Destination Marketing

Özellikle 2000’li yıllarla birlikte ivme kazanan teknolojik gelişmeler ve küreselleşme dünyanın bütününe ulaşılabilirliği ve insanların seyahatlerine ayırdıkları zamanlarını arttırmıştır. Geçmişte uzak ve ulaşılmaz olarak görülen mesafelere günümüzde birden çok ulaşım aracıyla hızlı, konforlu ve güvenli bir biçimde ulaşılabilmektedir. Bu durum daha çok insanı seyahat etmeye ve turizme katılmaya yönlendirmektedir. Bu gelişmelerin sonucu olarak küresel ölçekte 2019 yılı itibariyle 1,4 milyar insanın katıldığı ve 1,7 trilyon dolar gelirin elde edildiği bir turizm pazarı oluşmuştur. Bu denli büyük bir pazardan daha çok pay almak isteyen ülkeler, bölgeler, kentler, köyler ve hatta kırsal alanlar yani destinasyon olarak adlandırılan bölgelerde yoğun bir rekabet ortamı ve turizm pazarlarında yer alma mücadelesi yaşanmaktadır. Artık dünyada kabul görmüş genel ölçütler bağlamında gelişmiş ve gelişmekte olarak kabul edilen ve hatta gelişim konusunda oldukça geri kalmış ülkeler bile hem genel ekonomik seviyelerinin yükseltilmesinde hem de dengeli gelişimlerinde ve gelir paylaşımlarında adaletin sağlanması hususunda turizmin ne denli önemli olduğunun bilincindedirler. Ülkeler genel olarak sadece isimleri ile bilinirliklerini artırma, marka olma ve turist sadakati oluşturma çabalarının ötesinde sahip olduğu tüm bölgeleri, kentleri ve yöreleri ile tanınma, bilinme ve marka olma isteğindedirler. Bu çerçevede sadece merkezi yönetimleri ile değil aynı zamanda yerel yönetimlerini, turizm bürolarını, politikacılarını ve hatta ulusal ve uluslararası tanınırlığı olan ünlülerini aktif olarak kullanarak pazarlama faaliyetlerini yürütmektedirler. Günümüzde genelden özele doğru ve detayların daha ön plana çıkarıldığı bir pazarlama ve satış süreci turizm pazarlarının ve destinasyonlarının öncelikli stratejilerini oluşturmaktadır. Çünkü diğer destinasyonlardan ayrışamayan, farklılıklarını ön plana çıkaramayan, var olan kaynaklarıyla yetinip alternatifler üretemeyen, potansiyellerini gerçekleştirmede başarısız olan, trendleri takip etme konusunda yetersiz kalan, altyapı ve üstyapı yatırımlarını tamamlayamayan destinasyonlar pazarda rekabet edememektedirler. Uygun kaynaklarla ve iyi analiz edilmiş makul hedeflerle oluşturulmuş, turistlerin kişisel ihtiyaçlarına, isteklerine ve beklentilerine de yanıt verebilen destinasyonlar ise yönetim ve pazarlama açısından başarıya ulaşmaktadırlar ve varlıklarını geleceğe taşıyabilmektedirler. Destinasyon pazarlamasında destinasyonun sahip olduğu tüm varlıkların ve değerlerin sunulması gerekmektedir. Ancak karmaşık ve çok bileşenli bir turistik ürün olan destinasyonların kendilerine özgü pazarlama güçlüklerinden dolayı uygun bir pazarlama karmasının oluşturulması, hizmet kalitesi ve turist memnuniyetinin sağlanması ve destinasyona olan sadakatin oluşturulabilmesi etkin ve sistemli bir pazarlama sürecini gerekli kılmaktadır.

Many developing countries depend on tourism as their main engine for economic development , but sustainability is often a concern. In the absence of inter-sectorial linkages between tourism and other industrial sectors, opportunities for trickledown benefits to host communities are stymied. For decades, researchers have been contending with issues related to strengthening agriculture and tourism linkages as a strategy to maximize economic linkages. This service-oriented approach to the local food supply chain is posited as a new model in which agriculture and hotel linkages can be advanced. We collected data about local food hotel supply through interviews with key stakeholders. The findings from our exemplary case study confirm that strengthening inter-sectorial linkages have benefits for stakeholders. This case study suggests that there are opportunities for tourism policies that foster local food linkages with high-end accommodation properties as a strategy to spread the economic spin off from tourism and also to encourage youth involvement in sustainable tourism development.

Douglass, William A. & Pauliina Raento (2004). The tradition of invention. Conceiving Las Vegas. Annals of Tourism Research 31: 1, 7-23.

