students developed an understanding of children under protection along with their needs and pedagogical problems. The reflections of students display their gains such as " We have experienced feelings of both happiness and sadness. We witnessed the commitment problems of children, but the look in their eyes inspired us. I believe we did our best, but wish we could be together longer " and " Community Practices course encouraged me to participate in voluntary work in the later stages of my life as a guiding experience ". It is also reported that the children trained benefited a lot from the activities.
Research Interests:
Research Interests:
This is a qualitative study which investigates the characteristics of an ideal preschool setting. The study has recourse to personal observations as well as projects of ideal preschool education institutions conducted by undergraduate... more
This is a qualitative study which investigates the characteristics of an ideal preschool setting. The study has recourse to personal observations as well as projects of ideal preschool education institutions conducted by undergraduate students at the Department of Preschool Education, Faculty of Educational Sciences, Ankara University. Besides the design of original preschool education institution, the study uses the data obtained from interviews with 18 preschool teachers and 8 directors of preschool education institutions. The data from these interviews were summarized and interpreted by descriptive analysis. Visual elements were used to define the preschool institutions, designed for the purpose of this present project, and its interior and exterior settings, classroom environment, living and playing areas, activity corners, garden and position and characteristics of other components. An architectural drawing is used as well. In the light of all above mentioned findings, the stud...
Research Interests:
This study was aimed to reveal the relationship among some variables and physicalrelational aggressive behaviours which preschoolers act to their peers. 121 children (60-72 months-old; 56 boys and 65 girls) and 6 teachers take part from... more
This study was aimed to reveal the relationship among some variables and physicalrelational aggressive behaviours which preschoolers act to their peers. 121 children (60-72 months-old; 56 boys and 65 girls) and 6 teachers take part from two different independent preschools which depend on MoNE in Ankara. The effects of parameters on the total point taken from the sub-dimensions of PSBS-TF were studied by t-test and ANOVA. It was detected that physical aggression points of boys and children of 15 years old working experience of teachers, and relational aggression points of children’s fathers graduated from secondary school, mothers worked about education and 15 years working experience of teachers were highest than others.
Research Interests:
Research Interests:
Bu yazıda Necate Baykoç Dönmez, Ülkü Abidolu, Çalayan Dinçer, Nilay Erdemir ve ebnem Gümüçü’nün birlikte hazırladıkları “Okul Öncesi Dönemde Dil Geliimi Etkinlikleri” adlı kitabın 3. baskısı tanıtılacaktır. Kitap, 5 bölümden... more
Bu yazıda Necate Baykoç Dönmez, Ülkü Abidolu, Çalayan Dinçer, Nilay Erdemir ve ebnem
Gümüçü’nün birlikte hazırladıkları “Okul Öncesi Dönemde Dil Geliimi Etkinlikleri” adlı kitabın 3. baskısı
tanıtılacaktır.
Kitap, 5 bölümden olumaktadır.
Birinci bölümde, dil geliiminde algının önemi konusuna yer verilmektedir. Algının, çocuun geliimi
üzerindeki etkisine deinilerek “görsel, iitsel ve dokunsal” olmak üzere üç çeit algı üzerinde durulmaktadır.
Her bir algı hakkında kısa bir bilgi verildikten sonra yapılabilecek etkinlikler sunulmaktadır. Bu etkinlikler, algı
çeitlerine göre alt balıklara ayrılarak maddeler halinde anlatılmaktadır: görsel ayırt etme, görsel eletirme,
görsel sınıflandırma, ekil-zemin ayrımı, mekân ilikileri ve görsel bellek; iitsel ayırt etme, ses kaynaını
bulma, iitsel sıralama ve iitsel bellek; dokunsal ayırt etme ve dokunsal eletirme.
kinci bölüm, dil geliiminde dikkat kontrolünün önemi ile ilgilidir. Bu bölümde dilin çocuklar için karmaık
bir uyarıcı olduu, bu uyarana dikkatini veremeyen çocuun dillinde bazı problemler oluacaı belirtilerek
dikkatin önemi vurgulanmaktadır. Joan Reynell’in 0-6 ya arası için ortaya koyduu dikkat kontrolünün altı
aaması tanıtıldıktan sonra her bir aamadaki dikkat kontrolünün gelitirilmesi için ne tür etkinliklere yer
verilebilecei anlatılmaktadır.
