Location via proxy:   [ UP ]  
[Report a bug]   [Manage cookies]                
Skip to main content
Research Interests:
Algoritmalardan Korkmalı mıyız?
Research Interests:
Research Interests:
Ya sadece bir yanılsamaysa?
Evrenimiz, türünün tek örneği mi?
Dehayı nasıl tanımlamalıyız?

Genlerden devralınan bir ayrıcalık mı, dünyaya farklı bakabilme becerisi mi, yoksa yaratıcılıkta sınır tanımayan bir zihnin ürünü mü?
Evrenin kozmik dokusu ivmelenerek muazzam bir hızla genleşiyor. Birkaç milyar yıl sonra galaksiler birbirinden öyle uzaklaşacak ki birbirlerinden yalıtılmış halde, mutlak yalnızlıkları içinde süzülecekler. Peki bu acele niye? Neden... more
Evrenin kozmik dokusu ivmelenerek muazzam bir hızla genleşiyor.

Birkaç milyar yıl sonra galaksiler birbirinden öyle uzaklaşacak ki birbirlerinden yalıtılmış halde, mutlak yalnızlıkları içinde süzülecekler.

Peki bu acele niye? Neden sadece genişlemekle yetinmeyip bir de hızlanıyor? Evren kendi nihai kaderine mi koşuyor?
Research Interests:
Research Interests:
Ataerkil Devrim ve Psikolojik Dönüşüm
Research Interests:
Ataerkil Devrim ve Psikolojik Dönüşüm
Research Interests:
Şiddete eğilim ve saldırganlık insanın doğasında mı vardır, yoksa çevresel etkilerin sonucu olarak mı ortaya çıkar?
Dopamin Ekonomisinde Nöro-Adalet Arayışları
Varoluşsal sancılarımızı dindirip, yerine hayatta kalma içgüdüsünü ikâme eden bir krizin içinde bulduk kendimizi. Geride bıraktığımız yılın son günlerinde, Çin'in Wuhan kentinde zuhur eden, önceleri zatürre sanılmış olup, takip eden... more
Varoluşsal sancılarımızı dindirip, yerine hayatta kalma içgüdüsünü ikâme eden bir krizin içinde bulduk kendimizi. Geride bıraktığımız yılın son günlerinde, Çin'in Wuhan kentinde zuhur eden, önceleri zatürre sanılmış olup, takip eden günlerde yeni bir virüs olduğu anlaşılan Wuhan koronavirüsü, nam-ı diğer SARS-CoV2 tüm dünyayı öyle bir silkeledi ki artık o eski "normal" zamanlara geri dönüş pek mümkün görünmüyor. Aşırı sağın popülist liderleri ve onlar aracılığıyla hayata geçirilen neoliberal politikaların maskelerini düşürüp, felaketler zincirine sürüklenen dünyanın çoktan çıkmış çivisini elimize tutuşturan, tüm klişeleri yerle bir eden ve her şeyi yeni baştan sorgulatan bu patojen, tıpkı SARS ve MERS gibi koronavirüs familyasından geliyor. Nisan'ın ortalarındayız ve toplam vaka sayısı 2 milyonu aşmış bulunuyor.
İkinci Bölüm: Vegan yaşam biçimi iklim krizini durdurabilir mi? Yaklaşık 6-7 yıl önce sürdürülebilirliğin sırlarını paylaştığı savıyla gündeme oturmuş bir filmden; Cowspiracy'den miras kalan iddiaya göre, hem çevresel krizi hem de iklim... more
İkinci Bölüm: Vegan yaşam biçimi iklim krizini durdurabilir mi? Yaklaşık 6-7 yıl önce sürdürülebilirliğin sırlarını paylaştığı savıyla gündeme oturmuş bir filmden; Cowspiracy'den miras kalan iddiaya göre, hem çevresel krizi hem de iklim krizini sonlandırarak bizleri kurtaracak yegâne çözüm vegan yaşam biçimidir. Endüstriyel hayvan yetiştiriciliğindeki akıl almaz eziyeti gözler önüne seren belgesel bu açıdan önemli bir adım atmışken, besi çiftliklerinin küresel sera gazı emisyonlarının yüzde 51'inden sorumlu olduğu yönünde bir iddiada bulundu-ki bu veri yanlıştı. Son yıllarda çevre hareketine de iyiden iyiye işlemiş olan söylemi, yani dünyayı veganlığın kurtaracağı iddiası ise şu anlama geliyor: İklim krizinin esas suçlusu hayvansal tarımdır, dolayısıyla çözümü de et tüketimine son vermesi beklenen bireylerdedir. Diğer tarımsal işletmelerde hiçbir sorun olmadığını mı düşünmeliyiz öyleyse? Yani örneğin soya yetiştiricilerinin makul ve sürdürülebilir süreçlerle üretim yaptıklarını mı varsaymalıyız? İnsanın aklına daha birçok soru geliyor. Gezegende bir plastik problemi yaşanmıyor mu? Vegan yaşam biçimi bu sorunu da sonlandırabilecek mi? Havamızın daha solunabilir olmasını sağlayıp çölleşmeyi önleyebilir mi? Yakın gelecekte sayıları çığ gibi artacak iklim göçmenleri için nasıl bir çözüm sunuyor? Okyanus ekosistemlerindeki çöküşü durdurabilir mi? Vegan yaşam biçiminin son derece doğru bir duruşu var elbette. Her canlının eşit yaşam hakkının savunulmasının nesi yanlış olabilir ki? Ayrıca bütüncül bir yaklaşım olarak görülmesi gerektiği de çok açık. Dolayısıyla, bir sorunu çözmeye yönelik olduğuna kimsenin itirazı yok. O zaman sorunu tekrar tahlil etmekte fayda var. Sürdürülebilirliğin sırrı nedir? Meseleye nereden bakıyor olursak olalım, onu sürdürülebilir bir insan-doğa ilişkisi bağlamında ele alıyor ve üretimin zorunlu bir dönüşüm geçirmesi gerektiği konusunda mutabık kalıyoruz. Zaten asıl fikir ayrılığı bu noktadan sonra başlıyor. Bir kısmımız şöyle söylüyor: Bu, sistemsel bir sorundur. Fakat burada bahsi geçen 'sistem', yalnızca aşırı yoğun emisyon kaynakları ve etik olmayan süreçler olarak gördüğümüz belirli alt-sistemler değil, ana sistemin, nam-ı diğer kapitalist üretimin ta kendisi. Veganlığın yerküreyi kurtaracağı iddiası ise odağına alt-sistemleri alıp bunlara odaklı bir yaklaşım sunuyor. Bir sistemin sürdürülebilir yaşam döngüsüne kavuşturulması için planlama/çözümleme/yeniden tasarım/gerçekleştirme gibi adımlardan geçilmesi gerek ama ilk adım gerçek ihtiyaçların belirlenmesi olmalıdır. Üretim ilişkilerinin odağına kârı oturtan kapitalist üretimde herhangi bir alt-sistemi ele alıp (gıda sektörü), onu bu aşamalardan geçirerek sürdürülebilir kılabilir miyiz? Ve böylece bir kolu iklim krizine, diğeri aşırı yoksullaşmaya uzanan geniş yelpazede hem ekolojik hem de siyasi ve toplumsal krizler olarak yaşanan bu 'çoklu krizleri' sonlandırma şansımız olur mu?