Airports

Birinci bölümde havayolu taşımacılığında finansal yönetimin temel özellikleri belirtilmektedir. Bu amaçla ilk olarak sırasıyla finansal yönetim ve önemi ile birlikte finans yöneticisi tarafından verilen temel finansal kararlar açıklanmakta, bir işletmedeki finans yöneticisinin temel sorumlulukları sıralanmakta ve organizasyonda finans bölümünün konumu belirtilmektedir. Daha sonra ise endüstrinin finansal performansı ile kısa ve uzun vadeli stratejileri açıklanarak finansal yönetimin havayolu taşımacılığı için önemi vurgulanmaktadır.
İkinci bölümde havayolu işletmelerinin maliyet yapısı açıklanarak maliyetlerin kontrol edilmesi için yapılması gerekenler ayrıntılı bir şekilde ele alınmaktadır.
Bölümde ilk olarak havayolu işletmelerinin maliyetleri sınıflandırılmakta, maliyetlerin neleri kapsadığı örneklerle ele alınmakta ve sayısal verilerle desteklenmektedir. Buna ek olarak havayolu işletmelerinin maliyetleri azaltmak amacıyla neler yapmaları, hangi stratejileri uygulamaları gerektiği ayrıntılı bir şekilde açıklanmaktadır. Son olarak uygulanan iş modeli esas alınarak havayolu işletmelerinin maliyet yapıları değerlendirilmektedir.
Üçüncü bölümde ilk kısımlarda havacılık ve havaalanı güvenliğinin tarihçesi üzerinde durularak, 11 Eylül terör saldırıları ve etkileri tartışılmaktadır. Takip eden başlıklarda; 11 Eylül terör saldırıları sonucunda havacılık güvenliğinin arttırılması için alınan tedbirler ve bu saldırılara karşı reaktif mücadele yerine proaktif mücadelede etkin olacak Risk Yönetimi kavramı üzerinde durulmaktadır. Bu bölümde son olarak güvenliğin sağlanmasında insan faktörünün önemi
açıklanmaktadır. Dördüncü bölümde ilk olarak havaalanı ve havayolu ilişkisinde meydana gelen değişimler, havaalanı ve havayolu işletmelerini işbirliğine yönelten nedenler, dikey işbirliği çeşitleri açıklanmaktadır. Daha sonra ise ağ taşıyıcı merkez havaalanı
ilişkisi, düşük maliyetli taşıyıcı-ikincil havaalanı ilişkisi ve havaalanı-havayolu dikey işbirlikleri üzerinde yasal düzenlemelerin etkisi tartışılmaktadır. Beşinci bölümde öncelikle hava taşımacılığının ekonomik katkıları daha sonra hava taşımacılığının sosyal katkıları ele alınmaktadır. Genel olarak hava taşımacılığı ve yerel anlamda ele alındığında havaalanı faaliyetleri sonucu meydana çıkan olumsuz çevresel etkiler kısaca sıralanıp hava taşımacılığında sürdürülebilirlik
kriterleri sunulmaktadır. Altıncı bölümde hava taşımacılığı sektörünün en önemli unsurlarından biri olan havayolu işletmelerinin, dünyanın en küreselleşmiş sektörlerinden biri olan hava taşımacılığı sektöründe rakiplerine karşı sürdürülebilir bir rekabet avantajı elde etmede yararlandıkları yeni, modern, çağdaş yönetim yaklaşımları ele alınmıştır.
Bu amaçla ilk olarak söz konusu bu yeni yönetim yaklaşımlarından birkaçı kavramsal olarak ele alınmakta, ikinci olarak havayolu işletmelerini yeni yaklaşımları uygulamaya götüren temeller ele alınmaktadır. Daha sonra söz konusu yeni yönetim yaklaşımlarının havayolu işletmeleri tarafından nasıl kullanıldıkları ve ne gibi avantajlar sağladığı vb. hususlar açıklanmaktadır.
Yedinci bölümde sürdürülebilirlik kavramının üç saç ayağından biri olan sosyal etkiler üzerinde durularak, yapılan bazı araştırmaların sonuçları ışığında güvenliğin artırılması amacı ile getirilen uygulamaların toplumsal etkilerine, bu etkilerin güvenlik görevlileri ve dolayısıyla güvenlik süreçlerinin etkinliği üzerindeki döngüsel süreçlerine odaklanılmaktadır. Bu amaçla sırasıyla havaalanı güvenlik önlemlerinin gereklilikleri, havaalanı güvenlik hizmetleri ve bileşenleri açıklanarak
yolcu memnuniyetinin havaalanı güvenlik süreçlerine etkisi tartışılmaktadır.
Sekizinci bölümde turizm endüstrisinin gelişiminde hayati öneme sahip olan havayolu taşımacılığı turizm ilişkisi açıklanmaktadır. Bölümde ilk olarak hava taşımacılığı ve turizm endüstrisinin dünyada ve Türkiye’de mevcut durumu ele alınmaktadır. Sonraki kısımlarda ise hava taşımacılığı turizm ilişkisi ele alınarak kısa bir Türkiye değerlendirmesi yapılmaktadır.
Dr. Öğr. Üyesi Ünal BATTAL