Üçüncü bölümde, “dil geliiminde ilk dönem ve alıcı dil” konusu ele alınmaktadır. Bu bölümde öncelikle
çocuun dil geliimindeki “ilk”ler üzerinde durulmakta, ilk iletiim, ilk seslendirmeler, ilk kavramlar, ilk
konuma algısı ve ilk sözlü ifadeleri anlama hakkında açıklamalı bilgilere yer verilmektedir. Daha sonra ilk
dönem ve alıcı dil geliimini destekleyebilecek etkinlikler, alt balıklara ayrılarak maddeler halinde
anlatılmaktadır. Bu etkinlikler, ses çıkarmayı, kavram geliimini, ilk sözlü ifadeleri anlamayı, çocuun günlük
yaam içindeki kavramları tanımasını ve sözcük çeitlerinin örenilmesini destekleyecek türden etkinliklerdir.
Dördüncü bölümde, ifade edici dil geliimi konusu, ayrıntılı bir biçimde ele alınmaktadır. Çocukların tek
sözcüklü cümlecikler ve iki sözcüklü birleimleri, “12-18 ay, 18-24 ay, 2-3 ya, 3-4 ya, 4-5 ya ve 5-6 ya”
biçiminde dönemlere ayrılarak anlatılmaktadır. fade edici dil geliimi hakkında bilgi verildikten sonra örnek
etkinlikler sunulmaktadır. Bu etkinliklerde dikkati çeken nokta, “sözcük” temelli olmasıdır. Bunlar, “Tek Sözcük
le lgili Etkinlikler, ki Sözcüklü Birleimler le lgili Etkinlikler, Üç Sözcüklü Birleimler le lgili Etkinlikler,
Üç ve Daha Fazla Sözcüklü Birleimler le lgili Etkinlikler” balıkları altında verilmektedir.
Beinci bölümde, dil geliiminde oyunun önemi konusuna deinilmektedir. Bu bölümde oyununun önemi,
çocuk geliimi üzerindeki etkisi ve oyunlarda dikkat edilmesi gereken kurallar belirtilerek altı çeit oyun
üzerinde durulmaktadır. Bunlar kefedici oyun, fiziksel oyun, yapı-ina oyunu, hayali oyun, sosyal oyun ve
kurallı oyundur. Her bir oyun çeidinde dikkat edilmesi gereken noktalar vurgulandıktan sonra yapılabilecek
etkinliklere yer verilmektedir.
Kitabın son kısmında ise yararlanılan kaynakların listesi ve yazarların kısa öz geçmileri yer almaktadır.
Tanıtılan bu kitapta temel amaç, çocuun doal bir süreç içerisinde oluan dil geliimini eitim yoluyla
desteklemektir. Sunulan etkinlikler, çocuun anadili edinimine ve dil geliimine yardımcı olacak türdendir.
Etkinlikler evde, dıarıda ve sınıfta rahatlıkla kullanılabilecek nitelikte olduu için kitap, bata anne ve babalar
olmak üzere eitimcilerin, alanla ilgili uzmanların ve örencilerin yararlanabilecekleri bir kaynaktır.
Kaynak: Dönmez, N., Abidolu, Ü., Dinçer, Ç., Erdemir, N. ve Gümüçü, . (2000). Dil Geliimi Etkinlikleri. 3.
Baskı. Ya-Pa Yayınları. stanbul.
Gümüçü’nün birlikte hazırladıkları “Okul Öncesi Dönemde Dil Geliimi Etkinlikleri” adlı kitabın 3. baskısı
tanıtılacaktır.
Kitap, 5 bölümden olumaktadır.
Birinci bölümde, dil geliiminde algının önemi konusuna yer verilmektedir. Algının, çocuun geliimi
üzerindeki etkisine deinilerek “görsel, iitsel ve dokunsal” olmak üzere üç çeit algı üzerinde durulmaktadır.