Praised as the architectural icon of the contemporary world and the emblem of postmodernism, yet damned by its critics as the quintessence of poor taste, Las Vegas is one of the world's premier destinations. Nevertheless, urban and tourism studies alike struggle to produce a comprehensive analysis of the Las Vegas phenomenon, while frequently underscoring its inauthenticity and artificiality. This article discusses the history and the mindset that contributed to the touristic triumph of a most improbable candidate. Emphasis is upon the gambling mecca's tradition of invention as opposed to its invention of tradition. The city's critical massing of simulacra constitutes its own authentic reality. In the world of contemporary tourism, Las Vegas has become more paradigmatic than parasitical.

Résumé: La tradition de l'invention : la conception de Las Vegas. Chanté somme l'em-blème architectural du monde moderne et du postmodernisme, pourtant condamné par ses détracteurs comme la quintessence du mauvais goût, Las Vegas est une des premières destinations du monde. Cependant, les chercheurs du tourisme et de l'urbanisme se débattent pour produire une analyse compréhensive du phénomène de Las Vegas tout en mettant souvent en e ´vidence son inauthenticité et sa facticité. Cet article examine l'histoire et la mentalité qui ont contribué au triomphe touristique d'un candidat fort improbable. On met l'accent sur la tradition de l'invention de cette ville sainte du jeu par opposition a ` son invention de la tradition. L'amoncellement des simulacres constitue sa propre réalité authentique. Dans le monde du tourisme contemporain, Las Vegas est devenu plus paradigmatique que parasite. Mots-clés: Las Vegas, invention, simulacre, authenticité. 

Nos últimos anos tem-se verificado uma preocupação crescente em relação à temática ambiental na população em geral, nos consumidores, nos governos, nas empresas e nos investigadores. Efetivamente, os consumidores têm consciência de que o seu comportamento é suscetível de influenciar o meio ambiente, começando a ter uma maior preocupação aquando da escolha dos produtos que adquirem e consomem. Os governos procuram promover políticas de sustentabilidade ambiental, e as empresas reconhecem que a adoção de um posicionamento socialmente responsável e a oferta de produtos verdes suscetíveis de responder às necessidades do consumidor são aspetos chave para o desenvolvimento e manutenção de uma vantagem competitiva. Neste contexto, o presente trabalho teve como objetivo estudar os determinantes do comportamento de compra de produtos verdes, com base no quadro teórico da Teoria do Comportamento Planeado. Considerando uma amostra de colaboradores de uma empresa em Portugal com cobertura geográfica nacional, concluiu-se que as variáveis atitude, norma subjetiva e controlo percebido têm influência na intenção comportamental, de compra de produtos verdes.

Despite long dominance of general interest tourism on tourism mobility, there is an increasing interest for specialized tourism products. This brings about a challenge for tourism destinations which have based their product offer on sun and sea tourism. Aggravated with seasonality, dependence on sun and sea tourism increases the vulnerability of tourism destinations. Thanatourism is a special interest tourism which lives on death, fear, grief related feelings of people. Human relationship with death has been a controversial one. While the reality of death is acknowledged and sanctified, on one side it is avoided and on the other, it is approached. Thanatourism has arisen in this complicated terms. Thanatourism destinations can either be created on purpose or it is the result of historical experiences. Thanatourism can take various forms according to the dominant theme of the travel experience such as battlefield tourism, danger-zone tourism , Dracula tourism. Besides it is a form of cultural heritage tourism which connects generations and communities over difficult past memories. Considering the major share of sun and sea related products in Turkish tourism market and the risks associated with it, the study proposes thanatourism as an opportunity for diversifying Turkish tourism products. In this context, the study provides a conceptual analysis of thanatourism and a profile of major thanatourism sites in Turkey. Öz Genel ilgi turizmi turizm hareketleri üzerinde uzun süredir ağırlığını korusa da, özel turizm ürünlerine duyulan ilgi giderek artmaktadır. Bu durum, turizm ürünle-rini deniz ve güneş turizmine dayandıran turizm destinasyonları açısından bir meydan

A Faith Tourism tour package was proposed in one of the prominent cities in the Province of
Cavite, Philippines based on Dr. Sampad Kumar Swain’s basic tour package components. Through
Focus Group Discussion, document analysis and survey questionnaire, the study determined eight
tour operators and their clients’ knowledge of Faith Tourism including its benefits and
opportunities, and the skills and attitudes in making a Faith Tourism tour package. SWOT Analysis
determined the marketing competitiveness of Tagaytay City through the World Economic Forum’s
Tourism and Travel Competitive Index (TTCI) 2017. The millenial respondents of the survey
questionnaire strongly agreed that the proposed faith tourism tour package is competitive and
reflects Swain’s basic components. The common knowledge among tour operators regarding Faith
Tourism is it is a pilgrimage, while the basic skills and attitude needed in making Faith Tourism
itineraries are professionalism, knowledgeability, and patience. SWOT analysis as a tool for selfassessment revealed that Tagaytay City is “strongly” competitive based on the TTCI 2017
components.