Havaalanları, hava taşımacılığı sisteminin temel bileşenlerinden ve en önemli altyapı sağlayıcılarından biri durumundadır. Kuyucak tarafından hava taşımacılığı, “İnsanların, diğer canlıların ve eşyanın emniyetli ve etkin bir şekilde havadan taşınabilmesi için havaaracı işleticileri, havaalanları ve hava seyrüseferiyle ilgili her türlü altyapı, destek ve tamamlayıcı hizmeti sunan birimlerden oluşan bir sistem.” olarak tanımlanmıştır. Havaalanları hava taşımacılığı sisteminin yerdeki işleyişinin gerçekleştiği ve hava ulaştırması ile kara ulaştırması arasında geçiş sürecine hizmet eden erişim noktalarıdır. Havaalanı ile ilgili olarak birçok farklı tanımlamanın yapıldığını görebilirsiniz. Bu konuda en yaygın kabul gören tanım Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (International Civil Aviation Organization - ICAO) tarafından geliştirilen tanımdır. ICAO’nun havaalanları ile ilgili tanımlamalarını içeren Annex 14’te havaalanı şu şekilde tanımlanır: Havaalanı, yolcu ve uçak trafiğinin düzenlenmesi için gerekli binaları, uçakları uçuşa hazırlamak için gerekli altyapıları kapsayan ve uçakların iniş ve kalkışını sağlamak için özel şekilde düzenlenmiş alandır.

Back cover text: Real Social Science presents a new, hands-on approach to social inquiry. The theoretical and methodological ideas behind the book, inspired by Aristotelian phronesis, represent an original perspective within the social sciences, and this volume gives readers for the first time a set of studies exemplifying what applied phronesis looks like in practice. The reflexive analysis of values and power gives new meaning to the impact of research on policy and practice. Real Social Science is a major step forward in a novel and thriving field of research. This book will benefit scholars, researchers, and students who want to make a difference in practice, not just in the academy. Its message will make it essential reading for students and academics across the social sciences.

Back cover text: Real Social Science presents a new, hands-on approach to social inquiry. The theoretical and methodological ideas behind the book, inspired by Aristotelian phronesis, represent an original perspective within the social sciences, and this volume gives readers for the first time a set of studies exemplifying what applied phronesis looks like in practice. The reflexive analysis of values and power gives new meaning to the impact of research on policy and practice. Real Social Science is a major step forward in a novel and thriving field of research. This book will benefit scholars, researchers, and students who want to make a difference in practice, not just in the academy. Its message will make it essential reading for students and academics across the social sciences.