Her bir algı hakkında kısa bir bilgi verildikten sonra yapılabilecek etkinlikler sunulmaktadır. Bu etkinlikler, algı
çeitlerine göre alt balıklara ayrılarak maddeler halinde anlatılmaktadır: görsel ayırt etme, görsel eletirme,
görsel sınıflandırma, ekil-zemin ayrımı, mekân ilikileri ve görsel bellek; iitsel ayırt etme, ses kaynaını
bulma, iitsel sıralama ve iitsel bellek; dokunsal ayırt etme ve dokunsal eletirme.
kinci bölüm, dil geliiminde dikkat kontrolünün önemi ile ilgilidir. Bu bölümde dilin çocuklar için karmaık
bir uyarıcı olduu, bu uyarana dikkatini veremeyen çocuun dillinde bazı problemler oluacaı belirtilerek
dikkatin önemi vurgulanmaktadır. Joan Reynell’in 0-6 ya arası için ortaya koyduu dikkat kontrolünün altı
aaması tanıtıldıktan sonra her bir aamadaki dikkat kontrolünün gelitirilmesi için ne tür etkinliklere yer
verilebilecei anlatılmaktadır.
Üçüncü bölümde, “dil geliiminde ilk dönem ve alıcı dil” konusu ele alınmaktadır. Bu bölümde öncelikle
çocuun dil geliimindeki “ilk”ler üzerinde durulmakta, ilk iletiim, ilk seslendirmeler, ilk kavramlar, ilk
konuma algısı ve ilk sözlü ifadeleri anlama hakkında açıklamalı bilgilere yer verilmektedir. Daha sonra ilk
dönem ve alıcı dil geliimini destekleyebilecek etkinlikler, alt balıklara ayrılarak maddeler halinde
anlatılmaktadır. Bu etkinlikler, ses çıkarmayı, kavram geliimini, ilk sözlü ifadeleri anlamayı, çocuun günlük
yaam içindeki kavramları tanımasını ve sözcük çeitlerinin örenilmesini destekleyecek türden etkinliklerdir.
Dördüncü bölümde, ifade edici dil geliimi konusu, ayrıntılı bir biçimde ele alınmaktadır. Çocukların tek
sözcüklü cümlecikler ve iki sözcüklü birleimleri, “12-18 ay, 18-24 ay, 2-3 ya, 3-4 ya, 4-5 ya ve 5-6 ya”
biçiminde dönemlere ayrılarak anlatılmaktadır. fade edici dil geliimi hakkında bilgi verildikten sonra örnek
etkinlikler sunulmaktadır. Bu etkinliklerde dikkati çeken nokta, “sözcük” temelli olmasıdır. Bunlar, “Tek Sözcük
le lgili Etkinlikler, ki Sözcüklü Birleimler le lgili Etkinlikler, Üç Sözcüklü Birleimler le lgili Etkinlikler,
Üç ve Daha Fazla Sözcüklü Birleimler le lgili Etkinlikler” balıkları altında verilmektedir.
Beinci bölümde, dil geliiminde oyunun önemi konusuna deinilmektedir. Bu bölümde oyununun önemi,
çocuk geliimi üzerindeki etkisi ve oyunlarda dikkat edilmesi gereken kurallar belirtilerek altı çeit oyun
üzerinde durulmaktadır. Bunlar kefedici oyun, fiziksel oyun, yapı-ina oyunu, hayali oyun, sosyal oyun ve
kurallı oyundur. Her bir oyun çeidinde dikkat edilmesi gereken noktalar vurgulandıktan sonra yapılabilecek
etkinliklere yer verilmektedir.
Kitabın son kısmında ise yararlanılan kaynakların listesi ve yazarların kısa öz geçmileri yer almaktadır.
Tanıtılan bu kitapta temel amaç, çocuun doal bir süreç içerisinde oluan dil geliimini eitim yoluyla
desteklemektir. Sunulan etkinlikler, çocuun anadili edinimine ve dil geliimine yardımcı olacak türdendir.
Etkinlikler evde, dıarıda ve sınıfta rahatlıkla kullanılabilecek nitelikte olduu için kitap, bata anne ve babalar
olmak üzere eitimcilerin, alanla ilgili uzmanların ve örencilerin yararlanabilecekleri bir kaynaktır.
Kaynak: Dönmez, N., Abidolu, Ü., Dinçer, Ç., Erdemir, N. ve Gümüçü, . (2000). Dil Geliimi Etkinlikleri. 3.
Baskı. Ya-Pa Yayınları. stanbul.