Interaksi guna lahan dan transportasi merupakan interaksi dinamis dan komplek dalam perencanaan pembangunan yang melibatkan infrastruktur dan masyarakat. New Yogyakarta International Airport (NYIA) dibangun dalam rangka pembangunan sarana transportasi yang memadai setelah pertimbangan Bandar Udara Adisutjipto sudah mengalami penurunan kualitas layanan. Konsep NYIA adalah Airport City dengan kapasitas rencana adalah 20 juta penumpang/tahun serta dapat menampung hingga 20 pesawat hal ini tentunya akan berdampak langsung dengan tarikan pergerakan yang cukup besar dan perlu sebuah perencanaan transportasi dan kebijakan dalam menangani permasalahan transportasi perkotaan baik dari sisi penyediaan (supply) maupun dari sisi kebutuhan (demand). Penelitian ini bersifat komparatif yang membandingkan data sekunder kondisi transportasi angkutan umum antara sebelum pengoperasian dan perencanaan saat NYIA beroperasi. Data sekunder diperoleh yang menunjang data primer diperoleh dari pihak PT. Angkasa Pura (Persero), BAPPEDA DIY, Dinas Perhubungan DIY dan Pemda Kulon Progo Serta DIY. Hasil analisis kondisi eksisting transportasi lokasi NYIA yang terletak di Kecamatan Temon Kabupaten Kulon Progro berjarak ± 5 km dari Kota Wates (Ibukota Kabupaten Kulon Progo) dan ± 40 km dari pusat Kota Yogyakarta, saat ini rute Yogyakarta-Wates maupun sebaliknya telah dilayani yaitu 2 moda angkutan umum yaitu bus AKDP dengan 44 armada aktif dan kereta api dengan 4 kali keberangkatan. Berdasarkan kondisi kewilayahan dan transportasi serta RTRW DIY direkomendsikan keterpaduan intramoda dan multimoda dalam jaringan prasarana dan pelayanan, baik dalam pembangunan, pembinaan maupun penyelenggaraannya di dalam penyusunan sistem transportasi akses New Yogyakarta International Airport (NYIA) guna menjawab kebutuhan transportasi demand yang efektif, efesien dan berkesalamatan.

Kata kunci: interaksi guna lahan, airport city, NYIA, multimoda

Multi-airport systems are growing in number and size globally, despite being afflicted by known inefficiencies due to the interferences between the flows of neighbouring airports. A macroscopic empirical approach is proposed in this paper to estimate the capacity penalties and demonstrated by a numerical case study for Beijing, which is projected to become one of the busiest metroplexes in Asia. The Pareto envelopes of the theoretical and observed peak hour capacities are statistically analysed to quantify the penalties in a comparable metroplex and are subsequently modulated by a sigmoid correlation function. The analysis predicts the practical capacity of Daxing, the penalty incurred by the pre-existing Capital airport and by the total multi-airport system. Various findings are drawn and discussed, highlighting the needs for further research.

Purpose – The purpose of this paper is to provide a comprehensive overview of the literature related to performance measurement (PM) in airport settings. Two research questions were addressed: how the literature has evolved during the last 45 years; and which performance dimensions have been emphasized during this period.
Design/methodology/approach – For the purpose of this study, 380 documents, published between 1970 and 2015 were systematically analyzed. The literature reviewed comprises academic peer-reviewed
articles, and studies published by other relevant sources, including professional-related literature.
Findings – The literature reviewed points to three stages relating to the evolution of the PM in airport settings during the period analyzed.  Although with a significant lag, this evolution seems to have
followed the broad literature on PM. Moreover, a relationship between these stages and the changes occurring at the airport industry was found. Several aspects of airport multidimensional performance
are identified and discussed.
Research limitations/implications – Based on the findings of this study, it is concluded that a more comprehensive approach to airport PM is needed. In this context, a research agenda is suggested.
Practical implications – The findings of this study have relevant practical implications for the airport industry. In this context, a framework representing a comprehensive approach to airport performance dimensions with impact on external stakeholders is presented. This framework can be a relevant contribution for researchers and practitioners which are looking for a more comprehensive and multidimensional approach to airport PM.
Originality/value – To the best of the authors’ knowledge, this study appears to be the first to examine the literature related to airport PM according to such a comprehensive approach. A framework of the performance dimensions related to the airport business is provided.